11.01.2015 Views

Anton Çehov

Anton Çehov

Anton Çehov

SHOW MORE
SHOW LESS

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

Kozyafkin durup soluklanarak;<br />

- Çok şükür gelebildik, diyor. Şu durumumuzda istasyondan buraya dek beş fersah<br />

yol yürümek büyük bir başarıdır. Ah, öyle yoruldum ki! Arabacılar da<br />

sözleşmişler sanki, birini bile bulamazsın!<br />

Layev;<br />

- Petya, iki gözüm, diyor. Benden pes! Öyle yoruldum ki, beş dakika sonra yatağa<br />

girmezsem ölüm çıkar.<br />

- Ne, yatmak mı dedin Sen aklını kaçırmışsın, arkadaş! Yağma yok, önce<br />

yemeğimizi yiyeceğiz, kırmızı şarabımızı içeceğiz, sonra da istediğin kadar uyu!<br />

Veroçka da, ben de daha önce uyumana izin vermeyiz!.. Şu evlilik iyi şeymiş,<br />

azizim. Ama senin gibi ruhsuz herifler bundan ne anlar Bak, şimdi ben yorgun<br />

argın eve dönüyorum, değil mi Karıcığım, beni karşılar, önüme çayımı koyar,<br />

yemeğimi getirir... Çok çalışmamdan, ona sevgi göstermemden ötürü teşekkür<br />

anlamında kara gözleriyle bana öyle tatlı, öyle okşayıcı bakar ki, yorgunluğumu<br />

da, kasa soyguncularını da, mahkemeyi de, temyizi de unuturum. Ne güzel şu şey<br />

evlilik!<br />

- Bacaklarım tutmuyor sanki... Zorla yürüyorum... öyle de susadım ki!<br />

- Canım geldik işte!<br />

Yazlıkçılar evlerden birine yaklaşıyorlar, en uçtaki pencerenin önünde<br />

duruyorlar.<br />

Kozyavkin;<br />

- Bizim yazlık bir tanedir, diyor. Yarın gündüz buranın görüntüsünü gözlerinle<br />

göreceksin. E, pencereler karanlık. Anlaşılan, Vera beni beklemeden yatmış.<br />

Herhalde şimdi yalnız yatarken gelmediğime üzülüyordur. (Bastonla kanadı iter,<br />

pencere açılır.) Yürekli kadındır vallahi, pencereyi kapatmadan yatmış.<br />

(Pelerinini çıkarır, çantasıyla birlikte pencereden içeri atar.) Çok sıcak! Hadi<br />

gel, şarkı söyleyerek Vera'yı güldürelim. (Söyler.) "Ay, karanlık göklerde<br />

yüzüyor. Ilgıt ılgıt esiyor yel... Esiyor da dalları kıpırdatıyor"... Hadi, sen<br />

de söylesene, Alyoşa! Hey, Veroçka, sana Schubert'in serenadını söyleyeyim mi<br />

(Söyler.) "Benim şarkıım... özlem doluuu..." (Sesi öksürükle kesilir.) Tüh!<br />

Veroçka, Aksinya'ya söyle de bize kapıyı açsın! (Sessizlik.) Veracığım, üşenme<br />

güzelim, hadi, kalk! (Bir taşın üstüne çıkıp pencereden içeri bakar.) Verunçik,<br />

canımın içi, ruhum, meleğim... Eşsiz karıcığım benim... Kalk da Aksinya'ya<br />

kapıyı açmasını söyle! Biliyorum, uyumuyorsun. Sevgilim, ne kadar yorulduğumuzu<br />

bir bilsen! Hiç şaka yapacak durumda değiliz, ta istasyondan buraya yaya geldik.<br />

Đşitiyor musun Ah, Allah kahretsin! (Pencereye tırmanmak ister, ama elleri<br />

pervazdan kayar.) Ama, Veroçka, belki de bu yaptığın, konuğumuzun hoşuna gitmez.<br />

Görüyorum, hâlâ enstitülü kız tavırlarını bırakmamışsın, işin gücün şaka<br />

etmek...<br />

Layev araya giriyor:<br />

- Belki de Vera Stepanovna gerçekten uyuyordur.<br />

- Biliyorum, uyuduğu filan yok! Belki de gürültü çıkararak komşuları<br />

uyandırmamızı istiyor. Bak, kızmaya başlıyorum, Vera! Gördün mü başımıza<br />

gelenleri! Alyoşa, gel, bana omuz ver de içeri gireyim! Sen zaten şımarık kızdan<br />

başkası değilsin! Đşte o kadar!.. Alyoşa, omuz ver!<br />

Layev oflayıp poflayarak Kozyavkin'i kaldırıyor. Beriki pencereye tırmanıp<br />

odanın karanlığında gözden yitiyor.<br />

Bir dakika sonra içerden duyuluyor sesi:<br />

- Vera, neredesin Hay, aksi şeytan! Bir şey bulaştı elime!..<br />

Đçerden hışırtılar, kanat çırpmalar, tavuk gıdaklamaları geliyor. Layev,<br />

Kozyavkin'in;<br />

- Bu da nesi dediğini işitiyor. Vera, bu tavuklar da nerden çıktı Hay, Allah<br />

kahretsin, burada bir sürü tavuk var!.. Bir de kuluçkaya yatmış hindi...<br />

Gagalıyor kahpe!<br />

Đki tavuk şamatayla kanat çırpıp pencereden dışarı fırlıyor, bağıra çağıra<br />

sokakta koşmaya başlıyor.<br />

Kozyavkin ağlamaklı bir sesle;<br />

- Alyoşa, biz başka bir eve girmişiz, diye söyleniyor. Nasıl da yanıldım!<br />

Defolun, yere batası yaratıklar!<br />

- Öyleyse oradan çabuk çık! Beni işittin mi! Susadım, ölüyorum...<br />

- Şimdi... Pelerinimle çantamı bulayım da...

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!