24.12.2014 Views

turan-dursun-kulleteyn

turan-dursun-kulleteyn

turan-dursun-kulleteyn

SHOW MORE
SHOW LESS

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

23<br />

Abdul Hoca ve Hafız Celâl, sabah namazından önce,<br />

kararlaştırıldığı gibi yola çıktılar. Karaçoban köyüne doğru. "Cer"<br />

yapacaktı hafız. Yeni bağış toplıyacaktı kendine. Hoca da ona yardımcı<br />

olacaktı. Öyle oldu.<br />

Hafızın sesi çok güzeldi. Buna bir de Arapça'sı filan eklenince'<br />

çok ilgi gördü. Ezanıyla bile büyülemişti herkesi. "-Böyle güzel bir<br />

sesli kimse şimdiye dek hiç gelmedi köye." yargısı yaygındı. Celâl,<br />

okuduğu Kur'an'la da hayranlık uyandırmıştı. Hem sesi, hem de<br />

"tecvid"iyle... Onun gibi "tecvid" bilen o yörede yoktu. "Dilli bir<br />

adam" olduğu için "va'z"ları da çok ilgi uyandırmıştı. "Ağzından ballar<br />

aktığr'nı söylüyordu herkes. Kısa bir süre içinde köyde yayılmıştı<br />

ünü. Bunda, Abdul Hoca'nm payı da az değildi. Ama hafızın kendisi de<br />

bunu sağlayacak güçteydi.<br />

Karaçoban Köyü, Hafız Celâl nedeniyle"va'z" 1ar yönünden<br />

olduğu gibi "fetvâ"lar yönünden çok yoğun ve ilginç bir dönemi<br />

yaşıyordu.<br />

Karaçobanlı köylü, yanında 20-21 yaşındaki oğluyla "fcivâ" için<br />

hcK;aya gelmişti. Oğlanın durumunun çok önemli olduğu, hocanın<br />

"va'z"larının ışığı altında anlaşılmıştır. Durum, alabildiğine ciddi.<br />

Delikanlı hocanın konuşmalarını dinledikten sonra bunu anlamış,<br />

derdini babasına anlatmıştır. Eğer hocanın sözleri yanlış<br />

anlaşılmamışsa, evli olan bu genç insanın karısı kendisine "haram".<br />

Buysa bir felâket. Olaysa şöyle:<br />

Oğlanın bir kaynanası var. Hem genç, hem de güzel. Güzellikte<br />

kızıyla yarışır durumda. Damad, kaynanasının elini öpmeye.gider. İşte<br />

ne olursa orada olur. El öpme sırasında, delikanlının akhna hocanın<br />

"va'z"ları gelince heyecanlanma ve ardından içinde bir "uyanma"<br />

olmuştur. Yani "şehvet". Böyle de olunca, hocanın "şer'î<br />

açıklamahu-ı"na göre "hurmet-i müsâharet" meydana gelmiş olması<br />

181

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!