You also want an ePaper? Increase the reach of your titles
YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.
5) İplik, bobinaj : Bu fitillerden hızla dönen bir iğ aracılığıyla istenilen kalınlıkta iplik elde edilir ve<br />
sonunda bu iplikler bobinlere sarılarak dokumaya hazır hale getirilir.<br />
Epidemiyoloji:<br />
Epidemiyolojik çalışmalar hastalığın prevalansının zamanla azaldığını ortaya koymuşlardır. Örneğin<br />
Schilling ve ark. pamuk atılması sırasında en tozlu ortamda çalışan işçilerde bissinozis prevalansını<br />
%50 olarak bulmuşlar; daha sonra yapılan çalışmalarda ise bu oran aynı riskli ortamda çalışanlarda<br />
%10 olarak bulunmuştur. Tüm pamuklu tekstil işçilerinde ise genel bissinozis prevalansı %4 olarak<br />
bildirilmiştir (35).<br />
Günümüzde pamuk üretimi artmakta olan gelişmekte olan ülkelerde bissinozis prevalansı<br />
İngiltere ve ABD’de 1950’li, 1960’lı yıllarda rastlanan prevalansa benzer özellikler göstermektedir.<br />
Prevalans oranları Endonezya’da %30; Sudan’da %37; Etyopya’da %40 dolaylarında; Hindistan’da ise<br />
%50 dolayında bulunmuştur. İngiltere’de bissinozis prevalansı büyük oranda endüstride bir gerileme<br />
yaşanmasına bağlı olarak azalmaktadır. Buna karşın dünyanın diğer bölgelerinde tıpkı 30 yıl öncesine<br />
benzer düzeylerde epidemiler yapmaktadır (36) .<br />
Ülkemizden Altın’ın yapmış olduğu çalışmada toz konsantrasyonları ölçülmüş ve ve 0.1-0.4mg/m3<br />
düzeyinde değerler elde edilmiş; böylesi düşük pamuk tozu konsantrasyonuna rağmen bissinozis<br />
prevalansı %15,4 olarak bulunmıştır. Çalışmada tarak bölümünde bissinozise rastlanmaması da ilgi<br />
çekicidir. Çalışmada cer-fitil ve bobinaj bölümlerinde çalışanlarda bissinozis oranları %33, %30 gibi<br />
oranlarda bulunmaktaydı (37)<br />
Patogenez<br />
Bissinozis inert bir toz maruziyetine bağlı olarak meydana gelmemektedir. Yukarıda da belirtildiği gibi<br />
pamuk tozu bir çok bileşenden meydana gelmiştir. Yıkanmış pamuğun bissinozis yapıcı etkisinin<br />
azalmış olması suda eriyebilen etkenin hastalığın ortaya çıkmasından sorumlu olabileceğini<br />
düşündürmektedir (38). Patogenezde IgE’de bağımsız bir immünolojik mekanizmanın rol<br />
oynayabileceği öne sürülmekte ve pamuk tozunun doğrudan mast hücrelerinden histamin<br />
salgılanmasını uyarması , kompleman aktivasyonu, araşidonik asid kaskadının aktivasyonu ya da<br />
presipitinlerin rolü üzerinde durulmaktadır(39) . Pamuk tozunun yapısında bulunan ve patogenezde<br />
suçlanan başlıca bileşenler şunlardır<br />
Ham pamuk ekstresi: Özellikle kirleticilerin etkisiyle akut bronkokonstriksiyona neden olabileceği öne<br />
sürülmektedir (39).<br />
1) Tanninler: Deney hayvanlarının bronş düz kaslarında konstriksiyon oluşturmaktadır (40,41) .<br />
2) Mikrobiyolojik kirleticiler: Bunlar Gr (-) mikroorganizmalar, termofilik aktinomiçesler ve funguslardır.<br />
Bakteri miktarı ile bissinozis sıklığı arasında ilişki ortaya konabilmiştir (39) .<br />
3) Endotoksinler: Epidemiyolojik veriler endotoksin maruziyeti ile bissinozis arasındaki ilişkiyi ortaya<br />
koymuşlardır (38) .<br />
Klinik Özellikler<br />
Kişisel faktörlerden sigara içiminin bissinozis gelişimindeki etkisi tam olarak ortaya konmamakla birlikte<br />
FEV1 düşme hızı ve solunum fonksiyon bozukluğu üzerinde ek bir katkısı olduğu gösterilmiştir. Bunun<br />
yanısıra pamuk işçileri arasında atopi prevalansı çok düşük olarak belirlenmiştir. Muhtemelen atopik<br />
işçiler işe girdikten sonraki ilk yıllar içerisinde yakınmaları nedeniyle bu iş kolundan ayrılmaktadırlar.<br />
Belirtilerin ortaya çıkış zamanına göre bissinozis akut ve kronik olmak üzere iki bölümde incelenebilir<br />
(36).<br />
1) Akut Bissinozis: Pamuk tozuyla ilk defa karşılaşanlarda akciğer fonksiyonlarında akut olarak<br />
meydana gelen değişiklikler belirtmek için kullanılmaktadır.<br />
2)Kronik Bissinozis: Akut bissinozisten en önemli farklı semptomların ilk pamuk tozu maruziyetinden<br />
15-20 yıl sonra ortaya çıkmasıdır. Semptomlar periyodiktir. En ağır oldukları gün haftanın ilk çalışma<br />
günüdür (genellikle Pazartesi).<br />
En tipik semptomlar göğüste huzursuzluk hissi (Chest tightness) ve nefes darlığıdır. Bu yakınmalar<br />
haftanın ilerlemesiyle hafifler.<br />
Hastanın tanımlamasıyla bissinozis semptomları: “Pazartesi benim için çok farklı bir gündür. Saat 11’e<br />
doğru göğsümde bir sertlik ve soluğumda daralma hissederim ama öksürüğüm yoktur. Saat 5.30’da<br />
doğru soluğum tükenir ve nefes almaya çabalarım. Pazartesileri ölü bir at gibiyimdir. Ama salı günü<br />
boğa gibiyimdir.” (36)<br />
Bissinozisin Derecelendirilmes<br />
İlk defa Schilling tarafından yapılmıştır (35) :