PDF Dosyası - Ankara Üniversitesi Kitaplar Veritabanı

PDF Dosyası - Ankara Üniversitesi Kitaplar Veritabanı PDF Dosyası - Ankara Üniversitesi Kitaplar Veritabanı

kitaplar.ankara.edu.tr
from kitaplar.ankara.edu.tr More from this publisher
11.01.2015 Views

"Hadisin bizzat kendi metni de uydurma oldu ğuna delâlet eder; zira bütün süreler, istisnas ız, kendilerine sevab yönünden uygun olan bir şekilde ve Hazreti Peygambere yak ışmayan bir zafiyetle zikredilmi ştir...Sürelerin faziletleri hakk ındaki hadisi Meysere İbn (Abd Rabbih de rivayet etmi ştir. Bu şahıs hadis vazetmekle tan ınm ış bir ki şi olup, bizzat kendisi de bunu itiraf etmi ştir. 'Abdurrahman İbn Mehdi ona: " şu süreyi okuyan kimseye şu sevab verilir, hadisini nereden getirdin" dedi ği zaman Meysere: "Halk ın Kur'ân kıraat ına rağbetini art ırmak için ben vazettim" cevab ını vermi ştir686. Hayırlı olan şeye halk ın rağbetini art ırmak için hadis uyduruldu ğu gibi, kötü olan şeyden onlar ı uzakla şt ırmak ve korkutraak için de çe şitli konularda bir çok hadis uydurulmu ştur. Meselâ insana sarho şluk veren alkollü içkiler, gerek Kur'ân ı Kerimde yer alan âyetlerle ve gerekse Hazreti Peygamberden rivayet edilen sahih hadislerle haram k ılınmıştır. Bununla beraber bu aç ık ve kesin nehiylerle iktifa etmeyen baz ı kimseler, müslümanlar ı içkiden uzakla ş - t ırmak için ba şka hadisler vazetmek ihtiyac ım duymu şlardır. Bu cümleden olarak, `Abdullah İbn cAmr'a varan bir isnadla şu hadis rivayet "Her kim hamr ( şarab) içerse, bu mi ğdesinde iken onun yedi vakit namaz ı kabul olunmaz; ve bu halde ölürse, kâfir olarak ölü_ r. Eğer aklını farzlardan uzakla ştırırsa, k ırk günlük namaz ı kabul olunmaz ve bu halde iken ölürse, kâfir olarak ölür" 6". `Abdullah İbn cOmer'e de şu hadis isnad edilmi ştir: " Şarab içenlerle birarada oturmaynnz; hastalar ını ziyaret etmeyiniz; cenazelerinde haz ır bulunmayuuz; zira şarab içen, k ıyamet günü, yüzü kararm ış, dili göğsüne sarkmış, salyaları akar ve görenler'i tiksindirir bir şekilde dirilir" 682 . Ba ğclâcl'ın ileri gelen zâhidlerinden Ahmed İbn Muhammed Gulâm İja- M ((O. 275), ilim sahibi bir kimse olarak da tan ım/list'. Öldüğü zaman Ba ğdâd sokaklar ı kalabal ıktan t ıkanm ış ; tabutu Ba şra'ya ta şınmış ve mezar ı üzerine bir de kubbe yapt ırılin ıştı683. Bununla beraber hadis ulemas ı, onun durumunu 680 ibnu'l-Cevzi, I. 40, 240-241. Meysere ile ilgili haberler hakk ında daha geni ş bilgi için bkz. ez-Zehebt, MIziin, IV. 230-232. Mucemmirden de şöyle bir haber nakledilmi ştir: "Ubeyy İbn Ka9ıtan rivayet edilen Kur'an sürelerinin faziletleriyle ilgili hadisi bir şeyh bana rivayet etti. Ona bu şeyhin kim oldu ğunu sordum. Medayin'de, halen hayatta olan bir adam, dedi. Medayin'e gidip o adamı buldum ve hadisi rivayet edeni sordum. Vasit'da bir şeyh, dedi. Vasit'a gittim, onu da buldum. O, Basra'da, Basra'daki de Ba ğdad'da ya şayan bir şeyi i tarif etti. Bu şeyhe hadisi kimin rivayet ettiğini sorduğum zaman şu cevab ı verdi: Hiç kimse. Fakat görüyoruz ki halk Kur'ân'dan uzakla şıyor; onlar ı Kur'ân'a yöneltmek için bu hadisi biz vazettik". il ınu'l-Cevzi, I. 241. 681 İbnu'l-Cevzt, III. 41. 682 Aynı eser, III. 42. 683 Ez-Zehebt, Miztın, I. 141. 164

açıldamaktan çekinraemi ş ve ondan hadis al ınmayaca ğını kesinlikle belirtmişlerdir. İşte zühdü ve ihniyle tan ınmış olan bu şahıs, kendisine, rivayet ettiği hadislerin mahiyetini soran Eb ıl (Abdillab en-Nihövendi'ye "halk ın kalbini düzeltmek için uydurduklar ını" söyleyebilimi ştir 6". Onun, uydurduğunu itiraf etti ği hadiderden birisi Ebü Sacid el-Ijudri'ye isnad edilmi ştir; bu hadiste şöyle denilir: "Her kim bir o ğlanı şehvetle öperse, Allah o kimseye lanet eder; şehvetle musafaha ederse namaz ı kabul olunmaz; şehvetle kucaklarsa k ıyamet günü ate şten bir lurbaçla dövülür. E ğer onunla fısk i ş- lerse, Allah onu cehenneme gokar" 686 . Abid ve zâhid oldu ğu halde hadis vazeden kimseler, di ğerlerine nisbetle daha çok tehlikeli olmu şlard ır; çünkü bunlar, ya şayışları itibariyle halk üzerinde emniyet telkin etmi şler ve sözlerine güvenilen 'kimseler olarak tamnm ışlardır. Bu sebeple hiç kimse, böyle kimseler taraf ından rivayet edilen bir hadisin mevzâ olabilece ği ihtimalini düşünmemi ş, belki de onu, güvenilir bir kimsenin en sahih hadisi olarak kabul etmek durumunda kalm ıştır. Maamafih hadis imamlar ı böyle kimseleri de tenkid süzgecinden geçirmeyi ve hadis rivayetindeki durumlar ını tesbit etmeyi ihmal etmemi şlerdir. Me ş- hur imamlardan Yahya İbn Sacid el-Ka tfön' ın bu konuda söyledi ği şu söz, çok dikkata şayandır: "Hiç kimsede, hayr ve zühde nisbet edilenlerde gördiiğürnden daha çok yalan görmedim" 686. Ikinci asr ın başından itibaren bütün süratiyle geli şmeğe başlayan hadis vaz`mın çe şitli sebeplerini baz ı örnelderiyle birlikte, bir kaç madde içerisinde açıklamağa çalıştık. Bu sebepler yan ında, daha önce zikrettiklerimiz kadar yaygın olmamakla beraber, yine de baz ı örnekleri görülen ba şka sebepler de vardır. Mesela halife veya erairlere yakla şmak ve onlardan hediye veya câizeler elde etmek, yahut ani kızgınlık hallerinde, bir kimseyi zemmetmek ve gerilmi ş sinirleri sakinle ştirmek için hadis vazedildi ği görülmütür. Meselâ Halife el-Mehdi'nin Mukâtil İbn Suleymön hakk ında söyle ği şu söz dikkat çekicidir: "Mukötil'in bana ne söyledi ğini görüyor musun E ğer dilersen `Abbas hakk ında senin için hadis vazedeyim, diyor. Ona, benim buna ihtiyacım olmadığını söyledim" 687. Mukötil'in (Abbas hakk ında hadis uydurmak için ehMehdl.'ye yapt ığı bu teklifin, halifeye yakla şmak ve onun gözüne girmek gayesine matuf , olduğuna şüphe yoktur6 88 . 684 Ayni yer ve ibnu'l-Cevzi, I. 40. 685 İbnu'l-Cevzi, III. 113; ez-Zehebt, Mizön, I. 142. 686 Ibnu'l-Cevzt, I. 41. 687 Es—Suyiiti, Tedribu'r-riid, s. 187; Ahmed M. Şakir, s. 94. 688 H. 150 senesinde vefat eden Mukötil İbn Suleymön tefsir sahas ında şöhret kazanm ış bir kimse idi. Bu sebeple e ş-Şöfig, halkın tefsirde Mukötil'e muhtaç oldu ğunu söylemiştir. Bununla beraber bu şahıs, hadis sahas ında yalane ıhkla itham edilmiş ve hakkında «kezzilb" denilraiştir. Daha geni ş bilgi için bkz. ez-Zehebt, Miztın, IV. 173-175. 165

açıldamaktan çekinraemi ş ve ondan hadis al ınmayaca ğını kesinlikle belirtmişlerdir.<br />

İşte zühdü ve ihniyle tan ınmış olan bu şahıs, kendisine, rivayet<br />

ettiği hadislerin mahiyetini soran Eb ıl (Abdillab en-Nihövendi'ye "halk ın<br />

kalbini düzeltmek için uydurduklar ını" söyleyebilimi ştir 6". Onun, uydurduğunu<br />

itiraf etti ği hadiderden birisi Ebü Sacid el-Ijudri'ye isnad edilmi ştir;<br />

bu hadiste şöyle denilir: "Her kim bir o ğlanı şehvetle öperse, Allah o kimseye<br />

lanet eder; şehvetle musafaha ederse namaz ı kabul olunmaz; şehvetle<br />

kucaklarsa k ıyamet günü ate şten bir lurbaçla dövülür. E ğer onunla fısk i ş-<br />

lerse, Allah onu cehenneme gokar" 686 .<br />

Abid ve zâhid oldu ğu halde hadis vazeden kimseler, di ğerlerine nisbetle<br />

daha çok tehlikeli olmu şlard ır; çünkü bunlar, ya şayışları itibariyle halk üzerinde<br />

emniyet telkin etmi şler ve sözlerine güvenilen 'kimseler olarak tamnm<br />

ışlardır. Bu sebeple hiç kimse, böyle kimseler taraf ından rivayet edilen<br />

bir hadisin mevzâ olabilece ği ihtimalini düşünmemi ş, belki de onu, güvenilir<br />

bir kimsenin en sahih hadisi olarak kabul etmek durumunda kalm ıştır.<br />

Maamafih hadis imamlar ı böyle kimseleri de tenkid süzgecinden geçirmeyi<br />

ve hadis rivayetindeki durumlar ını tesbit etmeyi ihmal etmemi şlerdir. Me ş-<br />

hur imamlardan Yahya İbn Sacid el-Ka tfön' ın bu konuda söyledi ği şu söz,<br />

çok dikkata şayandır: "Hiç kimsede, hayr ve zühde nisbet edilenlerde gördiiğürnden<br />

daha çok yalan görmedim" 686.<br />

Ikinci asr ın başından itibaren bütün süratiyle geli şmeğe başlayan hadis<br />

vaz`mın çe şitli sebeplerini baz ı örnelderiyle birlikte, bir kaç madde içerisinde<br />

açıklamağa çalıştık. Bu sebepler yan ında, daha önce zikrettiklerimiz kadar<br />

yaygın olmamakla beraber, yine de baz ı örnekleri görülen ba şka sebepler de<br />

vardır. Mesela halife veya erairlere yakla şmak ve onlardan hediye veya câizeler<br />

elde etmek, yahut ani kızgınlık hallerinde, bir kimseyi zemmetmek ve<br />

gerilmi ş sinirleri sakinle ştirmek için hadis vazedildi ği görülmütür. Meselâ<br />

Halife el-Mehdi'nin Mukâtil İbn Suleymön hakk ında söyle ği şu söz dikkat<br />

çekicidir: "Mukötil'in bana ne söyledi ğini görüyor musun E ğer dilersen<br />

`Abbas hakk ında senin için hadis vazedeyim, diyor. Ona, benim buna ihtiyacım<br />

olmadığını söyledim" 687. Mukötil'in (Abbas hakk ında hadis uydurmak<br />

için ehMehdl.'ye yapt ığı bu teklifin, halifeye yakla şmak ve onun gözüne girmek<br />

gayesine matuf , olduğuna şüphe yoktur6 88 .<br />

684 Ayni yer ve ibnu'l-Cevzi, I. 40.<br />

685 İbnu'l-Cevzi, III. 113; ez-Zehebt, Mizön, I. 142.<br />

686 Ibnu'l-Cevzt, I. 41.<br />

687 Es—Suyiiti, Tedribu'r-riid, s. 187; Ahmed M. Şakir, s. 94.<br />

688 H. 150 senesinde vefat eden Mukötil İbn Suleymön tefsir sahas ında şöhret kazanm ış<br />

bir kimse idi. Bu sebeple e ş-Şöfig, halkın tefsirde Mukötil'e muhtaç oldu ğunu söylemiştir. Bununla<br />

beraber bu şahıs, hadis sahas ında yalane ıhkla itham edilmiş ve hakkında «kezzilb" denilraiştir.<br />

Daha geni ş bilgi için bkz. ez-Zehebt, Miztın, IV. 173-175.<br />

165

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!