Create successful ePaper yourself
Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.
Camili Havzası’nın biyosfer rezervi olarak ilan<br />
edilmesi, bölgede, biyolojik çeşitliliği korumak,<br />
bozulmamış ekosistemlerin devamlılığını sağlamak,<br />
doğal sistemler ve bu sistemlerin zamana<br />
bağlı değişimlerini öğrenmek, geleneksel arazi<br />
kullanım biçimlerini izlemek, doğal kaynakların<br />
sürdürülebilir kullanımına ilişkin bilgileri<br />
paylaşmak ve doğal kaynakların yönetimindeki<br />
sorunların çözümünde işbirliği yapmak anlamına<br />
gelir.<br />
Camili Havzası’nın biyosfer rezervi olması,<br />
kamu kurumlarından bilim dünyasına yöre<br />
halkından gelecek kuşaklara kadar farklı kesimlerin<br />
beklentilerine karşılık verir. Örneğin,<br />
yöre halkı, toprak ve suyun korunması, iş<br />
bulma olanaklarının sağlanması, mevcut arazi<br />
kullanımları ile gelenek ve yaşam biçimlerinin<br />
sürdürülmesi, korunan alan yönetimiyle uzlaşmazlıkların<br />
çözülmesi ve gelecek kuşakları için<br />
daha sağlıklı bir çevrenin oluşturulması gibi<br />
konularda karar alma sürecinin bütün aşamalarında<br />
söz sahibidir. Bilim insanları ve araştırmacılar,<br />
biyosfer rezervlerdeki ekolojik süreçler<br />
ya da biyolojik çeşitlilik ve bunların insanlarla<br />
ilişkilerini değerlendiren bilimsel çalışmalar yapabilirler.<br />
Buna ek olarak, kısa ve uzun erimli<br />
izleme programları ile ekosistemlerdeki değişimleri<br />
ortaya koyan araştırmalar ve bu araştırmalar<br />
sonucunda elde edilen bilgilerin değişimi<br />
ve paylaşımı da biyosfer rezervlerinin amaçları<br />
arasındadır. Üst düzey karar vericiler ise, biyosfer<br />
rezervlerdeki doğal kaynakların daha<br />
sürdürülebilir kullanımı konusunda ilgili kamu<br />
personelinin ihtiyaç duyacağı teknik ve kurumsal<br />
kapasiteyi geliştirir. Bu adım, doğa korumaya<br />
halk desteğinin artmasına da yardımcı olur.<br />
İlgili kurumlar doğal kaynakların yerel ve bölgesel<br />
ölçekte kullanımı ve bu kaynakların daha<br />
sürdürülebilir yönetimi için hangi kurumsal ve<br />
yasal mekanizmaların geliştirilmesi gerektiğini<br />
gündeme alır. Bu çerçevede biyosfer rezervleri<br />
Biyolojik Çeşitlilik ve Çölleşmeyle Mücadele<br />
gibi uluslararası sözleşmelerin uygulanmasına<br />
da katkı sağlayan bir araç olarak değerlendirilmelidir<br />
(http://www.macahel.org.tr).<br />
Bugün popülasyonları azalan ayı, kurt, çengel<br />
boynuzlu dağ keçisi gibi büyük memelilerin ülkemizde<br />
barınabileceği az sayıdaki alandan biri<br />
olan Karçal Dağları’nda Camili Biyosfer Rezervi<br />
gibi alanların oluşturulması, etkin doğa koruma<br />
için önemli bir güvence. Ancak, bunun yörede<br />
yaşayan insanlar dahil yerel ilgi gruplarınca da<br />
kabul gören ve hatta desteklenen gerçek bir uygulamaya<br />
dönüşmesi için, insan ile yaban hayatı<br />
arasında kalıcı bir barışın yaşama geçirilmesi<br />
kaçınılmaz. Ayrıca, geçmişteki hatalı uygulamaların<br />
yinelenmemesi; ormanların, meraların,<br />
su kaynaklarının ve toprakların yönetiminde<br />
insanı merkeze alan geleneksel anlayışın,<br />
yerini ekoloji odaklı bir anlayışa bırakması, biz<br />
insanlar için de uzun vadede, yaşanabilir bir<br />
dünyanın güvencesi olabilir.<br />
Öte yandan uzmanlar, doğal alanları tel örgülerle<br />
çevirip insan erişimine kapatmak yerine,<br />
insan ile yaban hayatı arasında kurulacak<br />
uyumlu bir ilişkinin devamlılığını sağlamanın<br />
ekolojik bakımdan daha uygun sonuçlar verebileceği<br />
görüşünde. GEF Projesi çerçevesinde<br />
bölgede fauna araştırmaları yapan danışmanlar<br />
buna örnek olarak, dağ kurbağaları ile insana<br />
hizmet eden evcil hayvanlar arasında kuşaklar-<br />
UNESCO<br />
Türkiye Millî Komisyonu<br />
19