12.01.2015 Views

Dosya 14.1: tarihi çevrede koruma - Mimarlar Odası Ankara Şubesi

Dosya 14.1: tarihi çevrede koruma - Mimarlar Odası Ankara Şubesi

Dosya 14.1: tarihi çevrede koruma - Mimarlar Odası Ankara Şubesi

SHOW MORE
SHOW LESS

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

tanzim edilmesi...” öngörülmekte, aksine davranışlarda<br />

hizmetlerin geciktiği özellikle belirtilmektedir.<br />

İslahat-ı Turuk Komisyonu’nun yıkmamayı<br />

öngördüğü iki yapı türünün bir tanesi cami<br />

olduğu için yıkımı zaten söz konusu değildir.<br />

Yıkmamaktaki diğer ölçüt ise yapının sağlam olması<br />

nedeniyle yıkımında karşılaşılan zorluktur.<br />

Aynı Komisyonun hazırladığı bir diğer mazbatada,<br />

görevlerinin sadece yangın sonrası yeni yol<br />

düzenlemesi yapmak olmadığı vurgulanmakta<br />

ve bu bağlamda “...Ayasofya havalisinde olan<br />

bir çok münasebetsiz yolların tesvi ve tanzimi<br />

ve camii şerifin heyeti binasını ihata etmiş olan<br />

bir takım ebniyenin yıkımıyla dünyada en ziyade<br />

kadim böyle bir mabedi cesimin meydana<br />

çıkarılması....”, “...Süleymaniye Cami-i şerifi gibi<br />

bir binayı azimin görünmesine mani olmakta<br />

bulunan fenerci ve devatçı dükkanları münasip<br />

bir mahalle kaldırılarak bu dükkanların karşısında<br />

bulunan kadim kargir dükkanların sonradan<br />

sokağa mütecavizen önlerine yapılmış olan ahşap<br />

sundurmaları yıktırılarak caminin meydana<br />

çıkarılması...” öngörülmüştür. Aynı mazbatada,<br />

başta Divanyolu Caddesi olmak üzere, bazı genişletilen<br />

ya da yeni açılan yol güzergâhları üzerinde<br />

kalan han, medrese vb. yapıların yola isabet<br />

eden kısımlarının yıkılmasının gerektiği ileri<br />

sürülmektedir.<br />

Kültür varlıklarının korunması sürecinde, yeni<br />

kurulan Cumhuriyet bir çok kurumu ve kuralı<br />

Osmanlı Devletinin devamı olarak benimsemiştir.<br />

1924’de onaylanan tüzüğündeki hükümler<br />

gereği göreve devam eden Eski Eserleri Koruma<br />

Encümeni de etkinliklerini giderek arttırmaktadır.<br />

Görevleri arasında, Maarif Vekaleti, İstanbul<br />

Belediyesi ve İstanbul Vakıflar Başmüdürlüğünden<br />

gelen başvurulara ilişkin görüş bildirmek, ya<br />

da doğrudan bilgilendiği konularla ilgili işlemleri<br />

yürütmek bulunan Encümen aynı zamanda, yapıların<br />

korunmasının gerek olup olmadığına karar<br />

verip tescil yapmakta ve onaylamaktadır. Encümen<br />

1935 yılında Bakanlığa İstanbuldaki anıtların<br />

onarımına yönelik bilgileri içeren bir rapor<br />

vermiş, bu anıtların, bilimsel ve estetik değerlerinin<br />

yanısıra, “...bu topraklardaki varlığımızın taş<br />

kesilmiş ve yıkılmaz birer ispatı...” olarak siyasal<br />

önemlerine de değinmiştir.<br />

Encümenin 1939 yılında hazırladığı rapor, o<br />

güne değin gerçekleştirdiği etkinliklerin yanısıra<br />

<strong>koruma</strong> olgusuna getirdiği iki temel yaklaşım ile<br />

önem kazanmaktadır. Bunlardan ilki, “...milletin<br />

kültürel aşamalarının somut göstergeleri olan<br />

eski eserleri...” <strong>koruma</strong>k, bilinmeyenleri ortaya çıkartmak<br />

ve böylece bilgilerin artmasını sağlamak,<br />

ikincisi ise eski eserleri koruyarak, kentin güzelliklerini<br />

de <strong>koruma</strong>k ve bozulmasını önlemek olarak<br />

tanımlanmıştır. Bu iki temel nokta dışında bugün<br />

de yadırganmayacak çok önemli bir konuya değinen<br />

Encümen aldığı <strong>koruma</strong> kararları nedeniyle<br />

“köhneperestlik “ ve imara engel olmakla suçlandığını<br />

söylemektedir ve bu konuda kendini şöyle<br />

savunmaktadır: “yıktıktan sonra imar” yerine,<br />

“yıkmadan, geliştirerek ve düzenleyerek imar”<br />

ilke edinilmiştir.<br />

Yine 1930’ların yeni bir kurumu olan Anıtları Koruma<br />

Kurulu’nun ilk ele aldığı konular arasında,<br />

yeni bir yasal düzenleme bulunmaktadır. “Tarihi<br />

Abidelerin Bakımı ve Korunması Hakkında Kanun”<br />

olarak tanımlanan bu düzenleme, dönemin<br />

anlayışını yansıtması açısından önemli bir belgedir.<br />

Taslakta <strong>tarihi</strong> çevrenin turizmin gelişmesine<br />

yardımcı olacağı; Belediyelerin ve dolayısıyla tüm<br />

milletin bu etkinliğe katılmasının prestij ve eğitsel<br />

yönleri bulunduğu; Belediyelerin ayıracağı para<br />

ile, “ abidelerin tescili, tasnifi, plan ve rölövelerinin<br />

alınması, abidelerin müstacel tamirleri, mühim<br />

olanların heyeti asliyeleri üzerine tamirleri ve<br />

restore edilmeleri, <strong>tarihi</strong> abideler etrafının temizlenerek<br />

ziyaret edilebilecek bir hale getirilmesi”nin<br />

amaçlandığı görülmektedir. Tarihi çevreye ilişkin<br />

en somut görüşleri içeren bu taslak yürürlüğe girmemiştir.<br />

“Tarihi çevre’nin <strong>tarihi</strong>” anlatılmaya çalışılırken,<br />

yerel yönetimlere değinmek “olmazsa<br />

olmaz”dır. Yerel yönetimlerin <strong>koruma</strong> ile ilişkileri,<br />

Cumhuriyet’in kuruluşundan sonra, kültür<br />

varlıklarının iyelik ve <strong>koruma</strong> sorumluluğunun<br />

değişik kuruluşlara bırakılması ile başlar. Belediyelere<br />

iki değişik yasal düzenleme ile bazı görevler<br />

verilmiştir. Bunlardan ilki olan 1580 sayılı Belediyeler<br />

Kanunu’nun 115. maddesine göre, özel<br />

mülkiyette bulunan kapalıçarşı, bedesten, arasta,<br />

büyük han vb. yapılarla, “<strong>tarihi</strong> ve bedii” değeri<br />

olan saraçhane, tabakhane, imalathane gibi büyük<br />

yapıların sahiplerine onarım yapmaları için bildirimde<br />

bulunulacak, yapılmadığı takdirde bu onarımlar<br />

Belediyeler tarafından gerçekleştirilecektir.<br />

Onarım bedeli, daha sonra, mal sahibinden ya da<br />

kiracıdan taksitle geri alınacaktır. Bu tür yapıların<br />

onarımının mümkün olmaması, bir bölümü ya da<br />

tümünün yıkılması nedeniyle sahipleri tarafından<br />

onarılmayarak olduğu gibi bırakılmaları halinde,<br />

yerlerine Belediyeler tarafından yeni yapı yapılabilecektir.<br />

Belediyeler bu yerler için bir kamulaştırma<br />

bedeli ödemeyeceklerdir.<br />

10<br />

dosya <strong>tarihi</strong> <strong>çevrede</strong> <strong>koruma</strong>: yaklaşımlar, uygulamalar-1

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!