Dergi_89

Dergi_89 Dergi_89

14.01.2015 Views

Soner Altaş Dolayısıyla, yeni TTK’ya göre anonim ve limited şirketlerin intifa senedi çıkarması mümkündür. Arapça kökenli olan “intifa” kelimesi, ““faydalanma, yararlanma” anlamına gelmekte ve “intifa” hakkı karşılığında “asılanma hakkı”, “yararlanma hakkı” gibi terimler kullanılmaktadır (Teoman, 1978, s.1) 5 . TTK’da ayrıca pay üzerinde “intifa hakkı” tesis edilmesine dair hükümlere de yer verilmektedir. Ancak, intifa senedi ve intifa senedinden doğan haklar, sözlük anlamından da, Türk Medeni Kanunu’ndaki “intifa hakkı”ndan da, TTK’daki pay üzerinde intifa hakkı bulunmasından da farklıdır 6 . Bir başka deyişle, kelime yönünden birbirlerine benzeseler dahi, değişik hukuki kurumları düzenlemektedirler (Teoman, 1978, s.1; Pulaşlı, 2011, s.1573). Şirketler Hukuku açısından bakacak olursak, intifa senedinden doğan hakkı “sahibine ortaklık hakkı tanımamakla birlikte anonim şirketin net kârına veya tasfiye artığına katılma ya da yeni çıkarılacak payları alma imkanı veren malvarlıksal haklar”, intifa senedini de “anonim şirkette herhangi bir payı ifade etmeyen, bu nedenle de ortaklık hakları tesis etmeyen, ancak sahibine sözkonusu malvarlıksal hakları tanıyan sözleşme hükmü veya menkul kıymet niteliğini haiz olan senet” olarak tanımlamak mümkündür 7 . İntifa senetleri, esas kaynağını Türk Ticaret Kanunu’ndan almaktadır. Bununla birlikte, 1983 yılından itibaren sermaye piyasası uygulamalarına da konu olmuştur. Sermaye Piyasası Kurulu Tebliğleri ile düzenlenen ve bazı noktalarda TTK’ya atıf yapan Katılma İntifa Senetleri (KİS) bunun en güzel örneğidir. Uygulamada en çok karşılaşılan intifa senedi çeşidi de budur. Diğer intifa senetleri ise uygulamada yeterince bilinmemektedir. İşte bu çalışmamızda; 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’na göre anonim şirketlerce intifa senedi çıkarılması, intifa senetlerinin temel özellikleri, çeşitleri, kimler lehine çıkarılabilecekleri, çıkarılma yöntemleri ve devredilmeleri özelinde 6762 sayılı eski Ticaret Kanunu ile karşılaştırmalı olarak ele alınmakta, sonrasında limited şirketlerce intifa senedi çıkarılmasına değinilmekte, ayrıca intifa senedi çıkarmayı düşünen şirketlere yol göstermesi bakımından uygulama örneklerine yer verilmektedir. 2. İntifa Senetlerinin Özellikleri İntifa senedinin çıkarılmasına geçmeden önce, intifa senedinin özelliklerine kısaca değinnmek uygun olacaktır. Bu özellikleri aşağıdaki şekilde sıralayabiliriz: - TTK’da “intifa senedi” olarak adlandırılmış olmalarına karşılık, kuruculara veya Kanunda sayılan kişilere intifa hakkı 8 tanınması için senet çıkarılması zorunlu değildir. Şirket esas sözleşmesinde bu yönde bir hüküm bulunması yeterlidir. İntifa senedinin sağladığı hak, senet çıkarılmasından önce de vardır (Teoman, 1978, s.1-2). Ancak, bu konuda kıymetli evrak vasfını haiz senetler çıkarılmasının önünde yasal bir engel de bulunmamaktadır. Bu husus ilerleyen bölümlerde ayrıca izah edilecektir. - İntifa hakkı, şirketin kuruluş esas sözleşmesinin veya esas sözleşme değişikliğinin tescili ile kendiliğinden oluşur. Senede bağlanması, intifa hakkına sadece tedavül olanağı sağlar, yoksa kullanılmasında veya ileri sürülmesinde bir değişiklik yapmaz. Bu nedenle, intifa senedi, “kurucu” değil “bildirici” mahiyette bir kıymetli evraktır. Oluşum sözleşmesi, anonim şirket ile intifa hakkının ilk müktesibi arasındadır (Çamoğlu, Poroy ve Tekinalp, 2010, s.612-613). - İntifa senedi, sahibine “pay sahibi” sıfatı kazandırmaz ve anonim şirkette herhangi bir payı temsil etmez (Y. 11.HD. 19.12.1977-E.3754/K.5676). Bu husus, TTK’nın 503’üncü maddesinde “İntifa senedi sahiplerine pay sahipliği hakları verilemez” hükmü ile açık bir şekilde vurgulanmıştır. Kuralın anlamı şudur: intifa senedi, sahibine, paysahiplerinin haiz olduğu hakları bahşetmez, yani intifa senedi sahibi ne malvarlığı haklarına ne yönetim 78

Bankacılar Dergisi haklarına ve koruyucu haklara ne de ortaksal anlamda denetleme ve bilgi alma haklarına sahiptir (Tekinalp, 2010, s.619; Eriş, 2013, s.3348). Ancak, intifa senedi sahibi, aynı zamanda şirkette pay sahibi ise, intifa senedinden bağımsız olarak bu paylardan doğan pay sahipliği hakkını kullanacağı tabidir. - İntifa senedi, pay senedinin bir parçası değildir (Arslanlı, 1961, s.150). İntifa senedi sahibinin, şirkette pay sahibi olup olmaması, intifa senedinden doğan haklara etki etmez. Zira, pay sahiplerine verilen intifa senetleri, paydan bağımsız haklar taşır 9 . Diğer bir deyişle, intifa senedinin içerdiği haklar, esas sözleşme ile tanınmış bulunmalarına ve onun hükümlerine bağlı olmalarına rağmen, bunların sahipleri ile şirket arasında ortaksal bir ilişki yoktur (Tekinalp, 2010, s.613; Pulaşlı, 2011, s.1573). - İntifa senedi sahipleri, anonim şirketin dışında “müstakil akid” konumundadırlar (Arslanlı, 1961, s.151). Bir başka deyişle, anonim şirket ile intifa senedi sahibi arasında, ortaklık bağına dayanmayan bir sözleşme ilişkisi bulunmaktadır 10 . Yani, intifa senedi sahipleri tamamıyla anonim şirketin dışında, anonim şirkete göre üçüncü kişi durumundadırlar. İlişkinin doğal sonucu, bu yararlanma haklarının genel kurul kararlarına tabi olmamasıdır (Tekinalp, 2010, s.613-614). Dolayısıyla, sözleşmenin taraflarından biri, tek taraflı olarak alacağı kararlarla, diğer tarafın haklarını etkileyemez. Bu manada, anonim şirket, intifa senedi sahiplerinin onayını almadan, esas sözleşmeyi değiştirmek suretiyle intifa haklarını kaldıramaz yahut değiştiremez (Tekinalp, 2010, s.613; Pulaşlı, 2011, s.1574). Bu genel kuralın istisnasına ilerleyen bölümlerde değinilecektir. - İntifa senetleri, sadece, Türk Ticaret Kanunu’nun 503’üncü maddesinde sayılan haller için çıkarılabilir. Bir başka deyişle, intifa senedi sahiplerine, net kâra, tasfiye sonucunda kalan tutara katılma veya yeni çıkarılacak payları alma hakkından başka menfaatler tanınamaz. - İntifa senedi, sahibine, net kâra ve tasfiye sonucunda kalan tutara katılma veya yeni çıkarılacak payları alma gibi malî nitelikte haklar sağlar; pay sahipliğinin yönetme haklarını yani oy, iptal davası açabilme, organlara seçilebilme haklarını vermez. Sağlanan malî haklar da sadece sayılanlarla sınırlıdır. Örneğin; intifa senedi sahiplerine hazırlık devresi faizi tanınamaz (Tekinalp, 2010, s.620). - İntifa senedi sahiplerinin, anonim şirket genel kurulunun esas sermaye artırımı, azaltımı, şirketin iştigal konusunun değiştirilmesi, tür değişikliğine gidilmesi, birleşme kararı alınması, hatta sona erme ve tasfiyeyi uygun görmesi gibi kararlarına engel olma hakları yoktur. Ancak, ihlalin niteliğine göre, intifa senedi sahipleri edim, tespit ve tazminat davası açabilirler 11 (Tekinalp, 2010, s.615). - İntifa senedi sahipleri, şirket yönetimine müdahale edemezler, örneğin kötü yönetim yüzünden şirket kâr elde edememişse talepte bulunamazlar (Arslanlı, 1961, s.154). - İntifa senedi, sahibine “şarta bağlı talep hakkı” verir (Arslanlı, 1961, s.155). Bir başka deyişle, şirket kâr elde etmedikçe veya tasfiye artığı ortaya çıkmadıkça veyahut sermaye artırılarak yeni paylar çıkarılmadıkça, intifa senedi sahiplerinin talep hakkı doğmaz. - İntifa senetlerinin tanıdığı haklar, özellikle kârdan pay talebi, anonim şirketin feshi ile ortadan kalkar. Bununla birlikte, şirketin feshi, senet sahibinin tasfiye bakiyesi üzerindeki talep hakkını muaccel kılar. Ancak, gerek kâra gerek tasfiye bakiyesine ve sermaye artırımında çıkarılan yeni payları alma hakkı şirketin feshi ve nihai tasfiyesi ile sona erer (Arslanlı, 1961, s.158). - İntifa senedinden doğan haklar, esas sözleşmede belirli bir süre için kayıt altına alınmışlarsa, sürenin geçmesi ile kendiliğinden sona erer. 79

Soner Altaş<br />

Dolayısıyla, yeni TTK’ya göre anonim ve limited şirketlerin intifa senedi çıkarması<br />

mümkündür. Arapça kökenli olan “intifa” kelimesi, ““faydalanma, yararlanma” anlamına<br />

gelmekte ve “intifa” hakkı karşılığında “asılanma hakkı”, “yararlanma hakkı” gibi terimler<br />

kullanılmaktadır (Teoman, 1978, s.1) 5 . TTK’da ayrıca pay üzerinde “intifa hakkı” tesis<br />

edilmesine dair hükümlere de yer verilmektedir. Ancak, intifa senedi ve intifa senedinden<br />

doğan haklar, sözlük anlamından da, Türk Medeni Kanunu’ndaki “intifa hakkı”ndan da,<br />

TTK’daki pay üzerinde intifa hakkı bulunmasından da farklıdır 6 . Bir başka deyişle, kelime<br />

yönünden birbirlerine benzeseler dahi, değişik hukuki kurumları düzenlemektedirler<br />

(Teoman, 1978, s.1; Pulaşlı, 2011, s.1573).<br />

Şirketler Hukuku açısından bakacak olursak, intifa senedinden doğan hakkı “sahibine<br />

ortaklık hakkı tanımamakla birlikte anonim şirketin net kârına veya tasfiye artığına katılma ya<br />

da yeni çıkarılacak payları alma imkanı veren malvarlıksal haklar”, intifa senedini de “anonim<br />

şirkette herhangi bir payı ifade etmeyen, bu nedenle de ortaklık hakları tesis etmeyen, ancak<br />

sahibine sözkonusu malvarlıksal hakları tanıyan sözleşme hükmü veya menkul kıymet<br />

niteliğini haiz olan senet” olarak tanımlamak mümkündür 7 .<br />

İntifa senetleri, esas kaynağını Türk Ticaret Kanunu’ndan almaktadır. Bununla birlikte,<br />

1983 yılından itibaren sermaye piyasası uygulamalarına da konu olmuştur. Sermaye<br />

Piyasası Kurulu Tebliğleri ile düzenlenen ve bazı noktalarda TTK’ya atıf yapan Katılma İntifa<br />

Senetleri (KİS) bunun en güzel örneğidir. Uygulamada en çok karşılaşılan intifa senedi çeşidi<br />

de budur. Diğer intifa senetleri ise uygulamada yeterince bilinmemektedir.<br />

İşte bu çalışmamızda; 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’na göre anonim şirketlerce intifa<br />

senedi çıkarılması, intifa senetlerinin temel özellikleri, çeşitleri, kimler lehine<br />

çıkarılabilecekleri, çıkarılma yöntemleri ve devredilmeleri özelinde 6762 sayılı eski Ticaret<br />

Kanunu ile karşılaştırmalı olarak ele alınmakta, sonrasında limited şirketlerce intifa senedi<br />

çıkarılmasına değinilmekte, ayrıca intifa senedi çıkarmayı düşünen şirketlere yol göstermesi<br />

bakımından uygulama örneklerine yer verilmektedir.<br />

2. İntifa Senetlerinin Özellikleri<br />

İntifa senedinin çıkarılmasına geçmeden önce, intifa senedinin özelliklerine kısaca<br />

değinnmek uygun olacaktır. Bu özellikleri aşağıdaki şekilde sıralayabiliriz:<br />

- TTK’da “intifa senedi” olarak adlandırılmış olmalarına karşılık, kuruculara veya<br />

Kanunda sayılan kişilere intifa hakkı 8 tanınması için senet çıkarılması zorunlu değildir. Şirket<br />

esas sözleşmesinde bu yönde bir hüküm bulunması yeterlidir. İntifa senedinin sağladığı hak,<br />

senet çıkarılmasından önce de vardır (Teoman, 1978, s.1-2). Ancak, bu konuda kıymetli<br />

evrak vasfını haiz senetler çıkarılmasının önünde yasal bir engel de bulunmamaktadır. Bu<br />

husus ilerleyen bölümlerde ayrıca izah edilecektir.<br />

- İntifa hakkı, şirketin kuruluş esas sözleşmesinin veya esas sözleşme değişikliğinin<br />

tescili ile kendiliğinden oluşur. Senede bağlanması, intifa hakkına sadece tedavül olanağı<br />

sağlar, yoksa kullanılmasında veya ileri sürülmesinde bir değişiklik yapmaz. Bu nedenle,<br />

intifa senedi, “kurucu” değil “bildirici” mahiyette bir kıymetli evraktır. Oluşum sözleşmesi,<br />

anonim şirket ile intifa hakkının ilk müktesibi arasındadır (Çamoğlu, Poroy ve Tekinalp, 2010,<br />

s.612-613).<br />

- İntifa senedi, sahibine “pay sahibi” sıfatı kazandırmaz ve anonim şirkette herhangi bir<br />

payı temsil etmez (Y. 11.HD. 19.12.1977-E.3754/K.5676). Bu husus, TTK’nın 503’üncü<br />

maddesinde “İntifa senedi sahiplerine pay sahipliği hakları verilemez” hükmü ile açık bir<br />

şekilde vurgulanmıştır. Kuralın anlamı şudur: intifa senedi, sahibine, paysahiplerinin haiz<br />

olduğu hakları bahşetmez, yani intifa senedi sahibi ne malvarlığı haklarına ne yönetim<br />

78

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!