16.01.2015 Views

E. Kiram

E. Kiram

E. Kiram

SHOW MORE
SHOW LESS

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

nâ Cemâleddîn-i Tâluvî, Mevlânâ Ya’kûb S›rfî, Mevlânâ Hasenül<br />

Kubâdânî, Mevlânâ Mîrekflâh, Mevlânâ Mîr Mü’min, Mevlânâ<br />

Can Muhammed Lâhurî ve Mevlânâ Abdüsselâm Diyukîdir. Muhaddis<br />

Abdülhak-› Dehlevî, ömrünün ço¤unu ona karfl› gelmekle<br />

geçirip, son zemânlar›nda kalb aynas› nefsinin pas ve tozlar›ndan<br />

kurtulup, o güneflin nûrlar› kalbini parlat›nca, onun medhine ve i-<br />

nâdc›lar›n iftirâlar›n› red etme¤e bafllam›fld›r.<br />

16 — Meselâ Fadl Burhânpûrî onun güzel evsâf›n›, do¤ru hâllerini<br />

dinlemekden hofllan›r, k›ymetli ma’rifetlerini iflitmekle<br />

zevklenirdi. Onun, kutbül-aktâb, ya’nî zemân›n›n imâm› oldu¤unu<br />

ve hakîkat s›rlar›ndan verdi¤i haberlerin hep do¤ru ve çok k›ymetli<br />

oldu¤unu ve sözlerinin do¤rulu¤una ve hâllerinin yüksekli-<br />

¤ine alâmet, islâm dîninin bütün inceliklerine tâbi’ olmas› ve herkesin<br />

onu sevmesi oldu¤unu söylerdi. ‹mâm “kuddise sirruh” habs<br />

oldu¤u zemân, kurtulmas› için befl vakt nemâzda çok düâ ederdi.<br />

Kendisine Sihrind taraflar›ndan talebe gelince (Siz imâm-› Rabbânîye<br />

yak›n olup da, ilmi, ma’rifeti baflka yerlerde ar›yorsunuz. Günefli<br />

b›rak›p, y›ld›zlar›n ›fl›¤›na kofluyorsunuz. Sizlere flafl›yorum)<br />

derdi.<br />

17 — Hasenül Gavsî, onu çok medh ederdi. (Menâk›bül-evliyâ)<br />

kitâb›nda, ‹mâm için (Mahbûbiyyet makâm›n›n sâhibi ve vahdâniyyet<br />

meclisi kürsîsinin zîneti ve ferdiyyet makâm›n›n ehli, kutbiyyet<br />

mertebesinin reîsi) yazmakdad›r.<br />

18 — Mevlânâ Abdülhakîm-i Siyâlkûtî, ‹mâma “rahime-hümallahü<br />

teâlâ” çok ta’zîm ve hurmet ederdi. ‹nkâr edenlerle mücâdele<br />

ederdi. Ona (Müceddid-i elf-i sânî) diye hitâb ederdi. Ona bu<br />

ismi evvel söyliyen budur dediler. ‹nkâr edenlere karfl› (Büyüklerin<br />

sözlerine, maksadlar›n› anlamadan i’tirâz etmek câhillikdir.<br />

Böylelerin sonu felâketdir. ‹lm ve feyz kayna¤›, irfân menba’› üstâd<br />

Ahmedin sözlerini red etmek, bilmemezlik ve anlamamazl›kdand›r)<br />

yazm›fld›r.<br />

19 — Belh flehrinde bulunan mîr Muhammed Mü’min Kübrevî,<br />

talebesinden birini, inâbet ve tevbe ve sülûk için imâm-› Rabbânînin<br />

“kuddise sirruh” huzûruna gönderdi. Gelince, üstâd›ndan ve<br />

Seyyid Mîrekflâhdan ve Hasen-i Kubâdânî ve Kâd›l Kudât Tulekden<br />

selâm getirdi ve dedi ki, üstâd›m mîr Muhammed Mü’min buyurdu<br />

ki, ihtiyârl›¤›m mâni’ olmasayd› ve yerim yak›n olsayd›, gidip<br />

dersinden istifâde eder, ölünciye kadar ona hizmetçilik ederdim.<br />

Kimseye nasîb olm›yan nûrlar› ile kalbimi ayd›nlatma¤a çal›-<br />

fl›rd›m. Bedenim uzakda, gönlüm ise, onunla oradad›r. Bu fakîri,<br />

huzûrunda bulunan temiz talebesi gibi kabûl buyurmas›n› ve mu-<br />

– 147 –

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!