13.01.2015 Views

Madde kullanımı ve eşlik eden psikiyatrik durumlar - Kültegin Ögel

Madde kullanımı ve eşlik eden psikiyatrik durumlar - Kültegin Ögel

Madde kullanımı ve eşlik eden psikiyatrik durumlar - Kültegin Ögel

SHOW MORE
SHOW LESS

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

eraberinde getiriyor olabilecei düünülmütür. Aynı aratırmada, cinsel istismara maruz<br />

kalan kadınların, uçucu madde kullanımına daha erken yata bavurduu <strong>ve</strong> aırı doza balı<br />

ilk zehirlenme yaantısının daha erken yata gerçekletii bulunmutur (Jarvis, Copeland <strong>ve</strong><br />

Walton, 1998). Bu çalımadaki en önemli bulgulardan biri de udur: Halen madde kullanımı<br />

olan kadınların, ergenlik döneminde aile dıından biri tarafından cinsel istismara uramı<br />

olduu, madde kullanımına devam etmeyen kadınların ise cinsel istismara ergenlik öncesinde<br />

aile üyelerinden biri tarafından maruz kaldııdır. Bu bulgu, ergenlikte yaanan cinsel<br />

istismarın, madde kullanımı gibi riskli bir davranıa yönelme <strong>ve</strong> bu davranıı bir baa çıkma<br />

yolu olarak daha süreen biçimde kullanma eiliminde belirleyici olduuna iaret etmektedir.<br />

Daha erken yalarda istismara maruz kalan kiiler, baa çıkma yolu olarak baka birtakım<br />

yollar denerken, ergenlikte arkada etkisiyle birlikte madde kullanımının balıca ba etme<br />

yolu olarak görülebilecei yönünde bir tartıma yürütülmektedir. Bu bulgulara dayanarak,<br />

ergenlik döneminde salanacak psikolojik müdahalenin, alkol <strong>ve</strong> madde kullanımı için<br />

önleyici olabilecei düünülmektedir.<br />

A.B.D.’de madde kullanan kadınlarla yapılan bir çalımada, çocuklukta cinsel istismara<br />

maruz kalmı kadınların dierlerine oranla madde kullanımına daha erken yata baladıı<br />

bulunmutur (Raghavan <strong>ve</strong> Kingston, 2006). Bu aratırmada, madde kullanımının yaam boyu<br />

maruz kalınan travmatik yaantılar üzerinde dorudan bir etkisi bulunmamı, ancak<br />

çocuklukta yaanan cinsel istismarın daha sonraki travmatik yaantılarla karılama riskini<br />

arttırdıı görülmütür. Çocuklukta cinsel istismara maruz kalan bir çocuun, aile içinde<br />

fiziksel <strong>ve</strong> duygusal istismar yaama <strong>ve</strong>/<strong>ve</strong>ya ihmal edilmi olma riskinin daha fazla olduu<br />

ileri sürülebilir. Ailenin yeterli destek <strong>ve</strong> gözetim salayamadıı, koruyucu <strong>ve</strong> kollayıcı bir<br />

tutum sergileyemedii <strong>durumlar</strong>da, çocuun cinsel istismara urama riski artacaktır. Böyle bir<br />

aile ortamında yetien çocukların, ilerleyen yalarda riskli davranılar sergilemeleri, bu tür<br />

arkada gruplarıyla takılmaları <strong>ve</strong> istismarda bulunma olasılıı daha yüksek olan kiilerle<br />

romantik ilikiler gelitirmeleri daha olasıdır.<br />

A.B.D.’de yeme bozukluu gösteren kadınlarla yüz yüze yapılan bir aratırmada, bulimia<br />

nervosa <strong>ve</strong> madde baımlılıı tanılarının her ikisini birden alan kadınlarda cinsel istismara<br />

maruz kalmı olma oranının % 65 olduu <strong>ve</strong> bu oranın kontrol grubuna göre daha yüksek<br />

olduu bulunmutur. Bulgulara göre, bulimia nervosa, cinsel istismar yaantısından <strong>ve</strong> madde<br />

kullanımının baladıı zamandan yaklaık bir yıl sonra ortaya çıkmıtır. <strong>Madde</strong> baımlılıı<br />

olmayan bulimia nervosa hastalarının <strong>ve</strong> ardından anoreksiya nervosa tanısı konmu<br />

kadınların da, yeme bozukluu olmayan kontrol grubuna göre yine daha yüksek oranda cinsel<br />

istismar öyküsü bildirdii bulunmutur (Deep, Lilenfeld, Plotnicov, Pollice <strong>ve</strong> Kaye, 1999).<br />

Bulimik özellikler gösteren kadınların daha dürtüsel olduu <strong>ve</strong> madde kullanımı gibi dier<br />

dürtüsel davranıları daha sık sergiledii ileri sürülmektedir. Dürtü kontrol zayıflıının yanı<br />

sıra, riskli davranıların sonucunu önc<strong>eden</strong> kestirebilmekteki güçlüklerin de, cinsel istismar<br />

maduriyetiyle balantılı olabilecei düünülmektedir.<br />

Bulimia nervosa, bir b<strong>eden</strong> rahatsızlıı olarak görülebilecei için, b<strong>eden</strong>e yönelen cinsel<br />

istismarın nasıl böyle bir rahatsızlıa n<strong>eden</strong> olabilecei hakkında fikir yürütülebilir. Cinsel<br />

istismar yaantısı, çok youn bir öfke <strong>ve</strong> kızgınlık yarattıı için bu öfkenin kendine, b<strong>eden</strong>ine<br />

yönelmesi de oldukça mümkündür. Bu balamda, yeme bozukluu kendine yönelik bir<br />

kızgınlıın sonucu olarak görülebilir, bir nevi kendine zarar <strong>ve</strong>rme çabası. <strong>Madde</strong> kullanımına<br />

yönelme de, benzer bir dinamikle balantılı olabilir. Dier yandan cinsel istismar yaantısı,<br />

kiinin kendine yönelik bir öfke <strong>ve</strong> kızgınlık da yaratabilir; böyle bir yaantının maduru<br />

olmaktan dolayı suçluluk duyguları geliebilir. Bu aır kendini suçlama <strong>ve</strong> kendine öfke<br />

337

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!