16.01.2015 Views

E. Kiram

E. Kiram

E. Kiram

SHOW MORE
SHOW LESS

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

yüzyetmiflbir hicrî senesinde Hindistânda Lâhor ile Delhî aras›ndaki<br />

cadde üzerinde bulunan Sihrind flehrinde dünyâya gelmifldir.<br />

Sihrind, siyâh arslan demekdir. Çünki, bu flehrin yeri evvelce arslanlar<br />

orman› imifl. fiehri evvelâ sultân Fîrûz flâh kurmufldur. ‹-<br />

mâm-› Rabbânî dünyâya gelince çocuklara mahsûs olan hastal›¤a<br />

yakaland›¤›ndan, babas›, bunu üstâd› olan fiâh Kemâl kihtelî Kâdirîye<br />

göstermifl, üstâd›: Korkma! Bu çocuk çok yafl›yacak ve büyük<br />

bir zât olacak buyurmufl ve çocu¤u elinden tutup, a¤z›ndan öpmüfldür.<br />

O zemân Abdülkâdir-i Geylânînin “rad›yallahü anh” feyzi<br />

ve nûru, vücûd-i mubârekini kaplam›fld›r. ‹lk tahsilini babas›ndan<br />

okuyup, arabî ö¤renmifl, küçük yafl›nda Kur’ân-› kerîmi ezberlemifldir.<br />

Sesi güzel oldu¤undan bülbül gibi okur idi. Muhtelif ilmlere<br />

âid küçük kitâblar› ezberlemifl, sonra Siyâlkût flehrine gidip<br />

oralarda Mevlânâ Kemâleddîn-i Kiflmirîden ulûm-i akliyyenin<br />

ba’z›s›n› gâyet iyi okumufldur. Mevlânâ Kemâleddîn “kuddise sirruh”,<br />

meflhûr Abdülhakîm-i Siyâlkûtînin hocas› olup, zemân›n›n<br />

en yüksek âlimi idi. Hadîs, tefsîr ve ba’z› usûl ilmlerinden, icâzeti,<br />

âlim-i rabbânî Kâdî Behlûl-i Bedahflânîden alm›fld›r. Onyedi yafl›nda<br />

iken, tahsîli temâmlay›p, ma’kûl, menkûl, Fürû’ ve Usûl ilmlerinin<br />

hepsinden icâzet ald›. Tahsîli esnâs›nda Kâdirî ve Çefltî büyüklerinin<br />

kalblerindeki feyz ve lezzeti babas›ndan ald›. Babas›n›n<br />

hayât›nda zâhir ve bât›n ilmlerini tâliblere ö¤retme¤e bafllad›. Bu<br />

anlarda (Risâletüt-tehlîliyye) ve (Risâletür-reddir-revâfid) ve (Risâletü<br />

isbât›n-nübüvve) ve baflka birçok kitâblar yazm›fld›r. Edebiyyâta<br />

çok merakl› olup, fesâhat›, belâgat›, sür’at-i intikâli, zekâs›n›n<br />

fliddeti herkesi hayretde b›rak›yordu.<br />

7 — Bu kadar ilmi ve herkesin üstünde kemâli ile birlikde kalbi<br />

Ahrâriyye büyüklerinin aflk› ile yan›yordu. Bu yolda yaz›lm›fl<br />

kitâblar› okuyordu. Babas›n›n vefât›ndan bir sene sonra, hacca<br />

gitmek üzere Sihrindden ç›kd›. Hindistân›n hükûmet merkezi<br />

olan Dehli [ya’nî Delhi] flehrine gelince, orada Muhammed Bâkî<br />

billâh› “kuddise sirruh” ziyâret etdi. Huzûruna girince, kalbinde<br />

bir nûr parlad›. Miknât›s i¤neyi çeker gibi, çekildi. fiimdiye kadar<br />

duymad›¤›, bilmedi¤i fleyler kalbine doldu. Hacdan sonra u¤ray›p<br />

istifâde etme¤i niyyet etdi ise de, kalbindeki sevgi ve arzû, kendisini<br />

b›rakmay›p, ertesi gün huzûruna gelip Ahrâriyye feyzine kavuflmak<br />

flevkini bildirdi. Hizmetinde kald›. Edeble, can kula¤› ile<br />

sözlerine ve hâllerine ba¤land›. Ya’nî Kâ’beye gitmekden vazgeçip,<br />

Kâ’be sâhibini taleb etdi. Yüksek kâbiliyyeti ve bütün varl›¤›<br />

ile çal›fl›p, bütün kemâlât kendisinde hâs›l oldu. Üstâd›n›n da lutfü<br />

ve himmeti ile iki ay içinde kimsede görülmiyen hâllere kavufldu.<br />

Birkaç ay sonra üstâd›ndan Ahrâriyyenin kayds›z flarts›z tâm icâ-<br />

– 144 –

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!