30.12.2014 Views

Hazar Raporu - Issue 02 - Winter 2012

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

Çarlık Rusya’sı genişleme sürecinde bu<br />

bölgeleri ele geçirmişti. Bunları elde<br />

tutmakla aslında kendi de asgari sınırlarını<br />

garanti altına almayı amaçlamaktaydı.<br />

Örneğin; Kafkasya’da Türklerin, Farsların<br />

ve Rusların çıkarları çatışmaktaydı. 2 Orta<br />

Asya bakımından ise bunu İran, Çin ve<br />

Rusya açısından söylemek mümkündür.<br />

<strong>Hazar</strong> Bölgesi’nin petrolleri ilgisini<br />

çekmiş İngiltere’nin Birinci Dünya Savaşı<br />

sırasında Azerbaycan’a çıktığını biliyoruz.<br />

Lakin zamanla ABD de, Kafkaslara ve<br />

Orta Asya’ya ilgi duymaya başlamış, bir<br />

taraftan bu ülkelerin bağımsızlıklarını<br />

Rusya’ya karşı desteklemiş, diğer taraftan<br />

da Kafkaslarda İran’ın, Orta Asya’da<br />

ise Çin’in nüfuzunun artmaması için<br />

politikalar yürütmüştür. 3 Kafkasya ve Orta<br />

Asya politikası ile ABD aynı zamanda Çin,<br />

Afganistan ve Pakistan’a yönelik siyasetini<br />

de pekiştirmiştir. ABD’nin bölgeye yönelik<br />

politikası buradaki ülkelerin ekonomik<br />

ve siyasi bağımsızlıklarını, Kafkasya<br />

ülkelerinin ise özellikle Rusya ve İran’a<br />

karşı bağımsızlığını güçlendirmektir. 4<br />

Bu bağlamda, Avrupa’nın Rusya’dan gaz<br />

bağımlılığını azaltmak ve bölge ülkelerinin<br />

rekabet ve dayanaklılık gücünü artırmak<br />

için ABD Dışişleri Sekreteri (Bakanı)<br />

Hillary Clinton’un 17 Ekim <strong>2012</strong> tarihinde<br />

Georgetown Üniversitesi’nde söyledikleri<br />

çok manidardır:<br />

2 George Friedman, “The Caucasus Cauldron”, Today.az, 12<br />

July 2010.<br />

3 Özden Zeynep Oktav, American Policies Towards the<br />

Caspian Sea and The Baku-Tbilisi-Ceyhan Pipeline, Perceptions,<br />

Spring 2005, s.20.<br />

4 İnnesa Baban and Zaur Shiriyev, The US South Caucasus<br />

Strategy and Azerbaijan, Turkish Policy Quarterly, Volume 9<br />

Number 2, s.94<br />

“ABD, Güney Gaz Koridoru'nun<br />

gerçekleşmesi için bölge ülkelerine her<br />

türlü yardımı gösterecektir”. 5 Clinton’un<br />

dediği gibi, tekeller risklidir. Çünkü enerji<br />

bakımından bir devlet başkasına bağlıysa,<br />

bu iktisadi ve siyasi bağımsızlığın kaybına<br />

yol açar. Enerji bağımlılığı, kimi devletler<br />

bakımından tüketimde, kimi devletler<br />

bakımından ise enerjinin naklinde ortaya<br />

çıkmaktadır.<br />

Karşılıklı Ticaretin Önemi Ve Açık<br />

Kapılar Siyaseti<br />

F<br />

etih ve işgal İkinci Dünya Savaşından<br />

sonra meşru bir toprak edinme aracı olmaktan<br />

çıkmıştır. İşgal yasağı uluslararası hukukun<br />

ius cogens (üstün hukuk) kuralları arasına<br />

dâhil olmuştur. Bu durumda da bölge devletleri<br />

arasında elbette ki rekabet edecekti, ama bu<br />

rekabet kendisini daha çok uluslararası ticarette,<br />

enerji kaynakları üzerinde kontrol imkânlarında<br />

ve sınırdışı etkinlik alanlarında gösterecekti.<br />

Bu da birinci derecede sınırların açık<br />

tutulmasını gerektirmektedir. Gerçi<br />

ekonomisi güçlü olan devletler bu<br />

rekabette elbette ki daha avantajlı<br />

durumda idiler, lakin teknolojiye ihtiyaç<br />

duyan az gelişmiş devletlerin de rekabetten<br />

çekinerek kapalı ekonomi modeline<br />

geçmeleri düşünülemezdi.<br />

Bölge ülkelerin ekonomik güvenliklerini<br />

sağlama açısından, sınırların ve arazilerin<br />

5 Konuşmanın kaydı için bakınız: http://www.georgetown.<br />

edu/news/hillary-clinton-energy-webcast-archive.html<br />

46 44

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!