13.01.2015 Views

Amiga Dunyasi - Sayi 26 (Temmuz 1992).pdf - Retro Dergi

Amiga Dunyasi - Sayi 26 (Temmuz 1992).pdf - Retro Dergi

Amiga Dunyasi - Sayi 26 (Temmuz 1992).pdf - Retro Dergi

SHOW MORE
SHOW LESS

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

HARDWARE<br />

DERSANESİ<br />

Günaydın güzel sabaha.. Günaydın sevgiye..<br />

Günaydın herşeye, herkese... İki aylık<br />

bir psikolojik bunalımdan sonra, kalemim<br />

ve elektronik devrelerimle birlikte<br />

güzel bir günü selamlamanın zevkini yaşıyorum.<br />

Bana iki ay boyunca sabır gösterip,<br />

yazı yazmam için herhangi bir baskı yapmayan<br />

Mahmure Hanıma en derin sevgilerimi<br />

serptikten sonra, tatile çıkamamanın<br />

verdiği sıkıntı ile ikinci bir bunalıma hazırlık<br />

yapıyorum. Ekstra problemlerimi anlatıp,<br />

sizi Güzin Abla yerine koyduğum için<br />

af diliyor ve bu ayki geleneksel hardware<br />

köşemize geçmeye çalışıyorum...<br />

Zaman olur ki, aradığınız bir eşya için<br />

her yeri talan eder ama yine de bulamazsınız.<br />

Hele bir de beyninizde bilgisayar<br />

tümörü varsa ve bu-habis konuma geçmişse,<br />

hiç şansınız yok demektir. Şimdi biraz<br />

bu amansız hastalığa yakalanmış kişilerden<br />

bahsetmeye çalışacağım. Normal insanlar,<br />

bu tip hastaları kati suretle anlamazlar,<br />

daha doğrusu anlayamazlar. Çünkü<br />

hayatlarında hiç bu tip bir karakter<br />

bozukluğu görmemişlerdir. Hastalığa yakalanmış<br />

kurban, ilk belirti olarak bilgisayar<br />

gibi davranmakla kendini belli eder.<br />

Örneğin; Konuşurken her şeyi en kısa şekilde<br />

anlatma (Crunch, compress), aynı<br />

anda iki işi birden yapabilme (Multi tasking..)<br />

ve dalgınlık (O andaki task'in<br />

priority'sinin +127 olma durumu.. Bu durumdaki<br />

bir kullanıcı ile konuşmak ve anlaşmak<br />

çok zordur, genelde ya yanıt alamazsınız<br />

ya da 4-5 .dakika beklemeniz gerekir).<br />

Bu gibi parametreler, hastalığın ilk<br />

belirtileri ve erken teşhisin son safhalarıdır.<br />

Eğer kendinizde bu tip belirtileri görüyorsanız,<br />

hemen bilgisayarınızı bir balta<br />

ile parçalara ayırıp bavula koyun ve ıssız<br />

bir nehre atıp, güneyde güzel bir tatile<br />

çıkın... Ancak bu evreleri geçmiş bir kullanıcı<br />

iseniz, artık yapılabilecek hiçbir<br />

müdahale yoktur. Tümör derinlere işlemiş<br />

ve ana kontrol mekanizmasını ele geçir-<br />

AMIGA DÜNYASI 56<br />

mistir. Hastalık bu evreden sonra yavaş<br />

yavaş gelişir. Dalgınlık gitgide artar. Arkadaş<br />

çevresi değişim geçirir ve diğer<br />

hastalardan oluşan bir çevre edinilir. Espri<br />

anlayışı ilginç bir şekilde artar. Diğer<br />

insanlarla ilk karşılaşmalarda aşırı çekingenlik<br />

gösterir. Ancak herhangi bir ortak<br />

nokta bulduklarında 20 yıllık ahbap konumuna<br />

gelirler. Uyku rejimi bir nehrin yatak<br />

değiştirmesi gibi kendini kaybeder ve<br />

dengesizliğin doruğuna ulaşır. Artık onlar<br />

için gece yeni başlayan bir güne ilk adımdır.<br />

Gecenin ilk saatleri bütün günün en<br />

verimli zamanı haline gelir. Yaşam geceleri<br />

çalışıp, gündüzleri uyuyarak geçmeye<br />

başlar. Herhangi birisini öğlenden önce<br />

uyandırmaya çalışırsanız ya muhteşem bir<br />

küfür yersiniz ya da anlaşılmayan bir dilde<br />

söylenen sözleri dinledikten sonra, telefonun<br />

suratınıza kapatılıp PTT hatlarının<br />

masum sessizliği ile başbaşa vakit geçirmeye<br />

razı olmak zorunda kalırsınız. Bu<br />

evrede, hastaların erkeklerini vampir, dişilerini<br />

ise vamp diye niteleyebiliriz.<br />

Bundan sonraki evre biraz daha değişiktir.<br />

Verilen sözler tutulmamaya ve randevulara<br />

gecikilmeye başlanır. Bu en tehlikeli<br />

evredir. Çünkü bu konumdaki bir<br />

hasta, normal insanlara hesap vermek durumundadır.<br />

Onlara yaptığının unutkanlık<br />

ve dalgınlık yüzünden olduğunu anlatamaz,<br />

anlatabilse bile normal bir insan bunu<br />

anlayamaz. Ancak O, buna da bir çare<br />

bulmuştur. Kati suretle söz vermemeyi öğrenir.<br />

Artık, yapacağım, getireceğim sözlerinin<br />

yerini yumuşatılmış olarak yaparım,<br />

getiririm, olabilir gibi sözcükler alır. Bu-<br />

Doğan Türküler<br />

na ihtiyacı vardır, çünkü normal insanlar<br />

ile arasındaki tek ve son bağı kopartmak<br />

istemez. Bu daha çok boğulmak üzere<br />

olan bir insanın yardım istemek için elini<br />

ümitsizce boşluğa uzatması veya 2-3 aylık<br />

bir bebeğin insanın parmağını yakaladığında<br />

bırakmamak için harcadığı çabayla<br />

anlatılabilir.<br />

Dağınıklık, dağınıklık, dağınıklık... Yeni<br />

karakterin, hasta insan üzerindeki hükmünün<br />

zaferi. Hastanın yeni yaşam felsefesi<br />

dağınıklık ve sorumluluklardan kaçmak<br />

olarak belirlenir. Eğer bu tipte bir insanın<br />

odasına girerseniz, daha doğrusu girebilirseniz,<br />

bunun ne demek olduğunu çok<br />

çok iyi anlayacaksınız. Bu odalara kurtarılmış<br />

bölge gözüyle bakmak en doğru<br />

davranış biçimi olacaktır. Anne veya diğer<br />

insanlar bu odalara girip herhangi bir eşyanın<br />

yerini değiştiremez veya odayı toplamaya<br />

kalkışamazlar. Bu cins bir davranış<br />

hastayı deli eder. En rahat ettikleri yer<br />

dağınık odaları ve bilgisayarlarının başıdır.<br />

Başta da değindiğim gibi aradıkları<br />

bir eşyayı bulmak onlar için çok zordur.<br />

İşte bu tip hastalara son anlarında da olsa<br />

bir yardımım dokunsun diyerek, bu ayki<br />

devremize başlıyorum. Devremiz TRACK<br />

DISPLAY, yani disk sürücünüzün kafasının<br />

o an hangi TRACK'te olduğunu ve<br />

diskin hangi yüzünde işlem yaptığını bir<br />

gösterge ile hardware olarak gösterir. Bu<br />

sayede onca dağınıklık içinde, en azından<br />

drive'ın kafasının nerede olduğunu bulabilirsiniz.<br />

Bunun ne demek olduğunu ben<br />

çok iyi biliyorum çünkü bende sonu yakın<br />

olanlardan biriyim...

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!