14.01.2015 Views

Dergi_89

Dergi_89

Dergi_89

SHOW MORE
SHOW LESS

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

Bankacılar <strong>Dergi</strong>si<br />

Clarke, Cull, Peria ve Sanchez (2003) 36 gelişmekte olan ülkede 3.000 civarında<br />

işletmede yabancı banka girişlerinin firmaların krediye erişimleri üzerindeki etkilerini ortaya<br />

çıkarmaya yönelik gerçekleştirdikleri ampirik araştırmanın sonuçları yabancı banka<br />

girişlerinin işletmelerin krediye erişimini artırdığını göstermektedir.<br />

ABD’de finansal hizmetlere erişim ve kullanım ile ilgili son dönemlerde yapılan<br />

araştırmalar yüksek gelire sahip ailelerin en az bir adet banka hesabına sahip olduklarını,<br />

ancak orta ve düşük gelirli ailelerin banka hesaplarının olmamasının sıklıkla görüldüğünü<br />

ortaya koymaktadır. Gelir ve harcama durumu, ev sahibi olup olmama, etnik köken, yaş,<br />

eğitim seviyesi ve işyerindeki statü ile finansal ürün kullanımı arasında anlamlı ilişkiler tespit<br />

edilmiştir. Örneğin gelişmiş ülkelerde yüksek gelir segmentinde yer alan banka müşterileri<br />

erişilebilir olmasına karşın kredi kullanmayı tercih etmeyebilmektedir. Diğer taraftan dini<br />

inançlar da kredi kullanımı tercihinde etkili olabilmektedir (Narain, 2009).<br />

Honohan (2006, 2008), finansal hizmetlere erişim ile ekonomik kalkınma arasında<br />

pozitif ve güçlü bir ilişki olduğunu ortaya koymuştur. Burgess ve Pande (2005), bir örnek olay<br />

çalışmasında, finansal hizmetlere erişimin yaygınlaştırılmasının yoksulluğu azaltıcı etkisi<br />

olduğunu gözlemlemiştir.<br />

Işık (2011) tarafından gerçekleştirilen çalışmada Türkiye’de ve dünyada finansal erişim<br />

seviyesi analiz edilmiştir. Bankacılık sektörü verileri kullanılarak yapılan araştırmada; toplam<br />

mevduat ve kredi tutarları, gerçek kişilerin krediye erişimi ve mevduatın krediye dönüşüm<br />

oranın artmakta olduğu ancak, kredi ve mevduatın bölgeler itibarıyla dağılımı incelendiğinde<br />

toplam kredilerin önemli bir bölümünün İstanbul ve ülkenin batıda kalan bölgelerine<br />

kullandırıldığı, kişi başına düşen toplam kredi tutarında da farklı bir tablo ortaya çıkmadığı<br />

belirlenmiştir. Çalışma, kişi başına düşen bireysel kredilerin dağılımında da yine İstanbul ve<br />

Batı bölgelerinin ön sıralarda yer aldığını ortaya koymaktadır.<br />

Keçek ve Cinser (2005), Türk bankacılık sistemi içerisinde yer alan ticaret bankaların<br />

2005 yılı mali tablolarından türetilen oranları kullanıldıkları çalışmada önce mali oranları<br />

dikkate alarak benzer özellik gösteren bankaları gruplandırmak amacıyla kümeleme analizi<br />

kullanılmışlar, daha sonra kümeleme analizi verilerine diskriminant analizi uygulamışlardır.<br />

Araştırmada kullanılan mali oranlar bankaların çeşitli açılardan performansını ortaya<br />

koyduğundan, çalışma performans değerlendirmesi olarak ele alınmıştır.<br />

Bankacılık sektöründe kümeleme analizinin kullanıldığı bir başka çalışma Tunay ve<br />

Silpagar (2006) tarafından gerçekleştirilmiştir. Hiyerarşik olmayan bir kümeleme yöntemi olan<br />

K-ortalamalar tekniğinin kullanıldığı araştırmada Türkiye’de faaliyet gösteren ticari<br />

bankaların; aktif büyüklüğü, toplam krediler, toplam mevduatlar, toplam öz kaynaklar, toplam<br />

ödenmiş sermaye, net karlılık, şube sayısı ve personel sayısı olmak üzere toplam sekiz ölçek<br />

değişken baz alınarak; 2004 yılı sonu itibariyle ticari bankaların kümelemesi yapılmıştır.<br />

Gökgöz, Altınel, Gökgöz ve Koç (2013) ise Türk mevduat ve katılım bankalarına<br />

yönelik olarak finansal sağlamlık göstergelerini esas alan K-ortalamalı bulanık kümeleme<br />

analizi çalışması yapmışlardır. Çalışma sonucunda katılım bankalarının birlikte gruplandığı,<br />

bunun yanında, sahiplik ve faaliyet gösterilen alan açısından benzer özellikler gösteren bazı<br />

mevduat bankalarının araştırmaya konu olan tüm dönemlerde aynı grup altında gruplandığını<br />

belirlemişlerdir. Ayrıca, finansal büyüklüğün gruplandırmada en belirleyici gösterge olmadığı<br />

sonucuna ulaşmışlardır.<br />

3. Erişim ve Kullanım Kavramları<br />

Bankalar dünya genelinde daha önce hizmet sağlanmayan ya da yetersiz hizmet<br />

sağlanan kesimlere hizmet sağlanmasındaki en önemli finansal kuruluşlardır. Birçok gelişmiş<br />

43

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!