Tess GERRITSEN KAN GÖLÜ Orijinal adı : Blood ... - Kitabxana
Tess GERRITSEN KAN GÖLÜ Orijinal adı : Blood ... - Kitabxana
Tess GERRITSEN KAN GÖLÜ Orijinal adı : Blood ... - Kitabxana
Create successful ePaper yourself
Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.
"Bu departmanda onunla konuşan başka biri de var. Kim o"<br />
"Ben değilim," dedi Floyd ve güvenle ekledi; "Damaris denen o k<strong>adı</strong>n beni hep korkutur, sanki<br />
karşısındakini canlı canlı yemek istermiş gibi bir hali var."<br />
Lincoln kapıyı kapatarak masasına döndü. Hâlâ çok sinirliydi.<br />
"Bu departmanda çalışan altı memurum var. Onu bulmak için elimden geleni yapacağım. Ama<br />
sızıntıları bulmak çok zordur."<br />
"Bu alıntılan uydurmuş olabilir mi"<br />
"Damaris'i tanıdığım kadarıyla evet!"<br />
"Onu ne kadar iyi tanıyorsun"<br />
"Đstediğimden daha fazla."<br />
"Bu da ne demek şimdi"<br />
"Merak ettiğin buysa beraberce Rio'ya filan kaçtığımız yok," diye patl<strong>adı</strong> adam. "Lanet olası ısrarcı<br />
bir k<strong>adı</strong>ndır ve görünüşe göre kafasına taktığı her şeyi yapıyor."<br />
"Đşin içine polisi sokmak da dahil ha"<br />
Clarie, Lincoln'un gözünde parlayan öfkeyi gördü. Gözleri bir an için buluştuğunda aralarında çok<br />
güçlü bir çekim oluştu. Bunun bu kadar beklenmedik bir anda olması Clarie'yi şaşırtmıştı. Lincoln bu<br />
sabah en iyi gününde değildi. Saçları darmadağın, yüzü yorgun, gözleri uykusuzluktan kızarmış ve<br />
gömleği kırışıktı. Đşinin ve özel hayatının bütün yükü suratına yansımıştı.<br />
Yan odada telefonun çaldığını duydular. Floyd, Lincoln'un kapısını çalarak başını içeriye uzattı.<br />
"Dr. Elliot, Cobb ve Morongs'un kasiyeri ar<strong>adı</strong> az önce. Oraya gitmeniz gerekecek galiba."<br />
"Neden Ne olmuş"<br />
"Yaşlı Warren Emerson yine. Bir havale daha geçiyormuş."<br />
Kaldırıma bir grup insan toplanmıştı. Ortalarında yatan, yıpranmış kıyafetler giymiş yaşlı adamın<br />
bacakları çok kötü bir şekilde titriyor, tüm vücudu sarsılıyordu. Yüzündeki yaradan yaşça sızan kan,<br />
dondurucu soğuktan dolayı yarı donmuş bir şekilde birikmişti kaldırımda. Orada dikilenlerden hiçbirisi<br />
adama yardım etmek için bir şey yapm<strong>adı</strong>kları gibi, ona dokunmaktan, hatta yaklaşmaktan korkarmış<br />
gibi bir halleri vardı.<br />
Clarie eğilerek adamı yan çevirdi. Ciğerlerine soluk gitmesi böylece daha kolay olacaktı. Kaldırımın<br />
üzerindeki buzdan korumak amacıyla adamın yanağının altına eşarbımı koydu. Yaşlı adamın yüzü<br />
soğuktan kıpkırmızıydı ama henüz bir morarma yoktu. Nabzı fazlasıyla hızlı, ama güçlü atıyordu.<br />
"Nöbet ne zaman başl<strong>adı</strong>"<br />
Hiç kimse sorusuna cevap vermedi. Clarie başını kaldırıp seyircilerine baktığına onların biraz daha<br />
gerilemiş olduğunu gördü. Đnsanlar kendisine değil, yaşlı adama bakıyordu. Duyulan tek ses gölden<br />
esen rüzgârın sesiydi.<br />
"Ne zamandır böyle"<br />
Bu sefer sesi sinirle sabırsızlık karışımı bir tonda çıkmıştı.<br />
Sonunda biri cevap verdi: "Beş ya da on dakik<strong>adı</strong>r."<br />
"Ambulans çağırdınız mı"<br />
Grup aynı anda başını sallayarak omuzlarını silkti.