Tüketici Yazıları III - tüpadem - Hacettepe Ãniversitesi
Tüketici Yazıları III - tüpadem - Hacettepe Ãniversitesi
Tüketici Yazıları III - tüpadem - Hacettepe Ãniversitesi
You also want an ePaper? Increase the reach of your titles
YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.
28 Tüketici Yazıları <strong>III</strong> Tüketicilerin Satın Alma Kararlarında Ağızdan Ağıza İletişimin Etkisi: Eskişehir İlinde Bir Uygulama 29<br />
2. KAVRAMSAL ÇERÇEVE<br />
2.1. Mesajın Kaynağı ile Alıcısı Arasındaki Bağın Gücü<br />
Bir tüketicinin diğer insanlarla olan sosyal ilişkileri, birinci derecede güçlü olan<br />
ilişkilerden (örneğin, yakın arkadaşlar) ikincil derecede zayıf olan ilişkilere kadar<br />
(örneğin, nadiren iletişim kurulan tanıdıklar) sıralanan bağlar bütününü içerir (Brown ve<br />
Reingen, 1987: 352). Bağ gücü; kaynak ile alıcı arasındaki ilişkinin yakınlığını ifade<br />
etmektedir. Kaynak ile alıcı arasında yakın kişisel ilişkiler olduğunda bağ gücü yüksektir.<br />
Bu durumda kaynak, alıcıya kendi kişisel tercihleri doğrultusunda çok çeşitli konularda<br />
bilgi, öneri aktarabilir. Günümüzde çeşitli ürünler, markalar hakkında bilgiler, eleştiriler<br />
ve öneriler de kaynak ile alıcı arasında gerçekleşen bilgi aktarımının önemli bir<br />
bölümünü oluşturur. Kaynak ile alıcı nadiren bir araya gelen ve birbirini tam anlamıyla<br />
tanımayan kişiler olduğunda ise, bu kişiler arasında zayıf bir bağ bulunmaktadır. Bilgi<br />
kaynakları alıcının sosyal çevresiyle de sınırlı değildir. Dolayısıyla alıcı konumundaki kişi,<br />
ürün alternatifleri ile ilgili çeşitli bilgi kaynaklarından daha fazla bilgi edinebilir (Duhan<br />
vd., 1997). Ağızdan ağıza iletişim sohbetleri güçlü ya da zayıf bu sosyal ilişki ağları<br />
içinde gerçekleşmektedir. İletişim ağında yer alan kişiler, ağızdan ağıza iletişim amacıyla<br />
ve aralarındaki ilişkiler nedeniyle bir araya gelmiş kişilerden oluşmaktadır (Bansal ve<br />
Voyer, 2000).<br />
Duhan ve arkadaşlarına (1997) göre, tüketiciler satın alma karar sürecinde bilgi kaynağı<br />
olarak güçlü ya da zayıf ilişkilere sahip oldukları bireylere başvurmaktadırlar. Karar<br />
vermenin zor olduğu (örneğin, çeşitli ürün alternatiflerinin olması) ve ürünle ilgili daha<br />
önce yaşanan deneyimin az olduğu durumlarda, bağ gücü yüksek bilgi kaynaklarına başvurma<br />
ihtimali daha yüksektir. Buna karşılık bilgi kaynağından yararlı bilgiler (örneğin,<br />
doktor ya da hemşireden bir hastalıkla ilgili bilgi talep edilmesi gibi) elde etmek istediklerinde<br />
ve mal ya da hizmetle ilgili bilgi düzeyleri az olduğunda, büyük ihtimalle bağ gücü<br />
zayıf bilgi kaynaklarına başvurmaktadırlar. Brown ve Reingen (1987) alıcının güçlü<br />
bağları olan kişilerden aldığı bilgiyi satın alma kararında daha etkili bulduğunu vurgulamaktadırlar.<br />
Bruyn ve Lilien’a (2004) göre kaynak ile alıcı arasındaki bağ güçlü olduğunda,<br />
alıcının mesajla ilgili farkındalığı artmaktadır. Bansal ve Voyer (2000) ise kaynak<br />
ile alıcı arasındaki bağın gücü arttıkça, ağızdan ağıza iletişimin alıcının satın alma kararı<br />
üzerindeki etkisinin arttığı sonucuna ulaşmışlardır. Daha önceki araştırma bulgularından<br />
hareketle kaynak ile alıcı arasındaki bağın gücü arttıkça, ağızdan ağıza iletişimin alıcının<br />
satın alma kararındaki etkisinin artacağı söylenebilir ve dolayısıyla araştırmada ilk<br />
hipotez bu yönde oluşturulmuştur.<br />
H1: Mesajın kaynağı ile alıcısı arasındaki bağın gücü ile ağızdan ağıza iletişimin etkisi arasında<br />
pozitif yönde bir ilişki vardır.<br />
2.2. Mesaj Kaynağının Uzmanlık Düzeyi<br />
Uzmanlık, iletişim kurulan konu ile ilgili olarak kaynağın algılanan bilgi derecesini ifade<br />
etmektedir (Mowen ve Minor, 2001, 149). İnsanlar herhangi bir ürün kategorisinde<br />
uzmanlığı; bilgi, eğitim ve deneyim yoluyla kazanırlar. Uzmanlık düzeyini oluşturan bileşenler<br />
kişinin ürün özellikleri, fiyatı ve diğer ürün alternatifleri ile ilgili bilgi düzeyi,<br />
ürünle ilgili eğitim düzeyi ve kullanıcı olarak deneyimidir. Bu nedenle bir tüketici için<br />
arabasını götürdüğü tamirci, 20 yıldır arabası olmayan amcasından daha uzmandır<br />
(Wells ve Prensky, 1996: 459).<br />
Mesaj kaynağının uzmanlık düzeyinin ağızdan ağıza iletişimin etkisiyle ilişkisi konusunda<br />
araştırmacıların ulaştığı sonuçlarda farklılık olduğu görülmektedir. Bruyn ve Lilien<br />
(2004) kaynağın uzmanlık düzeyinin alıcı üzerinde doğrudan bir etkisinin olmadığını<br />
öne sürmektedir. Öte yandan Gilly vd. (1998) kaynağın ürünle ilgili yüksek düzeyde<br />
uzman olarak algılanmasının fikir lideri olarak algılanması üzerinde etkili olduğunu ve<br />
alıcının satın alma kararında birincil etkiye sahip olduğunu vurgulamaktadır. Benzer<br />
bulgulara ulaşan Bansal ve Voyer da (2000) ağızdan ağıza iletişimde mesajı gönderen kişinin<br />
hizmet ile ilgili algılanan uzmanlık düzeyi arttıkça alıcı konumundaki tüketicilerin<br />
iletişim sürecini kendilerinin başlattıklarını söylemektedirler. Ayrıca hizmet satın alma<br />
sürecinde ağızdan ağıza iletişimin etkisi ile kaynağın uzmanlık düzeyi arasında pozitif bir<br />
ilişki bulunmaktadır. Wangenheim ve Bayon da (2004) kaynağın algılanan uzmanlık düzeyi<br />
arttıkça, ağızdan ağıza iletişimin marka değiştirme üzerindeki etkisinin arttığı sonucuna<br />
ulaşmışlardır. Tüm bu araştırma bulgularından hareketle kaynağın ürünle ilgili algılanan<br />
uzmanlık düzeyi arttıkça, ağızdan ağıza iletişimin alıcının satın alma kararındaki<br />
etkisinin artacağı düşünülmektedir ve ikinci araştırma hipotezi aşağıdaki gibi oluşturulmuştur.<br />
H2: Mesajın kaynağının ürünle ilgili algılanan uzmanlık düzeyi ile ağızdan ağıza iletişimin<br />
etkisi arasında pozitif yönde bir ilişki vardır.<br />
2.3. Alıcının Algıladığı Risk Düzeyi<br />
Algılanan risk, satın alma kararının sonuçlarının önceden kestirilememesi durumunda,<br />
tüketicinin karşı karşıya kaldığı belirsizliktir (Schiffman ve Kanuk, 2004: 196). Tüketicilerin<br />
algıladıkları risk düzeyi farklı ürün gruplarına bağlı olarak değişmektedir. Bunun yanı sıra<br />
alıcının algıladığı risk kişisel özellikleri ile de yakından ilişkilidir ve aynı ürünü satın alan<br />
farklı tüketicilerin algıladıkları finansal, sosyal, psikolojik ve işlevsel risk düzeyi farklılaşabilir<br />
(Wangenheim ve Bayon, 2004). Ağızdan ağıza iletişim tüketicilerin algıladıkları risk<br />
düzeyini azaltmak için başvurdukları davranışsal stratejilerden biridir. Dolayısıyla ağızdan<br />
ağıza iletişim kaynaklarının tüketicilerin algıladıkları riski azaltmak adına yararlandıkları en<br />
etkili kaynaklar olduğu öne sürülmektedir (Staff, 1997).