IÄDIR Ä°LÄ° YER ADLARINDA KULLANILAN RENK ADLARI ÃZERÄ°NE ...
IÄDIR Ä°LÄ° YER ADLARINDA KULLANILAN RENK ADLARI ÃZERÄ°NE ...
IÄDIR Ä°LÄ° YER ADLARINDA KULLANILAN RENK ADLARI ÃZERÄ°NE ...
Create successful ePaper yourself
Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.
ABBYY PDF Transformer<br />
Click here to buy<br />
w w w.A BBYY.co m<br />
3.0<br />
ABBYY PDF Transformer<br />
Click here to buy<br />
w w w.A BBYY.co m<br />
3.0<br />
Tabiat varlıklarından dağ, su, orman karayla ifade edilmiştir. Kara dağlar özü, ruhu,<br />
sağlam tabanı, gökleri delen, doruğu olan dağlardır. Kara sular ve kara ormanlar Türk<br />
mitolojisinde sihirli ve karanlık motiflerdir. Kara kelimesi kimi durumlarda güzellik iyilik<br />
sembolü de olmaktadır. Gözler, kaşlar karadır; bu da güzelliği temsil eder. 43<br />
Kara sözcüğü aynı zamanda yoğunluk ve derinlik anlamları da katar. ‘Kara Sevda’<br />
denildiği zaman sevginin, aşkın ne denli yoğun ve derin olduğu ve ‘Kara Kış’ denildiği zaman<br />
da kışın ne kadar soğuk, derin ve sert geçeceği anlamlarını çıkarırız.<br />
Kara renk Iğdır ilinde de tarihi süreç içerisinde yüklendiği bu anlamlar doğrultusunda<br />
yer adları oluştururken kullanılmıştır. Iğdır ilinde kara sözcüğüyle oluşturulmuş bu yer adları<br />
aşağıda verilmiştir.<br />
KÖY ADI<br />
KARA GÜNEY<br />
KARA KUYU<br />
KARABAĞ<br />
KARACAÖREN<br />
KARAÇOMAK<br />
KARAHACILI<br />
KARAKOYUN<br />
KARANLIK<br />
KARATAŞ<br />
İLÇESİ<br />
MERKEZ İLÇE<br />
MERKEZ İLÇE<br />
ARALIK<br />
TUZLUCA<br />
MERKEZ İLÇE<br />
ARALIK<br />
TUZLUCA<br />
TUZLUCA<br />
TUZLUCA<br />
Al<br />
11. yüzyıl Türk kaynaklarında ‘al’ sözü bir renk olarak değil de, bir bayrak adı olarak<br />
geçmektedir. Türkler al rengi uğurlu sayıyorlardı. Türk tarihi içerisinde bu renk<br />
olağanüstülük, kahramanlık, itibar ve güç göstergesi olma gibi olumlu anlamların yanında;<br />
utanma, sihir, korku gibi çeşitli olumsuz anlamları da yüklenmiştir. Uygurlarda hakanlık<br />
hil’atı, kaftanı al renkte idi. Türklerde Çingiz Han döneminde hükümdarlık sembolü olarak<br />
kullanılmaya başlanan al damga geleneği Osmanlılara da geçmiş ve bazı işlerde<br />
kullanılmıştır. Yine Uygur yazısı ile yazılmış Oğuz destanında Oğuz Han’ın gözleri al’dır.<br />
Göktürk kağanı Mohan Kağan’ın gözleri de Çin kaynaklarında al olarak geçmektedir. Bu<br />
kullanım hükümdarlara olağanüstülük özelliği kazandırma isteğinden kaynaklanmış olmalıdır.<br />
Al; Kaşgarlı Mahmut’un da dediği gibi uğurludur, hakanlık rengidir, kahramanlık ve<br />
olağanüstülük anlamları taşır. Al rengin dinde ve sihirde de yeri vardır. Dede Korkut’ta Deli<br />
Dumrul hikâyesinde ‘al kanatlı Azrail’ ifadesi geçmektedir. Burada Azrail’in<br />
olağanüstülüğüne, ruhaniliğine ve doğaüstü güçlere sahip olduğuna vurgu yapılmak<br />
istenmiştir. Kutadgu Bilig’de ise yüzün al al olması bir utanma ve mahcup olma ifadesidir.<br />
Yusuf Has Hacip, ‘yüzüm al kılma’ diyerek beni mahcup etme demek istemiştir. Türklerde<br />
gebe kadınlara kötülük yapan ünlü ‘albastı’(alkarısı) ruhu da aynı renktedir. Burada al rengin<br />
kullanılması bu rengin aynı zamanda kötülük, sihir ve sihirli şeylerle de ilişkilendirildiğini<br />
gösterir. Bunların yanı sıra al orman, al kurt sihir dolu, korku dolu mitolojik bir düşünceden<br />
43 Bahaeddin Ögel (2000), a.g.e., , s. 442-444<br />
11