Madde kullanımı ve eşlik eden psikiyatrik durumlar - Kültegin Ögel

Madde kullanımı ve eşlik eden psikiyatrik durumlar - Kültegin Ögel Madde kullanımı ve eşlik eden psikiyatrik durumlar - Kültegin Ögel

13.01.2015 Views

sonucunda, kendini cezalandırma ve mahrum bırakma yolu olarak yemek yemekten vazgeçme ya da içindekileri dıarı çıkarmaya bavurulabilir. Cinsel istismar beden imgesini ciddi bir ekilde sarstıı için, bulimiada görülen bu imgedeki çarpıklık balantıyı baka bir yoldan da açıklamaktadır. Çeitli uyuturucu ve uyarıcı maddelerin beden imgesinde yarattıı deiiklikler, maddeye yönelme nedeni de olabilir. Cinsel istismar, özellikle erken yalarda gerçeklemise ve younluu da aırsa duygusal olarak tahammül edilmesi, bir anlam verilmesi ve bu yaantıyla duygusal bir mesafe alınabilmesi oldukça zor bir yaantıdır. Bunun sonucunda, duygulanımlarına anlam vermekte, onları düzenlemekte ve modüle etmekte zorlanan bir kiiliin gelimesi olasıdır. Yeme ve madde kullanım bozuklukları, duygulanımlarını düzenleyemeyen, bunun yerine eyleme koymalarla kendini ifade eden kiilerin gösterdii klinik tablolardır. Madde kullanımıyla balantılı dinamikler Çocukluk döneminde istismar ve ihmal içeren deneyimler bütünü, kiilik ve karakter yapısı üzerinde belirleyici etkiye sahip olmakta, çocuun kendilik ve nesne temsillerini biçimlendirmekte, duygulanımları düzenleyebilme becerilerinin geliimini sekteye uratmakta, zihinsel tasarımlama yetisinin olumasını zorlatırdıı için eyleme koymaların sık görüldüü, dürtüselliin belirleyici olduu klinik tablolar ortaya çıkabilmektedir. Çocukluktaki aır istismar ve ihmal deneyimlerinin, sınır kiilik örgütlenmesine neden olduu bilinmektedir; madde kullanımı da sınır kiilik örgütlenmesine sahip bireylerde temelde dürtü kontrol problemlerine balı olarak daha çok görülmektedir (Jaffe, 2002). Psikanalitik literatürde, madde kullanımı önceleri libidinal veya agresif dürtülerin boalım salama yolu olarak formüle edilirken, daha sonraları açıklamalar çeitlenmi ve meselenin bu kadar basit olmadıı görülmütür. Maddelerin çok çeitli nedenlerle kullanılabilecei bildirilirken, daha çada yaklaımlarda kendi kendini yatıtırma yöntemi olarak uyuturucu ve uyarıcı maddelere bavurmanın söz konusu olduu vurgulanır olmutur. Kohut ise, çocukluk döneminde idealize edilmi kendilik nesnelerinin neden olduu travmatik hayal kırıklıklarının sonucunda, kendilik nesnesi olarak ilev görebilecek birtakım nesnelere bavurulabileceini belirtmitir. Maddeler, pek çok durumda bu amaca hizmet ediyor olabilir (Brickman, 1988). Madde kullanımı, geliimsel eksikliklerin sonucunda sıklıkla eksik olan bir içsel nesnenin yerine geçebilmekte, dürtülerini uygun ekilde baskılayamayan ya da erteleyemeyen kiiler için bir haz veren ya da yatıtıran nesne olmaktadır. Uyuturucu ve uyarıcı maddeler, acı verici duygulanımları baskılayabilmek ve/veya duygusal olarak beslenme ihtiyacını doyurabilmektedir (Jaffe, 2002). stismar ve ihmal yaantılarının, hem acı verici hem de yalnızlık ve boluk duygularını ortaya çıkardıını düündüümüzde, madde kullanımı arayıının nasıl ekillendiini anlamak mümkün olabilir. Çocuklukta gerçeklemi istismar ve ihmal yaantıları, çou zaman yalnızlık, boluk, çaresizlik ve deersizlik hislerinin olumasına ve bu duyguların iç dünyayı ekillendirmesine neden olmaktadır. Madde kullanımına yönelmek, bu içsel yalnızlık, çaresizlik ve deersizlik duygularıyla ba etme yollarından biri olabilmektedir. Bazen, ıssızlık duyguları karında bir kendini canlandırma çabası olarak karımıza çıkabildii gibi, bazen de deersizlik ve “kötü” biri olma duygularını azaltma ve ortadan kaldırmaya yönelik bir girim de olabilir. Madde kullanımı, kendini bo, deersiz ve beceriksiz biri olarak algılayan kiiler için, bu duyguların yarattıı ketlenme duygusunu azaltabilir. Yanı sıra, duygulanımları uygun bir ekilde yanıtlanamamı, teskin edilememi olan bireyler, kendi duygulanımlarını düzenleyebilmekte zorlanmakta ve onu teskin edecek baka yollar bulabilmektedir. 338

Özelliklerine ve etkilerine göre madde seçimi Psikanalitik bir açıdan bakıldıında, kullanılan maddelerin rast gele seçilmedii, tersine bazı maddelerin içsel birtakım ihtiyaçları karılamak üzere tercih edildii görülmektedir. Özellikle ergenlik ya da genç erikinlik döneminde balayan madde kullanımı, arkada grubunun etkisiyle ve o sosyo-kültürel çevrede hangi maddelerin daha kolay ulaılır olduu ve daha yaygın kullanıldıına balı olarak deimekle birlikte, hangi maddenin kullanılmaya devam ettii ve bu maddelerin kullanım özellikleri hiç de geliigüzel bir ilikinin olmadıını göstermektedir. Maddeler, dürtü kontrolünde sorunlar yaayan kiilerin bavurdukları yollar olduu kadar, çocukluktaki olumsuz deneyimler sonucu yaanan eksiklik duygusunu geçici de olsa gidermek, birtakım psiik bozuklukları telafi etmek ve onarmak üzere de kullanılabilir. Madde kullanımına balı olarak yaanan gerileme durumunun kendisi de, kiiyi bir süre daha güvenli ve iyi hissettirebilir. Wieder ve & Kaplan’ın (1969) vurguladıı üzere, uyuturucu ve uyarıcı maddeler psiik bir nesne veya kısmi nesneyi temsil etmekte ve bir süreliine onun yerine geçmektedir. Elbette, hiçbir madde tam olarak bir psiik nesnenin yerine geçemez ve bu eksiklii kapatamaz, ancak bir süreliine böyle bir yanılsama yaratabilir. Fantezileri uyarıp, sonra da bu fantezilerde varolan nesneyi içe almaya yarıyor olabilir. Madde kullanımına bavurmak, olumsuz bir ba etme ve üstesinden gelme çabası olarak görülebilse de, büyüsel bir düünceyle ilgili olduunu söylemek daha doru olur; o maddeyi aldıınızda kendinizin veya dierlerinin ne olmasını ve nasıl olmasını istiyorsanız öyle olması gibi. Bu balamda madde kullanımı, çocuklukta maruz kalınan ihmal ve istismarın neden olduu geliimsel birtakım eksiklikler ya da bozukluklardan kaynaklandıında, geçici olarak eksiklii dolduran ya da düzeltici/protez bir ilev görmektedir. Maddelerin nasıl bir etkide bulunduunun yanı sıra, maddeyi kullanım eyleminin bizatihi kendisi de psiik nesneyi veya benlii kontrol etme ve/veya saldırıda bulunma ve en azından kendilik veya öteki üzerinde bir etkide bulunma arzusunu doyurmaya hizmet ediyor olabilir. Maddeler çok çeitli biçimlerde kullanılabilir; geçici, ara sıra, yinelemeli ve kronik olarak. Bazen gizlice kullanılabilecei gibi, eylem epey tehirci bir biçimde de gerçekleebilir. Madde alımı semptomları da iyicil ya da kötücül olmak üzere farklılaabilir (Wieder ve Kaplan, 1969). Esrar ve alkolün, düük dozlarda kullanıldıında dürtü kontrolüne yarayan savunmaları azalttıı ve dürtü boalımı saladıı bilinmektedir. Her ikisi de, içsel ve dısal algıyı deitirir, duygu ve düüncelerin derinlii artar, kii daha aktif ve konukan olur. Bunun yanı sıra, zaman algısı ve beden imgesinde deiikliklere sebep olur. Bazı durumlarda, cinsel dürtüler ve dümanca eilimler eyleme dökülebilir (Wieder ve Kaplan, 1969). Tüm bu etkiler, kiilik yapısına ve genel eilimlere göre nicelik ve nitelik bakımından deikenlik gösterir. Alkol ve esrarın, inhibisyonlarından kurtulmak isteyen kiilerce daha çok tercih edilebilecei düünülebilir. LSD ve benzer maddeler, kendilik ve nesne temsillerine olan yatırımları etkileyerek beden imgesinde deiiklikler ortaya çıkarabilmektedir. Nesne ve kendilik arasındaki sınırları azaltarak bir füzyon yaratmakta, depersonalizasyon, halüsinasyon, delüzyonel düüncelere neden olabilmektedir. Kaybedilen nesnelerle yeniden bir bütün olma fantezilerini doyurmakta 339

sonucunda, kendini cezalandırma <strong>ve</strong> mahrum bırakma yolu olarak yemek yemekten vazgeçme<br />

ya da içindekileri dıarı çıkarmaya bavurulabilir. Cinsel istismar b<strong>eden</strong> imgesini ciddi bir<br />

ekilde sarstıı için, bulimiada görülen bu imgedeki çarpıklık balantıyı baka bir yoldan da<br />

açıklamaktadır. Çeitli uyuturucu <strong>ve</strong> uyarıcı maddelerin b<strong>eden</strong> imgesinde yarattıı<br />

deiiklikler, maddeye yönelme n<strong>eden</strong>i de olabilir.<br />

Cinsel istismar, özellikle erken yalarda gerçeklemise <strong>ve</strong> younluu da aırsa duygusal<br />

olarak tahammül edilmesi, bir anlam <strong>ve</strong>rilmesi <strong>ve</strong> bu yaantıyla duygusal bir mesafe<br />

alınabilmesi oldukça zor bir yaantıdır. Bunun sonucunda, duygulanımlarına anlam <strong>ve</strong>rmekte,<br />

onları düzenlemekte <strong>ve</strong> modüle etmekte zorlanan bir kiiliin gelimesi olasıdır. Yeme <strong>ve</strong><br />

madde kullanım bozuklukları, duygulanımlarını düzenleyemeyen, bunun yerine eyleme<br />

koymalarla kendini ifade <strong>eden</strong> kiilerin gösterdii klinik tablolardır.<br />

<strong>Madde</strong> kullanımıyla balantılı dinamikler<br />

Çocukluk döneminde istismar <strong>ve</strong> ihmal içeren deneyimler bütünü, kiilik <strong>ve</strong> karakter yapısı<br />

üzerinde belirleyici etkiye sahip olmakta, çocuun kendilik <strong>ve</strong> nesne temsillerini<br />

biçimlendirmekte, duygulanımları düzenleyebilme becerilerinin geliimini sekteye<br />

uratmakta, zihinsel tasarımlama yetisinin olumasını zorlatırdıı için eyleme koymaların sık<br />

görüldüü, dürtüselliin belirleyici olduu klinik tablolar ortaya çıkabilmektedir.<br />

Çocukluktaki aır istismar <strong>ve</strong> ihmal deneyimlerinin, sınır kiilik örgütlenmesine n<strong>eden</strong> olduu<br />

bilinmektedir; madde kullanımı da sınır kiilik örgütlenmesine sahip bireylerde temelde dürtü<br />

kontrol problemlerine balı olarak daha çok görülmektedir (Jaffe, 2002).<br />

Psikanalitik literatürde, madde kullanımı önceleri libidinal <strong>ve</strong>ya agresif dürtülerin boalım<br />

salama yolu olarak formüle edilirken, daha sonraları açıklamalar çeitlenmi <strong>ve</strong> meselenin<br />

bu kadar basit olmadıı görülmütür. <strong>Madde</strong>lerin çok çeitli n<strong>eden</strong>lerle kullanılabilecei<br />

bildirilirken, daha çada yaklaımlarda kendi kendini yatıtırma yöntemi olarak uyuturucu<br />

<strong>ve</strong> uyarıcı maddelere bavurmanın söz konusu olduu vurgulanır olmutur. Kohut ise,<br />

çocukluk döneminde idealize edilmi kendilik nesnelerinin n<strong>eden</strong> olduu travmatik hayal<br />

kırıklıklarının sonucunda, kendilik nesnesi olarak ilev görebilecek birtakım nesnelere<br />

bavurulabileceini belirtmitir. <strong>Madde</strong>ler, pek çok durumda bu amaca hizmet ediyor olabilir<br />

(Brickman, 1988). <strong>Madde</strong> kullanımı, geliimsel eksikliklerin sonucunda sıklıkla eksik olan bir<br />

içsel nesnenin yerine geçebilmekte, dürtülerini uygun ekilde baskılayamayan ya da<br />

erteleyemeyen kiiler için bir haz <strong>ve</strong>ren ya da yatıtıran nesne olmaktadır. Uyuturucu <strong>ve</strong><br />

uyarıcı maddeler, acı <strong>ve</strong>rici duygulanımları baskılayabilmek <strong>ve</strong>/<strong>ve</strong>ya duygusal olarak<br />

beslenme ihtiyacını doyurabilmektedir (Jaffe, 2002). stismar <strong>ve</strong> ihmal yaantılarının, hem acı<br />

<strong>ve</strong>rici hem de yalnızlık <strong>ve</strong> boluk duygularını ortaya çıkardıını düündüümüzde, madde<br />

kullanımı arayıının nasıl ekillendiini anlamak mümkün olabilir.<br />

Çocuklukta gerçeklemi istismar <strong>ve</strong> ihmal yaantıları, çou zaman yalnızlık, boluk,<br />

çaresizlik <strong>ve</strong> deersizlik hislerinin olumasına <strong>ve</strong> bu duyguların iç dünyayı ekillendirmesine<br />

n<strong>eden</strong> olmaktadır. <strong>Madde</strong> kullanımına yönelmek, bu içsel yalnızlık, çaresizlik <strong>ve</strong> deersizlik<br />

duygularıyla ba etme yollarından biri olabilmektedir. Bazen, ıssızlık duyguları karında bir<br />

kendini canlandırma çabası olarak karımıza çıkabildii gibi, bazen de deersizlik <strong>ve</strong> “kötü”<br />

biri olma duygularını azaltma <strong>ve</strong> ortadan kaldırmaya yönelik bir girim de olabilir. <strong>Madde</strong><br />

kullanımı, kendini bo, deersiz <strong>ve</strong> beceriksiz biri olarak algılayan kiiler için, bu duyguların<br />

yarattıı ketlenme duygusunu azaltabilir. Yanı sıra, duygulanımları uygun bir ekilde<br />

yanıtlanamamı, teskin edilememi olan bireyler, kendi duygulanımlarını düzenleyebilmekte<br />

zorlanmakta <strong>ve</strong> onu teskin edecek baka yollar bulabilmektedir.<br />

338

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!