›n fazlas›ndan sak›nmakd›r. Âriflerin zühdü, Allahü teâlây› unutduran fleyleri terkdir) buyurdu “rahime-hullahü teâlâ”. 23, 25, 43, 45, 57, 63, 84, 176, 178, 195, 219, 224, 324, 362, 388, 401. 33 — AHMED B‹N MUSTAFÂ: Taflköprü zâde ad› ile meflhûrdur. 901 de Bursada tevellüd, 968 [m. 1560] de vefât etdi. Âfl›kpâfla mahallesindedir. Çeflidli medreselerde müderrislik yapd›. Son zemânlar›nda göremez oldu. Çok kitâb yazm›fld›r “rahime-hullahü teâlâ”. 105. 34 — ‹fiE-‹ SIDDÎKA “rad›yallahü anhâ”: Resûlullah›n “sallallahü aleyhi ve sellem” zevce-i mutahheras› ve Ebû Bekr-i S›ddîk›n kerîmesidir. Vâlidesi, ümmü Rûmand›r. Hicretden sekiz sene önce tevellüd ve 57. ci y›lda, 65 yafl›nda Medînede vefât etdi. Bakîdedir. Evlâd› olmad›. Hadîce-i kübrân›n vefât›ndan bir y›l sonra ve hicretden iki y›l önce, nikâh edildi. Üç sene sonra, Medînede, hücre-i se’âdete getirilmekle flereflendi. Akl›, zekâs›, iffeti ve takvâs›, flafl›lacak kadar çok idi. Resûlullah taraf›ndan çok sevilir ve çok ö¤ülürdü. Nikâh› Allahü teâlân›n emri ile yap›ld›. Âyet-i kerîme ile medh edilmifldir. Eshâb-› kirâm müflkillerini çözmek için kendisine baflvururdu. Resûlullah›n “sallallahü teâlâ aleyhi ve sellem” vefât›nda onsekiz yafl›nda idi. 12, 13, 20, 24, 30, 47, 48, 60, 69, 74, 75, 76, 105, 110, 114, 119, 122, 123, 127, 128, 130, 133, 165, 171, 175, 176, 178, 185, 196, 207, 212, 234, 235, 242, 249, 256, 311, 340, 345, 355, 358, 387, 409. 35 — ALÎ B‹N EMRULLAH: Alî Çelebi, Anadolu kâd› askeri idi. Ya’nî askerî mahkeme reîsi idi. 916 da tevellüd ve 979 [m. 1571] de Edirnede vefât etdi. (Ahlâk-› Alâî) kitâb› türkçe olup iki cilddir. M›srda bas›lm›fld›r. Beydâvî tefsîrine hâfliyesi, (Dürer) ve (Gurer) kitâb›na hâfliyesi, (Keflflâf) tefsîrine hâfliyesi, türkçe fli’rlerinin divân›, (Kasîde-i bürde) flerhi ve dahâ nice eserleri vard›r “rahime-hullahü teâlâ”. 66. 36 — ALÎ B‹N OSMÂN: Sirâceddîn-i Ûflî, 557 [m. 1162] de tâ’ûn, ya’nî vebâ hastal›¤›ndan öldü “rahime-hullahü teâlâ”. (Fetâvâ-y› sirâciyye) ve (Meflârikul-envâr) ve (Emâlî kasîdesi) meflhûrdur. Buna (Lâmiyye) kasîdesi de denir. 87. 37 — ALÎ MÜRTED “rad›yallahü anh”: Resûlullah›n amcas› Ebû Tâlibin dördüncü o¤ludur. Hulefâ-i râflidîn ve Aflere-i mübeflflerenin de dördüncüsüdür. Resûlullah›n “sallallahü aleyhi ve sellem” dâmâd› idi ve çok sevgilisi idi. Ehl-i beytin, Ehl-i abân›n birincisi idi. Allahü teâlân›n arslan› idi. Çeflidli hadîs-i flerîflerde medh edildi. Ehl-i sünnetin gözbebe¤idir. Evliyân›n reîsidir. Kerâmetler hazînesidir. Hicretden 23 y›l önce Mekkede tevellüd etdi. Annesi, Fât›ma binti Esed bin Hâflim idi. On yafl›nda iken, bi’setin – 310 –
ikinci günü îmâna geldi. Yürüyerek hicret edip, mubârek ayaklar› flifldi. Bütün gazâlarda arslan gibi dö¤üfldü ve çok yara ald›. Uhudda on alt› yerinden yaralanm›fld›. Tebük gazâs›nda, Medînede muhâf›z olarak b›rak›lm›fld›. Âyet-i kerîme ile medh ve senâ buyurulmufldur. Üç halîfeye de bî’at etmifl, seve seve tasdîk etmifldir. Her üçüne de çok yard›m etmifldir. 35 y›l›nda halîfe oldu. 36 y›l›ndaki Cemel vak’as›nda Âifle-i S›ddîkay› esîr al›nca hurmet ve ikrâm etmifl ve kendi askeri aras›nda bulunan Muhammed bin Ebî Bekr ile Medîneye göndermifldir. 37 de S›ffîn denilen yerde hazret-i Mu’âviyenin askeri ile yüz günde doksan kerre meydân savafl› yapm›fl, askerinden yirmibeflbin, karfl› tarafdan k›rkbeflbin kifli flehîd olmufldu. Karfl› taraf›n sulh teklîfini kabûl edince, ordusundan yedi bin kifli ayr›ld›. Bunlara hâricî denildi. Hâlid bin Zeydi, bunlara nasîhat için gönderdi ise de, fâidesi olmad›. Bunlar›n üzerine yürüyüp, perîflan etdi. Hâricîler, kendisine çok iftirâ ediyorlar. fiâmdaki islâm âlimlerinden Ebû Hâmid bin Merzûk, 1387 [m. 1967] bask›l› (En-nakd-ül-muhkem) kitâb›nda diyor ki, (‹mâm› Hayder Alîye “kerremallahü vecheh” dil uzatanlardan biri de ‹bni Teymiyye Harrânîdir. (Minhâc-üs-sünne) kitâb›nda Eshâb düflmanlar›na karfl› hâricî kitâblar›ndan vesîkalar nakl ederken, hazret-i Alîye ve Ehl-i beyte çirkin iftirâlar yapmakdad›r). Hazret-i Alî “rad›yallahü anh”, hâricîlerden Abdürrahmân ibni Mülcem taraf›ndan k›rk›nc› [40] y›l Ramezân›n onyedinci günü, sabâh nemâz›n› k›ld›r›rken, k›- l›ncla bafl›ndan yaraland›. ‹ki gün sonra flehîd oldu. Necefdedir. Üçü Fât›madan olmak üzere onsekiz o¤lu ve on sekiz k›z› vard›. Orta boylu, bu¤day renkli, ak ve uzun sakall› idi. 13, 14, 15, 16, 17, 18, 21, 22, 23, 24, 27, 28, 29, 33, 34, 35, 36, 38, 39, 40, 44, 45, 46, 47, 48, 49, 50, 58, 60, 61, 62, 63, 65, 67, 68, 69, 70, 71, 72, 75, 79, 82, 83, 85, 86, 88, 96, 97, 98, 99, 101, 103, 105, 106, 107, 108, 109, 110, 111, 112, 113, 114, 115, 116, 117, 118, 119, 120, 121, 122, 123, 124, 125, 126, 127, 129, 130, 131, 132, 133, 134, 138, 140, 143, 161, 164, 165, 166, 167, 168, 170, 171, 172, 175, 176, 177, 178, 179, 180, 181, 182, 183, 184, 185, 186, 187, 188, 189, 190, 191, 192, 193, 194, 195, 196, 197, 198, 199, 200, 201, 202, 203, 204, 205, 206, 207, 208, 209, 210, 211, 212, 214, 215, 216, 221, 223, 224, 225, 226, 227, 228, 229, 230, 231, 232, 233, 234, 235, 237, 241, 242, 243, 244, 245, 246, 248, 249, 250, 251, 254, 257, 258, 259, 260, 264, 265, 267, 271, 279, 298, 302, 303, 304, 305, 318, 323, 329, 331, 344, 345, 352, 355, 356, 357, 358, 359, 381, 382, 385, 386, 396, 399, 402, 408, 409. 38 — ALÎ RIZÂ: Muhammed Cevâd Takî hazretlerinin babas› ve Mûsâ Kâz›m hazretlerinin o¤ludur. Oniki imâm›n sekizincisidir. 153 de Medînede tevellüd, 203 [m. 818] de Tûs flehrinde vefât etmifldir. Hârûnürreflîdin kabri yan›ndad›r. Bu flehre bugün Mefl- – 311 –
- Page 1 and 2:
Hakîkat Kitâbevi Yay›nlar› No
- Page 3 and 4:
‹Ç‹NDEK‹LER Sahîfe No: Öns
- Page 5 and 6:
ESHÂB-I K‹RÂM “aleyhimürr›
- Page 7 and 8:
Allahü teâlâ, müslimânlar›n,
- Page 9 and 10:
ESHÂB-I K‹RÂM “aleyhimürr›
- Page 11 and 12:
m›n] hepsi, kâfirlere karfl› f
- Page 13 and 14:
(Eshâb›m›n ve akrabâm›n ve
- Page 15 and 16:
dûdlardaki islâm flehrlerine râh
- Page 17 and 18:
hangi bir sahâbînin “rad›yall
- Page 19 and 20:
mahsûsdur. Peygamberimiz “sallal
- Page 21 and 22:
mizden “sallallahü aleyhi ve sel
- Page 23 and 24:
u iki dâmâd› sevmek, Ehl-i sün
- Page 25 and 26:
valdemizin kardefli oldu¤undan, Fa
- Page 27 and 28:
la’net etmekler, hep Abdüllah bi
- Page 29 and 30:
fesinden itibâren, Ehl-i beytin
- Page 31 and 32:
Ayn› zemânda, büyük bir tücc
- Page 33 and 34:
Doksan yafl›ndan ziyâde yafl›y
- Page 35 and 36:
kurtulaca¤› gibi, Hanefî mezheb
- Page 37 and 38:
tâb›m›z›n sonunda, hâl terc
- Page 39 and 40:
ki, Peygamberimiz “sallallahü al
- Page 41 and 42:
sahâbî için hased ve kin besliye
- Page 43 and 44:
yolda yürümüfl olursunuz). Bunda
- Page 45 and 46:
flerîflerden birinde buyuruyor ki,
- Page 47 and 48:
olan Kur’ân-› kerîmden sonra,
- Page 49 and 50:
dan dahâ büyük, dahâ sevgili bi
- Page 51 and 52:
‹CT‹HÂD ‹ctihâd, gücü, ku
- Page 53 and 54:
meflhûr dört imâm ve bunlar›n
- Page 55 and 56:
yak›n bir zemânda, (Bana kâ¤
- Page 57 and 58:
“aleyhimüsselâm” hatâ üzeri
- Page 59 and 60:
Hanîfenin talebesi olan imâm-›
- Page 61 and 62:
vâlîlerinden flikâyet etdikleri
- Page 63 and 64:
ve sellem”, (Yâ Rabbî! Bunu da
- Page 65 and 66:
mak ister oldunuz. Fekat, benden so
- Page 67 and 68:
sonsuz felâket ve piflmânl›kdan
- Page 69 and 70:
d›yallahü anhümâ” mubârek k
- Page 71 and 72:
de, bu hâlleri ictihâd ayr›l›
- Page 73 and 74:
ler. Nitekim, Peygamberimiz “sall
- Page 75 and 76:
lahü anhâ”n›n haber verdi¤i
- Page 77 and 78:
ir ân önce yapd›rmak istiyorlar
- Page 79 and 80:
sub ve inâd ile söylemedi ise de,
- Page 81 and 82:
geldi ve bu yaz›lar kalemimden ç
- Page 83 and 84:
TENBÎH Eshâb-› kirâm› kötü
- Page 85 and 86:
d›, bu câriye rezîl olur, a¤z
- Page 87 and 88:
(befl yafl›ndan yirmi yafl›na k
- Page 89 and 90:
(‹kd-ül-cevherî) kitâb›nda,
- Page 91 and 92:
di¤ini yapmak, emrini yapmak demek
- Page 93 and 94:
ve yaratmas›na sebeb olmakdad›r
- Page 95 and 96:
sini yaratan Odur. Denize düflende
- Page 97 and 98:
lah›n “sallallahü aleyhi ve se
- Page 99 and 100:
dan ç›k›p, Yasîn sûresinin b
- Page 101 and 102:
genifl ve derin ilmleri iyi bilmek
- Page 103 and 104:
etmekdedir. Resûlullah›n hicreti
- Page 105 and 106:
Hanîfe ile imâm-› Ebû Yûsüf
- Page 107 and 108:
memleketde vefât eden eshâb›mda
- Page 109 and 110:
aya girdi. S — Kâfirlerden korkm
- Page 111 and 112:
C.S. — Hem Kur’ân-› kerîmde
- Page 113 and 114:
Hazret-i Alînin “rad›yallahü
- Page 115 and 116:
Resûlullah›n önünde, din düfl
- Page 117 and 118:
leyhi ve sellem” Benî Hanzala ka
- Page 119 and 120:
dince, Eshâb-› kirâm, Benî Sâ
- Page 121 and 122:
dediklerinde, hacca gidiyoruz dedil
- Page 123 and 124:
“rad›yallahü anhâ” buyurdu
- Page 125 and 126:
âlamakd›r.) Müfessirler ve f›
- Page 127 and 128:
d›r) sözünün nikâh ile ilifli
- Page 129 and 130:
ciye kadar darg›n kald› denileb
- Page 131 and 132:
daki bu acem kitâb›, pek acemice
- Page 133 and 134:
selâm” buyurdu ki, (K›yâmet g
- Page 135 and 136:
dir. Ehl-i sünnet demek, Ehl-i bey
- Page 137 and 138:
çad›r. O hazretin etinden ve kan
- Page 139 and 140:
Meflhûr flî’î ahundu Molla Bâ
- Page 141 and 142:
‹MÂM-I RABBÂNÎ AHMED FÂRÛKÎ
- Page 143 and 144:
parl›yan Evliyâya iyi zan lâz
- Page 145 and 146:
zetini ald›. Memleketine dönmesi
- Page 147 and 148:
nâ Cemâleddîn-i Tâluvî, Mevlâ
- Page 149 and 150:
tevbesini flöyle yazd›: Allahü
- Page 151 and 152:
›ca yazd›¤› (Redd-i revâf
- Page 153 and 154:
›rak›p ihtiramla vatan›na gö
- Page 155 and 156:
yazmas›, bildirmesi imkâns›zd
- Page 157 and 158:
SEYY‹D ABDÜLHAKÎM EFEND‹N‹N
- Page 159 and 160:
Ifl›k›n evine geldi. Fârûkun
- Page 161 and 162:
Fitne, kar›fl›kl›k ç›karma
- Page 163 and 164:
MÜSL‹MÂNLARIN ‹K‹ GÖZBEBE
- Page 165 and 166:
Allahü teâlâ, ‹slâm dînini h
- Page 167 and 168:
sap›kl›kd›r). Resûlullaha se
- Page 169 and 170:
yerde adâlet olamaz) buyurdu. Mu
- Page 171 and 172:
soruldu. Hassân bin Sâbitin fli
- Page 173 and 174:
demekdir. Târîh gösteriyor ki, f
- Page 175 and 176:
Dinleri, îmânlar› za’îf olan
- Page 177 and 178:
Tenbîh: Çok kimseler san›yor ki
- Page 179 and 180:
‹slâmiyyetin yay›lmas›, Kur
- Page 181 and 182:
teâlâ anh” kâtillerine k›sâ
- Page 183 and 184:
zühdleri ise, Peygamberimizin “s
- Page 185 and 186:
teâlân›n yapaca¤› azâb ile
- Page 187 and 188:
dur. Böyle sözler, (Fadl-› cüz
- Page 189 and 190:
nasslardan hükm ç›karmakdaki ve
- Page 191 and 192:
sinden olaca¤› bildirildi. Bu ka
- Page 193 and 194:
Süâl 18: Hazret-i Alînin Resûlu
- Page 195 and 196:
k›yâmete kadar hergün, fieyhayn
- Page 197 and 198:
kitâb sâhibleri, hep fieyhayn›n
- Page 199 and 200:
makda benzemekdir. Bu benzeyifl, ze
- Page 201 and 202:
gelen habere uyarak, bir eli ve bir
- Page 203 and 204:
mân beni bulamazsan, Ebû Bekre so
- Page 205 and 206:
lar da münâzaraya, derinli¤e dal
- Page 207 and 208:
Müt’a hacc›n› inkâr etmedi.
- Page 209 and 210:
öldürünüz!) mektûbunu hazret-i
- Page 211 and 212:
kinci senesidir. Otuzbeflinci sened
- Page 213 and 214:
m›yanlar› Allahü teâlâ sevme
- Page 215 and 216:
mü, bu keflflere dayanmaz. fieyh M
- Page 217 and 218:
Nefslerinin arzûlar›na tâbi’
- Page 219 and 220:
(Nefsini, düflman›n bil! Çünki
- Page 221 and 222:
Eshâb-› kirâma “rad›yallah
- Page 223 and 224:
di k›sa akllar›, bozuk görüfl
- Page 225 and 226:
‹mâm-› fiâfi’î “rahmetul
- Page 227 and 228:
z›md›r. Yâ Rabbî! Sen bize do
- Page 229 and 230:
Çünki râf›zîlerin k›yâmetd
- Page 231 and 232:
ozuk sözlerden, çirkin inan›fll
- Page 233 and 234:
aras›ndaki dö¤üflmeler, çekif
- Page 235 and 236:
lullaha îmân eden kimseden çok u
- Page 237 and 238:
mak, be¤enmemek, hiç do¤ru de¤i
- Page 239 and 240:
içindi. Bildirilmesi elbette lâz
- Page 241 and 242:
hüm ecma’în” üstünlüklerin
- Page 243 and 244:
aflka kad›n yok mu) derdim. (O fl
- Page 245 and 246:
Yumuflakl›¤› atalar sözü olm
- Page 247 and 248:
ESHÂB-I K‹RÂMIN ÜSTÜNLÜKLER
- Page 249 and 250:
âh›ret için, hazret-i Ebû Bekr
- Page 251 and 252:
kuvvetlidir) buyurdu. (Bahr-ül-ul
- Page 253 and 254:
iniz! Ebû Bekre birfleyler yazaca
- Page 255 and 256:
irkaç kifliden biri, hazret-i Ebû
- Page 257 and 258:
istedi¤im gibi, Ebû Bekr ile Öme
- Page 259 and 260: HAZRET-‹ MU’ÂV‹YE “rad›y
- Page 261 and 262: ‹Y‹ ‹NSAN OLALIM, HEP ‹Y‹
- Page 263 and 264: demekdir. Mürflidden feyz gelmesi
- Page 265 and 266: Di¤er bütün f›rkalar da, sonra
- Page 267 and 268: yapmas›, olacak fley de¤ildir. N
- Page 269 and 270: 15- ‹mâm-› Rabbânî “rahmet
- Page 271 and 272: köpekden afla¤› olursun). Allah
- Page 273 and 274: u îmân etmemiz ve islâmiyyete uy
- Page 275 and 276: den yok olamaz. Maddelerden cismler
- Page 277 and 278: Hicrî sene bafllar›n›n tesâd
- Page 279 and 280: Çal›fl bofl durma sen dahî, din
- Page 281 and 282: 16 Mu’tedîd bin Muvaffak bin Mü
- Page 283 and 284: dürecekler) diyerek a¤l›yor.
- Page 285 and 286: duymaz, Kuzguncukdaki yal›s›nda
- Page 287 and 288: [liseler] aç›ld›. [1285] de Sa
- Page 289 and 290: iken zorla evlendirdi. Tâhir, Abd
- Page 291 and 292: dad›r ve o¤ullar› yetiflmekded
- Page 293 and 294: edildi. O¤ullar› da yan›ndad
- Page 295 and 296: Önce, bir sene befl ay devlet idâ
- Page 297 and 298: mektebi, fiâmda t›bbiyye-i mülk
- Page 299 and 300: [m. 1909] da tahtdan indirildi. Son
- Page 301 and 302: mak gibi hissî görüfl, ilmî ted
- Page 303 and 304: de vefât etdi. Uzun boylu, beyâz,
- Page 305 and 306: her yerde rezîl ve perîflan eyled
- Page 307 and 308: tân›n hazînelerine, ticâretine
- Page 309: [m. 1565] de Kâhirede vefât etdi.
- Page 313 and 314: S›ra No: ‹smi ve Babas› Tevel
- Page 315 and 316: M›sr vâlîsi ‹brâhîm pâfla,
- Page 317 and 318: ile bir sabâh ezân› okuyarak, b
- Page 319 and 320: 898 [m. 1492] de Hiratda vefât etd
- Page 321 and 322: îhler bildiriyor. Teflkilâtl›,
- Page 323 and 324: cisidir. Resûlullah›n ma¤ara ar
- Page 325 and 326: s›nda müslimân oldu. Resûlulla
- Page 327 and 328: celeri Efl’arî oldu. Mezhebi dü
- Page 329 and 330: 90 — EBÛ TÂL‹B: Abdülmuttali
- Page 331 and 332: ç›kar›ld›. Âdil ve çok cö
- Page 333 and 334: ikisi de iyi anlam›fld›. (Bu sa
- Page 335 and 336: defli Molla Safiyyüddînin torunu
- Page 337 and 338: zümün nûru, buradaki fakîrlerde
- Page 339 and 340: konuflmalar›nda, hepsini hayretde
- Page 341 and 342: et-i Hâlidin evine gelip Resûl-i
- Page 343 and 344: yaz›l›d›r. Meselâ, sultân M
- Page 345 and 346: Hasene kin beslemekde idi ve onu ze
- Page 347 and 348: (Reflâdiyye nümûne mektebi)nde i
- Page 349 and 350: nataya getirildi. Birçok yerlerde,
- Page 351 and 352: Ebû Bekr zemân›nda, mürtedlerl
- Page 353 and 354: [aç›klamalar›] vard›r “rah
- Page 355 and 356: yazmakdad›r. Âlim idi. Fakîh id
- Page 357 and 358: koru!) ‹mâm-› Alî “rad›ya
- Page 359 and 360: 168 — MUHAMMED B‹N EBÎ fiERÎF
- Page 361 and 362:
üç sene sonra Ba¤dâd, ‹sfehan
- Page 363 and 364:
urada müceddidiyye ma’rifetlerin
- Page 365 and 366:
190 — OSMÂN B‹N AFFÂN: Osmân
- Page 367 and 368:
Yoksa, kuru mihnet ve gavga de¤il,
- Page 369 and 370:
1293 [m. 1876] son ay›nda tekrâr
- Page 371 and 372:
kuf [duraklama], yirmincisinde inhi
- Page 373 and 374:
ifl bölümü yap›lm›fl, bütü
- Page 375 and 376:
e¤in 1305 senesinden beri talebeni
- Page 377 and 378:
halîfeden izn istedi. ‹kinci Abd
- Page 379 and 380:
720] de k›rkbir yafl›nda iken k
- Page 381 and 382:
uyurdu. Biri sa¤›nda, biri solun
- Page 383 and 384:
196 — REB‹’ B‹N HAYSEM: Tâ
- Page 385 and 386:
du. 1135 [m. 1722] de Efganl›lar
- Page 387 and 388:
214 — SEVDE: Resûlullah›n zevc
- Page 389 and 390:
sonra Osmânl›lar Ba¤dâd› ger
- Page 391 and 392:
Arnavutlukda tevellüd ve 1322 [m.
- Page 393 and 394:
yid Tâhâ, (Nehrî) kasabas›na g
- Page 395 and 396:
Seyyid Tâhâ “kuddise sirruh”,
- Page 397 and 398:
oturtmad›. (Sen, bu mubârek yere
- Page 399 and 400:
Medînede tevellüd, 207 [m. 822] d
- Page 401 and 402:
olmaz) dedi. Yezîdin flerâb içme
- Page 403 and 404:
götürmüfldü. Kervan gelmifl, Y
- Page 405 and 406:
[1385] hicrî ve [1965] mîlâdî s
- Page 407 and 408:
elbet yarat›r) buyurdu.) Bu hadî
- Page 409 and 410:
ma geldi. ‹slâmda, ilk k›l›n
- Page 411 and 412:
Bütün bunlardan gelen, nûrlara k
- Page 413 and 414:
HAKÎKÎ MÜSL‹MÂN NASIL OLUR Na
- Page 415 and 416:
ÇOK MÜH‹M TENBÎH Erkek olsun,