16.01.2015 Views

E. Kiram

E. Kiram

E. Kiram

SHOW MORE
SHOW LESS

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

›ca yazd›¤› (Redd-i revâf›d) risâlesi, mezhebsizleri red etmekde,<br />

câhil, ahmak ve alçak olduklar›n› anlatmakdad›r. ‹mâm-› Rabbânî<br />

bu risâlesini Buhârâda bulunan en büyük Özbek hân› Abdüllah-›<br />

Cengizî hâna yollam›fld›. (Bunu Îrânda flâh Abbâs-› Safevîye gösterin!<br />

Kabûl ederse ne iyi, etmezse onunla harb câiz olur) demifldi.<br />

Kabûl etmedi. Harb oldu. Abdüllah hân, Hirât› ve Horasandaki<br />

flehrleri ald›. Buralar›n› yüz sene evvel Safevîler alm›fld›. ‹flte bundan<br />

sonra, Hindistândaki mezhebsizler elele verdiler, ‹mâm›n, üstâd›na<br />

yazm›fl oldu¤u, birinci cildin onbirinci mektûbunu sultâna<br />

göndererek (O kendini herkesden, hattâ Ebû Bekrden “rad›yallahü<br />

anh” dahâ yüksek biliyor ve iddi’â ediyor) dediler. Selîm Cihângir<br />

fiâh, o¤lu fiâh Cihân› gönderip, ‹mâm› ve evlâd›n› ve yetifldirdi-<br />

¤i büyükleri da’vet etdi. Hepsini öldürme¤e karar verdi. fiâh Cihân,<br />

bir müftî ile ‹mâm-› Rabbânîye gitdi. Sultâna secde câiz oldu-<br />

¤unu gösteren bir fetvây› da götürdü. ‹mâm-› Rabbânînin hâlis oldu¤unu<br />

biliyordu. Babama secde edersen, seni kurtarabilirim, dedi.<br />

‹mâm, bu fetvân›n, zarûret zemân›nda izn oldu¤unu, azîmet ve<br />

din bütünlü¤ünün secde etmemek oldu¤unu, ecel gelince, ölümden<br />

hiçbir fleyin kurtaramayaca¤›n› söyledi. Evlâd›n› ve eshâb›n›<br />

b›rak›p yaln›z geldi. Sultân, onbirinci mektûbu gösterip ma’nâs›n›<br />

sordu. O kadar güzel ve doyurucu cevâb verdi ki, Sultân, yüksek<br />

hakîkatleri ve esrâr› anl›yabilecek birisi olmad›¤› hâlde, nefl’elendi<br />

ve serbest b›rak›p afv diledi. Hasedciler, sultân›n hofl, kendi u¤raflmalar›n›n<br />

bofl oldu¤unu görünce, sultâna, bunun adamlar› çokdur.<br />

Sözleri bütün memleketde yürürlükdedir. Bunu serbest b›rak›rsak<br />

bir kar›fl›kl›k ç›kabilir. Ne kadar kendini be¤enmifl ki, sizi bile küçük<br />

görüp, secde ile sayg› göstermedi. Hattâ, selâm bile vermedi,<br />

dediler. ‹mâm, içeri girince, sultân›, serhofl, k›zg›n, azg›n, ya’nî hurmet<br />

ve de¤erden kendini s›y›rm›fl görerek, selâm vermemifldi.<br />

Meclisde uzun konuflmadan sonra, Güvalyar kal’as›nda hapsini<br />

emr etdi. Bu kal’a, memleketin en sa¤lam ve korkunç kal’as› idi.<br />

Bülbüllerin, afla¤› insanlar›n kafesine sokulmas› gibi, ‹mâm›n “rad›yallahü<br />

anh” mubârek günefl yüzü, müslimânlar›n nazar›ndan<br />

perdelendi. Ay›n ondördü, siyâh bulutla örtüldü. Hindin meflhûr<br />

edîbi, Âzâd ismi ile an›lan seyyid gulâm Alî, o gecenin karar›fl›n›,<br />

gâyet güzel fli’rleri ile hât›rlatmakdad›r.<br />

28 — ‹mâm-› Rabbânî “kaddesallahü teâlâ sirrehül’azîz” dahâ<br />

önceleri, (Yetifldi¤im derecelerin üstünde, çok dahâ makâmlar<br />

var. Oralara yükselmek, Celâl ile, sert terbiye edilmekle olabilir.<br />

fiimdiye kadar Cemâl ile, okflanarak terbiye edildim) buyurmufldu.<br />

Eshâb›ndan ba’z›s›na, (Elli ile altm›fl aras›nda üzerime derdler,<br />

belâlar ya¤acak) demifldi. ‹flte dedi¤i gibi oldu. O makâmlara<br />

– 151 –

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!