Create successful ePaper yourself
Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.
ıs<br />
BE$ ŞEHİR<br />
KONYA 79<br />
okyanus fırtınaları gibi bir asırdan fazla kendi üstünde<br />
çalkalanır durur.<br />
Alâeddin Keykubad'ın çok akıllı siyasetiyle Moğol<br />
tehlikesi bir müddet için önlenir. Zaten arada<br />
Celâleddin Harezmşah'm kurduğu çok kısa ömürlü<br />
devlet vardı. Fakat ne bizzat Celâleddin Harezmşah'-<br />
in, ne de onun kuvvetini teşkil eden o sert, alabildiğine<br />
cengâver kabilelerin idaresi kolay değildi. Harezmşah<br />
devleti Celâleddin'in ölümü ile ortadan kalkınca<br />
bu başıboş kabilelerin çıkardıkları karışıklıklar<br />
başlar.<br />
1241 de çıkan ve devletin istiklâlini hakikaten<br />
tehlikeye atan Babâîler isyanını besleyen asıl kuvvet<br />
de bu son derecede cengâver, mevcut otoriteyi<br />
tanımaya hiç de razı olmayan, sürülerine serbest otlak,<br />
kendilerine beylik arayan Harezm kabileleridir.<br />
Baba İshak isyanı devletin büyümesini iyiden<br />
iyiye sarsan bir güçlükle bastırılır. Ve hemen arkasından,<br />
beceriksiz, zayıf II. Keyhüsrev'in bir türlü<br />
sakınmasını bilmediği ve çok kötü idare ettiği Kösedağ<br />
muharebesiyle (1243) Anadolu'da Moğol hâkimiyeti<br />
başlar. Seneden seneye artan vergilerin,<br />
müdahalelerin devri açılır ve nihayet, Mevlânâ'nm<br />
ölümünden bir sene sonra 1274 de asıl istilâ vukua<br />
gelir.<br />
Görülüyor ki yeni imparatorluğa bu iki mühim<br />
hâdise arasında işlerini tanzim etmek, siyasî birliğini<br />
kurmak ve hakikaten toprağa sahip olmak için<br />
bir buçuk asırlık bir zaman kalır. Selçuk devleti bünyesinin<br />
sebep olduğu güçlüklere rağmen bu kısa zamanda<br />
bu işi başarır.<br />
Filhakika mevcut Türk nüfusunun büyük bir<br />
kısmı, henüz aşiret halindedir. Ve bu aşiretlerin hudutlarda<br />
olan kısmı âdeta müstakildirler ve devletin<br />
işine müdahaleye yahut onu güçleştirmeğe daima<br />
hazırdırlar, öbür yandan ilk fetih devirlerinin mirası<br />
olan büyük feodalite saltanata her vesile ile ortak<br />
olmağa çalışır. Bu ilk feodalite ortadan kalkınca<br />
memleketi sülâle efradına dağıtan Selçuk veraset<br />
sisteminde bir defa için konulmuş ve herkesçe kabul<br />
edilmiş bir saltanat kanununun bulunmaması<br />
memleketi sülâle efradına dağıtan, yahut sülâle efradından<br />
birini kurultayla seçen Selçuk örfü yüzünden<br />
doğan mücadelelerin devri açılır. Saltanat kavgalarının<br />
biri öbürünü takip eder. II. Kılıç Arslan<br />
gibi büyük gazi bir hükümdar bile ömrünün sonuna<br />
doğru evvelâ büyük oğlunun elinde esir muamelesi<br />
görür, sonra küçük oğlu Gıyaseddin Keyhüsrev'in<br />
yanına sığınır ve onunla saltanatını paylaşır. Bu çetin<br />
örf, devletin en kuvvetli devri olan Alâeddin Keykubad<br />
devrine kadar böylece gider. Devrini büyüklüğü<br />
ile dolduran bu hükümdarın, oğlu tarafından<br />
umumî bir ziyafette zehirlendiği ve bu akıl almayacak<br />
cinayete onsekiz sene onunla gazâ arkadaşlığı<br />
etmiş, kendi yetiştirmesi emirlerin ve vezirlerin yardım<br />
ettiği düşünülürse Selçuk epopesinin öbür yüzü<br />
hakkında bir fikir edinilir.<br />
Hakikatte bu ordu kumandanları, emirler, vezirler<br />
saltanata iştirak etmek için hiç bir vesileyi<br />
kaçırmayan insanlardı. Ve ancak çakırpençe bir hükümdar<br />
saltanata geçince biraz da ölüm korkusu ile<br />
veya şahsî menfaat yüzünden gem kabul ediyorlardı.