16.01.2015 Views

E. Kiram

E. Kiram

E. Kiram

SHOW MORE
SHOW LESS

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

kaddes nûrlar›ndan rûhuma ›fl›k salmas›n› yalvar›r›m ve benim için<br />

de mubârek elini öp! dedi, deyip ‹mâm›n “kuddise sirruh” bir dahâ<br />

elini öpdü. Vedâ’ edip ayr›l›rken de dedi ki: Belh flehrindeki<br />

azîzler, kendilerine, yüksek hakîkatleri bildiren mektûblar›n›zdan<br />

göndermenizi istirhâm etdiler. ‹mâm-› Rabbânî “kaddesallahü sirre-hül-azîz”<br />

doksandokuzuncu mektûbu yaz›p, di¤er birkaç mektûbla<br />

berâber verdi. Bir zemân sonra, Belhden Hindistâna gelen<br />

ba’z› sâd›klar dedi ki, ‹mâm›n “kuddise sirruh” mektûbu, mîr Muhammed<br />

Mü’mine gelince, okurken zevkinden yerinde duram›yordu<br />

ve sultânülârifîn Bâyezîd ve Seyyidüt-tâife Cüneyd ve bunlar<br />

gibi büyükler flimdi sa¤ olsalard›, imâm-› Rabbânînin “kuddise sirruh”<br />

önünde diz çökerler, hizmetinden ayr›lmazlard›, demifldi.<br />

20 — O zemân›n âriflerinden biri diyor ki, âlimlerin, imâm-›<br />

Rabbânînin “kuddise sirruh” yaz›lar›ndan nasîbleri, câhillerin hakîmlerden<br />

duyduklar› hikmetleri anlamalar› gibidir.<br />

21 — O zemân›n, ilmi ile amel eden dindâr âlimlerinden biri<br />

buyuruyor ki: Kalb ve rûh ilmlerinin mütehass›slar›, yâ kitâb tasnîf<br />

ederler veyâ te’lîf ederler. Tasnîf demek, bir ârifin kendine bildirilen<br />

ilmleri, esrâr›, dereceleri yazmas›d›r. Te’lîf ise baflkalar›n›n<br />

sözlerini kendine mahsûs bir s›ra ile toplay›p yazmas›d›r. Tasnîf<br />

çok zemândan beri dünyâdan kalkd›. Yaln›z te’lîf kald›. Fekat,<br />

imâm-› Rabbânînin “kuddise sirruh” yaz›lar›, do¤rusu, tasnîfdir.<br />

Te’lîf de¤ildir. Ben, onun talebesi de¤ilim. Fekat insâf ile söylemek<br />

lâz›m gelirse, onun yaz›lar›na çok dikkat ediyorum. Baflkalar›n›n<br />

sözlerini bulam›yorum. Hepsi kendi keflfleri, kalbine gelen<br />

ilmleridir. Hepsi de, yüksek, makbûl ve güzel ve islâm dînine uygundur.<br />

22 — O zemân›n en büyük kâdîs›na, ‹mâm-› Rabbânînin “kuddise<br />

sirruh” hâlleri soruldukda, dedi ki: Kalb ve rûh âlimlerinin<br />

sözlerine ve hâllerine bizim akl›m›z ermiyor ve alm›yor. Fekat<br />

imâm-› Rabbânînin “kuddise sirruh” hâllerini görünce, geçmifl<br />

Evliyân›n hâllerini ve sözlerini anlad›m ve bildim. Bundan evvel,<br />

geçmifl Evliyân›n acâyip hâllerini, garîb ibâdetlerini okuyunca, talebenin<br />

bunlar›, büyülterek yazm›fl olmalar› hât›r›ma gelirdi. O-<br />

nun hâllerini, vaziyetlerini görünce, bu düflünce ve tereddütlerim<br />

kalmad›.<br />

23 — Hadîs âlimi, Abdülhak-› Dehlevî, ilk zemânlar, imâm-›<br />

Rabbânî “kuddise sirruh” hazretlerinin yaz›lar›n› be¤enmez, i’tirâzlar<br />

yazard›. Fekat, son zemânlar›nda, Allahü teâlân›n inâyetine<br />

kavuflarak, yapd›klar›na piflmân oldu. Tevbe etdi. Hâce Muhammed<br />

Bâkînin me’zûnlar›ndan, Mevlânâ Hüsâmeddîn Ahmede, bu<br />

– 148 –

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!