Tüketici Yazıları III - tüpadem - Hacettepe Ãniversitesi
Tüketici Yazıları III - tüpadem - Hacettepe Ãniversitesi
Tüketici Yazıları III - tüpadem - Hacettepe Ãniversitesi
You also want an ePaper? Increase the reach of your titles
YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.
158 Tüketici Yazıları <strong>III</strong><br />
Nanoteknoloji, Çevre ve Aile<br />
159<br />
birikmesini engellemekte ve güneş ışınlarının foto katalitik etkisiyle adeta bir temizleyici<br />
elemana dönüştürerek her türlü hava koşulunda yüzeydeki kirleri itici bir etki<br />
yapmaktadır. Çok kötü hava koşullarının ardından bile, nanopartiküller sayesinde cam<br />
kendi yüzeyini birkaç gün içinde tamamen temizleyebilmektedir (Şam ve Denkbaş,<br />
2010).<br />
Boya; bir yüzey üzerine uygulandığında dekoratif bir görünümün yanı sıra koruyucu<br />
bir tabaka da meydana getiren bir madde olup uygulandığı yüzeylerin kaplanması için<br />
kimyasal maddelerden üretilmektedir. Özellikle sanayileşmenin yüksek olduğu, nüfusun<br />
sürekli arttığı günümüzde hava kirliliği de bu artışa paralel bir özellik göstermektedir.<br />
Bu kirliliğin giderilebilmesi için çeşitli tedbirler alınmakta ve girişimlerde bulunulmaktadır.<br />
Boya sanayisi de bu girişimlere çevreye karşı daha duyarlı ve kirlilik azaltmada daha<br />
etkili olabilecek teknolojik alt yapısı gelişmiş ürünler üreterek katılmaktadır (Aybarç,<br />
2007). Nanoteknoloji kullanılarak geliştirilen ürünler ileri teknolojinin avantajlarını taşımasının<br />
yanında, boyalarda kısa zaman önceye kadar hayal olarak görülen işlevlerin<br />
gerçekleştirilmesini olanaklı hale getirmiştir. Boya sektöründe nanoteknolojinin kullanımı<br />
sonrasında kendi kendini temizleyen, ortamın havasını düzenleyen, antibakteriyal ve<br />
yangın geciktirici boyalar pazarda yerini almaya başlamıştır. Su bazlı, ultraviyole ışınlarına<br />
dayanıklılığı yüksek, ışıkla ve yağmurla kendi kendini temizleyen teflonlu ve silikonlu<br />
boyalar, konutlardaki yeni tercihler arasında yerini almaktadır. Bunlara, enerji depolayan<br />
ve ışıkta renk değiştiren ürünler de katılmaktadır. Yeni ürünlerin fiyatları klasik<br />
ürünlere nazaran daha yüksek olmasına rağmen nanoteknolojiyle üretilen akıllı boyalara<br />
karşı talep artışı dikkat çekmektedir (Baş, 2006).<br />
Tekstil ve nanoteknoloji<br />
Beslenme ve barınma ihtiyaçları ile birlikte giyim, insan hayatın en önemli temel ihtiyacıdır.<br />
Dünyada turizm ve enformasyon sektörlerinden sonra gelen ve üçüncü sektör olan<br />
tekstil sektöründe rekabet edebilmek dünya ticaretine, sanayi eğilimlerine, tüketici eğilimlerine,<br />
perakende eğilimlerine ve teknolojideki gelişmelere bağlıdır. Tekstilde nanoteknoloji<br />
uygulamaları, nano-tekstiller olarak adlandırılabilir (OİK, 2001). Nano-tekstil<br />
tanımı, nanoteknoloji uygulamaları sonucu elde edilen tüm tekstil yüzeylerini ifade etmektedir<br />
(Güneşoğlu, 2006).<br />
19. uncu yüzyıl başlarında gelişmeye başlayan tekstil endüstrisi nanoteknoloji sayesinde<br />
yeni bir döneme girmeye hazırlanmaktadır. Tekstillerde life uygulanacak tüm yüzey<br />
işlemleri tekstilin özelliğini değiştirebilmektedir. Akıllı tekstiller olarak adlandırılan bu<br />
teknoloji ile ıslanmayan yüzeyler veya yüzeye bazı özelliklerin kazandırılması mümkün<br />
olmakta, yüzeye kirlilik tutuculuğu, ısı, yalıtım vb. özellikler kazandırılmaktadır. Bunun<br />
dışında renk değiştirebilen veya ısıya, neme duyarlı olan kıyafetlerin geliştirilmesi konusunda<br />
çok ciddi çalışmalar sürdürülmektedir (Şener ve Bulat, 2009).<br />
Nanoteknoloji ve nanomalzemeleri uygun koşul ve miktarlarda kullanarak tekstil<br />
ürünlerine aşağıda verilen işlevlerin kazandırılması ve bu ürünlerin fonksiyonel hale getirilmesi<br />
mümkündür (Dağ, 2006) :<br />
• Mekanik, kimyasal, fotokimyasal veya termal bozunmalara karşı dayanıklılığın arttırılması,<br />
• Su, yağ ve kirlenmeye karşı iticiliğin geliştirilmesi,<br />
• Morötesinden kızılötesine elektromanyetik dalgayı soğurma ve ışıtma özelliğinin değiştirilebilmesi,<br />
• Antistatik ve elektromanyetik koruyucu etkiler için elektrik iletkenliğinin geliştirilmesi,<br />
• Aktif ajanların tutulabilmeleri (hareketsizleştirme) ve kontrollü salınımları,<br />
• Buruşmazlık.<br />
Ayrıca bu ürünler insan sağlığına faydalıdır. Masaj yapma, vücut ısısını dengede tutma<br />
ve havalandırma, ateşte yanmama gibi üstün özellikleri vardır. Bu ürünlerin en önemli<br />
özelliği ise nefes alıp teri dışarı verebilmeleridir. Ayrıca istenirse, sivrisinek ve zararlı böcekleri<br />
de uzaklaştırma özelliği sağlanabilir. Bu ürünler, havadaki sıcaklık değişikliklerine<br />
göre vücuda serinlik ve sıcaklık hissi verebilmektedirler. Yıkanırken çok az deterjan<br />
kullanılan, yumuşatıcı gerektirmeyen ve en kısa yıkama programında yıkanabilen bu<br />
ürünler, yıkama sırasında dahi ekonomi sağlamaktadır.<br />
Günümüzde akıllı tekstil ürünlerinin bazıları ticarileşmiştir. Pazarlaması yapılan akıllı<br />
tekstil ürünlerinin bazıları, iklim kontrolü yapabilen giysiler, insana koruma sağlayan<br />
giysiler, kan dolaşımını artıran çoraplar, bakteri üretmeyen tişörtler, leke tutmayan elbiselerdir.<br />
Daha önceleri ordudaki özel birlikler ve bazı spor dallarındaki profesyonel sporcular<br />
gibi özel ihtiyaçları olanların giysilerinde kullanılan akıllı kumaşlar artık hazır giyim<br />
markalarının ürünlerinde de yaygın olarak kullanılmaya başlanmıştır (Balcı, 2006).<br />
Akıllı tekstillerin yaygınlaşması sonucu deterjan, ütü, ütü masası, çamaşır makinesi gibi<br />
birçok sektör derinden etkilenecek belki de tarihe karışacaktır (Coşkun, 2007) .<br />
Aydınlatma ve nanoteknoloji<br />
Aydınlatma, çevre ve nesnelerin en iyi şekilde görülebilmesi amacıyla gerekli aydınlık<br />
düzeyinin sağlanmasıdır. Aydınlatma doğal ve yapay aydınlatma olarak iki çeşittir. Yapay<br />
aydınlatma gün ışığının yetersiz kaldığı durumlarda en iyi görme koşullarının sağlanması<br />
için kullanılmaktadır (Başaran ve Çiftçi, 2009). Konutlarda aydınlatma sistemi,<br />
kullanılan lambaların sayıları ve güçleri ile tanımlanabilmektedir (Yener, 2011).<br />
Türkiye’de tüketilen toplam elektriğin %25’i binalarda kullanılmaktayken evlerde ise<br />
aylık elektrik faturalarının yaklaşık %20‘si aydınlatma amaçlı kullanıma aittir. Dolayısıyla<br />
Türkiye’de toplam harcanan elektriğin %5’i evlerde aydınlatma amaçlı kullanıl-