22.01.2015 Views

Tüketici Yazıları III - tüpadem - Hacettepe Üniversitesi

Tüketici Yazıları III - tüpadem - Hacettepe Üniversitesi

Tüketici Yazıları III - tüpadem - Hacettepe Üniversitesi

SHOW MORE
SHOW LESS

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

150 Tüketici Yazıları <strong>III</strong><br />

Nanoteknoloji, Çevre ve Aile<br />

151<br />

ren, ancak bazı durumlarda dengeyi bozabilen bir varlıktır. İnsanla çevresi arasındaki<br />

dengeyi sağlayan koşullar bozulmaya başlayınca, insanların gerekli önlemleri alma zorunluluğu<br />

doğar. Çünkü ailelerin ve toplumun refahına ve sosyal huzuruna katkıda bulunan<br />

bazı çevresel faktörler, çeşitli madde ve enerjinin doğal birikiminin çok üzerinde<br />

çevreye katılması ile insan ve toplum sağlığı için tehlike yaratan etkenler haline dönüşerek<br />

çevre kirliliğine neden olur. Çevre kirliliği canlıların yaşadıkları ortamın doğal dengesinin<br />

bozulması faaliyetidir (Babaoğul ve Bener, 2008).<br />

Hızla artan dünya nüfusu, plansız endüstrileşme ve sağlıksız kentleşme, nükleer denemeler,<br />

bölgesel savaşlar, verimi artırmak amacıyla kullanılan tarım ilaçları, yapay gübreler<br />

ve deterjan gibi kimyasal maddeler yoluyla çevre kirliliği giderek artmaktadır. Bunun<br />

sonucu büyük oranda kirlenen hava, su ve toprak, canlılar için zararlı olabilecek boyutlara<br />

ulaşmıştır (Çabuk ve Karacaoğlu, 2003). Her alanda büyük ölçüde ilerleme kaydedilmesine<br />

rağmen, dünya üzerinde insan faaliyetleri arttıkça yaşam kalitelerinin düştüğü<br />

görülmektedir. Esas olarak, nüfus yoğunluğunun artması ve insanlar arası rekabet, sürekli<br />

büyüyen baskıların ortaya çıkmasına neden olmuş, doğal çerçevede yapılan değişiklikler<br />

yaşamı olumsuz yönde etkilemiştir. Fakat aynı zamanda, ekonomik faaliyetin ve teknik<br />

ilerlemelerin, çevredeki bozulmaları düzeltici ve çevreyi koruyucu katkısının da farkına<br />

varılmıştır. İnsanların, istek unsuruna hemen hemen hiç yer bırakmayan hızlı bir<br />

kalkınma süreci içine girmeleri ile birlikte, çevre ile ilgili konularda aşırılılık, çarpıklık ve<br />

düzensizlik tehdidine karşı yol gösterici olma görevi teknolojiye ve mühendisliğe düşmektedir.<br />

Koşullara uygun ve özenle seçilmiş bir teknoloji ve hür ticari değişim ilişkileri,<br />

çevre konusunda istenen yönde bir gelişme sağlanabilmesinin araçlarıdır.<br />

Rasyonel bir çevre yönetiminin, kısa dönemli amaçlarla kaynaklarının düşüncesizce<br />

yağmalanması ya da doğal kaynakların kullanımının yasaklanması gibi iki ayrı uygulamadan<br />

çok farklı olarak genel ekonomik yarar sağlayıcı bir özelliğe sahip olduğu görülmektedir.<br />

İnsanların çevre üzerinde etkili olabilecek her türlü faaliyetinin dikkatli bir şekilde<br />

gözlenmesini de içerecek şekilde, bilim ve teknolojinin akıllıca kullanımı ile gelişme<br />

sağlanabildiği anlaşılmıştır. Bu bağlamda çevre kirliliğini önleme girişimleri, sağlıklı<br />

bir mühendislik ve yönetim uygulamasını değil, aynı zamanda toplumsal davranış kalıplarının<br />

geliştirilmesini, kültür düzeyinin ve ahlak değerlerinin yükseltilmesini de gerektirmektedir<br />

(Schaefer, 1991).<br />

Bilimdeki ilerleme sayesinde doğal kaynakların tahrip edilmeden kullanılması için geliştirilen<br />

teknolojiler tükenen kaynaklara alternatifler sağlanmaktadır. Örneğin atıkları<br />

geri kazanmak yeni ve yenilenebilir enerji kaynakları kullanmak tarımsal üretim süreçlerini<br />

kontrol edebilmek gibi birçok yenilik geliştirilmektedir (Erdem ve Ökmen, 2008).<br />

Başta su ve enerji olmak üzere kaynakların ihtiyaçtan fazla tüketilmesinin önüne geç-<br />

mek günümüz şartlarında çok önemli bir husustur. Nanobilimi bu soruna yönelik daha<br />

az kaynak harcayan, daha etkin, aynı zamanda geri kazanılabilen paketleme materyallerini<br />

çözüm olarak sunmaktadır. Global ısınmanın gündemde bulunduğu şu sıralarda su<br />

kaynaklarının idareli kullanımı petrolden daha fazla önem arz etmektedir. Nanobilimi bu<br />

sorun için daha az su harcayan ürünler geliştirmek ve kendi kendini temizleyen ürünler<br />

imal etmekle uğraşmaktadır (Denizci, 2008).<br />

Günümüzde teknoloji denince ilk akla gelen kavramlardan biri de enerjidir. Özellikle<br />

ortaya çıkan çevre sorunları bağlamında enerji ve teknoloji ilişkisi büyük önem kazanmaktadır<br />

(Ökmen, 1996). Nanoteknoloji alanındaki buluşlar; daha etkin, ucuz ve çevre<br />

dostu teknolojilerin girişimiyle günümüzdeki enerji tedariğine yönelik alternatif tekniklerin<br />

ötesine geçme imkanı tanımaktadır (Tırıs, 2008). Nanoteknoloji; enerji tüketiminin<br />

azaltılması, enerji üretim veriminin artırılması, çevre dostu enerji sistemleri ve pillerin<br />

geri dönüşümü gibi enerji kaynakları ve çevreyle ilgili alanlarda yeni uygulamaları beraberinde<br />

getirmektedir (Küçükyıldırım, 2011).<br />

Gelişen teknolojilerin yanı sıra zamanla çevrecilik geniş kitleler tarafından desteklenen<br />

ve daha geniş anlam ve alanları içeren bir faaliyetler dizisi haline gelmiştir. Gelişen çevre<br />

bilinci tüketicilerin ürün tercihlerinde ve satın alma sürecinde etkili olmaya başlamıştır<br />

(Aracıoğlu ve Tatlıdil, 2009).<br />

Tüketici, mal ve hizmetleri başka mal ve hizmetlerin üretimi için değil de tamamen kişisel<br />

veya ailesel gereksinimleri için kullanan veya tüketen kişidir (Durmaz ve ark. ,<br />

2011). Firmaların hedef pazarında yer alan tüketici, kendisine sunulan yeni pazarlama<br />

bileşenlerini kendi tüketim sistemi içinde değerlendirerek bunları kabul eder veya reddeder.<br />

Başka bir deyişle, yeni pazarlama bileşenlerinin tüketicinin tüketim sistemine alınıp<br />

alınmaması bu konuda bir karar vermesi ile mümkündür. Tüketici kabul süreci yeniliğin<br />

farkına varma, bilgi edinme, değerlendirme, deneme, kabul etme veya reddetme aşamalarından<br />

oluşur. Yeniliğin kabulü, tüketicinin ekonomik, sosyal ve psikolojik risk alma<br />

düzeyine bağlıdır (Özgen ve ark. , 2007). Tüketicinin hayatına giren ve özellikle tüketici<br />

için yeni bir teknoloji olan nanoteknoloji ile ilgili kararlar fazlasıyla önem taşımaktadır.<br />

Nanoteknoloji ile ilgili tercihler kişisel ve mesleki değerlerden, toplumsal ve kurumsal<br />

yapılardan, politika ve düzenlemelerden, tüketicinin ihtiyaç ve isteklerinden, genel<br />

umut ve korkulardan etkilenmektedir. Ayrıca bu tercihler değerler, kurumlar ve inançlar<br />

arası değiş tokuşa da bağlıdır. Nanoteknoloji ile ilgili tercihler nanoteknolojinin ne<br />

anlama geldiğini, hangi uygulamaların doğacağını, tüketicilerin bu uygulamaları nasıl<br />

kullanacağını ve toplumun nasıl şekilleneceğini belirlemede yardımcı olacaktır (Miller ve<br />

ark. ,2007).<br />

Tüketicinin tüketime yönelik karar ve davranışlarının oluşmasında ailesinin etkisi bü-

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!