You also want an ePaper? Increase the reach of your titles
YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.
20 BES SEHtR<br />
ERZURUM 31<br />
Gerçekte kaybolan şey, bütün bir hayat tarzı,<br />
bütün bir dünya idi. 1855'te yüz binden fazla nüfuslu<br />
bir şehir olan Erzurum, bu gelişmesini bir iktisadî<br />
denklilik üzerine kurmuştu. İran, ithalât ve ihracatının<br />
yarıdan fazlasını Trabzon - Tebriz kervan<br />
yoluyle yapıyordu. İşte bu kervan yolu, Erzurum'u<br />
asırlar içinde eşrafıyle, âyanıyle, ulemasıyle, esnafıyla<br />
tam bir şark ortaçağ şehri olarak kurmuştu. Bu<br />
transit yolunda her yıl otuz bin deve ve belki iki misli<br />
katır işliyordu. Bunlar Erzurum'dan geçiyor, Tebriz'den<br />
gelişinde, Trabzon'dan dönüşünde kumanyasını<br />
daima Erzurum'dan tedarik ediyor, hayvanını<br />
nallatıyor, at eğeri, yük semeri, nal, gem, ağızlık,<br />
hülâsa her türlü eksiğini orada tamamlıyordu.<br />
işin fenası şu idi: Bu hayat bir daha dönmemek<br />
üzere kaybolmuştu. Çünkü Büyük Harbin getirdiği<br />
felâket olmasa bile, gene bu çarşı sönecek, bu esnaf<br />
dağılacak ve şehir kendi bünyesini yeni baştan kuracak<br />
olan yeni bir çalışma şeklini bulana kadar gene<br />
küçülecek, köyleşecekti. Fakat bu değişme daha yavaş<br />
olacak, yere atılarak kırılan büyük fanus, yağı<br />
tükendiği için, kendi kendine karararak sönecekti.<br />
Yahut, daha büyük bir ihtimalle, yeni bir hayata geçmenin<br />
yolunu bulacak, başka türlü müstahsil olacaktı.<br />
Şurasını hemen' söyleyeyim ki Erzurum'un istikbali<br />
böyle bir gelişmeye elverişlidir. Civarda bulunan<br />
ve eskiden bir kısmı işletilen üç kömür madeni,<br />
modern kâğıtçılığa çok elverişli sazlığı, vadettiği kadar<br />
ise Tercan'daki petrolü ve nihayet Anadolu'yu<br />
başka bir Anadolu yapacak olan elektrikleşme işi<br />
gerçekleşirse memleket içinde kademe kademe inecek<br />
olan bu hayat kaynağının başında gelen Tortum<br />
şelâlesi, yeni ve eskisinden çok başka türlü canlı bir<br />
Erzurum'u yaratmaya elverişli olan büyük imkânlardır.<br />
1914'de, iki şey, Umumî Harp ve yeni zamanlar,<br />
bir arada gelmişti. Cevat Dursunoğlu'na, yeni transit<br />
yolu açıldığı zaman fırıncı Hasan adında bir Erzurumlu<br />
şöyle demiş:<br />
— Efendi, eskiden kervan gelir, bütün kumanyasını<br />
burada düzer, şehre para dolardı. Şimdi yirmi<br />
katırın yükünü birden alan kamyon, sabahleyin<br />
Trabzon'dan kalkıyor, öğleyin buraya geliyor. Şoför,<br />
İnhisar'dan aldığı kırkdokuzluk bir rakı şişesini<br />
duvarda kırıp içiyor, yoluna devam ediyor...<br />
İşte eski Erzurum'un, dört yanından refah akan<br />
bu Şark ticaret şehrinin macerasını kapatan şey.<br />
Umumî Harp, beş on yılda ve en iyi şartlarla değişebilecek<br />
bütün bir hayat çerçevesini bir hamlede<br />
kırıp dağıtmıştı.<br />
Eski Erzurum'da bu ticaret hayatı ve kervan<br />
yolu otuz iki san'atı beslerdi. Tabaklar, saraçlar, semerciler,<br />
dikiciler, çarıkçılar, mesçiler, kürkçüler,<br />
kevelciler, kunduracılar, kazazlar, arabacılar, keçeciler,<br />
çadırcılar, culfalar, ipçiler, demirciler, bakırcılar,<br />
kılıççılar, bıçakçılar, kuyumcular, zarcılar, sandıkçılar,<br />
kaşıkçılar, tarakçılar, marancılar, boyacılar,<br />
dülgerler, yapıcılar, sabuncular, mumcular, takımcılar.<br />
Defterdar Mehmed Paşa ile Erzurum'a gelen ve<br />
orada Gümrük kâtipliği yapan Evliya Çelebi, şehrin<br />
kapılarından bahsederken, yabancı tüccarların<br />
Gürcü kapısında oturduklarını söyler.