20.01.2015 Views

futuhul-gayb-abdulkadir-geylani-pdf

futuhul-gayb-abdulkadir-geylani-pdf

futuhul-gayb-abdulkadir-geylani-pdf

SHOW MORE
SHOW LESS

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

46. Makale: YOLUMDA OLANIN RIZKINA KEFİLİM HADİS-İ ŞERİFİ ÜZERİNE<br />

Diğer bir kudsi hadiste Peygamberimiz (SAV):<br />

- “Zikrimle uğraşıp benden bir talepte bulunmayan kimseye, dua ederek ihtiyaç<br />

gösteren kimselerden daha fazla ihsan ederim.”<br />

Buyurdu. Bu Hadis-i Şerifi biraz açıklamamız lazım. Buna anlayışımıza göre mana<br />

vermemiz gerekirse aşağıdaki şekilde manalandırmamız lazım gelir:<br />

Allah (CC), bir kimseyi kendine halis kul etmek arzu edince onu birçok derunî<br />

hallere kaptırır. Geçen makalelerimizde dediğimiz gibi her çeşit belaya mihnete,<br />

fitneye kaptırır. Zengin olmuşken fakre düşürür. Öyle zaman gelir ki dilenmeye<br />

kadar yol açılır. Çünkü her taraf sarılmış olur; çalışamaz, edemez. Fakat<br />

dilenemez. Borç etmeyi aklına alır. Onu da yapamaz, sonunu düşünür. Ama<br />

sonunda Allah’ın (CC) yardımı ile çalışma imkanına sahip olur. Allah (CC), bu<br />

çalışmada ona çok kolaylık ihsan eder.<br />

Her zaman böyle gitmediği de olur. Öyle zaman gelir ki benliği kırılısın diye<br />

dilenmek zorunda kalır. Ama az zaman sonra bunlar da kaybolur gider. Bu dilenme<br />

hususu birçokları için aynı olmaz. Düşkünlük zamanı dilenmek, şirk olmaz. Bu da<br />

belli bir zaman için devam eder; sonra değişir. Borç alma yoluna düşer. Bu da bir<br />

nevi mecburiyet tahtında olur. Sonra bu da geçer. Halkı bırakır. Onlarla yaptığı<br />

muameleyi keser. Kalbine bir ilham gelir, her derdini hal dili ile Allah’a (CC)<br />

açmaya başlar. Allah (CC) da ona bol verir. Sussa da gelir; hal dili susar, kalpten<br />

istemeye başlar. Bunların hepsi sıra ile olur.<br />

Şu muhakkak ki dille istenecek olsaydı belki dilek yerine gelmezdi. Zaten bu hale<br />

düşen bir kimsenin halktan bir şey istemesi yerinde olmazdı.. Ve mümkün de<br />

değildi. Çünkü Allah (CC) onu her uymaz işten esirger. Bilhassa zatını bırakıp halka<br />

koşmaktan… Durum böyle olunca her ihtiyacı bol verilmeye başlanır. Ve artık beşerî<br />

durumuna lazım olan her şey kolay temin edilir.<br />

O insan öyle bir hale kavuşur ki bir şey kalbine gelse sanki kudret alemindeymiş<br />

gibi istediğini önünde bulur. İşte bu manaya delalet eden ayet:<br />

- “Allah (CC) sevdiği kulların dostu olur, onları esirger.”<br />

İşte.. Bu ifadeler karşısında yukarıda belirttiğimiz:<br />

- “Zikrimle uğraşıp benden bir talepte bulunmayan kimseye, dua ile ihtiyaç<br />

gösteren kimselerden daha fazla ihsan ederim…” Hadis-i Şerifinin sırrı anlaşılır.<br />

Bu anlatılan hale “fena” tabir olunur. Velilerin (RA) son derecesidir. Ebdalların son<br />

mertebesi sayılır.<br />

Bundan sonra yukarıda belirtilen bir nevi keramet sayılan yapma ve icat etme gibi<br />

haller zuhur eder. Sanki her şey iradesine bırakılmış gibi istediğini yapmaya başlar.

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!