16.01.2015 Views

E. Kiram

E. Kiram

E. Kiram

SHOW MORE
SHOW LESS

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

götürmüfldü. Kervan gelmifl, Yûsüfü ç›karm›fllar görünce, bu bizim<br />

kölemiz idi. Kaçd› dedi. Ucuz satd›. O zemân, onsekiz yafl›nda<br />

idi. Kardefllerinden korkup susdu. M›sra götürüp mâliyye vekîline<br />

satd›lar. Çok güzel idi. Yüzünde nûr parl›yordu. Vekîlin zevcesi<br />

Zelîha [Fârisîde Züleyhâ denir] buna âfl›k oldu. Fekat, iftirâ<br />

etdi. Habse konuldu. Zindânda, Fir’avn›n ekmekcisi ve flerbetçisi<br />

de vard›. Bunlar, bir gece rü’yâ gördüler. Yûsüfe anlatd›lar. fierbetçi<br />

kurtulacak, ekmekci as›lacak dedi. Öylece oldu. Fir’avn, bir<br />

rü’yâ gördü. Kimse, bunu çözemedi. fierbetçi, gelip Yûsüf aleyhisselâma<br />

anlatd›. Yedi sene bolluk, sonra yedi sene k›tl›k olacak.<br />

Bollukda saklay›n, k›tl›kda bunlar› yirsiniz buyurdu. Fir’avn, Yûsüfü<br />

istedi. Çok be¤endi. Mâliyye vekîli öldü. Yûsüfü vekîl yapd›.<br />

Zelîhay› ona verdi. Bundan, iki o¤lu ve Rahmet ad›nda bir k›z› oldu.<br />

Bollukda, çok zahîre toplad›. K›tl›kda, her memleketden M›sra<br />

gelip, zahîre sat›n ald›lar. Vesîka ile veriyordu. Kardeflleri de,<br />

Ken’ân ilinden, ya’nî fiâm taraf›ndan, zahîre alma¤a geldiler. En<br />

küçükleri olan Bünyâmin, Yûsüfe çok benzerdi. Bunu, babas›<br />

göndermemifldi. Yûsüf “aleyhisselâm”, kardefllerini tan›d›. Siz<br />

kimsiniz, câsûs olm›yas›n›z dedi. Söylediler. Bunlara ziyâfet verdi.<br />

Bir dahâ gelirken, öteki kardeflinizi de getirin! Onu getirmezseniz,<br />

size zahîre vermem dedi. Paralar›n› da gizlice, zahîrenin aras›na<br />

koydurdu. Geri gelince, (Baba! Bünyâmini de götürece¤iz) dediler.<br />

(Evvelce Yûsüfe olan› biliyorsunuz. Fekat, Allahü teâlâ, en iyi<br />

koruyucudur. Merhametlilerin en merhametlisidir) dedi. Paralar›-<br />

n› da, geri gelmifl görünce, yine gidip alal›m dediler. Bünyâmini<br />

gözeteceklerine kuvvetli söz verdiler. Yûsüf “aleyhisselâm”, ziyâfet<br />

ve çok ikrâm eyledi. Bünyâmine gizlice kendini tan›td›. Seni<br />

göndermiyece¤im, üzülme dedi. Bunun yüküne bir alt›n tas koydurdu.<br />

Giderlerken arkadan, h›rs›z var diye sesler geldi. Biz h›rs›z<br />

de¤iliz dediler. Sözünüz yalan ise, ne yapal›m dediler. Hangimizde<br />

ç›karsa, onu tutun. Biz, böyle yapar›z dediler. Tas, Bünyâminin<br />

yükünde bulundu. Bunu yakalamak, M›sr kanûnlar›nda yok idi.<br />

Babas›n›n dînini kardefllerine söyletdi. Böylece, Bünyâmini ellerinden<br />

ald›. Babam›z ihtiyârd›r. Bunu çok sever. Bunun yerine bizim<br />

birimizi al dediler. Biz, sizin sözünüzle bunu tutukluyoruz.<br />

Baflkas›n› al›rsak, zâlim oluruz dedi. Utanarak, s›k›larak, babalar›na<br />

geldiler. Ya’kûb “aleyhisselâm” çok üzüldü. Bunda bir ifl var!<br />

M›sr sultân›, bizim dînimizi ne bilir Sabr güzel fleydir. Cenâb-›<br />

Hak, beni çocuklar›ma kavufldurabilir buyurdu. Yûsüf, Yûsüf diye<br />

a¤lamakdan, gözlerine perde geldi. Kuyuya at›lal› yirmibir y›l olmufldu.<br />

Kardeflleri ondan ümmîdi kesmifldi. Babas› ise, Allahdan<br />

– 403 –

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!