24.12.2014 Views

turan-dursun-kulleteyn

turan-dursun-kulleteyn

turan-dursun-kulleteyn

SHOW MORE
SHOW LESS

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

- Bu hmzu" Çerkezler de işi azıttdar, bizi burda yaşaünayacahlar.<br />

Hatun, kocasını çok iyi anlıyordu. Üzüntüsünü paylaştı.<br />

- Malı-mülkü burda almamıza ey eunçdik, amma olan oldu bir<br />

kerre. Allah'tan hayırlısı. Ben diyirim ki, sen hemenget, bâşhayerde<br />

bir imamlıh ara.<br />

^ Yahm kövlerin imamları var. Bir Şirvanşeyih'in imamı yoh.<br />

Hoca, Simo'ya gelmeden önce Şirvanşeyih köyünde imamdı.<br />

Çerkezler daha çok ücret verince buraya gelmişti. Bir de Şirvanşeyih'İ<br />

"ahlâk" yönünden "çok düşük" buluyordu. Herkes, birbirinin karışım<br />

kaçırıyordu. Hemen-herkesin birden çok karısı vardı. Usandıkları<br />

. zaman, karılarını değiştiriyorlardı. Hocanın çok yadırgadığı, şaşüğı<br />

durumlar meydana geliyordu. Bir gün Ramiz ağa, muhtarın iki kansm<br />

birden kaçırmıştı. Muhtar da gidip, Ramiz ağanın iki karısını<br />

götürmüştü. Olaylar herkesin gözü önünde oluyordu. Herkes de,<br />

olağan karşılıyordu. Değişiklik isteyen kocalar da, kanlarının alınıp<br />

götürülmesine pek ses çıkarmazlardı. Pazarlık bile yaparlardı<br />

aralannda. Bir cuma günü, hoca camiden geliıicen, muhtar önüne çıktı.<br />

- Dur hele, hoca sene bir şey deyecem.<br />

- ' .<br />

Muhtar, hocayı bir yana çekti. Oturdular. Muhtar başladı<br />

konuşmaya:<br />

- Bah hoca! Ramiz ağayla sen ey konişirşin, ben konişmirim.<br />

Benim kanlara tad vcrmirmiş. Çok dögirmiş. Bene gelip haber<br />

verdiler. Ben ganları ona, dögsün, kötülük etsin diye vermedim. Hele<br />

Cennet'in dögülmesine heç dayanamam. Sen "münâsiplik"le ağnat,<br />

kanlanmı dögmesin. Eğer dögerse, gider çeker alırım. Onun kanlarını<br />

da ona gönderirim. Yoh cger dögmezse, ey tutarsa, biraz daha<br />

galsınlar. Sen ağnat ona!<br />

Hoca oradaki durumlara alışmıştı, ama yine de şaşıp kalmıştı<br />

muhtarın tutumu ve söyledikleri karşısında. Kendi kansmın da birgün<br />

elinden alınabileceği kuşkusuna düşmüştü. Bir dayanağı vardı, o da<br />

karısının sağlamhğı,<br />

Abdul Hoca, "ahlâk" yönünden "düşük" bulduğu köye bir daha<br />

gitmek isteiniyordu. Onlar bir kaç kez gelip: "-Gel gene bize imam<br />

ol!" demişlerdi, hoca kabul etmemişti.<br />

215

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!