Create successful ePaper yourself
Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.
61. Makale: YAPILAN İŞİN DURUMU BELİRİNCEYE KADAR DURMAK<br />
Her imanlı ayık olmalı. Kaldı ki ayık olmak, her işin aslını bilmek bir vazifedir. Her<br />
geleni almak değil, onun aslını araştırmak gerekir. Ta verilen hüküm belli oluncaya<br />
kadar durmalıdır. Helalliği bilinecek, mubah olduğu anlaşılacak, ondan sonra kabul<br />
faslı başlayacaktır.<br />
İman sahibi teftiş eder, sonra alır. İçi bozuk, münafık ise önüne geleni alır.<br />
Peygamber (SAV) Efendimiz bu manaya işaret ederek şöyle buyurdu:<br />
- “Mümin, işin temeline vakıf olandır”<br />
Bir başka Hadis-i Şeriflerinde ise şöyle buyurdu<br />
- “Şüpheliyi bırak, şüpheli olmadığı bilindikten sonra kabul et.”<br />
İman sahibi önüne serilen her sofraya oturmaz; bekler. Verilen her şeyi içmez.<br />
Teklif edilen her kadını almaz. Bunların dışında kalan diğer işlerde yapılan<br />
tekliflere de hemen koşmaz; bekler, sağlam hüküm verilinceye kadar elini sürmez.<br />
O hüküm verildi mi iş tamamdır. Yer, içer; ibadet eder. İş bu sayılanlar, her iman<br />
sahibinin en az uyması gereken iştir.<br />
Şayet iman sahibi takva derecesinde ise daha titiz davranır. İyi olduğuna dair<br />
hüküm verilse dahi yine bekler. Belki de sonra verilecek emirlerin gereği yapılınca<br />
şimdikinden üstün dereceler alacaktır. Bilinmez ki…<br />
Burada üç hal anlatmak icap eder:<br />
a) Bu her müminin işidir. Allah’ın (CC) emirlerine göre iş tutmak.<br />
b) Bu velîlik mertebesidir ve fenafillah halidir. Bunlar yalnız kadere uyar.<br />
c) Bu zümre sayılan iki zümreden daha üstündür. Belki de yaptıklarının hiç farkında<br />
olmazlar. İşlerinde yalnız kudret eli hüküm sürer; hasılı büyük insanlardır.<br />
Birinci derecede olana yine beklemek gerek. Ama ikinci için değil… Üçüncü<br />
dereceye varan için değil…<br />
İş bu üçüncü derecede belirtilen zatlar, yer içerler. Bunlardan ilahi emir dışı<br />
hareket çıkmaz. Bu vasfı alan belirttiğimiz iman sahibi kötü işlere karşı mahfuzdur.<br />
İman hudutlarını aşması beklenemez. Allah (CC), Hz. Yusuf’u (AS) esirgediği gibi bu<br />
vasfı alan iman sahiplerini de kötülüklerden korur.<br />
Kul, bu durumda esirgenen ve her işi kolaylıkla biten biridir. Sanki iyi yollar onun<br />
için sonuna kadar açık. Aksi ise kapalıdır. Rahatça yürür; ilahi emirleri usanmadan,<br />
üşenmeden yerine getirir.<br />
İradesi Hakk’a (CC) bağlıdır. Onun rızasını almak, Hakk’ın (CC) rızasını kazanmak