You also want an ePaper? Increase the reach of your titles
YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.
İkinci şahsa gelince: O, hakkıyla inanmıştır. Allah’ın (CC) birliğine ve O’nun (CC)<br />
yapacağı her türlü eza ve cefaya razıdır. Zahirde cefa gibi görünen her halin bir<br />
nimet olduğunu iyi bilir. Onda tam bir kanaat vardır ki, sevgili kullara kavuşmak<br />
için onlar gibi yaşamak lazım. Peygamberlere (AS) varis olmak için, onların çektiği<br />
gibi cefakar olmak gerek. Düşünür: Hangi alim, hangi fazıl, hangi hâkim, hangi<br />
büyük ve nihayet hangi derviş ve hangi bende cefadan, hangi efendi zordan hâli<br />
kaldı….<br />
Ama, ne olursa olsun Allah’a (CC) dayanan herkes kurtulur. O’na (CC) inanmış olan<br />
her imanlı dar zamanında daha geniş olur. İlâhi kement onların boynundadır. Sabır<br />
dağları onları içine almıştır. Çünkü imanları kuvvetlidir. Çünkü kadere razıdırlar.<br />
Bu sabır ve imandır ki; onu her an şükür yoluna sevkeder. Herşeye muvafakat, kaza<br />
ve kadere ve ilâhi hikmete mebni olduğunu sezdiği her şeye boyun eğer. Bu yüzden<br />
ilâhi rahmetin en büyüğüne erer. Gündüzleri onun için bir nur kaynağı, geceler ise<br />
bir rahmet sofrası olur. Dışı hoş, içi boştur. Bu halde devam eder, tâ, Allah’a (CC)<br />
kavuşuncaya kadar… Hâdî[1] Allah’tır (CC)…<br />
[1] Hidayete erdiren, hidayet veren