YURTTAN SESLER âBEN DE VARIMâ DE VARIMâ - Sabancı Vakfı
YURTTAN SESLER âBEN DE VARIMâ DE VARIMâ - Sabancı Vakfı
YURTTAN SESLER âBEN DE VARIMâ DE VARIMâ - Sabancı Vakfı
Create successful ePaper yourself
Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.
GENÇ HAYAT VAKFI<br />
Cumhuriyet mah. Arabayılu cd.<br />
Görkem çıkmazı 2/1<br />
Tarabyaüstü/İstanbul - Türkiye<br />
T. 0212 277 46 51 - 212 277 53 23<br />
F. 0212 323 42 89<br />
www.genchayat.org<br />
<strong>YURTTAN</strong> <strong>SESLER</strong><br />
“BEN <strong>DE</strong> VARIM”<br />
<strong>YURTTAN</strong> <strong>SESLER</strong> PROJE KİTABI: “BEN <strong>DE</strong> VARIM”
<strong>YURTTAN</strong> <strong>SESLER</strong><br />
“BEN <strong>DE</strong> VARIM”<br />
Yurttan Sesler projesi, Sabancı Vakfı Toplumsal Gelişme Hibe Programı kapsamında desteklenmiş<br />
ve Genç Hayat Vakfı tarafından Hüsnü Özyeğin Vakfı ortaklığında Konya Ereğli Sağlık Meslek Lisesi<br />
Ayşen Özyeğin Ortaöğrenim Kız Öğrenci Yurdu ve Nevşehir Hacıbektaş Kız Teknik ve Meslek Lisesi<br />
Ortaöğretim Kız Öğrenci Yurdu’nda, 15 Nisan 2011- 15 Nisan 2012 tarihleri arasında toplumsal<br />
cinsiyet eşitliği üzerine yapılandırılmış ve uygulanmıştır.<br />
“Bu doküman Sabancı Vakfı Hibe Programı’nın mali katkısı ile hazırlanmıştır. Bu belgenin içeriğinden sadece Genç<br />
Hayat Vakfı sorumludur ve bu içerik herhangi bir şekilde Sabancı Vakfı’nın görüş veya tutumunu yansıtmaz”
<strong>YURTTAN</strong> <strong>SESLER</strong><br />
“BEN <strong>DE</strong> VARIM”<br />
Genç Hayat Yayınları<br />
Isbn: 978-605-88162-3-7<br />
1. Baskı İstanbul, Haziran 2012<br />
@ Genç Hayat Yayınları<br />
Cumhuriyet Mah. Arabayolu Cad.<br />
Görkem Çıkmazı 2/1<br />
Tarabyaüstü/İstanbul<br />
T: 0212 277 46 51 - 0 212 277 53 23<br />
F: 0 212 323 42 89<br />
Web: www.genchayat.org<br />
Proje Ekibi<br />
Proje Koordinatörü<br />
Aslı Şüküroğlu<br />
Yerel Saha Koordinatörleri<br />
Ereğli Saha Koordinatörü<br />
Yasemin Bolat<br />
Hacıbektaş Saha Koordinatörü<br />
Derya Şahin<br />
Dilek Amil Yurtseven<br />
Eğitim Çalışmaları<br />
Eğitim Koordinatörü<br />
Emel Seven Bozçam<br />
Eğitmenler<br />
Uzman Psikolog Aylin Gündoğdu<br />
Psikolog Tuğba Öztürk<br />
Uzman Psikolog Dilek Coşkun Tataroğlu<br />
Rehber ve Psikolojik Danışman<br />
Suna Göksel<br />
Yapım<br />
Ceviz İletişim<br />
Koordinasyon<br />
İnanç Mısırlıoğlu, Engin Doğan<br />
Kitap Tasarımı<br />
Tülay Demircan<br />
Eğitim İçerikleri<br />
Merve Seda Çevik<br />
Laden Yurttagüler<br />
İzleme Değerlendirme Çalışmaları<br />
Sosyolog Ayşegül Taşıtman<br />
Uzman Sosyolog Seda Salihoğlu<br />
Tasarım Uygulamaları<br />
Logo/ Poster/ Web sitesi Tasarımı&İçerik<br />
Javier González Guajardo<br />
Sosyal Medya<br />
Sezen Engiz<br />
Veri Girişi<br />
Ezgi Ildırım<br />
Editör<br />
Sezen Engiz<br />
Sayfa Uygulama<br />
Gülderen Rençber Erbaş, Serhan Baykara<br />
Baskı<br />
İmak Ofset Basım Yayın San. ve Tic. Ltd. Şti.<br />
Atatürk Cad. Göl Sok. No : 1 Yenibosna<br />
Bahçelievler/İSTANBUL-TÜRKİYE<br />
Tel: 0212 656 49 97
İÇİN<strong>DE</strong>KİLER<br />
SUNUŞ 5<br />
SÖZ ‘<strong>YURTTAN</strong> <strong>SESLER</strong>’<strong>DE</strong> 15<br />
- Eğitim Çalışmaları 18<br />
- Proje Eğitimleri 22<br />
<strong>YURTTAN</strong> GELEN <strong>SESLER</strong> DAHA GÜÇLÜ 33<br />
- Geri Dönüşüm Geri Dönecek 34<br />
- Hayvanları Koruyalım 36<br />
- Van Erciş için Kitap Toplayalım 38<br />
- Bir Maddeye Değil Hayata Bağlan 40<br />
- Huzur Evi Huzurla Dolsun 42<br />
- Hacıbektaş’ı Gezelim Görelim 44<br />
- Onlar Kimsesiz Değil, Onların Kimsesi Biziz 46<br />
- Madde Bağımlılığına Son 48<br />
- Umut Evi 50<br />
- Kimsesiz Çocukların Sesi 52<br />
- AIDS Değil HIV Pozitif 54<br />
- Karış Karış Türkiye 56<br />
İZLEME - <strong>DE</strong>ĞERLENDİRME 61<br />
- Öğrencilerle Odak Grup Çalışması 61<br />
- Belletmen Öğretmenlerle Odak Grup Çalışması 79<br />
SONUÇ 84
4<br />
<strong>YURTTAN</strong> <strong>SESLER</strong> “BEN <strong>DE</strong> VARIM”
5<br />
<strong>YURTTAN</strong> <strong>SESLER</strong> “BEN <strong>DE</strong> VARIM”<br />
SUNUŞ<br />
BEYZA ZAPSU<br />
Genç Hayat Vakfı<br />
Yönetim Kurulu Başkanı<br />
Genç Hayat Vakfı, Türkiye’deki 11-18 yaş grubu gençlerin<br />
hayata hazırlanmaları sürecinde onlara destek<br />
olmak için 2008 yılında kuruldu. Hak temelli bir yaklaşım<br />
çerçevesinde çalıştığımız başlıca konular demokrasi, iletişim,<br />
katılım, sosyal sorumluluk, şiddet, toplumsal cinsiyettir.<br />
Türkiye’de gençlik sorunu olarak görünen eğitimi terk, şiddet,<br />
erken evlenme, istihdama katılamama gibi pek çok sorunun<br />
toplumsal cinsiyet eşitsizliğinden doğrudan etkilendiğini gördük.<br />
Çalışmalarımız sırasında, toplumsal cinsiyet eşitsizliği ve istihdam<br />
sorununa gençlerin umutlu ve çözüme yönelik bir bakış açısıyla<br />
yaklaştıklarını görüyoruz. Onların bu yaklaşımlarını güçlendirmek<br />
için bireysel ve toplumsal gelişimlerini destekleyici çalışmalar yaparak gençlerin<br />
sorunların çözümünde özne olma isteklerini önemsiyoruz.<br />
Hızla değişen ve gelişen dünyamızda kadınların hala toplumsal cinsiyet eşitsizliğiyle<br />
karşı karşıya kaldıkları bilinen bir gerçek. Ülkemizde de bu durum bir sorun olarak<br />
yaşanıyor. Toplumsal cinsiyet eşitsizliğinin dünyadaki durumunu gösteren en güncel<br />
raporlardan biri olan ‘The World Economic Forum’s Corporate Gender Gap Report 2010’,<br />
toplumsal cinsiyet eşitsizliği kapsamında iş yaşamındaki denge politikaları, izleme ve<br />
değerlendirme süreçleri, iş yaşamında kadının önündeki engeller gibi konuları kapsıyor.<br />
Raporda Amerika’nın %52, İspanya’nın %48, Kanada’nın %46 ve Finlandiya’nın %44<br />
oranla kadın istihdamı konusunda gelişmiş ülkeler arasında yer aldıkları görülüyor.<br />
Hindistan’ın %23, Japonya’nın %24, Türkiye’nin %26 ve Avusturya’nın ise %29 oranla<br />
kadın istihdamı konusunda geri kalmış ülkeler arasında yer aldığına işaret ediliyor.<br />
Raporda, toplumsal ve kültürel normlar, erkek egemenliğine dayalı işbirliğinin çalışma<br />
dünyasında yaygın olması, kadınlar için uygun rol modellerin iş dünyasında yeterince<br />
yer almaması ve toplumsal cinsiyet eşitliği temelinde geliştirilmemiş hukuki ve yasal<br />
düzenlemeler kadının iş yaşamında ilerlemesine en büyük engel olarak gösteriliyor.<br />
İstihdam sürecini olumsuz olarak etkileyen unsurlardan biri eğitime devam edememe<br />
durumudur. Toplumsal cinsiyet eşitsizliği ise özellikle eğitim alanında varlığını<br />
hissettiriyor. Ülkemizde ilköğretimden mezun olan kız çocuklarının ancak %66’sı<br />
ortaöğretime devam edebiliyor. Kırsal bölgelerde yaşayan kızların ise yaşadıkları<br />
yerlerde eğitime ulaşımı daha sınırlı. Bu aşamada, ortaöğretim kız öğrenci yurtları,
6<br />
<strong>YURTTAN</strong> <strong>SESLER</strong> “BEN <strong>DE</strong> VARIM”<br />
kızların eğitime devam etmeleri için onlara olanak sağlıyor. Ancak, ortaöğrenimleri<br />
boyunca ailelerinden uzakta, yatılı okuyan genç kızların geleceklerine dair karar<br />
almaktan çekindikleri görülüyor. Birçoğunun ailesinin eğitim ve gelir seviyesinin düşük<br />
olması, aynı zamanda etraflarında eğitim ve iş yaşamına katılan kadınların sayısının<br />
azlığı, onları toplumsal ve ekonomik katılımda dezavantajlı duruma düşürüyor. Kimi<br />
zamansa, yaşadıkları toplumsal baskının yarattığı sorunlarla baş etmekte güçlük<br />
çekiyorlar. Bu durum ise genç kızların özgüvenlerini ve topluma katılım isteklerini<br />
düşürüyor. Diğer yandan yatılı yurtlarda kalarak mesleki eğitim gören bu kızların çoğu<br />
mezun olduktan sonra evlerine geri dönüyorlar. Genç kızlara eğer evlerine dönmek<br />
durumunda olmasalardı ne yapacakları sorulduğunda; birçoğu Ankara, İstanbul,<br />
İzmir gibi büyük şehirlerde iş bularak çalışmak istediklerini belirtiyorlar. Bu cevaplar,<br />
Anadolu’da kadının istihdam edilme alanının daha sınırlı olduğunun gençler tarafından<br />
da fark edildiğinin bir göstergesidir.<br />
Genç Hayat Vakfı olarak toplumsal cinsiyet eşitsizliğini ve kadınların toplumsal ve<br />
ekonomik katılım sorunlarını azaltabilmek adına ‘Sabancı Vakfı Toplumsal Gelişme<br />
Hibe Programı’ desteğiyle Yurttan Sesler projesini oluşturduk. Bu proje ile ortaöğretim<br />
kız öğrenci yurtlarında kalmakta olan 14-18 yaş gurubundaki kızları güçlendirerek<br />
Türkiye’ye uygun bir model oluşturmaya çalışıyoruz. Pilot uygulama kapsamında<br />
Nevşehir ve Konya illerinde uygulama yapıyoruz, ancak yaygınlaştırma çalışmalarıyla<br />
projemizi başka illerde de uygulamayı planlıyoruz. Kızların özgüvenlerini ve toplumsal<br />
katılımlarını artırmak, eğitimdeki toplumsal cinsiyet eşitsizliğinin giderilmesine<br />
katkıda bulunmak, kadın girişimciliğini artırmanın yanında, aile içinde ve toplum<br />
genelinde kadının sesinin duyulmasını kolaylaştırmak başlıca hedeflerimiz arasında<br />
yer alıyor.<br />
Projenin anlatılmaya en değer özelliği kızlardan gelen geribildirimler… Önceden<br />
yapamayacaklarını düşündükleri şeyleri şimdi yapabileceklerini ifade ediyorlar.<br />
Kendini tanıyarak “Hayatta ben de varım!” diyebilmenin gücünü ve güvenini<br />
hissetmenin onlardaki anlamını ve önemini dile getiriyorlar. Kızlar, proje eğitimleriyle<br />
toplumsal cinsiyet eşitliğini o kadar içselleştirdiler ki aynı programı erkek yurtlarında<br />
kalmakta olan akranlarına da uygulamamızı istiyorlar. Biz de onlara hak vererek bu<br />
isteği gerçekleştirmek üzere harekete geçtik. Yaygınlaştırma çalışmaları kapsamında<br />
benzer bir projeyi erkek yurtlarında da uygulayacağız.<br />
Yurttan Sesler projesi uygulamamızla genç istihdamının önündeki engelleri yakından<br />
izleme ve tespit etme imkanı bulduk. Gençlere verilen mesleki eğitimin iş yaşamının<br />
istek ve ihtiyaçları ile örtüşmemesi, staj programlarının ve uygulamaların yetersiz<br />
olması, kamusal alanda gençlere yönelik istihdamın düşük olması başlıca sorunlar<br />
arasında. Genç işsizliğinin engellenmesi için önemsediğimiz en önemli konulardan<br />
biri, gençlere bütüncül bir çerçeve içinde eğitim verilmesidir. Gençler, mesleki bilgi<br />
ve becerilerin yanı sıra girişimcilik, liderlik, yaşam becerileri ve yönetim becerileri<br />
ile yaratıcılık ve vizyon geliştirme eğitimleri de almalılar. Böylelikle bütüncül bir<br />
yaklaşımla müfredatlar yenilenmeli, iş dünyasından temsilciler eğitimleri sırasında<br />
gençlerle bir araya getirilmelidir. Özel şirketlerde gençlere yönelik iş alanları<br />
oluşturmak için vergi teşviki kullanılmalı, genç istihdamında istikrarı sağlamak
7<br />
<strong>YURTTAN</strong> <strong>SESLER</strong> “BEN <strong>DE</strong> VARIM”<br />
için izleme programları oluşturulmalıdır. Nitelikli gençler istihdam etmek yönünde<br />
öğretmenlerin de eğitilmesi gerektiğine inanıyoruz. Genç Hayat Vakfı’nın 2011 yılında<br />
yaptığı İstanbul Liseli Profili araştırması sonuçları, gençlerin en büyük hedeflerinin<br />
üniversiteyi kazanmak olduğunu gösteriyor. Sonrasında ise gençler, geleceklerine<br />
dair bir plana ya da hedefe sahip değiller. Gençleri hayata hazırlamayan, yaşam<br />
becerisi yerine sınav başarısı odaklı yetiştiren yaklaşım gençlerin hem geleceğini hem<br />
de istihdama katılma süreçlerini olumsuz yönde etkiliyor. Bu nedenle, genç insanın<br />
gelişimi için gencin yaşamındaki aile, eğitim ve çalışma alanı boyutlarının bütüncül bir<br />
bakış açısı ile ele alınmasını önemsiyoruz.<br />
Değişimin hızlı bir şekilde bütün dünya ülkelerini etkilediği küresel süreçte, gençlerin<br />
işsizlik sorununun mikro ölçekte çözülecek bir sorun olmadığını düşünüyoruz. Dünya<br />
genelinde gençlerin istihdam durumuna baktığımızda bugün 75 milyon gencin işsiz<br />
olduğu görülüyor. Önümüzdeki 10 sene içinde, gençlerin işsizlik sorunu ile ilgili bir<br />
düzenleme yapılmazsa her sene en az 40 milyon gencin daha işsiz olacağı bekleniyor.<br />
Bu ise 10 sene sonra dünyada 600 milyon civarında genç işsiz insan olacağının işaretidir.<br />
Sonuç olarak iş yaşamında toplumsal cinsiyet eşitsizliğinin giderilmesi ve gençlerin<br />
istihdam sorununun önüne geçilmesi için kamu, özel sektör ve sivil toplum işbirliğinin<br />
sorun çözücü ve güçlendirici bir rol oynayacağına inanıyoruz.
8<br />
<strong>YURTTAN</strong> <strong>SESLER</strong> “BEN <strong>DE</strong> VARIM”<br />
DİLEK BELGER<br />
Hüsnü M. Özyeğin Vakfı<br />
Yönetim Kurulu Üyesi<br />
Özyeğin Vakfı olarak, kuruluşumuzdan bu yana en büyük<br />
yatırımlarımızı eğitim alanında yaptık. Bu yatırımların en<br />
önemlileri; özellikle kızların okullaşma oranının düşük olduğu<br />
bölgelerde, kız öğrencilerin ortaöğretime ulaşımının kolaylaştırılması<br />
amacıyla kız yurtları yapımıydı. Şu anda Türkiye’nin 21 ilinde bulunan 26<br />
ortaöğretim kız öğrenci yurdunda, her yıl 4.000’i aşkın genç kıza barınma<br />
olanağı sağlanmaktadır.<br />
Lise öğrenimi boyunca ailelerinden uzakta, yatılı okuyan bu genç kızlar, geleceklerine<br />
dair belirleyici olacak kararları aldıkları, eğitim ve kariyer çizgilerini belirledikleri önemli<br />
bir dönemden geçiyorlar. Birçoğu ailelerinin eğitim ve gelir düzeyinin düşük olması,<br />
çok kardeşlilik, etraflarında eğitim ve iş yaşamına katılan kadınların sayısının azlığı<br />
açısından Türkiye’nin başka bölgelerindeki yaşıtlarıyla karşılaştırıldığında dezavantajlı<br />
konumdalar. Bu sebeple, böylesine kritik dönemde onlara sadece lise öğrenimleri süresince<br />
barınacakları bir mekan değil, kişisel ve sosyal gelişim fırsatları sağlanması gerekmektedir.<br />
Genç Hayat Vakfı, Konya Ereğli’de bulunan Hüsnü M. Özyeğin Vakfı Ayşen Özyeğin<br />
Ortaöğrenim Kız Öğrenci Yurdu ve Nevşehir’de bulunan Hacıbektaş Kız Teknik ve Meslek<br />
Lisesi Ortaöğretim Kız Öğrenci Yurdu’nda başlattığı Yurttan Sesler projesi ile bu yurtlarda<br />
kalmakta olan genç kızların sosyal ve psikolojik gelişimlerini desteklemeyi amaçladı. Bu<br />
kapsamda Genç Hayat Vakfı tarafından sahada görevlendirilen donanımlı eğitimciler<br />
tarafından Ereğli Ayşen Özyeğin Ortaöğrenim Kız Öğrenci Yurdu’nda yapılan eğitimlerde<br />
100’ü aşkın genç kıza ulaşıldı. Eğitimler sonunda kızlar 5 farklı proje oluşturarak<br />
uygulamalara başladılar. Projelerini 13 Nisan 2012’de Ereğli’de gerçekleştirilen bir program<br />
ile sundular. Projenin meyvelerinin toplandığı o gün Vakıf olarak sunumda bulunmak<br />
ve Genç Hayat Vakfı’nın ortağı olarak bu projeye dahil olduğumuzu bilmek bizler için<br />
mutluluk ve gurur kaynağı oldu.<br />
Yurttan Sesler projesi, ortaöğretime devam eden ve ailelerinden uzakta yaşayan bu genç<br />
kızların kendi potansiyellerini fark etmelerini ve özgüvenlerinin artmasını sağlamıştır.<br />
Bu genç kızlar, aldıkları eğitimler ile yaratıcıklarını kuvvetlendirmiş, ortaya çıkardıkları<br />
projeler ile geleceğe dair hedefler belirleyebilen aktif bireyler olma yolunda ilk adımlarını<br />
atmışlardır.<br />
“Kadın olduğum için kendimle gurur duyuyorum. Kendimi güçlü ve mutlu hissediyorum.”<br />
Eğitimler sonrası bir genç kızın kaleminden çıkan bu düşünceler, proje ile ilgili gururumuzu<br />
katlamaktadır.<br />
Bu başarının mimarı olan Genç Hayat Vakfı’na; başta Yönetim Kurulu Başkanı Beyza Zapsu,<br />
Genel Müdür Uğur Gülderer ve Proje Koordinatörü Aslı Şüküroğlu olmak üzere tüm proje<br />
ekibine özverileri için teşekkür ediyorum.
9<br />
<strong>YURTTAN</strong> <strong>SESLER</strong> “BEN <strong>DE</strong> VARIM”
10<br />
<strong>YURTTAN</strong> <strong>SESLER</strong> “BEN <strong>DE</strong> VARIM”<br />
SESİMİ FARK ETTİM, KONUŞTUM,<br />
KENDİ SESİMİ DUYDUM<br />
UĞUR GÜL<strong>DE</strong>RER<br />
Genç Hayat Vakfı Genel Müdürü<br />
Yurttan Sesler projesi Genç Hayat Vakfı’nın ortaöğretim<br />
kız öğrenci yurtlarında kalan gençlerle toplumsal<br />
cinsiyet eşitliği konusunda gerçekleştirdiği ilk proje.<br />
Şimdiye kadar bizim gördüğümüz örnekler 18 yaş üzeri kadınlarla<br />
bu konuda yapılan çalışmalar olmuştu. Bu projede de çeşitli<br />
kurumların çalışmalarını gözden geçirdikten sonra hedef kitleye,<br />
projeye, vakfın misyon ve vizyonuna uygun bir model geliştirmeyi<br />
hedefledik. Gençlerin projenin öznesi olduğu, hak temelli,<br />
yerel katılımı ve kapasite gelişimini önemseyen, Milli Eğitim<br />
Bakanlığı’na yaygınlaştırma için örnek olarak sunulabilecek ve<br />
aynı zamanda sivil toplum işbirliği temellerine oturmuş bir model.<br />
Bu projede, yurtlarda ailelerinden uzak olan ve sosyal hayatı yurttaki arkadaşlarıyla<br />
yaptıklarıyla sınırlı gençlerin kendi potansiyellerini fark etmelerini istedik. Bunun için<br />
öncelikle onlara, ders çalışma, okula gitme, televizyon seyretme gibi sürekli yaptıkları<br />
işler dışında neler olabileceğini göstermek gerekiyordu. Hep birlikte dışarı baktık ve<br />
toplumdaki örnek kadınlarla gençlerin bir araya gelmelerini sağladık. Hiç olamaz<br />
dedikleri farklı pozisyonlarda olan kadınlar onlara kendi hikayelerini anlattılar. Gençler<br />
bunu duydular ve onlarda kendileriyle ilgili var olan “Ben kadınım, mümkün değil”<br />
önyargısı zayıfladı.<br />
Bundan sonra eğitimler başladı. Eğitimlerde, alıştıkları öğrenme süreci ve davranış<br />
kalıpları dışında bir modelle karşılaştılar. Bu model onların kendi seslerini,<br />
potansiyellerini fark etmelerini kolaylaştırdı. Konuştular, anlattılar, o kadar çok<br />
anlatacakları şey vardı ki… Sonra anladılar ki, anlattıkları daha çok toplum tarafından<br />
onlara öğretilen kalıplar, giydikleri kostümler, kendilerinin zannettikleri hayallermiş.<br />
İşte bunu fark ettiklerinde gerçek konuşmaları başladı. Sonra da onlara açılan alanda<br />
neler yapabileceklerini gördüler, uyguladılar ve aktardılar, kendi konuştuklarını işittiler,<br />
başkaları da onları işitti. Yurttan Sesler, yurtlarda kalan genç kızların önce kendi<br />
seslerini fark ettikleri, sonra konuştukları, sonra da başkalarına duyurmaya çalışırken<br />
aslında kendi seslerini duymalarıyla tamamlandı.
11<br />
<strong>YURTTAN</strong> <strong>SESLER</strong> “BEN <strong>DE</strong> VARIM”<br />
Vakıf olarak biz ne yaptık Öğrendik, onların yaşadığı bu süreçte yanlarında olduk,<br />
gösterdikleri gelişime şaşırdık, yaşadıkları olumlu değişime sevindik, seyrettik,<br />
eksikliklerimizi gördük, yine öğrendik.<br />
Bize göre toplumsal cinsiyet konusu sadece bir kadın sorunu değildir ve bu şekilde<br />
de ele alınmamalıdır. Toplumdaki tüm katmanları kesen çalışmalar yapılmalıdır. Biz,<br />
Yurttan Sesler projesiyle kız öğrenci yurtları modelinden sonra erkek yurtlarıyla da<br />
benzer programları gerçekleştirmek için yola çıktık.<br />
Hepimiz, herkesle, birlikte öğrenmek, yaşamak, üretmek üzere…
12<br />
<strong>YURTTAN</strong> <strong>SESLER</strong> “BEN <strong>DE</strong> VARIM”<br />
“BEN <strong>DE</strong> VARIM”<br />
ASLI ŞÜKÜROĞLU<br />
Proje Koordinatörü<br />
Yurttan Sesler projesi kapsamında yaptığımız<br />
çalışmalarla ortaöğretim kız öğrenci yurtlarının sadece<br />
barınma ve ders çalışma mekanı olmadığı; ailelerinden<br />
uzakta büyüyen gençlerin kişisel gelişimlerine ortam hazırlayan<br />
bir yer olabileceği konusunda farkındalık oluşturmaya çalıştık.<br />
Yurtlarda kalan genç arkadaşlarımızın gönüllü katılımıyla 2011<br />
Mayıs ayından bu yana çalışmalarımıza devam ettik.<br />
Gençlerin psiko-sosyal gelişimleri için dört farklı başlıkta<br />
eğitimler gerçekleştirdik. İleride okuyacağınız bölümlerde<br />
detaylıca anlatılan eğitim çalışmalarında ve rol model kadın<br />
buluşmalarında gençlerin özgüvenlerinin arttırılması ve var<br />
olan potansiyellerini fark etmeleri üzerine çalıştık. Aldıkları eğitimlerin sonunda öncelikle çevrelerinde<br />
gördükleri bir ihtiyaca yönelik olarak yapmak istedikleri sosyal sorumluluk projelerinin konularını<br />
belirlediler. Belirledikleri konuları, ekip çalışması içinde iş bölümü yaparak uyguladılar. 74 öğrenci,<br />
projelerinin her adımını kendileri planlayarak, randevularını alarak, görüşmelerini gerçekleştirerek,<br />
fotoğraflarını çekerek, sunum metinlerini hazırlayarak projesini tamamladı. Kimi zaman umutsuzluğa<br />
düştüler, kimi zaman yoruldular ama bırakmadan sonuna kadar devam ettiler. 12 Nisan’da Hacıbektaş<br />
Kültür Merkezi’nde ve 13 Nisan’da Ereğli Kültür Merkezi’nde gerçekleştirilen proje sunumları 1,5 ay süren<br />
bu yoğun proje uygulama çalışmasının sonunda ortaya çıktı. Proje uygulamalarında ve sunumlarında<br />
teorik olarak gördükleri her şeyi hayata geçirme ve deneyimleme şansına sahip oldular.<br />
Öğrencilerin okul sonrası yaşam alanları olan yurtlar fiziki olarak işlevlerini yerine getirirken asıl sorun<br />
gelişim çağındaki öğrenciler için bunun ne kadar yeterli olup olmadığıdır. Proje boyunca, bireysel<br />
gelişimleri için okulda aldıkları eğitimlerin dışında sosyal açıdan desteklenmeye ihtiyacı olan gençlere,<br />
ders çalışmalarının yanında sosyal etkinliklere de katılmalarının ne kadar önemli olduğunu vurgulamaya<br />
çalıştık. Tüm bu süreç kendilerinin de ifade ettiği gibi gelişimleri ve değişimleri için oldukça önemliydi.<br />
Kendi kararlarını verdikleri, dahil oldukları, dinledikleri ve anlattıkları bir zaman paylaştık onlarla.<br />
Fikirlerini sorduk, değerlendirmelerini dinledik, birlikte çok konuştuk, çok yazdık…
13<br />
<strong>YURTTAN</strong> <strong>SESLER</strong> “BEN <strong>DE</strong> VARIM”<br />
Onlarla birlikte biz de öğrendik, biz de değiştik. Özellikle çalıştığımız alanı daha iyi<br />
tanımak için aldığımız her bilgi bizim için çok değerliydi. Deneyimlerimizi başka<br />
ortaöğretim kız öğrenci yurtlarında da paylaşabilmek için tüm süreci değerlendirdik.<br />
Projenin değerlendirme bölümünde yer alan rapor özetinde, yapılan odak grup<br />
görüşmelerini sizlerle paylaştık. Raporun tamamını www.yurttansesler.org adresinde<br />
bulabilirsiniz.<br />
Proje boyunca gözlemlediğimiz ama dile getirilmesi çok güç olan pek çok şeyi kendi<br />
gerçekleştirdikleri projelerle anlattılar. Hem değişimlerini ifade ettiler hem de bunu<br />
başkalarıyla paylaştılar. Bundan sonrası özgüveni sağlam, toplum için de ben de varım<br />
diyen gençlerin adımlarını izlemeye kalıyor.<br />
Sözü Yurttan Sesler’e bırakmadan önce tüm bu süreçte bizimle birlikte olan, güler<br />
yüzünü ve desteğini esirgemeyen, emek veren herkese çok teşekkür ediyorum.
14<br />
<strong>YURTTAN</strong> <strong>SESLER</strong> “BEN <strong>DE</strong> VARIM”<br />
TEŞEKKÜRLER…<br />
Desteklerinden dolayı;<br />
Sayın Nevşehir Valisi Abdurrahman Savaş, Sayın Nevşehir Vali Yardımcısı Vural<br />
Demirtaş, Sayın Hacıbektaş Kaymakamı Bedrettin Özmen, Sayın Avanos Kaymakamı<br />
Aylin Kırcı Duman, Sayın Hacıbektaş Belediye Başkanı Ali Rıza Selmanpakoğlu, Sayın<br />
Nevşehir İl Milli Eğitim Müdürü Abdulgafur Büyükfırat, Sayın Hacıbektaş İlçe Milli<br />
Eğitim Müdürü Mehmet Çiftçiler, Sayın Nevşehir Belediye Başkanı Hasan Ünver, Sayın<br />
Nevşehir Belediye Başkan Yardımcısı Yusuf Kaya, Sayın Nevşehir Üniversitesi Rektörü<br />
Prof. Dr. Filiz Kılıç, Sayın Konya Valisi Aydın Nezih Doğan, Sayın Ereğli Kaymakamı<br />
Hasan Bağcı, Sayın Konya İl Milli Eğitim Müdürü Şerafettin Turan, Sayın Konya İl Milli<br />
Eğitim Müdür Yardımcısı Muhittin Yılmaz, Sayın Konya İl Milli Eğitim Şube Müdürü<br />
Abdülkadir Işık, Sayın Ereğli Belediye Başkanı Hüseyin Oprukçu, Sayın Ereğli İlçe Milli<br />
Eğitim Müdürü Yasin Şimşek, Sayın Ereğli İlçe Milli Eğitim Şube Müdürü Ömerül Faruk<br />
Gülbahar,<br />
Katkılarından dolayı;<br />
Sayın Aslı Bekmen, Sayın Hacıbektaş Kız Teknik ve Meslek Lisesi Müdürü Tuğtekin<br />
Bektaş, Sayın Ereğli Sağlık Meslek Lisesi Müdürü Sultan İğdeli, Sayın BM Ortak<br />
Programı Kadın Dostu Kentler İçin Yerel Koordinatörü Nilgün Salmaner, Sayın AÇEV<br />
Yerel Koordinatörü Sibel Alpak, Sayın Ereğli Sağlık Meslek Lisesi Müdür Yardımcı Havva<br />
Kılıç, Sayın İmran Ünal, Sayın Feyza Uçar, Sayın Hacıbektaş Kız Teknik ve Meslek Lisesi<br />
ve Ereğli Sağlık Meslek Lisesi Kız Öğrenci Yurdu belletmen öğretmenleri ve personeli,<br />
öğrenci projelerinde öğrencilere destek veren tüm Hacıbektaş İlçesi ve Ereğli İlçesi<br />
yetkililerine teşekkür ederiz.
15<br />
<strong>YURTTAN</strong> <strong>SESLER</strong> “BEN <strong>DE</strong> VARIM”<br />
SÖZ ‘<strong>YURTTAN</strong> <strong>SESLER</strong>’<strong>DE</strong><br />
Sabancı Vakfı Toplumsal Gelişme Hibe Programı kapsamında desteklenen ve<br />
Genç Hayat Vakfı tarafından Hüsnü Özyeğin Vakfı ortaklığında uygulanan<br />
Yurttan Sesler projesi, ortaöğretim kız öğrenci yurtlarında kalan 14–18 yaş<br />
aralığındaki gençlerin toplumsal katılımlarının arttırılmasına destek olmak ve kişisel<br />
gelişimlerini desteklemek amacıyla gerçekleştirilmiştir.<br />
Proje, Konya Ereğli Sağlık Meslek Lisesi Ayşen Özyeğin Ortaöğrenim Kız Öğrenci Yurdu<br />
ve Nevşehir Hacıbektaş Kız Teknik ve Meslek Lisesi Ortaöğretim Kız Öğrenci Yurdu’da 15<br />
Nisan 2011- 15 Nisan 2012 tarihlerinde uygulanmıştır.<br />
Proje Gerekçesi<br />
Ülkemizde ortaöğretime devam eden 4.7 milyon gencin yüzde 45’ini kız öğrenciler<br />
oluşturmaktadır. Bulunduğu yerleşim yerinde ilköğretim kurumu bulunmayan<br />
öğrencilerin okula devam edebilmesi taşımalı eğitim ile mümkün olmaktadır.<br />
8 yıllık temel eğitimin ardından ortaöğretime devam etmek isteyen, özellikle<br />
Anadolu Lisesi ve Meslek Lisesi gibi meslek edindirme veya yükseköğretime<br />
hazırlanma açısından avantaj sağlayan okullara sınav yolu ile kabul<br />
edilen öğrenciler, ortaöğretimini il veya ilçe merkezlerinde sürdürmek<br />
zorundadırlar. Bu nedenle, küçük yerleşim bölgelerinde yaşayan ve maddi<br />
açıdan kısıtlı imkanlara sahip öğrencilerin ortaöğretime devam etmesi<br />
için, ortaöğretim kurumunun bulunduğu merkezde barınma olanağının<br />
sağlanması gerekmektedir. Barınma imkanları, diğer bir ifade ile pansiyonlar,<br />
bu düzeydeki okullaşma oranını arttırmak ve farklı sosyo-ekonomik<br />
koşullardan gelen gençlere eşit fırsat sunmak için kilit rol oynamaktadır.<br />
Ortaöğretim kurumları için pansiyon yapımları Milli Eğitim Bakanlığı Ortaöğrenim Burs<br />
ve Yurtlar Daire Başkanlığı tarafından yürütülmektedir. Bu daire, pansiyon yapımları<br />
için Yatırımlar ve Tesisler Dairesi; donatım konusunda Eğitim Araçları ve Donatım<br />
Dairesi Başkanlığı; pansiyon yapımında öncelikli bölgeler ve pansiyonların teknik<br />
özelliklerinin belirlenmesi ve yatırım programına alınması konusunda ise Strateji<br />
Geliştirme Başkanlığı ile koordinasyon içerisinde çalışmaktadır.<br />
Genel bütçeden yapılan pansiyonların yanı sıra özel sektör, vakıflar, il özel idareleri,<br />
belediyeler ve hayırsever kişilerin yaptığı pansiyonların işletme hakları Milli Eğitim<br />
Bakanlığı’na devredebilmektedir.
16<br />
<strong>YURTTAN</strong> <strong>SESLER</strong> “BEN <strong>DE</strong> VARIM”<br />
Milli Eğitim Bakanlığı’na bağlı tüm lise pansiyonlarının toplam sayısı 1666, yatak<br />
kapasitesi 254.949’dur. Türkiye’de toplamda 913 yatılı kız yurdunda kalan kız<br />
öğrencilerin sayısı 73.152’dir.<br />
Ortaöğretim öğrenci yurtlarının işleyiş esasları Milli Eğitim Bakanlığına Bağlı Okul<br />
Pansiyonları Yönetmeliği ile düzenlenmiştir. Bu yönetmelikte yer alan hususlar, yurdun<br />
idari olarak bağlı olduğu okul tarafından ayrıca hazırlanan iç yönerge hükümlerine<br />
göre uygulanmaktadır. Dolayısıyla, yurdun içerisinde günlük hayatın düzenlenmesi<br />
(uyanma saati, yemek saati, sıcak su verilen gün ve saatler, etüd saatleri) her yurdun<br />
kendi ihtiyaçlarına göre esneklik gösterebilmektedir. Bu yönergeyi oluşturan okul<br />
idarecilerinin gençlere yönelik yaklaşımları, gençlerin psikolojik ve sosyal gelişimini<br />
desteklemeye yönelik bilgi ve beceriler açısından ne kadar yetkin oldukları, pansiyonda<br />
yaşayan gençlerin iyi olma halini belirleyen en önemli faktörlerin başında gelmektedir.<br />
Yönetmelikte öngörülen diyet uzmanı, doktor, hemşire veya sağlık memuru ve hasta<br />
bakıcı pansiyonlarda görevlendirilmemektedir. Genellikle diyet uzmanı yerine yurttan<br />
sorumlu müdür yardımcısı menüleri belirlemekte, ödenek sınırlarında yapılabilecek en<br />
uygun menüler düzenlenmektedir. Yatılı öğrencilerin tıbbi müdahaleye ihtiyaç duyduğu<br />
zamanlarda belletici öğretmenler * taksi veya kendi araçlarını kullanarak öğrencileri en<br />
yakın sağlık kurumuna ulaştırmaktadır.<br />
Yatılı öğrenciler, sıklıkla ihtiyaç duyduğu rehberlik hizmetlerinden okullarında<br />
görevli rehber öğretmenler aracılığıyla faydalanabilmektedir. Yatılılık koşulları<br />
özelinde rastlanan sorunlara müdahale etmek ve yatılı hayatın öğrencilerin psikolojik<br />
ihtiyaçlarına uygun şekilde düzenlenmesinde destek olmak üzere yurt idarecilerine,<br />
belletici öğretmenlere, yurt çalışanlarına ve öğrencilere sağlanan düzenli bir rehberlik<br />
hizmeti yurtlar için düşünülmemiştir.<br />
Temel olarak yurtlar, öğrencilerin barınma ve beslenme ihtiyacını<br />
karşılayan mekanlar olarak düzenlenmekte, yönetmelik veya iç<br />
yönergelerde öğrencilerin psikolojik ve sosyal gelişimine yönelik mekansal<br />
düzenlemeler ve etkinlikler sözkonusu edilmemektedir.<br />
Yurttan sorumlu idarecilerin bu konuda bilinçli ve motivasyon sahibi olmaları,<br />
bununla birlikte Milli Eğitim Bakanlığı tarafından sağlanan ödenekleri etkin bir şekilde<br />
kullanma becerisine sahip olmaları bu eksikliği gidermek konusunda bazı yurtlar için<br />
avantaj teşkil etmektedir. Milli Eğitim Bakanlığı Ortaöğretim Genel Müdürlüğü’nün<br />
19/01/2011 tarihli ve 390 sayılı ‘Pansiyon Hizmetlerinde Kalitenin İzlenmesi’ konulu<br />
yazısı bu konuda Milli Eğitim Bakanlığı’nın yönlendirici olma çabasını yansıtmaktadır.<br />
Madde-8’de öğrencilerin gelişimlerini desteklemek amacıyla gerektiğinde resmi ve özel<br />
kuruluşlar ve sivil toplum kuruluşları ile işbirliği yapılması gereği vurgulanmaktadır.<br />
* İlköğretim ve ortaöğretim kurumlarında okuyan parasız ve paralı yatılı öğrencilerin, ders saatleri dışında<br />
pansiyonlarda eğitim ve gözetimi ile Milli Eğitim Bakanlığına Bağlı Okul Pansiyonları Yönetmeliği’nde<br />
belirtilen diğer idari hususları yürütmekle görevli kişilerdir.
17<br />
<strong>YURTTAN</strong> <strong>SESLER</strong> “BEN <strong>DE</strong> VARIM”<br />
Proje Amacı<br />
Bu kapsamda Yurttan Sesler projesi; ortaöğretim kız öğrenci yurtlarının barınma ve<br />
ders çalışma mekanı olmasının yanı sıra, ailelerinden uzakta büyüyen gençlerin kişisel<br />
gelişimlerine de ortam hazırlayan bir yer olma konusunda gelişmesi ve güçlenmesinin<br />
sağlanmasını amaçlamaktadır.<br />
Proje Hedefleri<br />
Belirlenen amaç doğrultusunda projenin hedefleri;<br />
• Yurtta kalan gençlerin psiko-sosyal gelişimleri için sosyal-kültürel faaliyetlere ve<br />
eğitimlere katılımlarının sağlanması,<br />
• Eğitimlerle toplumsal cinsiyet, iletişim, ekip dayanışması konusunda farkındalık<br />
geliştiren gençlerin yaşam becerileri ve özgüvenlerinin artması,<br />
• Sosyal sorumluluk projeleri planlama ve uygulamalarıyla kendilerine olan<br />
güvenlerinin artması, üretebileceklerini, sorumluluk alabileceklerini ve topluma<br />
değer katabileceklerinin farkındalığının kazandırılması,<br />
• Proje sonuçları temel alınarak, Türkiye’deki tüm ortaöğretim kız öğrenci<br />
yurtlarında uygulanabilecek örnek bir modelin hazırlanmasıdır.
18<br />
<strong>YURTTAN</strong> <strong>SESLER</strong> “BEN <strong>DE</strong> VARIM”<br />
Eğitim Çalışmaları<br />
Emel Seven Bozçam<br />
Eğitim Koordinatörü<br />
“Projenin eğitimlerinin projenin genel amaçları<br />
ve hedefleri ile uyumuna özellikle dikkat<br />
ettik. Projenin ana amaçları arasında yer alan<br />
toplumsal katılım ve gençlerin özgüvenlerinin<br />
artırılması bizim için çıkış noktası oldu.<br />
Genç kızların toplumsal katılımının artırılmasının toplumsal<br />
cinsiyet eşitliğinin sağlanması için önemli bir adım olduğunun<br />
farkındaydık. Eğitim ekibi olarak, öğrencilerin toplumsal katılımını<br />
artırmak için toplumsal cinsiyet eşitliği, iletişim becerileri, öz<br />
güven, ekip çalışması ve proje döngüsü eğitimleri almalarının<br />
yararlı olacağına inandık.<br />
Toplumsal cinsiyet eşitliğini, kadınların ve erkeklerin toplumsal rolleri ve sorumlulukları<br />
üzerinden aktarmaya çalıştık. İletişim becerileri eğitimleri sırasında ise öğrencilerin<br />
öncelikle kendileriyle olan iletişimlerine odaklanmaları için gayret ettik. Kendilerinde<br />
var olan kaygının, umudun, karamsarlığın, potansiyelin ne kadar farkında olduklarını<br />
çalıştık birlikte. Kendi seslerini ve isteklerini duyabilmeleri için öncelikle kendileriyle<br />
olan iletişim sürecini fark etmeleri için kolaylaştırıcı olmaya gayret ettik. Sonra<br />
çevreleriyle olan iletişimleri üzerinde hep birlikte çalıştık. İletişim becerileri üzerinde<br />
çalışırken özgüven geliştirici uygulamalar yaptık.<br />
Ekip çalışması eğitimleri, gençlerin yurt içinde daha uyumlu yaşamalarını<br />
kolaylaştırmak ve gerçekleştirecekleri sosyal sorumluluk projeleri sırasında grup<br />
olarak çalışmalarını güçlendirmek adına önemliydi. Proje döngüsü eğitimleri ise hedef<br />
kitlenin toplumda görünür olmasını kolaylaştıracak, esasında öğrencilerin topluma<br />
sağlayabileceği yarar konusunda çevrelerinde farkındalık oluşumunu güçlendirecek<br />
hedefler üzerine kuruldu. Proje döngüsü eğitimleri ile sosyal sorumluluk projesi<br />
oluşturan gençler, kendi potansiyellerinin ve güçlerinin de farkına vardılar.
19<br />
<strong>YURTTAN</strong> <strong>SESLER</strong> “BEN <strong>DE</strong> VARIM”<br />
Yurtlarda görev yapmakta olan belletici öğretmenlere ve yurt idarecilerine<br />
benzer eğitimler verildi. Bu eğitimler temelde öğretmenlerin yurtlarda<br />
kalan gençlerle olan iletişimlerini güçlendirmek, onlara toplumsal cinsiyet<br />
eşitliğini gözeterek yaklaşmalarını ve gençlerin toplumsal katılımlarının<br />
artmasına destek olmalarını sağlamak için gerçekleştirildi. Öğretmenlere<br />
verilen eğitimlerin konu başlıkları iletişim becerileri, toplumsal cinsiyet<br />
eşitliği, ekip çalışması ve proje döngüsü olarak sıralanabilir.<br />
Eğitmenler ve Özellikleri<br />
Projenin eğitim ekibinde yer olan eğitmenlerimizin temelde iki özelliğe sahip olmasını<br />
bekledik. Bunlardan birincisi gençlerle çalışma yöntem ve becerilerine sahip olmaları<br />
veya bu becerileri geliştirebilecek özellikte olmalarıydı. İkincisi ise ergen psikolojisinden<br />
anlıyor olmaları ve bu konuda deneyime sahip olmalarıydı. Eğitmenlerimizin özellikle<br />
psikoloji deneyim ve bilgisine sahip olmalarını istememizdeki amaç hedef kitlenin sahip<br />
olduğu özellikler ile ilgiliydi. Sınav kaygısı, aileden uzak bir ortamda uzun zamandır<br />
yaşıyor olmak, sosyal ilişki bağlarının kopuk olması, yurtlardaki gruplaşmalar nedeniyle<br />
eğitimler sırasında cereyan edebilecek olası çatışma ve tartışmalar gibi durumlara<br />
deneyimli bir ergen psikoloğunun süreç için yararlı olacağına inandık. Nitekim eğitimler<br />
sırasındaki gelişmeler de bu öngörümüzün doğru olduğunu gösterdi.<br />
Eğitmenlerimizin oluşturulan eğitim içeriklerine kendi deneyimleri, kişilik özellikleri ve<br />
bakış açılarından bir şeyler katıyor olması bizler için çok anlamlıydı. Oluşturulan içeriği<br />
grubun beklentisi ve profili doğrultusunda sentezleyerek aktarıyor olmaları eğitimler<br />
sırasında en güçlü özelliklerimizden biriydi.<br />
Yöntem<br />
• Benlik durumlarını pozitif bir şekilde kullanmak<br />
• Model olmak<br />
• Süreci en baştan yapılandırarak katılımcılarla paylaşmak<br />
• Geri bildirimlerle cesaretlendirici teknikler<br />
• Süreç odaklı yaklaşım<br />
• Destekleyen ebeveyn, çocuk-çocuk, yetişkin-yetişkin ilişkisi temelinde<br />
transaksiyonel analiz yaklaşımı ve bu yaklaşımın diğer bazı özellikleri –<br />
teknikleri<br />
• Güçlendirme yaklaşımı<br />
• Sistem yaklaşımı<br />
• İmajinasyon<br />
• Yaygın eğitim teknikleri
20<br />
<strong>YURTTAN</strong> <strong>SESLER</strong> “BEN <strong>DE</strong> VARIM”<br />
Eğitim için Saha Çalışmaları<br />
Eğitim içerikleri oluşturulmadan önce yurtları ziyaret ederek hedef kitle ile onların<br />
boş zamanlarında birlikte vakit geçirmeye gayret ettik. Akşam yemekleri, sabah<br />
kahvaltıları, odalara ziyaretler, bahçe içinde yürüyüşler, koridor sohbetleri bunlara<br />
örnek olarak verilebilir. Resmi olmayan bu birlikte vakit geçirme süreçlerinde<br />
öğrencilerin eğitim ile ilgili beklentilerini ve isteklerini anlamaya çalıştık.<br />
Yurtlarda yapmış olduğumuz başka bir saha çalışması da eğitim içerikleri<br />
hazırlanmadan önce gerçekleştirdiğimiz grup toplantıları oldu. Bu grup toplantılarında<br />
proje eğitimleri ile ilgili bilgiler verdik, katılımcıların beklentilerini dinledik ve proje<br />
eğitimleri ile ilgili karşılıklı görüş bildirdik. Böylece katılımcılar, proje sürecinin en<br />
başında eğitim içeriklerinin çerçevesinin ve temelinin oluşmasına katkı sağladılar.<br />
Projenin başlangıç aşamasında yapmış olduğumuz profil çalışması ile projeye katılan<br />
öğrencilerin özellikleri hakkında çeşitli bilgiler edindik. Eğitim içerikleri oluşturulurken<br />
bu özellikleri dikkate aldık ve eğitimin uygulama sürecine olan katkısını deneyimledik.<br />
Öğrencilerle yaptığımız hazırlık çalışmalarının bir benzerini de belletmen<br />
öğretmenler ve yurt idarecileri ile gerçekleştirdik. Proje kapsamında eğitim<br />
alan bu grubun eğitim sürecine dair beklentilerini ve isteklerini önceden<br />
belirleyerek süreci bu kapsamda yapılandırmak, öğretmenlerin eğitime<br />
katılımlarını artırdı.
21<br />
<strong>YURTTAN</strong> <strong>SESLER</strong> “BEN <strong>DE</strong> VARIM”<br />
Eğitimler için Ön Hazırlık Çalışmaları<br />
Eğitim uygulamalarından önce gerçekleştirdiğimiz eğitmen eğitimleri ve pilot<br />
çalışmalar eğitimler için ön hazırlık çalışmalarımızın temelini oluşturdu.<br />
Eğitim içerikleri geliştirildikten sonra eğitmenlerimiz ile bir araya gelerek içerik<br />
çalışmalarımızı devam ettirdik. Varolan içeriğe yönelik eleştirileri, önerileri göz önünde<br />
bulundurarak eğitim içeriklerini henüz uygulama sürecinden önce revize etmeye<br />
başladık. Ardından, her eğitim modülü uygulamasından önce, eğitmen eğitimleri<br />
düzenledik.<br />
Saha koşulları elverdiği ölçüde, proje uygulama sahasına çıkmadan önce proje<br />
eğitimlerinin pilot uygulamasını yapmaya gayret ettik. Esenler Kız Meslek Lisesi’nde 80<br />
kadar kız öğrenci ile yapmış olduğumuz iletişim modülü eğitimleri pilot uygulamaya<br />
örmek olarak verilebilir. Pilot uygulamalar sonrasında ise eğitmenlerimiz ile tekrar bir<br />
araya gelerek eğitim değerlendirmesi yaptık. Pilot eğitimler sırasında farkettiğimiz<br />
zayıf özelliklerimiz ve etkinlikler üzerinde çalıştık. Güçlü yanlarımızı ise pekiştirdik.<br />
Eğitmen eğitimleri ve özellikle pilot çalışmalar, projeyi uygulama sahasında en az<br />
hata payı ile uygulamamıza büyük kolaylık sağlamıştır. Bu nedenle proje eğitimlerini<br />
gerçekleştirmeden önce pilot eğitim çalışmalarını önemsiyoruz ve gerekli olduğunu<br />
düşünüyoruz.<br />
Eğitimlere Dair Son Söz<br />
Eğitim çalışmalarımızı gerçekleştirirken hedef kitlenin istekleri ve özelliklerini<br />
dikkate almamızın büyük bir yararı olduğuna inanmaktayız. Diğer taraftan var<br />
olan etkinliklerin ve oyunların uygulanmasının yanı sıra, ilgili projenin özelliğini<br />
ve dinamiğini dikkate alarak yeni eğitim içerikleri geliştirmenin gerekli olduğunu<br />
düşünüyoruz. Eğitim çalışmalarını bu bakış açısıyla gerçekleştirmek ise eğitim<br />
ekibimizin ayırt edici ve güçlü özellikleri arasında yer alıyor.<br />
Eğitim uygulamalarını bir bütün olarak görmenin eğitim sürecinin verimliliğini<br />
artırdığını deneyimledik. Proje koordinatörünün saha hakkında verdiği geri bildirimler,<br />
katılımcıların eğitimler sırasındaki duygu ve düşünceleri, sürekli gelişen ve değişen<br />
eğitim teknikleri ve içeriklerini takip ediyor olmak ve bunlara hakim olmak, aynı eğitim<br />
grubunda farklı teknik ve yöntemleri kullanan eğitmenlerin sürece sağladığı zenginlik<br />
bu bütünlük havuzu içinde yer alan özelliklerden sadece bazıları.<br />
Yurttan Sesler projesi eğitimlerini de bahsettiğimiz bütünlükçü yapı içinde<br />
gerçekleştirmeye gayret ettik.<br />
Yeni projelerde yeni deneyimler edinmek ve bunları paylaşabilmek dileğiyle…”
22<br />
<strong>YURTTAN</strong> <strong>SESLER</strong> “BEN <strong>DE</strong> VARIM”<br />
Proje Eğitimleri<br />
Proje eğitimleri dört modül olarak kurgulandı. Eğitimlerin ardından gelen öğrenci<br />
projelerinin uygulama süreciyle öğrenciler eğitimini aldıkları teorik konuları hayata<br />
geçirerek deneyimlemiş oldular.<br />
Toplumsal Cinsiyet Eşitliği<br />
Uygulama Tarihi: Mayıs- Haziran 2011<br />
Amaç<br />
• Her iki ilde toplam: 48 saat öğrenci eğitimi<br />
• Hacıbektaş - Eğitimlere katılan öğrenci sayısı: 168<br />
• Ereğli - Eğitimlere katılan öğrenci sayısı: 147<br />
• Her iki ilde eğitimlere katılım: 15 belletmen öğretmen ve idareci<br />
Toplumun kadınlara yüklediği duygu, düşünce ve kimliklerin, kadınların hayata<br />
bakış açısı ve hayatlarının şekillenmesi üzerindeki etkileri konularında farkındalık<br />
oluşturulması.<br />
Hedef<br />
• Toplumsal cinsiyet temelli kadın-erkek rolleri, sorumlulukları ve meslekler<br />
konusunda farkındalık oluşturulması,<br />
• Özgüvenin kişisel ve sosyal gelişime olan etkisi hakkında hedef kitlenin<br />
dikkatinin çekilmesi.<br />
Uygulanan Etkinlikler<br />
• Eşyalar Konuşuyor<br />
• Kendi Öykümüzü Kendimiz Oluşturuyoruz<br />
• Taştan Duvarlar Örüyoruz<br />
• Isındırıcı Oyunlar<br />
Değerlendirme<br />
Taştan Duvarlar Örüyoruz ve Eşyalar Konuşuyor içerikli Toplumsal Cinsiyet ve Özgüven<br />
eğitimlerinden sonra uygulanan eğitim değerlendirme formları ile görüşmenin ne kadar<br />
yararlı ve öğrenci üzerinde ne kadar etkili olduğunu ölçmek amaçlanmıştır.<br />
Taştan Duvarlar Örüyoruz Eğitimi Değerlendirme Formu’nu dolduran 313<br />
öğrenciye eğitmenlerin eğitmenlik vasıflarıyla ilgili açık uçlu sorular sorulduğunda<br />
gelen yorumlar arasında “bize bir şeyler öğretmek için çaba harcadılar”, “erkeklerlekadınların<br />
eşit haklara sahip olduğunu bir kez daha anlıyorum” ve “benim kendime olan<br />
güvenimi arttırdı” ifadelerine yer vermişlerdir. Olumsuz yorum yapanların ifadelerine<br />
bakıldığında “yeterli bilgi veremediler” diye bir yorum yapıldığı görülmektedir.
23<br />
<strong>YURTTAN</strong> <strong>SESLER</strong> “BEN <strong>DE</strong> VARIM”<br />
Eğitmenler ve proje ekibinden beklentiler ile ilgili soruya cevap vermeyenlerin oranının<br />
çok yüksek olduğu görülmektedir (% 41). Cevap veren öğrencilerin okul ya da yurttan<br />
beklentilerini ve kişisel gelişimle ilgili beklentilerini de ifade ettikleri görülmektedir.<br />
Belirtilen beklentilerin % 49’u eğitim ve(ya) eğitmenle ilgilidir. Eğitimle ve proje ekibi ile<br />
ilgili beklentilere bakıldığında etkinliklerin arttırılıp, daha değişik projelerin yapılması,<br />
eğitimlerin devam etmesi, ışık-sesli gösteriler olması, canlı performans şeklinde<br />
daha çok sosyal etkinlik yapılması, okumak isteyip de okuyamayan kızlara umut<br />
olması, diğer yurtlara-başka illere de gidilmesi ve erkeklere de aynı eğitimin verilmesi<br />
gibi beklentiler olduğu görülmektedir. Eğitmenlerle ilgili beklentiler arasındaysa<br />
“her zaman arkamızda bize destek olsunlar/sorunları çözeceklerine inanıyorum”,<br />
“sorunlarımızda ve güzel yerlere gelebilmemiz için bize yardımcı olsunlar” gibi yorumlar<br />
yapıldığı belirlenmiştir. Öğrencilerin kişisel gelişimlerine destek olması için de projeden<br />
beklentilerinin olduğu tespit edilmiştir. Öğrencilerin % 5’i bu konuda projeyi araç olarak<br />
görmektedir. “kadınların da her alanda kendini gösterebileceğini çevreme yansıtmak<br />
istiyorum”, “daha sosyal olmak istiyorum” gibi ifadeler kullanan öğrenciler projenin<br />
kendilerine kişisel olarak katkı sağlaması için beklentileri olduğunu ifade etmişlerdir.<br />
Öğrencilerin % 4’ü okul ya da yurt ile ilgili beklentilerini ifade etmiştir. Öğrencilerin<br />
yurt parası vermemek, kendileriyle tek tek iletişim kurulması, öğretmenlere de eğitim<br />
verilmesi, kendilerine karşı anlayışlı olunması gibi beklentileri olduğu görülmektedir.<br />
Ayrıca 2 öğrenci “erkekleri yok edelim, dünya bize kalsın” ve “kız ve erkeğin karşılıklı<br />
müsabakası olabilir” gibi ifadeler kullanarak beklentilerini ifade etmiştir.<br />
Eğitim ve sonrası için söylemek istedikleri sorusuna öğrencilerin % 40’ının cevap<br />
vermediği görülmektedir. Öğrencilerin % 57’si ise olumlu değerlendirmeler yapmıştır.<br />
Bu değerlendirmeleri yapan öğrenciler “kararlılık ve azim ruhum arttı”, “bilgili olmak<br />
güzel”, “erkek-kadınların eşit haklara sahip olduğunu bir kez daha anlıyorum” gibi<br />
kendilerindeki değişimleri anlatan yorumlar yapmıştır. Ayrıca eğitimle ilgili olarak<br />
“diğer etkinliğe göre daha eğlenceliydi”, “kalıcı bilgiler verildi”, “çok yararlı oldu”,<br />
“herkesin farkındalığını arttırdılar” gibi yorumlar eklenmiştir. Öğrencilerin % 2’si<br />
ise “saat uygunsuz”, “sınavlarımıza denk geldi” gibi olumsuz değerlendirmelerini<br />
belirtmişlerdir.<br />
Eşyalar Konuşuyor Eğitimi Değerlendirme Formu’nu dolduran 318 öğrencinin<br />
eğitmenlerle ilgili görüşlerine bakıldığında % 98’inin olumlu yorum yaptığı<br />
görülmektedir. Öğrencilere eğitmenlerin eğitmenlik vasıflarıyla ilgili açık uçlu<br />
sorular sorulduğunda gelen yorumlar arasında “hepimizle ilgilendi”, “çok güzel<br />
anlattılar”, “daha önce hiç düşünmediklerimizi düşündürdü” gibi ifadelerin kullanıldığı<br />
belirlenmiştir. Olumsuz yorum yapanların ifadelerine bakıldığında “yavaş konuşması<br />
dikkatimi dağıtıyor”, “daha açık olabilirdi”, “süre fazlaydı, aynı konu üzerinde çok<br />
duruldu” gibi değerlendirmelerin yapıldığı görülmektedir.<br />
Öğrencilerin eğitmenler ve proje ekibinden beklentileri ile ilgili soruya cevap<br />
vermeyenlerin oranı % 27’dir. Cevap veren öğrencilerin okul ya da yurttan beklentilerini<br />
ve kişisel gelişimle ilgili beklentilerini de ifade ettikleri görülmektedir. Belirtilen<br />
beklentilerin % 55’i eğitim ve(ya) eğitmenle ilgilidir. Projenin genişletilmesi, eğitimlerin<br />
daha uzun yapılması, meslekler hakkında bilgilendirme yapılması, erkeklere de aynı
24<br />
<strong>YURTTAN</strong> <strong>SESLER</strong> “BEN <strong>DE</strong> VARIM”<br />
eğitimin verilmesi, etkinliklerin artırılması ve uygulamaya yönelik olması, daha<br />
hareketli çalışmaların yapılması gibi eğitimle ilgili beklentilerin dışında daha çok<br />
destek olunması, eğitimlerden sonra görüşmelerin devam etmesi, somut örnekler<br />
verilmesi gibi eğitmenlere yönelik beklentiler de belirtilmiştir. Öğrencilerin kişisel<br />
gelişimlerine destek olması için de projeden beklentilerinin olduğu tespit edilmiştir.<br />
Öğrencilerin % 11’i bu konuda projeyi araç olarak görmektedir ve sosyalleşmek, güçlü<br />
olmak, kendine güvenmek ve yargıları değiştirmek gibi beceriler edinmek için projeden<br />
beklentileri bulunmaktadır. Öğrencilerin % 6’sı okul ya da yurt ile ilgili beklentilerini<br />
ifade etmiştir. Kuralların daha esnek olması, yurt/okulun daha neşeli olması,<br />
öğretmenlere de eğitim verilmesi gibi beklentileri bulunmaktadır.<br />
Rol Model Kadın Buluşması<br />
Uygulama Tarihi: Haziran 2011<br />
Hacıbektaş - Eğitimlere katılan öğrenci sayısı: 168<br />
Ereğli - Eğitimlere katılan öğrenci sayısı: 147<br />
Değerlendirme<br />
43 öğrencinin katıldığı rol model görüşmesi değerlendirme anketi, görüşmelerin<br />
verimliliğini ölçmek ve öğrencilerin beklentilerini öğrenmek amacıyla uygulanmıştır.<br />
Yapılan değerlendirme sonucunda rol model görüşmesinin amacına ulaştığı ve<br />
öğrencilerin bu görüşmeden faydalandığı görülmektedir.<br />
Nevşehir’deki öğrencilerin katıldığı rol model görüşmelerindeki kadınlar, Avanos<br />
Kaymakamı Aylin Kırcı Duman, Nevşehir Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Filiz Kılıç, BM<br />
Ortak Programı Kadın Dostu Kentler İçin Yerel Koordinatörü Nilgün Salmaner, AÇEV<br />
Yerel Koordinatörü Sibel Alpak ve Nevşehir Kız Teknik ve Meslek Lisesi Müdürü İlkay<br />
Yamaç’tır. Konya’daki rol model kadınları ise müdür yardımcısı Yasemin Bolat, hemşire<br />
İmran Ünal, Vaize Feyza Uçar’dır.<br />
Öğrencilere rol modelle bir araya geldiklerinde ne hissettikleri sorulmuştur. % 93’ünün<br />
olumlu şeyler hissettikleri belirlenmiştir. Öğrenciler duygularını “farklı hayatlar<br />
dinleyerek örnek aldım”, “çalışmanın başarı getireceğini anladım”, “kendi ayaklarım<br />
üstünde durabilirim”, “arkamda birilerinin olduğunu hissettim”, “bize değer verildiğini<br />
hissettim”, “kendimi önemli hissettim” gibi yorumlarla ifade etmişlerdir.<br />
Öğrencilere buluşmayla ilgili kendilerine ilginç gelen bir şeyin olup olmadığı<br />
sorulduğunda % 93’ü görüşmede kendileri için ilginç durumların olduğunu belirtmiştir.<br />
Öğrenciler rol model kadınlarla ilgili olarak “okuma azimleri/engelleri aşmaları”,<br />
“evliyken bile üniversite okumaları”, “yaşam mücadelesi”, “farklı birilerini seçmeleri”,<br />
“zor şartlarda okuyabilmeleri”, “evlendikten sonra üniversiteye gitmesi” gibi<br />
durumların ilginç olduğunu ifade etmişlerdir.<br />
Öğrencilerin % 93’ü görüşmeye katılan rol model kadınların anlattıkları mesleklerle ilgili<br />
bilgi edindiklerini belirtmişlerdir.<br />
“Kendini çalışan bir kadın olarak düşündüğünde sence bu süreçte karşına çıkabilecek<br />
zorluklar ve kendine güvendiğin konular nelerdir” sorusuna verilen cevaplara
25<br />
<strong>YURTTAN</strong> <strong>SESLER</strong> “BEN <strong>DE</strong> VARIM”<br />
bakıldığında öğrencilerin kendilerine güvendikleri konuları belirttikleri görülmektedir.<br />
Bu konuları “her konuda azimli olmam”, “istekli olmam”, “kendime güvenim”,<br />
“zorlukların üstesinden gelebilirim”, “bütün engeller aşılabilir”, “güvenim arttı”, “kadın<br />
olduğum için kendimle gurur duydum”, “karşıma çıkan sorunları kendim çözebilirim”,<br />
“asla pes etmemek”, “çok sabırlıyım” gibi ifadelerle belirtmişlerdir.<br />
Öğrencilerin % 93’ü bu buluşmalardan sonra meslek sahibi olarak hayata katılma isteğinin<br />
arttığını belirtmiştir. Öğrencilerden % 30’u bunun nedeniyle ilgili cevap vermezken % 67’si<br />
“zorlukları aşarak bir yere gelmek güven verici”, “zorlukları aşmak için güvenim var”, “kendi<br />
mesleklerinde çalışkan sabırlı azimli olmaları benim katılma isteğimi arttırdı”, “azmin<br />
elinden hiçbir şey kurtulmaz”, “meslek hayatına sıkı sarılmayı öğrendim”, “onlar gibi bilinçli<br />
olmak istiyorum”, “nasıl başarılı olduğumu anlatmak istiyorum”, “topluma katılıp iyi<br />
meslek sahibi olacağım” gibi ifadelerle meslek sahibi olmak için ne kadar istekli olduklarını<br />
belirtmişlerdir. Öğrencilerin % 7’si ise buluşmaların meslek sahibi olma isteklerini<br />
artırmadığı, konuşulan konuların bildiği şeyler olduğunu ve etkilenmediğini belirtmiştir.<br />
Ekip Çalışması ve Toplumsal Katılım Eğitimleri<br />
Uygulama Tarihi: Kasım 2011<br />
• Her iki ilde toplam: 42 saat öğrenci eğitimi<br />
• Hacıbektaş - Eğitimlere katılan öğrenci sayısı: 148<br />
• Ereğli - Eğitimlere katılan öğrenci sayısı: 111<br />
• Her iki il toplam: 4 saat belletmen öğretmen eğitimi<br />
• Her iki ilde eğitimlere katılım: 6 belletmen öğretmen<br />
Amaç<br />
Bireysel güçlenme ve toplumsal yaşama katılım aracı olarak sosyal sorumluluk projesi<br />
uygulamak için ihtiyaç duyacakları ekip çalışmasının temel hedeflerinde yer alan bilgi,<br />
beceri ve tutum değişikliklerinin kazanılmasını ve sosyal sorumluluk projeleri ile katılım<br />
arasındaki ilişkinin kurulması.<br />
Hedef<br />
• Farklılıklarımızla beraber var olabilme, farklılıkları olan insanların bir arada<br />
çalışabileceği farkındalığının kazanılması,<br />
• Ekip çalışmasında görev dağılımı konusunda beceri kazanılması,<br />
• Ekip içinde ekip arkadaşlarına karşı sorumluluk bilincinin gelişmesi,<br />
• Ekip içi güven ve dayanışmanın öneminin vurgulanması,<br />
• Ekip çalışması yaparken gözetilmesi gereken ‘dahil olma ve dahil etme’nin<br />
toplumsal yaşama katılımla ilişkisinin kurulabilmesi.<br />
Uygulanan Etkinlikler<br />
• Aşevi ve Çocuk Yuvası yapıyoruz<br />
• Katılım konulu poster çalışması<br />
• Isındırıcı oyunlar
26<br />
<strong>YURTTAN</strong> <strong>SESLER</strong> “BEN <strong>DE</strong> VARIM”<br />
Değerlendirme<br />
Ekip Çalışması Eğitimi Değerlendirme Formu’nu cevaplandıran Nevşehir Hacıbektaş<br />
Kız Teknik ve Meslek Lisesi’nden 146 ve Konya Ereğli Sağlık Lisesi’nden 108 olmak üzere<br />
toplam 254 öğrencinin verdikleri cevaplar analiz edilmiştir.<br />
Öğrencilerin eğitmenlerle ilgili yaptıkları görüşlerin yaklaşık olarak % 96’sının olumlu<br />
yönde olduğu görülmektedir. Yorumlarda yer alan “anlayışlı”, “eleştirilere açık”, “içten<br />
ve samimi”, “sorumlu”, “herkese eşit davranan”, “başkalarının fikirlerine önem veren”,<br />
“cesaretlendirici”, “dinleyici”, “bize değer veren”, “güven verici” gibi ifadeler kullanarak<br />
eğitmenlerinden neden memnun kaldıklarını açıkça belirtmişlerdir.<br />
Diğer bölümde ekip çalışması eğitiminin öğrenciler üzerindeki olumlu ve olumsuz<br />
etkileri nelerdir, sorusu sorulmuş ve büyük bir kısmı ekip çalışmasının önemine dikkat<br />
çekecek yorumlarda bulunmuştur. “Hayal etmeyi öğrendik” diye adlandırdıkları ekip<br />
çalışması eğitiminin onlar üzerindeki olumlu etkilerini bireysel ve toplumsal açıdan iki<br />
başlık altında toplayabiliriz. Bireysel anlamda eğitimin kendilerine kattıklarıyla ilgili<br />
olarak “birey olduğumu fark ettim”, “önyargımı azalttı”, “değişik fikirleri gördüm”,<br />
“empati kurmayı öğrendim”, “özgüvenim arttı”, “aktiviteleri anlamlandırarak resme<br />
ve söze dökmeyi öğrendim”, “söz sahibi olmayı öğrendim”, “kendimi ifade etmenin<br />
değişik yollarını öğrendim”, “kendimi tanıdım”, “işe yaradığımı hissettim”, “kötü<br />
yanlarımı düşündürttü” gibi ifadeler kullanmışlardır. Toplumsal anlamda ise ekip<br />
çalışmasının etkilerini şu şekilde belirtmişlerdir: “birlik ve beraberlik çalışmaları”,<br />
“beraber vakit geçirmek”, “paylaşmayı öğrenmek”, “arkadaşları daha yakından tanımak<br />
ve arkadaşlıkları pekiştirmek”, “katılımı öğrenmek”, “gruba bir şeyler katabileceğimi<br />
öğrenmek”, “başka insanlar için bir şeyler yapmak”, “sorumluluk bilinci”, “toplumsal<br />
sorunlara duyarsız kalmamak ve bunun için birlikte bir şeyler yapmayı öğrenmek”. Aynı<br />
şekilde ekip çalışmasının olumsuz yanlarıyla ilgili olarak öğrencilerin verdiği cevaplara<br />
bakacak olduğumuzda hem kendi kişisel ihtiyaçlarını engellemesi hem de grup içinde<br />
yaşanan birtakım olumsuzluklara dikkat çektiklerini görebiliriz. Bunlar arasında<br />
“sınava çalışamamak”, “dinlenme saatimdi” ve “zaman uygun değildi” gibi yanıtların<br />
yanı sıra “gruplar kötüydü”, “karşı grubun tavrı kötüydü”, “farklı sonuçlar sinirimi<br />
bozdu”, “yapmak istediklerim engellendi, etkinliklere katılamadım”, “ortak karar almak<br />
zordu” gibi daha çok grup içinde yaşanan sorunlar dile getirilmiştir.<br />
Öğrencilere bunların dışında eklemek istedikleri herhangi bir şey olup olmadığı<br />
sorulduğunda hem olumlu hem de olumsuz yönde cevap verenler olmuştur. Dile<br />
getirilen eleştiri ve öneriler arasında “tekrar yapılsın”, “başka yer ve coğrafyalarda da<br />
yapılsın (örneğin Doğuda bu çalışmalar yapılsın, farklı etnik gruplarla yapılsın)”, “sosyal<br />
sorumluluk konusunda bilinçlendik”, “projenin konusu ve amacı güzeldi”, “buna benzer<br />
eğitimler sıklıkla yapılsın”, “boş vaktimizi yararlı değerlendirdik”, “umarım çalışma<br />
amacına ulaşır”, “başka eğitimlere de katılmak istiyorum”, “herkese keşke böyle eşit<br />
davranılsa”, “zamanla iyi sonuçlar alınabilir”, “bulutlu günlerimize güneş açtı” gibi<br />
ifadelerle öğrenciler eğitimlerden iyi ayrılma gerekçelerini belirtmişlerdir. Yapılan<br />
eleştiriler ise daha çok zamanın ve mekanın kullanımı ile ilgili olmakta ve eğitimlerde<br />
daha fazla oyun ve aktivite olması talep edilmektedir.
27<br />
<strong>YURTTAN</strong> <strong>SESLER</strong> “BEN <strong>DE</strong> VARIM”<br />
İletişim ve Çatışma Çözme Eğitimleri<br />
Uygulama Tarihi: Aralık 2011- Ocak 2012<br />
Amaç<br />
• Her iki ilde toplam: 42 saat öğrenci eğitimi<br />
• Hacıbektaş - Eğitimlere katılan öğrenci sayısı: 148<br />
• Ereğli - Eğitimlere katılan öğrenci sayısı: 98<br />
• Her iki il toplam: 4 saat belletmen öğretmen eğitimi<br />
• Her iki ilde eğitimlere katılım: 8 belletmen öğretmen ve idareci<br />
Gençlerin kendilerini daha iyi ifade etmesini, temel iletişim teknikleri bilgileri ile<br />
iletişim becerilerinin gelişmesini ve sosyal sorumluluk projesi yaparken kendileri,<br />
ekip arkadaşları ve etkileşimde oldukları çevre ile yaşayabilecekleri çatışmalarla baş<br />
etmelerini kolaylaştırmayı ve iletişimin toplumsal yaşama katılımını sağlama rolünü<br />
etkinleştirmesi.<br />
Hedef<br />
• Temel iletişim teknikleri hakkında bilgi edinilmesi,<br />
• Temel iletişim tekniklerini kullanarak iletişim becerilerini geliştirmesi ile kişinin<br />
kendisi ve çevresi ile olumlu iletişim kurabilmesi,<br />
• Olumlu iletişimi bozan çatışma durumları ile baş edebilmek için iletişimde<br />
çatışma yönetimi ile ilgili bilgi sağlanması,<br />
• Kişinin iletişim becerilerini geliştirerek toplumda söz sahibi olması, toplumsal<br />
katılım ve sosyal sorumluluk projeleri ile toplumsal iletişim kurabileceği<br />
farkındalığının oluşması.<br />
Etkinlikler<br />
• İsimler, Roller ve Meslekler: Tombala!<br />
• İLET-İŞ-İM<br />
• ÇATIŞ-MA<br />
• Isındırıcı oyunlar<br />
Değerlendirme<br />
İletişim ve Çatışma Çözme Değerlendirme Formu’nu cevaplandıran 210 öğrencinin<br />
verdikleri cevaplar analiz edilmiştir.<br />
Öğrencilerin eğitmenlerle ilgili yaptıkları görüşlerin yaklaşık olarak % 95’inin<br />
olumlu yönde olduğu görülmektedir. Eğitimcilerin uzmanlıklarıyla ilgili sorularda<br />
“anlatılacakları güzel ifade ediyor”, “bilgileri tam olarak bize yansıtıyor”, “psikolojik<br />
olarak rahatlatıcı”, “konuya hakim” gibi yorumlar yer almaktadır.<br />
Diğer bölümde eğitimlerin onlar üzerindeki olumlu ve olumsuz etkileri nelerdir, sorusu<br />
sorulmuş ve büyük bir kısmı “iletişim ile ilgili bilgi edindim”, “iletişimde dikkat etmem
28<br />
<strong>YURTTAN</strong> <strong>SESLER</strong> “BEN <strong>DE</strong> VARIM”<br />
gerekenleri öğrendim” cevabını vermiştir. “Hayatımda bir şeyler değişti” yorumunu<br />
yapan öğrenciler aldıkları eğitim hakkında “günümüz teknolojisinde herkes iletişimden<br />
kopmuş bu çalışma iyi oldu”, “bir şeyleri değiştirebileceğime inandım”, “kendime<br />
olan güvenim arttı”, “hayata bakış açım değişti” gibi ifadeler kullanmışlardır. Proje<br />
kapsamında ‘ben dili’ kullanımını öğrenmiş olmaları onların toplumsal yaşama aktif<br />
olarak katılımını sağlayarak proje amaçlarından birisini yerine getirmiştir. Aldıkları<br />
iletişim becerisi ve çatışma çözme eğitiminin olumlu yanlarından biri de şüphesiz<br />
“kendilerini ifade ederken doğru dili kullanma” deneyiminin gelişmesidir.<br />
Öğrencilere bunların dışında eklemek istedikleri herhangi bir şey olup olmadığı<br />
sorulduğunda hem olumlu hem de olumsuz yönde cevap verenler olmuştur. Dile<br />
getirilen eleştiri ve öneriler arasında “daha çok oyun olsun”, “daha iyi koşullarda<br />
yapılsın”, “sınav zamanı gelmeyin” gibi talepler yer almaktadır.<br />
Proje Döngüsü<br />
Uygulama Tarihi: Şubat 2012<br />
Amaç<br />
• Her iki ilde toplam: 42 saat öğrenci eğitimi<br />
• Hacıbektaş - Eğitimlere katılan öğrenci sayısı: 110<br />
• Ereğli - Eğitimlere katılan öğrenci sayısı: 100<br />
• Her iki il toplam: 4 saat belletmen öğretmen eğitimi<br />
• Her iki ilde eğitimlere katılım: 4 belletmen öğretmen<br />
Bireysel güçlenme ve toplumsal yaşama katılım aracı olarak sosyal sorumluluk projesi<br />
yapma sürecinde proje yazımı ve uygulamasının planlamasına yönelik bilgi ve beceri<br />
kazanılması.<br />
Hedef<br />
• Sosyal sorumluluk projelerinin hangi amaçla yapıldığı farkındalığının<br />
kazanılması,<br />
• Toplumda ve kendi yaşamlarımızda gözlemlenen sorunların sosyal sorumluluk<br />
projelerine konu olabileceği bilincinin oluşması,<br />
• Sosyal sorumluluk projelerinin aktif yurttaşlık temelinde toplumsal yaşama<br />
katılım aracı olarak uygulanabilmesi için proje yapma becerisinin geliştirilmesi,<br />
• Sosyal sorumluluk projesi yapabilmek için sorun tespiti, hedef analizi, araç<br />
geliştirilmesi, uygulama sürecinin planlanması gibi uygulama adımlarının<br />
deneyimlenmesi, beceri geliştirilmesi.<br />
Etkinlikler:<br />
• Yap-boz yapıyoruz!<br />
• Proje ne demek<br />
• Proje döngüsü basamakları<br />
• Isındırıcı oyunlar
29<br />
<strong>YURTTAN</strong> <strong>SESLER</strong> “BEN <strong>DE</strong> VARIM”<br />
Değerlendirme<br />
Proje Eğitimi Değerlendirme Formu’nu cevaplandıran 202 öğrencinin verdikleri cevaplar<br />
analiz edilmiştir.<br />
Öğrencilerin eğitmenlerle ilgili yaklaşık olarak % 98’inin olumlu yorum yaptığı<br />
görülmektedir. Olumlu olan yorumlarında; “sabırlı”, “şirin ve sempatik”, “içten ve<br />
samimi”, “yardımsever”, “pozitif”, “cana yakın ve sıcak”, “dikkatli”, “özgüveni olan”,<br />
“ciddi” gibi ifadeler kullanılmıştır. Eğitimcilerin uzmanlıklarıyla ilgili ise “açıklayıcı”,<br />
“bilgilendirici ve öğretici”, “başarılı”, “iletişimleri iyi”, “katılım sağlayan”, “fikirlere<br />
saygılı”, “sorulara sıkılmadan cevap veren”, “güç, cesaret ve güven duygusu uyandıran”,<br />
“bize ayak uyduran”, “gerektiği yerde müdahale eden” gibi ifadelere yer vermişlerdir.<br />
Bir sonraki bölümde öğrencilere proje eğitiminin onlar üzerindeki olumlu ve olumsuz<br />
etkileri nelerdir, sorusu sorulmuş ve büyük bir kısmı proje çalışmasının önemine dikkat<br />
çekecek yorumlarda bulunmuştur. “Hayal etmeyi” öğrendikleri bir önceki eğitimde<br />
şimdi de “hayallerimizin gerçekleşebileceğini hissettik” diye adlandırdıkları proje<br />
çalışması eğitiminin onlar üzerindeki olumlu etkilerini bireysel ve toplumsal açıdan<br />
iki başlık altında toplamak mümkündür. Öğrencilerin bireysel anlamda kazanımlarına<br />
bakacak olduğumuzda “bilinçlenmemi sağladı”, “kendime olan güvenimi arttırdı”,<br />
“projenin nasıl yapıldığı ve aşamalarıyla ilgili bilgi edindim”, “öğrendiklerimizi<br />
uyguladık”, “farkındalık yarattı”, “her şeyin üstesinden gelebilmeyi, başarabilmeyi<br />
öğrendim”, “geleceğe yönelik fikirlerim oluştu/değişti”, “becerilerimi geliştirebileceğimi<br />
öğrendim” gibi ifadeler kullandıklarını görebiliriz. Aynı şekilde toplumsal ve kolektif<br />
açıdan edindikleri bilgileri ise “planlı çalışmayı öğrendik”, “proje ürettik/proje<br />
üretebildiğimizi gördük”, “yardımlaşma ve dayanışma”, “sorumluluk bilinci”, “ortak<br />
karar verebilmeyi öğrendik”, “topluma faydalı bir şeyler yaptık”, “sosyal sorumluluk<br />
bilincimiz gelişti”, “toplumsal sorunları öğrendik ve önemsedik”, “paylaşım”, “hep<br />
beraber bir şeyler yapabileceğimize inandım” şeklinde dile getirmişlerdir. Proje<br />
eğitimiyle ilgili genel olarak olumsuz buldukları yanlar arasında “vakit kaybı”, “bu<br />
sürede test çözebilirdim” ve “gereksizdi” gibi daha çok kişinin kendi gereksinimleri<br />
üzerinden değerlendirdiği görülmüştür.
30<br />
<strong>YURTTAN</strong> <strong>SESLER</strong> “BEN <strong>DE</strong> VARIM”<br />
“Projenin hazırlık çalışmaları ve eğitici eğitimlerinin ardından saha çalışmalarına<br />
başladık. Saha çalışmalarında, proje etkinliklerinin katılımcılar için oldukça<br />
yararlı olduğunu, katılımcıların toplumsal cinsiyet konusunda edindikleri bilgileri<br />
yaşamlarına aktardıklarını görmek mutluluk vericiydi.<br />
Eğitim içerikleri sosyoloji, psikoloji, iletişim gibi farklı disiplin alanlarından oluşmaktaydı.<br />
İçeriğin gençlerin yaşamlarıyla doğrudan ilintili olması ve kişisel farkındalıklarını,<br />
bireysel gelişimlerini olumlu yönde etkilemesi hedeflenmekteydi. Yaklaşık bir yıllık süre<br />
içerisinde interaktif eğitim atölyeleri yürütüldü. Eğitimlerde katılımcılar, aktif şekilde<br />
sunum yapmaya, soru sormaya teşvik edildi. Grup çalışmalarında, verilen uygulamaları<br />
belli bir süre ve kurallar çerçevesinde tamamlamaları, ürettikleri faaliyetleri diğer<br />
gruplarla paylaşmaları ve birbirlerinin çalışmalarını değerlendirmeleri ve fikirlerini<br />
paylaşmaları desteklendi. Katılımcıların “sosyal sorumluluk nedir, sosyal sorumluluk<br />
projesi nedir, nasıl yapılır ve uygulanır” konularında bilgilenmeleri ve kendileri açısından<br />
önemli gördükleri konularda sosyal sorumluluk projeleri üretmelerini bekliyorduk.<br />
Katılımcılar projelerini ürettiler ve projelerin sunumlarını gerçekleştirdiler. Sunumlar<br />
sırasında heyecan, güven, gurur, sevinç, kaygı, başarmanın mutluluğu, özgüven, cesaret<br />
gibi pek çok duyguyu yaşadık birlikte. Süreç içerisinde yürüttüğümüz proje etkinliklerinde<br />
deneyimli grup üyesi rolümüzün yanı sıra katılımcılar ile birlikte; etkileşim, deneyimleme,<br />
öğrenme ve keşfetme süreçlerini paylaştık.<br />
Ekip olarak temel hedeflerimizden biri gençlerin toplumsal hayata katılımıydı. Projenin<br />
bitiminde somut olarak gençlerin toplumsal hayata aktif bir şekilde katılabildiklerini,<br />
projenin bu konuda etkili ve etkin bir değişime yol açtığını gözlemledik. Gençlerin<br />
okul dışında çevreleri ile iletişime geçebildiklerini, kendilerini ifade etmekte<br />
yaşadıkları zorlukların üstesinden geldiklerini, bir projenin uygulayıcısı olmaktan son<br />
derece mutlu olduklarını ve sosyal alanlarda özgüvenlerinin arttığını gözlemledik.<br />
Katılımcılardan “Başarabilirim”, “Hayallerimi gerçekleştirebilirim”, “Kendime olan<br />
güvenim, cesaretim arttı” ifadelerini duymak değişimin katılımcılar üzerinde kalıcı<br />
olacağına dair bizlere umut verdi.
31<br />
<strong>YURTTAN</strong> <strong>SESLER</strong> “BEN <strong>DE</strong> VARIM”<br />
Kimlik oluşumunun ön planda olduğu ve kişilik gelişiminin sürdüğü ergenlik sürecine<br />
denk gelen bu projenin, katılımcıların sosyal ve duygusal gelişimine büyük katkısı olacağı<br />
inancındayım. Kız yurtlarında kalan gençlerin seslerini, istek ve ihtiyaçlarını, endişelerini<br />
ve güvenlerini, potansiyellerini ve hayallerini duyabildiğimiz bu tür projelerin üretilmeye<br />
devam edilmesi ve yaygınlaştırılmasının gençleri akademik, toplumsal, kültürel ve<br />
bireysel pek çok yönden geliştireceği ve destekleyeceği düşüncesindeyim.<br />
Bu projede yer almak benim açımdan çok önemli ve değerliydi. Bu konuda Genç<br />
Hayat Vakfı’na, Hüsnü Özyeğin Vakfı’na, Sabancı Vakfı’na, projenin asıl emekçileri<br />
olan gençlere, bizimle işbirliği içerisinde çalışan öğretmenlere, okul idarecilerine,<br />
belletmen öğretmenlere, bize dolaylı ya da doğrudan destek veren herkese içten<br />
teşekkürlerimle…”<br />
Tuğba Öztürk<br />
Eğitmen<br />
Psikolog<br />
“Yurttan Sesler projesinin yürütüldüğü Ereğli ilçesi öğrencileri ile Hacıbektaş ilçesi<br />
öğrencileri birbirlerinden bazı noktalarda farklı olup Ereğli’de öğrencilerin sosyal<br />
imkanlara ulaşma şanslarının daha fazla olduğunu gözlemledik. Dolayısıyla proje<br />
eğitimlerine ilk başladığımız dönemlerde proje etkililiği de iki ilçe arasında farklılaşma<br />
gösterecektir diye düşünmekteydim. Böyle olması durumunda dahi, öğrencilerden<br />
alınan geribildirimlerde gördük ki Yurttan Sesler projesi onlara fikir üretme ve<br />
paylaşma şansı vermiş; ekip çalışması, iletişim kurma, çatışma çözme ve farklı<br />
gruplara dahil olma yönünde becerilerini geliştirmelerine olanak sağlamıştır. Proje<br />
eğitimleri ve proje uygulamaları esnasında öğrencilerin özgüvenlerini geliştirmelerine<br />
katkı sağlanmış, fikirlerini söyledikleri için eleştirilmedikleri ve değerli olduklarını<br />
hissettikleri bir ortamla karşılaşma imkanı bulmuşlardır. Bu projenin, sosyal yaşamla<br />
ilgili fikirleri ve “ben yapabilirim”, “ben de varım” ifadelerini içselleştirip ürüne dökme<br />
fırsatı yakalayabilmeleri adına önemli bir şans olduğu kanaatindeyim.<br />
Gençlerle yapılan eğitimlerin yanı sıra belletmen öğretmenlere de eğitim modülleri<br />
verilmiş, ardından kendilerini keşfetmelerine yönelik grup terapisi benzeri
32<br />
<strong>YURTTAN</strong> <strong>SESLER</strong> “BEN <strong>DE</strong> VARIM”<br />
paylaşımların, öğretmenlerin farkındalıklarını arttırmalarına katkı sağladığı ve<br />
öğrencilere yaklaşımlarını olumlu yönde etkilediği gözlenmiştir.<br />
Bugüne kadarki eğitim modülleri ve proje uygulaması bize gösteriyor ki, Yurttan<br />
Sesler projesiyle hedeflenen kız yurtlarında kalan gençlerin aktif katılımını<br />
sağlamak ve üreten bireyler olmaları yönünde adım atmak öğrencilerin büyük<br />
çoğunluğunda gerçekleşmiş durumdadır. Gençlerin zihinlerinde yeni soru işaretleri<br />
oluşturmak, kulaklarına toplumsal cinsiyet eşitliği konusunda kar suyu kaçırmak<br />
ve yapabileceklerini göstermek adına verilen mesajlar ile yapılan eğitimlerin<br />
onlarda örnek teşkil ettiği değerlendirilmiştir. Ayrıca, Genç Hayat Vakfı ekibinin ayrı<br />
ayrı bireysel başarı hikayelerinin onları motive ettiği ve gelecekle ilgili umutlarını<br />
şekillendirdiği de gözlenmiştir. Öğrenciler kendi projelerini uygulayıp sunumlarını<br />
yaptıklarında da hem Genç Hayat Vakfı ekibi, hem yurt yönetimi ve öğretmenler,<br />
hem de öğrenciler ne kadar gurur verici bir işe imza attıklarını keşfettiler diye<br />
düşünmekteyim.<br />
Yurttan Sesler projesi gençlere direkt olarak ve çevreleri ile kurdukları<br />
ilişkiler aracılığıyla sosyal sorumluluk bilincini oluşturmayı hedefleyip bunu<br />
gerçekleştirebilecekleri ortamı hazırlamıştır. Böylece, yaşamlarının diğer dönemlerinde<br />
de benzer bakış açısıyla hem kendilerine hem de çevrelerine olumlu katkı sağlama<br />
becerisini elde ettiklerini düşünmekteyim. Yaşamlarının ileriki dönemlerinde sadece<br />
kendilik değerleri üzerinden topluma yaklaşmalarını değil, empatiyle ve sorumluluk<br />
bilinciyle suya bir taş atıp dalga etkisi yaratmalarını beklemekteyiz. Bu idealin<br />
gerçekleşmesine katkıda bulunan tüm ekibe teşekkür ederiz.”<br />
Aylin Gündoğdu<br />
Eğitmen<br />
Uzman Psikolog
33<br />
<strong>YURTTAN</strong> <strong>SESLER</strong> “BEN <strong>DE</strong> VARIM”<br />
<strong>YURTTAN</strong> GELEN <strong>SESLER</strong> DAHA GÜÇLÜ<br />
Proje döngüsü eğitimiyle eğitim çalışmalarını tamamlayan öğrenciler<br />
01 Mart - 10 Nisan arasında konularını kendilerinin seçtiği ve her adımını kendilerinin<br />
planladığı sosyal sorumluluk projelerini uyguladılar. Hacıbektaş Kız Teknik ve Meslek<br />
Lisesi öğrencileri proje döngüsü eğitiminde oluşturdukları 22 proje fikrinden uygulamak<br />
istedikleri 7 tanesini seçtiler. Aynı şekilde Ereğli Sağlık Meslek Lisesi öğrencileri proje<br />
döngüsü eğitiminde oluşturdukları 17 proje fikrinden 5 tanesini seçtiler.<br />
Hacıbektaş Kız Teknik ve Meslek Lisesi öğrencilerinden proje uygulamasına katılan<br />
44 öğrenci toplam 80 saat, Ereğli Sağlık Meslek Lisesinden proje uygulamasına katılan<br />
34 öğrenci yurt ve okul dışında 48 saat proje uygulaması gerçekleştirdiler.<br />
Aldıkları eğitimlerin somut bir çıktısı olarak hayata geçirdikleri sosyal sorumluluk<br />
projelerini ekip çalışması içinde iş bölümü yaparak uygulayan 74 öğrenci projeleri için<br />
yaptıkları planlama çerçevesinde konularıyla ilgili her türlü görüşmenin randevusunu<br />
alarak, fotoğraflarını çekerek, sunum metinlerini hazırlayarak projelerini tamamladılar.<br />
1,5 ay süren bu yoğun çalışmanın sonunda teorik olarak gördükleri her şeyi hayata<br />
geçirme, deneyimleme şansına sahip oldular.
34<br />
<strong>YURTTAN</strong> <strong>SESLER</strong> “BEN <strong>DE</strong> VARIM”<br />
Geri Dönüşüm Geri Dönecek<br />
Proje Grubu<br />
Hatice Özdemir<br />
Sultan Karacura<br />
Döndü Çakmak<br />
Yeter Doğan<br />
Güldenizay Doğan<br />
Tuba Topçu<br />
Fatma Sönmez<br />
Proje Konusu<br />
Hacıbektaş’ta geri dönüşüm uygulamalarını başlatmak için bilgilendirme<br />
çalışmalarının yapılması, kamu kurumlarına ve okullara geri dönüşüm kutularının<br />
yerleştirilmesi ve toplanan atık malzemenin toplanması için yetkililerle görüşülmesi<br />
Proje Amacı<br />
Hacıbektaş’taki artık materyallerin geri dönüşüm sayesinde yararlı hale getirilmesi için<br />
çalışmaların başlatılması<br />
Proje Hedefleri<br />
• Atık materyallerin değerlendirilmesi<br />
• Çevrenin zarar görmesinin engellenmesi<br />
• Gelecek nesilleri geri dönüşüm konusunda bilinçlendirme<br />
Proje Destekçileri<br />
Kırtasiyeler<br />
Hacıbektaş Belediyesi ve Nevşehir Belediyesi<br />
Hacıbektaş’taki okulların müdürleri<br />
İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü<br />
Çevre ile ilgili sivil toplum örgütleri<br />
Hacıbektaş Huzur Evi<br />
Hacıbektaş Kültür Merkezi
35<br />
<strong>YURTTAN</strong> <strong>SESLER</strong> “BEN <strong>DE</strong> VARIM”<br />
“Bu projeye katılmadan önce toplumda kadınların bir yeri<br />
olduğunu biliyordum, hem de önemli bir yeri olduğunu, ama hep<br />
kafamızda kadın evde oturur, ev temizliğini yapar, bulaşığını<br />
yıkar ve televizyon izlerdi. Fakat ev hanımlarının da birçok<br />
şey yapabileceğini öğrendim. Kadınların yaptıklarını erkekler<br />
nasıl yapıyorlarsa erkeklerin yaptıklarını da kadınların rahatça<br />
yapabileceğini öğrendim. Şimdi ise tek isteğim bu projelerin<br />
devam etmesi. Başarılarınızın devam etmesi dileği ile iyi ki<br />
varsınız.”<br />
“Bana hayatın anlamını bir<br />
kez daha hatırlattı. Artık<br />
kendi ayaklarım üzerinde<br />
durmak için daha çok<br />
çalışacağım. Başarmak için<br />
elimden gelenin her zaman<br />
en iyisini yapacağım.”
36<br />
<strong>YURTTAN</strong> <strong>SESLER</strong> “BEN <strong>DE</strong> VARIM”<br />
Hayvanları Koruyalım<br />
Proje Grubu<br />
Funda Çelen<br />
Sinem Kaya<br />
Aysun Bozdağ<br />
Fadimana Saraçoğlu<br />
Esmanur Güner<br />
Proje Konusu<br />
Genel olarak hayvan hakları üzerine bilgilendirme çalışmaları yapılarak, ilgili<br />
kurumlardan alınan afiş ve broşürlerin dağıtılması; Hacıbektaş’ta yaşayan sokak<br />
hayvanları hakkında toplumun bilinçlendirilmesi, bilgilendirilmesi ve duyarlı olunması<br />
için çalışmalar gerçekleştirilmesi<br />
Proje Amacı<br />
Sokak hayvanlarının sorunları ile ilgili ilçede kamuoyu oluşturulması ve uzmanların<br />
hayvan hakları ile ilgili Hacıbektaş halkını bilgilendirmelerinin sağlanması<br />
Proje Hedefleri<br />
• Sahipsiz hayvanların bakımlarının yapılması, beslenmesi, kısırlaştırılması ve<br />
mümkün olan en yakın barınakta toplanarak ihtiyaçlarının karşılanmasının<br />
sağlanması<br />
• Hacıbektaş ilçesindeki insanların hayvanlara karşı daha duyarlı olmalarının<br />
sağlanması<br />
Proje Destekçileri<br />
Veteriner<br />
Hacıbektaş Belediyesi<br />
Hacıbektaş Kaymakamı<br />
İlçe Tarım ve Orman Müdürlüğü<br />
Nevşehir İl Tarım ve Orman Müdürlüğü<br />
Hayvan hakları örgütleri
37<br />
<strong>YURTTAN</strong> <strong>SESLER</strong> “BEN <strong>DE</strong> VARIM”<br />
“Daha pozitif düşünmeye başladım. Daha girişimci olmakla<br />
birlikte toplum sorunlarına daha duyarlı yaklaşmaya<br />
başladığımı düşünüyorum. Bir kovalamacaya girdim ve<br />
bir amaç uğruna bir şeylere katılıp devam ettirdim. Çaba<br />
gösterdim. Bundan sonra da daha atılgan olacağıma<br />
inanıyorum. Bu projeye katılmadan önce sosyal sorumluluk,<br />
gençlerin hayata katılımları hakkında bilgilerimiz vardı. Şimdi<br />
ise bu konular hakkında daha fazla bilgi sahibi oldum, bu<br />
konuda daha fazla çaba harcadığıma inanıyorum.”<br />
“Her şeyden önemlisi bu<br />
projeyle benim hayata bakış<br />
açım değişti. Artık hayatıma<br />
boş gözlerle değil dolu<br />
gözlerle bakıyorum. Çeşitli<br />
aktivitelere katılıyorum,<br />
vaktimi boş geçirmiyorum.<br />
Kendime güvenim arttı<br />
ve bu güven sayesinde<br />
başaramam dediklerimi<br />
başardım. Düşüncelerim<br />
değişti. Sanki artık çok farklı<br />
birisiyim. Sizin sayenizde<br />
ben hayata daha sıkı<br />
tutunacağım, her zaman bir<br />
hedefim olacak.”
38<br />
<strong>YURTTAN</strong> <strong>SESLER</strong> “BEN <strong>DE</strong> VARIM”<br />
Van Erciş için Kitap Toplayalım<br />
Proje Grubu<br />
Figen Çelen<br />
Pınar Altay<br />
Ceylan Çevik<br />
Pervin Çevik<br />
Bahar Atmaca<br />
Ayşe Çelebi<br />
Dilek Aydemir<br />
Ayşe Taş<br />
Proje Konusu<br />
Erciş’te internet kafeye giden Yusuf’un depremde enkaz altında kalarak yaşamını<br />
yitirmesiyle, kütüphanelerde yeterince kitap olmadığı için öğrencilerin ödevlerini<br />
internet kafelerde yaptığını düşünerek, okumak isteyen çocuklar için Van’ın Erciş<br />
İlçesi’ndeki 3 ilköğretim okulu için kitap toplanması<br />
Proje Amacı<br />
Van’ın Erciş ilçesinin köylerindeki kitap eksiğinin azaltılması<br />
Proje Hedefleri<br />
• Okullarında kütüphane olmayan okullara ulaşılması<br />
• Kütüphanesi’nde az kitap bulunan okullara kitap ulaştırılması<br />
Proje Destekçileri<br />
Hacıbektaş Kız Teknik ve Meslek Lisesi Okul Müdürü ve öğretmenleri<br />
Hacıbektaş Belediyesi<br />
Hacıbektaş İlçe Milli Eğitim Müdürü<br />
Hacıbektaş ilçesindeki okullar<br />
Hacıbektaş Kaymakamlığı<br />
Nevşehir İl Milli Eğitim Müdürlüğü
39<br />
<strong>YURTTAN</strong> <strong>SESLER</strong> “BEN <strong>DE</strong> VARIM”<br />
“Bu gün bana hayatta<br />
kazanılması gereken çok<br />
şeyin olduğunu anımsattı.<br />
Ben bugün bir şeyin daha<br />
farkına vardım ve ben<br />
gerçekten hayatta çok şey<br />
başarabilirmişim…”<br />
“Ben proje yapmadan önce sadece kadınların<br />
evde oturup yemek yapıp koca yolu beklediğini<br />
düşünüyordum. Ama sonuçta ben de bir kızım ve<br />
ben bir proje yapıyorum ve kadınların da bir şeyler<br />
başardıklarını, toplumda yeri olduğunu, hayata<br />
karşı ezik değil de güçlü olduklarını toplumda<br />
bir yerlerinin olduğunu düşündüm. Bu proje<br />
bana herkes gibi kadınların da toplumda yerinin<br />
olduğunu hissettirdi.”
40<br />
<strong>YURTTAN</strong> <strong>SESLER</strong> “BEN <strong>DE</strong> VARIM”<br />
Bir Maddeye Değil Hayata Bağlan<br />
Proje Grubu<br />
Sema Bozkurt<br />
Zehra Özcan<br />
Ebru Yiğitaslan<br />
Zeynep Şirin<br />
Özge Barik<br />
Esra Akar<br />
Filiz Okçu<br />
Proje Konusu<br />
Madde bağımlılığı hakkında bilgilendirme semineri verilmesi ve madde bağımlısı<br />
çocukların topluma kazandırılması için bilgilendirme çalışmalarının gerçekleştirilmesi<br />
Proje Amacı<br />
Madde bağımlılığının önlenmesi için bilgilendirme çalışmalarının yapılması<br />
Proje Hedefi<br />
Okullarda bilgilendirme seminerleri verilerek madde bağımlılığına karşı farkındalığın<br />
artırılması<br />
Proje Destekçileri<br />
İlçe Emniyet Müdürlüğü<br />
Nevşehir Emniyet Müdürlüğü Narkotik Şubesi<br />
İl ve İlçe Sağlık Müdürlükleri<br />
Hacıbektaş’taki okul müdürleri<br />
Rehabilitasyon merkezleri
41<br />
<strong>YURTTAN</strong> <strong>SESLER</strong> “BEN <strong>DE</strong> VARIM”<br />
“Bu projeye katılmadan önce genç kadınların hayata<br />
katılımları hakkında şöyle düşünüyordum, kadınların<br />
sadece bir ev kadınıymış düşüncesi yoktu tabiî ki ama yine<br />
de kadınların bazı durumlardan geri kalmaları gerektiği<br />
düşüncesi herkesin aklında olan düşüncedir. Kadınların<br />
tek sorumluluğu çocuk bakmak değildir. Genç yaşta<br />
evlendirip kadınları hayattan silip evde otur sözüyle bir eve<br />
kapatıyorlar. Kadınlar da erkekler kadar sorumluluk almayı<br />
bilirler ve hayatta kalmayı da öğrenirler.”<br />
“Ben bu projeye başlamadan önce çok korkmuştum.<br />
Projemiz madde bağımlılığı olduğu için ilk önce çok<br />
tedirgin oldum ama daha sonradan fikrim değişti.<br />
Nevşehir’de Kaçakçılık Şube müdürü ile konuştuğum<br />
zaman fikrim çok değişti ve daha çok heyecanlandım.<br />
Ve o seminer gününü ve bütün bu projenin bitiş anını<br />
sabırsızlıkla bekliyorum. Ve çok heyecanlanıyorum..<br />
İyi ki böyle bir projeye girmişim. Birazcık eğlendim ve<br />
değişik bir ortam oldu ve ben çok mutlu oldum.”
42<br />
<strong>YURTTAN</strong> <strong>SESLER</strong> “BEN <strong>DE</strong> VARIM”<br />
Huzur Evi Huzurla Dolsun<br />
Proje Grubu<br />
Seda Nur Karamık<br />
Gülmine Köşgel<br />
Melike Nur Yılmaz<br />
Burcu Gündüz<br />
Ayşe Gizem Seyrek<br />
Kübra Okçu<br />
Derya Okçu<br />
Proje Konusu<br />
Huzur evinde yaşayan yaşlı insanların rutin hayatlarına bir farklılık katılması ve<br />
yalnızlıklarını paylaşmak için huzur evi ziyaretleri gerçekleştirerek onlarla birlikte<br />
çeşitli etkinlikler yapılması<br />
Proje Amacı<br />
Gençlerin yaşlı insanların yanında olduğunun gösterilmesi<br />
Proje Hedefi<br />
Huzur evine düzenli ziyaretler düzenlenmesi ve etkinlikler gerçekleştirilmesi<br />
Proje Destekçileri<br />
Hacıbektaş Kız Teknik ve Meslek Lisesi Okul Müdürü ve öğretmenleri<br />
Kaymakamlık<br />
Huzur evi idaresi
43<br />
<strong>YURTTAN</strong> <strong>SESLER</strong> “BEN <strong>DE</strong> VARIM”<br />
“Benim en büyük hayalim huzurevine gidip<br />
yaşlıları ziyaret etmekti. Ve sonunda bu<br />
isteğim yerine geldi. Bu projeye katıldıktan<br />
sonra fikirlerim öyle çok değişti ki. Ben<br />
huzurevine gittiğim zaman, büyülerimin<br />
elini öpüp onların halini hatırını sorduğum<br />
zaman anlatılamayacak kadar mutluluk<br />
duyuyorum. Oradaki insanlar öyle sevgi<br />
dolu bakıyorlardı ki anlatamam. Herkes<br />
derdini paylaşacak birilerini arıyor. Proje<br />
ekibi olarak çok az gitmiş olsak dahi oradan<br />
ayrılasım hiç gelmiyor. Çünkü onların<br />
hepsinin odalarını gezip hepsinin de derdini<br />
dinlemek, onlarla daha çok vakit geçirmek<br />
istiyorum. Şimdiki düşüncelerim ise<br />
kendimle gurur duyuyorum, çünkü iyi ki de<br />
bu projeye katılmışım diyorum.”<br />
“Bize hayata katılımımızın<br />
ne derece önemli<br />
olduğunu ve hayatta ben<br />
de varım diyebilmemi<br />
sağladı.”
44<br />
<strong>YURTTAN</strong> <strong>SESLER</strong> “BEN <strong>DE</strong> VARIM”<br />
Hacıbektaş’ı Gezelim Görelim<br />
Proje Grubu<br />
Ayşe Gül Ünsal<br />
Habibe Altın<br />
Esma Kol<br />
Funda Demircioğlu<br />
Proje Konusu<br />
Hacıbektaş’ın turizm açısından tanıtımının artırılması için bilgilendirici broşür<br />
hazırlanarak tanıtım faaliyetlerinin yapılması<br />
Proje Amacı<br />
Hacıbektaş’ın özellikle gençler tarafından bilinirliğinin artırılması<br />
Proje Hedefleri<br />
• Hacıbektaş’ın bilinirliği için ilk önce Hacıbektaş halkına tanıtım kampanyası<br />
yapılması<br />
• Hacıbektaş’ın turistlik yerlerinin ilçe içindeki bilinirliğinin ölçülmesi<br />
• Hacıbektaş’ın turizm yönünden bilinirliğinin sağlanması için çalışmalar<br />
yapılması<br />
Proje Destekçileri<br />
Hacıbektaş Kaymakamlığı<br />
Hacıbektaş Müze Müdürlüğü<br />
Hacıbektaş Belediyesi<br />
Nevşehir Turizm Otelcilik Okulu Müdürlüğü
45<br />
<strong>YURTTAN</strong> <strong>SESLER</strong> “BEN <strong>DE</strong> VARIM”<br />
“Bu projenin bana katkısı çok fazla oldu. Bizi sosyalleşme<br />
açısından olsun tecrübe konusunda olsun bize çok fazla yardımcı<br />
oldu. İnsanların kendine güven duyma ve bir şeyleri ortaya<br />
koymasında etkili ve uygulanabilir olmuştur. Nerde ne şekilde ve<br />
nasıl davranılacağı konusunda çok fazla ve tecrübe kazandım…<br />
Kısacası etkisini çok fazla gördüm ileride de yardımcı olacağından<br />
hiç şüphem yok.”<br />
“İyi ki de gelmişsiniz de<br />
birbirimizi tanımışız.<br />
Gerçekten bir şeyler<br />
yapmak kendi kendine bir<br />
şeyler paylaşmak ortaya<br />
ürün koymak çok güzel<br />
bir duygu. Bu duyguları<br />
bize yaşattığınız için size<br />
teşekkür ederim.”
46<br />
<strong>YURTTAN</strong> <strong>SESLER</strong> “BEN <strong>DE</strong> VARIM”<br />
Onlar Kimsesiz Değil, Onların Kimsesi Biziz<br />
Proje Grubu<br />
Elif Kaçmaz<br />
Büşra Köse<br />
Tuğba Yılmaz<br />
Asiye Çabuk<br />
Emel Kaçmaz<br />
Hülya Şahin<br />
Proje Konusu<br />
Aile sevgisi ve şefkatinden uzak yaşayan çocukların ziyaret edilmesi<br />
Proje Amacı<br />
Çocuk yuvasında yaşayan çocuklarla vakit geçirilmesi ve onların yalnızlıklarının<br />
paylaşılması<br />
Proje Hedefi<br />
Çocuk yuvasına ziyaretler düzenlenerek oradaki çocuklarla vakit geçirilmesi ve yalnız<br />
olmadıklarının hissettirilmesi<br />
Proje Destekçileri<br />
Hacıbektaş Kız Teknik ve Meslek Lisesi Okul Müdürü ve öğretmenleri<br />
Çocuk Esirgeme Kurumu Müdürü<br />
Hacıbektaş Kaymakamlığı
47<br />
<strong>YURTTAN</strong> <strong>SESLER</strong> “BEN <strong>DE</strong> VARIM”<br />
“Öncelikle Genç Hayat Vakfı projesine iyi<br />
ki katılmışım. Özellikle kendi yaptığım<br />
projede istediğimizi yapabilmek biraz da<br />
olsa insanların yüzünü güldürmek çok<br />
güzel. Özellikle de bizim çocuklarla ilgili<br />
projemiz çok güzeldi. Çocukların yanına<br />
gitmek, onların nerede, nasıl durumda,<br />
hangi koşullarda yaşadıklarını görmek,<br />
öğrenmek daha da güzel oldu. En<br />
azından bizim içimiz rahatladı, temiz ve<br />
güvenli bir yerde yaşadıklarını gördüm.<br />
Bu proje benim için çok güzeldi. Aslında<br />
bu projeye katılmadan önce kendimin<br />
neler yapabileceğimi bilmiyordum. Ya<br />
da yapabileceğime güvencim yoktu.<br />
Ama bu projeye katıldıktan sonra<br />
kendimin ve herkesin isterlerse her şeyi<br />
yapabileceklerini anladım. Böylece sosyal<br />
sorumlulukların da farkına varıp bu<br />
sorumluluğumu da yerine getirebilirim.”<br />
“Bu Genç Hayat eğitimini aldıktan sonra hayata bakış açımız değişti.<br />
Neler yapabileceğimizi gördük. İnsan yapacağına inanınca her şeyi<br />
başarabilirmiş. Bu eğitimler bizim hayatımızı değiştirdi. Daha duyarlı<br />
oldum. Kimsesiz çocuklar deyip geçmemek lazım, onlar kimsesiz değil,<br />
onların kimsesi biziz. O çocuklar yardıma, sevgiye, ilgiye muhtaç. Bu<br />
eksiklikleri de bu proje sayesinde gerçekleştireceğiz. Ben bu projeden<br />
önce kadınlar ve erkeklerin eşit olmadığını biliyordum, kadınların<br />
toplumda yerinin fazla olmadığını ve hep dışlandığını düşünüyordum.<br />
Ama Yurttan sesler Projesi sayesinde kadınların erkeklerden birçok<br />
şeyi daha iyi yaptığını öğrendim. Kadın deyip geçmemek lazım.”
48<br />
<strong>YURTTAN</strong> <strong>SESLER</strong> “BEN <strong>DE</strong> VARIM”<br />
Madde Bağımlılığına Son<br />
Proje Grubu<br />
Sevgi Karaoğlu<br />
Rukiye Çağlar<br />
Selcan Yaşa<br />
Remziye Kılıç<br />
Proje Konusu<br />
Madde bağımlılığı üzerine bilgi edinilmesi ve ilköğretim 8. sınıf öğrencilerine madde<br />
bağımlılığı hakkında seminer düzenlenmesi<br />
Proje Amacı<br />
Öğrencilerin erken yaşta madde bağımlılığı hakkında bilinçlendirilmesi<br />
Proje Hedefi<br />
Konunun uzmanları eşliğinde madde bağımlılığını önleme seminerleri verilmesi<br />
Proje Destekçileri<br />
Ereğli İlçe Emniyet Müdürlüğü<br />
Ereğli İlçe Devlet Hastanesi<br />
Ereğli’deki ilköğretim okullarının müdürleri
49<br />
<strong>YURTTAN</strong> <strong>SESLER</strong> “BEN <strong>DE</strong> VARIM”<br />
“Bu proje bana çok güzel anılar<br />
bıraktı. Bu projelerde hep kendimiz<br />
ortaya birer fikirler kattık.<br />
Çok ama çok güzeldi. Beni çok<br />
mutlu etti bu proje. Ayrıca kendi<br />
projemizi de yaptık. Ve kendimize<br />
olan güvenimizi kaybetmedik.<br />
Çok keyifliydi, eğlenceli oyunlar<br />
oynayarak projemizi tamamladık.”<br />
“Bu projeye katılmadan önce sosyal sorumlulukta gençlerin fazla<br />
katılımının olmadığını, her zaman bir köşede yalnız olduklarını<br />
düşünürdüm. Ama yanılmışım bu projeden sonra anladım ki gençlerin<br />
yapacakları ve katılmayacağı hiçbir sorumluluk olamaz. Aynı<br />
şekilde kadınların sosyal hayatta biraz kopuk olduğunu, yapmak<br />
isteseler de bir şeyleri hep engelleri yüzünden yapamadıklarını<br />
düşünürdüm ama anladım ki kadınların önünde hiçbir engel duramaz<br />
ve başaramayacağı hiçbir şey olamaz. Bu projeden önce sorumluluk<br />
almayı sevmezdim. Daha doğrusu daha az sorumluluk alırdım, ama<br />
şimdi katılabildiğim bütün etkinliklere katılıyorum.”
50<br />
<strong>YURTTAN</strong> <strong>SESLER</strong> “BEN <strong>DE</strong> VARIM”<br />
Umut Evi<br />
Proje Grubu<br />
Ayşe Battal<br />
Raziye Ay<br />
Şeyma Yeşilbahçe<br />
İmran Ok<br />
Fatma Şahin<br />
Proje Konusu<br />
Huzur evinde kalan yaşlı insanlar ile vakit geçirilerek onların mutlu edilmesi ve<br />
yalnızlıklarına ortak olunması<br />
Proje Amacı<br />
Huzur evinde kalan yaşlıların yalnızlıklarının paylaşılması<br />
Proje Hedefi<br />
Gençlerin yaşlılara karşı duyarlı hale getirilmesi için huzurevine ziyaretler<br />
düzenlenmesi ve etkinlikler gerçekleştirilmesi<br />
Proje Destekçileri<br />
Ereğli Kaymakamlığı<br />
Ereğli Huzurevi Müdürlüğü<br />
Ereğli Sağlık Meslek Lisesi Müdürlüğü ve öğretmenleri
51<br />
<strong>YURTTAN</strong> <strong>SESLER</strong> “BEN <strong>DE</strong> VARIM”<br />
“Projeye katılmadan önce bildiğim bir<br />
huzur evi diye düşünüyordum, ama<br />
projeye katıldıktan sonra bu fikrim<br />
değişti. İnsanların dertlerini dinledik,<br />
niçin buraya geldiklerini sorduk ve<br />
konuştuk. Hepsi iyi insanlardı. İyi ki<br />
bunlar gibi birçok projeyi sözde değil de<br />
projeye günlük hayata aktarmışsınız.”<br />
“Uygulanan proje bende olumlu bir<br />
duygu, düşünce kazandırdı. Çünkü<br />
huzurevinin ne olduğunu öğrendim<br />
zaten önceden de biliyordum ama<br />
ayrıntılı bir şekilde öğrendim.<br />
Bu projeyi uygulatan kişilere çok<br />
teşekkür ederim. Ben kendimin<br />
yardımsever olduğunu öğrendim.<br />
İyi ki katılmışım, çok mutlu oldum.”
52<br />
<strong>YURTTAN</strong> <strong>SESLER</strong> “BEN <strong>DE</strong> VARIM”<br />
Kimsesiz Çocukların Sesi<br />
Proje Grubu<br />
Hasibe Turgut<br />
Emine Sarıkaya<br />
Betül Bayram<br />
Rabia Gülmüş<br />
Nida Nur Ozanoğlu<br />
Gamze Sarı<br />
Havva Hilal Özkoç<br />
Gülay Tanrıverdi<br />
Fadime Sena Ünay<br />
Proje Konusu<br />
Kimsesiz çocuklara aile ortamı oluşturulması için onlarla birlikte sosyal faaliyet<br />
gerçekleştirilmesi<br />
Proje Amacı<br />
Çocuk esirgeme kurumundaki çocukların sosyal etkinliklere dahil edilmesi<br />
Proje Hedefi<br />
Ereğli’de gerçekleştirilen sosyal etkinlikleri takip ederek kimsesiz çocukların bu<br />
etkinliklere dahil edilmesi<br />
Proje Destekçileri<br />
Ereğli Kaymakamlığı<br />
Ereğli Çocuk Esirgeme Kurumu İdaresi<br />
Ereğli Sağlık Meslek Lisesi Müdürlüğü ve öğretmenleri<br />
Ereğli Belediyesi
53<br />
<strong>YURTTAN</strong> <strong>SESLER</strong> “BEN <strong>DE</strong> VARIM”<br />
“Gerek proje süresi, gerekse<br />
proje öncesi eğitimler olsun<br />
eğlenceli, güzel geçti. Projemiz<br />
çocuk yuvalarına yapılan bir<br />
ziyaretti. Oradaki çocuklar<br />
özellikle 0-3 yaş grubu<br />
çocukları daha çok ilgiye<br />
muhtaçtı. Kaldıkları evler ne<br />
kadar donanımlı olursa olsun<br />
“anne” diye hitap ettikleri<br />
bakıcı anneleri hiçbir zaman<br />
gerçek annelerinin yerini<br />
tutmayacak, çocuklar hep bir<br />
anne-baba düşüncesi içerisinde<br />
olacaklar. Ama onların anne<br />
ve babasının yerini tutamasak<br />
da her kucak açtığımızda daha<br />
büyük kollarla kucaklıyorlardı.”<br />
“Daha pozitif<br />
düşünmeye<br />
başladım. Daha<br />
girişimci olmakla<br />
birlikte toplum<br />
sorunlarına daha<br />
duyarlı yaklaşmaya<br />
başladığımı<br />
düşünüyorum.”
54<br />
<strong>YURTTAN</strong> <strong>SESLER</strong> “BEN <strong>DE</strong> VARIM”<br />
AIDS Değil HIV Pozitif<br />
Proje Grubu<br />
Zeliha Yıldız<br />
Cennet Güneş<br />
Sevinç Birol<br />
Merve Nur Çanakcı<br />
Durdane Güneş<br />
Proje Konusu<br />
HIV Pozitif hastalığı hakkında Ereğli halkının bilgi durumunun incelenmesi ve sağlık<br />
meslek lisesi öğrencilerinin bilgilendirilmesi için faaliyetler düzenlenmesi<br />
Proje Amacı<br />
HIV pozitif hakkında yanlış ve hatalı bilgilerin düzeltilmesi için çalışılması<br />
Proje Hedefleri<br />
• HIV Pozitif hakkındaki bilgilerin kısa anket çalışmasıyla ölçülmesi<br />
• Pozitif Yaşam Derneği’nden alınan bilgilerden sonra Ereğli Sağlık Meslek Lisesi<br />
öğrencilerinin bilgilendirilmesi için faaliyetler düzenlenmesi<br />
Proje Destekçileri<br />
Pozitif Yaşam Derneği<br />
Ereğli Sağlık Meslek Lisesi Müdürlüğü ve öğretmenleri<br />
Ereğli İlçe Devlet Hastanesi
55<br />
<strong>YURTTAN</strong> <strong>SESLER</strong> “BEN <strong>DE</strong> VARIM”<br />
“Yurdumuzun<br />
sesleri hiç bu<br />
kadar sesli<br />
olmamıştı.<br />
Genç biri<br />
olmaktan<br />
gurur<br />
duydum.”<br />
“Fikirlerime saygı duymaları,<br />
sözümü kesmeden sabırla<br />
dinlemeleri çok güzeldi,<br />
kendimi ifade edebildim.<br />
İletişim konusunda daha<br />
çok bilinçlendim, insanlarla<br />
iletişim kurarken daha rahat<br />
olmam gerektiğini anladım.”<br />
“Bana hayatın anlamını bir<br />
kez daha hatırlattı. Artık<br />
kendi ayaklarım üzerinde<br />
durmak için daha çok<br />
çalışacağım. Başarmak için<br />
elimden gelenin her zaman<br />
en iyisini yapacağım.”
56<br />
<strong>YURTTAN</strong> <strong>SESLER</strong> “BEN <strong>DE</strong> VARIM”<br />
Karış Karış Türkiye<br />
Proje Grubu<br />
Kübra Dalgıç<br />
Selime Altunay<br />
Elif Onay<br />
Elif Kaygısız<br />
Beyza Tunca<br />
Rahme Ülkü Seven<br />
Gülhan Çelik<br />
Ülkü Altun<br />
Şeyma Yaldız<br />
Büşra Hakverdi<br />
Proje Konusu<br />
Okul içerisinde izcilik kulübü kurulması için gerekli ön hazırlıkların yapılması ve izciliğin<br />
toplumsal ve kişisel faydalarının paylaşılması<br />
Amacı<br />
İzcilik kulübü kurarak izciliğin öneminin anlatılması<br />
Proje Hedefi<br />
Ereğli ilçesinde izcilik ve çevre ile ilgili etkinliklere katılımın sağlanması<br />
Proje Destekçileri<br />
Konya İzcilik Federasyonu<br />
Ereğli Dağcılık Federasyonu (ERDAK)<br />
Ereğli Sağlık Meslek Lisesi Müdürlüğü ve öğretmenleri
57<br />
<strong>YURTTAN</strong> <strong>SESLER</strong> “BEN <strong>DE</strong> VARIM”<br />
“Ben bu saatten sonra anladım ki insan başarmak<br />
isterse üstesinden gelemeyeceği hiçbir şey olamaz.<br />
Yeter ki kendimizi bir mahkum gibi karanlık bir<br />
odaya kilitlemeyelim. Bırakın biraz ışık girsin bu<br />
zindana. Düşünün biraz.. çünkü biz düşünerek<br />
varız, düşünerek yaşarız.. ve bu düşüncelerle biz<br />
birçok şeyi başaracağız, çözülmesi zor olan bu<br />
hayat bilmecelerini çözeceğiz. Bana bunun için yol<br />
gösteren Yurttan Sesler Proje Ekibine sonsuz saygı<br />
ve teşekkürlerimi sunarım.”<br />
“Özgürlük denilen vazgeçilmez<br />
bir değer her zaman bizimle<br />
birlikte olacak. Biz özgürlüğümüz<br />
sayesinde başaracağız birçok şeyi.<br />
Şu ana kadar yapmış olduğumuz<br />
projeleri, sorumlulukları çeşitli<br />
etkinlikleri özgürlüğümüz<br />
sayesinde yaptık ve yapmaya<br />
devam edeceğiz.”
58<br />
<strong>YURTTAN</strong> <strong>SESLER</strong> “BEN <strong>DE</strong> VARIM”<br />
“…Yurttan Sesler projesi kapsamında Hacıbektaş Kız Teknik ve Meslek Lisesi ve Ereğli<br />
Sağlık Meslek Lisesi’nde okuyan gençler eğitimler sırasında kendi yazdıkları sosyal<br />
sorumluluk projelerine dahil olmuşlar ve böylelikle yurt yaşamının dışına çıkarak kendi<br />
bireyselliklerini geliştirmeye başlamışlardır. Bu gelişimin en somut örneği ise yaptıkları<br />
sokak röportajlarında, öğretmenleriyle ilişkilerinde, ilçe yerel yönetimi ve ileri gelenleri<br />
ile yaptıkları görüşmelerde hissettikleri özgüven duygusu olmuştur. Özellikle odak grup<br />
görüşmelerinde kendilerine olan güvenlerinin bu proje sayesinde arttığını vurgulayan<br />
gençler, ileride de böyle projelerde aktif olarak rol almak istediklerini belirtmişlerdir.<br />
Öğrencilerden alınan geri dönüşlerle Yurttan Sesler projesinin başta belirlemiş olduğu<br />
hedeflere hizmet ettiğini ve ortaöğretim kız öğrenci yurtlarında kalan gençlerin<br />
yaşadığımız coğrafyada “ben de varım” diyebilmelerini sağladığını söyleyebiliriz.<br />
Kendilerine sunulan yaşamın dışına çıkamayan gençler belki de bu proje sayesinde ilk<br />
defa kendilerine yeni ve farklı bir alan yaratmış oldular.<br />
Hayata yeni bir bakış açısıyla baktığımızda, yeni yerlere dokunduğumuzda, onu<br />
incelediğimizde, yakınına gittiğimizde kısacası o hayatı dinlemeye başladığımızda<br />
sessiz kalan çığlıkları duyabiliriz.<br />
Yurttan Sesler projesiyle birlikte seslerini duyurmaya başlayan gençler, artık<br />
kendilerinden daha emin ve güvenli bir şekilde belki de yeni çizmeye başladıkları<br />
hayata merhaba dediler. Van depreminden sonra yerleştirme sistemiyle Hacıbektaş<br />
Kız Teknik Meslek Lisesi’ne gelen genç bir öğrencinin söylediği şekilde ‘umut ve güven<br />
olduktan sonra biz her şeyi yapabiliriz’…”<br />
Ayşegül Taşıtman<br />
İzleme Değerlendirme Uzmanı<br />
Sosyolog
59<br />
<strong>YURTTAN</strong> <strong>SESLER</strong> “BEN <strong>DE</strong> VARIM”<br />
“ ‘Rol Model Kadınlar’ ile ilgili ilk çalışmayla proje uygulamasına başlamış olduk.<br />
Böylece Yurttan Sesler sesini yavaş yavaş duyurmaya başladı. Yurtta kalan<br />
öğrencilerin özgüvenlerini arttırmak, üniversiteye devam etmelerini sağlamak, mesleki<br />
gelişimlerine katkıda bulunmak, meslek sahibi olma isteği ve toplumsal hayata<br />
katılımlarını artırmak amacıyla rol model kadınlarla bir araya geldik. Rol model<br />
kadınlar, meslek sahibi olma süreçlerinde sosyal ve ekonomik yaşama katılıncaya<br />
kadar yaşadıkları tecrübeleri öğrencilerle paylaştı. Üniversiteye devam etme,<br />
toplumsal ve ekonomik yaşamda yer almaları konusunda öğrencileri destekleyici<br />
konuşmalar yaptılar.<br />
Yurtta kalmakta olan öğrencilerin büyük bir çoğunluğu sınavlarla ilgili yüksek<br />
motivasyonları olan, başarma azmine ve gelecekle ilgili kariyer planlarına sahip<br />
öğrencilerdir; ancak bununla birlikte, öğrencilerin sosyalleşmek için yeterli<br />
zamanlarının ve imkanlarının bulunmadığını da gözlemlemekteyiz. Özellikle son<br />
sınıfta olan öğrencilerin zamanlarının büyük kısmı etütlerde ve dershanelerde<br />
geçmektedir. Bu yoğunluk içerisinde öğrenciler başlangıçta sosyalleşme ve proje<br />
etkinliklerine katılmakla ilgili yeterli enerjiye ve motivasyona sahip görünmüyorlardı.<br />
İlk çalışmalardaki bu çekingenliğin bir diğer nedeni de öğrencilerin daha önce böyle<br />
bir proje çalışmasına katılmamış olmalarıydı. Tam anlamıyla ne yapacaklarını,<br />
projenin onlara nasıl katkısı olacağını, onların yaşamında neleri değiştirebileceğini<br />
fark etmeleri zaman aldı. Zaman içerisinde hep birlikte aldıkları eğitimlerin meyvesini<br />
göreceğimiz umuduyla proje çalışmalarına devam ettik.<br />
Her ay öğrencilere düzenli olarak eğitimler verildi. Kafalarında hep şu soru vardı:<br />
“Bunlara ne gerek var”. Diğer yandan, anlatılan bilgilerin şu an için acil olmadığı,<br />
zaman içinde öğrenileceği gibi tedirginlikler yaşıyorlardı. Bu durum bize öğrencilerin<br />
yurt ortamını, barınma ve ders çalışma ortamı olarak algıladıklarını net bir şekilde<br />
göstermekteydi. Zaten projenin en önemli amacı da bu düşünceyi yıkmak ve yurtta<br />
kalan öğrencilerin de çok şey yapabileceklerini göstermekti. “Yurttan Sesler” projesi<br />
öğrencilerin neler başarabileceğini ve neler üretebileceğini görebilmek adına güzel bir<br />
imkan sundu bizlere.
60<br />
<strong>YURTTAN</strong> <strong>SESLER</strong> “BEN <strong>DE</strong> VARIM”<br />
Son eğitimde öğrenciler bir projenin nasıl oluşturulduğunu öğrendiler. İşte o zaman<br />
aldıkları eğitimlerin sonraki çalışmaları için ne kadar gerekli olduğunu anlamış<br />
oldular. Şubat sonunda proje konuları belirlendi ve eğlenceli ancak zaman zaman<br />
yorucu da olabilen kısma geldik. Proje uygulamaları mart ayı boyunca öğrenciler<br />
tarafından gerçekleştirildi. En güzel tarafı da bu çalışmaları gerçekleştirmek için<br />
yurttan dışarı çıktılar; konuşmalar, röportajlar, kurum ziyaretleri gibi birçok faaliyete<br />
imza atmanın keyfini yaşadılar.<br />
Projeye dahil olan öğrenciler çok eğlenceli, verimli ve üretken bir ay geçirdi. Artık<br />
Yurttan Sesler çok daha güçlü çıkıyordu. Güzel işlere imza atmanın mutluluğunu<br />
yaşadılar ve yurt öğrencilerinin de imkan verildiği zaman neler yapabileceklerini<br />
deneyimlemiş ve bizlere de aktarmış oldular. 13 Nisan’da Ereğli Kültür Merkezi’nde<br />
yapmış oldukları sunumlarla neler yapabileceklerini tüm Ereğli ile paylaştılar. Proje<br />
sonunda öğrencilerin, “İyi ki bu projeye dahil olmuşuz” demeleri ise son derece<br />
mutluluk vericiydi. Gençlerimiz için bu tarz imkanların arttırılması umuduyla…”<br />
Yasemin Bolat<br />
Ereğli Yerel Saha Koordinatörü<br />
“Yurttan Sesler projesine dahil olduğum için kendimi gerçekten mutlu ve şanslı<br />
hissediyorum. Çünkü öğrencilerimin kendi başlarına bir şeyler başardığını görmek,<br />
yapabildiklerinin farkına varmaları ve özgüvenlerinin arttığını görmek beni mutlu<br />
ediyor. Onlarla gerçekten gurur duyuyorum. Bundan sonraki yaşamlarında da böyle<br />
projelere katılacaklarından ve çok başarılı olacaklarından hiç kuşkum yok.<br />
Kendi adıma da mutluluk duyuyorum çünkü ben de onlarla birlikte bir şeyler yaptım<br />
ya da en azından onların yanında olmaya çalıştım. Bundan sonra ben de böyle proje<br />
çalışmalarına katılmak istiyorum çünkü bu tür etkinliklerin, sosyal sorumluluk<br />
projelerinin kişisel gelişim açısından ne kadar yararlı olduğunu gördüm. Ayrıca<br />
öğrencilerimin davranışlarında meydana gelen pozitif değişimler de benim bu tür<br />
çalışmalara katılmak istememdeki en büyük etken oldu. Kendi adıma ve öğrencilerim<br />
adına emeği geçen herkese çok teşekkür ederim.”<br />
Derya Şahin<br />
Hacıbektaş Yerel Saha Koordinatörü
61<br />
<strong>YURTTAN</strong> <strong>SESLER</strong> “BEN <strong>DE</strong> VARIM”<br />
İZLEME - <strong>DE</strong>ĞERLENDİRME<br />
Projenin değerlendirmesi, öğrenci profilini anlayabilmek için hazırlanan ‘Katılımcı Anketi’,<br />
verilen eğitimlerin etkisini anlayabilmek için hazırlanan ‘Eğitim Değerlendirme Anketleri’<br />
ve gerçekleştirilen çalışmaları ve onların etkilerini daha yakından görebilmek için yapılan<br />
‘Odak Grup Görüşmeleri’nden oluşmaktadır. Aşağıda odak grup görüşmeleri bölümünü<br />
bulacağınız raporun tamamına www.yurttansesler.org adresinden ulaşabilirsiniz.<br />
ÖĞRENCİLERLE ODAK GRUP ÇALIŞMASI<br />
Odak grup çalışması, 26-29 Mart 2012 tarihleri arasında okul ve yurt sınırları içerisinde<br />
gerçekleştirilmiştir.<br />
Amaç<br />
Gerçekleştirilen çalışmaları ve onların etkilerini daha yakından görebilmek için yapılan<br />
odak grup görüşmeleri, eğitimler sırasında ya da verilen değerlendirme anketlerinde<br />
açıkça ifade edilemeyen birtakım bilgi ve deneyimleri bize sunmaktadır. Böylelikle<br />
ihtiyaçlar ve yaşanan sorunlar, projenin özneleri tarafından doğrudan dile getirilerek<br />
somut olarak birtakım sonuçlara ulaşmamızı hızlandırmaktadır.<br />
• Proje fikri ve eğitimler<br />
• Eğitimlere katılan gençlerde yaşanan değişiklikler<br />
• Proje uygulamasına katılma ya da katılmama nedenleri<br />
gibi çeşitli zeminlerde odak grup yöntemiyle değerlendirmeler yapılmıştır.<br />
Profil<br />
Çalışma 40 kişinin katılımıyla 2 farklı okulda proje uygulamasına katılan ve katılmayan<br />
öğrencilerle toplam 8 ayrı odak grup görüşmesi şeklinde gerçekleşmiştir. Yaklaşık<br />
olarak 45 dakika ile 1 saat 30 dakika arasında değişen sürelerle yapılan görüşmeler için<br />
Hacıbektaş Kız Teknik ve Meslek Lisesi Ortaöğretim Kız Öğrenci Yurdu ve Ereğli Sağlık<br />
Meslek Lisesi derslikleri kullanılmıştır.<br />
Gün<br />
Odak Gruplar<br />
Projeye<br />
Katılanlar<br />
Projeye<br />
Katılmayanlar<br />
Toplam<br />
1. gün Hacıbektaş Kız T.M.L. I 5 - 5<br />
Hacıbektaş Kız T.M.L. II - 5 5<br />
2. gün Hacıbektaş Kız T.M.L. III 5 - 5<br />
Hacıbektaş Kız T.M.L. IV - 5 5<br />
1. gün Ereğli Sağlık M.L. I 5 - 5<br />
Ereğli Sağlık M.L. II - 5 5<br />
1. gün Ereğli Sağlık M.L. III 5 - 5<br />
Ereğli Sağlık M.L. IV - 5 5<br />
Toplam 20 20 40
62<br />
<strong>YURTTAN</strong> <strong>SESLER</strong> “BEN <strong>DE</strong> VARIM”<br />
Moderasyon<br />
Tüm odak grup çalışmaları izleme değerlendirme raporunu yazacak kişinin<br />
moderasyonunda gerçekleşmiştir. Çalışma öncesinde katılımcılara, çalışmanın amacı<br />
ve nasıl yapılacağı hakkında bilgi verilmiş ve ses kaydının tutulması için katılımcılardan<br />
izin alınmıştır. Çalışmalar sadece katılımcılar ve kolaylaştırıcıdan oluşan kapalı bir<br />
alanda gerçekleştirilmiştir.<br />
TEMALAR<br />
1.<strong>YURTTAN</strong> <strong>SESLER</strong> PROJESİ ÖNCESİ<br />
Katılımcıların proje öncesinde içinde bulundukları etkinlik ve faaliyetler iki temel başlık<br />
altında değerlendirilebilir:<br />
1.1. Kurumsal Olmayan Süreç<br />
Katılımcılar proje öncesinde okul zamanı ve hafta sonları yurtta kaldıklarında ya da<br />
evci çıktıklarında yaptıkları etkinlikleri şu şekilde sıralamışlardır:<br />
Yurtta kalanlar;<br />
• Ders çalışmak<br />
• Uyumak<br />
• Çarşı iznine çıkmak<br />
• Dinlenmek<br />
“Hep ders çalışıyoruz, biraz dinleniyoruz. Yatıyoruz sabah oluyor, yine hazırlanıyoruz okula<br />
gidiyoruz.”<br />
“Televizyon izliyorum, dışarıya çıkıp gezebiliyorum rahatça, evdekilerle vakit geçiyorum.<br />
Yurda döndüğümde hayal kırıklığı yaşıyorum…”<br />
“Yemek yiyoruz, biraz dinleniyoruz, etüde gidiyoruz. Staj günleri de stajdan çıktıktan sonra<br />
çarşıda geziyoruz biraz. Sonra yemek vakti gelmiş oluyoruz, yemek yiyoruz ve sonra oturuyoruz.<br />
Etüde çıkıyoruz, ders çalışıyoruz ya da kitap okuyoruz. Ancak oturuyoruz başka hiçbir şey<br />
yapmıyoruz.”<br />
“Ev bambaşka burada telefon serbest değil, televizyonu istediğimiz gibi kullanamıyoruz.<br />
Kim çoğunluktaysa onun istediği izleniyor. Ama evde öyle değil kumanda sende oluyor,<br />
başköşe sana ait, başka bir odada elinde telefon oluyor en önemlisi. Açıkçası ben burada<br />
daha iyi derse çalışıyorum. Geziyoruz. Evdeyken daha rahat oluyorum.”<br />
“Ben de ara ara çıkıyorum. Eve kitapları götürüyorum ama hiçbir şey çalışamıyorum. Bilgisayarla<br />
ilgileniyorum. Cumartesi çıkıyorum dershaneye gitmek için oradan çıkıp eve gidiyorum. Pazar<br />
sabah yine dershane ve oradan yurda geliyorum.”
63<br />
<strong>YURTTAN</strong> <strong>SESLER</strong> “BEN <strong>DE</strong> VARIM”<br />
Evci çıkanlar;<br />
• Bilgisayar ve internet kullanımı<br />
• Aileyle hasret gidermek<br />
• Anne ya da arkadaşlarla dışarı çıkmak<br />
• Dinlenmek<br />
• Televizyon izlemek<br />
• Serbest olarak cep telefonu kullanımı<br />
Katılımcılar soruları cevapladıktan sonra projeye dahil olmalarının ya da<br />
eğitimlere katılmalarının onlar için bir değişiklik yarattığını, projenin bir sosyal<br />
aktivite alanı hazırladığını ve bu çalışma içerisinde mutlu olduklarını, “işe yarar”<br />
bir şeyler yaptıklarını hissettikleri için projenin çok değerli ve anlamlı olduğunu<br />
vurgulamaktadırlar. Hatta öyle ki tüm eğitimleri alıp son aşamada belli nedenlerden<br />
dolayı proje uygulamasına katılmayanların çoğunun üzgün oldukları gözlenmektedir.<br />
1.2. Kurumsal Süreç<br />
Katılımcıların bir kısmının da içinde bulundukları kurs tarzı etkinlikler iki şekilde<br />
sıralanabilir:<br />
• Okul çıkışı etüde gitmek<br />
• Staj ya da dershaneye gitmek<br />
2. <strong>YURTTAN</strong> <strong>SESLER</strong> PROJE FİKRİ VE EĞİTİM SÜRECİ<br />
2.1. Yurttan Sesler Proje Fikriyle ilk Karşılaşma<br />
Katılımcılara Yurttan Sesler projesini ilk duyduklarında ne hissettikleri sorulduğunda,<br />
daha çok merak ettikleri ve sonucunun nasıl olacağını bir türlü kestiremediklerini<br />
söylemişlerdir. Bu nedenle ilk başlarda isteksiz katıldıkları eğitimlere son aşamalara<br />
yaklaştıkça giderek gönüllü bir şekilde dahil olmaya başlamışlar ve projenin kendilerini<br />
değerli hissetmelerini sağladığı için uygulama aşamasına geçmişlerdir. Ancak bir<br />
grup ise hem projenin bu aşamaya geleceğine inanmadıkları hem de derslerini<br />
engelleyeceğini düşündükleri için uygulama aşamasına katılmak istememişler fakat<br />
sonradan da çoğu üzülmüştür.<br />
“Bir şeyler yapılabileceği kanısındaydım. Sosyal bir etkinlik olduğu için çok sevmiştim. Daha sonra<br />
bir şey yapılamadığı için sıkılmıştım, ümitsizliğe kapılmıştım. Bir de ders zamanına denk geliyordu.<br />
Ama şu anda faaliyete geçtik ve güzel geçiyor. Yurttan, okuldan çıkıyoruz proje için ve onunla<br />
uğraşıyoruz. İlk başta katılmak istemedim. Ama sonucunun böyle olduğunu bilseydim ilk başta<br />
daha istekli olurdum.”<br />
“Ben ilk başta şey sanmıştım, siz proje yazacaksınız biz de onu uygulayacağız ama öyle<br />
değilmiş. Biz kendimiz yazıyoruz her şeyi.”<br />
“…ilk çok şaşırdım. Bunları televizyonda, radyoda, internette duysak bile hep İstanbul, İzmir, Ankara<br />
gibi büyükşehirlerde oluyor. Benim okuduğum okulda böyle bir proje ilk kez başladığında ben şaşırdım<br />
yani. Genelde büyükşehirlerde yapılıyor. Mutlu oldum, demek ki buralarda önemseniyormuş dedim.”
64<br />
<strong>YURTTAN</strong> <strong>SESLER</strong> “BEN <strong>DE</strong> VARIM”<br />
Projenin yürütülmesine imkan sağlayan Genç Hayat Vakfı ile ilgili olarak Hacıbektaş Kız<br />
Teknik ve Meslek Lisesi öğrencisi şunları söyledi:<br />
“Mesela ben Genç Hayat Vakfı’nı bir kitap okuyordum orada duydum, Elif Şafak’ın Firarperest<br />
kitabı. Orada ileri gelen vakıflardan biri olarak geçiyordu. Duyulmuş bir vakıfmış ve mesela biz<br />
daha yeni duyuyoruz. Böyle bir projede yer almak bizim için önemli. Ben de böyle bir vakıfta<br />
çalışmak isterim, özellikle genç kızlarla ilgili bir vakıf açmayı düşünüyorum.”<br />
2.2.Eğitim Süreci ve Hedefler<br />
Gençlerin interaktif katılabileceği temel iletişim becerileri, çatışma çözme ve proje<br />
döngüsü atölye çalışmalarıyla, çevrelerinde gördükleri sorun veya ihtiyaca yönelik bir<br />
sosyal sorumluluk projesi gerçekleştirmeleri ve ardından yaptıkları bu çalışmayı birbirleri<br />
ve çevreleriyle paylaşmaları hedeflenmektedir. Ayrıca eğitimler boyunca gençlerin<br />
kendilerini “güçlendirecek” etkinliklere yöneltilmesi –rol model kadın buluşması- ve<br />
toplumsal cinsiyet farkındalığının yaratılması da öncelikli hedefler arasındadır.<br />
“…olmayacak şeyler değil. İmkansız değil, aslında onu anladık. İstersek her şeyi yapabiliriz. Ümitli<br />
olmazsak, ulaşmak için çabalamazsak hiçbir şey yapamayız.”<br />
“…kadın için belli meslekleri vermişlerdi, ama aklımıza kadının bir emniyet müdürü<br />
olabileceği çok nadir gelir. Kadınların da erkeklerin yaptığı meslekleri yapabileceğini<br />
öğrendik… Ama sonuçta toplum ne diyorsa o oluyor! Zorunlu olsa bile bir kadın olarak<br />
inşaatta çalışmayı mı tercih edersin, çocuk bakmayı mı”<br />
“Projeye başlamadan önce bazı taleplerimizi kağıda yazmıştık. Olmaz bunları yapamayız diye<br />
düşünüyorduk. Projeye başladıktan sonra onları yapmaya başladık, görüşmelere gittik. Olumlu<br />
karşıladılar bizi, yapmak istediğimiz şeyleri yapabildik. Demek ki yapabiliyormuşuz. Kendine<br />
güvenimiz geldi. Toplumun içine çıkıp konuşmaya çekiniyorduk, şimdi kendimize güvenimiz<br />
geldi. İnsanlara bir şeyler sormaya çekinirdim, ne tepki vereceklerinden korkardım ama şimdi<br />
sorabiliyorum. Korkmuyorum, kendime güvenim geldi.”<br />
“Sonuçta güven, umut olduktan sonra… Derler ya elinin hamuruyla erkek işine karışma<br />
diye, kandırıyorlar yani! Sonuçta kadınların da erkeklerin de önemini toplum veriyor.<br />
Cesaretimiz çok arttı. Sanırım ilk projede kadın-erkek eşitliği üzerine konuşmuştuk o<br />
zaman cesaretimiz artmaya başladı. Kadınlar her mesleği yapabilir. Ben istiyorum, çevrem<br />
bende görüyor ve bu da toplumu etkiliyor. Toplum böyle böyle düzelmeye başlar zaten.<br />
Önce her şey kendinde başlıyor, daha sonrasında toplumda başarıya ulaşıyor.”<br />
“Daha önceden büyük bir sorumluluk almamıştım ama buraya geldikten sonra insanlarla<br />
konuşmak, onlara bir şeyler anlatmak, bir şeyleri değiştirebilmek, o sorumluluğu almak gerçekten<br />
beni çok değiştirdi. Kendimi daha iyi ifade edebiliyorum. Düşünmek önemli ama eyleme koymak<br />
çok daha önemli ve bu projeyle bir şeyleri eyleme dönüştürüyoruz.”<br />
“Geçen sene yeni gelmiştik, zorluk yaşıyorduk okula alışmaya. Ailemden ayrılmıştım. Artık<br />
okula yabancılık çekmiyorum biraz daha özgüvenimiz geldi. Etkili oldu bu eğitimler.”
65<br />
<strong>YURTTAN</strong> <strong>SESLER</strong> “BEN <strong>DE</strong> VARIM”<br />
Yaşama dair deneyimleri ve özgüvenleri artan gençlerin toplumsal katılımını artırmayı<br />
hedefleyen eğitimler, kimileri için olumlu sonuçlanırken kimi katılımcılar içinse sadece<br />
boş vakit olarak değerlendirilmiş ve yapılan eğitimler yerine ders çalışmayı tercih<br />
etmişlerdir. Özellikle Ereğli Sağlık Meslek Lisesi öğrencileri arasında derslerde başarılı<br />
olma konusunda rekabetin yaşanması proje uygulamasına katılımı azaltmıştır.<br />
“Koştur koştur yurda gidiyoruz, yemek yiyoruz ve sonrasında hep çalışıyoruz. Rekabet olduğu için<br />
ilk 10’a girmeye çalıştığımız için hep ders çalışıyoruz.”<br />
2.3. Öğrenci Projeleri Uygulama Sürecinde Karşılaşılan Sorunlar ve Çözümler<br />
Katılımcıların kendi projelerini uygulama süresince karşılaştıkları sorunlar genellikle,<br />
uygulama aşamasındaki alınması gereken izinler, grup çalışanları arasındaki gerginlik<br />
ve eğitimlerde yorucu/sıkıcı olarak tarif edilen birtakım atölye çalışmalarıdır. Proje<br />
grupları içinde yaşanan problemler sonucunda aldıkları eğitimlerin önemini idrak<br />
eden katılımcılar, iletişim becerileri ve çatışma çözme gibi eğitimleri hatırlayarak<br />
aralarındaki sorunları gidermeye çalıştıklarını belirtmişlerdir. İletişim becerileri<br />
geliştirilerek, katılımcıların kendileri ve proje ortakları arasında çatışma çözme,<br />
birlikte yaşama ve ortak yaşamı iyileştirme gibi birtakım deneyimlerin çok yönlü olarak<br />
geliştirilmesi ortaya çıkan sorunları çözüme ulaştırmak açısından oldukça büyük bir<br />
öneme sahiptir.<br />
“Anlaşmazlıklar genelde kişilerin kendilerini yüksek görmeleri, benim istediklerim olsun, benim<br />
dediğim olsun, benim koyduğum sınırlarda olsun, ben başkanım gibi nedenlerden dolayı<br />
yaşanıyor.”<br />
“Bazı arkadaşlar eğitimleri pek fazla ciddiye almıyorlardı bundan dolayı sıkıntılar<br />
yaşanıyordu. İster istemez bende sıkılıyordum.”<br />
“…Bu sefer grup içinde çatışmalar çıkıyor ama eğleniyoruz tabii. Hafta sonu herkese uymuyor,<br />
kimine de hafta içi uymuyor ama herkesin fikrini öğrenip ortak bir yol bulmayı çalışıyoruz. Bize<br />
çatışma çözme diye bir şey öğrettiler herhalde böyle sorunlar yaşayacağımızı düşünüyorlardı. O<br />
yüzden mi öğrettiler”<br />
Ereğli Sağlık Meslek Lisesi’nde proje konuları seçilmeye başlandığında, gruplar<br />
sorunları ve ihtiyaçlarını belirlemede zorluk yaşadılar. Para, mutluluk gibi daha<br />
soyut kavramlar üzerinden gittiler ancak bunları projeye, dolayısıyla da uygulamaya<br />
dönüştürmede zorluk çekecekleri için ne yapacaklarına bir süre karar veremediler. Her<br />
biri kendi kişisel sorunlarını kağıda döktü ve toplumsallık meselesi o grupta ilk başta<br />
havada kaldı. İhtiyaç kavramını kendi ihtiyaçları üzerinden tanımladılar. Kolektif bir<br />
çalışma ruhu olamadığı için ortak sorun ve ihtiyaçların göz önünde bulundurulmasında<br />
zorluk yaşadılar. Bu yurtta genellikle böyle bir tutum vardı ki bu gerek eğitim,<br />
okul ve yurt koşulları gerek de ailelerin sosyo-ekonomik ve kültürel alt yapısından
66<br />
<strong>YURTTAN</strong> <strong>SESLER</strong> “BEN <strong>DE</strong> VARIM”<br />
kaynaklanıyordu. Örneğin bir öğrenci parayı sorun olarak belirtirken bir diğeri “ailenin<br />
yolladığı para sana yetmiyor mu” gibi cevaplar verebiliyordu. Hacıbektaş Kız Teknik ve<br />
Meslek Lisesi’nde yönetim değişmeden önce sıcak su kullanımı, binanın ısı problemi,<br />
temizlik ve en önemlisi yoksulluk ve yoksunluk gibi sorunlar katılımcılar arasında<br />
destek ve yardımlaşmayı artırdığı gibi Ereğli’de bu tarz sorunların genel itibariyle<br />
olmaması katılımcıların bireysel düşünme ve eyleme geçme potansiyellerini artırmıştır.<br />
Özellikle Ereğli Sağlık Meslek Lisesi öğrencileri arasında 11. sınıflar ve diğerleri olmak<br />
üzere bir hiyerarşinin yaşandığına ve 11. sınıfların okul ve yurt içerisinde söz söyleme<br />
hakları olduğuna inanan bazı katılımcılar, eğitimlerin karma verilmesi nedeniyle sıkıntı<br />
yaşadıklarını belirttiler.<br />
“11. sınıflarda çekinmiş olabilirler. 11. sınıflar olarak 12. sınıflardan fenayız, baş belasıyız.<br />
Bizim yüzümüzden rahat olmayanlar vardı. Çok pasif duruyorlardı, dalga geçerler mi diye<br />
düşünüyorlardı. Biz büyük olunca daha rahat davranıyoruz, çekinmiyoruz kimseden bu yüzden de<br />
onlar bizden çekiniyorlardı…<br />
“Büyüklerden genelde çekiniyorduk grup içinde. Onlar daha girişken oluyorlar herkesi<br />
tanıdıkları için. Karşı grupta eleştirip dalga geçen oluyordu.”<br />
2.4. Öğrenci Projeleri Uygulama Sürecine Dahil Olma<br />
Nasıl bir sosyal sorumluluk projesi yazıp onun ne şekilde uygulanabilir hale geleceğinin<br />
tam olarak anlaşılmamasından kaynaklı projenin sonucuna yönelik bir inanmama<br />
durumu söz konusuydu. Bu nedenle eğitimlerden sonra kendi yapacakları sosyal<br />
sorumluluk projelerine dahil olmada gönülsüz ve isteksizlerdi. Ancak kendi projelerini<br />
uygulamaya başladıktan sonra ve projenin asıl amaç ve hedeflerini gördükten sonra<br />
projeye olan inançları ve bir şeyler yapıyor olmalarından dolayı kendilerine olan<br />
güvenleri artmaya başladı.<br />
“…Eğitimleri ve oyunları konuşuyorduk. Sıkıldıysak onu anlatıyoruz. Bunların amaçları ne<br />
diye düşünüyordum, ne yapmak istiyorlar diye. Uygulamaya geçeceklerini düşünmüyorduk<br />
arkadaşların. Sonradan işin ciddiyetini kavradım. Koşturup yaptıkları projeleri görünce ciddiyeti<br />
kavradım. Ben çok pişman oldum katılmadığım için. O an ne yapacağımızı anlamamıştık, nasıl bir<br />
sonucu olacağını ve uygulanabileceğini o yüzden katılmak istemedik. Aslında bilemediğimiz ya<br />
da anlayamadığımız için öyle oldu. Şimdi olsa katılmak isteriz.”
67<br />
<strong>YURTTAN</strong> <strong>SESLER</strong> “BEN <strong>DE</strong> VARIM”<br />
“İlk başta niye geliyorlar diye düşündüm ama sonradan gönüllü olarak çalışmaya<br />
başladığımızda çok eğleniyorum. İnsana bir güven geliyor, özgüven geliyor. Toplumun<br />
içine giriyoruz. Hafta sonları çoğunlukla dışarı çıkabiliyoruz bazı araştırmalar yapmak<br />
için. Ama ilk geldiklerinde bende niye geldiler diye düşündüm. Daha sonra yaptıkça,<br />
dahil oldukça ve gördükçe eğlenmeye başlıyoruz. Projeye katılmayanlarla aramızda bir<br />
farklılık oluyor. Eğitimlerde mesela ilk başta pek bir şey anlaşılmıyor ama yapınca, içine<br />
girince o zaman ne yaptığımız anlaşılıyor. Bir şeyler yaptığımızı görüyoruz. İstersek her<br />
şeyi yapabileceğimize olan inancımız artıyor. Proje konularımız belirlenmeye başladığında<br />
her şey biraz daha ortaya çıktı. Dışarıya çıkıyoruz, farklı insanlarla konuşuyoruz,<br />
onların böyle konular hakkındaki düşüncelerini alıyoruz. Kimi diyor, bak sizin proje işe<br />
yarıyor. Genellikle zaten en fazla şaşkınlığa uğrayan kişiler öğretmenler oldu. Projelere<br />
baktıklarında yapamayacaklarımızı düşündüler.”<br />
Bir başka projeye dahil olma hikayesi ise Van’da yaşanan depremden sonra<br />
yaşamlarına devam etmeye çalışan gençlerin hikayeleriyle birleşiyor. Ülkemizde<br />
yaşanan 7,2’lik deprem Van’da büyük kayıp ve yıkımlara neden olmuştu. Evler<br />
oturulamaz, okullar eğitim hayatına devam edemez hale gelmişti. Bunun üzerine Milli<br />
Eğitim Bakanlığı’nın çalışmalarıyla kimi öğrenciler, öğrenci yerleştirme sistemiyle bazı<br />
okul ve yurtlara gönderildiler. Van’dan gelen öğrencilerin yerleştirildiği okullardan<br />
biri de Nevşehir Hacıbektaş Kız Teknik ve Meslek Lisesi’ydi ve Yurttan Sesler projesi bu<br />
gençler için bir umut oluşturmuştu.<br />
“Mesela ben deprem olduktan sonra hayat bitti diyordum, benim için hayat bitti. Daha sonra<br />
öğrenci yerleştirme yerleriyle bizi buraya gönderdiler. Sonra bu proje başladı ve her şey gerçekten<br />
çok güzel oldu. Kendime olan güvenim arttı, olgunlaştım. Hedeflerime ulaştım, çocuklara nasıl<br />
yardım edebiliriz, defter-kitap nasıl gönderebiliriz meselesini bu projeyle düşündüm. Nereden<br />
nereye, insan ne olacağını bilemiyor. Eyleme koyabilmek gerçekten çok önemli. Van Erciş’in<br />
köyünde yaşayan küçük kızları, ölenleri düşününce çok kötü oluyoruz ve burada onlar için bir<br />
şeyler yapmaya çalışıyoruz proje sayesinde. Örneğin erken yaşta evleniyorlar, komşum 13 yaşında<br />
evlendi. Doğum yapıyorlar ve hemen ardından çobanlık yapmaya gidiyorlar. Onun da eli kalem<br />
tutması gerekirken ne gerek var öyle çalışıyor. Biz bu dünyaya hayvanlara bakmak ya da çocuk<br />
doğurmak için gelmedik. Şimdi ise geldiğim okula kitap ve kırtasiye malzemesi yollayabilmek için<br />
çalışıyoruz.”
68<br />
<strong>YURTTAN</strong> <strong>SESLER</strong> “BEN <strong>DE</strong> VARIM”<br />
3.KATILIMCILAR<br />
3.1. Yurttan Sesler Projesinin Gençler Üzerindeki Etkileri<br />
Projenin etkilerini anlayabilmek için öncelikle gençlerin yurt ile kurdukları ilişkiye<br />
bakmak gerekmektedir. Yurdu nasıl tanımladıkları ve yurt koşullarının onlar için yeterli<br />
olup olmadığı üzerinden bakıldığında böyle bir projeye esas olarak neden ihtiyaç<br />
duyulduğu daha net anlaşılabilir. Yurtlarda yaşayan -ki her iki okul ve yurt arasındaki<br />
mesafenin neredeyse hiç olmadığı bitişik yapılar olarak düşünürsek- gençlerin<br />
ihtiyaçlarını fiziksel, toplumsal ve psikolojik olarak üç kategoriye ayırabiliriz.<br />
Fiziksel ihtiyaçlar: Yurt ortamının temel barınma ihtiyaçlarını her öğrenciye<br />
yeterli kişisel alan bırakacak şekilde karşılamaması, okul sonrasında dinlenmek ya<br />
da herhangi bir sosyal aktiviteye katılarak bedensel ve zihinsel bir rahatlamanın<br />
yaşanabilecek bir alanın yurtta olmaması gibi yurdun fiziksel yapısına yönelik birtakım<br />
ihtiyaçların eksik olduğu söylenebilir.<br />
Toplumsal ihtiyaçlar: Toplumsal yaşam içerisinde kendilerini ifade edebilmek ve<br />
mevcut toplumun birer özneleri olarak aktif bir yaşam sürdürebilmek için iletişim<br />
becerilerini geliştirmeye yönelik eğitimlerle; akranları, aile bireyleri, okul ve yurt<br />
sorumlularıyla çatışma çözme, birlikte yaşama ve ortak yaşamı iyileştirme gibi<br />
temel eğitimlerle gençlerin müşterek bir yaşam alanı yaratmasına yardımcı olmaya<br />
çalışılmaktadır.<br />
Psikolojik ihtiyaçlar: Ailesinden ayrılmış gençlerin kendilerine olan güvenlerinin<br />
geliştirilmesi, kendi potansiyellerinin farkına varma, kaygı düzeylerinin düzenlenmesi,<br />
özgüven desteği, çatışma çözme, iletişimin güçlenmesi üzerine çalışmalar<br />
yürütülmüştür.<br />
Saptanan bu ihtiyaçların ardından proje ile birlikte gençlerde yaşanan değişimleri<br />
onların kendi cümleleriyle dinleyecek olursak:<br />
“Her şey kural, her şey yasak. İnsan kısıtlanıyor. Özgür değiliz, topuk sesi duyduğumuz zaman<br />
yataktan fırlıyoruz. Özelimiz yok. Çok özeniyoruz dışarıdakilere… En çok özendiğim okul çıkışı<br />
arkadaşlarımla geze geze eve gitmek. Pencereden bakamıyoruz, bekçi kapattırıyor perdeleri.<br />
Sanki bütün Ereğli bize bakıyor. Çarşı izni çok az. Sonuçta evden ayrı yaşıyoruz. Rutin her şey,<br />
yemek ye ve yat. Ama bu proje ile başta okul-yurt-ders üçlüsünü kırmış olduk. Yeni şeyler yapmayı<br />
öğrendik, eğlenceli ve yararlı şeyler…”<br />
“Hep ders olunca her şey birbirine giriyor ama böyle etkinliklerle kafamızı dağıtıyoruz<br />
ve başarımız artıyor. İki işi bir arada götüreceğimin farkına vardım. İkisini de yolunda<br />
götürüyorum ve böyle olunca kendimi daha mutlu hissediyorum. Sadece kitaplarda<br />
yazılanları değil de hayattan birebir öğrenmiş oluyorsunuz.”
69<br />
<strong>YURTTAN</strong> <strong>SESLER</strong> “BEN <strong>DE</strong> VARIM”<br />
“…Siz gelince eğleniyoruz, daha motive oluyoruz ve daha verimli çalışıyoruz derslerimize.”<br />
“Mesela şu anda buradayız, başka yerde bu görüşmeyi yapsak bizim için daha iyi olurdu.<br />
Daha sosyal olurdu. Hiç sosyal aktivitemiz yok, sizinle oluyor… Bina çok soğuk geliyor,<br />
renk seçimleri berbat. Baksanıza şu renklere! İnsanın içi sıkılıyor. Dışarıda gezen kızlara<br />
imreniyoruz, hep imreniyoruz burada hiçbir şey yok. Hep kısıtlıyorlar. Aman dışarıdan<br />
geçenlere bakmayın, sabah okula git akşam gel, yemek ye hep aynı şeyler. Erkeklere<br />
bakmak yasak, tamam bakabiliriz sonuçta ergenlik dönemindeyiz. Hafta 2 gün çarşı<br />
iznimiz vardı şimdi 1 güne indi ve sadece yarım saat dışarı çıkabiliyoruz. Bazı kızların ailesi<br />
istemiyor diyorlar, hiç de öyle değil benim ailem buna katılmıyor. Madem merak ediyorlar<br />
o zaman daha çok güvenlik tutsunlar biz de istediğimiz gibi gezelim. Çarşamba günü<br />
görmeniz lazım bizi sürekli koşuşturup bir şeylere yetişmeye çalışan kızlar var etrafta. En<br />
azından bir kafede oturup kahve içelim ama ona da vaktimiz kalmıyor. Sinemaya gitsek,<br />
farklı bir yerlere gitsek ama olmuyor. Kız meslek diyorlar bize, artık biliyorlar ve acıyorlar<br />
bize. Dışarı çıkamıyorlar diyorlar. Öğretmenlerin yaptığı bir şey bu, onlar bize yardımcı<br />
olsa özen gösterse böyle olmayacak. Bizimle hiç ilgilenmiyorlar, kurunun yanında yaş<br />
da yanar diyorlar. Kızların erkek arkadaşının olmasına çok büyük tepki veriyorlar, aileye<br />
yansıtmakla tehdit ediyorlar. Sonuçta ben elimde olmadan aşık oluyorum. Bu olabilir.<br />
Öğretmenlerimizle bunları konuşamayacaksak kimle konuşabiliriz. Bazen pencereye çıkıp<br />
çığlık atmak istiyorum. Burada dura dura insan tartışmaya başlıyor her konuda. Benim<br />
zoruma giden kuzenimde devlet yurdunda kalıyor ve onlarda serbest olan şey biz de değil.<br />
Neden bizde serbest değil Bizim ne farkımız var”<br />
Yurttan Sesler projesinin hedeflerinden biri de gençlerin toplumsal cinsiyet konusu<br />
üzerine düşünmelerini sağlamak ve toplumun onlara yüklediği toplumsal rol ve<br />
kabullere karşı güçlü ve ayakları yere sağlam basan gençler olarak yetişmelerine<br />
vesile olmaktı. Doğdukları andan bugüne kadar öğretilmiş olan rolleri, bir anda ve 1<br />
yıllık proje süresince yok saymalarını beklemek doğru bir ilerleyiş olmamakla birlikte<br />
değişimi ve onların farklı düşünceleri benimsediklerini görmek son derece anlamlı<br />
olmaktadır.<br />
“Başka insanları tanıdık, hayata dair bir şeyler öğrendik, girişken olduk. Sizi tanımadan önce bu<br />
kadar samimi konuşabileceğimizi düşünmüyorduk ama sizi tanıdık ve bir anda her şeyi sizinle<br />
konuşur olduk. Gelişiniz heyecanla bekliyoruz. Sokağa çıkmayı öğrendik tek başımıza, biriyle<br />
konuşmayı öğrendik.”<br />
“…Mesela benim annem dördüncü çocuğu hastane doğururken gözlerini kapatmış ve<br />
lütfen erkek desinler, diye yalvarmış. Ama yine kız. Aslında cinsiyeti baba belirliyor ve kız<br />
çocuk doğurdu diye annemi sorumlu tutuyorlar. Üvey babamda annemin üstüne yürümüş.<br />
Bende geçtim karşısına öz babam olmadığı için dedim ki o cinsiyeti sen belirliyorsun,<br />
annemin bir suçu yok. Bizde annemizi savunabiliriz. O adamın karşısına geçip konuşma<br />
cesaretini, annemi koruma cesaretini bu proje sayesinde kendimde bulabildim.”
70<br />
<strong>YURTTAN</strong> <strong>SESLER</strong> “BEN <strong>DE</strong> VARIM”<br />
3.2. Eğitimlerde Kuralların Belirlenmesi ve Katılımcı-Eğitmen İlişkisi<br />
Eğitimlerde kurallara kim ne şekilde karar veriyor<br />
“Kuralları eğitime başlamadan önce biz belirliyorduk.”<br />
“Birlikte karar veriyoruz.”<br />
“Kurallarımız şunlardı: birbirimize karşı saygılı olmak, birbirimizin sözünü kesmemek,<br />
birbirimizi dinlemek, konuşulanların burada kalması, sırayla konuşmak, saçma olsa<br />
fikirlerimizi söyleyelim ve birlikte düşünelim. Artık konuşmaktan korkmuyorduk,<br />
istediğimizi söyler olduk. Güvenimiz yerine geldi. İstediğimiz her şeyi rahatlıkla dile<br />
getirebiliyoruz.”<br />
Eğitimler esnasında grubun dikkatinin dağıtılmasını önlemek için katılımcılar<br />
tarafından belirlenen grup kuralları, katılımcıların eğitim içerisinde kendilerini daha<br />
aktif hissetmelerini sağlıyor. Karar alma konusunda katılımcılar eğitmenleriyle<br />
‘ortak’ çalıştıklarını düşünüyorlar. Bu süreç, onları eğitmenler hakkında daha pozitif<br />
düşünmeye yönlendiriyor ve eğitmene olan güvenini artırıyor.<br />
Eğitmenler hakkında genellikle olumlu düşüncelere sahip olsalar da eğitimlere<br />
katılım konusunda kimi katılımcılar kendilerini zorunlu olarak bu eğitimin içerisinde<br />
hissettikleri için bunun sorumlusu olarak eğitmenleri düşünüyorlar. Dolayısıyla eğitim<br />
boyunca sıkıldıklarını dile getirmekten çekinmiyorlar.<br />
“Eğitmenlerle ilgili kağıda yazdık zaten hiçbir sorun yoktu ama konular sıkıcıydı.”<br />
“Çok yardımcı ve anlayışlılar ama bazen bize çocukmuşuz gibi davranıyorlardı sonuçta<br />
biz lise düzeyinde insanlarız. O zaman rahatsız oluyorduk. Yaşımızın altında şeyler<br />
yaptırıyorlardı diye düşünüyorum.”<br />
“Eğitmenlerin hepsi çok iyiydi. İlla ki öğretmen olmak gerekmiyor mesela böyle bir vakfa da<br />
girersem topluma daha yararlı olabiliyorum. Siz bize bir şeyler yapabileceğimizi öğretiyorsunuz.<br />
Kendinize güvenin, inanın diyorsunuz. Bende sizin gibi olabilirim ve topluma faydalı birey<br />
olurum. Gelen eğitmenler insanın kendi değerini hissettirdi. Projeden önce ben gidip bir<br />
kaymakamla, emniyet müdürüyle konuşma cesareti bulamazdım. Saçma fikrin olsa dahi söyle,<br />
bunu öğrendik. O fikirden ne kadar güzel şeyler çıkıyor aslında.”<br />
“Eğitmenlerin hepsi güler yüzlüydü, cana yakın. Onların yerinde olmak isterdim.”
71<br />
<strong>YURTTAN</strong> <strong>SESLER</strong> “BEN <strong>DE</strong> VARIM”<br />
3.3. Ekip Çalışması<br />
Katılımcıların çoğu eğitimler sırasında ve katılanlar için de proje uygulaması<br />
aşamasında ekip olarak çalışmanın önemine vurgu yapmakta ve genel olarak ekip<br />
çalışmasının eğlenceli ve verimli olduğunu belirtmektedirler. Katılımcıların ekip<br />
çalışmalarıyla ilgili düşünceleri aşağıdaki gibidir:<br />
“Grup ortamı oluşturmuştuk, iyiydi aramız. Üst sınıflar olsaydı çekinirdik, onların fikirleri ağır<br />
basardı ama biz hep aynı sınıflara denk geldik.”<br />
“Birbirimizi dinliyorduk. Birimiz yapamazsak diğeri cevap veriyordu, birlikte çalışmak avantajlı<br />
oluyordu. Tek başıma 2 saatte yapacağım şeyi kalabalık olunca yarım saatte bitirebildik.”<br />
“Sevdiğimiz arkadaşlarla birlikteydik. Farklı sınıf ve yaş gruplarından kişilerle birlikteydik ve<br />
kaynaşma fırsatımız oldu, önyargılarımız gitti. Birlikten kuvvet doğar. Sürekli olarak herkes<br />
fikrini söylüyor. Ama bazen grubu toplayamıyorsun. Çok fazla ses çıkıyor ama o da işin tatlı kısmı.<br />
Diğerini tanımıyorsun ve onu tanımanı sağlıyor ya da senin başka bir açıdan bakmanı sağlıyor.<br />
Senin bilmediğini o biliyor ve böyle geliştiriyorsun kendini. Farklı yerlerden geldiğimiz için herkes<br />
farklı düşünüyor ve birbirimize saygı gösteriyoruz. Bu şekilde diyalog halinde olmak çok güzel.”<br />
“Sıkı çalışabiliyoruz ekipteki arkadaşlarla. Proje konularını belirlerken daha az kişiyle daha az<br />
konular ortaya çıkarken 10 kişi olduğumuzda mesela daha ilginç konular ortaya çıkabiliyordu.<br />
Bazen bir şey yazarken öyle olur mu, böyle olur mu şeklinde konuştuğumuz oluyordu.”<br />
Katılımcıların bazıları ekip arkadaşlarından çekindiklerini söylemekte ve ekibi olumsuz<br />
yönde etkilediklerini düşünmektedir.<br />
“Kişilerin kendilerini yüksek görmeleri söz konusuydu. Benim istediklerim olsun, benim dediğim<br />
olsun, benim koyduğum sınırlarda olsun, ben başkanın gibi şeyler söylemeleri grubu olumsuz<br />
yönde etkiliyordu.”<br />
“Anlaşamadığımız arkadaşlarımız var. Bölüm ve sınıf farklılığından kaynaklı olarak<br />
kendilerini bizden üstün görüyorlar.”<br />
“Bizim grubumuzda hepimiz yaşıtız ve sınıf arkadaşıyız, çok iyi anlaşıyoruz. Karma olduğumuz<br />
zamanda hiç ayrılmadık. Birileri teşvik etti, diğerleri katılmasak da olur gibi konuştu ama bizim<br />
gruptaki arkadaşlar hep teşvik etti. Birbirimizi etkileyip çalıştık. Bence zordur birlikte çalışmak. Mesela<br />
arkadaş kavgası olabiliyor. Küseriz diye girenler oldu, o yüzden ilk başlarda zorlama olduğundan,<br />
isteyerek girmedikleri için sıkıntı yaşandı. Aynı yurtta olup adını bilmediğimiz kişileri tanımış olduk.”<br />
“Az kişiydik, 5 kişi ve buna rağmen sorunlar yaşadık. Yapmak istemeyen arkadaşlar oldu, bir<br />
şey yapamıyoruz dediler. Sınıflar arası ayrımcılık olmadı gruplarda. Hepimiz aynı yaşmışız<br />
gibi davrandık ama aramızda her seferinde bir fikir uyuşmazlığı çıkıyor.”<br />
“Rekabet içindeydik, tartışmalar oluyordu. Tanıyorduk birbirimizi ama grup olunca benim grubum<br />
daha iyi olsun diye rekabet oluyordu.”
72<br />
<strong>YURTTAN</strong> <strong>SESLER</strong> “BEN <strong>DE</strong> VARIM”<br />
3.4. Çatışma Çözümü<br />
Katılımcılardan özellikle Ereğli Sağlık Meslek Lisesi öğrencileri, genel olarak kendi<br />
aralarında bazı sorunların olduğunu dile getirmektedirler. Yaşanan bu sorunlar<br />
genellikle farklı yaş ve sınıf grupları içerisinde olmalarından kaynaklanmaktadır. Fakat<br />
bu sorunların çözümü için önerdikleri yöntemleri etkili bir şekilde uygulayamadıkları<br />
gözlemlenmektedir. Hatta almış oldukları ‘çatışma çözme eğitimi’ni, sorunlar<br />
yaşandıktan sonra anlayabildiklerini ve “demek ki önemli eğitimlermiş” diye<br />
düşünmeye başladıklarını ifade etmişlerdir.<br />
“Herkesin fikrini öğrenip ortak bir yol bulmayı çalışıyoruz. Bize çatışma çözme diye bir şey<br />
öğrettiler herhalde böyle sorunlar yaşayacağımızı düşünüyorlardı. O yüzden mi öğrettiler”<br />
Çözüme yönelik ilk adım bireysel olurken ve birbirleriyle diyalog kurmaya çalışırlarken;<br />
ikinci adım ise ‘grup olarak hareket etmeyi’ içermekte ve genellikle karşı tarafın<br />
uyarılması, dışlanması düşüncesini doğuran yöntemlere başvurulmasına yol<br />
açmaktadır.<br />
“Ben istiyordum ama arkadaşlarım gittiği için ben tek kaldım. Başka gruplara dahil olmak<br />
istedim ama samimi olduğum arkadaşlar yoktu. Arkadaşların etkisi yüksek, onlar katılmadığı için<br />
bende katılmadım.”<br />
3.5. Öğrenme Süreçleri<br />
Katılımcılar genel olarak projeden öğrendiklerini iki şekilde açıklamaktadırlar.<br />
• Teknik süreç: Eğitimlerde çalıştıkları konular hakkında edindikleri bilgiye<br />
dayalı süreç.<br />
• Sosyal süreç: Proje kapsamında geçirdikleri zaman içerisinde diğer insanlarla<br />
girdikleri ilişkileri kapsayan süreç.<br />
Katılımcılar sosyal sürecin gözle görülür daha somut yararlar sağladığından daha etkili<br />
olduğunu; ancak teknik süreci de bu aşamaya kadar gelebilmeleri açısından içinden<br />
geçmeleri gereken bir süreç olarak değerlendirmektedirler. Projenin son aşaması olan<br />
kendi belirledikleri sosyal sorumluluk projeleri ile sosyal sürece atfen öğrendiklerini ve<br />
öğrenebileceklerini şu şekilde ifade etmektedirler:
73<br />
<strong>YURTTAN</strong> <strong>SESLER</strong> “BEN <strong>DE</strong> VARIM”<br />
“Sokak röportajları çok güzel geçiyor. Bir şeyler öğreniyoruz. Neyi merak ediyorsak onu<br />
soruyoruz. Bilincinde olmak istediğimiz her şey oturdu artık. İlk müdürün odasına girince ben<br />
çok heyecanlandım ama sonradan hepsini yapabildik. 2 kamera aldık, ayrılırsak daha çok kişiye<br />
ulaşırız diye düşündük. 1 kişiyle yapınca hemen devamının geldiğini gördük.”<br />
“Empati kurmayı öğrendim. En son yaptığımız kendi çalışmalarımızda baya etkili oldu<br />
bu. Çocuk esirgeme kurumunda çocukların hikayeleriyle empati kurduk. Herkes bir abla<br />
seçiyordu ve biz onlarla ilgileniyorduk.”<br />
“Bir filmin yönetmeni olabiliyormuşuz,” diyen Hacıbektaş Kız Teknik ve Meslek Lisesi<br />
öğrencisi yaşadığı değişimi şu şekilde anlatıyor:<br />
“Girişken olmamız gerekiyor, ben yapabilirim diyoruz buna kendimiz inanıyoruz. Belediye<br />
başkanıyla konuşmaya gittik önce heyecanlandık, yapamayız dedik ama sonra gittik, projeyi<br />
anlattık ve kendimize güvenimiz geldi. İnsan konuşmaya başlayınca açılıyor çünkü diğer insanların<br />
fikirlerini almak, bizi dinlemeleri, onları etkileyebilmek güzel bir şey. Artık bizi biliyorlar, siz o<br />
projeyi yapan grup değil misiniz Bir filmin yönetmeni olabiliyormuşuz isteyince bunu öğrendik.”<br />
Katılımcılar projeden öğrendiklerinin günlük hayatlarına etkilerini de şu şekilde<br />
anlatmışlardır:<br />
“Özgüvenimiz gelişiyor...”<br />
“Bu toplumda ben de varım, diyebilmeyi öğrendim…”<br />
“Tanımadığımız insanlarla konuşuyoruz ve onların da fikirlerini alıyoruz. Onlarla diyalog kuruyoruz…”<br />
“İlk defa değişik şeyler düşündüğüm ve söylediğim oldu. Değişik konular ve kelimeler<br />
öğrendik. Yeni bir şeyler üretmeye çalışıyoruz.”<br />
“Çok sorumsuz olduğumu fark ettim hem kendime hem de topluma karşı.”<br />
“Özgüvenimiz arttı. Hepimiz köyden geliyoruz sonuçta, kız çocuğuna nasıl bakıldığını<br />
biliyoruz. Bu eğitimlerle kendimizi ön plana çıkarabildik.”<br />
“Dışarıya çıkmak, başkalarıyla iletişim kurmak, gezmek, yeni şeyler öğrenmek… İlk defa böyle bir<br />
şey yapıyoruz sonuçta.”<br />
Katılımcılar öğrendiklerini geliştirebilmenin yolunun ‘uygulama’ olduğunu belirtmekte<br />
ve bunu da sosyal sorumluluk projelerine dahil olup uygulama aşamasına geldiklerinde<br />
deneyimlediklerini vurgulamışlardır. Proje uygulamasına katılmayanlar da bu durumun<br />
farkına vardıkları için büyük bir üzüntü yaşadıklarını tüm samimiyetleriyle dile<br />
getirmişlerdir.
74<br />
<strong>YURTTAN</strong> <strong>SESLER</strong> “BEN <strong>DE</strong> VARIM”<br />
3.6. Mekan, Süre ve Materyallerin Kullanımı<br />
Katılımcıların tümü eğitimlerin süreleri ve eğitimler sırasında kullanılan materyallerle<br />
ilgili olarak memnun olduklarını ifade etmişlerdir. Ancak eğitimlerin yapıldığı<br />
mekanlarla ilgili olarak sürekli okul ve yurt arasında gidip geldikleri için yapılan<br />
eğitimlerin bu mekanlar dışında bir yer olması gerektiği konusunda tüm katılımcılar<br />
hemfikirdir.<br />
“Daha böyle yurttan uzak, eğlenceli, doğaya yakın bir ortam olmasını isterdik. Bahçede bile<br />
yapabilirdik.”<br />
“Küçüktü ve biz başka bir yer istiyoruz aslında. Oyun oynarken çok küçük geliyor.”<br />
“Başka bir yer ya da bahçede olmasını isterdik. Açık alan daha iyi olurdu. Oyunlarda sıkıştığımız,<br />
rahat hareket edemediğimiz oldu. Dar ve küçük bir alandı çalıştığımız yerler.”<br />
“Başka bir mekan olmasını isterdik. Okul dışında bir yer olabilirdi. Sürekli aynı mekandayız<br />
zaten o yüzden değişik bir yerlere gitseydik daha etkili olabilirdi. Süre normaldi.<br />
Malzemeler yeterliydi, ondan bir şikayetimiz yok.”<br />
Gençler bazı eğitim günlerinin sınav dönemlerine denk gelmesi nedeniyle eğitimlere<br />
katılım konusunda isteksiz olduklarını vurgulamışlardır.<br />
4.PROJE UYGULAMASINA KATILANLAR VE KATILMAYANLAR<br />
Temel olarak yurtlar, öğrencilerin barınma ve beslenme ihtiyacını karşılayan mekanlar<br />
olarak düzenlenmekte, yönetmelik veya iç yönergelerde öğrencilerin psikolojik<br />
ve sosyal gelişimine yönelik mekansal düzenlemeler ve etkinlikler söz konusu<br />
edilmemektedir. İşte bu amaçla yani yurtların sadece barınma ve beslenme mekanları<br />
olmaları dışında bir sosyal aktivite alanı da olabilmesi amacıyla gerçekleştirilen<br />
Yurttan Sesler projesi, ortaöğretim kız öğrenci yurtlarında yaşayan gençlerin yaşam<br />
alanlarını iyileştirebilmek, aktif olarak toplumsal yaşam içerisinde özne olabilmelerini<br />
sağlamak ve özellikle de sosyal sorumluluk kısmında çevrelerinde gördükleri bir<br />
ihtiyacın ya da sorunun giderilmesine yönelik çalışmalar yapmayı hedeflemektedir.<br />
Bu çalışmalar onların özgüvenlerini ve dolayısıyla da hayata katılımlarını, yaşam<br />
becerilerini bizzat deneyimledikleri için daha çok geliştirecektir. Tüm bunlar göz<br />
önünde bulundurulduğunda alınan eğitimlerden sonra kendi yazdıkları bir sosyal<br />
sorumluluk projesinde aktif olarak çalışmaya başlamışlar ve o çalışmanın kendileri<br />
üzerilerinde yarattığı etkiyi de şu şekilde ifade etmişlerdir:<br />
“Dışarıya çıkıyoruz artık bize güveniyorlar. Proje bitince ne yapacağız bilmiyorum. Mesela yurt<br />
sadece yatış alanı olmaktan çıksa daha güzel olmaz mı Hafta sonu 1-2 saat bile dışarı çıkmak<br />
gerçekten bize yetiyor.”
75<br />
<strong>YURTTAN</strong> <strong>SESLER</strong> “BEN <strong>DE</strong> VARIM”<br />
“Değişiklik olsun diye katıldık. Ders çalışmak dışında bir şeyler yapalım istedik… Buluşma<br />
anı, gittiğimiz kişilerle buluşmak çok heyecanlı. Amaca ulaşmak için herkes bir şeyler<br />
yapıyor. Proje devam etsin istiyoruz.”<br />
“Çocukları mutlu görmek beni çok keyiflendirdi. Konuştukça daha çok konuşmak istedik. Onların<br />
yüzündeki gülümsemeyi görmek çok güzeldi. Birlikte oyun oynamak çok eğlenceli. Onları<br />
eğlenirken gördük bu çok güzeldi. Bizi bırakmak istemediler, elimizi tutup bırakmıyorlar. Gitme<br />
abla diyorlar. Bizleri görünce mutlu oluyorlar. En güzeli tiyatroydu, onların sorumluluğunu<br />
alıyorsun. Kendini birinin mutluluğu için adamak projenin en anlamlı yanıydı bence. Hayatta olup<br />
bitenlerin farkında olmak çok güzeldi. Sokak röportajları çok keyifli geçiyor, cevaplar alınca bir<br />
proje yaptığımızın farkına varıyoruz.”<br />
Proje uygulamasına katılmayanlar ise düşüncelerini şu şekilde dile getiriyorlar:<br />
“Uygulamaya geçeceklerini düşünmüyorduk arkadaşların. Sonradan işin ciddiyetini kavradım.<br />
Koşturup yaptıkları projeleri görünce ciddiyeti kavradım. Ben çok pişman oldum katılmadığım için.<br />
O an ne yapacağımızı anlamamıştık, nasıl bir sonucu olacağını ve uygulanabileceğini o yüzdem<br />
katılmak istemedik.”<br />
“Katılmadığımız için pişmanlık var tabii. Arkadaşlar projeyle ilgili yaptıklarını anlatınca<br />
katılmak istedim ama hem geç olmuştu hem de derslerimi engeller diye düşümdüm. Oysaki<br />
dersleri falan etkilemiyor.”<br />
“Açıkçası inanmadık böyle şeyler yapacaklarına. Ben ilk başta girdim ama sonra grupla<br />
uyuşmayınca çıktım. Yararlı olacağını düşünmedim.”<br />
“Burada katılmadım ama üniversitede devam etmek istiyorum, zaman kısıtlamamız<br />
olmayacak üniversitede. Ama burada kısıtlamalar var. İnsanların özgürlüğü ile ilgili proje<br />
yapmak şu şartlarda hani biz kendimiz özgür değiliz, o yüzden çok saçma. Üniversiteye<br />
gidince özgür olacağız.”<br />
“İleride böyle projelere dahil olmak isterim çünkü içimde kaldı. Çocuk esirgeyeme gidiyorlar ve<br />
her birinin bir çocuğu var orada ilgilendikleri. Ben buna çok imrendim. Konuları yazarken ben<br />
hiç altından kalkabileceğimizi düşünmemiştim. Yapacağımıza inanmadık, projenin olacağına<br />
inanmadık. Gidip de kimsesiz çocuklara gerçekten yardım edeceğimizi bilmiyorduk. Eğitmenler<br />
açıkladı ama biz işin ciddiyetini kavrayamadık.”<br />
“Okul çok yoğun geçtiği için hem beni etkiler diye düşündüm hem de zaten yorgun<br />
oluyordum. Ama pişman oldum dahil olmadığıma. Farklı bir ortama giriyorlar, geziyorlar,<br />
tecrübe sahibi oluyorlar çok pişmanız şimdi.”<br />
“İlk başta sıkıldık ama şimdi pişmanlık duyuyoruz. Gönüllülüğün esas olması önemli bir şey, zorla<br />
olunca istemeyerek görevini yerine getiriyor. Ama şimdi mesela katılım zorunlu olsaydı şu an<br />
pişmanlık duymazdık. Öyle anlatıyorlar ki kıskanıyoruz, fotoğraf çekmişler onların bakışları çok<br />
güzel. Benim çocuklarım diye anlatıyorlar.”
76<br />
<strong>YURTTAN</strong> <strong>SESLER</strong> “BEN <strong>DE</strong> VARIM”<br />
Son olarak projenin üniversiteye gitme isteği üzerinde bir değişiklik yaratıp<br />
yaratmadığını anlayabilmek için birtakım sorular sorulduğunda verilen cevaplar<br />
aşağıdaki gibi olmuştur:<br />
“Kendimizi geliştirmek için üniversiteye gitmek istiyoruz.”<br />
“Üniversiteye gitme isteği zaten vardı şimdi daha da arttı.”<br />
“Üniversiteye bir an önce gitmek istiyoruz. Dışarıda hayat var, biz burada tıkılıp kalmışız. Aylarca<br />
okul-yurt-etüt-yemek-uyku hep aynı, askeri eğitim gibi aslında.”<br />
“Üniversiteye gitme istediğimiz daha da arttı. Mesela kadın-erkek eşitliğinden bahsetmiştik<br />
bir eğitimde, aileme kendimi gösterebildim. Kız öğrenciler okumuyor, sen kızsın otur evde<br />
diyenlere karşı biz kendimizi kanıtlayabiliriz artık.”<br />
5.SORULAR<br />
1. Okuldan sonra gününüz nasıl geçiyor Bana biraz yaptıklarınızdan bahsedebilir<br />
misiniz<br />
2. Hafta sonları eve gittiğinizde neler yapıyorsunuz Kendinizi nasıl hissediyorsunuz<br />
Yurtta kaldığınızda neler yapıyorsunuz<br />
3. Yurttan Sesler Projesi hakkında ne düşünüyorsunuz Aklınıza ilk ne geliyor Size ilk<br />
olarak ne çağrıştırıyor<br />
4. “Güçlendiğinizi” düşünüyor musunuz Bu güçlenmeyi nasıl yaşıyorsunuz Hisleriniz<br />
neler<br />
5. “Cesur” olduğunuzu düşünüyor musunuz Ne oldu da bu hisse kapıldınız<br />
6. Almış olduğunuz eğitimlerden aklınızda neler kaldı Kadın rolleri – erkek rolleri ile igili<br />
olarak ne düşünüyorsunuz Sizce böyle bir ayrım var mı<br />
7. “Başarılı ve meslek sahibi” kadınlarla buluştuğunuzda ilk ne hissettiniz Sizde<br />
yarattığı duygu ne oldu<br />
8. Genel olarak eğitimlerle ilgili ne düşünüyorsunuz Hangi eğitim sizin için daha<br />
keyifliydi Hangileri daha yorucuydu<br />
9. Kullandığınız mekan ve malzemeler yeterli miydi Eğitim saatleri ve süresi sizce<br />
uygun muydu<br />
10. Eğitimden çıkıp odanıza gittiğinizde neler düşünüyorsunuz<br />
11. Eğitmenleriniz hakkında ne düşünüyorsunuz Memnun kaldınız mı ya da<br />
zorlandığınızı düşünüyor musunuz<br />
12. Eğitimler süresince arkadaşlarınızla ilişkileriniz nasıldı Birlikte çalışmak nasıl bir<br />
duygu Birlikte çalışmanın zorlukları ve kolaylıkları var mı<br />
13. Eğitimler sırasında uyguladığınız kurallar var mı Varsa bunları kim, ne şekilde<br />
belirliyor
77<br />
<strong>YURTTAN</strong> <strong>SESLER</strong> “BEN <strong>DE</strong> VARIM”<br />
14. Proje süresince neler öğrendiğinizi düşünüyorsunuz Burada öğrendiklerinizi<br />
hayatınızda nasıl uyguluyorsunuz Hayatınıza bir katkısı olduğunu düşünüyor<br />
musunuz<br />
15. Yurt koşulları sizi etkiliyor mu Nasıl olsaydı kendinizi daha rahat hissederdiniz<br />
Sizi kısıtlayan ya da motive eden etmenler nelerdir Yurt sorumlularıyla ilişkileriniz<br />
nasıl Çekindiğiniz birileri var mı<br />
16. Projeye katıldıktan sonra üniversiteye gitme ile ilgili fikriniz değişti mi<br />
Proje uygulamasına katılanlara sorulacak sorular:<br />
17. Proje uygulamasına neden katılmak istediniz Faydasını göreceğinizi mi<br />
düşündünüz Hangi alanlarda<br />
18. Böyle başka proje ve çalışmalara devam etmek ister misiniz Neden<br />
19. Proje uygulamasında size keyifli gelen ya da zorlandığınız durumlar nelerdi<br />
Proje uygulamasına katılmayanlara sorulacak sorular:<br />
17. Proje uygulamasına neden katılmadınız Bu konudaki olumsuz düşünceleriniz<br />
nelerdir
78<br />
<strong>YURTTAN</strong> <strong>SESLER</strong> “BEN <strong>DE</strong> VARIM”
79<br />
<strong>YURTTAN</strong> <strong>SESLER</strong> “BEN <strong>DE</strong> VARIM”<br />
BELLETMEN ÖĞRETMENLERLE ODAK GRUP ÇALIŞMASI<br />
Odak grup çalışması, 27 Mart-29 Mart 2012 tarihlerinde Hacıbektaş Kız Teknik ve<br />
Meslek Lisesi Ortaöğretim Kız Öğrenci Yurdu ile Ereğli Ayşen Özyeğin Ortaöğrenim<br />
Kız Öğrenci Yurdu’nda görev yapan belletmenler ile bulundukları okullar içerisinde<br />
gerçekleştirilmiştir.<br />
Amaç<br />
Bu çalışma, Yurttan Sesler projesinin ne gibi ihtiyaçlar üzerinden ortaya çıktığını<br />
ve yapılan proje çalışmalarının ilerleyişi ve sonuçlarıyla ilgili olarak belletmenlerin,<br />
gençler üzerindeki izlenimlerini alarak, değişime tanık olanların değerlendirmelerine<br />
başvurup, değişen süreci doğrudan aktarmayı amaçlamaktadır.<br />
• Proje fikri ve eğitimler<br />
• Projenin gençler üzerindeki etkisi<br />
• Yurttan Sesler projesi<br />
hakkındaki görüş ve izlenimlere dayanarak, odak grup yöntemiyle değerlendirmeler<br />
yapılacaktır.<br />
Profil<br />
2 farklı okulda 2 ayrı odak grup görüşmesi yapılmıştır. Yaklaşık olarak 30 ile 45<br />
dakika arasında değişen sürelerle yapılan görüşmeler için Hacıbektaş Kız Teknik ve<br />
Meslek Lisesi Ortaöğretim Kız Öğrenci Yurdu ve Ereğli Sağlık Meslek Lisesi derslikleri<br />
kullanılmıştır.<br />
Kadın<br />
Toplam<br />
Hacıbektaş Kız T.M.L. 3 3<br />
Ereğli Sağlık M.L. 4 4<br />
Toplam 7 7<br />
1.<strong>YURTTAN</strong> <strong>SESLER</strong> PROJE FİKRİ VE EĞİTİMLER<br />
1.1 Eğitimler ve Hedefler<br />
Belletmen öğretmenlerle odak grup görüşmesi yapılarak onların projeyle ilgili fikirleri,<br />
projeye dahil olma süreçleri ve projenin hem kendileri hem de yurtta yaşayan gençler<br />
üzerinde nasıl bir etki yarattığı gözlemlenmeye çalışılmıştır. Belletmenler tarafından,<br />
onların bu çalışmadaki rolü ve gençlerle olan ilişkileri değerlendirilerek projenin<br />
sonuçlanmasına kadar yaşanan süreçte etkileşim ve izlenimler aktarılmıştır.
80<br />
<strong>YURTTAN</strong> <strong>SESLER</strong> “BEN <strong>DE</strong> VARIM”<br />
“Sorumluluk bilinci gelişiyordu, verilen görevi yerine getirme, zorlu şartlarda iş yapabilme onlar<br />
için önemliydi. Bu aşamalara gelebileceklerine inanamıyorlardı ve onları ikna etmeye çalıştık.<br />
İnandırdık. Çocuklar hayata çok yabancılardı ama artık hayatı öğrenmeye başladılar…”<br />
“Çocuklar değişti bir kere. Çok rahat kendilerini ifade ediyorlar, tutukluk yok. Çabalıyorlar<br />
bir şeyler yapmak için. Yapmak istiyoruz diyorlar, açmış çocukları bu proje.”<br />
“Özellikle kızların erkekler tarafından ezilmeden kendi ayakları üzerinde durmalarını sağladığınız<br />
için çok teşekkür ederim.”<br />
Belletmenler yapılan eğitimlerin gençlerin kendilerini geliştirmek, toplumsal yaşama<br />
katılım ve toplumsal cinsiyet farkındalığı edinerek gündelik yaşam pratiklerinde bunun<br />
uygulanabilir hale geldiğini vurgulamışlardır. Gençlerde fark ettikleri somut birtakım<br />
söylem ve uygulamalar bu değişimi kanıtlar niteliktedir.<br />
“öğrencilerin kendi uygulayacakları proje konuları belirlenirken çocuklar ilk başta sorumluluk<br />
almayı istemiyorlardı. Şimdi bakıyorum zorluklar içerisinde bir şeyler yapabileceklerini görüyorlar.<br />
İstedikleri zaman bir şeylere zaman ayırabileceklerini fark ettiler ve bunun güzelliğini görüyorlar.<br />
Çıkıp sokakta röportaj yapmak güven duygularını kesinlikle arttırdı.”<br />
“Çok heyecanlılardı, şuraya gittik şöyle yaptık, diyorlardı sürekli. Kaymakamla<br />
görüştüklerini anlattıklarında kendilerini önemsemeye başladıklarını söylediler. Bu işi<br />
yapabileceklerine inandılar.”<br />
1.2 Öğrenci Projeleri Uygulama Sürecinde Karşılaşılan Sorunlar ve Çözümler<br />
Belletmenlerin proje süresince karşılaştıkları sorunlar genellikle uygulama aşamasında<br />
üst makamlardan alınması gereken izinlerdi. Gençlerin yurtta kalmaları ve başlarına<br />
gelebilecek en ufak bir sorunda bile sorumluluğun yurt ve okul yönetiminde olması,<br />
öğrencilerin resmi olarak onaylanmış gün ve saatler dışında okul sınırları dışına<br />
çıkmalarını problemli hale getirmiş ancak bu sorun okul yönetimi ve üst makamlarca<br />
giderilmeye çalışılmıştır. Bununla birlikte önemli olan bir diğer durum ise gençlere<br />
yönelik güven sorununun yaşanmasıdır. Bunun bilincinde olan gençlerin projeye<br />
dahil olma amaçlarından biri de işte bu güven duygusundan kaynaklı kendilerini<br />
öğretmenlerine ispat etme istekleri ve arzularıdır.<br />
“Proje için bazı yerlere gitmeleri gerekiyordu bir grup gidememiş, böyle zorluklar yaşıyorlar.<br />
Aslında biz de güvenemiyoruz çocuklara.”<br />
“İzin alma konusunda çocuklara yardımcı olduk. Bazen milli eğitimden 2 gün boyunca izin<br />
kağıdının gelmesini beklediğimiz oluyordu.”
81<br />
<strong>YURTTAN</strong> <strong>SESLER</strong> “BEN <strong>DE</strong> VARIM”<br />
“Yatılı olduğumuz için her yerden izin almak durumunda kalıyorlar. Mesela projemiz için<br />
belediyeye gitmemiz gerekiyordu diğer ekiple birlikte. Müdürümüze söyledik gerekli yerlerden izin<br />
alması gerektiği için 1 haftadır bir cevap alamıyoruz.”<br />
“Yaptıkları işleri sergilemek istiyorlar. Hem kendi okullarında hem de diğer okullarda<br />
göstermek istiyorlar. Skeç yapalım diyorlar, hem bilgilendirelim hem eğlendirelim…”<br />
Karşılaşılan sorunların çözümünde ise sorun eğer bireysel değilse belletmenler bu<br />
durumda daha aktif bir rol almaya çalışıyorlar ama aynı zamanda resmi prosedüre<br />
uygun hareket etmek zorunda oldukları için de mümkün olduğunca gençleri projeleriyle<br />
ilgili olarak motive etmeye çalışıyorlar.<br />
1.3 Öğrenci Projeleri Uygulama Sürecine Dahil Olma<br />
Belletmenler daha çok gençlerin herhangi bir zorlukla karşılaştıkları zaman proje<br />
sürecine aktif olarak dahil olduklarını düşünüyorlar. Ortaya atılan sorulara yanıt<br />
bulmaya çalışan belletmenler, gençlerin tıkandıkları noktada devreye girerek projenin<br />
gidişatında oluşabilecek herhangi bir aksaklığı önlemeye çalışıyorlar.<br />
“Yol göstermeye çalışıyoruz, sorular soruyorlar yardımcı olmaya çalışıyoruz. Projeye olan<br />
inançlarını kaybetmemelerini sağlıyoruz.”<br />
“İzin alma konusunda yardımcı olduk. Okulda benim öğrencilerle kaynaşmam oldu ve ben<br />
çok mutluyum. Onlarla yakınlaşmak çok güzel. Onlarla diyalog içerisinde olduğunuz için<br />
yakınlık kuruluyor.”<br />
2.KATILIMCILAR<br />
2.1 Projenin Gençler Üzerindeki Etkileri<br />
Öğrencileri hem okul içinde hem de yurtta gözlemleme şansı bulunan belletmenlere,<br />
projenin gençlerde ne gibi değişiklikler yarattığı sorulduğunda, bu çalışmanın öncelikli<br />
olarak özgüven gelişiminde son derece etkili olduğu vurgulanmış ve toplumsal yaşama<br />
katılım anlamında gençlerin kendilerini çok daha rahat ifade etmeye başladıkları<br />
belirtilmiştir.<br />
“Beraber bir iş yapmak, sorumluluk paylaşmak çok güzeldi. Ne olduğunu anlayamamadan<br />
kaynaklı zorluk yaşadılar. Az zamanda çok iş başardılar gibi oldu. Onların mutluluğunu görmek çok<br />
güzel. Tecrübe etmiş oldular. Sonucunu görmek onları çok mutlu ediyor. Kendi tarihlerini yazmış<br />
oluyorlar. Uygulama aşamasında aldıkları eğitimleri anlamaya başlıyorlar.”<br />
“Değişiklik oluyor kızlar için, yeni şeyler öğreniyorlar. İzin alıp kaymakam ya da belediye<br />
başkanıyla görüşmeye gidiyorlar. Bu çok büyük bir değişim onlar için.
82<br />
<strong>YURTTAN</strong> <strong>SESLER</strong> “BEN <strong>DE</strong> VARIM”<br />
2.2 Ekip Çalışması<br />
Belletmenler, eğitimler ve proje uygulaması süresince gençlerin birbirleriyle olan<br />
ilişkilerinde birtakım değişiklikler yaşandığını belirttiler. Özellikle aynı yaş grubunda olan<br />
ve yurtta aynı odayı paylaşanlar arasında birlik ve dayanışmanın olduğunu vurgulayarak<br />
daha önce birbirlerini görmelerine rağmen tanışma fırsatı bulamayan öğrencilerin bu tür<br />
çalışmalar sonucunda birbirleriyle yakınlık kurduklarını ifade etmişlerdir.<br />
“Abla kardeş gibi olanlarda var, birbirleriyle geçinemeyip kavga edenler de. Proje ile birlikte<br />
birbirlerine çok sahip çıkmaya başladılar. Yurtta odalar arası birliktelik çok fazla.”<br />
“Ağaç dikmeye gittiler ve hepsi grup halinde hiç durmadan ağaç diktiler. Bir işe yaradığımızı<br />
anladık, dediler.”<br />
3.<strong>YURTTAN</strong> <strong>SESLER</strong> PROJESİ<br />
3.1 Projenin Amacı ve Uygulanabilirliği<br />
Yurttaki gündelik yaşam koşullarının anlaşılması, ayrıca belletmenler ve öğrencilerle<br />
daha rahat iletişim kurulabilmesi için yapılan odak grup görüşmeleri, ihtiyaç<br />
analizi yapılabilmesinde oldukça önemlidir. Gençlerin temel ihtiyaçlarından olan<br />
sosyal etkinlikler ve çevreleriyle iletişim kurma üzerine yapılan böyle bir çalışma,<br />
gençlerin toplumsal yaşam içerisinde görünür olmalarını ve seslerinin duyulur hale<br />
gelmelerini hedeflemektedir. Projenin uygulama aşamasıyla birlikte ortaya çıkan<br />
sosyal sorumluluk projeleri bu türden ihtiyaçları karşılamakla birlikte gençlerin<br />
yaşam pratiklerini değiştirip dönüştürmektedir. Ayrıca proje uygulamasına katılan<br />
ve katılmayan öğrenciler arasında son aylarda farklılık yaşandığını vurgulayan<br />
belletmenler, projeye katılmayanların sonradan üzgün olduklarını belirtmektedirler.<br />
“Çıkıp sokakta röportaj yapmak, güven duygularını arttırdı ve insanlara faydalı olmaya başladılar.<br />
Ne kadar şanslıyız biz hocam demeye başladılar. Farklılığı hissettiler. Proje uygulamasına<br />
katılmayanlar da niye biz dahil olmadık dediler. Keşke biz de dahil olsaydık, önceden böyle<br />
olacağını bilmiyorduk diyenler oluyor. Başta eğitim aşamasında çok gereksiz buluyorlardı.<br />
Öğrendikçe onların neden yapıldığını uygulamaya katılanlar anlamış oldu. Aslında katılmayanlar<br />
da anlamış oldu bir nevi amacına ulaşmış oldu böylelikle proje. Çünkü yurtta belli saatler geçiyorlar.<br />
Bu projeye dahil olanlar yurdun dışına çıkabildiler hatta projenin asıl gayesi de buydu yani yurdu<br />
barınma ve ders çalışma alanı dışında sosyal bir ortam haline getirmekti. 5 projeye de dahil olan<br />
öğrencilerin aslında bunu gerçekleştirdiğini, öbürlerinin de bunu gördüğünü anladılar. Özgürce<br />
davranabilme hissiyatı katılmasalar bile onu arkadaşlarında gördükleri için anlamış oldular.”<br />
“Beraber bir iş yapmak, sorumluluk paylaşmak çok güzeldi. Ne olduğunu anlayamamadan<br />
kaynaklı zorluk yaşadılar. Az zamanda çok iş başardılar. Uygulamaya ilk başladıklarında<br />
çok heyecanlılardı ama az zamanda isteyince güzel şeyler yapılabiliyormuş. Onların<br />
mutluluğunu görmek çok güzel. Tecrübe etmiş oldular. Sonucunu görmek onları çok mutlu<br />
ediyor. Kendi tarihlerini yazmış oluyorlar.”
83<br />
<strong>YURTTAN</strong> <strong>SESLER</strong> “BEN <strong>DE</strong> VARIM”<br />
4.SORULAR<br />
1. Genel olarak Yurttan Sesler Projesi ile ilgili olarak ne düşünüyorsunuz Böyle bir<br />
proje fikriyle ilk karşılaştığınızda ne hissettiniz<br />
2. Peki, siz bu projeye neden dahil olmak istediniz Sizde yarattığı etki nedir<br />
3. Bu projenin gençler üzerinde nasıl bir etki yarattığını düşünüyorsunuz<br />
4. Belletmenler olarak bu projede nasıl bir sorumluluğunuz olduğunu<br />
düşünüyorsunuz<br />
5. Projenin size ne gibi yararı oldu Ya da proje süresince yaşadığınız olumsuzluklar<br />
nelerdir<br />
6. Projenin belirlemiş olduğu amaca hizmet ettiğini düşünüyor musunuz Projeye<br />
yönelik (eğitimler, uygulama aşaması) eleştiri ya da önerileriniz var mı<br />
7. Proje eğitmenleri ve çalışanları ile ilgili olarak ne düşünüyorsunuz<br />
8. Gençlerin yaşamlarına dair (okul ve yurt içinde) gözlemleriniz nelerdir Gençlerin<br />
kendi aralarındaki ve yurt sorumlularıyla olan ilişkileri nasıl 1 yıllık proje süresi<br />
boyunca öncesinde ve sonrasında bir değişim yaşandı mı<br />
9. Yurtlarda gençler için sosyal aktivite alanları yaratacak yeni alanların açılması için<br />
kişisel olarak bir girişimde bulundunuz mu Bulunmak ister misiniz Böyle bir şey<br />
sizce iyi olur mu
84<br />
<strong>YURTTAN</strong> <strong>SESLER</strong> “BEN <strong>DE</strong> VARIM”<br />
Sonuç<br />
Yurttan Sesler projesi, ortaöğretim kız öğrenci yurtlarında kalmakta olan gençlerin<br />
psikolojik ve sosyal olarak güçlenmelerine destek olmak ve sosyal hayata katılımlarını<br />
cesaretlendirmek amacıyla gerçekleştirildi. Nisan 2011’de başlayan ve 1 yıl boyunca<br />
Nevşehir ve Konya’daki 2 ortaöğretim kız öğrenci yurdunda uygulanan proje<br />
kapsamında, ortaöğretim kız öğrenci yurtlarının sadece barınma ve ders mekanı<br />
olmaması, gençlerin kişisel ve sosyal ihtiyaçlarına göre düzenlenerek yeni bir yurt<br />
modeli oluşturulması ve modelin yaygınlaştırılması hedeflendi.<br />
Yerel yönetimleri ve kanaat önderlerini de içine alacak şekilde kurgulanan proje,<br />
toplumun ortaöğretim kız öğrenci yurtlarında kalan gençleri destekleyici ve kabul edici<br />
bir değişim göstermesi için önemli bir fırsat yarattı.<br />
Proje, öğrenci profilini anlayabilmek için hazırlanan ‘katılımcı anketi’, verilen<br />
eğitimlerin etkisini anlayabilmek için hazırlanan ‘eğitim değerlendirme anketleri’ ve<br />
yurtlarda gerçekleştirilen çalışmaları ve onların etkilerini daha yakından görebilmek<br />
için yapılan ‘odak grup görüşmeleri’yle değerlendirildi.<br />
Projenin öngördüğü amaçlarına ulaşması için hedef kitlenin profilinin iyi bilinmesi<br />
önem taşımaktaydı. Katılımcı anketleri bu amaca yönelik olarak geliştirilip<br />
uygulandı ve değerlendirildi. 42 sorudan oluşan anket, gençlerin sosyodemografik ve<br />
sosyoekonomik özelliklerini, okul dışı faaliyetlerini, yurttaki ve okuldaki durumlarını,<br />
aile bireyleriyle olan ilişkilerini, arkadaşlık ilişkilerini ve geleceğe dair düşüncelerini<br />
öğrenmek amacıyla hazırlandı. Katılımcı anketi, Konya’da Ereğli Sağlık Meslek Lisesi<br />
Ayşen Özyeğin Ortaöğrenim Kız Öğrenci Yurdu’nda kalan 147, Nevşehir’de Hacıbektaş<br />
Kız Teknik ve Meslek Lisesi Ortaöğretim Kız Öğrenci Yurdu’nda kalan 168 öğrenci olmak<br />
üzere toplamda 315 öğrenciye uygulandı. Bu sayede gençlerin yurtla kurdukları ilişkiyi,<br />
boş zamanlarını nasıl değerlendirdiklerini ve öğrencilerin ileride kendilerini nasıl<br />
bir gelecek tahayyülü içerisinde gördüklerini analiz etmemize yardımcı oldu. Eğitim<br />
çalışmalarından önce içerikleri hazırlarken bu verileri dikkate aldık. Profil analizinin<br />
detaylarına www.yurttansesler.org adresinden ulaşabilirsiniz.<br />
Eğitim çalışmalarını gençlerin kendi potansiyellerini fark edecek ve kişisel<br />
gelişimlerine katkıda bulunacak, toplumsal katılımlarını artıracak, ekip çalışmasını<br />
kolaylaştıracak iletişim ve çatışma çözme becerilerini kuvvetlendirecek, yaşam<br />
becerileri ve özgüvenlerini artıracak şekilde kurguladık. Hem toplumsal cinsiyet<br />
farkındalığı yaratacak hem de rol model aldıkları kadınlarla buluşmalarına ortam<br />
hazırlayacak çalışmalar gerçekleştirildik. Eğitimlerin sonunda öğrencilere dağıtılan<br />
eğitim değerlendirme formları, öğrencilerin eğitimle ve eğitmenlerle ilgili görüşlerini<br />
almak ve beklentilerini öğrenmek amacıyla hazırlandı. Formlarda öğrencilerden eğitim<br />
oturumlarını ve eğitimin gerçekleştiği teknik koşulları değerlendirmeleri istendi. Ayrıca<br />
eğitmenler hakkındaki görüşleri, eğitmenden ve proje ekibinden beklentileri soruldu<br />
ve varsa ihtiyaç ve önerilerini belirtmeleri istendi. Böylelikle gençlerin ihtiyaçları ya<br />
da yaşadıkları sorunlar, projenin özneleri tarafından doğrudan dile getirilerek somut
85<br />
<strong>YURTTAN</strong> <strong>SESLER</strong> “BEN <strong>DE</strong> VARIM”<br />
olarak birtakım sonuçlara ulaşmamızı hızlandırmış oldu. Her eğitimin sonunda alınan<br />
veriler doğrultusunda eğitim içerikleri yeniden gözden geçirildi ve güçlendirildi.<br />
Eğitim çalışmalarının sonunda gerçekleştirdikleri proje uygulamalarında ve<br />
sunumlarda teorik olarak gördükleri her şeyi hayata geçirme, deneyimleme<br />
şansına sahip oldular. Bu uygulamalarla kendilerine olan güvenlerinin arttığını,<br />
üretebileceklerini, sorumluluk alabileceklerini ve topluma değer katabileceklerinin<br />
farkındalığını kazandıklarını görmek mutluluk vericiydi.<br />
Proje boyunca, bireysel gelişimleri için okulda aldıkları eğitimlerin dışında sosyal<br />
açıdan desteklenmeye ihtiyacı olan gençlere, ders çalışmalarının yanında sosyal<br />
etkinliklere de katılmalarının ne kadar önemli olduğunu vurgulamaya çalıştık. Tüm bu<br />
süreç kendilerinin de ifade ettiği gibi gelişimleri ve değişimleri için oldukça önemliydi.<br />
Proje süresince hem değerlendirme formlarında yazdıkları hem de sözlü dile getirdikleri<br />
değişim, projenin başında belirlediğimiz; ‘ortaöğretim kız öğrenci yurtlarının barınma<br />
ve ders çalışma mekanı olmasının yanı sıra, ailelerinden uzakta büyüyen gençlerin<br />
kişisel gelişimlerine de ortam hazırlayan bir yer olma konusunda gelişmesi ve<br />
güçlenmesinin sağlanması’ için önemli bir adım attığımızın göstergesidir.<br />
Öğrencilerin değerlendirme formalarında dile getirdiği ‘bu çalışmayı erkek öğrencilerle<br />
de yapın’ söylemi projenin devamını kurgularken bize fikir verdi. Bir yıl boyunca devam<br />
eden çalışmalardan edindiğimiz deneyim ve sonuçlardan yola çıkarak projenin hem<br />
ortaöğretim kız öğrenci yurtlarında hem de ortaöğretim erkek öğrenci yurtlarında<br />
uygulanabilecek bir model olabilmesi için çalışmalarımıza devam ediyoruz.
86<br />
<strong>YURTTAN</strong> <strong>SESLER</strong> “BEN <strong>DE</strong> VARIM”
87<br />
<strong>YURTTAN</strong> <strong>SESLER</strong> “BEN <strong>DE</strong> VARIM”
88<br />
<strong>YURTTAN</strong> <strong>SESLER</strong> “BEN <strong>DE</strong> VARIM”