14.11.2014 Views

27 - Süleyman Demirel Üniversitesi

27 - Süleyman Demirel Üniversitesi

27 - Süleyman Demirel Üniversitesi

SHOW MORE
SHOW LESS

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

TÜRK BAYRA⁄I ASLA<br />

SAH‹PS‹Z DE⁄‹LD‹R<br />

Süleyman <strong>Demirel</strong> Üniversitesi Ö¤retim Üyeleri ve<br />

Ö¤rencileri, ülkesini ve bayra¤›n› koruma ve kollamaya,<br />

bunun için gerekirse kan›n›n son damlas›n›<br />

ak›tmaya haz›r ve yeminlidir.<br />

20 Mart 2005 tarihinde hiçbir de¤erden nasip<br />

almam›fl bir grup taraf›ndan, Türk ulusunun ortak<br />

de¤eri olan bahar›n geliflini kutlama ad›na düzenlenen<br />

masum etkinlikler, yüce Türk ulusunun sembolü ve her<br />

zerresi flehit kan›yla bezenmifl flanl› Türk bayra¤›na<br />

sald›r› densizli¤inde bulunulacak kadar ileri<br />

götürülmüfltür.<br />

Türk ulusu, engin tarihinde iyi ve kötü günler<br />

görmüfl, say›s›z zaferler yan›nda ihanetler de<br />

yaflam›flt›r. Ancak hiçbir zaman kendi vatan›nda, kendi<br />

sözde vatandafllar› taraf›ndan yap›lan böyle bir<br />

alçakl›kla karfl›laflmam›fl, savafl meydan›nda vurufltu¤u<br />

bir düflman›n bayra¤›na dahi sayg› gösteren bir ulusun,<br />

kendi bayra¤›n›n, böyle bir muameleye maruz kalmas›,<br />

hiçbir flekilde izah edilemez ve mazur görülemez, bu<br />

haince bir davran›flt›r. Buna yeltenenlere nas›l bir cevap<br />

verilece¤ini görmek için tarihin sayfalar›na bakmak<br />

yeterlidir.<br />

Hem bir ülkenin vatandafl› olmak, havas›n› teneffüs<br />

etmek, suyunu içmek, ekme¤ini yemek, hem de o<br />

ülkenin en kutsal ortak de¤eri olan bayra¤›na el<br />

kald›rmaya yeltenmek gaflet, dalalet ve h›yanetten<br />

baflka bir flekilde tarif edilemez.<br />

Dost ve düflman, herkes flunu çok iyi bilmelidir ki,<br />

ne bu ülkenin bölünmez bütünlü¤ü ne de bu birlik ve<br />

bütünlü¤ün sembolü olan flanl› Türk bayra¤›, asla<br />

sahipsiz de¤ildir.<br />

Süleyman <strong>Demirel</strong> Üniversitesi Ö¤retim Üyeleri ve<br />

Ö¤rencileri, ülkesini ve bayra¤›n› koruma ve kollamaya,<br />

bunun için gerekirse kan›n›n son damlas›n› ak›tmaya<br />

haz›rd›r, yeminlidir.<br />

SÜLEYMAN DEM‹REL ÜN‹VERS‹TES‹ SENATOSU


SDÜ Ad›na Sahibi<br />

Prof.Dr.Metin Lütfi BAYDAR<br />

Rektör<br />

Genel Koordinatör<br />

A.Tevfik KÖSE<br />

Genel Sekreter<br />

Sorumlu Müdür<br />

Ö¤r.Gör.M.Zafer ÇA⁄LAR<br />

Bas›n ve Halkla ‹liflkiler Müdürü<br />

Görsel Yönetmen<br />

Serdar DURAN<br />

Grafik Tasar›m ve Uygulama<br />

Hakan Mahmut NE⁄‹fi<br />

Haber Koordinatörü<br />

Fatma Nilhan ÖZALTIN<br />

4<br />

SDÜ’nün hedefi büyük<br />

18<br />

SDÜ’de Kad›nlar Günü Etkinli¤i<br />

56<br />

Rektör Baydar; “Türk Cumhuriyetleri ile<br />

bilimsel anlamda iflbirli¤ine haz›r<br />

olduklar›n› ifade etti.”<br />

Dünya Ormanc›l›k Günü<br />

ve A¤aç Bayram› kutland›<br />

6 Ulusal E¤itime Destek Kampanyas›<br />

21 Rektör Baydar ABD ziyaretini de¤erlendirdi 57 SDÜ Yay›nlar› / Yeni Yay›nlar<br />

SDÜ’de 14 Mart<br />

10 23<br />

Rektör Baydar’dan<br />

58<br />

T›p Bayram› Kutland›<br />

Bas›n Toplant›s›<br />

Soyk›r›m Endüstrisi Belçika<br />

Pazar›nda<br />

12<br />

Kanserde erken tan› hayat kurtar›r<br />

<strong>27</strong> Günümüz Türkçesi ve Dünya Görüflleri<br />

62 MYO’lar dan Haberler<br />

14<br />

Çanakkale<br />

32<br />

fiehitleri An›ld›<br />

Fahri Doktora Töreni<br />

74<br />

‹smet SEZG‹N<br />

En Büyük Gereksinim<br />

Sevgidir…<br />

Muhabirler<br />

A.Candafl ÇORÇOK<br />

Gökhan fiAH‹N<br />

Kamile BEKTAfi<br />

Foto¤raflar / Soner ARIK<br />

16<br />

Küreselleflme ve Kemalizm<br />

38 SDÜ'den H‹SARCIKLIO⁄LU'na Ödül<br />

81 Uzaktan E¤itim Çal›fltay›<br />

46<br />

Anma Günlerinin Önemi<br />

ve Mustafa Kemal Atatürk’ün<br />

Isparta’y› ziyareti 82<br />

8. Uluslararas›<br />

Bahar fienli¤i<br />

Katk›da Bulunanlar<br />

R›za KAÇAMAK<br />

Mustafa ALDEM‹R<br />

49<br />

Biyogaz Paneli<br />

87<br />

Küreselleflme Rüzgar›nda Medya Yay›nc›l›¤›<br />

Adres<br />

Süleyman <strong>Demirel</strong> Üniversitesi<br />

Bas›n ve Halkla ‹liflkiler Müdürlü¤ü<br />

32260 / ISPARTA<br />

Tel: (0 246) 211 10 37<br />

Faks: (0 246) 211 17 83<br />

www.sdu.edu.tr<br />

Email : basin@sdu.edu.tr<br />

ISSN 1301-8337<br />

Bask›<br />

FERSA Matbaas›<br />

2500 adet bas›lm›flt›r.<br />

50<br />

52<br />

Türkiye’de Tar›m E¤itiminin<br />

159. Y›ldönümü<br />

SDÜ’ye X-Ifl›n› Difraktometresi<br />

88<br />

94<br />

SDÜ’de Spor<br />

3. Geleneksel<br />

Atatürk Gençli¤i<br />

Havac›l›k fienli¤i<br />

Bu bülten Isparta Yüksekö¤retim Vakf›’n›n<br />

katk›s›yla yay›nlanmaktad›r.


SDÜ Bülteni / Haziran 2005 4<br />

5<br />

SDÜ Bülteni / Haziran 2005<br />

SDÜ’nün<br />

Hedefi Büyük<br />

M.Zafer Ça¤lar<br />

SDÜ Rektörü Prof. Dr. Metin Lütfi Baydar Türk Cumhuriyetleri ile<br />

bilimsel anlamda iflbirli¤ine haz›r olduklar›n› ifade etti.<br />

SDÜ' nün davetlisi olarak 3 günlük bir ziyaret için Isparta'ya gelen Bakü Üniversitesi<br />

Rektörü Nazim Hüseynli, Rektör Baydar'› makam›nda ziyaret etti.<br />

Amaçlar›n›n Bakü Üniversitesi ile SDÜ aras›nda bilimsel iflbirli¤i kurmak oldu¤unu<br />

belirten Nazim Hüseynli, bu konuda Rektör Baydar'dan destek beklediklerini söyledi.<br />

SDÜ Rektörü Prof. Dr. Metin Lütfi Baydar ise bu ziyaretten duyduklar› memnuniyeti<br />

dile getirerek, sadece Azerbaycan'la de¤il tüm Türk Cumhuriyetleri ile bilimsel<br />

anlamda iflbirli¤ine haz›r olduklar›n› ifade etti.<br />

"Türk Dünyas› Üniversiteler Birli¤i kuraca¤›z"<br />

SDÜ Rektörü Baydar, tüm Türk Dünyas›n› kucaklayan<br />

bir Üniversiteler Birli¤i kurmay› amaçlad›klar›n›<br />

belirterek, "Bu konuyu YÖK Baflkan›m›z Say›n<br />

Erdo¤an Teziç'e açt›m. Gerekli ön haz›rl›klar<br />

tamamland›ktan sonra muhtemelen 2006<br />

y›l›nda Türk Dünyas›ndaki tüm üniversitelerin<br />

rektörlerini Isparta'da toplayarak<br />

bir Türk Dünyas› Üniversiteler Birli¤i<br />

oluflturmay› hedefliyoruz." dedi.<br />

SDÜ - Bakü Üniversitesi bilimsel<br />

iflbirli¤i protokolü imzalad›<br />

Süleyman <strong>Demirel</strong> Üniversitesi ile<br />

Bakü Ali Diplomatiya Kolleci aras›nda<br />

bilimsel iflbirli¤i, ö¤renci ve ö¤retim<br />

üyesi de¤iflimini öngören protokol imzaland›.<br />

Protokole SDÜ ad›na Rektör Prof. Dr.<br />

Metin Lütfi Baydar, Azerbaycan Bakü<br />

Üniversitesi ad›na Rektör Prof. Dr. Nazim<br />

Hüseynli imza koydu. SDÜ Rektörlük<br />

makam›nda gerçeklefltirilen imza töreninde<br />

konuflan Rektör Baydar, amaçlar›n›n iki üniversite<br />

aras›ndaki bilimsel iflbirli¤ini gelifltirmek ve<br />

ortak çal›flmalar yapmak oldu¤unu söyledi. Bakü<br />

Üniversitesi Rektörü Hüseynli ise dost ve kardefl ülke<br />

Türkiye'nin önemli üniversitelerinden olan Süleyman<br />

<strong>Demirel</strong> Üniversitesi ile bilimsel iflbirli¤i protokolü<br />

imzalamaktan duydu¤u memnuniyeti dile getirerek,<br />

iflbirli¤ini daha ileri noktaya götürmek istediklerini kaydetti.<br />

Protokol imza töreninden sonra Rektör Baydar,<br />

konuk rektöre, üniversiteye ad›n› veren 9.<br />

Cumhurbaflkan› Süleyman <strong>Demirel</strong>'in seramikten<br />

yap›lm›fl fötr flapkas› ile yine seramikten yap›lm›fl<br />

Atatürk heykeli hediye etti.<br />

Protokolle neler yap›lacak?<br />

Her iki üniversite rektörünün ortaklafla imza koyduklar›<br />

prokotokolle; T›p, E¤itim, Fen-Edebiyat, ‹ktisadi ve ‹dari<br />

Bilimler, Yabanc› Diller, Türk Dili, Uluslararas› ‹liflkiler, Hukuk,<br />

Sosyal ve Kültürel alanlarla ilgili bilimsel, sosyal ve teknik<br />

konularda akademik iflbirli¤i amaçlan›yor.<br />

Bu amaçlar dahilinde iki üniversite aras›nda, yay›nlanm›fl<br />

eserler, akademik bilgi materyallerinin de¤iflimi, ö¤retim üyesi<br />

ve ö¤renci de¤iflimi, akademik konferans, sempozyum ve sergi<br />

gibi etkinliklerin düzenlenmesi, konserler verilmesi, Türk<br />

Dünyas› ile ilgili çal›flmalarda iflbirli¤i, ortak Türkçe bilim dili<br />

konusunda araflt›rmalar yapmak üzere merkez oluflturulmas›<br />

ve Türk Dünyas› Üniversiteler Birli¤i kurulmas› için ortak<br />

çal›flmalar yap›lmas› kararlaflt›r›ld›.<br />

SDÜ Rektörü Prof. Dr. Metin Lütfi BAYDAR<br />

Azerbaycan Bakü Ali Diplomatiya Kolleci Rektörü Prof. Dr. Nazim Hüseynli


SDÜ Bülteni / Haziran 2005 6<br />

7<br />

SDÜ Bülteni / Haziran 2005<br />

Ulusal E¤itime<br />

Destek Kampanyas›<br />

F.Nilhan ÖZALTIN / A.Candafl ÇORÇOK<br />

Semra SEZER<br />

Süleyman <strong>Demirel</strong> Üniversitesi Kültür Merkezi’nde Ulusal E¤itime Destek<br />

Kampanyas› çerçevesinde kampanyay› himayesine alan Cumhurbaflkan›m›z Ahmet<br />

Necdet Sezer’in efli Semra Sezer taraf›ndan “E¤itimin toplum yaflam›ndaki yeri”<br />

konulu konferans verildi. Ulusal e¤itime destek kampanyas› kapsam›nda Burdur<br />

E¤itim Fakültesi, Burdur Halk E¤itim Merkezi Müdürlü¤ü iflbirli¤inde düzenlenen<br />

“Yetiflkinlere Okuma-Yazma Ö¤retimi Semineri” ile Burdur E¤itim Fakültesi son s›n›f<br />

ö¤rencilerine sertifikalar› takdim edildi.<br />

Konferans vermek üzere SDÜ’ye gelen Semra Sezer’e üniversitemizin çeflitli birimleri<br />

gezdirildi. Sezer, Araflt›rma ve Uygulama Hastanesi Sergi salonunda Güzel<br />

Sanatlar Fakültesi Ö¤retim Üyesi Yrd.Doç. Nevin Güven taraf›ndan haz›rlanan resim<br />

sergisini de ziyaret etti.<br />

Kültür Merkezi’ndeki program ise Burdur E¤itim Fakültesi ö¤retim üyelerinden<br />

Yrd.Doç.Dr. Seval Köse yönetimindeki Çok Sesli Müzik Korosu taraf›ndan verilen<br />

mini bir konserle bafllad›. Programa Isparta Valisi ‹sa Parlak, Burdur Valisi Can<br />

Direkçi, Isparta Belediye Baflkan› Hasan Balaman ve çok say›da konuk kat›ld›.<br />

Ülkemizi ayd›nl›¤a götürecek olan e¤itim için elimizden geleni yapmal›y›z<br />

Programda ilk olarak Burdur E¤itim Fakültesi Dekan› Prof. Dr. Gökay Y›ld›z<br />

konuflma yapt›. Y›ld›z, Burdur E¤itim Fakültesi, Burdur Valili¤i ve Halk E¤itim<br />

Merkezi taraf›ndan ortaklafla düzenlenen yetiflkin okuma yazma kurslar›n› baflar›yla<br />

bitiren son s›n›f ö¤rencisi 178 kifliden gurur duyduklar›n› belirterek konuflmas›na<br />

bafllad›. “Bu güzel ve anlaml› kampanyaya BEF olarak kat›lmaktan mutluluk ve<br />

onur duyuyoruz. Cumhuriyetimizin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk vatan›n kurtuluflunun<br />

ancak e¤itimle gerçeklefltirilebilece¤ine dikkat çekmifltir. Ve bu sebeple<br />

daha savafl bitmeden 1921’de 1. E¤itim Kongresini toplam›fl ve ülkenin geliflimini<br />

sa¤layacak milli e¤itim politikalar›n›n belirlenmesi için çal›flm›flt›r. Bizde bu u¤urda<br />

ülkemizi ayd›nl›¤a götürecek olan e¤itim için elimizden geleni yapmal›y›z” diyerek<br />

konuflmas›n› tamamlad›.<br />

Bizim varmak istedi¤imiz yer ayd›nl›k Türkiye’dir<br />

Gökay Y›ld›z’›n ard›ndan kürsüye gelen Rektör Prof. Dr. Metin Lütfi<br />

Baydar, günümüzde de¤iflmeyen tek fley de¤iflim oldu¤unu belirterek,<br />

“Bilgi toplumuna geçifl sürecinde de¤iflim kaç›n›lmaz hale gelmifl<br />

e¤itim en önemli araç olmufltur. Günümüzde ülkelerin zenginlikleri<br />

bilgi ve e¤itilmifl insan gücüyle ölçülüyor. Cumhuriyetin ilan›yla<br />

birlikte yüce önder Mustafa Kemal Atatürk’ün önderli¤inde<br />

ça¤dafl bir toplumu benimsedik. Üniversiteler olarak ça¤dafl<br />

bilgilerle, özgür düflünceleri paylaflmay› bilen bireyler<br />

yetifltiriyoruz. Bizim gitmek istedi¤imiz yer Yüce Atatürk’ün<br />

ça¤dafl uygarl›kta gösterdi¤i hedef ve ötesidir.<br />

Unutmay›n›z ki nereye gitmek istedi¤inizi bilmezseniz<br />

bir yere varamazs›n›z. Bizim varmak istedi¤imiz yer<br />

ayd›nl›k Türkiye’dir. E¤itimsiz bir toplum düflünülemez.<br />

Böyle önemli bir konuda ev sahipli¤i yapmaktan<br />

onur ve gurur duyuyoruz” dedi.<br />

Yapt›klar› çeflitli çal›flmalar ve kampanyalarla birlikte 3 y›l<br />

içerisinde Burdur’da okur yazarl›k oran›n› yüzde 98’e<br />

ç›kard›klar›n› belirterek sözlerine bafllayan Burdur Valisi Can<br />

Direkçi ise bu konuda çal›flmalar›n› sürdüreceklerini<br />

belirterek, e¤itimin önemini vurgulad›. Direkçi, “Ülkemizin<br />

en önemli toplumsal faaliyeti olan e¤itime destek kampanyas›<br />

ile özellikle kad›n ve k›zlar okuma yazma ö¤renerek<br />

sayg›nl›k kazanm›fllard›r.” diye konufltu.<br />

Isparta Valisi ‹sa Parlak ise “2001 y›l›nda bafllat›lan ulusal<br />

e¤itime destek kampanyas› çerçevesinde ilimizde önemli<br />

geliflmelere imza att›k. E¤itim geliflim ve yenili¤in<br />

kayna¤›d›r. ‹limizde ö¤retmenler ve ö¤renciler ilkö¤retim<br />

okulu 2 y›ld›r hizmet vermektedir. Halk e¤itim merkezi ve<br />

di¤er kurumlarda düzenlenen okuma-yazma, sosyal, mesleki<br />

ve teknik konularda ki kurslara çok say›da kursiyer kat›ld›.<br />

Semra Sezer himayesinde bafllat›lan kampanya ilimizde<br />

baflar› ile devam etmektedir.” dedi.<br />

Konuflmalar›n ard›ndan kürsüye gelen Semra Sezer ise<br />

“E¤itimin toplum yaflam›ndaki yeri” konulu bir konferans<br />

verdi. Sezer, “Laik ve Demokratik Türkiye’nin<br />

kurumlar›ndan olan üniversitelerimiz gençlerimizin<br />

yar›nlar›n› biçimlendirmektedir. SDÜ’nün bu konuya vermifl<br />

oldu¤u deste¤i önemsiyorum” diye konufltu. E¤itimde<br />

zaman ve yer kavram›n›n olmad›¤›n› söyleyen Sezer,<br />

“E¤itimde mutlak baflar› için e¤itim süreçlerinin daha verimli<br />

hale getirilmesi gerekmektedir. E¤itimde f›rsat eflitli¤i ve<br />

kesintisiz e¤itim mutlaka sa¤lanmal›d›r.”dedi. Sözlerine<br />

ö¤renmek ak›nt›ya karfl› yüzmek gibidir, ilerleyemedi¤iniz<br />

takdirde gerilersiniz diyerek devam eden Sezer, “Ülkemizde<br />

okuma yazma oran›n›n yükselmesi e¤itim hizmetlerinin<br />

yayg›nlaflmas› ve örgün e¤itim kalitesinin artmas› için öncelikli<br />

kofluldur. Yar›nlar›m›z› emanet edece¤imiz genç<br />

kuflaklar›m›z özgür ve bilimsel düflünme yetisine sahip, insan<br />

haklar›na sayg›l› hukukun üstünlü¤üne inanan, laikli¤i<br />

yaflam biçimi olarak benimseyen, topluma karfl› sorumluluk<br />

duyan, etkili iletiflim kurabilen yap›c›, yarat›c› ve üretken<br />

bireyler olarak yetifltirilmeleri ancak ça¤dafl e¤itimle<br />

olanakl›d›r.” dedi. Sezer, “E¤itim genel anlam›yla<br />

davran›fllar›n gelifltirilmesidir. E¤itimin tan›m›n› yapabilmek<br />

için uyar›c›, ayd›nlat›c› ve ö¤retici taraflar›n› unutmamak<br />

gerekir. Yaflam etkileyici etkinlikler bütünüdür. E¤itimi yüksek<br />

olan insanlar›n yaflam kalitesi de ve yüksektir. Bilgiye<br />

dayal› e¤itim ve düflünce üretimi bireyin ufkunu geniflletir.<br />

Yaflam›m›z› anlaml› k›lar. E¤itim yaflam›n kendisidir ve<br />

insan›n en de¤erli varl›k oldu¤u gerçe¤ini ak›ldan ç›kartmadan<br />

e¤itime yat›r›m yap›lmal›d›r. E¤itime yat›r›m yapan<br />

ülkeler ça¤dafl dünyada daha çok söz sahibidir. E¤itim<br />

alan›ndaki eksikliklerin ve dengesizliklerin giderilmesi için<br />

ulus olarak daha çok çaba harcamal›y›z. Bu noktada e¤itimin<br />

kesintisiz sürdürülmesi ve yayg›nlaflt›r›larak toplumun tüm<br />

kesimine ulaflt›r›lmas› yönündeki çabalar önem kazanmaktad›r.<br />

Kad›nlar›n ve genç k›zlar›m›z›n e¤itimden uzak tutulmas›<br />

birey, toplum ve devlet olarak etkin ve kal›c› çözümler<br />

üretilmesiyle ortadan kald›r›labilir. 2001 y›l›nda bafllat›lan<br />

kampanya ile ça¤dafl e¤itimden yoksun kalm›fl yurttafllara<br />

e¤itim imkanlar› sunulmufltur. Köyde e¤itim imkan› olmayan<br />

ve ekonomik sorunlarla e¤itim göremeyen yurttafllar›n aile ve<br />

ülke ekonomisine katk›da bulunmalar› sa¤lam›flt›r.” dedi.<br />

Semra Sezer “Ülkemizin ayd›nl›k gelece¤ine katk›da bulunan<br />

Süleyman <strong>Demirel</strong> Üniversitesi’ne teflekkür ediyorum” diyerek<br />

sözlerini tamamlad›.<br />

Konuflmalar›n ard›ndan Semra Sezer, Cumhurbaflkanl›¤›<br />

Genel Sekreteri’nin efli Müflerref Nehrozo¤lu,<br />

Cumhurbaflkanl›¤› Genel Sekreter Yard›mc›s›’n›n efli Zarife<br />

Selin, Isparta Valisi’nin efli Raife Parlak, Burdur Valisi’nin efli<br />

Aysen Direkçi, SDÜ Rektörü’nün efli Nilüfer Baydar, Burdur<br />

E¤itim Fakültesi Dekan›’n›n efli Ziynet Y›ld›z taraf›ndan<br />

Burdur E¤itim Fakültesi son s›n›f ö¤rencisi olan ve gönüllü<br />

olarak yetiflkin okuma yazma kursunu tamamlayan 178<br />

ö¤renciye sertifikalar› verildi.


T›p Fakültesi Hastanesi'ne<br />

kalite bayra¤› çekildi<br />

8<br />

9<br />

Kalp Merkezi'nin<br />

kapasitesi<br />

iki kat›na ç›kar›ld›<br />

SDÜ Bülteni / Haziran 2005<br />

Süleyman <strong>Demirel</strong> Üniversitesi<br />

fievket <strong>Demirel</strong> Kalp Merkezi'nin<br />

yatak kapasitesi 48'den 100<br />

yata¤a ç›kar›ld›. Ayr›ca merkeze<br />

ifladam› fievket <strong>Demirel</strong>'in katk›lar›<br />

ile yeni bir yemekhane yap›ld›.<br />

Süleyman<br />

<strong>Demirel</strong> Üniversitesi<br />

Araflt›rma ve Uygulama<br />

Hastanesi ISO 9001:2000 Kalite<br />

Yönetim Sistemi Kalite Belgesi ald›.<br />

Bu amaçla Hastane konferans Salonu'nda düzenlenen<br />

bas›n toplant›s›na SDÜ Rektörü Prof. Dr. Metin Lütfi<br />

Baydar, Hastane Baflhekimi Prof. Dr. Nam›k Delibafl,<br />

ISO Kalite Yönetim Temsilcisi Prof. Dr. Ali Ayata di¤er<br />

yetkililer ve bas›n mensuplar› kat›ld›.Toplant›da<br />

konuflan Hastane Baflhekimi Prof. Dr. Nam›k Delibafl, 2<br />

y›ld›r süren kalite belgesi alma çal›flmalar›n›n baflar› ile<br />

sonuçland›r›ld›¤›n› belirterek, bu konuda eme¤i geçenlere<br />

teflekkür etti. ISO Kalite Yönetim Temsilcisi Prof.<br />

Dr. Ali Ayata ise Rektör Baydar'›n baflhekimlik döneminde<br />

bafllat›lan çal›flmalar›n sonuçland›r›ld›¤›na<br />

de¤inerek, ISO 9001:2000 Kalite Yönetim Sistemi ile<br />

ilgili bilgiler verdi.<br />

Törende konuflan SDÜ Rektörü Prof. Dr. Metin<br />

Lütfi Baydar ise göreve geldikleri günden itibaren<br />

"SDÜ'yü marka yapaca¤›z" sözünü söylediklerini<br />

belirterek, "‹flte bu söylediklerimiz art›k gerçe¤e<br />

dönüflüyor. Üniversitemizin en güzide kurumu olan<br />

T›p Fakültesi Hastanemiz ald›¤› kalite belgesi ile dünya<br />

çap›nda hizmet veren bir sa¤l›k merkezi haline gelmifl<br />

oldu." dedi. Hastanede baflhekim oldu¤u dönemde<br />

bafllat›lan kalite yönetim çal›flmalar›n›n, Baflhekim<br />

Delibafl, Kalite Yönetim Temsilcisi Ayata ve di¤er tüm<br />

hastane çal›flanlar›n›n gayretleriyle bugün gerçeklefltirildi¤ini<br />

kaydeden Rektör Baydar, flöyle devam etti;<br />

SDÜ, Isparta'n›n dünyaya aç›lan bir penceresi, yak›n<br />

zamanda gerçeklefltirmeyi umdu¤umuz Dünya<br />

Üniversiteler Birli¤i'de bunu sa¤layacak. Biz kendisi ile<br />

de¤il, dünya ile yar›flan, hedefleri büyük bir Anadolu<br />

üniversitesiyiz. SDÜ, geçen y›l TÜB‹TAK'›n kariyer<br />

projelerine 9, bu y›l ise 13 proje sokabilen bir Anadolu<br />

üniversitesi. Bizim bu baflar›m›zda en üst seviyeden en<br />

alttaki çal›flan›m›za kadar herkesin eme¤i büyük. Bu<br />

vesile ile tüm üniversite çal›flanlar›m›za huzurlar›n›zda<br />

teflekkür ederim." Konuflmalardan sonra hastane<br />

bahçesindeki göndere kalite bayra¤› çekildi<br />

Süleyman <strong>Demirel</strong> Üniversitesi fievket <strong>Demirel</strong> Kalp<br />

Merkezi'nin yatak kapasitesi 48'den 100 yata¤a ç›kar›ld›. Ayr›ca<br />

merkeze ifladam› fievket <strong>Demirel</strong>'in katk›lar› ile yeni bir<br />

yemekhane yap›ld›.<br />

Merkezin yatak kapasitesinin art›r›lmas› ve yeni yemekhanenin<br />

hizmete girmesi nedeniyle düzenlenen törene Vali ‹sa<br />

Parlak, Belediye Baflkan› Hasan Balaman, SDÜ Rektör Vekili Prof.<br />

Dr. Vecihi K›rdemir, T›p Fakültesi Dekan› Prof. Dr. Nevres<br />

Hürriyet Aydo¤an, Araflt›rma ve Uygulama Hastanesi Baflhekimi<br />

Prof. Dr. Nam›k Delibafl, SDÜ Genel Sekreteri Ahmet Tevfik Köse,<br />

ifladam› fievket <strong>Demirel</strong>, Ticaret ve Sanayi Odas› Baflkan› Hasan<br />

Hüseyin Kaç›koç, ö¤retim üyeleri di¤er davetliler kat›ld›.<br />

Törende konuflan Hastane Baflhekim Yard›mc›s› Yrd. Doç. Dr.<br />

Süleyman Murat Aslan, 2000 y›l›nda 48 yatak kapasitesi ile<br />

hizmete aç›lan merkezin hasta yo¤unlu¤u nedeniyle kapasite<br />

art›r›m›na gitti¤ini ve yap›lan tadilat çal›flmalar› sonucu kapasitenin<br />

100 yata¤a ç›kar›ld›¤›n› söyledi. Merkeze ayr›ca ö¤retim<br />

üyelerinin yararlanabilece¤i 80 kiflilik yeni bir yemekhane de<br />

yap›ld›¤›n› kaydeden Aslan, bu çal›flmalar için 70 milyar liras›<br />

üniversiteden, 250 milyar liras› ise ifladam› fievket <strong>Demirel</strong>'den<br />

olmak üzere toplam 320 milyar lira harcand›¤›n› belirtti.<br />

Törende konuflan SDÜ Rektör Vekili Prof. Dr. Vecihi<br />

K›rdemir, üniversitelerin bilim merkezleri oldu¤u kadar, ihtiyaç<br />

sahiplerine hizmet veren kurumlar oldu¤unu kaydederek, "Bu<br />

kurumlar›n verimlili¤i devletin oldu¤u kadar halk›n da deste¤i ile<br />

artmaktad›r. Kalp Merkezi'ne destek veren ifladam› fievket<br />

<strong>Demirel</strong>'e de bu desteklerinden dolay› teflekkür ediyorum." dedi.<br />

Törende konuflan Vali ‹sa Parlak ise ifladam› fievket <strong>Demirel</strong>'in her<br />

alanda Isparta'da yard›mlar›n› sürdürdü¤ünü dile getirerek,<br />

Rektörlük taraf›ndan haz›rlat›lan teflekkür plaketini ifladam›<br />

fievket <strong>Demirel</strong>'e takdim etti.<br />

Yrd. Doç. Dr. S. Murat Aslan<br />

Prof. Dr. Vecihi K›rdemir<br />

‹sa Parlak fievket DEM‹REL Hasan BALAMAN<br />

Prof. Dr. Metin Lütfi Baydar Prof. Dr. Ali Ayata Prof. Dr. Nam›k Delibafl


SDÜ Bülteni / Haziran 2005 10<br />

Opr. Dr. Mehmet Karatafl<br />

Dr. Levent Y›lmazer<br />

Prof. Dr. Hürriyet Nevres Aydo¤an<br />

SDÜ’de 14 Mart<br />

T›p Bayram› Kutland›<br />

Isparta ‹l Sa¤l›k Müdürlü¤ü, Süleyman<br />

<strong>Demirel</strong> Üniversitesi T›p Fakültesi<br />

Dekanl›¤› ve Isparta-Burdur Tabip Odas›<br />

Baflkanl›¤› taraf›ndan organize edilen 14<br />

Mart T›p Bayram› SDÜ Kültür<br />

Merkezi’nde kutland›. Törene Isparta<br />

Vali Vekili Volkan Köksal, SDÜ Rektörü<br />

Prof. Dr. Metin Lütfi Baydar ve çok say›da<br />

davetli kat›ld›.<br />

Tören, fief Yrd. Doç. Dr. H. Seval Köse<br />

yönetimindeki Burdur E¤itim Fakültesi<br />

Çok Sesli Korosu’nun konseri ile bafllad›.<br />

Aç›l›fl konuflmas›n› Isparta-Burdur Tabip<br />

Odas› Baflkan› Opr. Dr. Mehmet Karatafl<br />

yapt›. Karatafl, “18<strong>27</strong> y›l›nda bat›l› ça¤dafl<br />

t›p e¤itimi veren Mekteb-i T›bbiye’nin<br />

kurulmas› ile bu serüven bafllad› ve<br />

Cumhuriyetin ilan›ndan sonra bugünü t›p<br />

bayram› olarak kutlamaya bafllad›k.<br />

1992’ye kadar Isparta’da çeflitli zorluklarla<br />

kutlad›¤›m›z t›p bayram›n› t›p fakültesinin<br />

aç›lmas›ndan sonra ö¤retim<br />

görevlilerinin de katk›lar›yla daha<br />

coflkulu kutluyoruz.” dedi. Karatafl flöyle<br />

devam etti: “T›p bayramlar› kutlaman›n<br />

yan›nda sorunlar›n tart›fl›ld›¤› günler<br />

olmufltur. Tabipler odam›z sa¤l›kta<br />

dönüflüm projesi ile Türk Tabipler Birli¤i<br />

Merkez Konseyi ile çal›flmalar<br />

sürdürmektedir. Meslekleraras› iletiflim,<br />

toplum sa¤l›¤›, sa¤l›k hizmetleri , özlük<br />

haklar›n› yükseltmek eflit ve nitelikli<br />

sa¤l›k hizmetlerinin getirilmesi konusunda<br />

çal›flmalar sürdürülmektedir. ‹nsanl›¤a<br />

en büyük hizmeti sunmak vazifesini<br />

üstlenen meslektafllar›m›n t›p bayram›n›<br />

en içten dileklerimle kutluyorum.”<br />

Törende konuflan SDÜ T›p Fakültesi 6.<br />

s›n›f ö¤rencisi ‹ntörn Dr. Ulafl Sa¤lam ise<br />

14 Mart’›n sorunlar›n paylafl›lmas›nda iyi<br />

bir f›rsat oldu¤unu belirterek, “Hekimlerin<br />

ücretleri yetersiz, ayr›ca iflsiz kalma<br />

durumlar› söz konusu, bir de buna hekim<br />

da¤›l›m›ndaki adaletsizlik ve koruyucu<br />

sa¤l›k hizmetlerinin yetersizli¤i eklenince<br />

sorunlar yuma¤› daha da büyüyor.” dedi.<br />

‹l Sa¤l›k Müdürü Dr. Levent Y›lmazer<br />

ise; hekimlerin topluma yön verdiklerini<br />

dile getirerek, “Sa¤l›k Bakanl›¤›n›n<br />

sa¤l›kta dönüflüm projesi hasta odakl› bir<br />

anlay›fl› ön plana ç›kart›yor. Bu sayede<br />

hasta ve hekim iliflkisi önem kazan›yor.<br />

Hekimler sabit ve hastalar de¤ifliyor. Bu<br />

sebepten hekimlerin sab›rl›, güleryüzlü ve<br />

özverili olmas› gerekiyor. Isparta’da<br />

çal›flan bütün hekimler bu özelliklere<br />

sahip kifliler. Hepinizin ve genç<br />

arkadafllar›m›n t›p bayram›n› kutluyorum.”<br />

diye konufltu.<br />

T›p Fakültesi Dekan› Prof. Dr.<br />

Hürriyet Nevres Aydo¤an, Osmanl› döneminde,<br />

‹stanbul’daki t›bbiyelilerin t›p<br />

bayram›n› iflgale karfl› bir tepki olarak<br />

kutlad›klar›n› hat›rlatarak, “14 Mart<br />

ülkemizin ve bölgemizin sa¤l›k sorunlar›n›n<br />

ele al›nd›¤› bir gündür. SDÜ T›p<br />

Fakültesi’nde <strong>27</strong>5 ö¤renciye e¤itimö¤retim<br />

vermekteyiz. Son zamanlarda<br />

yeterli alt yap›ya sahip olmadan aç›lan<br />

T›p Fakülteleri e¤itim kalitesini<br />

düflürmektedir. T›p Fakültelerine al›nan<br />

ö¤renci say›s›n›n azalt›lmas› gerekti¤i<br />

düflüncesindeyiz. Aç›lm›fl Fakültelerin de<br />

kalitesi art›r›lmal›d›r. T›p e¤itimi yaflam<br />

boyu devam etmektedir. Sa¤l›k sisteminin<br />

aksayan yönlerinin iyilefltirilmesi ve daha<br />

çok bütçe ayr›lmas› gerekmektedir.” dedi.<br />

Çanakkale’de flehit olan<br />

t›bbiyeliler<br />

Törende Çanakkale de flehit olan t›bbiyelilerin<br />

hat›rlanmas› için duygusal bir<br />

konuflma yapan SDÜ Rektörü Prof. Dr.<br />

Metin Lütfi Baydar, “Bugün sizlere<br />

unutulanlardan bahsetmek istiyorum.<br />

Çanakkale’de flehit olan T›bbiyelilerden<br />

bahsetmek istiyorum. Çanakkale<br />

toplumun tüm s›n›flar›n›n bir araya<br />

geldi¤i bir dayan›flma alan› olmufltur.<br />

T›bbiyeliler savaflta aktif rol üstlenmifllerdir.<br />

1897’de Trablusgarp’a gönderilen<br />

t›bbiyeliler “Esir olmaz bu<br />

t›bbiye” demifller. 1915 y›llar›nda Enver<br />

Pafla’n›n yapm›fl oldu¤u konuflma üzerine<br />

Çanakkale’ye giden t›bbiyelilerin tamam›<br />

flehit düflmüfl ve bu nedenle t›bbiye kapal›<br />

kalm›fl, o y›l mezun verememifltir.” diye<br />

konufltu.<br />

11<br />

T›p ve Etik<br />

14 Mart T›p Bayram› töreninde Türkiye Ça¤dafl Yaflam› Destekleme<br />

Baflkan› ve YÖK Üyesi Prof. Dr. Türkan Saylan “T›p ve Etik” konulu bir<br />

konuflma yapt›. Saylan, ilk olarak konser veren Burdur E¤itim Fakültesi<br />

ö¤rencilerini kutlayarak bafllad›¤› konuflmas›nda “SDÜ’de böyle bir<br />

e¤itim verilmesi ve Atatürk gençleri yetifltirilmesinden dolay› çok büyük<br />

bir gurur duydum. Hekim olmak öncü olmakt›r. Rektör hocam›z›n da<br />

konuflmas›nda bahsetti¤i gibi tarih bunu göstermifltir. Böyle kahraman<br />

bir ülkenin insanlar›y›z. ‹nsan olman›n temelinde hekim gibi davranmak<br />

ve herkesin derdine deva bulmak yatabilir. Hekimlik gerçektende çok<br />

önemli bir meslektir ve buna yak›fl›r davranmak zorunday›z. Sürekli<br />

de¤iflen, geliflen ve çok okuyan hekimler olmak zorunday›z. Hekim<br />

öncelikle hangi türden, hangi renkten olursa olsun insanlar› bir görmelidir.<br />

Hekimlere çok büyük görevler düflüyor. Bugün dünyada çok<br />

tart›fl›lan bir mesle¤in mensuplar›y›z. ‹nsanlar dünyaya isteyerek<br />

gelmiyorlar. Ancak dünyaya geldikten sonra her insan›n sa¤l›kl›<br />

yaflamas›, f›rsat eflitli¤inden yararlanmas› gerekmektedir. Türkiye’nin<br />

dört bir yan›nda 3500 adet sa¤l›k oca¤› yap›ld›. Bu kurumlarda çal›flmak<br />

hepimizin görevi ancak, herkes büyük kentlerde yaflamak istedi¤i için<br />

buradaki insanlar›n ne yapt›¤› pek düflünülmemekte. Ve buralara doktor<br />

bulunamad›¤› için yeni yeni t›p fakülteleri açmak ve ö¤renci say›s›n›<br />

artt›rmak gibi politikalar izleniyor. Öncelikle ülkemizin her yerini ayn›<br />

ölçüde sevmeli ve ayn› özveri ile bu kurumlarda çal›flmak için can<br />

atmam›z gerekmektedir. Bugünlerde maafllardan ve özlük haklar›ndan<br />

da çok bahsediliyor ve duymak istemedi¤imiz b›çak paras›ndan. Bir<br />

hekimin bunlara ihtiyac› olmamal› ve her zaman öncelikle insan sa¤l›¤›n›<br />

düflünmeli.<br />

Maalesef ülkemizde güzel bafllayan projeler de¤iflen hükümetler ve<br />

birkaç kiflinin kompleksi yüzünden hep yar›m kal›yor. 2005 y›l›na geldik<br />

ve hala daha Türkiye Cumhuriyetinin sa¤l›k sorununu nas›l çözeriz diye<br />

konufluyoruz. Bütün bunlar bir yana çocuklar sa¤l›kl› do¤up, afl›lar›<br />

yap›lm›fl bir flekilde sa¤l›kl› büyüselerdi bizler bu kargaflan›n içinde yer<br />

almazd›k. Bu sebeple tedavi edici de¤il önleyici<br />

hekim olmam›z çok önemli. Bugün sa¤l›k sistemimizin<br />

en önemli sorunu burada yatmaktad›r.<br />

1000 yatakl› hastane yap›yoruz diye gurur<br />

duyuyoruz. Bu asl›nda utan›lmas› gereken bir<br />

durumdur. Art›k dünyan›n hiçbir yerinde böyle<br />

hastaneler kalmad›. Önemli olan tedavi etmek<br />

de¤il insan sa¤l›¤›n› korumak halk›n bu konuda<br />

bilinçlenmesini sa¤lamakt›r.<br />

‹nsanlar›n eflit oldu¤una herkesten<br />

önce biz hekimlerin inanmas› gerekti¤ini<br />

bir kez daha belirtiyorum. Siz gençlerin<br />

t›p fakültesini seçmifl olman›z çok<br />

önemli ve gurur verici. Önce iyi<br />

insan ve iyi hekim olun<br />

Türkiye’yi gezin insanlar›<br />

tan›y›n ve bütün insanlar›<br />

sevin. Hepimizin t›p<br />

bayram›n› kutluyorum” diyerek<br />

sözlerine son verdi.<br />

Prof. Dr. Türkan SAYLAN<br />

SDÜ Bülteni / Haziran 2005<br />

SDÜ T›p’ta Akademik Yükseltme<br />

14 Mart T›p Bayram› etkinlikleri çerçevesinde<br />

SDÜ Kültür Merkezi’nde gerçeklefltirilen<br />

törende Akademik Yükseltme yap›lan Profesör<br />

ve Doçentlere cüppeleri giydirildi. Törende,<br />

doçentlikten profesörlü¤e yükseltilen Prof. Dr.<br />

Ülkü Sar›tafl, Prof. Dr. Y›ld›r›m Songür, Prof.<br />

Dr. Vecihi K›rdemir, Prof. Dr. Ali Ayata, Prof.<br />

Dr. Hüseyin Yorganc›gil’e cüppelerini SDÜ<br />

Rektörü Prof. Dr. Metin Lütfi Baydar, yard›mc›<br />

doçentlikten doçentli¤e yükseltilen, Doç. Dr.<br />

Ünal fiahin, Doç. Dr. H. Mesut Özsoy, Doç. Dr.<br />

Mehmet Özayd›n, Doç. Dr. Abdullah Cinbafl’a<br />

cüppelerini Rektör Yard›mc›s› Prof. Dr. Vecihi<br />

K›rdemir, Doç. Dr. Füsun Ero¤lu, Doç. Dr.<br />

Remzi Özerdemo¤lu ve Doç. Dr. Serpil<br />

Demirci’ye cüppelerini T›p Fakültesi Dekan›<br />

Prof. Dr. Hürriyet Nevres Aydo¤an giydirdi.<br />

fiükran Plaketleri<br />

SDÜ Kültür Merkezi’nde gerçeklefltirilen 14<br />

Mart T›p Bayram› töreninde, t›p camias›na<br />

eme¤i geçenlere flükran plaketleri verildi. K›sa<br />

bir süre önce hayat›n› kaybeden Dr. Mehmet<br />

Özbek Bezir’in ailesini temsilen Isparta Devlet<br />

Hastanesi Baflhekim Yard›mc›s› Opr. Dr.<br />

Teoman <strong>Demirel</strong>’e Isparta-Burdur Tabip Odas›<br />

Yönetim Kurulu Üyesi Dr. fiule Hüni, Uzman<br />

Dr. Erdo¤an Sevük’e Isparta-Burdur Tabip<br />

Odas› Baflkan› Opr. Dr. Mehmet Karatafl, ‹l<br />

Sa¤l›k Müdürü Dr. Levent Y›lmazer’e T›p<br />

Fakültesi Dekan› Prof. Dr. Hürriyet Nevres<br />

Aydo¤an, SDÜ Rektörü Prof. Dr. Metin Lütfi<br />

Baydar’a Vali Vekili Volkan Köksal taraf›ndan<br />

plaketleri takdim edildi.


SDÜ Bülteni / Haziran 2005 12<br />

Kanserde<br />

erken tan›<br />

hayat kurtar›r<br />

A.Candafl ÇORÇOK<br />

SDÜ Kültür Merkezi’nde kanser haftas› nedeniyle<br />

“Kanser nedir? - Kanser’de erken tan› ve tedavi”<br />

konulu bir panel düzenlendi. T›p Fakültesi<br />

Araflt›rma Uygulama Hastanesi taraf›ndan gerçeklefltirilen<br />

panelde kanser ve erken tan›n›n önemi<br />

anlat›ld›.<br />

Panel, Rektör Yard›mc›s› Prof. Dr. Vecihi<br />

K›rdemir’in aç›l›fl konuflmas›yla bafllad›. K›rdemir,<br />

günümüzde kanserin kalp hastal›klar›ndan sonra<br />

ölüme yol açan ikinci en büyük hastal›k oldu¤unu<br />

belirtti. Kanser tedavisinde geliflmelerin yavafl ilerledi¤ini<br />

vurgulayan K›rdemir, “Kanserde en etkin<br />

tedavi erken tan›d›r. Tümörün ilk safhalarda<br />

tan›nmas› tedavi imkanlar›n›n da artmas›n›<br />

beraberinde getirmektedir. En çok görülen kanser<br />

vakalar›ndan birisi de sigara kullan›m›n›n art›fl›na<br />

paralel olarak görülen akci¤er kanseridir. Sigara<br />

günümüzde belirlenmifl olan bütün kanser türlerinde<br />

etki göstermekle birlikte bafll› bafl›na da kanser<br />

yap›c› bir faktördür.” dedi.<br />

Daha sonra kürsüye gelen Prof. Dr. Ali Ayata,<br />

çocukluk ça¤› kanserleri ve çocuklarda s›k görülen<br />

kanser tiplerinden bahsetti. Çocuklarda yüzde 32<br />

gibi yüksek bir oranda en çok lösemi (kan kanseri)<br />

görüldü¤ünü belirten Ayata, bunu yüzde 25.3’le<br />

lenfoma (lenf bezi), yüzde 10,6’la beyin tümörü<br />

kanseri ve yüzde 6,2 ile wilms (Böbrek) gibi kanser<br />

türlerinin takip etti¤ini kaydetti. Çocuklarda<br />

kansere fiziksel, kimyasal ve baz› mikrobiyolojik<br />

etkenlerin neden oldu¤unu belirten Ayata, teknolojinin<br />

geliflimi ile birlikte gen ve kromozomlar›n da<br />

kanser üzerinde etkisinin oldu¤unun tespit<br />

edildi¤ini bildirdi.<br />

SDÜ T›p Fakültesi Üroloji Anabilim Dal›<br />

Ö¤retim Üyesi Doç. Dr. Hakk› Perk ise erkeklerde<br />

görülen kanser tiplerinden yüzde 25’inin ürogenital<br />

türde oldu¤unu belirterek, ürogenital kanser türlerini<br />

4 bafll›k alt›nda toplad›. ‹lk olarak Böbrek tümörlerinden<br />

bahseden Perk, “Az görülen bir tür olmakla<br />

birlikte kemoterapi ve radyoterapi gibi yöntemlere<br />

en dirençli olan kanser türüdür. Ortalama 65<br />

yafllar›nda görülmekle birlikte flehir yaflam›, tütün,<br />

hormon kullan›m›, petrol ürünleri, obezite,<br />

aspestozis, herpes virüs infeksiyonu ve baz› böbrek<br />

hastal›klar› tetikleyici faktörleri oluflturmaktad›r. Yan<br />

a¤r›s›, hematüri, kitle, kilo kayb› gibi belirtilerle<br />

ortaya ç›kmaktad›r. Bu gurupta ele alaca¤›m›z en<br />

riskli kanser türlerinden biri mesanede<br />

gerçekleflmektedir. Yine sigara, çay, kahve, suni tatland›r›c›lar,<br />

kronik irritasyonlar, virütik ve genetik<br />

yatk›nl›klar tetikleyen faktörlerdir. A¤r›l› idrar,<br />

p›ht›l› kan, kemik a¤r›s› gibi belirtilerle ortaya ç›kan<br />

bir türdür. Bu türde ele alaca¤›m›z en önemli kanser<br />

türü ise 80 yafl›ndaki erkeklerde yüzde 80 görülen ve<br />

50 yafl›n üzerindekilerde de yüzde 20 gibi büyük<br />

oranda görülen prostat kanseridir. Erkeklerde<br />

akci¤er kanserinden sonra kanser türleri içerisinde<br />

yüzde 32’lik oranla en çok görülen bu tür erken<br />

teflhisle birlikte sorunsuz bir flekilde tedavi<br />

edilebilmektedir. Yafl, ailesel yatk›nl›k, ›rk, diet, hor-<br />

13<br />

monlar, vitamin yetersizli¤i ile ba¤lant›l› olarak<br />

ortaya ç›kan prostat kemik a¤r›lar›, halsizlik,<br />

anemi, kilo kayb› ve norolojik belirtilerle s›kl›kla<br />

görülmektedir. Hastal›¤›n tedavisi ise gözlem, cerrahi<br />

müdahale, radyoterapi ve kemoterapi ile<br />

gerçeklefltirilmektedir.” diye konufltu. Son olarak<br />

testis kanserine de¤inen Perk, testis kanserinin<br />

nadir görünen bir tür olmakla birlikte daha çok<br />

gençlerde ortaya ç›kt›¤›n› belirtti.<br />

Doç. Dr. Baha Oral ise Jinekolojik kanserlerle<br />

ilgili bilgi verdi. Jinekolojik kanserlerin dünyada<br />

kad›nlarda görülen tüm kanser türlerinin yüzde<br />

15-20’ sini oluflturdu¤unu belirten Oral, Serviks<br />

(Rahim a¤z›), Endemetrium (Rahim), Over<br />

(Yumurtal›k) ve Vajen (D›fl genital organ) türleri ile<br />

ilgili olarak belirtileri ve tetikleyen faktörlerle ilgili<br />

ayr›nt›l› aç›klamalarda bulundu. Kanser nedenli<br />

ölümlerin önemli bir yer tuttu¤unu söyleyen Oral,<br />

“Tedavi sonuçlar› teknoloji ile ilgili geliflmelerle<br />

paralel olarak ilerlememektedir. Bu sebeple<br />

günümüzde kanserlerle savafl politikas› kanseri<br />

önlemek ve erken tan› yönündedir. Bununla birlikte<br />

erken tan›n›n anlam› hastal›¤› tedavi edilebilir<br />

bir seyirde iken belirlemektir.” dedi. Kanser türleriyle<br />

ilgili yürütülen tedavileri anlatan Oral, son<br />

olarak ülkemizde bu konu ile ilgili olarak bir tarama<br />

program› yürütülmedi¤ini bu sebeple<br />

kad›nlar›n muntazam flekilde doktor kontrolünden<br />

geçmesinin kanseri erken teflhis etmede önemli yer<br />

tutaca¤›n› belirterek sözlerine son verdi.<br />

Yrd. Doç. Dr. H. fienol Coflkun ise kanserde s›k<br />

olarak kullan›lan tedavi metodu olan kemoterapi<br />

ile ilgili olarak bilgiler verdi. Kanserin tan›m›n›<br />

yaparak konuflmas›n› bafllayan Coflkun, kad›n ve<br />

erkeklerde görülen kanser tiplerini tablo halinde<br />

dinleyicilere sundu. Kemoterapinin tan›m›n›<br />

yaparak konuflmas›na devam eden Coflkun,<br />

“Kemoterapi kanser hastalar›nda kullan›lan a¤›r<br />

bir ilaç tedavisidir. Sistematik bir tedavi hastal›kl›<br />

dokularla birlikte normal dokulara da zarar vermektedir.<br />

Kullan›m amaçlar› farkl› olmakla birlikte<br />

kanser hücrelerinin öldürülmesi, kanserin<br />

yay›lmas›n›n durdurulmas› ve büyümenin<br />

yavafllat›lmas› gibi hedeflerle kullan›lmaktad›r.<br />

Kemoterapi tedavisi a¤›r bir tedavi olmakla birlikte<br />

tedavi ile ilgili olarak k›sa sürede bir çok yan<br />

etkide meydana gelmektedir. Kemoterapi<br />

konusunda uzman doktorlar taraf›ndan hastaya<br />

uygun olarak düzenlenmeli ve hastane gibi uygun<br />

ortamlarda uygulanmal›d›r.”dedi. Kemoterapinin<br />

haz›rlan›fl› ve yan etkileri konusunda bilgi vererek<br />

konuflmas›na devam eden Coflkun, kanserde erken<br />

tan›n›n çok önemli bir yer tuttu¤unu tekrar<br />

hat›rlatarak sa¤l›kl› bir yaflam için özellikle sigara<br />

gibi tetikleyici faktörlerden uzak durulmas› gerekti¤ini<br />

söyleyerek konuflmas›n› tamamlad›.<br />

SDÜ T›p'ta<br />

Ortopedi ve<br />

Travmatoloji<br />

K›fl Okulu<br />

SDÜ Bülteni / Haziran 2005<br />

Türkiye Ortopedi ve Travmatoloji Bilimler Derne¤i<br />

(TOTB‹D) ve Türkiye Ortopedive Travmatoloji E¤itim<br />

Konseyi (TOTEK) taraf›ndan ortaklafla düzenlenen Temel<br />

Bilimler ve Araflt›rma K›fl Okulu Isparta'da gerçeklefltirildi.<br />

Süleyman <strong>Demirel</strong> Üniversitesi T›p Fakültesi Toplant›<br />

Salonu'nda bafllayan k›flokuluna 90 asistan ve uzman ortopedist<br />

ile 30 ö¤retici ö¤retim üyesi kat›ld›. 3 gün devam eden k›fl<br />

okulu süresince kat›l›mc›lara ortopedi ve travmatoloji konular›nda<br />

temel bilgiler ile bu alanda yap›lan yeni çal›flmalar<br />

aktar›ld›.<br />

K›fl Okulu'nun aç›l›fl törenide konuflan TOTB‹D Baflkan›<br />

Prof. Dr. Ertan Mergen, ilki geçti¤imiz A¤ustos ay›nda Konya<br />

Selçuk Üniversitesi'nde yap›lan yaz okulunun büyük ilgi<br />

gördü¤ünü bu nedenle ikincisinin k›fl okulu ad›yla Isparta'da<br />

gerçeklefltirildi¤ini belirtti. 3 gün sürecek kurs süresince<br />

kat›l›mc›lara kendi branfllar›nda temel bilgiler ile yeni<br />

araflt›rmalar konular›nda bilgiler aktar›laca¤›n› söyleyen<br />

Mergen, katk› ve desteklerinden dolay› kendileri de birer ortopedist<br />

olan SDÜ Rektörü Prof. Dr. Metin Lütfi Baydar'la, T›p<br />

Fakültesi Dekan› Prof. Dr. Nevres Hürriyet Aydo¤an'a<br />

teflekkür etti.<br />

Toplant›da konuflan TOTEK Sekreteri Prof. Dr. Hakan<br />

Ömero¤lu ise, TOTEK'in TOTB‹D bünyesinde 2001 y›l›nda<br />

kuruldu¤unu, amaçlar›n›n meslektafllar›n›n uzmanl›k ve<br />

uzmanl›k sonras› e¤itim düzeylerinin yükseltilmesi ve standartlar›n›n<br />

gelifltirilmesi oldu¤unu belirtti.<br />

Toplant›da söz alan SDÜ Rektörü Prof. Dr. Metin Lütfi<br />

Baydar'da böylesine önemli bir faaliyete ev sahipli¤i yapmaktan<br />

duyduklar› memnuniyeti dile getirerek, kat›l›mc›lara<br />

baflar›lar diledi.


SDÜ Bülteni / Haziran 2005 14<br />

15<br />

SDÜ Bülteni / Haziran 2005<br />

Çanakkale fiehitleri<br />

An›ld›<br />

Çanakkale<br />

Deniz Zaferi<br />

F.Nilhan ÖZALTIN<br />

“Türkler için Çanakkale ne ifade ediyordu?<br />

O y›llarda Çanakkale’ye ‹stanbul’un kilidi<br />

deniyordu. Kilit aç›l›rsa ‹stanbul gider<br />

deniliyordu. Çanakkale’yi savunmak ‹stanbul’u<br />

savunmak demekti. ‹stanbul’u savunmak<br />

Türkiye’yi savunmakt›.”<br />

F.Nilhan ÖZALTIN<br />

Süleyman <strong>Demirel</strong> Üniversitesi’nde<br />

Çanakkale fiehitleri’ni anma töreni düzenlendi.<br />

Rektörlük önündeki Atatürk An›t›’na<br />

Rektör Yard›mc›s› Prof. Dr. Vecihi K›rdemir<br />

taraf›ndan çelenk sunuldu. Ö¤retim elemanlar›<br />

ve personelin kat›ld›¤› anma töreni, sayg›<br />

duruflu ve ‹stiklal Marfl›n›n okunmas›n›n<br />

ard›ndan SDÜ Kültür Merkezi’nde Yrd. Doç.<br />

Dr. fienol Kantarc› taraf›ndan “1915’den<br />

2005’e Çanakkale Ruhu”<br />

konulu konferans ile<br />

devam etti.<br />

1915’den 2005’e<br />

Çanakkale Ruhu<br />

SDÜ Fen-Edebiyat<br />

Fakültesi Ö¤retim Üyesi<br />

Yrd. Doç. Dr. fienol<br />

Kantarc›, “Bugün<br />

Çanakkale Savafl›’-<br />

n›n farkl› bir boyutunu<br />

ele almak,<br />

1915’den 2005’e nas›l<br />

bir tablo ç›km›fl bunu<br />

ortaya koymak istiyorum.<br />

Çanakkale ruhunun portresi<br />

nas›lm›fl bunu gözlemlemeye<br />

çal›flal›m. Çanakkale’de<br />

flehit olanlar bizim için<br />

yaflamlar›n› yitirdiler. Bugün<br />

burada oturmak için<br />

binlerce flehit verdik. Bir<br />

kar›fl toprak vermemek için<br />

üç dakika sonra ölece¤ini<br />

bile bile savaflan flehitlerimiz<br />

bizim için, bu ülke için<br />

canlar›n› verdiler. Çanakkale’de<br />

bu ruhla savaflt›lar.<br />

Peki biz Türk milleti olarak<br />

ne yap›yoruz? Her konuda ve olayda<br />

inan›lmaz tepkisiz davran›yoruz. Biz 1922<br />

Mudanya’dan beri savaflm›yoruz. Devletler<br />

de insanlar gibidir. Büyük olmak için<br />

savaflmam›z gerekiyor. Savaflarak hep bir<br />

fleyler elde etmifliz. Savaflmazsan›z e¤er hiç<br />

kimse gelip a¤z›n›za bir parça ekmek koymaz.<br />

Savaflmazsan›z K›br›s’la ilgili de taviz<br />

verirsiniz. Amerika kuruluflundan bugüne<br />

kadar hep savaflm›flt›r. Çanakkale ruhu,<br />

Çanakkale’de birileri bir kar›fl toprak vermemek<br />

için canlar›n› verdi. Bugün birileri de<br />

rahatlar› için toprak vermeye aday görünüyorlar.<br />

Bu ülkede o kadar garip olaylar oluyor<br />

ki, diplomas›, bürokrasi o kadar etik d›fl›<br />

kal›yor ki. 3 Kas›m önemli bir milat.<br />

Çanakkale’de u¤runa canlar›n› verdikleri bu<br />

topraklar 3 Kas›m’dan sonra sat›lmaya<br />

baflland›. Bugün Harbiye’de Erasmus-<br />

Sokrates programlar› uygulan›yor. 1281 no’<br />

lu Mustafa Kemal’in okulunda Leonardo Da<br />

Vinci, Erasmus, Sokrates programlar› var.<br />

Benli¤imize, iliklerimize, içimize kadar<br />

ifllemifl. Mankurtlafl›yoruz. Neden Pir Sultan<br />

Abdal, Dede Korkut, Mimar Sinan projelerimiz<br />

yok? Befl y›l öncesine kadar AB’ye<br />

karfl› ç›kanlar flimdi AB’ye boyun e¤iyorlar.<br />

1915-2005 Çanakkale portresi böyle devam<br />

ediyor. Bugün Türkiye nereye do¤ru gidiyor?<br />

Halk›n yüzde 70’i AB’ye girmek istiyor.<br />

Propagandalar yap›l›yor. Sanki tek kurtuluflumuz<br />

Avrupa Birli¤iymifl gibi. Tablo<br />

yürekler ac›s›. Bugün 18 Mart 2005, dün 18<br />

Mart 1915’di. Acaba o flehitler bizim için ne<br />

düflünüyor hiç merak ettiniz mi? Bence<br />

merak etmeye de¤er. Titremeli ve kendimize<br />

gelmeliyiz.” diyerek konuflmas›n› tamamlad›.<br />

Süleyman <strong>Demirel</strong> Üniversitesi Kültür<br />

Merkezi’nde Prof. Dr. Cemalettin Taflk›ran<br />

taraf›ndan “Çanakkale Zaferi” konulu konferans<br />

gerçeklefltirildi. K›r›kkale Üniversitesi Siyasal Bilgiler<br />

Fakültesi Dekan Yard›mc›s› ve Uluslararas› ‹liflkiler<br />

Bölüm Baflkan› Taflk›ran taraf›ndan verilen konferansa<br />

SDÜ Rektör Yard›mc›s› Prof. Dr. Vecihi<br />

K›rdemir, Genel Sekreter Ahmet Tevfik Köse,<br />

ö¤retim elamanlar› ve çok say›da ö¤renci kat›ld›.<br />

Taflk›ran konferansta flöyle konufltu; “Çanakkale<br />

Deniz Savafllar›n›n 90. y›l›n› kutluyoruz. 2003<br />

y›l›ndan itibaren 18 Mart’› flehitler günü olarak kutlamaya<br />

bafllad›k. Söyleyeceklerim bildi¤iniz konular<br />

ama tekrar hat›rlatmak istedim. Çanakkale’yi<br />

anlat›rken duygusall›ktan kurtulman›z pek mümkün<br />

de¤il.”<br />

Türklerin I. Dünya Savafl›nda farkl› cephelerde<br />

savaflt›¤›n› belirten Taflk›ran, “Çanakkale cephesi en<br />

önemli cephelerden biri. Çanakkale cephesi niye<br />

aç›ld›? Bunu bilmemiz gerekiyor.” dedi. Taflk›ran,<br />

“‹ngilizler için Çanakkale çok kolay geçilecek bir<br />

yerdi ve donanmalar›na çok güveniyorlard›.<br />

Fransa’y› da yanlar›na alarak iki güç birleflti. Ayr›ca<br />

bo¤azlar kapal› oldu¤u için Rusya Karadeniz’den<br />

ç›kam›yordu. Çanakkale Bo¤az›’nda da bir çok gemi<br />

özellikle tah›l yüklü gemiler kald›. Bunlar›n d›fl›nda<br />

di¤er bir sebep Türklerin Süveyfl Kanal›’na tekrar<br />

geleceklerine inanmalar›yd›. Türkler için Çanakkale<br />

ne ifade ediyordu? O y›llarda Çanakkale’ye ‹stanbul’un<br />

kilidi deniyordu. Kilit aç›l›rsa ‹stanbul gider<br />

deniliyordu. Çanakkale’yi savunmak ‹stanbul’u<br />

savunmak demekti. ‹stanbul’u savunmak Türkiye’yi<br />

savunmakt›. Çanakkale Savafllar› farkl› özellikleri ile<br />

de önem kazanmaktad›r. Çanakkale deniz ve kara<br />

savafl›d›r. Çanakkale’de itilaf devletlerinin denizden<br />

müdahalelerine Türk ordusu karadan cevap<br />

vermifltir. ‹tilaf devletlerinden 450 bin askere karfl›n<br />

350 bin Türk askeri savaflm›flt›r. Çanakkale’de 20’ye<br />

yak›n ülkeden asker savaflm›flt›r.<br />

Çanakkale geçilmez, geçilmedi. 1915’de<br />

Çanakkale’yi geçilmez yapan Türk askerinin ruhu<br />

vatan sevgisidir. ‹tilaf devletlerinin 417 parça gemisi<br />

Çanakkale’ye gelmifltir. Bizimse iki gemimiz vard›.<br />

Bizim gemilerimiz Marmara’da bekliyordu.<br />

Çanakkale’de ‹ngilizlerin keflif için getirdikleri at›fl<br />

tanzimi yapan balonlar kullan›lm›flt›. Bizim uçaklar›m›z<br />

da keflif görevi görüyordu. Elimizde ne varsa<br />

onlarla savaflt›k. 137 topla iki k›y› fleridini muhafaza<br />

ettik. Az say›daki ve eski toplarla etkili at›fllar<br />

yapam›yorduk. Di¤er handikaplar›m›zdan biri de<br />

yoklu¤un çok fazla olmas›yd›. ‹ngilizler may›nlardan<br />

geçeceklerine eminlerdi. Bilmedikleri 26 may›n hatt›<br />

bo¤aza paralel olarak dizilmiflti. Paralel olarak<br />

dizilmesinin nedeni manevra olarak kullan›lan bölgeye<br />

döflenmiflti ki manevra yaparlarken isabet etsin.<br />

Çanakkale normal flartlar›n savafl› de¤ildi.<br />

Çanakkale’nin geçilmeyifli oradaki ruhtu. ‹tilaf<br />

donanmalar› geçemeyeceklerini anlay›nca Limni ve<br />

Bozçcaada’daki üstlerine geri döndüler. ‹ngilizler<br />

karadan ve denizden 25 Nisan’da geçmek için geri<br />

döndüler. Karatepe, Seddülbahir ve Kumkale’de<br />

kara savafllar› bafllad›. 25 Nisan’da ‹tilaf Devletleri<br />

Ar›burnu’na ç›kartma yapt›. Buras› çok dik bir yerdi.<br />

Mustafa Kemal kendisine ba¤l› taburu Ar›burnu’na<br />

götürüyor. Burada 20 bin Anzak askeri var. Anzak<br />

askeri Çimen Tepe’ye ç›kmak üzereyken Mustafa<br />

Kemal’in taburu Anzak askerlerini geri püskürtüyor.<br />

‹tilaf devletleri 9 Ocak 1919’da Gelibolu yar›madas›n›<br />

terk ediyor. Çanakkale herkesin kofltu¤u bir cephe,<br />

bu cephe de kad›nlar›m›z, çocuklar›m›z, ö¤rencilerimiz<br />

var. Çok say›da yetiflmifl insan›m›z› Çanakkale<br />

cephesinde kaybettik. Çanakkale normal flartlar›n<br />

savafl› de¤ildi. Çanakkale geçilmemifltir. Türk<br />

insan›ndaki yüksek ruh, vatan sevgisi, özgürlük<br />

arzusu ve cesareti Çanakkale’yi geçilmez k›lm›flt›r.<br />

Bunlar bizim atalar›m›z, bunlar› unutmamam›z,<br />

unutturmam›z laz›md›r. fiehitler vurulduklar› zaman<br />

ölmezler, unutulduklar› zaman ölürler.” dedi.<br />

“Çanakkale geçilmemifltir. Türk insan›ndaki yüksek<br />

ruh, vatan sevgisi, özgürlük arzusu ve cesareti<br />

Çanakkale’yi geçilmez k›lm›flt›r. Bunlar bizim atalar›m›z,<br />

bunlar› unutmamam›z, unutturmam›z<br />

laz›md›r. fiehitler vurulduklar› zaman ölmezler,<br />

unutulduklar› zaman ölürler.”


SDÜ Bülteni / Haziran 2005 16<br />

17<br />

SDÜ Bülteni / Haziran 2005<br />

Prof.Dr.Alparslan IfiIK<br />

Küreselleflme<br />

ve Kemalizm<br />

Kamile BEKTAfi<br />

AB’ye girmekle ülkemize demokrasi gelece¤ine<br />

inanan baz› kimseler var. Onlar unutmas›nlar ki biz<br />

tarihte demokrasiyi Avrupa ile mücadele ederek<br />

kazand›k. fiimdi AB’ye demokrasi için girmek istememiz<br />

saçma olur.<br />

Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi Ö¤retim<br />

Üyelerinden Prof. Dr. Alparslan Ifl›k, ‘Küreselleflme ve Kemalizm’<br />

konulu bir konferans verdi.<br />

SDÜ Kültür Merkezi’nde düzenlenen konferansa, Rektör Prof.<br />

Dr. Metin Lütfi Baydar, SDÜ eski rektörü Prof. Dr. M. Lütfü Çakmakç›<br />

çok say›da ö¤retim eleman› ve ö¤renci kat›ld›.<br />

Konuflmas›na Küreselleflme ve Kemalizm kavramlar›n› aç›klayarak<br />

bafllayan Ifl›k, günümüz konular› çerçevesinde Avrupa Birli¤i<br />

(AB), Küreselleflme ve Kemalizm olgular› nas›l iliflkilendirildi¤ini<br />

de¤erlendirdi. “Küreselleflme çok ustaca seçilmifl bir kavramd›r. Bu<br />

kavram› duyan herkeste s›cak ça¤r›fl›mlar uyand›r›r. Geçmiflten<br />

bugüne bir çok ideoloji küreselleflmeyi kendilerine çekmifl ve kendilerince<br />

de¤erlendirmifllerdir” diyen Ifl›k, sözlerine flöyle devam etti:<br />

“Tarihten bu yana Marksizm, Faflizm, Kemalizm ve ‹slamiyet gibi<br />

ideolojilerin hepsinde küreselleflme kavramlar› vard›r. Ancak,<br />

Mustafa Kemal yani Kemalizm en iyi küreselleflmedir. Çünkü<br />

Mustafa Kemal’in davas› yaln›z Türkler için kazan›lmam›flt›r.<br />

Atatürk bunu flu flekilde dile getirmifltir; “Bizim mücadelemiz<br />

yaln›zca kendimiz için olsayd›, bu kadar uzun sürmezdi, bu kadar<br />

kana, gözyafl›na mal olmazd›, bizim davam›z bütün mazlumlar<br />

içindir.”<br />

“ABD’nin bir yere demokrasi getirmesi meselesi<br />

ancak bebekleri leyleklerin getirdi¤i iddias› kadar<br />

inand›r›c› olur.”<br />

AB ile ilgili aç›klamalarda bulunan Ifl›kl›, flunlar› söyledi:<br />

“AB söz konusu oldu¤u zaman genellikle akla flu gelir, acaba<br />

AB’ye girsek mi olur girmesek mi olur. Bu do¤ru de¤ildir<br />

as›l sorulmas› gereken bu insanlar bizi al›rlar m› almazlar<br />

m› sorusudur. Biz ne olursa olsun AB’ye girelim diyoruz<br />

onlar ise rahat, ister al›r›m ister almam düflüncesinde. 17<br />

Aral›k bir müzakere sonucu falan de¤ildi, bir jüriydi.<br />

Yani ortada bir jüri var biz ev ödevimizi yap›p<br />

gösterece¤iz onlar kontrol edecekler be¤enmezlerse<br />

yeni direktifler sunacaklar. AB’ye girmekle ülkemize<br />

demokrasi gelece¤ine inanan baz› kimseler var. Onlar<br />

unutmas›nlar ki biz tarihte demokrasiyi Avrupa’yla<br />

mücadele ederek kazand›k. fiimdi AB’ye demokrasi<br />

için girmek istememiz saçma olur. Amerika’n›n bir<br />

yere demokrasi getirmesi meselesi, ancak bebekleri<br />

leyleklerin getirdi¤i iddias› kadar<br />

inand›r›c›d›r. Biz Amerika’n›n Orta Do¤u’ya,<br />

Irak’a getirdi¤i kanl› demokrasiyi bugün aç›k<br />

flekilde görüyoruz.”<br />

V‹ETNAM<br />

nas›l dize getirdi?<br />

SDÜ, Sosyal Bilimler Enstitüsü’nün<br />

düzenledi¤i “Vietnam ABD’yi Nas›l Dize<br />

Getirdi?” konulu konferansa Bilkent<br />

Üniversitesi’nden Doç. Dr. Esat Arslan<br />

konuflmac› olarak kat›ld›.<br />

Amerika’n›n geçmiflte Vietnam’a<br />

yapt›¤› kültürel bask›lar› anlatarak<br />

konuflmas›na bafllayan Arslan, “ABD<br />

Vietnam halk›n› kendi kültürüne<br />

yabanc›laflt›rm›flt›. Bu ifle öncelikle e¤itimden<br />

bafllam›fl, k›rsal kesimden bafllayarak<br />

e¤itimi yok etme çabas›na giriflmiflti. O<br />

dönemde Vietnam’a 14 ortaokul ve liseyle<br />

bir üniversite kurulmufltu. Vietnam<br />

halk›n›n resmi dilini de kald›ran Amerika<br />

bunun yerine Romanca’y› getirmifl, meydana<br />

getirdikleri yeni yaz›yla okumayazma<br />

seviyesini düflürmüfllerdi. Bunlar<br />

Amerika’n›n, Vietnam halk›n›n kültürsüzlefltirilmesi<br />

için yürüttü¤ü çal›flmalard›r.<br />

Ve sonuçta Vietnam halk› kendi kültürüne<br />

yabanc›laflm›fl ve di¤er bir kültür<br />

taraf›ndan, yani H›ristiyanl›k taraf›ndan<br />

bast›r›lm›flt›r. Kültürsüzleflmenin taban›<br />

nedir diye bakt›¤›m›zda, bugün, Bat›’n›n<br />

birçok yere H›ristiyanl›k politikas› yaparak<br />

girmesi bir kültürsüzlefltirme<br />

politikas›d›r. Vietnam savafl›<br />

y›llar›nda halk sadece e¤itimleri,<br />

dilleriyle de¤il, dini<br />

inan›fllar›yla da kültürlerinin<br />

d›fl›na<br />

ç›kmak zorunda<br />

Kamile BEKTAfi<br />

kalm›flt›r.”dedi.<br />

Amerika’n›n flu anda Irak’a yapt›klar›<br />

ile Vietnam aras›nda ba¤›nt› kurarak<br />

elefltiren Arslan, “Amerika, demokrasi slogan›yla<br />

girdi¤i bir çok yere çocuk<br />

iflkenceleri, çocuk ölümleri getiriyor. Özellikle<br />

Amerika’n›n Irak’ta camilere yapt›¤›<br />

sald›r›lar› ve ‹slam dünyas›n› bu vahflete<br />

baflkald›rmadan seyirci olarak bakmas›n›<br />

k›n›yorum. Amerika’n›n Irak’taki varl›¤›<br />

sonras›nda endifleli sorular var. ABD’nin<br />

Irak’ta ikinci bir Vietnam yaflay›p yaflayamayaca¤›<br />

sorusu. Ve eminim ki<br />

Vietnam’da yapt›¤› hatalar› burada devam<br />

ettirdi¤i sürece bir felaket daha yaflayacakt›r.<br />

Bir topluma psikolojik olarak bu<br />

kadar zarar vermek insanlar› ruhsal olarak<br />

kemiklefltirir ve ileride büyük sorunlara<br />

yol açar. Amerika Vietnam’da<br />

gerçeklefltirdi¤i hatalar›n ço¤unu Irak’ta<br />

da tekrarlamakta. Vietnam’da oldu¤u gibi<br />

hiçbir hukuki dayanak olmadan,<br />

özgürlefltirme yalan› ile gitti¤i Irak’ta da<br />

baflar›s›z olamaya mahkumdur.” Ama<br />

bütün bunlara ra¤men<br />

ABD, Vietnam halk›n›n<br />

direnifli üzerine burada<br />

askeri anlamda baflar›<br />

sa¤l›yamam›fl, ard›nda<br />

binlerce ölü b›rakarak<br />

Vietnam’dan çekilmek<br />

zorunda kalm›flt›r.” diye<br />

konufltu.<br />

ABD’yi<br />

“ABD Vietnam halk›n›<br />

kendi kültürüne<br />

yabanc›laflt›rm›flt›. Bu<br />

ifle öncelikle e¤itimden<br />

bafllam›fl, k›rsal<br />

kesimden bafllayarak<br />

e¤itimi yok etme<br />

çabas›na giriflmiflti.”<br />

Doç.Dr.Esat ARSLAN


SDÜ Bülteni / Haziran 2005 18<br />

19<br />

SDÜ Bülteni / Haziran 2005<br />

SDÜ’de Kad›nlar<br />

Günü Etkinli¤i<br />

8 Mart Dünya Kad›nlar Günü<br />

nedeniyle Süleyman <strong>Demirel</strong> Üniversitesi<br />

Kültür Merkezi’nde bir etkinlik düzenlendi.<br />

Kad›n Sorunlar› Araflt›rma ve<br />

Uygulama Merkezi (KASAUM) taraf›ndan<br />

haz›rlanan etkinli¤e Rektör Prof. Dr. Metin<br />

Lütfi Baydar, ö¤retim elemanlar› ve ö¤renciler<br />

kat›ld›. Etkinlikte Rektör Baydar, “En<br />

güzel sözler kime söylenmifltir? En güzel<br />

duygular kimler için flark›lara dökülmüfltür?<br />

Ana yüre¤i de¤il midir sevginin ve<br />

özverinin en s›n›rs›z›n› yaflayan? Sevgi ve<br />

güzellik üzerine dile getirilenlerin hemen<br />

hemen tümü kad›nlar›m›za ait de¤il<br />

midir?” diyerek bafllad›¤› konuflmas›na<br />

flöyle devam etti; “Tarihsel geliflim<br />

sürecinde Türk kad›nlar›n›n yeri hep önemli<br />

olmufltur. Dünyadaki en zor mesleklerden<br />

birisi olan anneli¤i gerçeklefltiren<br />

kad›nlar›m›z, hoflgörü, sab›r, sevgi, flefkat<br />

duygular› ile yo¤rulmufl bir yüre¤in,<br />

annelik sorumlulu¤u ile, bütün bu güzel<br />

duygular› bir çocu¤a verebilme çabas›,<br />

takdir edilmeye ve sayg› duyulmaya<br />

herkesten daha çok hak etmektedir.<br />

Cumhuriyetimizin kurucusu Ulu Önder<br />

Atatürk, Türk kad›n›na ve Türk annelerine<br />

verdi¤i de¤eri, onlara duydu¤u güveni her<br />

zaman göstermifltir. Kurtulufl Savafl›<br />

y›llar›nda, erke¤i cepheye giden Türk<br />

Kad›n›, çocu¤unu yetifltirmifl ve evinin<br />

geçimini sa¤lam›fl, silah ve cephane<br />

tafl›yarak savafla kat›lm›flt›r. Bu davran›fl›<br />

ile Türk Kad›n›, Türk toplumundaki önemli<br />

yerini bir kez daha ispat etmifltir. Atatürk<br />

Devrimleri ve Cumhuriyet bir ba¤›ms›zl›k,<br />

özgürlük ve özgürlefltirme mücadelesinin<br />

ürünü olarak kad›na gereken önemi<br />

vermifltir.”<br />

Rektör Baydar, SDÜ olarak kad›nlar›n<br />

konumunu güçlendirmek için, SDÜ’de<br />

Kad›n Sorunlar› Araflt›rma ve Uygulama<br />

Merkezi kuruldu¤unu ve merkezde kad›n<br />

e¤itimi, istihdam› ve kad›n›n konumunu<br />

güçlendirici proje çal›flmalar›n›n<br />

sürdürüldü¤ünü belirtti ve son olarak,<br />

kad›n-erkek eflitlik yürüyüflünde tüm<br />

kad›nlar›n kad›nlar gününü kutlad›.<br />

KASAUM Müdürü Doç. Dr. Songül<br />

Sallan Gül ise yapt›¤› konuflmada, ülkemizde<br />

sadece 15 üniversitede kad›n sorunlar›<br />

araflt›rma ve uygulama merkezi oldu¤unu<br />

bunlardan birinin de SDÜ’de kuruldu¤unu<br />

belirtti. Gül, merkezin kad›nlar gününde<br />

aç›lmas›n›n ayr› bir önem tafl›d›¤›n›n alt›n›<br />

çizdi ve merkezin amaçlar›yla ilgili flunlar›<br />

söyledi, “Yurtiçi ve d›fl›nda kad›n sorunlar›yla<br />

ilgili araflt›rmalar yapmak, kad›n<br />

e¤itiminin yükseltilmesini sa¤lamak,<br />

kad›n-erkek eflitli¤i, kad›n›n kamusal alanda<br />

çal›flmas›, e¤itimde birlik ve eflitlik<br />

sa¤lamak, bunlara yönelik toplant›lar,<br />

kurslar ve e¤itici seminerler düzenlemek,<br />

Lisans, Yüksek Lisans ve Doktora’ya yönelik<br />

kad›n sorunlar›yla ilgili dersler vermek,<br />

araflt›rma yapmak, arfliv oluflturmak.”<br />

Gül’ün ard›ndan Isparta Kad›n<br />

Platformu üyesi Suna Uysal, 2000 y›l›nda<br />

kurulan Kad›n Platformu ve çal›flmalar›<br />

hakk›nda bilgiler verdi. Isparta’da 10<br />

dernekle çal›flmalar›n› yürüttüklerini<br />

belirten Uysal, kad›nlar›n sorunlar›na<br />

yönelik çal›flmalar sürdürülerek, muhtaç<br />

ailelere ayni ve nakdi yard›m çal›flmalar›<br />

yap›ld›¤›n› belirtti.<br />

Güzel Sanatlar Fakültesi Ö¤retim<br />

Üyelerinden Yrd. Doç. Rengin Büken<br />

“Çal›flma Yaflam›nda Kad›n” konusunda<br />

yapt›¤› konuflmas›nda kad›nlar›n sorunlar›na<br />

ve tarihten günümüze toplumdaki<br />

yerlerine de¤indi. Büken, günümüzde<br />

kad›nlar›n ifl gücüne kat›l›mlar›n›n az<br />

oldu¤unu ve e¤itim düzeyi düflük olan<br />

kad›nlar›n çal›flma yaflam›na girmek<br />

istemediklerini belirtti. Büken son<br />

olarak, kad›nlar erkekler gibi istihdam<br />

alanlar›na sahip olmal›, ayr›mc›l›¤a<br />

u¤ramamal›, eflit ücret almal›, sosyal<br />

güvenlik haklar›ndan yararlanmal›d›r.<br />

Araflt›rma ve Uygulama Hastanesi<br />

Ö¤retim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Duru<br />

Gündo¤an ise “Ev ‹çi fiiddet” konusunda<br />

bir konuflma yapt›. Gündo¤an, fliddetin<br />

ister kamusal, ister özel alanda meydana<br />

gelsin kad›n›n temel hak ve özgürlü¤ünü<br />

k›s›tlayan bir olay oldu¤unu belirtti.<br />

Kad›nlar›n en çok korunduklar› yer olan<br />

evlerinde fliddete maruz kald›klar›n›, ev içi<br />

fliddetin sosyal bir konu oldu¤unu belirten<br />

Gündo¤an sosyal güvence olmad›¤›ndan<br />

dolay› dövülen kad›n›n suskun kalmay›<br />

tercih etti¤ini de sözlerine ekledi.<br />

GSF Ö¤retim Üyelerinden Yrd. Doç.<br />

Nevin Güven “Sanatta Kad›n” konulu<br />

konuflmas›nda kad›n sanatç›lar›n sanata<br />

kat›l›mlar›ndan bahsetti. “Kad›n her<br />

dönem esin perisi durumuna gelmifl yada<br />

sanat yap›t›n› biçimlendirmifltir. Sanat›n<br />

öznesi de¤il hep nesnesi olmufltur,<br />

günümüzde geleneksel düflüncelerde kad›n<br />

art›k ev iflleri yan›nda sanatsal üretime de<br />

girmifltir.” dedi. Güven, kad›n sanatç›lar›n<br />

her dönemde sanata ivme kazand›rd›klar›n›<br />

da sözlerine ekledi.<br />

Kad›n Sorunlar› Araflt›rma ve Uygulama Merkezi<br />

KASAUM aç›ld›<br />

Kamile BAKTAfi<br />

Süleyman <strong>Demirel</strong> Üniversitesi’nde Kad›n<br />

Sorunlar› Araflt›rma ve Uygulama Merkezi<br />

(KASAUM) aç›ld›. Vali Vekili Volkan Köksal, SDÜ<br />

Rektörü Prof. Dr. Metin Lütfi Baydar, Rektör<br />

Yard›mc›s› Prof. Dr. ‹smail Karaca ve çok say›da<br />

davetlinin kat›ld›¤› KASAUM’un aç›l›fl›n›n 8 Mart<br />

Dünya Kad›nlar Günü’nde gerçekleflmesi ayr› bir<br />

önem tafl›d›. Fen- Edebiyat Fakültesi Ö¤retim Üyesi<br />

Doç. Dr. Songül Sallan Gül’ün Müdürlü¤ünü yürütece¤i<br />

merkez; seminer salonu, kütüphane, çal›flma<br />

ofisleri ve di¤er sosyal ünitelerden olufluyor. Merkez<br />

hakk›nda bilgiler veren Sallan Gül, KASAUM’un<br />

yurtiçi ve d›fl›nda kad›n sorunlar›yla ilgili<br />

araflt›rmalar yapmak, kad›n e¤itiminin yükseltilmesini<br />

sa¤lamak, kad›nlar›n istihdam›, kad›n<br />

haklar› ve eflitli¤i konusunda çal›flmalar yapmak<br />

üzere kuruldu¤unu belirtti. Sallan Gül, ayr›ca çeflitli<br />

toplant›lar ve kurslar düzenlenerek kad›n›n konumunu<br />

güçlendirici çal›flmalar›n yürütülece¤ini<br />

belirtti.<br />

KASAUM’un aç›l›fl›nda bir konuflma yapan<br />

Rektör Prof. Dr. Metin Lütfi Baydar, kad›n›n oldu¤u<br />

yerde nezaketin bulundu¤unu belirtti. Baydar,<br />

“Buradaki nezaket ve zarafetin sürekli olmas›n›<br />

diliyoruz. Kad›nlar›n de¤eri Cumhuriyet projesiyle<br />

artm›flt›r ve kad›nlara verilen bu de¤er her zaman<br />

desteklenmelidir.” dedi. Rektör Baydar, son olarak<br />

tüm kad›nlar›n “Dünya Kad›nlar Günü” nü kutlad›.<br />

Vali Vekili Volkan Köksal ise yapt›¤› konuflmada<br />

flunlar› söyledi; “ Bir bilim yuvas›na yak›fl›r flekilde<br />

haz›rlanan bu merkezin önümüzdeki günlerde iyi<br />

fleyler yapaca¤›na inan›yorum. ‹nflallah bu merkez<br />

amac›na ulafl›r.”<br />

Kokteylle devam eden aç›l›fl töreninde ayr›ca<br />

Seramik Araflt›rma ve Uygulama Merkezi<br />

taraf›ndan haz›rlanan seramik sergisi de büyük ilgi<br />

gördü. Yrd. Doç. Serap Ünal, Elif Bayrak ve Ayflegül<br />

Acar taraf›ndan haz›rlanan seramikler ça¤lar boyunca<br />

kad›n›, tarihte ve günümüz modern dünyas›nda<br />

kad›n portrelerini konu ediniyor. Tabaklar, vazolar,<br />

ana tanr›çalar ve kad›n figürlerinden oluflan sergide<br />

k›rka yak›n eser yer al›yor.<br />

Rektör Baydar, kokteyl öncesinde, aç›l›fl törenine<br />

kat›lan ve KASAUM’un kurulufluna eme¤i geçen<br />

bayan ö¤retim üyelerine ve davetli bayanlara birer<br />

k›rm›z› gül vererek, kad›nlar gününü kutlad›.


SDÜ Bülteni / Haziran 2005 20<br />

21<br />

SDÜ Bülteni / Haziran 2005<br />

Bayanlar<br />

güçbirli¤i için<br />

SDÜ’de<br />

bulufltu<br />

F.Nilhan ÖZALTIN<br />

SDÜ Rektörü Prof. Dr. Metin<br />

Lütfi Baydar’›n efli Nilüfer Baydar<br />

öncülü¤ünde gerçekleflen toplant›ya,<br />

Isparta Valisi ‹sa Parlak’›n efli Raife<br />

Parlak, Burdur Valisi Can Direkçi’nin<br />

efli Aysen Direkçi, SDÜ Senatosu ve<br />

yöneticilerinin eflleri, bayan ö¤retim<br />

üyeleri, sivil toplum üyelerinin baflkan<br />

ve üyeleri olmak üzere 50’ye yak›n<br />

bayan kat›ld›.<br />

Toplant›da konuflan Nilüfer<br />

Baydar, e¤itime destek kampanyas›<br />

kapsam›nda Süleyman <strong>Demirel</strong><br />

Üniversitesi için neler yap›labilece¤i<br />

konusunda karar vermek amac›yla<br />

böyle bir toplant› düzenlediklerini<br />

belirtti.<br />

Nilüfer Baydar, “Bilindi¤i üzere 12<br />

y›ll›k bir geçmifle sahip Süleyman<br />

<strong>Demirel</strong> Üniversitesi, yeni kurulan<br />

üniversiteler aras›nda ilk s›ralarda yer<br />

al›rken, olmas› gereken örtülü alan›n<br />

Isparta Kad›n Platformu ile Vali<br />

‹sa Parlak’›n efli Raife Parlak ve SDÜ<br />

Rektörü Prof. Dr. Metin Lütfi<br />

Baydar’›n efli Nilüfer Baydar’›n<br />

öncülü¤ünde gerçeklefltirilen yard›m<br />

yeme¤i ilgi gördü. Süleyman <strong>Demirel</strong><br />

Kongre ve Sergi Saray›’nda gerçeklefltirilen<br />

yeme¤e Vali ‹sa Parlak,<br />

Belediye Baflkan Vekili Ahmet<br />

Aydemir, SDÜ Rektörü Prof. Dr. Metin<br />

Lütfi Baydar ve di¤er protokol erkan›<br />

ile 500’e yak›n davetli kat›ld›.<br />

Yemekte, birer konuflma yapan<br />

Raife Parlak ve Nilüfer Baydar, sembolikte<br />

olsa yard›m amaçl› olarak gerçeklefltirilen<br />

yemekten elde edilecek<br />

gelirin, SDÜ’de okuyan baflar›l› ve<br />

yard›ma muhtaç ö¤rencilere burs<br />

olarak da¤›t›laca¤›n› söylediler.<br />

Gecenin haz›rlanmas›nda eme¤i<br />

geçenlerle, bu yeme¤e kat›larak maddi<br />

ve manevi yard›mlar›n› esirgemeyen<br />

ancak yüzde 40’›n› yapabilmifl durumdad›r.<br />

Geriye kalan yüzde 60’l›k bölüm<br />

tamamlanmay› beklemektedir. 45 bine<br />

yaklaflan ö¤renci say›s› ile Türkiye’nin<br />

en büyük 7 üniversitesi içerisinde yer<br />

alan üniversitemizin yar›m kalm›fl<br />

acilen tamamlanmas› gereken fiziki<br />

mekanlar› vard›r. Öncelikle hedeflenen,<br />

Kapal› Spor Salonu’nun tamamlanarak<br />

milli sporcular›n kamp merkezi<br />

haline getirilip, ilimizin tan›t›lmas› ve<br />

geliflmesine katk› sa¤lanmas›d›r.<br />

Ayr›ca sürekli e¤itim merkezini aktif<br />

hale getirerek yetiflkin e¤itimiyle ilimiz<br />

halk›na daha fazla hizmet sunulmas›<br />

düflünülmektedir. Bu kapsamda<br />

üniversite ve sivil toplum örgütleri<br />

olarak ilimizin kalk›nmas› ve çocuklar›m›z›n<br />

gelece¤i aç›s›ndan elimizden<br />

geleni yapmam›z hem annelik hem<br />

vatandafll›k görevimizdir.” dedi.<br />

Toplant›da, toplumsal konularla<br />

SDÜ Ö¤rencilerine yard›m yeme¤i<br />

herkese teflekkür eden Raife Parlak ve<br />

Nilüfer Baydar, bu yemekle Ispartal›<br />

tüm kad›nlar›n güç birli¤i oluflturdu¤unu<br />

ifade ettiler.<br />

Yemekte Burdur E¤itim Fakültesi<br />

Müzik Bölümü, SDÜ Dans ve Halk<br />

oyunlar› Kulübü ö¤rencilerinin<br />

seslendirdi¤i eserler ve sergiledi¤i<br />

ilgili neler yap›labilece¤i, kad›nlar›n<br />

topluma giriflimci olarak<br />

kazand›r›lmas›, okuma-yazma<br />

bilmeyen kad›nlar için neler<br />

yap›labilece¤i ve e¤itime yönelik konferanslar<br />

düzenlenmesi konular›nda<br />

düflünce ve projeler gündeme geldi.<br />

Üniversite ve sivil toplum örgütlerinin<br />

birlikte çal›flmalar yürütebilmesi<br />

konusunda görüfl birli¤ine var›ld›.<br />

Toplant›da, geliri üniversitemize<br />

ba¤›fllanmak üzere 22 Nisan’da bir<br />

akflam yeme¤i düzenlenmesine karar<br />

verildi. Ayr›ca yemek masraflar›n›n da<br />

büyük firmalar taraf›ndan finanse<br />

edilmesi konusunda fikir birli¤ine<br />

var›ld›. Etkinli¤in organizasyon<br />

komitesine Alev Küçüksille, Nihal<br />

Aytaç, Melike Anl›, Suna Uysal, Filiz<br />

Teksoy, Semra Karatosun, Nilay<br />

Keskin, Songül Sallan Gül, Gülin<br />

Beyman ve Nilay Aflk›n getirildi.<br />

oyunlar büyük alk›fl ald›. Dans Kulubü<br />

ö¤rencileri Vali Parlak, Rektör Baydar<br />

ve tüm davetlileri dansa ve oyunlara<br />

kald›rarak onlara efllik ettiler.<br />

Yemekte 10 milyar liran›n üzerinde<br />

gelir elde edildi¤i ve bunlar› en k›sa<br />

sürede ihtiyaç sahibi ö¤rencilere burs<br />

olarak da¤›t›laca¤› aç›kland›.<br />

Rektör<br />

Baydar<br />

ABD ziyaretini<br />

de¤erlendirdi<br />

F.Nilhan ÖZALTIN<br />

Rektör Baydar “Her iki<br />

ülkede var olan bilimsel ve<br />

teknolojik araflt›rma<br />

kurumlar› aras›nda<br />

iflbirli¤ini gelifltirmek,<br />

ö¤renci ve araflt›rmac›<br />

de¤iflim programlar›n›<br />

organize etmek, Avrupa<br />

Birli¤i ülkelerinde oldu¤u<br />

gibi ERASMUS program›<br />

benzeri bir programla k›sa<br />

süreli ö¤renci de¤iflimleri<br />

ve her iki ülkede kardefl<br />

üniversiteler oluflturmak<br />

konusunda düflüncelerimiz<br />

var.”<br />

Süleyman <strong>Demirel</strong> Üniversitesi<br />

Rektörü Prof. Dr. Metin Lütfi Baydar,<br />

makam›nda gerçeklefltirdi¤i bas›n<br />

toplant›s›nda 17-<strong>27</strong> fiubat tarihleri<br />

aras›nda ABD'ye yapt›¤› ziyareti<br />

de¤erlendirdi.<br />

Amerika'da yaflayan Türk bilim<br />

adamlar› taraf›ndan kurulan TASSA'n›n<br />

(Turkish American Scientists and<br />

Scholars Association / Türk-Amerikan<br />

Bilimadamlar› Birli¤i) davetlisi olarak<br />

ABD'ye gitti¤ini belirten Baydar, ziyaretinin<br />

amac›n›n Amerika'da yaflayan Türk<br />

bilimadamlar› ile Türkiye'de yaflayan<br />

bilimadamlar› aras›nda bilim, e¤itim ve<br />

teknoloji alan›nda mevcut iflbirli¤ini<br />

gelifltirmek ve yeni iflbirlikleri konusunda<br />

giriflimlerde bulunmak oldu¤unu<br />

belirtti. Bu amaçla Amerika'da Türklerin<br />

çal›flt›¤› baz› Üniversitelerle,<br />

Türkiye'den davet edilen baz› Üniversitelerin<br />

Rektörleri ve ö¤retim<br />

üyelerinin, George Washington Üniversitesi'nde<br />

bir araya geldiklerini kaydeden<br />

Baydar, flöyle devam etti:<br />

"Konferans›n TASSA'n›n misyonunu<br />

yerine getirmesinde etkin olaca¤›na ve<br />

Amerika ve Türkiye'de bulunan<br />

araflt›rmac› ve akademisyenler aras›nda<br />

bir köprü oluflturaca¤›na inanc›m sonsuzdur.<br />

Özellikle Amerika'da e¤itim<br />

görmüfl 28 ö¤retim eleman›na sahip olan<br />

üniversitem aç›s›ndan bu konferans<br />

önem kazanmaktad›r. TASSA'n›n<br />

Amerika ve Türkiye aras›ndaki bilimsel,<br />

akademik ve teknolojik alanlardaki<br />

iliflkiyi artt›raca¤›na inan›yorum. Her iki<br />

ülkede var olan bilimsel ve teknolojik<br />

araflt›rma kurumlar› aras›nda iflbirli¤ini<br />

gelifltirmek, ö¤renci ve araflt›rmac›<br />

de¤iflim programlar›n› organize etmek,<br />

Avrupa Birli¤i ülkelerinde oldu¤u gibi<br />

ERASMUS program› benzeri bir programla<br />

k›sa süreli ö¤renci de¤iflimleri ve<br />

her iki ülkede kardefl üniversiteler<br />

oluflturmak konusundaki düflüncelerimiz<br />

var."Rektör Baydar, konferans›n<br />

sonucuyla ilgili olarak; Türkiye ve ABD<br />

aras›nda özellikle üniversitelerin<br />

iflbirli¤i ve proje ortakl›¤› konusunda<br />

çal›flmalar yapmas›na, Amerika'daki<br />

Türk ifladamlar›n›n oluflturacaklar› fon<br />

ile Türk ö¤retim üyesi ve ö¤rencilerin<br />

ABD üniversitelerindeki e¤itimlerinin<br />

desteklenmesine, TASSA toplant›lar›n›n<br />

ABD ve Türkiye'de yap›lmas›na karar<br />

verildi¤ini belirtti. Öte yandan Baydar,<br />

ABD ziyaretinde Amerikan Ortopedik<br />

Cerrahlar Birli¤inin y›ll›k bilimsel<br />

toplant›s›na da kat›ld›klar›n› vurgulad›.<br />

Ayr›ca Uluslararas› Ortopedik Spor<br />

Hekimli¤i Komitesi yönetim kurulu<br />

toplant›s›na da ifltirak etti¤ini söyleyen<br />

Baydar, komitenin açaca¤› Tak›m<br />

Doktorlu¤u kurslar›ndan birisinin<br />

Isparta'da yap›lmas› için aday olduklar›n›<br />

ve 2005 sonbahar yada 2006 ilkbahar›nda<br />

Tak›m Doktorlu¤u<br />

Sempozyumu'nun Isparta'da düzenlenmesi<br />

ile ilgili söz ald›klar›n› belirtti.<br />

Toplant›n›n ard›ndan bas›n mensuplar›n›n<br />

sorular›n› yan›tlayan Baydar,<br />

SDÜ'nün logosunun de¤ifltirilmesi<br />

konusunda sorulan bir soruya, logoyla<br />

ilgili kurumsal kimlik oluflturulmas› için<br />

böyle bir kamuoyu yoklamas›na gidildi¤ini,<br />

en iyi ve ak›lda kal›c› bir logo için<br />

böyle bir çal›flma yap›ld›¤›n› söyledi.<br />

Baydar, Süleyman <strong>Demirel</strong>'in imzas›n›n<br />

logodan ç›kartmak için çal›flman›n<br />

yap›lmad›¤›n›, flimdiki logoya 1992 tarihi<br />

ve üniversitenin ad›n›n eklendi¤ini<br />

belirtti. Rektör Baydar, "‹mzan›n<br />

kald›r›lmas› söz konusu de¤il. Süleyman<br />

<strong>Demirel</strong>'in imzas›na en çok sahip<br />

ç›kacak kurum Süleyman <strong>Demirel</strong><br />

Üniversitesi'dir" dedi. Ö¤renci aff› ile<br />

ilgili sorulan bir soruyu ise Baydar, son<br />

Üniversiteleraras› Kurul'da al›nan kararlarla<br />

ayn› düflüncede oldu¤unu, af<br />

ç›kt›¤› takdirde SDÜ'de 7 bin ö¤rencinin<br />

yaralanaca¤›n› bunun da üniversitede<br />

ciddi bir mekan s›k›nt›s› yarataca¤›n›<br />

sözlerine ekledi.


SDÜ Bülteni / Haziran 2005 22<br />

Rektör Baydar TRT 2’ye konuk oldu<br />

SDÜ ile Belediye<br />

aras›nda protokol<br />

imzaland›<br />

Süleyman <strong>Demirel</strong> Üniversitesi ile Isparta Belediyesi<br />

aras›nda "‹l Bilgi Sistemi" çal›flmalar›n›n yap›labilmesi<br />

amac›yla iflbirli¤i ve dan›flmanl›k hizmeti verilmesini<br />

öngören bir protokol imzaland›. Protokole SDÜ ad›na<br />

Rektör Prof. Dr. Metin Lütfi Baydar, Isparta Belediyesi<br />

ad›na Baflkan Hasan Balaman imza koydular.<br />

Süleyman <strong>Demirel</strong> Üniversitesi ve Isparta<br />

Belediyesi aras›nda imzalanan bu protokol<br />

çerçevesinde Süleyman <strong>Demirel</strong> Üniversitesi Uzaktan<br />

Alg›lama Araflt›rma ve Uygulama Merkezi, Isparta<br />

Belediyesi bünyesinde oluflturulacak "Kent Bilgi<br />

Sistemi" ile daha sonra e-Devlet faaliyetleri<br />

çerçevesinde oluflturulacak "‹l Bilgi Sistemi"<br />

çal›flmalar›nda Belediye'nin ihtiyaç duyaca¤› alanlarda<br />

dan›flmanl›k hizmeti verecek.<br />

SDÜ Rektörü Baydar, üniversite olarak tüm<br />

imkanlar›n› bölgede yap›lacak çal›flmalara sunduklar›n›<br />

ve desteklediklerini belirterek, "Belediyemiz<br />

taraf›ndan oluflturulacak il bilgi sistemi çal›flmalar› için<br />

bizden dan›flmanl›k hizmeti istendi, bizde Uzaktan<br />

Alg›lama Uygulama ve Araflt›rma Merkezimizin<br />

de¤erli bilim adamlar›na bu konuyu ileterek, mevcut<br />

protokolü imzalad›k" diye konufltu.<br />

Belediye Baflkan› Hasan Balaman ise belediye<br />

olarak bilimsel dan›flmanl›k ve di¤er konularda<br />

üniversiteden her zaman destek gördüklerini<br />

belirterek, Rektör Baydar'›n flahs›nda tüm SDÜ'ye<br />

teflekkür etti.<br />

SDÜ Rektörü Prof. Dr. Metin Lütfi<br />

Baydar, TRT 2'de yay›nlanan ve<br />

yap›mc›l›¤›n› Canan Kumbasar'›n<br />

yapt›¤› "E¤itim Dünyas›" program›n›n<br />

konu¤u oldu.<br />

Program 14 Ocak Cuma günü saat<br />

13.00'de canl› olarak yay›nland›. 20<br />

dakika süren programa, Burdur Valisi<br />

Can Direkçi ile Burdur E¤itim Fakültesi<br />

Dekan› Prof. Dr. Gökay Y›ld›z'da konuk<br />

olarak kat›ld›. Programda, SDÜ'nün<br />

Ulusal E¤itime Destek Kampanyas›'na<br />

yapt›¤› katk›, ça¤›n insan›n› yetifltirmede<br />

üniversitelere düflen görevler<br />

ve SDÜ'nün vizyonu gibi konular ele<br />

al›nd›.<br />

Bucak’ta SDÜ tan›t›m›<br />

SDÜ Rektörü Prof. Dr. Metin Lütfi Baydar, Bucak Adem<br />

Tolunay Fen Lisesi ö¤rencilerine SDÜ' ye anlatt›.<br />

Lise Müdürü Taner Bacaks›z' ›n daveti üzerine Bucak' a<br />

giden Rektör Baydar, beraberinde Rektör Yard›mc›s› Prof.<br />

Dr. Vecihi K›rdemir, T›p Fakültesi Dekan› Prof. Dr. Nevres<br />

Hürriyet Aydo¤an ve Genetik Ana Bilim Dal› Ö¤retim Üyesi<br />

Prof. Dr. Nejat ‹mirzal›o¤lu ile birlikte ö¤rencilerin karfl›s›na<br />

ç›kt›. SDÜ' nün bir dünya üniversitesi oldu¤unu, TÜB‹TAK<br />

Kariyer Projeleri'nde SDÜ' nün 13 projesinin kabul<br />

gördü¤ünü, ö¤renci say›s› itibar›yla Türkiye'deki üniversiteler<br />

aras›nda 7. s›rada yer ald›¤›n› belirten Rektör Baydar,<br />

bu y›l yap›lacak üniversite s›nav›nda Fen Lisesi ö¤rencilerinin<br />

SDÜ' yü tercih etmelerini istedi.<br />

Ö¤rencilerin çeflitli sorular›n› cevaplayan Rektör Baydar<br />

ve di¤er yetkililer, daha sonra Bucak'ta bulunan Emin<br />

Gülmez Teknik Bilimler Meslek Yüksek Okulu ile Hikmet<br />

Tolunay Meslek Yüksekokulu' nu ziyaret ettiler.<br />

Rektör Baydar, SDÜ' yü tan›tma toplant›lar›n›n bölgemizdeki<br />

il ve ilçelerde bulunan fen ve anadolu liselerinde<br />

sürdürülece¤ini kaydetti.<br />

23<br />

Rektör Baydar’dan<br />

Bas›n Toplant›s›<br />

Süleyman <strong>Demirel</strong> Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Metin Lütfi Baydar, 4 Ocak 2005 tarihinde<br />

makam›nda gerçeklefltirmifl oldu¤u bas›n toplant›s›nda Süleyman <strong>Demirel</strong> Üniversitesi’nin<br />

2004-2005 mali y›l› bütçe ödenekleri hakk›nda bilgi verdi. Baydar, 2004 y›l›<br />

Personel giderlerinin 36.962.000 YTL, 2005 y›l› için 41.489.500 YTL, Sosyal Güvenlik<br />

Kurumlar›na Devlet Primi Giderleri 2004 y›l› için 4.208.000 YTL, 2005 y›l› için 5.969.000 YTL,<br />

Mal ve Hizmet Al›m Giderleri 2004 y›l› için 8.995.000 YTL, 2005 y›l› için 8.857.000 YTL, Cari<br />

Transferler (*) 2004 y›l› için 931.000 YTL, 2005 y›l› için 20.194.000 YTL, (*2005 y›l› ödene¤inin<br />

19.300.000 YTL’si özel ödenek olarak gösterilmifltir.) Sermaye Giderleri 2004 y›l› için<br />

13.370.000 YTL, 2005 y›l› için 14.318.000 YTL (yat›r›m giderleri), Genel Toplam giderleri<br />

2004 y›l› 64.466.000 YTL, 2005 y›l› 90.8<strong>27</strong>.500 YTL oldu¤unu belirtti.<br />

Baydar, Gençlik ve Spor Genel Müdürlü¤ü ile ortaklafla gerçeklefltirdi¤i sportif hareketlerin<br />

bilgisayar destekli dinamik analiz yöntemleri ile incelenmesi, SDÜ ve GSGM<br />

ortakl›¤›yla, Biyo-mektronik yöntemlerle spor yaralanmalar›n›n ve egzersizin kas iskelet<br />

sistemi üzerindeki etkilerinin incelenmesine yönelik sürdürülen çal›flmalar hakk›nda bilgiler<br />

verdi.<br />

1- Süleyman <strong>Demirel</strong> Üniversitesi ve Gençlik ve Spor Genel Müdürlü¤ü<br />

ortakl›¤›yla, sportif hareketlerin bilgisayar destekli dinamik analiz yöntemleri<br />

ile incelenmesi<br />

Biyolojik sistemlerin yap›s› ve fonksiyonlar›n›n, mekanik yöntemlerle incelenmesi<br />

olarak tan›mlanan Biomekanik; t›p, spor bilimleri, mühendislik gibi bilimleri<br />

de ilgilendiren disiplinler aras› bir bilim dal› olarak bilinir.<br />

Biomekanik araflt›rmalarda temel hedefler; a) Sportif verimi<br />

artt›rma, b) Spor yaralanmalar›n›n önlenmesi ve azalt›lmas› c)<br />

Farkl› hastal›klar ve do¤umsal yada edinsel yap›sal patolojilerdeki<br />

yürüme ve flekil bozukluklar›n›n tan›nmas›/düzenlenmesi,<br />

ayakkab› destekleri/ ortez/ protez planlanmas›d›r.<br />

Bu amaçlarla kullan›lacak hareket analiz sisteminde, sporcular›n<br />

sportif aktivite s›ras›ndaki üç boyutlu hareketi video<br />

kameralarla belirlenir ve çözümlenir. Kay›t, iki boyutlu ve üç<br />

boyutlu olarak yap›labilir. Ancak, araflt›rmalar, üç boyutlu bilgisayar<br />

analiz sisteminin, farkl›l›klar› daha iyi de¤erlendirdi¤ini<br />

ve düzenli paternlerin ortaya ç›kmas›n›n sa¤land›¤›n› göstermifltir.<br />

Çözümleme sonucunda; yaralanmaya neden olan teknik hatalar<br />

belirlenir, vücut ve ekstremite hareketleri aras›ndaki<br />

iliflkiler de¤erlendirilir. Sportif hareketler<br />

s›ras›ndaki aç›sal h›z ve ivmeler hesaplanarak,<br />

sportif iliflkiler de¤erlendirilir.<br />

Sportif hareketler s›ras›ndaki<br />

aç›sal h›z ve ivmeler hesaplanarak,<br />

sportif verimi artt›rmak<br />

amac›yla kullan›labilir. Ayr›ca, prevansiyon<br />

amaçl› olarak kullan›lacak<br />

malzeme ve özellikler belirlenebilir.<br />

Hareket Analizi laboratuar›nda kullan›lmas›<br />

planlanan sistemler;<br />

Sportif verimin gelifltirilmesi, sportif<br />

yaralanmalar›n önlenmesi, spor yaralanmalar›<br />

sonras› rekondisyon devresinde,<br />

SDÜ Bülteni / Haziran 2005


SDÜ Bülteni / Haziran 2005 24<br />

25<br />

SDÜ Bülteni / Haziran 2005<br />

Rektör Baydar,<br />

“Kurulacak laboratuvar ve spor tesisleri ile<br />

Isparta’n›n Milli Sporcular›n kamp merkezi<br />

olmas›n› istiyoruz. 2008 olimpiyatlar›na kat›lacak<br />

her branfltaki Türk milli tak›m sporcular›na<br />

Isparta’da haz›rl›k kamp› yapt›rmak istiyoruz.”<br />

sporcunun sahaya geri dönmesinde yard›mc› olunmas›, ortopedik<br />

ve sportif cihazlar›n etkilerini izleyebilme, sportif<br />

teknik analizler yapabilme, e¤itim ve antrenman yöntemleri<br />

belirleyebilme ve gelifltirebilme, rehabilitasyon protokolleri<br />

oluflturabilme, spor branfllar›nda oyun ve taktik analiz yapabilme,<br />

ürün planlamas› ve gelifltirilmesi amaçlar› do¤rultusunda<br />

kullan›lacakt›r.<br />

Katma de¤er;<br />

Sporcu performans takiplerinde görev alabilecek teknik<br />

elemanlar›n yetifltirilmesi için olanak sa¤lanacak ve yeni bir<br />

istihdam alan› oluflturulabilecektir.<br />

Lisans e¤itimini tamamlayanlar hareket analizi ve biyomekanik<br />

alanlar›nda lisansüstü çal›flmalar yapabileceklerdir.<br />

Antalya ili spor turizmi aç›s›ndan dünyada say›l› merkezlerden<br />

biridir. Her y›l iki yüzün üzerinde yabanc› spor<br />

kulübü bu bölgede haz›rl›k kamplar› yapmaktad›r. SDÜ Spor<br />

Hekimli¤i AD. Antalya iline yak›nl›¤› nedeniyle bu kulüplere<br />

sa¤l›k hizmeti ve performans takip hizmeti verebilmektedir.<br />

Bu proje kapsam›nda yeterli destek al›nd›¤›nda verilen<br />

hizmetler karfl›l›¤› ülkemize döviz girdisi kazand›rma olana¤›<br />

do¤acakt›r.<br />

Özet olarak projenin deste¤iyle, Biyo teknoloji, biyomedikal<br />

teknolojisi, biyomekanik, ileri ve yeni teknolojik<br />

uygulamalar, temel t›p, deneysel t›p, spor hekimli¤i, ameliyata<br />

yard›mc› cihazlar, spor biyo-mekani¤i, ak›ll› malzemeler<br />

ve sistemlerin t›pta kullan›m›, yapay zeka ve zeki sistem<br />

uygulamalar› konular›nda araflt›rma ve deneysel çal›flmalar<br />

yap›lacakt›r.<br />

2- SDÜ ve GSGM ortakl›¤›, biyo-mekatronik yöntemlerle<br />

spor yaralanmalar›n›n ve egzersizin kas<br />

iskelet sistemi üzerindeki etkilerin incelenmesi<br />

Bu araflt›rman›n amac›, kas-iskelet sistemi üzerinde<br />

ataletin (hareketsizlik), egzersizin, sporun ve hatal› spor<br />

tekniklerinin etkilerini biyomekatronik yöntemlerle incelemek<br />

ve elde edilen verileri yaralanmalar›n teflhis ve<br />

tedavisinde, ayr›ca do¤ru spor tekniklerinin gelifltirilmesinde<br />

ve sportif performans›n artt›r›lmas›nda kullanmaktad›r.<br />

Biyomekanik araflt›rmalar kapsam›nda biyolojik dokular<br />

üzerinde gerekli deneylerin yap›labilece¤i cihazlara<br />

(donan›ma) ve yaz›l›mlara ihtiyaç bulunmaktad›r. Bu<br />

deneyler; çekme, s›k›flt›rma, y›rt›lma, kayma, gerilme<br />

gevflemesi, sürünme, e¤ilme, yorulma ve gerilme-gerinme<br />

testlerinden oluflmaktad›r. Bu deneylerin uygulama alanlar›,<br />

kemik dokular, kas, tendon ba¤ yap›lar gibi yumuflak dokular,<br />

biyo malzemeler, kauçuk, köpük, plastikler, yap›flt›r›c›lar,<br />

tekstil hammaddeleri, filimler, fiber yap›lar ve de¤iflik<br />

medikal ürünlerdir.<br />

Bu çal›flmada, oldukça karmafl›k yap›da ortaya ç›kan biyolojik<br />

malzemelerin davran›fllar› t›p bilimi ve bir çok<br />

mühendislik disiplininin iflbirli¤i ile incelenecektir.<br />

Çal›flmalar›m›z›n sonucunda, do¤al kompozitlerin yerine<br />

kullan›labilecek baz› biyo-malzeme özelliklerinin belirlenmesi<br />

de mümkün olacakt›r. Bir di¤er önemli sonuç ise, bu tür<br />

araflt›rmalarda kullan›labilecek cihazlara ait bir ulusal<br />

teknoloji alt yap›s›n›n oluflturulmas›d›r.<br />

Deney s›ras›nda hatalar› minimuma indirgemek, veri<br />

ak›fl›n› ve depolamas›n› kolaylaflt›rmak için seçilecek cihazlar›n<br />

bilgisayar kontrollü olmas›na özen gösterilmifltir.<br />

Deneyler sonucunda elde edilen veriler yard›m› ile osteoporoz<br />

ve osteoartirit gibi hastal›klar veya yaralanmalar›n<br />

neden oldu¤u kas, ba¤, kemik ve k›k›rdak hasarlar› da incelenebilecektir.<br />

Elde edilecek veriler ve kurulacak modeller,<br />

kas iskelet hastal›klar› ve hasarlar›n›n tan›, tedavi ve rehabilitasyonunda<br />

gelifltirilecek yeni yöntem ve çal›flmalara ›fl›k<br />

tutacakt›r. Ayr›ca yeni biyomedikal cihazlar ve sporcular›n<br />

performans›n›n gelifltirilmesine yard›mc› olacakt›r.<br />

Çal›flmalar spor hekimli¤i ile ilgili deneysel araflt›rmalara ve<br />

do¤ru hareket modellerinin gelifltirilmesine katk›da bulunacakt›r.<br />

Ayr›ca deney sonuçlar› gerek bir sonlu eleman<br />

yaz›l›m› olan ANSYS, gerekse de yapay sinir a¤lar›, bulan›k<br />

mant›k ve genetik algoritma gibi yapay zeka yöntemleriyle<br />

modellenerek farkl› süre ve parametrelerin etkisinin, baz›<br />

parametreler kullan›larak tahmin edilmesi amaçlanm›flt›r. Bu<br />

yöntem, deney say›s›n› önemli miktarda azaltarak, hem<br />

zaman hem de ekonomiden tasarruf edilmesini sa¤layacakt›r.<br />

Tahmin sonuçlar›, deney sonuçlar› ile karfl›laflt›r›larak modellerin<br />

geçerlili¤i ve tutarl›l›¤› tart›fl›lacakt›r. Bu ba¤lamda, t›p<br />

ve mühendislik bilimlerinin kesiflti¤i biyomekanik, mekatronik,<br />

biyomühendislik alanlar›nda, üniversite-sanayi<br />

aras›nda, üniversiteler aras›nda ve disiplinler aras›nda<br />

dayan›flma ve iflbirli¤i oluflturulacak ve yeni teknolojiler<br />

üretilecektir.<br />

Katma de¤er;<br />

Bu proje uzun vadede, biyo-mekatronik alan›nda yeni<br />

cihaz ve teknolojilerin tasarlan›p gelifltirildi¤i, modellendi¤i<br />

ve üretildi¤i, bu konularda üniversitemize vizyon oluflturacak<br />

araflt›rmalar yap›lmas› hedeflenmektedir. Proje tamamland›¤›nda<br />

ülkemiz aç›s›ndan elde edilmesi planlanan katma<br />

de¤erler;<br />

T›bbi cihaz ve malzemelerdeki d›fl ba¤›ml›l›¤›n<br />

azalt›lmas›, Ülkemiz teknolojisi, bilgi birikimi ve yerli ifl gücü<br />

ile yap›lan üretimin artt›r›lmas›, genç nüfusa sa¤l›k sektöründe<br />

yeni ifl imkanlar› sa¤lanarak istihdam›n artt›r›lmas›,<br />

üretilen sarf malzemelerine Ar-Ge deste¤i verilmesi, ülkemizdeki<br />

eski teknolojili cihazlar›n bak›m ve onar›m<br />

deste¤inin, yap›lan çal›flmalar ›fl›¤›nda gelifltirilerek bilimsel<br />

birikime dönüflmesi, ülkemizin teknoloji çöplü¤ü olmas›n›n<br />

önüne geçilmesi, kullan›m hatalar› sebebiyle çok yüksek<br />

maliyetlere sat›n al›nan cihazlar›n kullan›m d›fl› kalmas›n›n<br />

önlenmesi, nitelikli biyomedikal personeli yetifltirilmesine<br />

katk›da bulunulmas›, üniversite-sanayi iflbirli¤inin<br />

artt›r›lmas›, imalat sanayine destek sa¤lanmas› ve yan<br />

sanayinin de gelifltirilmesidir.<br />

Spor Salonu 2006’da bitecek<br />

Rektör Baydar, üniversite bünyesinde yap›m› devam<br />

eden Spor Salonu’nun 2005 y›l› içinde bitirilemeyece¤ini<br />

aç›klad›. Baydar, tüm müracaat ve giriflimlere ra¤men 2005<br />

y›l› içinde Spor Salonu’nu bitirme flans› olmad›¤›n› belirtti. Bu<br />

sene Kütüphane ve Merkezi dersliklerin kalan bölümlerinin<br />

inflaatlar›n bitirilmesi ve onun d›fl›nda da Mühendislik ve<br />

Teknik E¤itim Fakültesi olarak planlanacak olan Bat›<br />

Kampusü’nde özellikle bina alt yap›lar›n›n ve d›fl<br />

görünüfllerinin de¤ifltirilmesine yönelik olarak çal›flmalar›n<br />

sürdürüldü¤ünü söyleyen Baydar, “2005 y›l› içinde<br />

hükümetin haz›rlam›fl oldu¤u kanun teklifleri var. 15 yeni<br />

üniversitenin kurulmas› gündeme gelecek. Biz Süleyman<br />

<strong>Demirel</strong> Üniversitesi olarak 2005 y›l›nda Burdur’da Mehmet<br />

Akif Ersoy Üniversitesi’nin kurulmas›n› destekliyoruz. Bu<br />

üniversitenin kurulmas› ile birlikte biz tabi ki ayn› yasa içinde<br />

ayr› bir Isparta E¤itim Fakültesi ve Beden E¤itimi Spor<br />

Yüksekokulu kurmak istiyoruz. Ama esas iste¤imiz<br />

Türkiye’nin ihtiyaç duydu¤u spor elemanlar›n yetifltirecek<br />

bir Spor Bilimleri Fakültesi’nin özlemi içerisindeyiz. Tüm<br />

Türkiye’yi kapsayacak, tüm yüksekokullar›n fakülteye dönmesini<br />

istiyoruz. Bununla ilgili çal›flmalar›m›z devam ediyor.”<br />

dedi.<br />

2008 Olimpiyatlar›na talibiz<br />

Rektör Baydar, “Kurulacak laboratuvar ve spor tesisleri<br />

ile Isparta’n›n Milli Sporcular›n kamp merkezi olmas›n› istiyoruz.<br />

2008 olimpiyatlar›na kat›lacak her branfltaki Türk milli<br />

tak›m sporcular›na Isparta’da haz›rl›k kamp› yapt›rmak istiyoruz.”<br />

dedi.<br />

Burdur’da 9 milli sporcunun e¤itim gördü¤ünü de<br />

belirten Baydar, ak›ll› s›n›f alt yap›lar› oluflturularak e¤itim<br />

verilmesi konusunda çal›flmalar›n oldu¤unu belirtti.<br />

Teknokent çal›flmalar› h›zla devam ediyor<br />

Teknokent çal›flmalar› için Sanayi ve Ticaret Bakanl›¤›’na<br />

müracaat yap›ld›¤›n› söyleyen Baydar, Isparta Teknoloji<br />

Bölgesi’nin k›sa sürede onaylanaca¤›n› tahmin etti¤ini belirtti.<br />

SDÜ’nün öncülük etti¤i Teknoloji Bölgesi’nde<br />

Mühendislik-Mimarl›k, Ziraat ve T›p Fakültesi a¤›rl›kl›<br />

olaca¤›n› vurgulayan Baydar, 3-4 ay içerisinde kurucu<br />

flirketin faaliyete geçirilece¤ini ve 25 flirket daha kurularak<br />

özellikle bu bölgenin ihtiyaç duydu¤u alanlarda çal›flmalar›n<br />

yap›laca¤›n› belirtti.<br />

Teknokent kurulum sürecinin resmen bafllad›¤›n› belirten<br />

Rektör Baydar, bu do¤rultuda Sanayi ve Ticaret Bakanl›¤›<br />

görevlilerinin SDÜ’ye alt yap› araflt›rmas›na gelece¤ini kaydetti.<br />

Bu çal›flmalar›n k›sa sürede tamamlanaca¤›n›<br />

umdu¤unu belirten Baydar, kurum onay›ndan sonra bir<br />

flirket kurulaca¤›n› bildirdi. SDÜ olarak Teknoloji Bölgesi’ne<br />

Ar-Ge deste¤i vereceklerini belirten Baydar, Teknoloji<br />

Bölgesi’nin Isparta ve Burdur’a büyük katk›lar sa¤layaca¤›n›<br />

sözlerine ekledi.<br />

Isparta halk› özelefltiri yapmak zorunda<br />

Baydar’a göre, Ispartal› üniversiteyi ekonomik anlamda<br />

bir rant kap›s› olarak de¤il, dünyaya aç›lan bilim penceresi<br />

olarak görüp alg›lamal›.<br />

SDÜ Rektörü Prof. Dr. Metin Lütfi Baydar, Isparta’da<br />

yaflayan insanlar› öz elefltiride bulunmaya davet etti.<br />

Isparta’n›n üniversite-halk kaynaflmas› noktas›nda çok eksiklerinin<br />

bulundu¤unu belirten Baydar, “Ispartal› üniversite<br />

bana gelsin diye bekliyor. Bu zamana kadar hep suçlu üniversite<br />

olmufl. Burada yaflayan insanlarda hiç mi suç yok bir<br />

düflünsünler.” dedi. Baydar Isparta halk›na “Üniversiteye bu<br />

zamana kadar ne koyduk?”diye düflünme ça¤r›s›nda bulundu.<br />

Kayseri’de üniversite-halk aras›nda müthifl bir kaynaflma<br />

gördü¤ünü anlatan Baydar, buradaki tutuma anlam veremedi¤ini<br />

söyledi. Isparta halk›n›n ilk hareketi hep üniversiteden<br />

bekledi¤ini belirten Baydar, flöyle konufltu: “Ispartal› sanmas›n,<br />

üniversiteli size gelecek. Hep suçlu üniversite olmufl.<br />

Ancak üniversiteye ne koyduk? diye hiç düflünmüyorlar.<br />

Burada ise böyle bir oluflum yok. Isparta halk› özelefltiri yapmak<br />

zorunda. Her fley üniversiteden bekleniyor. Ispartal›<br />

üniversitesine sahip ç›ks›n. Üniversite hep ekonomik anlamda<br />

rant kap›s› olarak görülüyor. Burada okuyan ö¤renciye<br />

hep flehre sa¤lad›¤› girdi gözüyle bak›l›yor. SDÜ, dünyaya<br />

aç›lan bir bilim penceresi olarak alg›lans›n ve nitelensin istiyorum.<br />

Kampus içerisinde Giriflimci ‹flbirli¤i Koordinatörlü¤ü<br />

kurduk. Giriflimciler buran›n her türlü imkanlar›ndan<br />

yararlanabilirler.” dedi.


SDÜ Bülteni / Haziran 2005 26<br />

<strong>27</strong><br />

SDÜ Bülteni / Haziran 2005<br />

23 Mart<br />

Meteoroloji<br />

Çal›fltay›<br />

A. Candafl ÇORÇOK<br />

DM‹ Isparta Bölge Müdürü<br />

Ramazan Gür<br />

“Meteoroloji kurulufllar›n›n<br />

bafll›ca amac› atmosfer olaylar›ndan<br />

kaynaklanan olumsuz<br />

flartlardaki, can ve mal güvenli¤ini<br />

temin etmek, ülkelerin<br />

ekonomik ve sosyal<br />

geliflmelerine önemli ölçüde<br />

katk› sa¤lamak amac›yla,<br />

toplum için zaman›nda ve<br />

do¤ru hava tahminleri ile<br />

gerekli uyar›lar yapmakt›r.”<br />

23 Mart Dünya Meteoroloji<br />

Günü SDÜ Fen-Edebiyat Fakültesi,<br />

Keçiborlu Meslek Yüksekokulu ve<br />

DM‹ Isparta Meteoroloji Bölge<br />

Müdürlü¤ü taraf›ndan gerçeklefltirilen<br />

çal›fltayla kutland›.<br />

Üniversitemiz Kültür Merkezi’nde<br />

gerçeklefltirilen çal›fltaya<br />

Isparta Valisi ‹sa Parlak, Rektör<br />

Yard›mc›s› Prof. Dr. Vecihi K›rdemir,<br />

DM‹ Isparta Bölge Müdürü Ramazan<br />

Gür, ö¤retim elemanlar› ve ö¤renciler<br />

kat›ld›.<br />

Çal›fltay›n aç›l›fl konuflmas›n›<br />

gerçeklefltiren Üniversitemiz Fen-<br />

Edebiyat Fakültesi Co¤rafya Bölüm<br />

Baflkan› Yrd. Doç. Dr. Ahmet<br />

Tokgözlü “Meteoroloji denildi¤inde<br />

hava nas›l olacak ve iklim nas›l olacak<br />

gibi sorular akla gelmektedir. Asl›nda<br />

bu bir yan›lg›d›r. ‹klim uzun süreli<br />

hava hareketlerinin ortalamas›d›r.”<br />

diyerek bafllad›¤› konuflmas›na flöyle<br />

devam etti; “K›sa ve uzun vadeli hava<br />

tahminleri sosyal ve ekonomik aç›dan<br />

oldukça önem arz etmektedir. Kifliler<br />

aktivitelerini hava tahminlerine göre<br />

organize ettiklerinden dolay› sa¤lam<br />

ve güvenilir hava tahminlerini ihtiyaç<br />

duyulmaktad›r. ‹klimin potansiyel bir<br />

tehlike oldu¤unu ve bu tehlikenin<br />

önüne geçebilmek ve erken hareket<br />

edebilmek için iklim biliminin önemini<br />

unutmamal›y›z. Gelecekte<br />

yaflanacak ola¤anüstü hava<br />

koflullar›na karfl› stratejiler üretilmesi<br />

de iklim bilimi sayesinde gerçeklefltirilmektedir.<br />

‹klim bilimi sayesinde<br />

do¤al afetlerin üstesinden ekonomik<br />

ve sosyal tedbirler al›narak<br />

gelinebilmektedir. Zararlar›n en aza<br />

indirilmesi ve erken uyar› sistemlerinin<br />

gelifltirilmesi için meteorolojiye<br />

verilen önemin ve kaynaklar›n<br />

artt›r›lmas› gerekmektedir” diyerek<br />

sözlerine son verdi.<br />

Tokgözlü’nün ard›ndan kürsüye<br />

gelen DM‹ Isparta Bölge Müdürü<br />

Ramazan Gür, 23 Mart 1950’den bu<br />

yana Dünya Meteoroloji Günü’nün<br />

kutland›¤›n› belirtti. Gür, “Hayat›m›z›n<br />

her yönüyle ilgili olarak<br />

sunulan meteorolojik hizmetler;<br />

havac›l›k, tar›m, t›p, ulaflt›rma, istatistik,<br />

enerji, inflaat, e¤lence ve turizm<br />

gibi bir çok alanda etkili gibi görünse<br />

de, iklim de¤iflikli¤i, ozon tabakas›,<br />

sera etkisi, hava kirlili¤i gibi benzeri<br />

güncel konulardaki problemlerle de<br />

etkinli¤ini göstermektedir. Gerek yurdumuzdaki,<br />

gerekse dünyadaki<br />

bütün Meteoroloji kurulufllar›n›n<br />

bafll›ca amac› atmosfer olaylar›ndan<br />

kaynaklanan olumsuz flartlardaki,<br />

can ve mal güvenli¤ini temin etmek,<br />

ülkelerin ekonomik ve sosyal<br />

geliflmelerine önemli ölçüde katk›<br />

sa¤lamak amac›yla, toplum için<br />

zaman›nda ve do¤ru hava tahminleri<br />

ile gerekli uyar›lar yapmakt›r. Verilen<br />

her türlü meteorolojik hizmetin<br />

amac›, hem do¤rudan hem de dolayl›<br />

olarak toplumun huzur ve<br />

güvenli¤ini sa¤lamaktad›r.” diyerek<br />

konuflmas›n› tamamlad›.<br />

Prof. Dr. Zafer Aslan, Prof. Dr.<br />

Süleyman Tolun’un bilimsel sunumlar›<br />

ile devam eden etkinlik iki oturum<br />

da gerçeklefltirilen çal›fltayla<br />

devam etti. Prof. Dr. Ali Kemal<br />

Yakut’un baflkanl›¤›nda gerçeklefltirilen<br />

birinci oturumda; Mustafa Uysal<br />

“Tefer Projesi”, Üniversitemiz<br />

Bilgisayar Bilimleri Araflt›rma ve<br />

Uygulama Merkezi “Meteorolojik<br />

Sensörler”, Kürflad Özkan “Da¤l›k<br />

Orman Bölgelerinde Meteoroloji<br />

‹stasyonu Kurulacak Yer Tespitinde<br />

Orman Yetiflme Ortam› Bilgisinden<br />

Yararlan›lmas›”, Onur Çarkç› “Erken<br />

Uyar› Sistemleri”, Mustafa Avc›<br />

“Sellerin Ormanlardaki Zararlar›”<br />

konulu çal›flmalar›n› sundular.<br />

Yrd. Doç. Dr. Reflat Selbafl’›n<br />

baflkanl›¤›nda gerçeklefltirilen ikinci<br />

oturumda ise; Prof. Dr. Ali Kemal<br />

Yakut “Dünya’da ve Türkiye’de<br />

Rüzgar Enerjisinin Durumu”, Erken<br />

Dikmen “Rüzgar Enerjisi Sistemleri<br />

ve Rüzgar Türbinleri”, Arzu fiencan<br />

“Günefllenme fiiddetinin Yapay Sinir<br />

A¤lar›yla Tahmini”, Adnan Çal›k<br />

“‹klim fiartlar›n›n Malzeme Özelliklerine<br />

Etkisinin Araflt›r›lmas›”, Arif<br />

Emre Özgür “Düzlemsel Günefl<br />

Kollektörlerin de Üst Taraftan Olan<br />

Is›l Kay›plar›n›n Azalt›lmas›nda Çift<br />

Cam Uygulamas›n›n Önemi” konulu<br />

sunumlar› ile çal›fltay sona erdi.<br />

Günümüz Türkçesi<br />

ve Dünya Görüflleri<br />

Süleyman <strong>Demirel</strong> Üniversitesi Kültür Merkezi'nde Hacettepe Üniversitesi<br />

Ö¤retim Üyeleri'nden Prof. Dr. Mahmut Nedim Doral taraf›ndan, "Günümüz<br />

Türkçesi ve Dünya Görüflleri" konulu bir konferans verildi. SDÜ Rektörü Prof.<br />

Dr. Metin Lütfi Baydar, Rektör Yard›mc›s› Prof. Dr. ‹smail Karaca, ö¤retim elemanlar›<br />

ve çok say›da ö¤rencinin kat›ld›¤› konferansta konuflan Doral Türkçe'nin<br />

zengin bir dil oldu¤unu belirterek, dilimizi korumak ve yaflatmak gerekti¤ini<br />

söyledi.<br />

Kendisinin her Türk vatandafl› gibi ülkesini, tarihini, dilini ve kültürünü<br />

sevdi¤ini vurgulayan Doral flunlar› söyledi "Do¤al kaynaklar›n fark› ile de ülkeler<br />

büyük ve küçük ülke olmuyor. Örne¤in bor yataklar› yönünden dünyan›n<br />

en büyük rezervine sahip olan ülke olmam›za ra¤men bir çok konuda IMF<br />

gibi kurumlara ba¤l› durumday›z. Hindistan, M›s›r gibi ülkelerin kökleri<br />

çok eskilere dayanmas›na ra¤men dünyan›n fakir ülkeleri aras›nda yer<br />

almaktalar. Bununla birlikte 150 y›ll›k bir tarihe sahip olan Amerika<br />

dünyan›n en büyük ekonomik gücü halinde. Zengin ve fakir ülkeler<br />

aras›ndaki fark, temel ahlaki kurallara sayg›, dürüstlük, sorumluluk,<br />

irade, çal›flkanl›k ve ana dile sayg› gibi de¤erlerle meydana gelmektedir.<br />

Geliflmifl ülkelerde bunlara sayg› duyulmaktad›r. Biz do¤ru bak›fl<br />

aç›s›na sahip olmad›¤›m›z için fakiriz. Bununla birlikte nüvemizi ve<br />

do¤am›z› korumay› hep unutuyoruz. Ulusal e¤itimde ana dilimizi kullanmay›<br />

en iyi flekilde ö¤retmemiz gerekmekte. Türkçemiz 400-500<br />

kelimeden oluflan bir dil de¤ildir. Bu konuya çok önem vermeliyiz ve<br />

bunun için her zaman söylüyorum ve söyleyece¤im hepimizin 3 kitaptan<br />

da olsa bir kütüphaneye sahip olmas› flart.”<br />

Türkiye Türkçesi'nin konuflulan en iyi Türkçe oldu¤una de¤inen Prof.<br />

Dr. Mahmut Nedim Doral, "Türkçe'yi dünyada 500 milyon insan<br />

konufluyor. Türkler olarak bugüne kadar pek çok devlet<br />

kurmufluz fakat Türkçe'yi kaybetmemifliz.<br />

Bugünde dilimizi korumak ve gelifltirmek için<br />

çal›flmal›y›z. Günümüz dünyas›nda yabanc› dil<br />

bilmemiz gerekiyor, ancak kendi ülkemize<br />

yabanc› olmamak flart›yla." diye konufltu.<br />

Ulusal e¤itimde ana dilimizi<br />

kullanmay› en iyi<br />

flekilde ö¤retmemiz<br />

gerekmekte. Türkçemiz<br />

400-500 kelimeden<br />

oluflan bir dil de¤ildir. Bu<br />

konuya çok önem vermeliyiz<br />

ve bunun için her<br />

zaman söylüyorum ve<br />

söyleyece¤im hepimizin 3<br />

kitaptan da olsa bir<br />

kütüphaneye sahip olmas›<br />

flart.<br />

Prof. Dr. Mahmut Nedim DORAL


SDÜ Bülteni / Haziran 2005 28<br />

Türk Kültürü ve Siyasi Etik<br />

Özellikle türkülerimiz<br />

di¤er kültürlerin<br />

türkülerinden<br />

oldukça farkl›d›r.<br />

Türkülerimizdeki<br />

çeflitlilik ve<br />

zenginlik baflka<br />

ülkelerin halk<br />

müziklerinden bizi<br />

ay›r›r. Çünkü<br />

Anadolu’da Ege,<br />

Karadeniz türküleri<br />

gibi farkl› tatlar<br />

baflka kültürlerde<br />

bulunmamaktad›r.<br />

A. Candafl ÇORÇOK<br />

Demokratik Sol Parti Genel Baflkan› Zeki Sezer<br />

taraf›ndan SDÜ Kültür Merkezi’nde “Türk Kültürü<br />

ve Siyasi Etik” konulu bir konferans verildi.<br />

Konferansa SDÜ Rektörü Prof. Dr. Metin Lütfi<br />

Baydar, ö¤retim elemanlar› ve çok say›da konuk<br />

kat›ld›.<br />

Sezer son günlerde siyasetçiler Türkiye’nin<br />

siyasi konular›n› konufluyorlar diyerek bafllad›¤›<br />

konuflmas›nda “Geçmifl günlerde Antalya’da<br />

kat›ld›¤›m bir etkinlikte yapm›fl oldu¤um<br />

konuflmay› burada da tekrarlamak istiyorum. Türk<br />

Kültürü ve Siyaset hep ayr› konularm›fl gibi ele<br />

al›n›yor. Türk kültürü, daha genifl anlamda kültür<br />

ve siyasi etik ayr› olarak görülse de gerçekte<br />

kültürümüze sahip ç›k›p onunla geliflmeye<br />

çal›flmak etik de¤erleri pekifltirir. Anadolu topraklar›nda<br />

eski kavimlerin de etkisi ile büyük bir<br />

kültür birikiminin mirasç›lar› oldu¤umuzu<br />

düflünüyorum. Bugün tek kültürlü bir dünyaya<br />

gidilmek isteniliyor. Etkin güçler taraf›ndan sinema,<br />

tv ve benzeri araçlarla küresel dünyaya tek<br />

kültür dayat›l›yor. Sosyal, kültürel ve siyasal yaflam<br />

birbirine benzetilmeye çal›fl›l›yor. Uygarl›k projesinde<br />

kültürlerin korunmas› ve geniflletilmesi<br />

dünyaya ayr› bir renk katar. Tek kültürlü dünyada<br />

yaflaman›n anlams›z ve bofl oldu¤unu düflünüyorum.<br />

Binlerce y›ll›k büyük bir kültürün mirasç›lar›<br />

olarak onu korumal› ve geniflletmeliyiz. Baz›<br />

kesimler Anadolu’da hayat›n 1071’de<br />

bafllad›¤›n› san›yorlar. Ama daha<br />

öncede Anadolu’da yaflam vard›.<br />

Helen, Bizans, Hitit, Asur gibi<br />

uygarl›klardan ald›¤›m›z<br />

birikim sayesinde genifl bir<br />

kültür yelpazesine sahibiz.<br />

Kültür ve sanat› da birlikte kullanmak<br />

gerekir. Sanat sayesinde<br />

kültür yay›l›r ve genifller.<br />

Toplumlar üzerinde duyarl›l›¤›<br />

geniflletecek olan sanatt›r. Öyle derin<br />

bir halk kültürüne sahibiz ki türkülerimizle a¤lay›p<br />

gülüp, ninnilerimizle çocuklar›m›z› uyutuyoruz.<br />

Özellikle türkülerimiz di¤er kültürlerin türkülerinden<br />

oldukça farkl›d›r. Türkülerimizdeki<br />

çeflitlilik ve zenginlik baflka ülkelerin halk müziklerinden<br />

bizi ay›r›r. Çünkü Anadolu’da Ege,<br />

Karadeniz türküleri gibi farkl› tatlar baflka kültürlerde<br />

bulunmamaktad›r. Bizim bu farkl›l›¤›m›z› ve<br />

zenginli¤imizi yanl›fl anlay›p farkl› taraflara yöneltmek<br />

isteyenler var. AB sürecinde baz› kültürlerimiz<br />

az›nl›k statüsüne indirgemek isteniliyor. Bunlar›<br />

Türkiye’ye karfl› yap›lan bir ay›p olarak düflünüyorum.<br />

Bundan 800 y›l önce Anadolu topraklar›nda<br />

ayd›nlanma gerçeklefltirildi. Türkiye 800 y›l öncesine<br />

götürülmek isteniliyor. Mevlana bizim, Yunus<br />

Emre bizim, Afl›k Veysel bizim ne olursan ol yine<br />

gel diyen Mevlana bu topraklara ›fl›k saçm›flt›r.<br />

Türkiye Cumhuriyeti ile birlikte Atatürk ›fl›¤› bizi<br />

daha çok ayd›nlatm›flt›r.<br />

Türkülerin orijinal formlar›nda söylenmesi<br />

güzel olmakla birlikte ça¤dafl platformda senfonik<br />

olarak seslendirilmelerinin de çok güzel bir fley<br />

oldu¤unu düflünüyorum. Çok sesli müzik uygulamalar›n›<br />

da çok önemsiyor ve bunu baflaran<br />

toplumlarda demokrasi oldu¤unu düflünüyorum.<br />

Bütün bunlarla birlikte Kültür Bakanl›¤›,<br />

Turizm Bakanl›¤›na yem edildi. Cumhuriyet döneminde<br />

kültürel alanda yap›lan yat›r›mlar<br />

günümüzde yap›lmamakla birlikte, bir çok devlet<br />

tiyatrolar› ve kültür merkezleri ödenek<br />

yetersizli¤inden dolay› kapat›lmakta. Kültürel<br />

birikimimizi siyasal yozlaflma yüzünden siyasi etik<br />

oluflturmak için kullanamad›k. Özellikle askeri<br />

yönetimlerle birlikte her on y›lda bir kesintiye<br />

u¤rayan demokrasi ile tüm kesimleri siyasetten<br />

uzaklaflt›rd›k. Siyaset yap›larak ö¤renilece¤ine<br />

inanmakla birlikte, her on y›lda bir demokrasiye ara<br />

verildi¤inde, alakas› olmayanlar bakan oldu.<br />

Siyaset bilimden kopart›ld›. Akademisyenler<br />

siyasette yer almad›. Bilimin ›fl›¤›ndan yararlanamayan<br />

siyasi etik yozlaflt›. Örgütlü kesim siyasetten<br />

kopar›ld›. Siyaset tarikat iliflkileri artt›. Siyaset afl›r›<br />

pahal›laflt›. Siyasi kadrolar›n büyük paralar harcayarak<br />

baflka baflka isimlerle birlikte olmalar›, kamu<br />

araflt›rmalar›na göre parayla baz› kesimlerin yönlendirildi¤i<br />

görüldü.<br />

En önemlisi gençlik siyasetten kopar›ld›. Siyasi<br />

parti üyesi olamayan gençler daha yeni ç›kar›lan<br />

yasa ile birlikte siyasi partilere üye olmaya<br />

bafllad›lar. Bu büyük olumsuzlukla ç›kar ba¤›ml›s›<br />

olmayan gençlerin önü kesildi. Oysa gençlerimiz<br />

çok iyi yetifliyorlar ve geliflen teknoloji sayesinde<br />

29<br />

dünyay› çok iyi gözlüyorlar. Siyasi partilerdeki yozlaflman›n azalt›lmas›na<br />

yönelik gençlerin siyasi partilerde görev almalar› gerekti¤ini düflünmekteyim.<br />

Bunun yan› s›ra kad›nlar›m›z›n da siyasette daha çok yer almalar›<br />

gerekiyor. Siyasetin etik olmayan ellerde oldu¤unu düflünüyorum.<br />

Bununla birlikte siyasi partisiz bir demokrasi olmayaca¤›na göre gençlerin<br />

nitelikli insanlar›n ve bilim adamlar›n›n siyaseti kurtarmak için görev<br />

almalar› gerekmektedir. Hepimizin tafl›n alt›na elimizi koymas› gerekiyor.<br />

Hepimizin Türkiye’nin gelece¤ine katk›da bulunmas›n› istiyorum” diyerek<br />

sözlerine son verdi.<br />

Çal›flma Yaflam›na Bak›fl<br />

Süleyman <strong>Demirel</strong> Üniversitesi, ‹ktisadi ‹dari Bilimler Fakültesi<br />

taraf›ndan organize edilen konferansa Türkiye Odalar ve Borsalar<br />

Birli¤i (TOBB) Çal›flma ‹liflkileri Dan›flman› ‹smail Bayer kat›ld›.<br />

Bayer, “Geçmiflten Gelece¤e Çal›flma Yaflam›na Bak›fl: ‹fl Sendikas›<br />

ve Sigorta Yasalar›nda Son Durum” konulu bir konferans verdi.<br />

Bayer, çal›flma yaflam› ile ilgili bir genifl çerçeve çizmek amac›nda<br />

oldu¤unu belirtti. “Hangi bölümden olursan›z olun bir yerlerde<br />

çal›flma yaflam›n›n içerisinde olacaks›n›z” diyen Bayer, Cumhuriyet’<br />

ten önce Mecelle ‹fl Hukuku Kanunun oldu¤unu, Cumhuriyet’le birlikte<br />

‹zmir ‹ktisat Kongresi’nin yap›ld›¤›n› ve böylece ifl kanunlar›n›n<br />

geliflim ve de¤iflim içinde oldu¤unu, günümüzde de yeni ifl kanunun<br />

yürürlükte oldu¤unu kaydetti. Bayer, 1930’da ç›kart›lan ifl yasas›<br />

kanunuyla 30 y›l idare edildi¤ini daha sonra 1971’lerde 1475 say›l› ifl<br />

kanununun ç›kart›ld›¤›n› ard›ndan da 2003’lerde 4857 say›l› yeni bir<br />

ifl kanunun ç›kart›ld›¤›n› söyledi.<br />

K›dem tazminat› yasas›n› ve k›dem tazminat›n›n çal›flma<br />

yasas›ndaki sorununun devam etti¤ini ve uzun sürede devam<br />

edece¤ini belirten Bayer konuflmas›na flöyle devam etti; “‹fl güvencesi<br />

konusunda son y›llara kadar k›dem tazminat› yüzünden çok<br />

çat›flmalar oldu. fiimdi yeni düzenlemelere gidiliyor. Çal›flma<br />

iliflkilerinde ifl sa¤l›¤› ve ifl güvenli¤i konusu önem kazanmakta. 4857<br />

say›l› kanunda ifl sa¤l›¤› ve ifl güvenli¤i ile ilgili 40’› aflk›n yönetmelik<br />

ç›kt›. Avrupa Birli¤i yönetmeli¤inden tercüme edilip uygulamas›<br />

yap›ld› ve bu yüzden çok fazla yönetmelik ç›kar›ld›.” dedi.<br />

Bayer, “‹stihdam› gerçeklefltirmek için olumsuz bask›y›<br />

kald›rmam›z gerekiyor. Önemli olan istihdam›<br />

gelifltirmek. Böylelikle ekonomik rahatl›¤a gidebiliriz.<br />

‹stihdam art›nca üretim artacak ve<br />

refah seviyesi yükselecektir. Çal›flma<br />

yaflam›nda çal›flma süreleri önemlidir. ‹fl<br />

yasas›nda s›n›rl› olsa da ifl yasas› kanunu<br />

getirildi. fiimdi ç›kart›lan ifl gücü yasas›nda<br />

akdin ve feshin yaz›l› olmas› gerekli. 30<br />

iflçinin üzerinde iflçi çal›flt›r›-<br />

l›yorsa ifl gücü yasas›ndan<br />

yararlan›labilecek.” dedi.<br />

Bayer, Sendika ve toplu<br />

sözleflme yasas›n›da anlatt›<br />

ve iflçi-iflveren-devlet aras›ndaki<br />

sosyal iliflkiler iyi<br />

gidiyorsa her fleyin yolunda<br />

gidece¤ini belirtti.<br />

SDÜ Bülteni / Haziran 2005<br />

Türkiye’deki<br />

Ekonomik Büyüme<br />

A. Candafl ÇORÇOK<br />

SDÜ ‹ktisadi ve ‹dari Bilimler Fakültesi ile<br />

Ekonomi ve Yönetim Kulübü taraf›ndan,<br />

Isparta'da Verimlili¤i Artt›rma Projesi (VAP)<br />

kapsam›nda “Büyüme Stratejileri ve Verimlilik-<br />

Kalk›nma, Teknoloji ve Verimlilik ‹liflkileri”<br />

konulu bir konferans düzenlendi.<br />

Konuflmac› konuk olarak MPM Uzman› Dr.<br />

Halit Suiçmez’in kat›ld›¤› konferansta genel<br />

olarak Türkiye’nin 2001 krizinden sonraki<br />

dönemde ekonomik büyümesi ve bu büyümenin<br />

alt yap›s›n› dinleyicilere aktard›. Ekonomik<br />

büyüme ve verimlilik gibi kavramlar›n tan›m›n›<br />

yaparak konuflmas›na bafllayan Suiçmez,<br />

“Türkiye’de çok ve az konuflulan fleyler var.<br />

Bununla birlikte ekonomi konusu gündemde en<br />

çok yer kaplayan konulardan birisi. Peki nas›l<br />

büyüdük? ‹yi mi? Kötü mü? ‹stihdam art›yor<br />

mu? gibi sorular maalesef yan›ts›z kal›yor.<br />

Türkiye’deki büyüme verimlili¤e ba¤l› bir<br />

büyüme de¤ildir. Genelde üretim ve tüketim<br />

art›fl› yada sermaye art›r›m› gibi etkenlerle<br />

ekonomi ivme kazanmakta.” dedi. Türkiye<br />

Ekonomisi’nin performans›n› tablolarla<br />

aç›klayan Suiçmez, “Geliflmifl ülkelerde büyüme<br />

verimlili¤e ba¤l›d›r. Yani de¤iflen teknoloji ve<br />

yenilenen tekniklerle gerçekleflen ucuz maliyetli<br />

üretimlerle verimlilik art›r›larak büyüme sa¤lanmakta.<br />

Ancak biz teknolojiyi gelifltirerek ucuz<br />

maliyetli üretim yapam›yoruz. AB ülkeleri ile<br />

aram›zda bulunan en büyük sorunda bu.<br />

Tar›mda özellikle bu konu kendini aç›kça ortaya<br />

koyuyor. Teknolojiye dayal› tar›ma<br />

geçmedi¤imiz sürece tar›m sektörümüz gerilemeye<br />

devam edecek ve rekabet gücünü kaybedecektir.<br />

Türkiye’de büyüme istikrars›zd›r ve<br />

istihdam yaratm›yor. Verimlili¤e dayanm›yor ve<br />

niteli¤i tart›fl›lm›yor. Vizyonu ve muhasebesi<br />

yok. Biz akademik kariyer sahipleri olarak bu<br />

konuda daha fazla araflt›rma yapmal›y›z” diyerek<br />

konferans›n› bitirdi.


SDÜ Bülteni / Haziran 2005 30<br />

F.Nilhan ÖZALTIN<br />

Süleyman <strong>Demirel</strong> Üniversitesi Kültür<br />

Merkezi’nde “Türk Dünyas› ve Nevruz” konulu<br />

bir konferans gerçeklefltirildi. Üniversitemiz<br />

Atatürk ‹lkeleri ve ‹nk›lap Tarihi Araflt›rma ve<br />

Uygulama Merkezi taraf›ndan düzenlenen<br />

konferansa Türk Devlet ve Topluluklar›<br />

Dostluk ve Kardefllik ‹flbirli¤i (TÜDEV)<br />

Yönetim Kurulu Baflkan› Prof. Dr. Abdülhaluk<br />

Çay kat›ld›.<br />

Çay konuflmas›nda, 21 Mart Nevruz’un<br />

bölücü terörün vatan kurma ve bugünü milli<br />

bayram ilan etme giriflimleri ile gündeme<br />

getirdikleri bir gün olarak kamuoyuyla ilgi<br />

çekilmeye çal›fl›ld›¤›n› belirtti. Çay, “Nevruz’a<br />

bakt›¤›m›zda Türk Milli Takvimi<br />

diyebilece¤imiz 12 Hayvanl› Türk Takvimini,<br />

bahar›n karfl›lanma gelene¤ini görüyoruz. 12<br />

Hayvanl› Türk Takvimine göre 21 Mart y›l<br />

bafl› olarak görülürdü. Destanlarda da Nevruz<br />

aranabilir. Türkiye’nin siyasi kültürü<br />

fiehname’de geçen Nevruz gelene¤i ortaya<br />

ç›kar. Türk destanlar›na bak›ld›¤›nda 7-8<br />

destanda bunu görmek mümkündür.<br />

Bunlardan en önemlisi Ergenekon destan›d›r.<br />

21 Mart gün dönümüdür. Buna K›rg›zlarda<br />

Türkiye'de Üniversiteli Olmak,<br />

Ba¤›ml›l›k–Özerklik<br />

SDÜ Kültür Merkezi'nde “Türkiye'de Üniversiteli<br />

Olmak ve Ba¤›ml›l›k-Özerklik" konulu bir<br />

konferans düzenlendi. Ankara Üniversitesi T›p<br />

Fakültesi Psikiyatri Anabilim Dal› Ö¤retim Üyesi<br />

Prof. Dr. Y›ld›r›m B. Do¤an'›n konuflmac› olarak<br />

kat›ld›¤› konferansa, Rektör Yard›mc›s› Prof. Dr.<br />

Mahmut Bülbül, Isparta MYO Müdiresi Prof. Dr.<br />

Kezban Ifl›k, ö¤retim elemanlar› ve çok say›da<br />

ö¤renci kat›ld›.<br />

Isparta Meslek Yüksekokulu taraf›ndan<br />

organize edilen konferansta,<br />

Do¤an genel olarak gençlerin<br />

sorunlar›n› anlatmaya çal›flt›.<br />

Türkiye'de üniversiteli olman›n<br />

zor oldu¤unu belirten<br />

Do¤an " Özellikle geliflmesi<br />

bizde oldu¤u gibi sanc›l› olan<br />

ülkelerde üniversite ö¤rencilerinin<br />

üzerine büyük bir<br />

yük biniyor. Bu yüklerin<br />

alt›ndan kalkabilmek için<br />

öncelikle iyi yurttafl olmak<br />

Türk Dünyas› ve Nevruz<br />

A. Candafl ÇORÇOK<br />

Ça¤, Yenigün isimleri verilirdi. 90’l› y›llarda<br />

Sovyetler Birli¤i’nin da¤›lmas› ile ba¤›ms›zl›¤a<br />

kavuflan Türk Cumhuriyetleri’nde Nevruz<br />

gündeme getirildi ve bayram olarak kutlanmaya<br />

baflland›. O tarihten itibaren bizde de<br />

devlet taraf›ndan kutlanan bir bayram haline<br />

geldi. Osmanl› Döneminde de sarayda Nevruz<br />

gelene¤inin oluflturuldu¤u görülüyor. Nevruz<br />

fliirden sosyal hayata ve saray adab›nda önemli<br />

rol alm›flt›r. Nevruz bir baflkald›r› günü<br />

de¤ildir. Geleneklerimizden gelen bir bayramd›r.<br />

Kardefllik, dayan›flma ve hoflgörüyü temsil<br />

eden bir bayramd›r.” dedi.<br />

Çay, Türk Dünyas›ndan da bahsetmek istedi¤ini<br />

belirtti ve flöyle devam etti, “250 milyon<br />

Avrasya camias› var. Bu co¤rafya yer alt›,<br />

yerüstü, insan gücü ile jeopolitik önem tafl›yan<br />

bir bölgedir. Oldukça genifl petrol havzas›<br />

bulunmaktad›r. Dolay›s›yla büyük devletler<br />

bu enerji kaynaklar›na sahip olmak için politikalar<br />

yürütmektedir.” Çay, 1991’de Türk<br />

dünyas› ve Türkiye’nin kucaklaflt›¤›n› belirtti<br />

ve “Bu co¤rafyada kavga kendi kavgam›zd›r.<br />

Bu co¤rafya çok önemli ancak iyi yönetimler<br />

getirilememifltir.” dedi.<br />

zorundas›n›z. ‹yi yurttafl olmazsan›z eksik<br />

kal›rs›n›z. Eyleminiz ve düflünceniz ne olursa<br />

olsun hedefe ulaflamaz çok çabuk y›pran›r ve<br />

bitersiniz. Ben her zaman kendime flu fikri ilke<br />

edindim. Ben önce iyi insan, sonra iyi yurttafl ve<br />

sonra da iyi bir doktorum. Sizlerin de bunu bu<br />

flekilde görmenizi ve düflünmenizi istiyorum"<br />

dedi.<br />

Konuflmas›na özerklik ve ba¤›ms›zl›k<br />

kavramlar›n› anlatarak devam eden Do¤an "<br />

Özerklik denince akl›n›za ne geliyor? Özellikle<br />

ö¤rencilik hayat›m›zda özerk ve ba¤›ms›z bir<br />

hayat sürebiliyor muyuz. Yoksa hiyerarfli<br />

içerisinde kaybolup gidiyor muyuz. Bu ülkenin<br />

ne istedi¤ini bilen, soran ve sorgulayarak yetiflen<br />

bir gençli¤e ihtiyac› var. ‹çinizde kaç kifli ö¤renci<br />

haklar›n›, not sistemini, kendini koruyan kanunlar›<br />

tam olarak biliyor. Özerkli¤inizi ve<br />

ba¤›ms›zl›¤›n›z› en iyi flekilde kullan›n. Ülkenin<br />

geliflimi s›ras›nda üzerinizi binecek yükleri<br />

böylelikle daha rahat kald›rabilirsiniz" diye<br />

konufltu.<br />

31<br />

TÜRK‹YE AB iliflkisine<br />

SDÜ Fen Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümü<br />

Ö¤retim Üyesi Yrd. Doç. Dr. fienol Kantarc›, “Türkiye<br />

AB ‹liflkileri, Dünü, Bugünü, Yar›n›” konulu bir konferans<br />

verdi.<br />

Kültür Merkezi’nde gerçeklefltirilen etkinlikte<br />

Kantarc›, Türkiye-AB iliflkisini karfl›l›ks›z aflk olarak<br />

de¤erlendirdi. Kantarc›, “Günümüzde Türkiye’nin<br />

ç›karlar›n› koruyanlar ve düflünenler statükocu olarak<br />

adland›r›lmakta. Ve bununla birlikte karfl›l›ks›z, platonik<br />

aflk peflinde koflanlarda ne olursa olsun AB’ye<br />

girelim derlerken kendilerinden ve ülkemizden ödün<br />

vermekteler. En basit ortakl›kta bile insanlar masaya<br />

oturup ç›karlar›n› ve menfaatlerini konuflurlar. Fakat<br />

biz bu ortakl›¤› kurmaya çal›fl›rken bir çok olay›<br />

görmezden gelmekteyiz. Baz› sorular sormal›y›z<br />

kendimize!. AB gerçekten bizi istiyor mu? AB’nin kaç<br />

y›ll›k ömrü kald›? Norveç-‹sviçre gibi Avrupa’n›n<br />

ortas›nda bulunan ülkeler neden AB’ye girmiyorlar?<br />

Bütün bu sorular sorulmuyor ve adeta görmezden<br />

geliniyor.” dedi. Konuflmas›na Avrupa ve Amerika’n›n<br />

konuyla ilgili gerçek görüfllerini belirterek devam eden<br />

Kantarc›, “CIA 17 Aral›k 2004 tarihinden birkaç gün<br />

önce bas›nda yer almayan bir raporu aç›klad›.<br />

“Türkiye’nin üyeli¤i AB’yi parçalayacakt›r.<br />

”Avustralya Stratejik Araflt›rma Merkezi’nin bir<br />

raporuna göre “Türkiye’nin üyeli¤i stratejik ve co¤rafi<br />

aç›dan AB’nin güvenli¤ini tehlikeye sokacakt›r.”<br />

Bunun gibi bir çok örnekle birlikte biz acaba neyin<br />

peflinden kofluyoruz? Avrupa hiçbir zaman bizi<br />

kendinden saymad›. Fransa Halk›n›n yüzde 74’ü ve<br />

tüm AB’de yaflayan insanlar›n yüzde 80’i bizi istemiyor.”dedi.<br />

Avrupa ve Dünya bas›n›nda AB ve Türkiye<br />

ile ilgili karikatürleri göstererek konuflmas›na devam<br />

eden Kantarc› medyaya da de¤inerek “Maalesef en<br />

büyük kirli oyunlarda medya üzerinden gerçeklefliyor.<br />

Amerika’da yay›nlanan diziler ve haberlerde ya da<br />

Avrupa’da, Türkiye olabildi¤ince karalan›yor ve<br />

oldu¤undan çok farkl› bir halde gösterilmeye<br />

çal›fl›l›yor. Bununla beraber bizim bas›n›m›zda da bir<br />

çok haber maalesef görmezden gelinmekte.” diye<br />

konufltu.<br />

Avrupa ve AB’nin gelece¤i ile ilgili olarak<br />

konuflmas›n› sürdüren Kantarc› flöyle devam etti: “AB<br />

bir uygarl›k projesiydi. AB iflsize ifl, evsize ev, daha<br />

fazla ekmek, daha fazla özgürlüktü. Ancak<br />

günümüzde Avrupa Birli¤i kendi halk›na ifl bulamaz<br />

hale geldi. Son kat›lan ülkelerle birlikte iflsizlik oran›<br />

yüzde 40’a yaklaflt›. Bu Avrupa m›? Bize ifl verecek. Git<br />

gide yafllanan nüfusu ile birlikte. AB serbest dolafl›md›,<br />

kalk›nmayd›, milli gelirin yükselmesiydi. AB zaten<br />

y›k›lacak bu sorunlarla birlikte ayakta kalmas› çok zor<br />

görünüyor. Bununla birlikte<br />

AB bize baz› konularda zorlama<br />

yap›yor. K›br›s sorunu,<br />

Ermeni sorunu, az›nl›k<br />

sorunu, Ege sorunu<br />

gibi. Madem AB’ye<br />

girece¤iz hep beraber<br />

serbest dolaflaca¤›z Ege<br />

hepimizin denizi olacak<br />

K›br›s’a beraber gidece¤iz<br />

peki neden bu<br />

konular› her f›rsatta gündeme<br />

getirme ihtiyac›<br />

duyuyorlar.”<br />

SDÜ Bülteni / Haziran 2005<br />

KARfiILIKSIZ AfiK benzetmesi<br />

A. Candafl ÇORÇOK<br />

“En basit ortakl›kta bile insanlar masaya oturup<br />

ç›karlar›n› ve menfaatlerini konuflurlar. Fakat biz bu<br />

ortakl›¤› kurmaya çal›fl›rken bir çok olay› görmezden<br />

gelmekteyiz. Baz› sorular sormal›y›z<br />

kendimize! AB gerçekten bizi istiyor mu?”


Süleyman <strong>Demirel</strong> Üniversitesi de¤erli<br />

bir siyasetçiye ev sahipli¤i yapt›. TBMM<br />

Eski Baflkan›, ‹çiflleri ve Milli Savunma<br />

Eski Bakan› ‹smet Sezgin’e Türk siyasetine<br />

yapm›fl oldu¤u önemli katk›lardan<br />

dolay› SDÜ Senatosu taraf›ndan al›nan<br />

kararla “Kamu Yönetimi” dal›nda fahri<br />

doktora payesi verildi.<br />

<br />

<br />

<br />

<br />

<br />

<br />

33<br />

Kültür Merkezi’nde gerçekleflen törene Isparta<br />

Valisi ‹sa Parlak, SDÜ Rektörü Prof. Dr. Metin<br />

Lütfi Baydar, Rektör Yard›mc›lar›, Dekanlar,<br />

ö¤retim elemanlar›, ö¤renciler, çeflitli illerden<br />

gelen konuklar ve çok say›da davetli kat›ld›.<br />

Tören ilk olarak sayg› duruflu ve ‹stiklal Marfl›’n›n<br />

okunmas›yla bafllad› ve Burdur E¤itim Fakültesi<br />

ö¤retim elemanlar›n›n müzik dinletisiyle devam<br />

etti. Ard›ndan sinevizyon gösterisi ile birlikte<br />

Sezgin’in özgeçmifli okundu.<br />

SDÜ Rektörü Baydar taraf›ndan Sezgin’e Fahri<br />

Akademik Paye Diplomas› takdim edildi ve binifl<br />

giydirildi.<br />

‹smet Sezgin törenin ard›ndan “Kamu ve<br />

Siyaset” konulu bir konferans verdi ve elli y›l›<br />

aflan siyaset yaflam›nda kazand›¤› tecrübeleri<br />

aktard›. Sezgin’in konuflmas› aynen flöyle;<br />

Say›n Vali;<br />

Say›n Rektör;<br />

De¤erli bilim adamlar›;<br />

Sevgili ö¤renci kardefllerim ve<br />

Bas›n›m›z›n seçkin temsilcileri...<br />

Bana, yaflam›m›n en güzel anlar›ndan birini sunan bu güzel<br />

ve anlaml› günde konuflmama bafllarken hepinizi en içten sevgi<br />

ve sayg›lar›mla selamlamak isterim.<br />

Elli y›l› aflan siyaset yaflam›mda pek çok ödüller ald›m. ‹ltifatlara<br />

konu oldum. Bunlarla mutluluklar yaflad›m, gururland›m.<br />

Ama, bana tevcih etti¤iniz unvan ve ödül bugüne kadar<br />

yaflad›¤›m duygular›n en güzelini, en yücesini bana tatt›rd›.<br />

Mutluyum. Özellikle benim yafl›mda olanlar›n geçmiflleriyle<br />

hesaplaflmalar› kaç›n›lmazd›r. Hesaplaflman›n sonucunda<br />

yaflam bilançosu “art›” ç›karsa bundan tatl› bir haz duyar›z. Hele<br />

bu bilanço, bugün oldu¤u gibi, baflkalar› taraf›ndan da onaylanm›fl<br />

ve desteklenmiflse.<br />

Gururluyum. Çünkü beni bu ödüle “siz” lay›k gördünüz.<br />

“Sizler”, yani derin sayg› duydu¤um bir mesle¤in temsilcileri...<br />

Bilim adamlar›... Çok parlak olaca¤›na içtenlikle inand›¤›m<br />

ülkemin gelece¤ini belirleyen mimarlar.<br />

Üretti¤iniz ve yayd›¤›n›z ve gelecekte daha da çok<br />

üretece¤iniz ve yayaca¤›n›z bilgi, teknik ve yöntemlerle ulusal<br />

kalk›nmam›z› güvence alt›na alacak ve toplumumuzun ça¤dafl<br />

yaflam standartlar›na ulaflmas›n› sa¤layacak olan seçkin insanlar...<br />

Sizlersiniz asl›nda topluma ak›lc› düflünmeyi ö¤reten.<br />

Sizlersiniz bize bilimi, bilgiyi ve bilimsel araflt›rma yöntemlerini<br />

gösteren.<br />

Bu nedenle daha çok gururluyum. Bu ödül “sizin” ödülünüz<br />

oldu¤u için...<br />

Kendimi gerçekten mutlu hissederim , flayet, bu ülkenin<br />

toplumsal ve ekonomik geliflme çizgisini bir nebzecik olsun ilerletebildiysem<br />

ve bu ulusun özverili ve s›k›nt›l› geçmiflini parlak<br />

ve umut dolu günlere dönüfltürmekte birazc›k olsun katk›da<br />

bulunabilmifl isem.<br />

Gerçekten gurur duyar›m, flayet, sizler taraf›ndan böyle<br />

SDÜ Bülteni / Haziran 2005<br />

görülüyor ve kabul ediliyorsam.<br />

Bu anlaml› ödülü naciz kiflili¤ime lay›k gören ve ilerlemifl<br />

yafl›mda onur, mutluluk ve gurur duygusunu bana tekrar<br />

yaflatan güzel memleketimin, güzel Türkiye’min, gül kokulu<br />

yöresinin seçkin bilim kurulufluna, Isparta Süleyman <strong>Demirel</strong><br />

Üniversitesi’ne flahs›ma gösterdikleri teveccühden ötürü içtenlikle<br />

teflekkür ediyorum.<br />

Ödülü gururla, mutlulukla ve onurla kabul ediyorum.<br />

Sevgili Konuklar,<br />

De¤erli Ö¤renciler,<br />

‹zin verirseniz bu anlaml› günde yaflam bilançomun özet sayfas›na<br />

bir göz atmak ve orada yer alan baz› düflüncelerimi sizlere<br />

arz etmek ve Türk siyasal yaflam›n›n hem içinde bulundu¤u<br />

koflullara ve hem de gelece¤ine iliflkin baz› görüfllerimi sizlerle<br />

paylaflmak isterim.<br />

De¤erli konuklar;<br />

Siyasi kariyerime bafllad›¤›m günlerdeki Türkiye gözlerimin<br />

önüne geliyor. Kapal› ve tar›ma dayal› bir ekonomi. Nüfusun<br />

yüzde 60’› k›rsal kesimde. Ulusal gelir birey bafl›na 500 dolar›n<br />

alt›nda. Nüfus art›fl oran› yüzde 3’ün ve bebek ölüm oran› binde<br />

150’nin üzerinde. Beklenen ortalama yaflam süresi 50 y›l<br />

civar›nda. Telefonla flehirler aras› konuflabilmek için telefon<br />

bafl›nda saatlerce beklemek zorunlulu¤u var. fiehirler aras›<br />

ulafl›m zor ve zaman al›c›. Altyap› yetersiz. Mal, ürün ve hizmetlerin<br />

dolafl›m›nda ciddi engeller var. Kamunun ekonomideki<br />

pay› yüzde 70’lerin üzerinde. Endüstri s›n›rl› ve devlet<br />

güdümünde. K›sacas›, hem ekonomik ve hem de toplumsal<br />

yaflam s›n›rl› ve s›k›nt›l›.<br />

Bugün de s›n›rl›l›klar ve s›k›nt›lar var. Ancak, bugünkü<br />

Türkiye’de ekonomik ve toplumsal parametreler çok daha farkl›.<br />

Biraz önce belirtti¤im de¤erlerin hepsinde çok ciddi iyileflmeler<br />

var. Yaflam standard› yükselmifl. Endüstrileflmifl bir toplum<br />

olmufluz. Çevreyi daha çok kirletmifliz. Özel sektör büyümüfl ve<br />

güçlenmifl. Dünya ile rekabet edebilen aç›k bir ekonomi olmufluz.<br />

Kentsel bir toplum olmufluz. Altyap›larda, yeterli olmamakla birlikte<br />

önemli iyileflmeler var. K›sacas›, de¤iflmifliz, geliflmifliz. Bu<br />

birinci saptamam.<br />

‹kinci saptamam ise siyaset adam›yla ilgili. Siyaset adam›


SDÜ Bülteni / Haziran 2005 34<br />

35<br />

SDÜ Bülteni / Haziran 2005<br />

kamu yarar›n›n sa¤lanmas› için düflünen, araflt›ran, sorun<br />

belirleyen, sorunlar›n çözümü için aray›fllar içine giren, en<br />

elveriflli çözüm yolunu bulan ve bunu uygulama alan›na sokan<br />

kimse olmak durumundad›r. Çünkü siyaset adam›, ad›na devlet<br />

denilen bürokratik bir yap›n›n yönetiminden birinci derecede<br />

sorumludur. Devlet karar alma yeridir. Siyaset adam› da karar<br />

aland›r, karar verendir. Siyasetçi ald›¤› kararlarla devlete yön<br />

verir. Bu kararlar toplumu flekillendirir, biçimlendirir.<br />

Benim siyaset yapma felsefemin özü de bu noktada ortaya<br />

ç›kar. ‹nan›r›m ki siyasal karar alma sürecinde flans›n ya da<br />

tesadüfün rolü ya yoktur ya da çok s›n›rl›d›r. Ald›¤›n›z kararlarla<br />

düzenler kurars›n›z. Düzeni nas›l kurarsan›z, düzen öyle<br />

çal›fl›r. Bu süreç içinde gizemli, sihirli dolayl› ve soyut kalan<br />

hiçbir yan yoktur. Bu ba¤lamda, siyaset son derece somut ve<br />

do¤rudan sonuçlar üreten bir olgudur. Verdi¤inizden fazlas›n›<br />

alamazs›n›z. Siyasetten mucize bekleyemezsiniz. Halk›m›z çok<br />

do¤ru bir özdeyifli vard›r: ‘ Ne koyarsan afl›na, o gelir kafl›¤›na!”<br />

Buna, son günlerin moda deyimiyle, isterseniz “siyaset<br />

mühendisli¤i” ya da “toplumsal sistem mühendisli¤i” de diyebilirsiniz.<br />

Ad›na devlet denilen mekanizma “düzen”ler ve “süreç”ler<br />

toplulu¤undan baflka bir fley de¤ildir. Bu düzen bir tanr› emri<br />

de¤ildir. ‹nsanlar taraf›ndan yap›lm›flt›r. ‹nsanlar taraf›ndan<br />

de¤ifltirilebilir, gelifltirilebilir, iyilefltirilebilir ya da daha da<br />

kötülefltirilebilir. Siyasal performans, kurulan düzenin isabetlilik<br />

derecesine ba¤l›d›r. ‹yi düzen kurarsan›z, iyi sonuç al›rs›n›z.<br />

Siyasetin amac› bu ikilemi etkili<br />

bir flekilde çözmektir. Tüm<br />

siyasal yaflam›mda bu<br />

inanca ba¤l› kald›m ve<br />

inanc›m›n gereklerini<br />

yeteneklerim ölçüsünde<br />

yerine getirmeye<br />

çal›flt›m.<br />

Bugün ülkemizin<br />

içinde bulundu¤u<br />

siyasal sorunlar da<br />

aç›klamaya çal›flt›¤›m<br />

inançla yak›ndan ilgilidir.<br />

Biraz önce, ülkemizin<br />

ekonomik kalk›nmas›n›n<br />

ve toplumsal<br />

de¤ifliminin olumlu yanlar›na<br />

iflaret ettim. Bu ba¤lamda,<br />

üzerinde as›l<br />

durulmas› gereken<br />

sorun “devlet”<br />

ad›na kurdu-<br />

¤umuz düzenlerin<br />

ve oluflturdu¤umuz<br />

süreçlerin<br />

söz konusu<br />

sosyoekonomik<br />

geliflmeye uygunluk düzeyidir. ‹çinde bulundu¤umuz siyasal<br />

koflullar, söz konusu iki yap› aras›nda, yani “sosyo ekonomik<br />

yap›” ile “devlet yap›s›” aras›nda baz› uyumsuzluklar bulundu¤unu<br />

göstermektedir.<br />

Bu yolda kan›tlar vard›r. Örne¤in, yerel yönetimler daha<br />

fazla siyasal tan›nma ve prestij talep etmektedirler. ‹fladamlar›<br />

kurduklar› dernekler ve vak›flar arac›l›¤›yla ülkenin temel sorunlar›<br />

konusunda görüfller ve öneriler öne sürmektedirler. Yani,<br />

sermaye toplumun yönetiminde daha fazla rol sahibi olmak istemektedir.<br />

Toplumun siyasetçiye güveni azalm›flt›r. IMF ve<br />

Dünya Bankas› siyasetçiye olan güvensizlik nedeniyle say›lar›<br />

20’yi bulan siyasal iradeye karfl› “ba¤›ms›z kamu yönetimi<br />

kurumlar›” oluflturmay› Türkiye ile iflbirliklerinin ön koflulu konumuna<br />

getirmifllerdir. Parti disiplini nedeniyle milletvekilleri<br />

yasama sistemine karfl› yabanc›laflm›flt›r. “Bürokrat-siyasetçi”<br />

çat›flmas› ya da uzlaflmas› (!) garip sonuçlar üretmeye<br />

bafllam›flt›r.<br />

Bu ve benzeri göstergelerin listesini uzatmak olanakl›d›r.<br />

Ancak, ortaya kesin bir sonuç ç›kmaktad›r. Türkiye’nin devlet<br />

yap›s›nda de¤ifliklik yap›lmal› ve 21 inci yüzy›l Türk toplumunun<br />

ekonomik ve toplumsal koflullar›na uygun yeni bir devlet<br />

yap›s› oluflturulmal›d›r. Bu gereksinim yaln›zca “kamu yönetimi<br />

reformu” olarak görülmemelidir. Kamu yönetimi reformu<br />

yan›nda, ayn› s›k›nt›lar, yaflayan yasama organ›nda ve yarg›<br />

organ›nda da reform gereklidir. Hatta, siyaset yapmaya yani<br />

siyasal partilere ve seçim sistemlerine iliflkin koflullar da<br />

de¤iflmelidir. Bunun do¤ru ad› devlet reformudur. Türkiye’nin<br />

etkili ve do¤ru bir Devlet Reformu’na gereksinim duydu¤u<br />

yads›namaz, inkar edilemez bir gerçektir. Bir ihtiyaçt›r.<br />

Ama nas›l çözülecektir?<br />

Çok kapsaml› olan bu soruya bir siyaset adam› olarak aç›kl›k<br />

getirmenin yararl› olaca¤›n› düflünüyorum. “Siyaset adam›”<br />

kavram›n› siyasal parti üyesi ya da yöneticisi anlam›nda de¤il;<br />

fakat toplumun siyasal iradesini temsil etmek üzere halk›n<br />

do¤rudan oyuyla kamu hizmeti görmek üzere seçilenler<br />

anlam›nda kulland›¤›m› özellikle vurgulamak isterim.<br />

Bu ba¤lamda, siyaset adam›n› odak olarak alan üç temel iliflki<br />

türü siyasal sistemin baflar›s› aç›s›ndan önem tafl›r.<br />

-siyasetçinin ifladamlar› ile iliflkisi,<br />

-siyasetçinin bürokratlarla iliflkisi ve<br />

-siyasetçinin yurttafllarla iliflkisi.<br />

Siyasal yaflam›n yeniden düzenlenmesi çal›flmalar›nda bu üç<br />

iliflkinin mercek alt›na al›nmas›, bu iliflkilerde yaflanmakta olan<br />

sorunlara isabetli tan›lar konulmas› ve tan›mlanan sorunlar›<br />

giderecek etkili çözüm yollar› bulunmas› büyük önem tafl›maktad›r.<br />

Hemen belirtmeliyim ki, bu gereksinim yaln›zca Türkiye’<br />

ye özgü de¤ildir. Dünyan›n hemen hemen her ülkesinde benzer<br />

sorunlar yaflanmaktad›r.<br />

Önce, “siyasetçi- ifladam›” iliflkileri üzerinde durmak istiyorum.<br />

Konuflmam›n bafllang›c›nda siyaset adam›n›n temel<br />

niteli¤inin karar vermek oldu¤una iflaret etmifltim. Bu ifllevin<br />

do¤al sonucu rant yaratmakt›r. Siyasetçi ald›¤› kararlarla<br />

ekonomik, siyasal ve toplumsal rantlar yarat›r. Bunlar aras›nda<br />

kuflkusuz en fazla önemli olan› ekonomik rantt›r. Ekonomik rantla<br />

en fazla ilgili olan toplumsal s›n›f da ifladamlar› yani sermaye<br />

sahipleridir. Yarat›lan ekonomik rant nedeniyle siyasetçiifladam›<br />

iliflkilerinin do¤ru ve sa¤l›kl› düzenlenmesi büyük önem<br />

tafl›r. Kuflkusuz, siyasetçi ulusal ve yerel ekonominin geliflmesi<br />

konusuyla yak›ndan ilgilidir. Ekonomik geliflme günümüzde<br />

toplumlar›n en fazla gereksinim duydu¤u<br />

aland›r. Ancak, ortaya ç›kan ekonomik rant<br />

pek çok kimseye cazip gelebilir ve ranttan<br />

daha fazla pay alma güdüsünü tetikleyebilir.<br />

Türkbank’›n özellefltirilmesine iliflkin<br />

duyumlar hala kulaklar›m›zdad›r. Devlet<br />

reformu yaparken siyasetçi-ifladam› iliflkilerine<br />

özel çözümler getirmek gerekir. Çözümü<br />

sa¤layacak pek çok yeni süreç bulunabilir. Bu<br />

çal›flmaya “ ifl eti¤i” ad›n› verebiliriz. Ülkemizin<br />

çözüm bekleyen sorunlar›ndan birincisi<br />

budur.<br />

Üzerinde duraca¤›m ikinci kritik iliflki<br />

“siyasetçi” ile “bürokrat” aras›ndaki iliflkidir.<br />

Siyasetçi karar al›r ve al›nan kararlar rant<br />

yarat›r. Bürokrat kararlar› uygular ve uygularken<br />

rant› da¤›t›rlar. Siyasetçi-bürokrat<br />

iliflkilerinin içinde bulundu¤u bu koflullar iliflkinin taraflar›<br />

aras›nda rekabete ve hatta çat›flmaya yol açar.<br />

Dünya siyasal tarihi bir anlamda bu iliflkilerin de tarihidir.<br />

Konuya ilk dikkati çekende Woodrow Wilson olmufltur.<br />

Amerika Birleflik Devletleri’nde “spoils” olarak bilinen “ganimet<br />

sistemi” nin sanc›lar›n› çeken bu topluma ilk rahatlat›c› mesaj<br />

ondan gelmifltir: siyaset ve bürokrasi birbirinden ayr›lmal›d›r.<br />

Max Weber ideal bürokrasiyi tan›mlarken bürokrasinin<br />

siyasetten ayr› bir olgu oldu¤una ve bürokratlar›n yans›z ve<br />

objektif memurlar olduklar›na dikkat çekmifltir.<br />

Bugün dünya üzerinde yap›lan düzenlemelere bak›ld›¤›nda<br />

bürokrat-siyaset adam› iliflkilerinin “tam kopukluk” tan; lobicilik<br />

çal›flmalar›na izin veren “s›n›rl› iliflkiler” sistemine kadar<br />

de¤iflebilen görünümler alabildi¤i görülmektedir. Siyasal ve<br />

bürokratik yozlaflman›n yafland›¤› toplumlarda siyasetçibürokrat<br />

çat›flmas›n›n kolayl›kla uzlaflmaya, dayan›flmaya ve<br />

paylaflmaya dönüflmesi olas›l›¤› yüksektir. Türkiye’nin<br />

“Uluslararas› Yolsuzluk Ligi” ndeki s›ras›n›n yüksekli¤i bu<br />

uzlaflman›n bir göstergesidir.<br />

Siyasetçi kendisine siyasal aç›dan sad›k bürokrat arar. Onu<br />

bulur ve yükseltir. Amac›, onun arac›l›¤›yla yaratt›¤› rant›n<br />

da¤›t›m›n› da kontrol alt›nda tutabilmektir. Daha birkaç hafta<br />

önce iktidar partisine mensup bir il baflkan›n›n “Atamas›n›<br />

yapt›rd›¤›m bürokratlar öncelikle bana karfl› sorumludur, hatalar›n›n<br />

hesab›n› önce ben sorar›m” anlam›ndaki sözlerini<br />

Siyaset özneldir, yani<br />

subjektiftir. Siyasetçinin<br />

kiflisel alg›lama kapasitesine<br />

ba¤l›d›r. Bürokrasi<br />

nesneldir. Yani objektif ve<br />

yans›zd›r. Bu nedenle,<br />

siyaset bürokratiklefltirilmemeli;<br />

bürokrasi<br />

siyasilefltirilmemelidir. Bu<br />

çal›flmaya ben “bürokratik<br />

etik” ad›n› vermeyi tercih<br />

ediyorum.<br />

dehfletle an›ms›yorum. Buna benzer sözlere<br />

1980 sonras› dönemlerde de tan›k olmufltum.<br />

Bürokrat da kendisini yükseltecek siyasetçi<br />

arar. Onun arac›l›¤›yla ile bürokratik yükselmenin<br />

daha kolay olaca¤›na inan›r. Bunun örneklerinin<br />

pek çok oldu¤unu hepimiz biliyoruz.<br />

K›saca aç›klamaya çal›flt›¤›m nedenlerle,<br />

Devlet Reformu yap›l›rken bu iliflki üzerinde de<br />

özellikle durulmal› ve etkili çözümler getirilmelidir.<br />

Siyaset özneldir, yani subjektiftir.<br />

Siyasetçinin kiflisel alg›lama kapasitesine<br />

ba¤l›d›r. Bürokrasi nesneldir, yani objektif ve<br />

yans›zd›r. Bu nedenle, siyaset bürokratiklefltirilmemeli;<br />

bürokrasi siyasilefltirilmemelidir. Bu<br />

çal›flmaya ben “bürokratik etik” ad›n› vermeyi<br />

tercih edirim. Ancak, bürokratik etik sa¤lan›rken<br />

“ifrat-tefrit” ikilemi içine de<br />

düflülmemelidir. Siyasetçi karar aland›r. Bürokrat karar› uygulayand›r.<br />

Siyasetçinin dürüst bürokrata ve bürokrat›n sa¤l›kl›<br />

düflünen siyasetçiye ihtiyac› vard›r. Bu ihtiyaçlar aras›ndaki<br />

denge sa¤lam ve güçlü kuruldu¤u oranda “bürokrasi” ayn›<br />

zamanda bir “meritokrasi” yani “erdemlilik rejimi” olacakt›r.<br />

Aranan denge, kamu yönetiminde siyasal sadakat ölçütünün<br />

yerini liyakat ve ehliyet ilkelerine b›rakmas›nda sakl›d›r.<br />

Üçüncü kritik iliflki siyaset adam› ile yurttafllar aras›ndaki<br />

iliflkidir. Demokratik rejimlerde devletin halk›n seçti¤i kimseler<br />

arac›l›¤›yla yönetilmesi temel ilkedir. Seçilenlerin halk›n isteklerini<br />

temsil etmek yetkisine sahip olduklar› varsay›l›r. Bu<br />

varsay›m her zaman do¤ru de¤ildir. Bir kere halk genelde sorunlar<br />

konusunda yeterli bilgi sahibi de¤ildir. Anl›k karar verir.<br />

Yan›lma pay› yüksektir. Halk isteklerinin neler oldu¤u da ço¤u<br />

kez belli de¤ildir. Bu nedenle siyasetçiler halk ad›na karar vermekte<br />

kendilerini özgür kabul ederler ve verdikleri her karar›n<br />

halk taraf›ndan verilmifl oldu¤unu düflünürler. Ödevin ne<br />

oldu¤u aç›kça belli olmad›¤› için ödevin yap›l›p yap›lmad›¤›n›<br />

denetlemek olana¤› da s›n›rl›d›r. Bu durum, demokrasilerde<br />

seçilmifllerin denetimsiz ve sorumsuz kalmas›na yol açar. Bu<br />

durumun do¤al sonucu da “keyfi”liktir. Oysa, demokrasilerde,<br />

seçilmifl ve toplumun vekaletini üzerine alm›fl olanlar›n vekalet<br />

verenler yani yurttafllar taraf›ndan etkili bir flekilde denetlenmesi<br />

gerekir. Dört yada befl y›lda bir yap›lan dönemsel seçimlerde oy<br />

kullanmakla bu denetleme yap›lamaz. Ya da, böyle bir denetim


SDÜ Bülteni / Haziran 2005 36<br />

37<br />

SDÜ Bülteni / Haziran 2005<br />

etkili olarak kabul edilemez. Bu nedenlerle, ülkemizde yurttafllar›n<br />

siyasal karar alma sürecine daha etkili bir flekilde<br />

kat›lmas›n› sa¤layacak yollar›n aranmas› ve bulunmas› gerekmektedir.<br />

Ayr›ca, toplumun daha fazla bilgili k›l›nmas› için<br />

siyasal yaflamda daha fazla saydaml›k sa¤lanmal›d›r. Bunu<br />

gerçeklefltirmenin yollar›ndan birinin kamu hizmetlerine<br />

“standart” getirmek oldu¤u bilinmelidir. Ben buna “siyasal<br />

etik” ad›n› veriyorum.<br />

De¤erli konuklar; sevgili ö¤renciler...<br />

Yukar›da aç›klamaya çal›flt›¤›m iliflkilerin yeniden düzenlenmesini<br />

siyasal yaflam›m›z›n gelecekteki baflar› düzeyini<br />

belirleyen temel unsur olarak kabul ediyorum. Bu noktada,<br />

konuflmam›n bafllang›c›nda iflaret etti¤im siyaset yaflam›m›n<br />

temel ilkesine geri dönmek isterim. Siyasal inanc›m›n<br />

“Siyasette mucize yoktur. Siyasal baflar› yap›lacak düzenlemelerde<br />

elde edilecek baflar›yla do¤ru orant›l›d›r” fleklinde<br />

özetlenebilece¤ini daha önce belirtmifltim.<br />

Burada bir ayraç açarak baflar›s›z olarak nitelendirdi¤im<br />

birkaç örnekten k›saca söz etmek isterim. Verece¤im ilk örnek<br />

“Kamu Yönetimi Temel Kanunu”dur. Henüz kesinleflmemifltir.<br />

Ama kesinleflme sürecindedir. Türk Kamu<br />

Yönetimi’nde esasl› bir reforma gereksinim oldu¤u herkes<br />

taraf›ndan kabul edilen bir gerçektir. Sözünü etti¤im Kanun<br />

da bu gerçekten yola ç›k›larak haz›rlanm›flt›r. Ancak, ne var ki,<br />

kamu yönetiminin yeniden yap›lanmas› ba¤lam›nda bu<br />

kanunla ortaya konulan düzenleme biçimleri yanl›fl ve<br />

hatal›d›r. Yap›lan düzenlemeler, ülkemizin yönetsel sorunlar›n›<br />

çözümlemek bir yana sorunlar› içinden ç›k›lmaz derecede<br />

karmafl›k hale getirecek niteliktedir.<br />

Bakanl›klar›n say›s›n›n s›n›rland›r›lmas›ndan ve ifllevlerinin<br />

il özel idarelerine devredilmesinden ibaret olan Yasa<br />

yukar›da belirtilmeye çal›flt›¤›m iliflkiler aç›s›ndan hiçbir<br />

aç›l›m ve yenilik getirmemektedir. Bu ba¤lamda, “Kamu<br />

Yönetimi Temel Kanunu” toplumun genifl bir bölümü<br />

taraf›ndan beklenen iyileflmeleri gerçeklefltirmeyecektir.<br />

Kamu yönetiminin temel sorunlar›na do¤ru tan›lar koyamam›flt›r.<br />

Tan› koymada yap›lan yanl›fll›klar isabetsiz tedavi<br />

yollar›n›n tercih edilmesiyle sonuçlanm›flt›r. Parlamentodaki<br />

say›sal ço¤unluk da baflar›s›zl›¤› önleyememifltir.<br />

Bir baflka taze örnekde yeni Türk Ceza Kanunu’dur.<br />

Yanl›fl tercihlere konu oldu¤u anlafl›lan bu Yasa daha uygulanmadan<br />

elefltirilmeye bafllanm›flt›r. TBMM taraf›ndan kabul<br />

edilen Kabahatler Kanunu’nun Ceza Kanunu’ndan daha da<br />

“De¤erli Ö¤renciler<br />

Gelecekte bu ülkede söz<br />

sahibi sizler olacaks›n›z.<br />

Yeni düzenleri, sistemleri<br />

ve süreçleri sizler tasarlayacaks›n›z.<br />

Siyasal sistemlerin<br />

tanr› emri<br />

olmad›¤›n› ve sizler gibi<br />

insanlar taraf›ndan<br />

yap›lm›fl olduklar›n› unutmay›n›z.”<br />

olumsuz oldu¤unun alt›n› çizmeliyim.<br />

Bu örneklerden iki sonuç ç›kart›lmal›d›r. Birincisi, yasama<br />

yetkinli¤inin az olmas›. Eskiden bir tabir kullan›rd›k.<br />

”Keyfiyet, kemmiyetten önemlidir” derdik. Bugünün diliyle,<br />

nitelik, nicelikten daha önemlidir. Parlamentonun tümüne<br />

sahip olsan›z bile niteli¤i yakalamak baflka baz› koflular›n<br />

oluflmas›na ba¤l›d›r. Ç›kart›lmas› gereken ikinci sonuç ise<br />

yukar›da özetlemeye çal›flt›¤›m siyaset tezimin do¤ru<br />

oldu¤udur: siyasette iyileflme siyasal süreçlerin yeniden<br />

düzenlenmesiyle sa¤lanabilir. Düzenlemelerde elde edilecek<br />

baflar› yada baflar›s›zl›k siyasal performans› olumlu yada<br />

olumsuz yönde etkileyecek temel etmendir.<br />

De¤erli Ö¤renciler;<br />

Gelecekte bu ülkede söz sahibi sizler olacaks›n›z. Yeni<br />

düzenleri, sistemleri ve süreçleri sizler tasarlayacaks›n›z.<br />

Siyasal sistemlerin tanr› emri olmad›¤›n› ve sizler gibi insanlar<br />

taraf›ndan yap›lm›fl olduklar›n› unutmay›n›z. Bu sistemleri ve<br />

süreçleri irdeleyiniz. Olumlu ve olumsuz yanlar›n› saptay›n›z.<br />

Ve, daha iyisini ortaya koymaya çal›fl›n›z. Yukar›da belirtti¤im<br />

iliflkileri ve bu iliflkileri düzenleyen süreçleri düzenlemede ne<br />

kadar baflar›l› olursan›z devlet reformu aç›s›ndan önemli bir<br />

olgu olan “siyaset adam›” kavram›n› o denli baflar›l›<br />

tan›mlam›fl olursunuz. Bu ve benzeri alanlarda baflar› sa¤lanmas›<br />

yap›lacak çal›flmalar›n bilimsellik düzeyine, al›nacak<br />

kararlar›n ak›lc›l›¤›na, toplumun gerçeklerine uygunluk<br />

düzeyine ve gelifltirilecek çözümlerin isabetlilik düzeyine<br />

ba¤l› olacakt›r.<br />

Bu tür çal›flmalarda bir gizem, sihir yada mucize söz<br />

konusu de¤ildir. Mevcut kurallar› nas›l insanlar koydularsa, o<br />

kurallar› yenileriyle de¤ifltirecek olanlar da yine insanlar olacakt›r.<br />

Bu nedenle içtenlikle inan›yorum ki siyasette mucize yoktur,<br />

ak›l vard›r. Gizem yoktur, aç›kl›k ve saydaml›k vard›r.<br />

Sihir yoktur, bilinçli çal›flma vard›r. Fizik bilimcileri “termodinamik”<br />

in birinci kural› olarak, “hiçbir fleyin yoktan var edilemeyece¤ini<br />

ve yeni gibi görünenlerin asl›nda önceden var olan<br />

güçlerin ve enerjinin yeni bir bileflkesi oldu¤u ilkesi’ne<br />

inan›rlar. Bu kural siyaset bilimi aç›s›ndan da geçerlidir.<br />

Siyaset de, bir anlamda, var olanlar›n yeni anlay›fllar, görüfller<br />

ve yorumlamalar ›fl›¤›nda yeniden yap›lanmas›na gereksinim<br />

duyar. Gerçek siyaset adam› ise de¤iflim zorunlulu¤unu<br />

zaman›nda görebilen ve dönüflümü etkili bir flekilde gerçeklefltirendir.<br />

De¤erli ö¤renciler;<br />

Bu kural› akl›n›zda tutunuz. Baflar›n›n elinizde oldu¤unu<br />

biliniz ve tercihinizi ak›ldan, bilinçten ve saydaml›ktan yana kullan›n›z.<br />

De¤erli Konuklar;<br />

Konuflmam› belki de bir epilogla ba¤lamal›y›m. Sözlerimden<br />

ç›kar›lmas› gereken sonuç flu olmal›d›r. Tüm Dünya ülkelerinde<br />

ve bu arada Türkiye’de devlet reformuna gereksinim vard›r.<br />

Ancak, bu ba¤lamda geliflmifl ülkelerle geliflmekte olan ülkeler<br />

aras›nda bir nitelik farkl›laflmas› var. Geliflmifl ülkeler devlet<br />

reformu için çaba harcarken ekonomik verimlili¤i, etkinli¤i ve k›t<br />

kaynaklar›n daha ak›lc› kullan›m›n› ön plana ç›kar›yorlar. Bizim<br />

gibi geliflmekte olan ülkelerde ise, ekonomik uysall›¤›n<br />

artt›r›lmas›na ek olarak, moral ve etik de¤erlerin korunmas› ve<br />

gelifltirilmesi de devlet reformunun öncelikli hedefi aras›nda<br />

olmak zorundad›r. Bunun için “ifl eti¤i”, “bürokratik etik” ve<br />

“siyasal etik” kavramlar› üzerinde daha çok durmak ve kavramlar›<br />

kurumsallaflt›rmak gerekmektedir.<br />

Son sözlerim çok önemli bir devlet adam›n›n sözlerine at›fta<br />

bulunmak olacakt›r. Yüzy›l›m›z›n önde gelen Alman devlet<br />

adam› Helmut Schmidt “Toplumda Ahlak Aray›fl›” adl›<br />

kitab›nda flunlar› söylüyor:<br />

“Biz Almanlar ahlaki de¤erlerimizi mi yitirdik? Hay›r, böyle<br />

bir iddiada bulunamay›z; çünkü büyük ço¤unluk düzgün bir<br />

yaflam sürmeye özen gösteriyor. Bununla birlikte insanlar›n<br />

baflkalar› ad›na karar verdi¤i kamusal alanda, ahlak›n<br />

kenar›ndan köflesinden ufaland›¤›n› görüyoruz. Toplumumuzun<br />

dört bir yan›nda, bugüne kadar görülmemifl ölçüde baflkalar›n›<br />

hiçe sayan bir bencillik, kendinden baflkas›n› düflünmeme, açgözlülük<br />

yay›lmaktad›r. Toplumsal ahlak›n çöküflü belirgin bir<br />

biçimde sürmektedir... Politik ve yönetici s›n›f içinde yaflanan<br />

skandallar, hiçbir zaman son on y›lda oldu¤u kadar üst üste<br />

gelmemifltir. ‹nsanlar, politikac›larla yöneticilerin ifllerini<br />

gerçekten hakk›yla yapacak ehliyette olup olmad›klar›n› sorar<br />

oldular... E¤er gelece¤e yeterince güvenle bakmazsak, pek çok<br />

insan ahlaki aç›dan çöküfl yaflayabilir. Politik sorumluluk tafl›yan<br />

herkes için en baflta gelen ödevlerden biri, bu çöküflü durdurmak<br />

olmal›d›r. Kamusal yaflamda rol oynayan ve nufuz sahibi olan<br />

insanlar, yeni bir yüzy›l›n efli¤ine gelen bizleri cesaretlendirme<br />

sorumlulu¤unu tafl›maktad›r. Eksikliklerimizi ve ihmallerimizi<br />

görebilmek için cesur olmal›y›z. Ekonomik ve sosyal<br />

sorunlar›m›z› çözebilmek için cesur olmal›y›z. Kamusal ahlak›<br />

hayata geçirmek için cesur olmal›y›z.”<br />

De¤erli dostlar;<br />

Konuflmam›n biraz uzun sürdü¤ünü biliyorum. Bu nedenle<br />

aff›n›z› diliyorum.<br />

Bana tevcih etti¤iniz bu güzel ödül beni fazlas›yla duyguland›rd›<br />

ve heyecanland›rd›. Bu duygular›n etkisi alt›nda baz›<br />

görüfl ve inançlar›m› sizlerle ve özellikle de genç kardefllerimle<br />

paylaflmak istedim. Bu vesile ile büyük devlet ve siyaset adam›<br />

Say›n Süleyman <strong>Demirel</strong>’in ad›n› alan üniversitenizin onun ideal<br />

ve mücadele arkadafl›na karfl› gösterdi¤i nazik teveccüh<br />

nedeniyle tekrar ve en içten duygular›mla teflekkürlerimi sunuyorum.<br />

Bundan sonraki çal›flmalar›mda bu ödülün bana daha<br />

çok çal›flma arzusu ve azmi verece¤ine inanman›z› istirham ediyorum.<br />

Hepinizi sayg›lar›mla selaml›yorum.<br />

Hoflça kal›n›z.”


SDÜ Bülteni / Haziran 2005 38<br />

39<br />

SDÜ Bülteni / Haziran 2005<br />

SDÜ'den<br />

H‹SARCIKLIO⁄LU'na<br />

Toplumsal Katkı<br />

Ödülü<br />

Gerçekten de eski kötü<br />

alıflkanlıklarımızdan, köhne<br />

ve hantal kurumlarımızdan,<br />

yasakçı zihniyetlerimizden<br />

vazgeçemedik. Kamu yönetimindeki<br />

zihniyet<br />

de¤iflmedi¤inden, hala<br />

eskisi gibi kapalı bir ekonomide,<br />

dar bir dünya görüflü<br />

ile hareket edilmeye<br />

çalıflıldı¤ından önceden<br />

yapılanlarda bofla gitti.<br />

Türkiye Odalar ve Borsalar Birli¤i Baflkanı M.Rifat Hisarcıklıo¤lu, Süleyman<br />

<strong>Demirel</strong> Üniversitesi Senatosu tarafından kendisine verilen "Liderlik Dalında<br />

Toplumsal Katkı Ödülü”nü törenle aldı.<br />

Süleyman <strong>Demirel</strong> Üniversitesi Kültür Merkezi'nde düzenlenen törende, Rektör<br />

Prof. Dr. Metin Lütfi Baydar, M.Rifat Hisarcıklıo¤lu'na verilen ödüle iliflkin senatonun<br />

almıfl oldu¤u kararı okudu.<br />

Rektör Baydar, Hisarcıklıo¤lu'na beratın; Türk ifl dünyasının, Avrupa<br />

ekonomisi içerisinde ve Türkiye'deki kamu politikalarının oluflum sürecinde temsil<br />

gücünün ve prestijinin yükselmesine katkı sa¤laması; ülkemiz KOB‹'lerinin baflta<br />

finansman ve pazar olmak üzere temel sorunlarına yönelik yeni çözüm kanalları<br />

açılması, ulusal ekonomik sorunların demokratik, çok taraflı ve katılımcı bir<br />

anlayıflla tartıflılmasında örnek oluflturması; Türk iflletmelerinin niteli¤inin zenginleflerek<br />

rekabet gücünün sa¤lam temele oturmasına öncülük etmesi nedeniyle verildi¤ini<br />

söyledi.<br />

Ardından da Hisarcıklıo¤lu'na, Liderlik Dalında Toplumsal Katkı Beratı ile 9.<br />

Cumhurbaflkanı Süleyman <strong>Demirel</strong>'in flapkasını sembolize eden ve üzerinde flapka<br />

figürü bulunan bir vazo hediye edildi.<br />

Daha sonra TOBB Baflkanı M.Rifat Hisarcıklıo¤lu bir konuflma yaptı.<br />

Hisarcıklıo¤lu, cumhuriyetin ilk yılları ile beraber Türkiye'de yapılan yatırım<br />

hamlelerine de¤indi.<br />

Türkiye'de dıfl ticaretin 1984 yılından sonra ö¤renilmeye bafllandı¤ını anlatan<br />

Hisarcıklıo¤lu, 21. yüzyılda Türkiye'nin yıldızının parlayaca¤ına iliflkin tahminler<br />

yapıldı¤ını hatırlatarak, 2. kuflak reformları denilen ve ekonomide kurumsallaflmayı<br />

sa¤layacak yapısal reformların zamanında Türkiye'de tamamlanamadı¤ını<br />

bildirdi.<br />

Türkiye'de piyasa ekonomisine geçiliyor gibi yapıldı¤ını ama geçilemedi¤ini<br />

belirten Hisarcıklıo¤lu, flunları kaydetti:<br />

"Gerçekten de eski kötü alıflkanlıklarımızdan, köhne ve hantal kurumlarımızdan,<br />

yasakçı zihniyetlerimizden vazgeçemedik. Kamu yönetimindeki zihniyet<br />

de¤iflmedi¤inden, hala eskisi gibi kapalı bir ekonomide, dar bir dünya görüflü<br />

ile hareket edilmeye çalıflıldı¤ından önceden yapılanlarda bofla gitti.<br />

Reel sektörün önünü açmak bir yana, aksine kapattık. Bunun sonucunda bütün<br />

dünya büyürken biz yerimizde saydık. Koca bir 10 yılı bofla geçirdik. Bizden sonra<br />

piyasa ekonomisini benimseyen, Do¤u Avrupa ülkeleri bile bizi geçerken, biz<br />

ahbap-çavufl ekonomisine takılıp kaldık.<br />

Nihayet 2001 krizi ile gördük ki, Türkiye'nin karflı karflıya bulundu¤u meselelerin<br />

çözümü için baflta kamuda olmak üzere bir zihniyet devrimini<br />

gerçeklefltirmemiz gerekiyor."<br />

"AYNAYA BAKMAYA<br />

CESARET ETT‹K"<br />

TOBB Baflkanı Hisarcıklıo¤lu, krizlerin<br />

verdikleri acının yanında rasyonel<br />

toplumlara altın fırsatlarda sundu¤una<br />

dikkat çekerek "flayet do¤ru bir kriz<br />

okumanız varsa, sorunlar ve çözümler<br />

üzerinde köklü ve yaygın bir toplumsal<br />

uzlaflma fırsatı yakalarsınız" dedi.<br />

Bu durumda, krizlerin kahredici bir<br />

çöküflün bafllangıcı olmaktan çıkarak,<br />

dönüflümü ateflleyen bir dinamit halini<br />

alaca¤ını ifade etti. Hisarcıklıo¤lu, "iflte<br />

bu açıdan 2001 krizi bize yeni bir fırsat<br />

sunmufltur. Kriz sonrasında nihayet<br />

aynaya bakmaya cesaret ettik" dedi.<br />

‹K‹NC‹ KUfiAK REFORMLAR<br />

Bütün bunların sonucunda<br />

Türkiye'nin dün yaptı¤ı yanlıflları,<br />

hatalı iflleri ve kendisini bu noktaya<br />

getiren fleyleri, büyük ölçüde idrak<br />

etti¤ini belirten Hisarcıklıo¤lu, flimdi 2.<br />

kuflak reformlar denilen ve ekonominin<br />

kurumsallaflmasını sa¤layacak yapısal<br />

reformları tamamlamak mecburiyetinde<br />

olduklarını söyledi.<br />

Bu konuda son iki yılda çok mesafe<br />

alındı¤ını ama Türkiye'nin daha gidecek<br />

çok yolu bulundu¤unu kaydeden<br />

Hisarcıklıo¤lu, 10 yıl önce Türkiye'nin<br />

tamamlamıfl olması gereken yapısal<br />

ödevlerini gecikmeli olarak ve daha<br />

fazla maliyetle gerçeklefltirdi¤ini anlattı.<br />

Hisarcıklıo¤lu, konflmasının ardından,<br />

Rektör Baydar'ın eflli¤inde SDÜ<br />

Do¤u Kampusu ile Süleyman <strong>Demirel</strong><br />

Üniversitesi Tıp Fakültesi Arafltırma<br />

Hastanesi'ni gezdi. Özellikle Hastaneyi<br />

çok be¤endi¤ini belirten Hisarcıklıo¤lu,<br />

baflarılı çalıflmalarından dolayı tüm<br />

yetkilileri kutladı. SDÜ Kültür<br />

Merkezi'ndeki törene, Isparta Valisi ‹sa<br />

Parlak, ifladamları, ö¤retim elemanlar›<br />

ve çok sayıda ö¤renci katıldı.


Sanat<br />

‹llüstrasyon<br />

Seramik<br />

Foto¤raf<br />

41<br />

Isparta<br />

Musiki Derne¤i’nden Konser<br />

Süleyman <strong>Demirel</strong> Üniversitesi Kültür<br />

Merkezi’nde Isparta Musiki Derne¤i<br />

taraf›ndan Türk Sanat Musikisi konseri<br />

verildi. fief Avukat Çetin Aköz’ün yönetti¤i<br />

ve sunuculu¤unu Zuhal Süldür’ün<br />

gerçeklefltirdi¤i konser dinleyiciler<br />

taraf›ndan büyük be¤eni toplad›.<br />

Isparta Mus›ki Derne¤i'nin Bahar<br />

Konseri 28 May›s günü gerçekleflti.<br />

Dernek Baflkan› ve Koro fiefi Avukat Çetin<br />

Aköz, 37'si korist, 13'u saz olmak üzere<br />

toplam 50 amatör sanatç›n›n yer ald›¤›<br />

koro; Hüseyni, Hicaz ve Nihavent<br />

makam›nda 30 eser seslendirdi. ‹ki<br />

bölümden oluflan konserin ikinci<br />

bölümünde ise solistler günün sevilen<br />

eserlerini okudular. Konser Mus›k›sevenlerin<br />

büyük be¤enisini toplad›.<br />

Resim<br />

Geleneksel<br />

Geleneksel<br />

Biyolojik ‹llüstrasyon Sergisi<br />

Üniversitemiz Merkezi Araflt›rma<br />

Laboratuvar›nda “Biyolojik ‹llüstrasyon<br />

Sergisi” Güzel Sanatlar Fakültesi Grafik<br />

Bölümü son s›n›f ö¤rencisi Hülya<br />

Korkmaz taraf›ndan aç›ld›. Korkmaz,<br />

mikroskop ve büyüteç alt›nda çeflitli<br />

böcekleri bilimsel kriterlere uygun<br />

olarak guaj ve sulu boya tekniklerinde<br />

haz›rlad›¤› çal›flmalar› sundu. 24<br />

foto¤raf ve 41 çal›flman›n yer ald›¤›<br />

sergi öncesi Rektör Yard›mc›s› Prof. Dr.<br />

‹smail Karaca taraf›ndan böcekler ile<br />

ilgili olarak bir sunum gerçeklefltirildi.<br />

“Böceklerin Dünyas›” adl› sunumda<br />

Karaca böceklerle ilgili olarak, boyutlar›<br />

ve çeflitlilikleri, baflkalafl›m›, iletiflimleri,<br />

sosyal yaflamlar›, enerjileri ve yararlar›<br />

gibi konularda haz›rlam›fl oldu¤u slaytlar›<br />

dinleyicilere aktard›.<br />

Karma Seramik Sergisi<br />

Güzel Sanatlar Fakültesi ö¤retim elemanlar›<br />

Süleyman <strong>Demirel</strong> Üniversitesi<br />

Kültür Merkezi'nde karma seramik sergisi<br />

açt›lar.<br />

Aç›l›fl› SDÜ Rektörü Prof. Dr. Metin<br />

Lütfi Baydar yapt›. Aç›l›flta bir konuflma<br />

yapan Rektör Baydar, "Güzel Sanatlar<br />

Fakültesi bulundu¤u üniversiteye renk<br />

katan, entelektüel ortamd›r. Ben de Güzel<br />

Sanatlar Fakültemizi yürekten destekliyorum<br />

onlar›n yapm›fl olduklar› projelerin<br />

arkas›nday›m. Seramik bölümümüz<br />

de çok aktif çal›flmakta, onlara bu<br />

sergiyi açt›klar› için teflekkürlerimi<br />

sunuyorum." diye konufltu.<br />

Yrd. Doç. Serap Ünal, Ö¤retim<br />

Elemanlar› Ayflegül Acar, Bilgehan Kaya,<br />

Elif Bayrak ve Erkan Gürdal taraf›ndan<br />

oluflturulan sergide, insan ve düflünen<br />

adam figürleri, vazolar ve panolardan<br />

oluflan 100'e yak›n seramik eser yer<br />

al›yor.<br />

Kuflçu’dan Foto¤raf<br />

Sergisi<br />

SDÜ Kültür Merkezi’nde<br />

Mühendislik-Mimarl›k Fakültesi<br />

Ö¤retim Üyelerinden Prof. Dr.<br />

Mustafa Kuflçu taraf›ndan “Göller<br />

Bölgesinin Çiçekleri” konulu<br />

foto¤raf sergisi aç›ld›. Serginin<br />

aç›l›fl›na ö¤retim elemanlar›, ö¤renciler<br />

ve do¤a severler kat›ld›. Sergide<br />

k›r çiçekleri ve bahçe çiçekleri olmak<br />

üzere toplam 146 çiçek foto¤raf›<br />

sergilendi.<br />

Sergi hakk›nda bilgi veren Kuflçu,<br />

foto¤raf çekimlerinin Isparta-<br />

Merkez, Senirkent-Hoyran Gölü,<br />

Keçiborlu, Gölcük, Afla¤› Gökdere,<br />

Çand›r Yolu, Burdur Salda Gölü,<br />

Denizli Çardak ve Ac›göl civar›ndaki<br />

k›rlar, s›rtlar, karayolu kenarlar› ve<br />

tarlalarda gerçeklefltirdi¤ini kaydetti.<br />

Çiçeklerin isimlendirilmesinde Fen<br />

Edebiyat Fakültesi Ö¤retim Üyelerinden<br />

Prof. Dr. Hasan Özçelik’in,<br />

çiçeklerle ilgili fliir seçiminde de<br />

Genel Sekreter Yard›mc›s› Nafiz<br />

Akgün’ün de eme¤i oldu¤unu söyledi.<br />

Kuflçu, foto¤raf çal›flmalar›n›n<br />

bundan sonra da devam edece¤ini<br />

belirtti.<br />

GSF’den ‹lginç Sergi<br />

Süleyman <strong>Demirel</strong> Üniversitesi<br />

Güzel Sanatlar Fakültesi Resim Bölümü<br />

taraf›ndan yap›lan ve SDÜ Kültür<br />

Merkezi girifline as›lan, biri 20 di¤erleri<br />

ise 10'ar metre uzunlu¤undaki 3 pano<br />

büyük ilgi gördü. Biri savafla hay›r,<br />

di¤erleri ise Cumhuriyet ve Dünya'da<br />

bar›fl temalar›n› iflleyen çal›flmalar,<br />

Güzel Sanatlar Fakültesi'nden Yrd. Doç.<br />

Nevin Güven, Arfl. Gör. Düriye Kozlu<br />

nezaretinde resim bölümü ö¤rencileri<br />

taraf›ndan gerçeklefltirildi.<br />

Çal›flmalar›yla, "Savafl-fiiddet" ve<br />

"Cumhuriyet'in varl›¤›n›n tart›fl›lmaz<br />

oldu¤u" konusunda tepkilerini dile<br />

getiren ö¤renciler, eserlerinde fliddet,<br />

ac›, ölüm, umut, sevgi, bar›fl gibi<br />

imgeleri renkle, ›fl›kla, lekeyle ve kar›fl›k<br />

resim tekni¤iyle ortaya koyduklar›n›<br />

belirttiler.<br />

Geleneksel Türk El Sanatlar›<br />

Sergisi<br />

Süleyman <strong>Demirel</strong> Üniversitesi<br />

Kültür Merkezi’nde Geleneksel Türk<br />

El Sanatlar› Sergisi aç›ld›. SDÜ Güzel<br />

Sanatlar Fakültesi ö¤retim elamanlar›n›n<br />

8 Mart Dünya Kad›nlar Günü<br />

dolay›s›yla düzenledikleri sergi’de<br />

çini, dokuma ve minyatürden oluflan<br />

eserler yerald›. Yrd. Doç. Filiz Nurhan<br />

Ölmez, Ö¤retim Görevlisi Hasibe<br />

fiimflek, Araflt›rma Görevlisi Elif<br />

Esma A¤ar ve Fethiye Lisesi Ö¤retmeni<br />

Begül Ar›öz’ün eserlerinden<br />

oluflan sergide 60’dan fazla eser sanat<br />

severlerin be¤enisine sunuldu.<br />

fiimflek’ten Tezhip ve<br />

Minyatür Sergisi<br />

Süleyman <strong>Demirel</strong> Üniversitesi<br />

Güzel Sanatlar Fakültesi Geleneksel<br />

Türk El Sanatlar› Bölümü Ö¤retim<br />

Görevlisi Habibe fiimflek'in "Gönül<br />

Gözünden ‹nciler" adl› Tezhip ve<br />

Minyatür Sergisi aç›ld›.<br />

Isparta Devlet Güzel Sanatlar<br />

Galerisi'ndeki sergide sanatç›n›n 37<br />

eseri sergilendi. Sergi hakk›nda<br />

görüfltü¤ümüz Habibe fiimflek,<br />

tezhip'in güzel yaz› anlam›na gelen<br />

hat levhalar›n alt›n ve guaj boya ile<br />

süslenmesi, minyatür'ün ise bir<br />

konuyu anlatan, ›fl›k, gölge ve perspektif<br />

kayg›s› tafl›maks›z›n belli kurallar›<br />

olan küçük boyutlu resim<br />

anlam›na geldi¤ini söyledi.<br />

Serginin aç›l›fl›na Vali ‹sa Parlak,<br />

SDÜ Rektörü Prof. Dr. Metin Lütfi<br />

Baydar, ‹l Kültür ve Turizm Müdürü<br />

Durmufl Erkorkmaz, ö¤retim elemanlar›,<br />

daire müdürleri, ö¤renciler ve<br />

çok say›da davetli kat›ld›. Serginin<br />

aç›l›fl› öncesinde 12 kifliden oluflan<br />

Türk Sanat Musikisi gurubu, sanatseverlere<br />

mini bir konser sundu.


GSF’li Ö¤rencilere Baflar› Belgesi<br />

SDÜ Rektörü Prof. Dr. Metin Lütfi<br />

Baydar, Güzel Sanatlar Fakültesi Resim<br />

Bölümü 3. ve 4. s›n›flar›nda okuyan 25<br />

ö¤renciye baflar› belgesi verdi. GSF<br />

ad›na kat›ld›klar› yar›flmalar ve<br />

sergilerde baflar› sa¤layan ö¤rencilere<br />

belgeleri ve arma¤anlar› Rektör Baydar<br />

taraf›ndan takdim edildi. Rektörlük<br />

makam›ndaki törene GSF Dekan› Prof.<br />

42<br />

Dr. Kubilay Aktulum, Resim Bölümü<br />

Baflkan› Yrd. Doç. Nevin Güven,<br />

Bölüm Baflkan Yard›mc›s› Yrd. Doç.<br />

Oktay Köse'de kat›ld›. Ö¤rencileri tek<br />

tek öperek kutlayan Rektör Baydar,<br />

baflar›lar›n›n devam›n› diledi. Tören<br />

sonunda baflar› belgesi alan ö¤renciler,<br />

günün an›s›na toplu bir hat›ra foto¤raf›<br />

çektirdiler.<br />

Müzik<br />

43<br />

Yörüklerde Müzik ve Bo¤az<br />

Çalma<br />

SDÜ Müzik Kültürü Araflt›rma ve<br />

Uygulama Merkezi taraf›ndan<br />

"Yörüklerde Müzik ve Bo¤az Çalma"<br />

konulu bir konferans düzenlendi.<br />

Üniversitemiz Kültür Merkezi’nde<br />

gerçeklefltirilen konferans› Dokuz Eylül<br />

Üniversitesi Müzik Bilimleri Bölümü<br />

Ö¤retim Görevlisi Dr. Levent Ergun<br />

sundu.<br />

Foto¤raf<br />

Seramik<br />

Müzik<br />

Dokuma<br />

Müzik<br />

3 Usta Sanatç›<br />

Süleyman <strong>Demirel</strong> Üniversitesi<br />

Kültür Merkezi’nde Fikret Otyam,<br />

Merter Oral ve Reha Bilir gibi<br />

günümüzün tan›nan sanatç›lar›n›n<br />

kat›l›mlar›yla gerçekleflen söylefli ve<br />

foto¤raf gösterisi büyük ilgi gördü.<br />

Program, gazeteci-ressam Fikret<br />

Otyam’›n Anadolu görüntülerinden<br />

oluflan foto¤raf ve resimlerinin yer<br />

ald›¤› saydam gösterisiyle bafllad›.<br />

Otyam, “insanl›¤a halka ne yararl› hep<br />

onlar›n foto¤raflar›n› çektim, yaz›,<br />

resim ve foto¤raftan harmanlanan bir<br />

yaflant›m oldu” dedi. Otyam ayr›ca, 9.<br />

Cumhurbaflkan› Süleyman <strong>Demirel</strong> ile<br />

ilgili an›lar›n› anlatt›. Belgesel foto¤raf<br />

çekimiyle u¤raflan Merter Oral’›n saydam<br />

gösterisinin ard›ndan proje üzerine<br />

çal›flmalar›n› sürdüren foto¤raf<br />

sanatç›s› Reha Bilir’in “Umut A¤lar”<br />

konulu foto¤raf gösterisi izleyicilerden<br />

büyük be¤eni toplad›.<br />

Kad›n Gözüyle Dokuma<br />

SDÜ T›p Fakültesi Araflt›rma<br />

Uygulama Hastanesi Sergi Salonu’nda<br />

Güzel Sanatlar Fakültesi Geleneksel Türk<br />

El Sanatlar› Bölümü Ö¤retim Üyesi, Yrd.<br />

Doç. Rengin Oyman Büken taraf›ndan 8<br />

Mart Dünya Kad›nlar Günü dolay›s›yla<br />

“Kad›n Gözüyle” konulu bir dokuma sergisi<br />

aç›ld›. Serginin aç›l›fl›na, SDÜ<br />

Rektörü Prof. Dr. Metin Lütfi Baydar,<br />

Rektör Yard›mc›s› Prof. Dr. ‹smail Karaca<br />

ve sanat severler kat›ld›. Mart ay›n›n<br />

sonuna kadar devam eden sergide havlu<br />

dokuma ve atk› yüzeyi dokuma<br />

(Tapastre Tekni¤i) tekni¤iyle yap›lan 32<br />

eser yer ald›.<br />

Karma Seramik Sergisi<br />

Güzel Sanatlar Fakültesi Seramik<br />

Bölümü 1. ve 2. s›n›f ö¤rencilerin<br />

katk›lar›yla Üniversitemiz Kültür<br />

Merkezi’nde “Karma Seramik Sergisi”<br />

aç›ld›. Rektör Yard›mc›s› Prof. Dr. ‹smail<br />

Karaca, Garnizon Komutan› P. Kd. Albay<br />

Nedim Erol, Genel Sekreter Ahmet Tevfik<br />

Köse, ö¤renciler ve çok say›da sanat sever<br />

kat›ld›. Serginin aç›l›fl›n› Garnizon<br />

Komutan› P. Kd. Albay Nedim Erol yapt›.<br />

6 May›s’a kadar devam eden sergide 90<br />

eser yer ald›.<br />

SDÜ’de Türkü Günleri<br />

Süleyman <strong>Demirel</strong> Üniversitesi’nin<br />

düzenledi¤i “Türkü Günleri”<br />

Kültür Merkezi’nde yap›ld›. Üç gün<br />

süren konserler yo¤un ilgi gördü.<br />

SDÜ Rektörü Prof. Dr. Metin Lütfi<br />

Baydar, ö¤retim elemanlar› ve çok<br />

say›da ö¤rencinin kat›ld›¤› konserlerin<br />

ilk gününde sahne alan sanatç›<br />

Erol Parlak’t›. Konsere ba¤lama çal›p<br />

türkü söyleyerek bafllayan Parlak,<br />

daha sonra “Ba¤lama Befllisi” olarak<br />

sahneye 5 kiflilik grupla ç›kt›. Konser<br />

özellikle ö¤rencilerden büyük ilgi<br />

gördü. Türkü Günleri’ne ikinci gün<br />

konuk olan sanatç› ünlü türkücü<br />

Sabahat Akkiraz’d›. Türküleri ve<br />

halaylar›yla izleyicileri coflturan<br />

Akkiraz unutulmaz bir türkü ziyafeti<br />

sundu. Son gün ise Tolga Çandar’›n<br />

seslendirmifl oldu¤u Ege Türküleri<br />

dinleyicileri e¤lendirdi.<br />

1. Uluslararas› Rock Festivali<br />

Üniversitemizde 14,15,16,17 Mart<br />

tarihleri aras›nda 1. Uluslararas› Rock<br />

Festivali düzenlendi. Bat› Kampusü<br />

fienlik Alan›nda gerçeklefltirilen festivalde<br />

biri yabanc› olmak üzere toplam<br />

4 grup sahne ald›.<br />

Festivalde ilk olarak Alman Grup<br />

Baba Zula “Ruhani Oyun Havalar›” ile<br />

dinleyicileri coflturdu. Deneysel ve<br />

endüstriyel müzik denince akla ilk<br />

gelen isimlerden olan Alman Grup<br />

dansç›lar› ile de dinleyicilere unutulmaz<br />

rock ziyafeti sundular.<br />

fienlik alan›nda kurulan 5 bin<br />

kiflilik çad›rda gerçeklefltirilen etkinlikte<br />

ikinci gün ise popüler sanatç›<br />

Pamela Spence sevenleri ile bulufltu.<br />

Spence’in flark›lar›yla coflan gençler<br />

müzi¤in ve dans›n tad›n› doyas›ya<br />

ç›kard›lar. De¤iflik ö¤renci gruplar›n›n<br />

da yer ald›¤› etkinlikte son gün ise<br />

Bulutsuzluk Özlemi sevenleri ile<br />

bulufltu.<br />

Alanya’da Seramik Sergisi<br />

Süleyman <strong>Demirel</strong> Üniversitesi<br />

Güzel Sanatlar Fakültesi Seramik<br />

Bölümü ikinci s›n›f ö¤rencileri<br />

taraf›ndan Alanya Belediyesi Kültür<br />

Merkezi’nde seramik sergisi aç›ld›. 19<br />

May›s’ta bafllayan serginin aç›l›fl›na<br />

Alanya Belediye Baflkan› Hasan<br />

Sipahio¤lu ve çok say›da sanat sever<br />

kat›ld›. Sergide, 11 ö¤renci taraf›ndan<br />

haz›rlanm›fl seramik panolar, vazolar<br />

ve çeflitli objelerden oluflan 80 eser<br />

büyük be¤eni toplad›. SDÜ Seramik<br />

Araflt›rma ve Uygulama Merkezi<br />

Müdürü Yrd. Doç. Serap Ünal’›n<br />

yönetimindeki sergi 2-6 May›s tarihleri<br />

aras›nda SDÜ Kültür Merkezi’nde<br />

de sanatsevenlerin be¤enisine sunulmufltu.<br />

Anadolu’da de¤iflik yörelerde bulunan<br />

yörüklerle ilgili olarak yapt›¤›<br />

çal›flmalar› dinleyicilere aktaran Ergun,<br />

yörükler aras›ndaki örgütlenme<br />

yap›s›n› anlatarak konuflmas›na<br />

bafllad›. Ergun, “Örgütlenme yap›s›<br />

afliret fleklinde kendini gösterir. Genel<br />

anlamda afliret üyelerinin akrabal›k ve<br />

ayn› soydan gelme nedeniyle birbirine<br />

ba¤l› oldu¤u, ortak bir dil, kültür ve tarihsel<br />

geçmifli paylaflan insanlar›n<br />

oldu¤u bir birimdir” dedi. Yörüklerin<br />

Orta Asya’ya gelifllerini ve yerlefltikleri<br />

bölgeleri anlatarak konuflmas›na<br />

devam eden Ergun konuflmas›n›n ikinci<br />

bölümünde ise Yörüklerdeki müzik<br />

kültürünü anlatt›.<br />

Yörük müzi¤ini dinletti¤i örneklerle<br />

anlatan Ergun, “Yörüklerin yaflam<br />

biçimlerinin izleri müziklerinde pek<br />

çok yerde kendini hissettirir. Göçebe ve<br />

yar› göçebe yaflamda geçim kayna¤›n›<br />

oluflturan hayvanc›l›¤›n Yörük<br />

müzi¤ini anlama aç›s›ndan büyük<br />

önem tafl›r.” dedi. Bo¤az çalma<br />

teknikleri ve kavalla ilgili olarak örnekler<br />

gösteren Ergun, Yörük müzi¤inde<br />

hayvanc›l›¤›n yerinin büyük oldu¤unu<br />

ve bununla ilgili olarak baz› efsanelerin<br />

bile bulundu¤unu söyleyerek konferans›na<br />

son verdi.


SDÜ Bülteni / Haziran 2005 44<br />

45<br />

SDÜ Bülteni / Haziran 2005<br />

FAUST<br />

‹stanbul’da<br />

SDÜ Güzel Sanatlar Fakültesi<br />

Sahne Sanatlar› Bölümü’ nün<br />

sergiledi¤i Faust adl› oyun ‹stanbul<br />

fiehir Tiyatrolar›n›n davetlisi olarak<br />

‹stanbul'da da sunuldu.<br />

Ünlü Alman yazar› Johann<br />

Wolfgang von GOETHE' nin<br />

Dünya Klasiklerinin en bafl›nda<br />

say›lan yap›t›n› 30 Marttan bu yana<br />

SDÜ Kültür Merkezinde sergileyen<br />

Sahne Sanatlar› Bölümü ö¤rencileri<br />

Faust' ta izleyiciyi hayran b›rakan<br />

bir performans sundu. Bölümün<br />

Dramatik Yazarl›k dal› ö¤rencilerince<br />

metni çözümlenip özlefltirilen,<br />

Sahne Tasar›m› ö¤rencilerince<br />

dekor kostüm ve aksesuarlar›<br />

haz›rlanan ve oyunculuk ö¤rencilerince<br />

canland›r›lan FAUST seyirciden<br />

tam not ald›.<br />

Yrd. Doç. Dr. Önder Paker'in<br />

sahneye koydu¤u Faust, ak›l ve bilimsel<br />

düflünce ile do¤a üstü güçlere<br />

ve bilim d›fl› inan›fllara karfl› direnen<br />

insanl›¤› simgeliyor. ‹stanbul<br />

fiehir Tiyatrolar›n›n düzenledi¤i<br />

Gençlik Günleri kapsam›nda<br />

sunulan oyun 21 May›s 2005 tarihinde<br />

Üsküdar Musahipzade Celal<br />

Sahnesinde ‹stanbul seyircisiyle<br />

bulufltu.<br />

Kamile BEKTAfi<br />

Tiyatro Hayat›n Gerçe¤i<br />

Gelenekselden Ça¤dafla<br />

Türk Tiyatrosu<br />

Güzel Sanatlar Fakültesi Sahne<br />

Sanatlar› Bölümü, 8. Tiyatro Haftas› etkinlikleri<br />

kapsam›nda “Gelenekselden Ça¤dafla<br />

Türk Tiyatrosu” konulu bir konferans<br />

düzenledi.<br />

Konferansta Doç. Dr. Nurhan Tekerek,<br />

‘Gelenekselden Ça¤dafla Türk Tiyatrosunu<br />

anlat›rken Türk Tiyatrosu’nun<br />

sorunlar›na de¤indi. Tekerek, tiyatroyu,<br />

oyuncusu ve seyircisiyle var olan bir<br />

sanatt›r diye tan›mlad› ve “19. yüzy›lda<br />

giderek oyuncuyla seyircinin birbirinden<br />

uzaklaflt›¤›n› görüyoruz, bu bir oyunun<br />

karfl›s›nda dinamik olmayan topluluk<br />

demektir yani art›k oyuncuyla seyirci birbirinden<br />

ayr›lm›flt›r.”dedi.<br />

Türk Tiyatrosu’nun Sorunu<br />

Do¤u–Bat› Kültürü aras›nda kalmas›.<br />

Türk Tiyatrosu’nun sorunlar›n›n 60’l›<br />

y›llardan bafllayarak günümüze dek<br />

tart›fl›ld›¤›n› ve bu tart›flma sonucunda<br />

Türk Tiyatrosu’nun en büyük sorununun<br />

Do¤u’yla Bat› kültürü aras›nda<br />

kalmas›ndan kaynakland›¤›n› belirten<br />

Tekerek flöyle devam etti; “Türk tiyatrosunun<br />

iyi bir yerde olamamas›n›n ve dünya<br />

sahnelerine tafl›namamas›n›n nedeni<br />

Do¤u, yani bizim geleneksel tiyatromuzla,<br />

Bat› kültürü aras›nda kalmas›d›r. Bat›<br />

tiyatrosu mu? Geleneksel tiyatro mu?<br />

Hangisinin izinden gidece¤iz? Türk<br />

Tiyatrosu özgün kimli¤ini nas›l bulacak?<br />

Temel soru ve sorun burada.”<br />

Tekerek, “Tiyatromuzun bir di¤er<br />

sorunu da drama tekni¤inin olmamas›d›r.<br />

Avrupa Asya ve ‹slami Kültür sentezinden<br />

oluflmufl zengin geleneksel tiyatromuzda<br />

(Karagöz, Meddah, Kavuklu vb.)<br />

yaz›l› belge (drama) bulunmamaktad›r.<br />

Bizim bu oyunlar› bugünlere<br />

tafl›yabilmemiz o dönemde tiyatroyla<br />

ilgilenen insanlar›n bu oyunlar› elden ele<br />

bu günlere tafl›mas›d›r. Ama günler geçiyor<br />

biz bu insanlar› birgün kaybedece¤iz<br />

ve elimize geleneksel tiyatromuza ait<br />

hiçbir fley kalmayacak. En az›ndan bir<br />

Geleneksel Tiyatro Müzemiz olsa o günün<br />

de¤erlerini gelece¤e tafl›yabilsek” diye<br />

konufltu.<br />

Bir Türk Tiyatrosu Oluflmal›<br />

Tekerek, “Günümüzde Türk Tiyatrosu<br />

hak etti¤i yerde de¤il. Geleneksel ve modern<br />

tiyatronun yap›s›ndan yararlanarak<br />

bir Türk tiyatrosu oluflturulabilir. 60’l›<br />

y›llar Türk Tiyatrosunun en parlak<br />

oldu¤u dönemdir, Osmanl›’n›n<br />

zenginli¤iyle, ülkenin, co¤rafyam›z›n<br />

zenginli¤iyle bizim tiyatromuz oluflturulmufl.<br />

Özellikle halkevleri, köy enstitüleri<br />

Cumhuriyet y›llar›n›n ilk getirdi¤i<br />

coflkuyla sanata özellikle tiyatroya çok<br />

önem vermifllerdir. fiimdi de sivil toplum<br />

örgütlerine, Kültür Bakanl›¤›’na, ailelere,<br />

sanatç›lara Türk Tiyatrosu’nun gelece¤i<br />

için çok ifl düflüyor.” dedi.<br />

8.Tiyatro Haftas› Etkinlikleri<br />

Süleyman <strong>Demirel</strong> Üniversitesi Güzel<br />

Sanatlar Fakültesi, Sahne Sanatlar› Bölümü’ nün<br />

düzenledi¤i 8. Tiyatro Haftas› Etkinlikleri 30 Mart -<br />

5 Nisan 2005 tarihlerinde gerçeklefltirildi.<br />

Etkinlikler kapsam›nda Faust, Sihirli Köpek,<br />

Venedik Taciri, Hero, Quidam ve Cad› Kazan› adl›<br />

oyunlar izleyicilerin be¤enisine sunuldu.<br />

Dramatik Tasar›mda Oyun,<br />

Kifli ve Mekan ‹liflkisi<br />

Güzel Sanatlar Fakültesi Sahne Sanatlar› Bölümü<br />

“8. Tiyatro Haftas›” etkinlikleri çerçevesinde konferans<br />

düzenledi.<br />

Yrd. Doç. Dr. Nil Ünlü Ayc›l, “Dramatik Tasar›mda<br />

Oyun Kiflisi–Mekan ‹liflkisi ve Uygulama Modelleri”<br />

konulu bir konferans verdi. SDÜ Kültür Merkezi’nde<br />

yap›lan konferansa çok say›da GSF ö¤rencisi kat›ld›.<br />

Ayc›l, konferansa drama ve dramatik nedir?<br />

Sorular›na cevap vererek bafllad›. “Drama, yunan kökenli<br />

bir kelimedir. Günümüzde tiyatroda sahnede oynanmak<br />

için yaz›lan metin anlam›ndad›r. Dramatik yine<br />

Eski Yunanca’da hareket, eylem, olay anlam›na gelir.<br />

Dramatik tasar›mlar televizyonda film fleklinde yada<br />

radyo da sesli flekilde uyarlanabilir.” diye konufltu.<br />

Ayc›l, dramatik olan›n yani drama tekni¤inde<br />

yaz›lan metinlerin niteliklerini flu flekilde aç›klad›,<br />

“Dramatik olan insanla ilgilidir, toplumsal düflünsel<br />

boyut tafl›r. Dramatik yap›mlarda ilginçlik ilgi çekicilik<br />

ve inand›r›c›l›k vard›r.“<br />

Ayc›l, “Klasik anlamda bir drama ortaya ç›karmak<br />

için ise flu teknikler kullan›lmal›d›r. Tema, önerme,<br />

mesaj, karfl›tl›klar, durum, kiflilefltirme, aksiyon geliflimi,<br />

olaylar dizisi, mekan ve motifler. Pozitif bilimle u¤raflan<br />

bir bilim adam› nas›l matematikle ilgileniyorsa dramatik<br />

yazarlar› da t›pk› matematikle u¤rafl›r gibi drama tekni¤i<br />

yani bu sayd›¤›m›z teknikler üzerinde<br />

çal›flmal›d›r.”dedi.<br />

Ayc›l ayr›ca “Bir dramatik tasar›mda ciddi flekilde<br />

üzerinde durulmas› gereken fley karfl›tl›klard›r ve<br />

kiflilefltirmelerdir. Bu iki unsur oyunda çok iyi flekilde<br />

yer almal›. Bir oyunun ilgi çekici olmas› ve izleyiciyi<br />

s›kmamas› için karfl›tl›klar sa¤lam yerlere oturtulmal› ve<br />

iyi anlat›lmal›d›r. Kiflilefltirme oyunun tekerle¤i konumundad›r,<br />

kiflilefltirmede yap›sal özelliklere, karakterlere,<br />

ifllevsellik ve bütünlü¤e dikkat edilmelidir.” diye<br />

konufltu.<br />

Ayc›l son olarak, kiflilefltirme, mekan iliflkisi, sosyal<br />

ve psikolojik durumlar› belirtmek için ünlü yazarlar›n<br />

oyunlar›ndan örnekler verdi.<br />

Ismarlama<br />

Bir Hayat<br />

Dr. Murat Toktam›flo¤lu Süleyman <strong>Demirel</strong><br />

Üniversitesi Kültür Merkezi’nde “Ismarlama Bir<br />

Hayat” konulu konferans verdi. Dr. Toktam›flo¤lu,<br />

meslek seçiminden bafllayarak, hayat›n hiçbir evresinde<br />

›skalanmamay›, ›smarlama bir hayat yaflamamay› öneriyor.<br />

‹nsanlar›n kendi istedi¤i mesle¤i seçmeleri halinde<br />

yaflamlar›nda mutlu olacaklar›n› belirten Toktam›flo¤lu,<br />

“Bizde toplum olarak baflkalar›n›n önerileriyle ya da<br />

dayatmalar›yla yaflama al›flkanl›¤› var. Bundan bir an<br />

önce vazgeçmeliyiz aksi halde ne mutlu olabilir ne de<br />

insanlara iyi hizmet verebiliriz.”diye konufltu.<br />

Toktam›flo¤lu, “‹nsan›n duruflu, fiziksel yap›s› ruh<br />

halini yans›t›r. E¤er bir insan sa¤l›kl› ve mutluysa,<br />

yürüyüflü, duruflu, sesinin tonu bunlar› gösterir.<br />

Kendinizi pozitif yans›tmak istiyorsan›z, vücudunuz<br />

dik, yüzünüz güleç olsun. Bu belki insanlar taraf›ndan<br />

elefltirilmenize neden olabilir ama bir süre sonra onlar<br />

da sizin bu halinize al›flacaklad›r.” dedi.<br />

1965 do¤umlu olan Dr. Murat Toktam›flo¤lu;,<br />

Kayseri Erciyes Üniversitesi<br />

T›p Fakültesi<br />

mezunu. Toktam›flo¤lu’nun<br />

bugüne kadar<br />

ç›km›fl 5 tane kitab› var<br />

bunlar; Kötü Yöneticinin<br />

El Kitab›, Kot<br />

Pantolonlu Yönetici,<br />

Akl›n Öteki Sesi, Yüzümüz<br />

Neler Anlat›yor,<br />

Kendine ‹yi Bir Hayat<br />

Ismarla. Dr. Toktam›flo¤lu<br />

flu anda televizyon<br />

dizilerinde dan›flmanl›k<br />

yap›yor.


SDÜ Bülteni / Haziran 2005 46<br />

47<br />

SDÜ Bülteni / Haziran 2005<br />

Anma Günlerinin Önemi<br />

ve Mustafa Kemal Atatürk’ün<br />

Isparta’y› ziyareti<br />

(6 Mart 1930)<br />

Atatürk’ün Ispartay› ziyareti.<br />

Atatürk’ün Ispartadan ayr›l›fl›.<br />

Prof.Dr. Bayram KODAMAN *<br />

Girifl<br />

‹nsanlar veya milletler kelimelerle<br />

konuflurlar, kavramlarla düflünürler,<br />

duygularla yaflarlar. Kelime dil demek,<br />

kavramlar düflünce demek, duygu yaflama<br />

yani hayat demektir. O halde dilimizi iyi<br />

anlamam›z, kavramlar›m›z› iyi bilmemiz,<br />

duygular›m›z› iyi tan›mam›z laz›md›r.<br />

E¤er biz millet olarak Türk isek ve Türk<br />

kalmak istiyorsak dilimizi-kelimelerimizi<br />

iyi anlamal›, kavramlar›m›z› bilmeli ve<br />

duygular›m›z› iyi tan›mal›y›z.<br />

‹fle milli seviyede bakt›¤›m›zda anlama-bilme-tan›ma<br />

üçlüsünü mazi boyutuyla,<br />

hal boyutuyla ve gelecek boyutuyla ele<br />

almak zarureti vard›r. Bunun için ise,<br />

zaman zaman tarihe yani maziye, hale ve<br />

gelece¤e toptan bakmak laz›md›r.<br />

Mazimizdeki milli günleri önemli olaylar›<br />

kutlamak, milli kahramanlar› anmak,<br />

hat›rlamak için törenler, toplant›lar ve<br />

konuflmalar bize bu f›rsat› vermektedir. 6<br />

Mart 1930’da Mustafa Kemal’in Isparta’ya<br />

geliflini bu çerçeve de de¤erlendirmek<br />

gerekir.<br />

Bilindi¤i gibi fertler inançlar› gere¤i<br />

özellikle dini bayramlarda, kutsal<br />

sayd›klar› günlerde atalar›n›n mezarlar›n›<br />

ziyaret ederler. K›sa bir an dahi olsa atalar›yla<br />

bütünleflirler, onlar için dua edip,<br />

minnet duygular›n› ifade ederler. Milli<br />

fluuru-tarih fluuru olan fertler ve milletler<br />

ise, tarihi ziyaret ederler, zira milletlerin<br />

ziyaretgâh› (mezar›) tarihtir. Bu ziyaret<br />

esnas›nda fertler ve milletler, tarihe<br />

giderek maziyi duymaya-hissetmeye<br />

çal›fl›r, atalar›na flükranlar›n› sunmaya<br />

gayret ederler. Bu da milletlerin maziyle<br />

bütünleflmesidir, milli fluurun<br />

uyand›r›lmas› ve takviyesidir.<br />

A- Mustafa Kemal’in Yurtiçi Seyahatleri<br />

Bilindi¤i üzere Mustafa Kemal’in<br />

mesle¤i askerlikti. Bir askerin esas vazifesi<br />

vatan›n ve milletin güvenli¤ini sa¤lamak<br />

ve korumakt›r. Bu itibarla, Mustafa Kemal<br />

Harp Okulu’ndan mezun oldu¤u tarihten<br />

1919’a kadar Osmanl› ‹mparatorlu¤u’nun<br />

toprak bütünlü¤ünü savunmak, 1919 –<br />

1923 tarihleri aras›nda da Türk milletinin<br />

hem varl›¤›n› hem istiklalini hem de devletini<br />

korumak için kendisini vakfetmifltir.<br />

Bu maksatlarla bulundu¤u cepheler ve<br />

savafllar› flu flekilde s›ralamak<br />

mümkündür.<br />

1- 1905–1911 Rumeli’de Bulgar, Rum<br />

ve Makedon komitac›lar›n› takip görevleri,<br />

2- 1911–1912 Bingazi ve Trablusgarp’ta<br />

(Libya) ‹talyanlara karfl› savafl<br />

3- 1912–1913 Balkan Savafllar› ,<br />

4- 1914–1918 I.Dünya Harbi’nde Çanakkale<br />

ve Filistin Cephelerinde ‹ngiliz ve<br />

Frans›z emperyalizmine karfl› mücadele,<br />

5– 1919–1922 Milli Mücadele’de<br />

Yunana, Ruma, Ermeni’ye, ‹ngilize,<br />

Frans›za karfl› savafl.<br />

K›saca Mustafa Kemal on bir y›l kanter<br />

içinde d›flar›dan içeriye do¤ru gelen<br />

tehdid ve tehlikelerle u¤raflm›flt›r. Bu<br />

arada imparatorluk co¤rafyas›n›, insan›n›<br />

tan›ma ve görme imkân›n› bulmufltur.<br />

Ayr›ca f›rsat buldukça bol bol tarih okuyarak<br />

Türk tarihini, Türk milletini, Türk<br />

kültürünü ö¤reniyor ve tan›yor. Fakat<br />

asker olarak görevi icab› kendini bunlar›<br />

korumaya ve savunmaya adam›fl, hem<br />

fikren hem de fiilen bunun mücadelesini<br />

vermifltir. Ama Türk milletini, Türk<br />

kültürünü gelifltirme, ça¤dafllaflt›rma,<br />

medenilefltirme, aklilefltirme mücadelesi<br />

verme imkân› sahip de¤ildi. Zira, bu görev<br />

askerlere ait de¤il, siyasilere aitti.<br />

Mustafa Kemal, Milli Mücadele’yi<br />

kazanarak yeni Türk Cumhuriyeti’ni<br />

1923’ten itibaren askeri hüviyetinin<br />

yan›nda devlet adaml›¤› ve siyaset<br />

adaml›¤› hüviyetine de bürünmüfltü.<br />

1923’ten sonra bu vas›flar›yla devleti infla<br />

etme, milleti ve kültürü ça¤dafllaflt›rma<br />

imkân› bulmufltur. Mustafa Kemal bu<br />

inflaat› yaparken, ilk önce zeminden<br />

engelleri-zararl› unsurlar› ortadan<br />

kald›rmakla ifle bafllam›flt›r. Bu temizlik<br />

zordu fakat kaç›n›lmazd›. Osmanl›dan<br />

kalma bu zemin sa¤lam ve temiz olsayd›,<br />

zaten Osmanl› Devleti y›k›lmazd›, devam<br />

ederdi. Mustafa Kemal bunu fark eden<br />

adamd›r. Dolay›s›yla önce temizlik ve<br />

ar›nd›rma ifliyle meflgul olmufltur.<br />

‹kinci aflamada inflaat›n projesini<br />

yapt›. Mustafa Kemal’in projesi milli<br />

devletin inflas›n› öngörüyordu. O halde<br />

milli devlet; millet, milli kültür, milli<br />

vatan, milli tarih, milli dil vs. üzerinde,<br />

milletin iradesiyle kurulmal›yd›. Bu hedef<br />

do¤rultusunda her alanda ink›lâplar›<br />

bafllatm›flt›r. ‹nk›lâplar yap›l›rken, flüphesiz<br />

kamuoyunda menfi ve müspet tepkilere<br />

yol aç›yordu. ‹flte Mustafa Kemal bu<br />

tepkileri ve yap›lanlar› test etmek için yani<br />

olumlu-olumsuz taraflar›n› görmek için<br />

zaman zaman her devlet adam› gibi yurt<br />

gezilerine ç›km›flt›r.<br />

B- Isparta’y› Ziyaret<br />

‹flte, Mustafa Kemal’in, 6 Mart 1930’da<br />

Isparta’y› ziyaret etmesi böyle bir teftifl<br />

gezisi çerçevesinde olmufltur. Bilindi¤i<br />

üzere Isparta, Mustafa Kemal’in bafllatt›¤›<br />

Milli Mücadele’ye, can›yla-mal›yla, Haf›z<br />

‹brahim’in sivil milis kuvvetlerinden<br />

kurdu¤u ve Demiralay ad›n› verdi¤i<br />

askeri birlik ile Milli Mücadeleye tam<br />

destek veren ve bütünleflen vilayetlerin<br />

bafl›nda gelmifltir. Bu sebeple Mustafa<br />

Kemal’in yurt gezileri çerçevesinde<br />

Ispartal›lar› flereflendirmemesi ve gönüllerini<br />

almamas› düflünülemezdi. Nitekim<br />

kalabal›k bir heyetle, 6 Mart 1930’da<br />

Isparta’y› flereflendirmifltir. Isparta milletvekili<br />

Haf›z ‹brahim Demiralay ve<br />

Belediye Reisi Hilmi Çakmakç› baflta<br />

olmak üzere Isparta halk›n› ziyaret etmifl<br />

ve onunla görüflmüfltür. Ayn› gün Burdur<br />

üzerinden Antalya’ya geçmifltir.<br />

Her y›l 6 Mart’ta, Mustafa Kemal’in<br />

Isparta’y› ziyaret etmesini hat›rlamak ve<br />

yâd etmek basit bir tören olarak<br />

görülmemelidir. Bu tür anma günleri bizi<br />

mazi ve gelece¤e ba¤lar. Bilindi¤i gibi<br />

maziden kopmak sefilliktir, fluursuzluktur,<br />

tarihi fukaral›kt›r. Fert sadece ölümle<br />

maziden kopar. Milletler, ölümsüz<br />

oldu¤una göre, maziyle sürekli yüzleflmek<br />

ve mazi ile irtibat›n› sa¤lamak zorundad›r.<br />

Milleti “kökü mazide olan bir ati” yapan<br />

temel davran›fllardan biri de flüphesiz<br />

maziyle irtibat› canl› tutan milli haf›zad›r.<br />

Maziden kopmaktan da kötü olan›<br />

gelecekten kopmakt›r. Gelecekten kopmak<br />

fert için hayattan veya yaflamaktan<br />

vazgeçmektir. Milletler için ise, yok olmak<br />

demektir. Çünkü gelecekten kopan<br />

iddias›n› kaybeden milletlerin umutlar›,<br />

hedefleri, planlar›, arzular› da yoktur.<br />

Maalesef Türkiye, Mustafa Kemal’in<br />

ölümünden sonra özellikle son otuz k›rk<br />

y›ld›r pusulas›z, hedefsiz, iddias›z bir<br />

yolda h›zla yürür hale getirilmifltir.<br />

6 Mart vesilesiyle Ispartal›lar ve özellikle<br />

Süleyman <strong>Demirel</strong> Üniversitesi mensuplar›<br />

olarak, maziyi bir daha hat›rlayal›m<br />

ve Mustafa Kemal’in hedefleri<br />

›fl›¤›yla gelece¤e umutla bakal›m.<br />

* Atatürk ‹lke. ve ‹nk. Tarihi Arfl. ve Uyg. Mer. Müdürü


SDÜ Bülteni / Haziran 2005 48<br />

Süleyman <strong>Demirel</strong> Üniversitesi<br />

taraf›ndan kurulufl haz›rl›klar›<br />

sürdürülen "Göller Bölgesi Teknokent<br />

Projesi'nin" baflvurusu Ticaret ve Sanayi<br />

Bakanl›¤›'na resmen yap›ld›.<br />

28 Aral›k Sal› günü Ticaret ve Sanayi<br />

Bakan› Ali Coflkun'un makam›nda<br />

yap›lan baflvuru törenine Kültür ve<br />

Turizm Bakan› Erkan Mumcu, Isparta<br />

Valisi ‹sa Parlak, Burdur Valisi Can<br />

Direkçi, Isparta ve Burdur Milletvekilleri,<br />

Isparta ve Burdur Belediye Baflkanlar›,<br />

Isparta ve Burdur Ticaret Odalar›<br />

Baflkanlar›, Borsa Baflkanlar›, SDÜ<br />

Rektörü Prof. Dr. Metin Lütfi Baydar,<br />

Rektör Yard›mc›s› Prof. Dr. ‹smail Karaca<br />

ve SDÜ Teknokent Koordinatörü Yrd.<br />

Doç. Dr. Murat Ali Dulupçu kat›ld›.<br />

Genifl bir kat›l›mla yap›lan baflvuru<br />

töreninde konuflan Ticaret ve Sanayi<br />

Bakan› Ali Coflkun, Kültür ve Turizm<br />

Bakan› Erkan Mumcu'da baflta olmak<br />

üzere böylesine seçkin ve genifl kat›l›mla<br />

yap›lan baflvurudan etkilendi¤ini<br />

belirterek, "Anlad›m ki sizler Teknokent'i<br />

Ankara’ya Teknokent Ç›kartmas›<br />

Kariyer Günleri 2005<br />

A.Candafl ÇORÇOK<br />

kurmay› kafan›za koymuflsunuz.<br />

Bundan çok etkilendim. Bana da art›k<br />

bu projeye destek vermek düfler.<br />

Gerekeni yapaca¤›mdan emin olun.<br />

Hay›rl› olsun" dedi.<br />

Bakan Ali Coflkun, daha sonra<br />

baflvuru dosyas›n› Bakanl›k Araflt›rma ve<br />

Gelifltirme Genel Müdürü Ziya<br />

Karabulut'a havale edilerek, kendisinin<br />

bu projeye olur verdi¤ini ve gere¤inin<br />

yap›lmas›n› istedi.<br />

Teknokent ne sa¤layacak?<br />

Süleyman <strong>Demirel</strong> Üniversitesi<br />

Kampusu'ndaki yaklafl›k 180 bin<br />

metrekarelik alanda kurulacak Teknoloji<br />

Merkezi'nden burada faaliyet gösterecek<br />

firmalar baflta vergi muafiyeti olmak<br />

üzere pek çok avantaj sa¤layacak.<br />

Teknolojik kalk›nma ve istihdam probleminin<br />

afl›lmas› aç›s›ndan son derece<br />

yararl› olan bu projeye Valilikler,<br />

Belediyeler, Ticaret Odalar› ve Borsalar›<br />

gibi pek çok sivil toplum ve sanayi kurulufllar›<br />

da kat›lacak.<br />

Üniversitemiz Ekonomi ve Yönetim Kulübü<br />

taraf›ndan birincisi geçen sene düzenlenen “Kariyer<br />

Günleri” bu y›l da 9-10-11 May›s tarihlerinde Kültür<br />

Merkezi’nde gerçeklefltiridi.<br />

‹lk gün aç›l›fl konuflmas›n› yapan ‹ktisadi ve ‹dari<br />

Bilimler Fakültesi Ö¤retim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Murat<br />

Ali Dulupçu ben de bir SDÜ mezunuyum diyerek<br />

bafllad›¤› konuflmas›nda “Kariyer günlerini<br />

gerçeklefltirmemizdeki genel amaç sadece iktisat ya da<br />

meslek yüksekokulu ö¤rencilerine de¤il tüm bölümdeki<br />

ö¤rencileri mezuniyet sonras› hayat ve ifl bulma<br />

imkanlar› ile ilgili olarak genel bilgilendirme. Ö¤rencilerimizin<br />

ifl dünyas› ile buluflmas›nda bir platform<br />

niteli¤i tafl›yan bu organizasyon ö¤rencilerimizin<br />

özgüvenlerinin geliflmesi aç›s›ndan oldukça önemlidir.<br />

Oldukça farkl› kariyer politikalar› var ve okurken bunlar›<br />

gözlemleyemiyoruz, ve bu etkinlik ile tüm arkadafllara<br />

kariyer yollar›nda yard›mc› olmay› hedefliyoruz.”<br />

diyerek konuflmas›n› tamamlad›.<br />

Dulupçu’nun ard›ndan kürsüye gelen ‹‹BF Dekan’›<br />

Prof. Dr. Bilal Murat Özgüven “Ben yafl›m itibariyle<br />

Dulupçu hocam›z gibi bu üniversiteden mezun<br />

olmad›m” diyerek bafllad›¤› konuflmas›nda tüm dinleyicileri<br />

güldürerek “Fakat bir daha dünyaya gelirsem<br />

bu üniversiteden mezun olaca¤›ma söz veriyorum.<br />

Dünyada bir çok canl› bir arada yafl›yoruz. Biz insanlar›<br />

di¤erlerinden ay›ran en önemli özellik bilgi edinme ve<br />

edindi¤imiz bu bilgileri baflkalar›na aktarabilme.<br />

Toplumlar yaflabilmeleri için bilgiyi bulma ve gelecek<br />

nesillere aktarma iflini en iyi flekilde gerçeklefltirmelidirler.<br />

Bu sebeple çok büyük sorumluluk tafl›yoruz.<br />

Bu sorumluluk alt›nda siz gençleri gelece¤e en iyi<br />

flekilde tafl›mak ve kariyerinizde sizleri do¤ru bir<br />

flekilde yönlendirmek bizlerin en önemli görevi. Bu<br />

sebeple bu organizasyonunu gerçekleflmesinde eme¤i<br />

geçen tüm arkadafllar›ma çok teflekkür ediyorum” diyerek<br />

sözlerine son verdi.<br />

Aç›l›fl konuflmalar›n›n ard›ndan ilk oturumda<br />

“Burdur MYO’ dan profesyonel yöneticili¤e: Kariyerde<br />

baflar›” isimli sunumu ile fiükrü Kut, “Kariyerinize<br />

Harikalar Diyar›nda Bafllamaya Ne Dersiniz” isimli<br />

sunumu ile MNG Holding Turizm Gurubu E¤itim<br />

Müdürü Gökhan Ataman konuflmalar›n›<br />

gerçeklefltirdiler.<br />

49<br />

Biyogaz Paneli<br />

F.Nlhan ÖZALTIN<br />

Süleyman <strong>Demirel</strong> Üniversitesi Yenilenebilir Enerji<br />

Kaynaklar› Araflt›rma ve Uygulama Merkezi (YEKARUM)<br />

taraf›ndan 1 fiubat 2005 Sal› günü "Biyogaz" konulu panel<br />

düzenlendi. SDÜ Rektörü Prof. Dr. Metin Lütfi Baydar,<br />

Rektör Yard›mc›s› Prof. Dr. ‹smail Karaca ve ö¤retim elemanlar›n›n<br />

kat›ld›¤› panel, Mühendislik Mimarl›k Fakültesi Anfi-<br />

1 Salonu'nda gerçeklefltirildi. Panele konuflmac› olarak Prof.<br />

Dr. Osman Yald›z, Uzman Selim Özkök, Yrd. Doç. Dr.<br />

‹brahim Üçgül,Yrd. Doç. Dr. ‹smail Tosun kat›ld›.<br />

Panelde ilk konuflmay› Prof. Dr. Osman Yald›z yapt›.<br />

Biyogaz›n uzun y›llard›r dünyada söz edilen bir konu<br />

oldu¤unu ancak ülkemizde yeterince söz edilmedi¤ini belirtti.<br />

Yald›z, "Biyogaz hangi amaçla ve niçin kullan›l›r?<br />

Toplumda enerji üretim metodu olarak bilinen biyogaz›<br />

ülkemizde de¤erlendirilebilecek organik at›k potansiyelinin<br />

olmas›na ra¤men de¤erlendiremiyoruz. Ülkemizde 12,5 milyon<br />

ton organik at›k potansiyeli var. Bunlar› de¤erlendirebilirsek<br />

ekonomik aç›dan büyük bir girdi sa¤lar›z." dedi.<br />

Yald›z, "Biyogaz denilince daha önce akla çiftlik organik<br />

at›klar› gelirdi. Ancak tüm at›klar (sebze, yeflil ot, bu¤day<br />

sap›, hayvansal at›klar vb.) biyogaz olarak<br />

de¤erlendirilebiliyor. Pek çok madde at›klar› de¤erlendirilerek<br />

fermantasyonda rahatl›kla kullan›labiliyor. En yayg›n<br />

olarak Avrupa ülkelerinde s›v› kentsel at›k biyogaz üretimi<br />

olarak kullan›lmaktad›r." diye konufltu.<br />

Uzman Selim Özkök ise "Integrate Biyogaz Entegre<br />

Biyosistem " hakk›nda bilgiler verdi. Özkök, biyogaz›n çevresel<br />

ve ekonomik etkilerinin çok önemli oldu¤unu, organik<br />

at›klar›n her ülkede uyguland›¤› standart bir konu oldu¤unu<br />

ancak ülkemizde bu konunun son s›ralarda yer ald›¤›n›<br />

belirterek, " Hayvansal, zirai, endüstriyel ve evsel at›klardan<br />

biyogaz elde edilir. Su ve besinler gibi kaynaklar›n etkin kullan›m›n›<br />

sa¤lar, kirlilik azal›r, verim artar, sistem içerisinde<br />

dönüflüm sa¤lan›r." dedi.<br />

Üniversitemiz Pomza Araflt›rma ve Uygulama<br />

Merkezi Müdürlü¤ü, Türkiye Bims Sanayicileri Birli¤i`ni 28-<br />

29 Ocak 2005 tarihleri aras›nda Nevflehir'de toplad›. Bims<br />

Sanayicileri Birli¤inin kuruluflundan itibaren ikincisini<br />

gerçeklefltirdi¤i Güç Birli¤i Toplant›s› Nevflehir Alt›nöz<br />

Otelinde yap›ld›. Toplant›ya, üniversitemiz Rektör<br />

Yard›mc›s› Prof. Dr. Mahmut Bülbül ve Pomza Araflt›rma ve<br />

Uygulama Merkezi Müdürü Prof. Dr. Lütfullah kat›ld›lar.<br />

Ayr›ca toplant›ya Nevflehir Milletvekilleri, Nevflehir<br />

Belediye Baflkan› ve Türkiye Bims Sanayicileri Temsilcileri<br />

kat›ld›lar. Yüksek oranda kat›l›m›n sa¤land›¤› toplant›da<br />

konuflmac› olarak söz alan Gündüz pomza sektörünün<br />

geliflimi, ülkemizdeki ve dünyadaki mevcut durumu ve<br />

üniversite-sanayi iflbirli¤i çerçevesinde yap›lan ve yap›lmas›<br />

planlanan sektörel geliflmeler ile ilgili ayr›nt›l› bilgiler verdi.<br />

Ayr›ca, sektörün güncel olarak karfl›laflt›¤› sorunlar ve<br />

çözüm önerileri üzerinde detay bilgiler veren Gündüz, bilimsel<br />

AR-GE çal›flmalar›n›n sektörün geliflimine olan katma<br />

SDÜ Bülteni / Haziran 2005<br />

Yrd. Doç. Dr. ‹brahim Üçgül ise, "Isparta'da Biyogaz<br />

olarak de¤erlendirilebilecek biyokütle" hakk›nda bilgiler<br />

verdi. Üçgül, insanl›¤›n en önemli ve vazgeçilmez gereksinimlerinden<br />

birisi enerjidir diyerek bafllad›¤› konuflmas›na<br />

flöyle devam etti; "Yenilenebilir enerji kaynaklar› günefl, rüzgar,<br />

biyokütle gibi kendini yenileyebilen enerji kaynaklar›<br />

yereldir d›fla ba¤›ml› de¤ildir. Ülkemiz yenilenebilir enerji<br />

kaynaklar› bak›m›ndan oldukça büyük bir potansiyele sahiptir.<br />

Türkiye'de bugün yenilenebilir enerji kaynaklar› olarak<br />

hidrolik enerji ve klasik biyokütleden yararlanabiliyoruz."<br />

dedi. Üçgül, ülkemizde üretilen ve tüketilen enerji kaynaklar›n›n<br />

karfl›laflt›rmal› grafi¤inden örnekler verdi.<br />

Yenilenebilir enerji kaynaklar› içinde biyokütlenin, karbonhidrat,<br />

bitkisel ve hayvansal kaynaklardan sa¤lanan enerji<br />

oldu¤unu ifade etti. Üçgül, Isparta'da biyokütle uygulamalar›<br />

aç›s›ndan, elma, kiraz ve gül gibi tar›msal ürünlerin<br />

at›klar›ndan yararlanabilece¤ini sözlerine ekledi.<br />

Yrd. Doç. Dr. ‹smail Tosun ise "Ar›tma Çamuru" hakk›nda<br />

bilgiler verdi. Ar›tma çamurunun bertaraf yöntemlerini anlatan<br />

Tosun gül çiçe¤i posas› ile ilgili bir çal›flma yapt›klar›n›<br />

söyledi. Tosun, posadan elde edilen biyogaz dönüflümü ile<br />

elde edilen veriler hakk›nda bilgiler verdi. Tosun, sonuç<br />

olarak ar›tma çamurunda biyogaz elde edilirse ekonomiye ve<br />

çevreye katk›lar sa¤layaca¤›n› belirtti.<br />

SDÜ PAUM Müdürlü¤ü Bims Sanayicileri Birli¤ini Nevflehir'de Toplad›<br />

de¤erlerini anlatt›.<br />

Toplant›da söz alan Prof. Dr. Mahmut Bülbül`de ikincisi<br />

gerçeklefltirilen bu güç birli¤i toplant›s›n›n, üniversitesanayi<br />

iflbirli¤i aç›s›ndan olan önemini dile getirdi. Ayr›ca,<br />

toplant›da söz alan milletvekili, belediye baflkan› ve bims<br />

sanayicileri birli¤i yöneticileri, pomza teknolojisi konusunda<br />

ülkemizde güzel bir örne¤inin oluflturuldu¤u üniversitesanayi<br />

iflbirli¤ini gerçeklefltirdiklerini, tüm AR-GE<br />

çal›flmalar›nda bugüne kadar oldu¤u gibi, bundan sonrada<br />

Süleyman <strong>Demirel</strong> Üniversitesi, Pomza Araflt›rma ve<br />

Uygulama Merkezine olan yo¤un desteklerini sürdüreceklerini,<br />

bu merkezin sektöre hizmet sunan bir AR-GE<br />

merkezini oldu¤unu aç›klad›lar.<br />

Toplant› sonras›nda, Üniversitemiz Rektörü Prof. Dr.<br />

Metin Lütfi Baydar'a atfen ve Araflt›rma Merkezi Müdürü<br />

Prof. Dr. Lütfullah Gündüz'e yapt›klar› çal›flmalardan<br />

dolay› bir teflekkür plaketleri sunuldu.


SDÜ Bülteni / Haziran 2005 50<br />

Türkiye’de Tar›m E¤itiminin<br />

Kamile BEKTAfi<br />

159. Y›ldönümü<br />

51<br />

SDÜ Bülteni / Haziran 2005<br />

G›da Kulübü’nden<br />

Gökhan fiAH‹N<br />

Kariyer Günleri<br />

Isparta Milletvekili M.Emin B‹LG‹Ç<br />

Prof. Dr. M. Atilla Aflk›n<br />

Türkiye’de Tar›m E¤itiminin 159.<br />

Y›ldönümü Süleyman <strong>Demirel</strong> Üniversitesi<br />

T›p Fakülte’si Konferans Salonu’nda<br />

düzenlenen törenle kutland›.<br />

Konferansa, SDÜ Rektörü Prof. Dr.<br />

Metin Lütfi Baydar, Tar›m ve Köyiflleri<br />

Bakanl›¤› Müsteflar Yard›mc›s› Doç. Dr.<br />

Hasan Ekiz, AK Parti Isparta Milletvekili<br />

M. Emin Bilgiç, Alara Yönetim Kurulu<br />

Baflkan›, Özel Sektör Temsilcisi, Yavuz<br />

Taner ve Ziraat Fakültesi Dekan› Prof. Dr.<br />

M. Atilla Aflk›n kat›ld›.<br />

SDÜ Rektörü Baydar, konuflmas›nda bir<br />

ülkenin kalk›nmas›nda araflt›rman›n büyük<br />

rolü oldu¤unu belirtti. Üniversitemiz Ziraat<br />

Fakültesi’nde teknik olanaklar›n yetersiz<br />

olmas›na ra¤men çok nitelikli projeler<br />

yap›ld›¤›n›, TUB‹TAK taraf›ndan desteklendi¤ini<br />

kaydetti. Biz üniversite olarak,<br />

ö¤rencilerimizle, ö¤retim elemanlar›m›zla,<br />

araflt›rmac›lar›m›zla ve tüm çal›flanlar›m›zla<br />

ele ele vererek Ziraat Fakültemizi<br />

en iyi yerlere tafl›yaca¤›z” dedi.<br />

Baydar, “Özellikle geliflmekte olan<br />

ülkelerde tar›m kalk›nman›n temel tafl›d›r.<br />

Tar›m ülkemiz için sadece ekonomik aç›dan<br />

de¤il, halka ifl olana¤› sa¤lamas›<br />

bak›m›ndan da önemlidir. Tar›m bugün<br />

Türkiye’nin yüzde 34’üne ifl olana¤›<br />

sa¤lamaktad›r” diye konufltu.<br />

Milletvekili Bilgiç, “Tar›ma ve Çiftçiye<br />

desteklerimiz devam ediyor.” dedi ve<br />

siyasetçinin tar›ma, tar›m e¤itimine bak›fl›n›<br />

anlatan bir konuflma yapt›. Bilgiç,<br />

Türkiye’nin tar›mda son üç y›lda geliflme<br />

göstermesi gerekti¤ine ancak kaynaklar›n<br />

artm›fl olmas›na ra¤men tar›m sektöründe<br />

gerileme oldu¤una de¤inerek flunlar› söyledi,<br />

“Son üç y›lda tar›ma olan katk›lar›m›z<br />

artt› ancak tar›m›n geliflmesindeki pay›<br />

yüzde 13’ten yüzde 11’e düflmüfltür, tar›m<br />

e¤itiminde ciddi anlamda düflünülmesi<br />

gereken fleyler vard›r.”<br />

Ülkemizde tar›mc›l›¤›n bireysellik<br />

olarak alg›land›¤›n›, bunun da tar›m›n ilerlemesine,<br />

tar›m sektörüne olan talebin azalmas›na<br />

neden oldu¤unu vurgulayan Bilgiç,<br />

“Tar›mda bireyselcili¤i ortadan kald›rmak<br />

gerekiyor bu anlay›fl verimi düflürmekte,<br />

zaten yetersiz olan kaynaklar› da tüketmektedir.”<br />

dedi.<br />

Tar›m ve Köyiflleri Bakanl›¤› Müsteflar<br />

Yard›mc›s› Doç. Dr. Hasan Ekiz ise tar›m<br />

ve tar›msal e¤itim konusunda flunlara<br />

de¤indi. Tar›msal e¤itim kitaplarda kalmamal›.<br />

Ziraat Fakültesi’nde okuyan bir<br />

ö¤renci topra¤›n kokusunu bilmeli, onunla<br />

neler yapabilece¤ini, neler üretebilece¤ini<br />

bilmelidir. Ülkemizde çok fazla verimli<br />

topraklar olmas›na ra¤men tar›m üretimindeki<br />

pay ve tar›mla u¤raflan nüfus say›s›<br />

oldukça düflük. Geçmifl y›llarda<br />

Türkiye’nin tar›msal üretimi tüketiminden<br />

fazla iken flu anda üretti¤i kendine yetmiyor<br />

ve ithalat ihracattan daha fazla. Bunun<br />

ortadan kald›r›lmas› için tar›m sistemindeki<br />

teflvik sisteminin gelifltirilmesi, üretimin<br />

bireysellikten ç›k›p toplu hale gelmesi<br />

gerekiyor.” dedi.<br />

Alara Yönetim Kurulu Baflkan›, G›da<br />

Mühendisi Yavuz Taner tar›m›n özel sektöre<br />

yans›malar›na de¤indi.<br />

Modern meyvecilik sektörü, faaliyet<br />

alanlar› ve çal›flanlarda aranan kriterler<br />

konusunda konuflan Taner, flirketlerinin<br />

modern meyvecilikte dünya standartlar›n›<br />

yakalad›¤›n›, modern meyve üretiminde ve<br />

ithalat›nda iyi yerlerde olduklar›n› belirtti.<br />

Tüm bu ifllemlerin yap›m›nda ise ziraat ve<br />

g›da mühendislerine ihtiyaç duyduklar›n›<br />

söyleyen Taner ayn› zamanda Türkiye’nin<br />

tar›mda istenilen yerde olmad›¤›n›, ülkenin<br />

ithalatta çok daha baflar›l› olmas›<br />

gerekti¤ini vurgulad›.<br />

SDÜ G›da Kulübü taraf›ndan, “G›da<br />

Sektörünün Beklentileri ve Nas›l Bir G›da<br />

Mühendisi ‹stiyoruz” konulu “Kariyer<br />

Günleri” düzenlendi. Sektör yöneticileri ile<br />

g›da mühendisi aday› ö¤rencileri buluflturmak,<br />

g›da sektöründe g›da mühendislerinin<br />

gelece¤ini tart›flmak, sorunlar›n›<br />

paylaflmak, kal›c›, do¤ru ve gerçekçi<br />

çözümlere iliflkin önerileri gündeme<br />

getirmek amac›yla düzenlenen etkinlik iki<br />

gün boyunca devam etti.<br />

Rektör Yard›mc›s› Prof. Dr. Mahmut<br />

Bülbül, Ziraat Fakültesi Dekan› Prof. Dr.<br />

Atilla Aflk›n, Ziraat Fakültesi ö¤retim elemanlar›<br />

ve ö¤rencilerin kat›ld›¤› program›n<br />

ilk konuflmas›n› Prof. Dr. Mahmut Bülbül<br />

yapt›.<br />

Bülbül, üniversitemizin ülkemizdeki<br />

di¤er üniversiteler aras›ndaki yerini belirtti<br />

ve kuruldu¤undan bu yana SDÜ’ nün<br />

büyük geliflmeler kaydetti¤ini söyledi.<br />

Ayr›ca SDÜ’ nün gelecekte bir marka<br />

olaca¤› üzerinde duran Bülbül, “Ziraat<br />

Fakültemiz di¤er Ziraat Fakülteleri’ne<br />

bak›ld›¤›nda iyi bir konumdad›r ve birçok<br />

üniversitede ö¤retim eleman› bulunmazken<br />

biz araflt›rmalar yaparak baflar›l›<br />

projelere imza atmaktay›z. Üniversite<br />

sanayi iflbirli¤ine son derece önem vermekteyiz.<br />

TEKMER’i kurduk, TEKNOKENT<br />

kurulufl çal›flmalar› da devam etmektedir.”<br />

diye konufltu.<br />

G›da Mühendisli¤i Bölüm Baflkan› Prof.<br />

Dr. Sami Özçelik ise G›da Mühendisli¤i<br />

bölümündeki ö¤rencilerin ald›¤› dersleri ve<br />

bu derslerin özelliklerini anlatt›. Özçelik<br />

sanayicilerin g›da mühendislerinden istemifl<br />

olduklar› özellikleri uygulam›fl olduklar›<br />

ders programlar›yla desteklediklerini<br />

belirtti.<br />

Sempozyuma özel sektörü temsilen<br />

kat›lan Gülköy Et Entegre Tesisleri Genel<br />

Müdürü Süleyman Da¤l›, sektörde<br />

çal›flacak g›da mühendislerinde bulunmas›<br />

gereken özelliklere de¤indi. Da¤l›, “‹flinizi<br />

severek yap›n, büyüklerin tavsiyelerine<br />

itibar edin” diyerek ö¤rencilere tavsiyelerde<br />

bulundu.<br />

Ziraat Fakültesi Dekan› Prof. Dr. Atilla<br />

Aflk›n’da, ö¤rencilere, yapt›klar› ifllerde<br />

vazgeçilmez olmalar›n› ö¤ütleyerek, özel<br />

sektör temsilcilerinden mezun ö¤rencilere<br />

kadrolar›nda daha fazla yer vermelerini<br />

istedi. Aflk›n, ayr›ca vatandafl olarak, bilinçli<br />

üretim ve tüketim yapmam›z gerekti¤ini<br />

belirtti.<br />

‹ki gün süren etkinli¤in ikinci gününde,<br />

Petek Ataman (G›da Mühendisleri Odas›<br />

Bflk.), Prof. Dr. Aziz Ekfli (Ankara Üniversitesi<br />

G›da Mühendisli¤i Bölümü), Ergun<br />

Akyol (P›nar Süt Genel Müdürü), Mustafa<br />

Derici (P›nar Süt ‹nsan Kaynaklar›<br />

Müdürü) ve Yalç›n Algon (S‹STEK)<br />

konuflmac› olarak kat›ld›.<br />

Prof. Dr. Mahmut Bülbül<br />

Prof. Dr. Sami Özçelik


SDÜ Bülteni / Haziran 2005 52<br />

SDÜ’ye X-Ifl›n› Difraktometresi<br />

53<br />

Erasmus için Oryantasyon Program›<br />

F.Nilhan ÖZALTIN<br />

SDÜ Bülteni / Haziran 2005<br />

F.Nilhan ÖZALTIN<br />

Prof.Dr.Nevzat Özgür,<br />

“Bu tür x-›fl›n› difraktometresi<br />

cihaz›ndan<br />

Türkiye’de ve özellikle<br />

üniversitelerde<br />

oldukça az miktarda<br />

bulunmaktad›r. Bizim<br />

merkezimizde bulunan<br />

bu cihaz bugün<br />

Türkiye’deki en<br />

geliflmifl cihazd›r.<br />

Cihaz sadece Isparta<br />

ve çevresi için de¤il<br />

tüm insanl›¤a ve bilime<br />

hizmet etmek için<br />

buraya kurulmufltur.”<br />

Süleyman <strong>Demirel</strong> Üniversitesi<br />

Jeotermal Enerji, Yeralt›suyu ve Mineral<br />

Kaynaklar› Araflt›rma ve Uygulama<br />

Merkezi’ne x-›fl›n› difraktometresi cihaz›<br />

al›nd›. Merkez Müdürü Prof. Dr. Nevzat<br />

Özgür cihaz›n Hollanda’dan yurtd›fl› al›m›<br />

fleklinde gerçekleflti¤ini belirtti.<br />

Özgür, bu cihaz›n normal fiyat›n›n 300<br />

milyar TL. civar›nda oldu¤unu ancak yurtd›fl›<br />

al›m› yap›ld›¤› için cihaz›n 225 milyar TL.’ye<br />

sat›n al›nd›¤›n› söyledi. Cihaz›n tüm giderlerinin<br />

Araflt›rma Projeleri Yönetim<br />

Birimi’nde gerçeklefltirilen bir proje kapsam›nda<br />

al›nd›¤›n› belirten Özgür, cihaz›n<br />

çok fazla kullan›m alan› bulundu¤unu ifade<br />

etti. Özgür, cihazla ilgili olarak özetle flu bilgileri<br />

verdi:<br />

“Bu cihaz›n kullan›m alanlar›ndan birincisi<br />

yerbilimlerinde kayaç analizi yapmakt›r.<br />

Burada kayaçlar› oluflturan ve hacim<br />

bak›m›ndan kayaçlar içinde yüzde 5’den fazla<br />

bulunan tüm mineral fazlar›n›n tan›mlar›<br />

yap›labilmektedir. Böylece x-›fl›n› difraktometresi<br />

cihaz› yerbilimlerinde özellikle jeolojide<br />

önemli bir cihaz olarak kullan›labiliyor.<br />

Bu cihaz›n ikinci bir kullan›m alan›<br />

madenciliktir. Burada maden mineralleri ve<br />

metaller bu cihaz sayesinde belirlenmektedir.<br />

Üçüncü bir kullan›m alan›, yine yerbilimleri,<br />

madencilik, boya ve kimya endüstrisi ile<br />

inflaat bölümüdür. Burada özellikle, kil mineralleri<br />

bu cihaz sayesinde çok kolay tan›mlanabilmekte<br />

ve miktarlar› belirlenebilmektedir.<br />

Bu kil mineralleri yukar›da bahsedildi¤i gibi<br />

seramik, boya ve kimya endüstrilerinde çok<br />

kullan›lan malzemelerdir. Bu kullan›m alanlar›na<br />

ek olarak x-›fl›n› difraktometresi<br />

cihaz›n›n T›p alan›nda da önemli kullan›m<br />

alanlar› bulunmaktad›r.<br />

Bu cihaz sayesinde T›p’ta böbrek ve safra<br />

tafllar› çok kolay analiz edilebilmekte ve buna<br />

uygun tedavi yöntemleri belirlenebilmektedir.”<br />

Özgür, x-›fl›n› difraktometresi cihaz›n›n<br />

yerbilimleri, maden ve inflaat bölümlerinde<br />

özellikle bilimsel çal›flmalar›n gelifltirilmesinde<br />

Üniversite’ye ve Isparta’ya katk›lar›<br />

olaca¤›n› belirtti. Ayr›ca Yüksek Lisans ve<br />

Doktora çal›flmalar›nda farkl› alanlarda<br />

çal›flmalarda katk›s› olaca¤›n›, bir fizikçinin,<br />

bir kimyac›n›n, bir t›pç›n›n gelip burada<br />

çal›flmalar›n› yapabilece¤ini vurgulayan<br />

Özgür ayr›ca tar›mda (Ziraat Fakültesi, Tar›m<br />

‹l Müdürlü¤ü) toprak analizlerinde de bu<br />

cihaz›n kullan›laca¤›n› söyledi.<br />

En önemlisi bu cihaz›n sa¤l›k alan›nda<br />

Isparta’ya katk›s› olaca¤›n› belirten Özgür,<br />

“Bilindi¤i gibi Isparta’da tüm hastanelerde<br />

hastalar›m›z böbrek tafl›ndan dolay› ameliyat<br />

oluyorlar. Ameliyat sonras› hastaya verilen<br />

tafllar›n flimdiye kadar analizi yap›lam›yordu.<br />

Bundan sonra bu tafllar›n analizleri döner sermaye<br />

üzerinden merkezimizde yap›lacak.”<br />

dedi.<br />

Özgür, “bu tür x-›fl›n› difraktometresi<br />

cihaz›ndan Türkiye’de ve özellikle üniversitelerde<br />

oldukça az miktarda bulunmaktad›r.<br />

Bizim merkezimizde bulunan bu cihaz bugün<br />

Türkiye’deki en geliflmifl cihazd›r. Cihaz<br />

sadece Isparta ve çevresi için de¤il tüm<br />

insanl›¤a ve bilime hizmet etmek için buraya<br />

kurulmufltur.” diye konufltu.<br />

Süleyman <strong>Demirel</strong> Üniversitesi'nde,<br />

Erasmus De¤iflim Program›<br />

kapsam›nda yurtd›fl›na gidecek olan<br />

ö¤renciler ve ö¤retim üyeleri için<br />

Kültür Merkezi'nde oryantasyon<br />

program› düzenlendi. Almanya,<br />

Polonya, ‹spanya, Yunanistan,<br />

Danimarka, ‹talya ve Yunanistan'a<br />

gidecek olan 34 ö¤renci 7 ayl›k bir<br />

sürede e¤itim ald›ktan sonra<br />

Türkiye'ye dönecekler. Ö¤renciler<br />

yurt d›fl›nda geçirdikleri süre<br />

içerisinde hem yabanc› bir üniversitede<br />

e¤itim alman›n avantajlar›ndan yararlanacaklar<br />

hem de yabanc› dil seviyelerini gelifltirip, küresel dünya<br />

koflullar›nda daha donan›ml› hale gelecekler.<br />

Oryantasyon program öncesinde konuflan SDÜ<br />

Rektörü Prof. Dr. Metin Lütfi Baydar, "biz göreve<br />

geldi¤imizde SDÜ olarak marka olaca¤›z, dünya üniversitesi<br />

olaca¤›z demifltik ve flimdi bu iddian›n<br />

gerçekleflmesi yönünde güzel geliflmeler yaflamaktay›z.<br />

Üniversiteler bulunduklar› bölgelerin dünyaya aç›lan<br />

pencereleridir. Üniversitelerin bu tür programlar›<br />

Süleyman <strong>Demirel</strong> Üniversitesi Bat› Kampusu'nda<br />

yer alan 10. Y›l Hat›ra Orman›'na ö¤retim üyeleri ve<br />

ö¤renciler taraf›ndan a¤aç dikildi. Törene Vali<br />

Yard›mc›s› Mustafa Tüysüzo¤lu, SDÜ Rektör Yard›mc›s›<br />

Prof. Dr. ‹smail Karaca, ö¤retim elemanlar›, üniversite ve<br />

TED Koleji ‹lkö¤retim Okulu ö¤rencileri kat›ld›.<br />

Törende konuflan Orman Fakültesi Dekan› Prof. Dr.<br />

Koray Sönmez, dikim çal›flmalar›n›n 10. Y›l Hat›ra<br />

Orman› içinde yer alan ve yeni oluflturulan 25 hektarl›k<br />

"Sokrates Hat›ra Orman›'na" yap›ld›¤›n› kaydetti.<br />

Sokrates Hat›ra Orman› hakk›nda bilgi veren SDÜ<br />

D›fl ‹liflkiler Koordinatörü Prof. Dr. Tu¤rul Sezer ise,<br />

Sokrates'in Avrupa Birli¤i'ne ait bir E¤itim Program›<br />

oldu¤unu, Erasmus'un ise bu program›n Yüksek<br />

Ö¤retimle ilgili k›sm›n› oluflturdu¤unu söyledi.<br />

SDÜ'nün Sokrates-Erasmus Program› çerçevesinde<br />

30 ö¤rencisini çeflitli Avrupa ülkelerine gönderdi¤ini<br />

Avrupa ülkelerinden ise bu program dahilinde 2<br />

ö¤rencinin SDÜ'ye geldi¤ini kaydetti. Önümüzdeki<br />

y›llarda gerek ö¤renci ve gerekse ö¤retim eleman›<br />

mübadelesi kapsam›nda yüzlerce ö¤renci ve ö¤retim<br />

üyesinin Avrupa'daki çeflitli üniversitelere gidece¤ini ve<br />

yüzlercesinin de SDÜ'ye gelece¤ini kaydeden Sezer, "Bu<br />

konuda üniversitemiz Anadolu'nun öncü üniversiteleri<br />

aras›ndad›r. ‹flte bu yüzden yurt d›fl›ndan üniversitemize<br />

desteklemesi bu yönden önemli. Gelecek befl y›l<br />

içerisinde bu program kar topu gibi daha da büyüyecek.<br />

SDÜ'den gidecek ö¤rencilerimiz bafllar›n› dik tutacaklar.<br />

Çünkü siz dünya üniversitesi olan SDÜ'den gidiyorsunuz<br />

ve orada üniversitenizi en iyi flekilde temsil edeceksiniz."dedi.<br />

Daha sonra, fiubat ay› içinde yurt d›fl›na<br />

gidecek olan 34 ö¤renciye Rektör Prof. Dr. Metin Lütfi<br />

Baydar, Rektör Yard›mc›s› Prof. Dr. ‹smail Karaca ve D›fl<br />

‹liflkiler Koordinatörü Prof. Dr. Tu¤rul Sezer taraf›ndan<br />

çeflitli arma¤anlar da¤›t›ld›.<br />

Sokrates Hat›ra Orman›’na a¤aç dikildi<br />

gelen ö¤rencilerimizin de kat›ld›¤› bir a¤aç dikim töreni<br />

tertip ettik. Sokrates Hat›ra Orman› ad›n› verdi¤imiz 25<br />

dekarl›k alana bugün bin a¤aç dikece¤iz. Sonraki y›llarda<br />

da buras› tam bir dostluk-kardefllik orman› haline<br />

gelecektir." dedi. Konuflmalar›n tamamlanmas›ndan<br />

sonra hat›ra orman›na a¤aç dikildi. Sokrates-Erasmus<br />

Program› dahilinde SDÜ'ye Polonya'dan gelen ‹flletme<br />

Fakültesi Lisans Ö¤rencisi Anya Bednarek ile<br />

Danimarka'dan gelen Jeoloji Yüksek Lisans Ö¤rencisi<br />

Timo Hansen de hat›ra orman›na birlikte a¤aç diktiler.


SDÜ Bülteni / Haziran 2005 54<br />

55<br />

SDÜ Bülteni / Haziran 2005<br />

Yaflan›labilir bir çevre için el ele<br />

A.Candafl ÇORÇOK<br />

Türk fliirinde yönelifller<br />

Gökhan fiAH‹N<br />

Süleyman <strong>Demirel</strong> Üniversitesi ‹ktisadi ‹dari Bilimler Fakültesi<br />

konferans salonunda ‹stanbul Teknik Üniversitesi ö¤retim üyelerinden<br />

Prof. Dr. Orhan Kural taraf›ndan “Yaflan›labilir bir çevre için el ele “<br />

konulu bir konferans düzenlendi. Konferansa ‹ktisadi ‹dari Bilimler<br />

Fakültesi Dekan› Prof. Dr. M. Bilal Özgüven Orman Fakültesi Dekan›<br />

Prof. Dr. Koray Sönmez , ö¤retim elemanlar› ve ö¤renciler kat›ld›.<br />

Prof. Dr. Orhan Kural konuflmas›n› insanlar›n en sevmedi¤im sözlerinden<br />

bir tanesi vaktim yoktur. Zaman eflit da¤›t›lm›flt›r, zaman›<br />

düzgün kullanabilirsek zaman›m yok diye bir kavram ç›kmaz” dedi.<br />

Orhan Kural, Atatürk kitap okutmak için köy enstitüsünü kurmufltur.<br />

Ama flimdi günümüzde köy enstitülerinin yerini kahvehaneler alm›flt›r.<br />

‹nsanlar›m›z›n kitap okuma al›flkanl›¤› kalmam›flt›r dedi.<br />

‹nsanlar e¤lence program›na zaman ay›r›rlar ama devlet için befl dakika<br />

ay›rmazlar diyen Kural avc›lar›n do¤al dengeyi ve ekosistemi<br />

bozdu¤unu, hayvan öldürmekle insan öldürmek aras›nda bir ad›m<br />

oldu¤unu kaydetti. Kural belediyelere de¤inerek, belediyenin görevi<br />

konser vermek ve ya futbola yat›r›m yapmak de¤ildir. Belediyenin görevi;<br />

do¤al düzenleme, ar›tma tesisleri, a¤açland›rma ve bunun gibi güzel<br />

fleyler yapmakt›r. Çünkü ülkemizi tan›tacaksak; konserle, futbolla de¤il,<br />

bilim ve kültürle tan›tmal›y›z. Afrika ülkelerinde pet flifle ve naylon<br />

üretilmemesine de¤inen Kural insanlar›n böyle yaparak çevreyi ve<br />

do¤ay› korudu¤unu, bizim ülkemizde de do¤an›n her geçen gün tahrip<br />

edildi¤ini, ormanlar›m›z›n yok oldu¤unu ve hayvanlar›m›z›n avc›lar<br />

taraf›ndan öldürüldü¤ünü ve çevremizin kirletildi¤ini belirtti.<br />

Halk uyutulmak için magazine al›flt›r›l›yor. Kitaplar›m›z var ama<br />

okunmuyor. Türkiye’nin kitap okumada dünya s›ralamas›ndaki yeri sondan<br />

17. s›rad›r diyen Kural, ö¤rencilere ‘’Sizler karanl›kta birer umutsunuz,<br />

koca selleri meydana getirecek küçük dereciklersiniz’’dedi.<br />

Türkiye’deki ormanlara de¤inen Kural, “Bir a¤aç 50 kifliyi korur, 150<br />

kifliye oksijen verir. Ormanlar giderek kesilmekte ve yok olmaktad›r, flu<br />

anda kalan ormanlar mezarl›klar, türbeler, park ve askeri alandaki<br />

a¤açlard›r. Hangi dilden, dinden, ›rktan olursa olsun, insan›n bir renge<br />

ihtiyac› vard›r o da yeflildir diyen Orhan Kural konferans›n sonuna do¤ru<br />

ö¤rencilere do¤ay› sevmemizi, hayvanlar› korumam›z›,<br />

de¤iflikli¤i kendimizden bafllatmam›z gerekti¤ini<br />

ö¤ütledi.<br />

Yrd.Doç.Dr. Cafer Gariper<br />

Üniversitemiz Fen Edebiyat Fakültesi<br />

Türk Dili ve Edebiyat› Bölümü Ö¤retim<br />

Üyelerinden Yrd. Doç. Dr. Cafer Gariper<br />

“Türk fiiirinde Yönelifller ve Naz›m Hikmet”<br />

konulu bir konferans verdi.<br />

SDÜ Kültür Merkezi’nde gerçeklefltirilen<br />

konferansta Gariper Naz›m Hikmeti ve Türk<br />

fiiirindeki yerini anlatt›. Gariper “Naz›m<br />

Hikmet’ in hayat›, ideolojisi ve girdi¤i<br />

polemikler kimi kesimler taraf›ndan<br />

yüceltilirken kimi kesimler taraf›ndan da<br />

yok say›lm›flt›r” diyerek bafllad›¤› konuflmas›nda<br />

“Edebiyat araflt›rmac›s›n›n birinci<br />

vazifesi sanatkar› biyografisine göre de¤il<br />

eserlerine göre yorumlamas›d›r. Edebi<br />

olan›n peflinden koflulmas› gerekmektedir.<br />

Naz›m Hikmet ideolojisi yüzünden eserleri<br />

üzerinde oldukça durulan bir flairdir. Kimi<br />

onun için vatan haini derken kimide<br />

Türkiye’nin özür dilemesi gereken bir flair<br />

oldu¤unu söylemektedir. Türk Edebiyat›nda<br />

hakk›nda çal›flma yap›lan kitap yaz›lan<br />

sanatkarlar›n bafl›nda gelmektedir ve 200’ü<br />

aflk›n çal›flmada iyi görüntülenmemektedir.<br />

Objektif çal›flmalar çok az say›dad›r. Fakat<br />

ülkemizde a görüfllü b görüfllü sanatç›y›<br />

elefltirmifl ve karfl›s›ndaki de onu elefltirirken<br />

bir çok sanatç›ya objektif bak›lamam›flt›r.<br />

Sanatkar›n ideolojisi dünyaya bak›fl aç›s›n›<br />

gösterir ve eserlerine de yans›r. ‹nceleyen bu<br />

oranla yaklaflmal›d›r sanatç›ya. Bununla birlikte<br />

zaman sanat› süzer ve bundan 500 y›l<br />

sonra sadece edebi yönü a¤›r basan<br />

sanatç›lar hat›rlanacakt›r maalesef. ” dedi.<br />

Naz›m Hikmet’ in fliire bafllay›fl› ve dönemin<br />

Türk Edebiyat›n› anlatarak<br />

konuflmas›na devam eden Gariper<br />

“Tanzimat sonras› bir k›s›m sanatkarlar en<br />

zay›f dönemlerini yafl›yorlard› ve Naz›m<br />

Hikmet’in ilk edebiyatla temasa geçti¤i<br />

zamanlar bu dönemdi. Milli Edebiyat ak›m›<br />

ortaya ç›kt›¤› bu y›llarda sanatkarlar ve özellikle<br />

Yahya Kemal temiz bir Türkçe üzerinde<br />

durmufllard›. Türk fiiirinde 20’li y›llar›n<br />

bafl›nda iyi bir Türkçe ile iki kifli öne ç›kmaktad›r.<br />

Bunlar; Necip Faz›l K›sakürek ve<br />

Naz›m Hikmet.”<br />

Naz›m Hikmet’in fliirlerinin özelliklerini<br />

anlatarak konuflmas›na devam eden Gariper,<br />

“fiair ilk dönemlerinde fliirlerin gizli dilini<br />

kullanarak ideolojisini aktarmaya çal›flmaktad›r.<br />

1936 ve 50’li y›llara gelindi¤inde ise<br />

flair fliirlerinde uzun süreli yani destan<br />

yazma savafl› içinde oldu¤u ve klasik edebiyatla<br />

bir ba¤ kurmaya çal›flt›¤› görülmektedir.<br />

Naz›m Hikmet’in as›l gücünü de bu<br />

dönemde kurdu¤u ba¤da aramak gerekmektedir.<br />

Son dönemlerinde ise fliirlerinde lirik<br />

unsur öne ç›kmaya bafllar. Bir taraftan Türk<br />

Edebiyat›ndan beslenirken, bat› edebiyat› ve<br />

birikiminden yararlanmaya bafllayacakt›r.<br />

Bu yönüyle Naz›m Hikmet Dünya fliir<br />

sanat›na aç›k bir flairdir ve oldukça zengin<br />

kaynaklardan beslenmifltir. ‹maja getirdi¤i<br />

yeni yap› ve fliirde kulland›¤› yeni tekniklerle<br />

fliirde oldukça baflar› kazanm›flt›r. Ayr›ca<br />

Naz›m Hikmet fiiirlerinde radyo haberlerini,<br />

mektuplar› ve bilimsel geliflmeleri gibi<br />

temalar› da baflar›yla kullanm›flt›r. Fakat bir<br />

tenkit olarak flairin fliirlerinin bulundu¤u 8<br />

cilt kitab›n›n ancak 1 cilti fliirlerinden<br />

oluflmaktad›r. Di¤erleri manzume fleklinde<br />

yaz›lm›fl fliiriyeti kurulmam›fl metinlerdir.<br />

Bununla birlikte Türkçe’yi oldukça baflar›l›<br />

kullanan Naz›m Hikmet yirminci yüzy›l<br />

Türk fiiiri’nin öne ç›km›fl sanatç›lar›ndand›r.”<br />

diyerek konferans›n› tamamlad›.<br />

Kiflisel ve Yönetimsel Geliflim<br />

E¤itiflim Kariyer Enstitüsü ve SDÜ Ekonomi ve Yönetim<br />

Kulübü iflbirli¤iyle Kütür Merkezi’nde “Kendine Hizmet Etmek<br />

Sertifikas›” semineri düzenlendi. Programda, Olgar Ataseven,<br />

Esra Acar ve Burak Özdemir pazarlama ve kariyer, ifl<br />

baflvurusunda yap›lmas› gerekenler hakk›nda bilgi ve tecrübelerini<br />

aktard›lar. Pazarlama konusunda dinamik üretken ve<br />

aktif olunmas› gerekti¤ini, gerçek hayat›n engellerle dolu ve rekabet<br />

içinde oldu¤unu belirten konuflmac›lar, pazarlama<br />

dünyas›nda kapasitemizi do¤ru belirleyerek, kararl› olmam›z<br />

gerekti¤ini vurgulad›lar. Ayr›ca bir ifle baflvurmada, ifl bulmada<br />

internetin gücü ve kolayl›klar›n› anlat›ld›¤› seminer ifl<br />

baflvurusunu nas›l yapaca¤›m›z›, baflvuruda bulunurken neleri<br />

dikkate alaca¤›m›z›n üzerinde duruldu.


SDÜ Bülteni / Haziran 2005 56<br />

57<br />

Dünya Ormanc›l›k Günü<br />

ve A¤aç Bayram› kutland›<br />

Gökhan fiAH‹N<br />

Dünya Ormanc›l›k Günü ve A¤aç<br />

Bayram› Süleyman <strong>Demirel</strong> Üniversitesi<br />

Kültür Merkezi’nde Orman Fakülte’nin<br />

haz›rlam›fl oldu¤u bir törenle kutland›.<br />

Törene, Isparta Valisi ‹sa Parlak, ö¤retim elemanlar›<br />

ve ö¤renciler kat›ld›.<br />

‹lk konuflmay› Orman Fakültesi Dekan›<br />

Prof. Dr. Koray Sönmez gerçeklefltirdi.<br />

Sönmez, “Orman ürünleri ihtiyaçlar›n›n artmas›<br />

ve çeflitlenmesi ormanlar›n yok<br />

olmas›na neden olmaktad›r. Ormans›zlaflma,<br />

küresel ›s›nmaya, iklim de¤iflikli¤ine,<br />

göllerde ve akarsularda su seviyesinin<br />

düflmesine, buzullar›n erimesine yol açmaktad›r.<br />

De¤iflime ayak uyduramayan bitki ve<br />

hayvan çeflitleri de yok olmakta, salg›n<br />

hastal›klar oluflmaktad›r. Ülkemizde orman<br />

varl›¤› 20 milyon olup, ülkenin yüzde 25’ini<br />

kaplamaktad›r. Ne yaz›k ki vatan›m›z› koruyoruz<br />

ama vatan topra¤›m›z ak›p gidiyor”<br />

dedi.<br />

Isparta Valisi ‹sa Parlak ise; tabiat bilincinin,<br />

orman bilincinin eskilere<br />

dayand›¤›n› ve gerçek anlamda geleneksel bir<br />

bayram olarak kutland›¤›n› belirtti. Parlak,<br />

“Burada flu neticeye var›yoruz ki, bizler<br />

gerçekten do¤aya afl›k bir milletin<br />

çocuklar›y›z. Isparta’da zengin bir tabiat<br />

çeflitlili¤i var. Ama insanlar bu güzelliklerinin<br />

fark›nda de¤il.” dedi. Vali Parlak, “‹nsanlar<br />

tabiat›n tepelerine, yamaçlar›na do¤ru<br />

ç›kt›¤›nda tabiat› severler. Do¤ay› tan›mak<br />

için bu yeterlidir. Zenginli¤in üzerinde bekçilik<br />

yapmayal›m, bu zenginli¤i yaflayal›m.<br />

Tabiat› sevdi¤imizde insanlar› ve ülkemizi<br />

daha çok severiz.” dedi.<br />

Vali Parlak’›n konuflmas›n›n ard›ndan<br />

Akdeniz Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi<br />

Ö¤retim Üyesi Prof. Dr. Kani Ifl›k “Biyolojik<br />

Çeflitlilik” konulu bir konferans verdi.<br />

Biyolojik canl›lar›n yararlar›na de¤inen Ifl›k,<br />

“Örne¤in karides sofralar› süsleyen bir yiyecek.<br />

Bu hayvan›n yarar› ise, kan› kolayca<br />

p›ht›laflt›ran bir yap›s›n›n olmas› ve kanamay›<br />

h›zla durdurmas›. Ayr›ca ayn› flekilde örümcek<br />

a¤›ndaki madde çelikten 5 kat daha<br />

sa¤lam ve naylondan da 2 kat daha esnektir.<br />

Askeri ve güvenlik amac›yla kullan›lmaktad›r.”<br />

dedi. Ifl›k ekosistemle ilgili olarak;<br />

“Ekosistemde canl›lar›n yaflamlar›n› sürdürebilmeleri<br />

için aralar›nda koordinasyon ve<br />

iflbirli¤i vard›r. Ekosistem çeflitlili¤i tür<br />

çeflitlili¤ine neden olur. Önemli olan ekosistem<br />

ve tür çeflitlili¤inin bir arada<br />

olmas›d›r.”dedi. Ifl›k son olarak, tek bir cahil,<br />

tek bir ihanet sadece birkaç saat ve birkaç y›l<br />

yeterli oluyor, ama tercih binlerce bilgili ve<br />

e¤itimli insan yetifltirmek olmal›d›r diyerek<br />

konferans› tamamlad›.<br />

Isparta Valisi ‹sa Parlak<br />

Prof. Dr. Koray Sönmez<br />

Prof. Dr. Kani IfiIK<br />

PARA TEOR‹S‹<br />

VE POL‹T‹KASI<br />

DERS NOTLARI<br />

Doç.Dr.Ömer ERO⁄LU<br />

ISBN : 975-7929-80-8<br />

Yay›n No : 50<br />

Günümüz modern ekonomilerinde,<br />

ekonomik faaliyetleri<br />

etkilemek, ekonomik hedeflere<br />

ulaflmak için para önemli bir faktör<br />

olarak karfl›m›za ç›kmaktad›r.<br />

Ekonomik olaylarda paran›n<br />

önemi artt›kça, iktisat politikalar›ndan<br />

para politikas› kullan›m›<br />

da giderek yayg›nlaflmaktad›r.<br />

Paran›n ekonomik yap›ya,<br />

ekonomik sisteme ve ekonominin<br />

iflleyifline göre de¤iflen<br />

etkilere sahip olmas›, para politikas›<br />

araçlar›n›n ekonomik flartlara<br />

paralel bir flekilde, çok k›sa<br />

sürede uygulanabilmesi ve<br />

de¤ifltirilebilmesi özelliklerine<br />

sahip olmas› nedeniyle, Türkiye’de<br />

de para politikas› uygulamalar›na<br />

büyük bir a¤›rl›k verilmektedir.<br />

Bu kitapta öncelikle para<br />

teorik bir çerçevede ele al›nm›fl,<br />

paran›n tarihsel olarak geliflimi<br />

incelenmifltir. Daha sonra<br />

Bankac›l›k ve Finansal piyasalar<br />

hakk›nda bilgi verildikten sonra<br />

para politikas› uygulay›c›s›<br />

olarak Merkez Bankac›l›¤› ve<br />

Türkiye’de Merkez Bankac›l›¤›<br />

hakk›nda bilgi verilmektedir.<br />

TIBB‹ AROMAT‹K VE<br />

KEY‹F B‹TK‹LER‹ B‹L‹M<br />

VE TEKNOLOJ‹S‹<br />

Doç.Dr.Hasan BAYDAR<br />

ISBN : 975-7929-79-4<br />

Yay›n No : 51<br />

WHO taraf›ndan yay›nlanan<br />

raporlarda 90'dan fazla ülkenin<br />

farmakopelerinde 20.000'den<br />

fazla t›bbi bitkinin tedavi<br />

amac›yla kullan›ld›¤› bildirilmektedir.<br />

Dünyada özellikle tamamlay›c›<br />

t›p kapsam›nda hastal›klar›n<br />

tedavisi amac›yla t›bbi<br />

bitkilere olan ilgi giderek artmaktad›r.<br />

'T›bbi, Aromatik ve Keyf<br />

Bitkileri Bilimi ve Teknolojisi'<br />

kitab› genifl bir okuyucu kitlesine<br />

hitap edecek flekilde haz›rlanm›flt›r.<br />

Okuyucular›n s›k›lmadan<br />

ve yorulmadan bilgi edinmeleri<br />

için, oldukça sade ve ak›c›<br />

bir yaz›m dili kullan›lm›fl, pek<br />

çok çizelge, flekil ve resimle konular<br />

aç›klanm›flt›r. Kitapta; t›bbi<br />

bitkilerin tarihi, halk hekimli¤i ve<br />

aktarl›k, alkaloitler, uçucu ya¤lar,<br />

glikozitler, boyar maddeler, keyf<br />

verici ve uyuflturucu maddeler,<br />

baharatlar, droglarda toplama,<br />

kurutma ve sterilizasyon yöntemleri,<br />

geleneksel drog haz›rlama<br />

flekilleri, parfümeri, kozmetoloji<br />

ve aromaterapi, dam›tma,<br />

ekstraksiyon ve s›kma teknikleri,<br />

t›bbi, aromatik ve keyf bitkilerinin<br />

kültürü konular›nda bilgi<br />

verilmifltir.<br />

ISPARTA<br />

FOLKLORU-2<br />

K‹TAP VE CD<br />

Nafiz AKGÜN<br />

Uzm.Gürsel<br />

AKSUNGUR<br />

ISBN: 975-7929-83-2<br />

Yay›n No: 52 Sayfa: 56<br />

Isparta Folkloru-2 kitap ve<br />

CD’si, Isparta yöresinde baflta<br />

halk musikisi olmak üzere<br />

yaflayan folklorik zenginliklerin<br />

kay›t alt›na al›narak milli<br />

kültür dünyam›za kazand›-<br />

r›lmas› amac›yla bafllat›lan<br />

dizinin ikincisidir.<br />

Bu eserde, Isparta flehir<br />

merkezinin a¤›z özellikleri ile<br />

Aliköyü, Gönen, Senirkent,<br />

Sütçüler, Yalvaç, fiarkikaraa¤aç,<br />

Keçiborlu yörelerinde<br />

yaflayan kaynak kiflilerden<br />

kaydedilen türkü, oyun<br />

havas›, nefes gibi halk musikisi<br />

ürünleri kaynak kiflilerin<br />

biyografi ve foto¤raflar› yer<br />

almakta ve ayr›ca otantik ses<br />

özellikleri CD format›nda<br />

sunulmaktad›r.<br />

1001 SORUDA<br />

RADYOLOJ‹<br />

Prof.Dr.Orhan OYAR<br />

ISBN: 975-7929-81-6<br />

Yay›n No: 53 Sayfa: 468<br />

Baflta t›p fakültesi ö¤rencilerine<br />

ve t›pta uzmanl›k s›nav›na<br />

haz›rlanan doktorlar›m›za olmak<br />

üzere, mevcut s›nav sistemine<br />

uygun ve radyolojinin farkl› alanlar›ndaki<br />

bilgileri pekifltirmeye<br />

yönelik ayr› bölümler halinde<br />

haz›rlanm›fl sorular› çözerek<br />

temel konular› ak›lda tutmay›<br />

hedefleyen bir formatta “1001<br />

Soruda Radyoloji” adl› bu kitap<br />

haz›rlanm›flt›r.<br />

Çok yak›n bir zamanda radyolojide<br />

uzmanl›k e¤itimi<br />

sürecinde yap›lan yeterlilik<br />

s›navlar› daha merkezi ve ihtisas<br />

sonunda da uygulan›r hale<br />

dönüflecektir. Yine ilk kez 2004<br />

y›l› sonuna do¤ru gerçeklefltirilen<br />

ve ihtisas›n› alm›fl uzmanlar›n<br />

kat›ld›¤› “Radyoloji Yeterlilik<br />

S›nav›” periyodik bir flekilde<br />

yap›lmaya devam edecektir. ‹flte<br />

bu kitap böyle bir s›nava<br />

haz›rlananlara ›fl›k tutabilecek<br />

sorular› da kapsayacak flekilde<br />

haz›rlanm›flt›r. Dolay›s› ile bu<br />

kitap t›p fakültesi ö¤rencisinden<br />

radyoloji uzman›na kadar genifl<br />

bir yelpazede, bir çok kiflinin<br />

yararlanabilece¤i, piyasada flu<br />

ana kadar benzeri haz›rlanmam›fl<br />

bir kaynak kitap durumuna gelecektir.


SDÜ Bülteni / Haziran 2005 58<br />

59<br />

SDÜ Bülteni / Haziran 2005<br />

Soyk›r›m Endüstrisi Belçika Pazar›nda<br />

Dr. fienol KANTARCI<br />

1915’ teki Olaylar Soyk›r›m De¤il<br />

Kamile BEKTAfi<br />

2001 y›l›n›n bafl›nda Fransa, devlet olarak Türkiye’yi<br />

do¤rudan ilgilendiren Ermeni sorunu konusu ile ilgili<br />

oldukça önemli bir karar (7 Ekim 2000) alm›fl ve onu<br />

yasalaflt›rm›flt›r (18 Ocak 2001). Söz konusu yasa ile<br />

Fransa’da “Ermeni soyk›r›m› olmad›” demek art›k suç<br />

halini alm›flt›r.<br />

Fransa’n›n Ermeni sorunu konusunu bu flekilde<br />

yasalaflt›rmas›, sorun üzerinde önemli bir milat<br />

olmufltur. Konunun, Fransa Cumhurbaflkan› Jacques<br />

Chirac’›n imzas›na kadar devam eden sürecinde Fransa,<br />

Türkiye’nin tepkisini/tepkisizli¤ini çok iyi gözlemlemifl<br />

ve nihai noktay› Cumhurbaflkan› Chirac koymufltur.<br />

Fransa’da Ermeni sorununun parlamentoya<br />

tafl›nmas›, Frans›z parlamentosu’ndan ç›k›fl› ve Jacques<br />

Chirac’›n yasay› imzalama sürecinde, milat olarak<br />

de¤erlendirdi¤imiz bu tehlike, Türkiye taraf›ndan bir<br />

anlamda sadece izlenmifltir. Neticede, Fransa’da kanunlaflt›r›lm›fl<br />

olan mevcut yasayla Ermeni soyk›r›m›<br />

olmam›flt›r demek, yasal ifllem gerektiren bir suç halini<br />

alm›flt›r.<br />

Bir devlet baflka bir devletin tarihini kendi parlamentosunda<br />

yarg›lam›fl ve karara ba¤lam›flt›r. Mevcut<br />

tablo her ne kadar garip gibi görünse de vak›a tam<br />

anlam›yla böyledir.<br />

2001 y›l›nda Fransa’da yaflanan olgunun bir benzeri<br />

2005 y›l› Nisan ay›nda bir baflka Avrupa ülkesi olan<br />

Belçika’da yaflanm›flt›r. 15 Nisan’da Belçika’da Meclis’in<br />

Adalet Komisyonu’ndan geçirilen ve 21 Nisan’da<br />

Bir devlet baflka bir<br />

devletin tarihini kendi<br />

parlamentosunda<br />

yarg›lam›fl ve karara<br />

ba¤lam›flt›r. Mevcut<br />

tablo her ne kadar<br />

garip gibi görünse de<br />

vak›a tam anlam›yla<br />

böyledir.<br />

Belçika Parlamentosu Genel Kurulu’nda onaylanarak<br />

kabul edilen tasar›, Senato’ya gönderilmifltir. Tasar›,<br />

Senato’da tasdik edildi¤i takdirde (-ki, Meclis Genel<br />

Kurulu’ndan ç›kan kararlara Belçika Senatosu’nun onay<br />

verdi¤i biliniyor) imza için Kral’a gönderilecektir.<br />

Söz konusu yasa tasar›s› Belçika’da yasalaflt›¤›<br />

takdirde, kendi alan›nda (her ne kadar daha önce Fransa<br />

örne¤i olsa da) bir ilki gerçeklefltirmifl olacak. Çünkü,<br />

tasar› yasalaflt›¤› takdirde, sadece Belçika’da de¤il<br />

Avrupa Birli¤i ülkelerinin herhangi birisinde ve<br />

Birleflmifl Milletler Genel Kurulu ya da Güvenlik<br />

Konseyi’nde Ermeni soyk›r›m› iddialar›n› reddedenlere<br />

1 y›la kadar hapis ve 5 bin Yüro’ya kadar para cezas›<br />

öngörmektedir. Yani, Ermeni iddialar›n› Belçika d›fl›nda<br />

baflka bir Avrupa ülkesinde dahi dillendirmifl olman›z<br />

durumunda, Belçika adaletini harekete geçirmifl olacaks›n›z.<br />

Böylece, Fransa’n›n 2001 y›l›nda yasalaflt›rm›fl<br />

oldu¤u kanunun çok ilerisinde bir hamle Belçika<br />

taraf›ndan at›lm›flt›r.<br />

Bir tarafta, 1,5 milyonun üzerinde Cezayirli<br />

Müslüman’› etnik temizli¤e/Soyk›r›m›na (Genocide)<br />

tutmufl Fransa Devleti, di¤er tarafta 19. yüzy›lda kendi<br />

sömürgesinde 10 milyon Kongoluyu, Kral II.<br />

Leopold’un flahsi mal› olarak gördü¤ü Kongo’daki<br />

kauçuk çiftliklerinde çal›flmay› reddettikleri için etnik<br />

temizli¤e/Soyk›r›m›na (Genocide) tutmufl Belçika<br />

Devleti var.<br />

Bir tarafta 2004 y›l› May›s ay›nda Avrupa Birli¤i<br />

(AB)’ne henüz girmifl ve bu giriflten yaklafl›k bir y›l<br />

sonra parlamentosunda Ermeni soyk›r›m› iddialar›n›<br />

kabul etmifl bir Polonya Devleti, di¤er tarafta 2004 y›l›<br />

May›s’›nda AB’ye (‹çerisinde Polonya’n›n da oldu¤u)<br />

kat›lm›fl olan 10 yeni üyeyi Ankara Antlaflmas›’na ilave<br />

etmeye çabalayan/zorlanan Türkiye Cumhuriyeti<br />

Devleti var.<br />

K›saca, bir tarafta, bütün kamu kurum ve<br />

kurulufllar›yla kendisini Avrupa ile bütünlefltirmeye<br />

çal›flan bir Türkiye, di¤er tarafta ise, kendisini AB ile<br />

bütünlefltirmeye çal›flan Türkiye’yi bir kenara itip<br />

Ermenistan’›n savunuculu¤unu yapan ve yasalar ç›kartarak<br />

Türkiye’yi/Türkleri katil olarak ilân eden bir<br />

Avrupa var. Bütün bu yaflananlar sadece Ermeni sorunu<br />

özelinde Bat›’n›n Türkiye alg›lamas›d›r. Avrupa<br />

taraf›ndan sorun haline getirilen di¤er konular ayn› Bat›<br />

taraf›ndan dosyalar halinde bekletilmektedir.<br />

Süleyman <strong>Demirel</strong> Üniversitesi, Atatürk<br />

‹lke ve ‹nk›laplar› Tarihi Araflt›rma Uygulama<br />

Merkezi taraf›ndan ‘Ermeni Meselesi’ konulu<br />

konferans düzenlendi. Konferansa konuflmac›<br />

olarak kat›lan Emekli Büyükelçi Ömer Engin<br />

Lütem Ermeni Meselesi’ni tarihten günümüze<br />

de¤in k›saca aç›klad›. Lütem, konuflmas›na<br />

önce Ermenilerin kim olduklar›n› tan›tarak<br />

bafllad›. Ermeniler Anadolu’nun ve<br />

Kafkaslar›n en eski halklar›d›r. Çok eski tarihleri<br />

olmas›na ra¤men Ermeniler tam ba¤›ms›z<br />

bir devlet kuramam›fllar, ço¤u zaman baflka<br />

devletlere ba¤l› olarak yaflam›fllard›r diyerek<br />

Ermenilerin bu sorunlar›n›n nüfus problemleriyle<br />

ilgili oldu¤unu kaydetti. Ermenilerin<br />

geçmiflte Türklerle en iyi uyum sa¤lam›fl h›ristiyan<br />

halk oldu¤unu belirten Lütem;<br />

“Ermenilerin Osmanl› dönemine iliflkin çok<br />

büyük yap›tlar› vard›r bu yap›tlar›n bafl›nda,<br />

camiler, saraylar gelir. Ayr›ca günümüzde<br />

dahi dinledi¤imiz Türk Sanat Müzi¤inin<br />

temeli Ermeni bir bestekar taraf›ndan<br />

yarat›lm›flt›r” diye konufltu. Bu güzel tablonun<br />

1800’lerde de¤iflti¤ini söyleyen Lütem,<br />

flöyle devam etti; “Osmanl› döneminde gün<br />

geldi hiç yoktan bir Ermeni Milliyetçili¤i<br />

ortaya ç›kt›. Bu ç›k›fltan sonra bir çok isyanlar<br />

oldu ve Ermeniler Osmanl› Devleti taraf›ndan<br />

göç ettirildiler. Bu techir (göç) s›ras›nda<br />

yaflanan kötü olaylar vard›r bunlar iklimin<br />

kötü olmas›, asayiflin tam olarak sa¤lanamamas›<br />

ve ulafl›m sorunlar›d›r. Göç s›ras›nda bir<br />

çok ölümler olmufltur. Bu ölümlerin birço¤u<br />

ya so¤uktan olmufltur, ya açl›ktan ya da baz›<br />

kürt çetelerin sald›r›lar›ndan. Ama bunun<br />

say›s› asla milyonlar de¤ildir. Göçten sonra<br />

Ermeni nüfusu tespit edildi¤inde 300 bin<br />

civar›nda bir kay›p oldu¤u söyleniyordu.”<br />

1915’ teki Olaylar Soyk›r›m De¤il<br />

Emekli Büyükelçi Lütem, 1915’te yaflanan<br />

techirin soyk›r›m olmad›¤›n› flu flekilde<br />

yorumlad›; “Baz› Ermeni yazarlar bu olaylara<br />

iliflkin kitaplar yazarlar Türkler bize soyk›r›m<br />

yapt›lar diye. Bu olay kesinlikle soyk›r›m<br />

de¤ildir, hatta soyk›r›m›n anlam›na bile<br />

uymaz. Birleflmifl Milletler (BM) soyk›r›m›n<br />

tarifini flöyle belirtiyor. Soyk›r›m; Ulusal,<br />

etnik ›rksal ya da dinsel bir grubu sadece bu<br />

niteliklerinden dolay› k›smen veya tamamen<br />

öldürmek veya ortadan kald›rmakt›r. Bu tarifi<br />

herkes kabul etmek zorundad›r çünkü BM’ in<br />

yapt›¤› bu tarife bir çok devlet imza atm›flt›r.<br />

Bu tarifi 1915 sürgününe uygulad›¤›m›z<br />

zaman ortaya sorun ç›k›yor çünkü bu tarifle<br />

sürgün aras›nda bir iliflki yoktur ve yaflananlar<br />

da asla soyk›r›m de¤ildir.” Lütem; flimdi<br />

bir çok Ermeni torunu Türklere düflman,<br />

çünkü onlara Türkler sizin dedelerinizi<br />

öldürdü, topraklar›n› elerinden ald›, bize<br />

kötülük yapt›lar diye ö¤retiliyor. Bu ö¤retilenler<br />

birer beyin y›kama politikas›d›r. Bu beyin<br />

y›kamas›n›n bize büyük zarar› oldu, biz<br />

Türklere karfl› bir Ermeni terörü bafllat›ld›. Bu<br />

terörün yapm›fl oldu¤u görev ise bat›l›<br />

devletlere Ermeni soyk›r›m›n› inand›rmakt›r.<br />

Türkiye’nin Avrupa Birli¤i sürecinde ise bu<br />

terör siyasallaflt›r›lm›flt›r.” diye konufltu.<br />

Lütem ayr›ca; “Biz bu sorunu ortadan kald›rmak,<br />

kendi do¤rular›m›z› söylemek için<br />

sorumluluk almal›y›z. Tarihçiler, politikac›lar,<br />

devlet, millet olarak seferber olmal›y›z.<br />

Çünkü Ermeniler soyk›r›m politikalar›n› milletçe<br />

oluflturdular bizde ayn› flekilde bu as›ls›z<br />

politikay› çürütmeliyiz.” dedi.<br />

Soyk›r›m; Ulusal,<br />

etnik ›rksal ya da<br />

dinsel bir grubu<br />

sadece bu niteliklerinden<br />

dolay›<br />

k›smen veya tamamen<br />

öldürmek<br />

veya ortadan<br />

kald›rmakt›r.<br />

1-Fransa’n›n bu hareketine karfl› ne tür yapt›r›mlar<br />

uygulanabilirdi? sorusu bafll› bafl›na ayr› ve detayl› bir<br />

analizi ve belki de bir tart›flmay› gerektirdi¤i için bu<br />

analizimizde konunun ayr›nt›lar›na girilmemifltir.


SDÜ Bülteni / Haziran 2005 60<br />

Amaç; hem bilimsel<br />

çal›flma hem de üretim<br />

SDÜ Döner Sermaye ‹flletmesine ba¤l› besi<br />

ünitesine, canl› a¤›rl›¤› 150 ile 180 kilogram aras›nda<br />

olan 200 bafl montofon cinsi dana al›nd›.<br />

Ayd›n, Uflak ve Afyon’dan temin edilen danalar<br />

yaklafl›k 10-11 ay besiye tabi tutulacak. Danalar›n<br />

besi sonu canl› a¤›rl›klar›n›n 600 kilograma ulaflmas›<br />

hedefleniyor. Proje sonunda hayvanlar›n et kombinalar›ndan<br />

birine sat›laca¤›n› belirten yetkililer, proje<br />

kapsam›nda 3 bilimsel araflt›rman›n yap›laca¤›n›<br />

belirttiler. Projenin temel hedefleri; besicilere örnek<br />

olmak, ö¤rencilere uygulama yapt›rmak, bilimsel<br />

araflt›rma yapmak ve döner sermaye iflletmesine gelir<br />

sa¤lamak olarak belirtildi.<br />

Proje ile 180 milyar liraya al›nan 200 bafl danan›n,<br />

besi sonras› 475-500 milyara sat›lmas› amaçlan›yor.<br />

Danalar›n al›m ve yem masraflar› ile birlikte yaklafl›k<br />

350 milyara mal olaca¤›, sat›fl sonras› 130-150 milyar<br />

kar sa¤lanaca¤› bildirildi.<br />

Proje, SDÜ Ziraat Fakültesi Ö¤retim üyeleri Prof.<br />

Dr. M. Turan Toker, Doç. Dr. Veysel Ayhan, Yrd.<br />

Doç. Dr. Yalç›n Bozkurt taraf›ndan yönetiliyor.<br />

Avrupa Kredi<br />

Transfer Sistemi<br />

tan›t›ld›<br />

Süleyman <strong>Demirel</strong> Üniversitesi, ECTS<br />

(European Credit Transfer System) Avrupa<br />

Kredi Transfer Sistemi etiketi çal›flmalar› kapsam›nda<br />

Doç. Dr. Fatma Göktepe taraf›ndan<br />

bilgi verildi. Kültür Merkezi’nde gerçekleflen<br />

toplant›ya tüm Fakülte ve Yüksekokul ECTS<br />

Koordinatörleri kat›ld›.<br />

Toplant›da Göktepe, Bologna süreci kapsam›nda<br />

Üniversitemizin AB Üniversiteleri ile<br />

ö¤renci de¤ifliminde esas teflkil edilecek ders<br />

formlar›n›n haz›rlanmas›, ECTS etiketi<br />

baflvurusu için bilgi paketi oluflturulmas› ve<br />

diploma eki çal›flmalar› hakk›nda geliflmeleri<br />

aktard›.<br />

Ya¤lara Dikkat!<br />

Kamile BEKTAfi<br />

Süleyman <strong>Demirel</strong> Üniversitesi<br />

Fen-Edebiyat Fakültesi, ö¤rencilerin<br />

e¤itimine destek amac›yla, konferans<br />

düzenledi.<br />

“Bitkisel Ya¤ Rafinasyonu ve Trans<br />

‹zomerleri” konulu konferans› Selçuk<br />

Üniversitesi, Kimya Bölümü Ö¤retim<br />

Üyesi Doç. Dr. Hüseyin Kara sundu.<br />

Kara, Ülkemizde ya¤ üretimi ve rafinasyonu<br />

konusunda büyük eksikliklerimiz<br />

oldu¤unu belirtti. Kara, “Bu<br />

eksiklikler rafinasyon teknolojisinde<br />

de¤il bu teknolojinin iflleyiflindedir. Türkiye’ deki ya¤ rafinasyon<br />

teknolojisi dünya teknolojisinde çok iyi bir yerde. Ülkemizde<br />

iyi teknolojide rafinasyon sistemleri var. Ancak bunlar› iyi<br />

flekilde kullanam›yoruz.” diye konufltu.<br />

Rafine ya¤›n özelliklerini anlatan Kara, “Rafinasyon ifllemi,<br />

ya¤daki safs›zl›klar yani ya¤larda bulunan yabanc› ve zararl›<br />

maddelerin at›lmas›d›r. Rafine sonucunda oluflan ya¤lara rafine<br />

ya¤lar› denir.” diye konufltu. Rafine iflleminden geçen ya¤lar›<br />

üçe ay›rmak mümkündür diyen Kara bunlar›; dolumu<br />

yap›ld›ktan sonra çok k›sa sürede bozulma yapan ya¤lar, dolumdan<br />

bir süre sonra bozulma yapan ya¤lar ve dolumu yap›ld›ktan<br />

sonra uzun süre bozulmayan ya¤lar olarak tan›mlad›.<br />

Kara, konuflmas›nda ya¤larda bulunan ve vücuda zararl›<br />

olan ‘trans izomerleri’ yani trans ya¤ asitlerine de de¤indi. Kara,<br />

“Bu ya¤ asitlerinin, erimesi yavafl ve zor oldu¤u için vücuttan<br />

çok geç at›lmaktad›r. Tüketimi halinde çeflitli hastal›klar›<br />

do¤urmaktad›r. Trans ya¤ asitleri, doymam›fl ya¤lard›r, bunlar<br />

genelde margarin diye adland›rd›¤›m›z ya¤lard›r ve sa¤l›kl›<br />

de¤ildir. Tüketimi fazla oldu¤u takdirde; kalp hastal›klar›n›<br />

artt›r›r, diabet sistemini yükseltir, düflük kilolu do¤umlara sebep<br />

olur, kolesterolü yükseltir ve ba¤›fl›kl›k sistemini olumsuz yönde<br />

etkiler” diye konufltu.<br />

Do¤u Kampusü’ne Yemekhane<br />

Süleyman <strong>Demirel</strong> Üniversitesi Do¤u Kampusu'ndaki<br />

Çiftçi E¤itim Merkezi'nde bulunan yemekhane hizmete aç›ld›.<br />

Do¤u Kampusu'nda görev yapan ö¤retim elemanlar›n›n<br />

yararlanmalar› için aç›lan ve ayn› anda 100 kiflinin yemek yiyebilece¤i<br />

yemekhanede her gün düzenli olarak yemek servisi<br />

verilecek.<br />

Sa¤l›k, Kültür ve Spor Dairesi Baflkan› Mehmet Erçelik, yeni<br />

yemekhanenin hizmete girmesi ile do¤u ve bat› kampuslar›nda<br />

ö¤retim elemanlar›na ayn› kalitede yemek yeme imkan› getirildi¤ini<br />

söyledi.<br />

61<br />

Postmodernizm<br />

ve Çevre Sorunlar›<br />

Süleyman <strong>Demirel</strong> Üniversitesi Burdur<br />

E¤itim Fakültesi Sosyal Bilimler Ana Bilim<br />

Dal› ö¤retim üyesi Yrd. Doç Dr. Kenan Ar›bafl<br />

SDÜ Kültür Merkezi’nde ‘Postmodernizim ve<br />

Çevre’ konulu bir konferans verdi.<br />

Konuflmas›na Postmodernizm kavram›n›<br />

anlatarak bafllayan Ar›bafl flunlar› söyledi;<br />

“Postmodernizm sosyolojiyle ilgili bir<br />

kavramd›r. Bu kavram insan davran›fllar›n›<br />

çok etkiliyor, postmodernizmin etkisiyle<br />

insanlar giderek gerçeklerden uzaklafl›p sanal<br />

hayata yöneliyor ve çevrelerinde olup bitenlere<br />

tepki göstermez hale geliyorlar. Bizim<br />

Postmodernizmle çevre sorunlar›n› birlikte ele<br />

almam›z da iflte bu yüzden. ‹nsanlar postmodernizmin<br />

etkisinde kalarak çevre sorunlar›<br />

baflta olmak üzere bir çok fleye tepki göstermiyorlar.”<br />

Postmodernizmin görecelli¤i öne ç›kard›¤›n›,<br />

bilimsel bilgiyi ihmal edip, gündelik<br />

bilgiyi tercih etti¤ini belirten Ar›bafl,<br />

“Postmodernizm görecelli¤i ön plana ç›kar›r,<br />

bilimsel bilgiden ziyade, gündelik bilgiye<br />

yönelir ve bu görüflte her fleyin olmas›<br />

mümkündür. Bu yaklafl›m sorunlar› giderici<br />

bir yaklafl›m de¤ildir. As›l olmas› gereken bilimsel<br />

do¤ruluktur.” dedi.<br />

Çevre sorunlar›n›n son y›llarda giderek<br />

artt›¤›na dikkat çeken Ar›bafl, “Bu flekilde<br />

devam ederse küresel ›s›nman›n etkisiyle,<br />

mevsimler kurak geçecek, erozyonla birlikte<br />

verimli topraklar›m›z› kaybedece¤iz, su k›tl›¤›<br />

yaflayaca¤›z.<br />

Son y›llarda toprak erozyonu fazlalaflt› ve<br />

çiftçiler verimli topraklar›n› yitirdikleri için<br />

arazilerini terk ediyorlar. Nijerya’n›n her y›l<br />

500 kilometre kare verimli topra¤› çöle<br />

dönüflüyor bu olay tüm dünyay› tehdit ediyor.<br />

Dünyada su k›tl›¤› da giderek art›yor,<br />

taban suyu düzeyleri giderek düflüyor, bu<br />

olay ya¤›fllar›nda azald›¤›n› düflünürsek<br />

dünya için büyük bir kurakl›k tehdididir.<br />

Popmodernizmin etkisiyle insanlar›n ilgi alanlar›<br />

sanal fleylere yöneldi¤i için bu derece<br />

önemli konularla kimse ilgilenmiyor. Do¤a ya<br />

yap›lan kötülüklere hiç kimse tepki göstermiyor.”diye<br />

konufltu.<br />

SDÜ Robot Yar›flmas›nda 3. Oldu<br />

SDÜ Teknoloji Kulübü,<br />

Orta Do¤u Teknik Üniversitesi'nde<br />

(ODTÜ) yap›lan Robot<br />

Günleri 2005 Etkinlikleri kapsam›nda<br />

düzenlenen yar›flmada<br />

birçok üniversiteyi geride<br />

b›rakarak serbest kategoride 3.<br />

lük elde etti.<br />

Yar›flmalara Üniversitemizi<br />

temsilen Teknik E¤itim Fakültesi<br />

Elektronik- Bilgisayar Bölümü<br />

ö¤rencilerinden oluflan SDÜ<br />

Teknoloji Kulübü üyeleri 5 ayr›<br />

ekip ve toplamda 44 ö¤renci ile<br />

kat›ld›. Ekiplere; Ö¤r. Gör.<br />

Mehmet Albayrak (Teknoloji<br />

Kulübü Akademik Dan›flman›),<br />

Ö¤r. Gör. Dr. Abdülkadir Çak›r,<br />

Ö¤r. Gör. Tuncay Aydo¤an<br />

dan›flmanl›k yapt›.<br />

ODTÜ, Bo¤aziçi, Y›ld›z<br />

Teknik, Gazi, Uluda¤, Baflkent<br />

Üniversiteleri ve ‹zmir ‹leri<br />

Teknoloji Enstitüsü'nden 40'a<br />

SDÜ Bülteni / Haziran 2005<br />

Kamile BEKTAfi<br />

yak›n projenin kat›ld›¤›<br />

yar›flmada, SDÜ stand› büyük<br />

ilgi toplad›. Sanayi ve Ticaret<br />

Bakan› Ali Coflkun ve Türkiye<br />

Zeka Vakf› Baflkan› Emrehan<br />

Hal›c› eflli¤indeki heyet SDÜ<br />

stand›n› ziyaret ederek, gösterdikleri<br />

baflar›lardan dolay›<br />

ekibimizi kutlad›.<br />

Avc› (Uzaktan Kumandal›<br />

Bomba ‹mha Robotu),<br />

Seddülbahir (‹ki Ayakl› Yürüyen<br />

Robot), Robit (Robot Köpek) ve<br />

Land Tracker (Merdiven<br />

Ç›kabilen Robot) adl› projelerimizden<br />

ve Land Tracker isimli<br />

proje serbest kategoride 3. lük<br />

kazand›. Sumo Robot kategorisinde<br />

ise Efe isimli robotumuz<br />

birçok rakibine üstünlük<br />

sa¤lamas›na ra¤men, çeyrek<br />

finalde averaj ile elenerek<br />

yar›flmaya veda etti.


SDÜ Bülteni / Haziran 2005 62<br />

Meslek Yüksekokullar›ndan / Meslek Yüksekokullar›ndan / Meslek Yüksekokullar›ndan<br />

Senirkent MYO'nun Temeli At›ld›<br />

Senirkent Meslek Yüksekokulu'nun<br />

Kuyucakalt› Mevkii'nde yapt›r›lacak olan yeni<br />

hizmet binas›n›n temeli törenle at›ld›.<br />

Törene SDÜ Rektörü Prof. Dr. Metin Lütfi<br />

Baydar, Rektör Yard›mc›s› Prof. Dr. Vecihi<br />

K›rdemir, Senirkent Kaymakam›, Belediye<br />

Baflkan› ve çok say›da davetli kat›ld›.<br />

Törende konuflan Senirkent Belediye Baflkan›<br />

Süleyman Dönmez, tüm Senirkentlilerin el ele vererek<br />

yapt›klar› bu tesisin en k›sa sürede hizmete<br />

al›nmas› için var güçleri ile çal›flacaklar›n› söyledi.<br />

Senirkent MYO Müdürü Yrd. Doç. Dr. Murat<br />

Kayalar ise 11 y›ld›r ilçede hizmet veren Meslek<br />

Yüksekokulu'nun 5 bin metrekarelik inflaat alan›<br />

bulunan ve 2 bloktan oluflacak modern binas›nda<br />

yeni ö¤retim y›l›ndan itibaren hizmet vermeye<br />

bafllayaca¤›n› umdu¤unu belirtti.<br />

Törende kürsüye gelen SDÜ Rektörü Prof. Dr.<br />

Metin Lütfi Baydar ise, yat›r›mlar›n en hay›rl›s›n›n<br />

insana yap›lan yat›r›m oldu¤unu belirterek<br />

bafllad›¤› konuflmas›nda flunlar› söyledi: "1994<br />

y›l›nda Turan ‹lkö¤retim Okulu'nda e¤itimö¤retime<br />

bafllayan Senirkent Meslek Yüksekokulu,<br />

aradan geçen 11 y›ll›k sürede, 425'e ulaflan ö¤renci<br />

say›s›, 17 akademik ve idari personeli ve 6 program›<br />

ile ö¤retimine devam etmektedir.<br />

fiarkikaraa¤aç MYO’nun Temeli At›ld›<br />

Süleyman <strong>Demirel</strong> Üniversitesi fiarkikaraa¤aç<br />

Meslek Yüksekokulu’nun yeni binas›n›n temeli 23<br />

May›s 2005 tarihinde at›ld›. Temel atma törenine<br />

Isparta Valisi ‹sa Parlak, Süleyman <strong>Demirel</strong> Üniversitesi<br />

Rektörü Prof. Dr. Metin Lütfi Baydar, Isparta<br />

Belediye Baflkan› Hasan Balaman, Isparta<br />

Milletvekilleri Mehmet Emin Bilgiç, Mevlüt Coflkuner,<br />

fiarkikaraa¤aç Kaymakam› R›za Dalan, Belediye<br />

Baflkan› Mevlüt Özdemir, MYO Müdürü Yrd. Doç. Dr.<br />

Musa Koçar ve çok say›da davetli kat›ld›. 1993 y›l›nda<br />

ö¤retime bafllayan ve 500 ö¤rencisi bulunan<br />

fiarkikaraa¤aç Meslek Yüksekokulu, yeni binas› ile<br />

10.000 m 2 kapal› alana ve 3 bin ö¤renciye hizmet verecek<br />

kapasiteye ulaflacak.<br />

Sizlerin de bildi¤i gibi, halen e¤itim verilen<br />

binalar›n fiziki flartlar›, modern ve kaliteli bir<br />

e¤itim için yeterli de¤ildir. ‹flte bu yüzden, ilçe<br />

içindeki ve d›fl›ndaki Senirkentlilerin yeni bir okul<br />

yapma fikri, düflünceden eyleme dönüflmüfl ve<br />

Senirkent Belediyesi'nin de destekleriyle, içinde<br />

bulundu¤umuz Kuyucakalt› Mevkii'nde modern<br />

bir kampus alan› yap›lmas› için çal›flmalara<br />

bafllanm›flt›r. Senirkent Yüksekö¤retimi Gelifltirme<br />

Derne¤i taraf›ndan bafllat›lan çal›flmalar için,<br />

bugüne kadar Senirkentliler'den 200 milyar liran›n<br />

üzerinde nakdi yard›m topland›¤› ve desteklerin<br />

devam etti¤i belirtilmektedir. Genç ve dinamik<br />

Okul Müdürümün aktard›¤› bilgiler ›fl›¤›nda, 2<br />

bloktan oluflacak bu tesisin, yeni ö¤retim y›l›na<br />

yetifltirilece¤ini memnuniyetle ö¤renmifl bulunmaktay›m.<br />

‹çinde; derslikler, laboratuarlar,<br />

kafeterya, idari birimler, konferans salonu ve<br />

di¤er sosyal ünitelerin yer alaca¤› bu yeni tesis,<br />

Senirkent'e ayr› bir ivme ve canl›l›k<br />

kazand›racakt›r. Yaklafl›k 5 bin metrekarelik inflaat<br />

alan› bulunan tesisin tamamlanmas› ile biz de<br />

üniversite olarak, buray› günün teknolojisine<br />

uygun, modern cihazlarla donat›p, yeni akademik<br />

kadrolarla takviye edece¤iz. Biraz önce de belirtti¤im<br />

gibi, Senirkent ilçesi bölgede, okumufl insan›<br />

en fazla olan ilçeler aras›nda ilk s›rada yer almaktad›r.<br />

Sizlerin de deste¤iyle kurulacak bu e¤itim<br />

yuvas›nda el ele, gönül gönüle vererek, ülkemizin<br />

gelece¤i olan gençlerimizi e¤itip, yeni istihdam<br />

imkanlar› yarataca¤›z. Bu nedenle, kampus<br />

alan›n›n tahsisi konusunda desteklerini esirgemeyen<br />

Senirkent Belediyesine ve bu tesisi ilçeye<br />

kazand›rmak için maddi ve manevi bütün güçlerini<br />

ortaya koyan tüm Senirkentlilere teflekkür eder,<br />

sayg›lar sunar›m".<br />

Konuflmalar›n tamamlanmas›ndan sonra<br />

Senirkent MYO'nun temeli at›ld›.<br />

Isparta MYO<br />

Isparta MYO<br />

63<br />

SDÜ Bülteni / Haziran 2005<br />

Meslek Yüksekokullar›ndan / Meslek Yüksekokullar›ndan / Meslek Yüksekokullar›ndan<br />

Uyuflturucu, Madde Ba¤›ml›l›¤› ile Mücadele<br />

Isparta Meslek Yüksekokulu taraf›ndan,<br />

"Uyuflturucu, Madde Ba¤›ml›l›¤› ile<br />

Mücadele" konulu bir konferans düzenledi.<br />

Süleyman <strong>Demirel</strong> Üniversitesi Kültür<br />

Merkezi'nde düzenlenen konferansa konuflmac›<br />

olarak Isparta Emniyet Müdürlü¤ü<br />

Kaçakç›l›k ve Organize Suçlar fiube<br />

Müdürlü¤ün’den Baflkomiser Hilmi Erdo¤an<br />

kat›ld›. Uyuflturucunun insan ve toplum<br />

sa¤l›¤›na olumsuz etkilerinin bulundu¤unu<br />

belirten Erdo¤an, böylelikle, ülkelerin genç ve<br />

üretken iflgücünün at›l hale getirildi¤ini söyledi.<br />

Uyuflturucuyla mücadele konusunda<br />

polisiye tedbirlerin tek bafl›na yeterli olmad›¤›n›<br />

savunan Erdo¤an, bu konuda aile, okul<br />

ve sivil toplum kurulufllar›n›n da destekte<br />

bulunmas› gerekti¤ini ifade etti. Türkiye'de<br />

genç nüfus oran›n›n oldukça yüksek oldu¤unu<br />

hat›rlatan Baflkomiser Erdo¤an, özellikle<br />

ailelerin çocuklar› ile ilgilenmelerini ve onlara<br />

Cezmi Ersöz’le Söylefli<br />

Üniversitemiz Isparta MYO’da<br />

günümüzün sevilen yazarlar›ndan Cezmi<br />

Ersöz “Ölürsem Beni Seninle Ararlar<br />

fiimdi” adl› son kitab›n›n tan›t›m›n› yapmak<br />

üzere bir söylefli gerçeklefltirdi.<br />

MYO’nun amfi salonunda gerçekleflen<br />

söylefliye ö¤retim elemanlar› ve<br />

ö¤renciler kat›ld›. Söyleflide Ersöz, yeni<br />

kitab›ndan bahsetti; “Ölürsem Beni<br />

flefkatle yaklaflmalar› gerekti¤ini kaydetti.<br />

Uyuflturucu kullan›m›n›n, özellikle anne ve<br />

babalar› ayr›lm›fl ailelerin çocuklar›nda daha<br />

s›k görüldü¤ünü belirten Erdo¤an, "Aile her<br />

fleyin bafl›. O nedenle çocuklar›m›za sahip<br />

ç›kal›m. Unutmayal›m ki bu batakl›¤a girenin<br />

bir daha geri dönmesi çok zor." dedi.<br />

Uyuflturucu ba¤›ml›l›¤›n›n fiziki, psikolojik<br />

ve maddi-sosyal zararlar›na da de¤inen<br />

Erdo¤an, "Uyuflturucu ba¤›ml›l›¤› olan birey,<br />

fiziksel birçok özelli¤ine zarar verdi¤i gibi;<br />

özgürlü¤ünü kaybeder, kendine olan güveni<br />

zay›flar, kendisini kontrol edemez ve<br />

dolay›s›yla ideallerini kaybeder. Toplumumuzun<br />

gelece¤i için bu illete mutlaka mani<br />

olmal›y›z." diye konufltu. Konferansa Isparta<br />

Meslek Yüksekokulu Müdiresi Prof.Dr.<br />

Kezban Ifl›k, ö¤retim elemanlar› ve çok say›da<br />

ö¤renci kat›ld›.<br />

Seninle Ararlar fiimdi de sevgili diye,<br />

dünya diye, hayat diye bakt›¤›m›z her<br />

bofllu¤u art›k sadece sizin o yaral›<br />

benli¤iniz doldurur. Nereye hangi kalabal›k<br />

flehre gitseniz peflinizden o ›ss›z, o<br />

karanl›k orman›n›z›, orada kaybolmufl<br />

hissedersiniz ve bulursunuz” dedi.<br />

Söyleflinin ard›ndan Ersöz okuyucular›yla<br />

sohbet etti ve kitaplar›n› imzalad›.<br />

IMYO'dan Helva fienli¤i<br />

Süleyman <strong>Demirel</strong> Üniversitesi Isparta<br />

Meslek Yüksekokulu'nun 6. Geleneksel<br />

H›d›rellez Helva fienli¤i 6 May›s Cuma günü<br />

yap›ld›. Okul Müdiresi Prof. Dr. Kezban Ifl›k, her<br />

y›l geleneksel olarak düzenlenen helva flenli¤inde<br />

okulda ö¤renim gören ö¤rencilerle davetlilere,<br />

irmik helvas› ikram edilece¤ini kaydetti.<br />

Amaçlar›n›n ö¤renci ve ö¤retim üyelerinin<br />

kaynaflmas› ve vize s›nav›ndan ç›kan ö¤rencilere<br />

motivasyon sa¤lanmas› oldu¤unu kaydeden Ifl›k,<br />

"Isparta Meslek Yüksekokulu 3 binin üzerindeki<br />

ö¤renci say›s›yla üniversitemizin en fazla ö¤renciye<br />

sahip okulu. Ö¤rencilerimiz, iki hafta süren<br />

yo¤un bir vize dönemini tamamlad›lar. Bu y›l<br />

6.'s› yap›lacak helva flenli¤i ile ö¤rencilerimize ve<br />

davetlilerimize, Isparta ile adeta özdeflleflmifl olan<br />

geleneksel irmik helvas›ndan tatt›raca¤›z.<br />

Böylelikle hem kaynaflmay› hem de ö¤rencilerin<br />

stres atmas›n› sa¤lam›fl olaca¤›z." diye konufltu.


Isparta MYO<br />

Isparta MYO<br />

SDÜ Bülteni / Haziran 2005 64<br />

Meslek Yüksekokullar›ndan / Meslek Yüksekokullar›ndan / Meslek Yüksekokullar›ndan<br />

Isparta MYO Müdüresi<br />

Prof. Dr. Kezban IfiIK<br />

Kiflisel Geliflime Yolculuk<br />

Isparta Meslek Yüksekokulu<br />

Ö¤retim Görevlisi Celil Koç,<br />

“Kiflisel Geliflime Yolculuk” konulu<br />

bir seminer düzenledi.<br />

Isparta MYO’da düzenlenen<br />

seminere Yüksekokul Müdiresi<br />

Prof. Dr. Kezban Ifl›k, ö¤retim elemanlar›<br />

ve çok say›da ö¤renci<br />

kat›ld›.<br />

Seminerde, ‘‹nsan Kendini Tan›’<br />

ve ‘Bilinçalt› Programlama’ konular›na<br />

›fl›k tutan Celil Koç, kiflilik<br />

geliflimini artt›r›c› noktalara<br />

de¤indi. Koç, kat›l›mc›lara özgüven,<br />

motivasyon, insan›n kendini sevmesi<br />

konular›nda bilgi verdi. Koç,<br />

“‹nsan sabah uyand›¤›nda ilk olarak<br />

Giriflimcilik Kararl›l›kt›r<br />

IYAfi Yönetim Kurulu Baflkan› ve<br />

Kurucusu Bahattin fiener taraf›ndan Isparta<br />

Meslek Yüksekokulu ö¤rencilerine<br />

“Giriflimcilik” konulu bir konferans verildi.<br />

Türkiye’nin bugün kalk›nabilmesi,<br />

ekonomisini daha da üst seviyelere tafl›mas›<br />

için giriflimcilere ihtiyaç oldu¤unu vurgulayan<br />

fiener, “Günümüzde istihdam yaratacak,<br />

sizin gibi ö¤rencilere ifl imkanlar›<br />

sa¤layacak giriflimcilere ihtiyaç var.<br />

Giriflimcilik faaliyetleri ne kadar artarsa<br />

iflsizlik o kadar azal›r büyüme ise ileri<br />

safhalara gelir.” dedi. Giriflimcili¤in<br />

özgüven ve kararl›l›kla ilgili oldu¤unu<br />

belirten fiener, “Ticaret hayat›nda risk mutlaka<br />

vard›r, e¤er riske girmezseniz<br />

oldu¤unuz yerde sayars›n›z, iflletme kuramazs›n›z<br />

ve böyle olunca da büyümeden söz<br />

kendisine selam vermeli daha sonra<br />

etraf›ndaki her fleyle selamlaflmal›.<br />

Çünkü biz önemliyiz, kendimizle<br />

bar›fl›k olursak evrendeki her fleye<br />

mutlu gözle bakar›z.” diye konufltu.<br />

Bilinçalt› konusuna da de¤inin<br />

Koç, “Bilinçalt›m›z bizim do¤umumuzdan<br />

ölümümüze kadar tüm<br />

yaflad›klar›m›z› kaydeder, onu bir<br />

kameraya benzetebiliriz. Çocuklu-<br />

¤umuzda yaflad›¤›m›z iyi ya da<br />

kötü olaylar bilinçalt›m›zda kay›tl›d›r<br />

ve ölünceye kadar orada<br />

durur, yaflad›¤›m›z bir olayda biz<br />

fark›na varmadan, bilinçalt›m›z<br />

farkl› tepkiler vermemize yol açar.”<br />

dedi.<br />

edilemez. Giriflimcilik kararl›l›kt›r ne yap›p<br />

ne yapamayaca¤›n›za karar verip uygulamaya<br />

geçmelisiniz.” dedi.<br />

Ayr›ca, günümüzde giriflimcileri<br />

destekleyen birçok kurulufl oldu¤una<br />

de¤inen fiener, “5-10 kifli bir araya gelip bir<br />

flirket kurmak istese devletten veya çeflitli<br />

kurumlardan maddi destek alabiliyor. Art›k<br />

giriflim yapmak isteyene destek sa¤layan<br />

bir çok kurulufl var” diye konufltu. Avrupa<br />

Birli¤i ve giriflimcilik konusuna da de¤inen<br />

fiener flunlar› söyledi; “Biz AB’ye girmek<br />

istiyoruz oran›n üretimine ekonomisine<br />

özeniyoruz ve onlar› kendimize örnek<br />

al›yoruz. Bizim AB devletlerindeki<br />

giriflimciler gibi en az bir dil ve<br />

yönelece¤imiz alanla ilgili teknik konular›<br />

bilmemiz gerekiyor. Bizim önce kendimizi<br />

gelifltirip sonra da giriflimci yönümüzü kullan›p<br />

sektöre at›lmam›z gerekiyor.”<br />

65<br />

SDÜ Bülteni / Haziran 2005<br />

Meslek Yüksekokullar›ndan / Meslek Yüksekokullar›ndan / Meslek Yüksekokullar›ndan<br />

E¤irdir MYO K›sa K›sa<br />

• Okul yemekhanesinde personel ve ö¤rencilerin<br />

kat›l›m›yla Aflure Günü düzenledi.<br />

• 4-5-6 Mart tarihlerinde Peyzaj Program›<br />

ö¤rencilerinin kat›l›m› ile Forza Fuarc›l›k<br />

taraf›ndan ‹zmir’de düzenlenen Kent’s<br />

Fuarlar› kapsam›nda, Kent 2005, Kent<br />

Mobilyalar› Park ve Bahçe Düzenlemesi<br />

Ekipmanlar› Fuar›na teknik gezi düzenlendi.<br />

• 17 Mart’ta Peyzaj Program› ö¤rencilerinin<br />

kat›l›m›yla Forza Fuarc›l›k taraf›ndan<br />

‹zmir’de düzenlenen Süs Bitkileri Serac›l›k,<br />

Peyzaj Fuar›na teknik gezi yap›ld›.<br />

• 23 Mart’ta Mavigöl Otel’de Yüksekokul<br />

ö¤rencilerine SDÜ Ziraat Fakültesi G›da<br />

Mühendisli¤i Bölüm Baflkan› Prof. Dr. Sami<br />

Özçelik taraf›ndan Slaytlarla Türkiye fiiirlerle<br />

Anadolu, Erzurum ve Atatürk Üniversitesi<br />

konulu konferans düzenlendi.<br />

• 30 Mart tarihinde Isparta ‹l Emniyet<br />

Müdürlü¤ü Kaçakç›l›k ve Organize Suçlar<br />

fiube Baflkomiseri Hilmi Erdo¤an taraf›ndan ‘<br />

Uyuflturucu ve Ba¤›ml›l›k Yap›c› Maddeler’<br />

konulu konferans verildi.<br />

• E¤irdir MYO’da 25 Nisan 2005 tarihinde<br />

Yrd. Doç. Dr. fienol Kantarc› taraf›ndan<br />

“As›ls›z Ermeni Soyk›r›m› ‹ddialar›” konulu<br />

bir konferans gerçekleflti.<br />

• E¤irdir Meslek Yüksekokulu ve E¤irdir<br />

Kaymakaml›¤› iflbirli¤i ile Prof. Dr. Bayram<br />

Kodaman’›n konuflmac› olarak kat›ld›¤›<br />

"As›ls›z Ermeni Soyk›r›m› ‹ddialar›" konulu<br />

konferans düzenlendi. Konferans E¤irdir<br />

Belediye Dü¤ün Salonu’nda gerçekleflti.<br />

• E¤irdir Meslek Yüksekokulu’nun 10.<br />

Kurulufl Y›ldönümü nedeniyle 05–06 May›s<br />

tarihleri aras›nda etkinlikler düzenlendi.<br />

Etkinlik, konserler, halk oyunlar› ve modern<br />

dans gösterileri, animasyon gösterileri ile<br />

devam etti.<br />

Turizm Semineri<br />

E¤irdir Mavigöl otelinde Süleyman<br />

<strong>Demirel</strong> Üniversitesi E¤irdir MYO organizasyonu<br />

ve World of Wonders otelleri koordinatörü<br />

Cem Uzan’›n kat›l›mlar›yla turizm<br />

yat›r›mlar› temal›, oteller ve golf turizmi<br />

konulu konferans verildi. Konferansa SDÜ<br />

Rektörü Prof. Dr. Metin Lütfi Baydar, E¤irdir<br />

Belediye Baflkan› Ömer fiengöl, ö¤retim elelamanlar›<br />

ve ö¤renciler kat›ld›. Rektör Baydar<br />

konuflmas›nda E¤irdir’i bir turizm ve otelcilik<br />

merkezi olarak arzu ettiklerini, turizm<br />

konusunda da çok önemsediklerini kaydetti.<br />

Baydar turizmi SDÜ olarak desteklediklerini<br />

turizm ve otelcilik programlar›n›n mevcut<br />

oldu¤unu ileride 4 y›ll›k lisans düzeyinde<br />

Turizm Otelcilik Yüksekokulu aç›lmas›n› hedeflediklerini belirtti. Wonders<br />

otelleri koordinatörü Cem Uzan ise Türkiye’nin turizmde iyi bir yol kat<br />

etti¤ini vurgulad›. Türkiye’de golf turizminin azl›¤›na de¤inen Uzan<br />

ülkemizin golf sahas› yap›m›na uygun oldu¤unu, golf sahas› yap›lmas›<br />

gerekti¤ini, golf turizminin Dünya’da yüzde 11 gibi ciddi bir rakam<br />

oluflturdu¤unu. Türkiye’nin bu payda yerini almas› gerekti¤ini belirtti.<br />

Türkiye’de oteller konusuna de¤inen Uzan, “Türkiye’de otelin karfl›l›¤›<br />

temad›r. Temal› otellerin turizme katk›s› yoktur. Onun yerine tarihi eserler<br />

içeren oteller yap›lmal›d›r. Temal› oteller azalt›larak Türk adet geleneklerine<br />

göre oluflturulmal›d›r. Biz turizmci olarak Avrupal›lar›n bizlerden ne<br />

istediklerini biliyoruz. Turistler do¤all›¤›, Türk gelenek ve göreneklerini<br />

istiyorlar” dedi. Yurtd›fl› gezilerinden bahseden Uzan Bulgaristan Turizm<br />

Bakan›yla yapt›¤› görüflmede Turizm Bakan›n›n niye bu kadar çok<br />

baflar›l›s›n›z sorusuna “Dünya’da hiçbir millet yok ki kendi misafir odas›n›<br />

kapats›n koltuk, tabak koysun, misafire vermesin. Bu kadar çok misafirperverli¤imizden<br />

dolay› baflar›l›y›z” dedi. Uzak Do¤u ülkelerinin turizminede<br />

de¤inen Uzan, “Uzak Do¤u ülkeleri diz çökerek turizmi ilerletmifltir. Bizde<br />

içimizden geldi¤i gibi davrand›¤›m›zdan dolay› ilerlettik. Turizmde do¤ru<br />

ad›mlar atmak için kendimizi bilmemiz do¤ru hareketler ve ataklar yapmam›z<br />

kendimize güvenerek yapt›¤›m›z ifle sayg› duymam›z gerekir.”<br />

dedi. Konferans›n sonuna do¤ru ö¤rencilerin sorular›n› yan›tlayan Uzan<br />

istihdam konusunda s›k›nt›lar›n olmad›¤›n› do¤ru yere do¤ru insan ihtiyac›n›n<br />

oldu¤unu kaydetti. Golf sporunun nas›l gelifltirilece¤i sorusuna<br />

de¤inen Uzan, golf sporunu tan›tmaktan ziyade nas›l oynanmas›<br />

gerekti¤ini ö¤retmeliyiz. Türk insan›n›n golfe karfl› e¤ilimli bir yap›s›n›n<br />

oldu¤unu, disiplinli bir flekilde çal›fl›rsak Dünya standartlar› içerisine yer<br />

alabilece¤imizi söyledi. Turizm reklamlar›na da de¤inen Uzan Türkiye’de<br />

“Turizm reklamlar›n›n iyi oldu¤unu, bas›n›n ülkemizin milli menfaatleri<br />

konusunda zay›f oldu¤u, milli menfaatlerimizin oldu¤u bir durumda bas›n<br />

gereken önemi vermelidir” dedi. Konferans Prof. Dr. Metin Lütfi Baydar’›n<br />

Seramik Araflt›rma ve Uygulama Merkezinin haz›rlam›fl oldu¤u hediyeleri<br />

Uzan’a takdim etmesiyle sona erdi.<br />

E¤irdir MYO


SDÜ Bülteni / Haziran 2005 66<br />

Meslek Yüksekokullar›ndan / Meslek Yüksekokullar›ndan / Meslek Yüksekokullar›ndan<br />

67<br />

SDÜ Bülteni / Haziran 2005<br />

Meslek Yüksekokullar›ndan / Meslek Yüksekokullar›ndan / Meslek Yüksekokullar›ndan<br />

Burdur MYO<br />

Süleyman <strong>Demirel</strong> Üniversitesi Burdur<br />

Meslek Yüksekokulu taraf›ndan düzenlenen "Yeni<br />

Türk Liras›na Geçifl Sonras› Yaflanan Sorunlar"<br />

konulu konferans Dr. Osman Tu¤ay taraf›ndan<br />

Burdur E¤itim Fakültesi Konferans Salonu’nda 09<br />

Mart 2005 Çarflamba günü gerçekleflti.<br />

Burdur Meslek Yüksekokulu taraf›ndan<br />

düzenlenen konferansa fiükrü Kut kat›ld›. Kut,<br />

“Kurumsallaflma ve Reorganizasyon” konusunda<br />

bilgiler verdi.<br />

Burdur MYO'nun ‹flkur projesi onayland›<br />

Süleyman <strong>Demirel</strong> Üniversitesi Burdur Meslek<br />

Yüksekokulu'nun Avrupa Birli¤i taraf›ndan desteklenen<br />

‹flkur aktif ifl gücü projesi onayland›.<br />

Onaylanan proje gere¤ince Burdur MYO'ya 92 bin<br />

Avro'luk hibe kredi sa¤lanacak. Burdur MYO yetkilileri,<br />

Burdur ilinde, inflaat sektöründe çal›flan kal›p<br />

ustas› ve demirci kalfalar›n›n, depreme dayan›kl›<br />

yap› tasar›m› konusunda e¤itilmesi ve Burdur'daki<br />

kamu binalar›n›n deprem performanslar›n›n<br />

de¤erlendirilmesi konusunda haz›rlad›klar› projenin<br />

1 May›s'ta hayata geçirilece¤ini aç›klad›lar. 1<br />

May›s'ta bafllay›p 10 ay sürecek olan projenin ilk<br />

bölümünde, Burdur'da çal›flan yaklafl›k 200 inflaat<br />

ustas› ve kalfas›n›n e¤itilece¤ini kaydeden yetkililer,<br />

"2 aflamal› olarak gerçeklefltirece¤imiz proje,<br />

Yüksekokulumuzdaki 22 uzman arkadafl›m›z<br />

taraf›ndan yürütülecek. Projenin ilk aflamas›nda 200<br />

inflaat ustas› ya da kalfas› haftan›n bir ifl gününde<br />

e¤itime tabi tutulacak. Kursu baflar› ile bitirenlere<br />

sertifika verilecek. Burdur Belediyesi, kurs sertifikas›<br />

bulunmayan inflaat ustas› ve kalfalar›n›n<br />

Burdur'daki inflaatlarda çal›flmalar›na izin verilmeyece¤ini<br />

karara ba¤lad›. Projenin ikinci etab›nda<br />

ise inflaat mühendisleri ve teknikerler e¤itilecek.<br />

Proje kapsam›nda Burdur'daki kamu binalar›n›n<br />

depreme dayan›kl›l›¤› araflt›r›lacak. Projenin ilk<br />

bölümünde Burdur'da halen e¤itim veren 5<br />

ilkö¤retim okulunun deprem performanslar›n›<br />

araflt›raca¤›z. Proje etaplar halinde tekrarlanabilecek."<br />

diye konufltular.<br />

Ülkemiz Deprem Kufla¤›nda<br />

Bilindi¤i gibi yurdumuz dünyan›n en etkin<br />

deprem kuflaklar›ndan birinin üzerinde bulunmaktad›r.<br />

Geçmiflte yurdumuzda birçok y›k›c› depremler<br />

oldu¤u gibi, gelecekte de s›k s›k oluflacak<br />

depremlerle büyük can ve mal kayb›na u¤rayaca¤›m›z<br />

bir gerçektir. Deprem Bölgeleri Haritas›’na<br />

göre, yurdumuzun yüzde 95´inin deprem tehlikesi<br />

alt›nda yaflad›¤› ve ayr›ca büyük sanayi merkezlerinin<br />

yüzde 98´i ve barajlar›m›z›n yüzde 93´ünün<br />

deprem bölgesinde bulundu¤u bilinmektedir.<br />

Burdur ili ve çevresi, 1.derece deprem kufla¤›<br />

üzerinde yer almakta olup, geçti¤imiz yüzy›l içinde<br />

orta ve yüksek fliddette olmak üzere say›s›z deprem<br />

yaflanm›flt›r. Bu depremler sonucu kent ve<br />

çevresinde meydana gelen can kayb›n›n ötesinde,<br />

maddi hasarlarla birlikte bölgeden göç olay› da<br />

yaflanm›flt›r. Bu ise ekonomik ve sosyal yaflam› etkilemifl,<br />

büyümeyi önemli ölçüde engellemifltir.<br />

Depreme Karfl› Dayan›kl›<br />

‹nflaat Yapmak Ekip ‹flidir<br />

Depreme dayan›kl› yap›y› infla etmek bir ekip<br />

iflidir. Bu ekipte yer alan ustas›ndan mühendisine<br />

kadar herkes e¤itimli olmal›d›r. Uzun vadede<br />

düflünüldü¤ünde teknik bilgi aç›s›ndan yetersiz<br />

olan kifliler zaten sektördeki ifllerini kaybedeceklerdir.<br />

Çünkü inflaat sektörü geliflmekte ve sektörün<br />

beklentileri de¤iflmektedir. Projemiz bu amac›<br />

uygun olarak öncelikli betonarme demircisi ve kal›p<br />

ustalar›n›n depreme dayan›kl› yap› detaylar›<br />

konusunda e¤itimini sa¤layacakt›r. ‹nflaat<br />

ustalar›n›n e¤itimindeki son nokta "yap›<br />

güçlendirme detaylar›n›n nas›l uygulanaca¤›"<br />

hususunda olacakt›r. Bu e¤itim sonunda kursiyerler<br />

de¤erlendirmeye tabi tutulacak ve baflar›l› olanlara<br />

kurs kat›l›m belgesi verilecektir. Projemiz 22 kiflilik<br />

uzman kadro taraf›ndan sürdürülecektir. Proje kapsam›nda<br />

Burdur Meslek Yüksekokulu bünyesinde<br />

bir beton laboratuvar› kurulacak ve bu laboratuar<br />

gerek yeni yap› infla eden gerekse mevcut binas›n›<br />

güçlendirmek isteyen vatandafllara ileriki y›llarda<br />

hizmet verecektir.<br />

Bucak Hikmet Tolunay MYO<br />

Gazi Osman Pafla Üniversitesi Turhal Sa¤l›k<br />

Hizmetleri Meslek Yüksekokulu Ö¤retim<br />

Görevlisi Hakan GÖKÇE' nin konuflmac› olarak<br />

kat›laca¤› "‹fl Kurma ve Yöneltmede Yükselen Bir<br />

De¤er Olarak Giriflimcilik" konulu konferans<br />

Bucak Hikmet Tolunay Meslek taraf›ndan düzenlendi.<br />

Uluborlu MYO<br />

Uluborlu Selahattin Karasoy<br />

Meslek Yüksekokulu ve Uluborlu<br />

Kaymakaml›¤› iflbirli¤i ile "As›ls›z<br />

Ermeni Soyk›r›m› ‹ddialar›na" karfl›<br />

uygulanacak "Kamuoyu Oluflturma<br />

Plan›" çerçevesinde 14 Nisan 2005<br />

tarihinde bir konferans düzenlendi.<br />

SDÜ Fen-Edebiyat Fakültesi<br />

Ö¤retim Üyesi Prof. Dr. Fahrettin<br />

T›zlak "Sözde Ermeni Soyk›r›m› ve<br />

Gerçekler" konulu konferans<br />

Uluborlu Kültür Merkezi Konferans<br />

Salonu’nda gerçekleflti.<br />

Uluborlu Selahattin Karasoy MYO taraf›ndan<br />

geleneksel olarak düzenlenen “Pilav Günü ve<br />

fienli¤i” 3 May›s 2005 tarihinde gerçeklefltirildi.<br />

MYO tören alan›nda gerçeklefltirilen flenliklerde<br />

Ege Yöresi Folklor Ekibinin gösterisi ve Türk Halk<br />

Müzi¤i Ekibinin konseri büyük be¤eni toplad›.<br />

Senirkent MYO<br />

Senirkenirkent MYO taraf›ndan düzenlenen “As›ls›z Ermeni<br />

Soyk›r›m› ‹ddialar›na Karfl› Uygulanacak Kamuoyu Oluflturma” konulu<br />

konferans 13 Nisan 2005 tarihinde gerçekleflti. Konferansa konuflmac›<br />

olarak Dr. Abdurrahman Uzunaslan kat›ld›.<br />

Senirkent Meslek Yüksekokulu’nun Yeni Kampüs alan›ndaki e¤itim<br />

kompleksi inflaat› temel atama töreni 15 Nisan 2005 tarihinde gerçekleflti.<br />

Senirkent Meslek Yüksekokulu ö¤rencileri 18 Mart 2005’ te<br />

Çanakkale’deydi.<br />

Ö¤r. Gör.Tamer Tokgöz’ün organize etti¤i gezi Çanakkale fiehitlerini<br />

Anma Törenine kat›lmakla bafllad›, savafl alanlar› gezildi, flehitlikler<br />

ziyaret edildi. Oradan Truva harabelerine geçildi. Daha sonra ‹zmir<br />

Torbal› Meslek Yüksekokulu ziyaret edildi. Efes Antik Kenti, Pamukkale’<br />

de gezilerek gezi tamamland›. Yüksekokulumuz ö¤rencileri tarihi ve turistik<br />

bir geziyi gerçeklefltirmenin mutlulu¤unu yaflad›klar›n› dile<br />

getirdiler.<br />

Sütçüler MYO<br />

14 Nisan 2005 tarihinde Sütçüler MYO taraf›ndan düzenlenen konferansa<br />

‹ktisadi ve ‹dari Bilimler Fakültesi Ö¤retim Üyesi Yrd. Doç. Dr.<br />

Timuçin Kodaman konuflmac› olarak kat›ld›. Kodaman "As›ls›z Ermeni<br />

Soyk›r›m› ‹ddialar›" konulu bir konferans verdi.<br />

SÜTÇÜLER MYO BOfi DURMUYOR…!<br />

SDÜ Sütçüler Meslek Yüksekokulu’nca düzenlenen ‘Yaflan›lan<br />

Çevreyi Tan›ma’ gezilerinden ilki Davraz’dayd›. Mart ay› içerisinde<br />

Yüksekokulumuz ö¤retim elemanlar›ndan Okutman Gürel DO⁄AN<br />

nezaretinde çok say›da ö¤rencilerin kat›l›m›yla gerçeklefltirilen bu gezi,<br />

Sütçüler’deki ö¤renciler aras›ndaki uyumu da gösterdi.<br />

Keçiborlu MYO<br />

As›ls›z Ermeni Soyk›r›m iddialar›na karfl› kamu<br />

oyu oluflturmak amac›yla Keçiborlu Meslek Yüksekokul<br />

Müdürlü¤ü ve ‹lçe Kaymakaml›¤›n›n koordinasyonu ile<br />

14 Nisan 2005 tarihinde bir konferans gerçekleflti. ‹MKB<br />

‹lkö¤retim Okulu Konferans Salonu’nda gerçekleflen<br />

konferansa konuflmac› olarak Fen-Edebiyat Fakültesi<br />

Tarih Bölümü Ö¤retim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Kadir<br />

Kasalak kat›ld›.<br />

Keçiborlu MYO Y›l Sonu Etkinlikleri<br />

Keçiborlu MYO taraf›ndan düzenlenen konferansa<br />

‹ktisadi ve ‹dari Bilimler Fakültesi Ö¤retim Üyesi<br />

Yrd. Doç. Dr. Hüseyin ‹lker Çar›kç› kat›ld›. Çar›kç›,<br />

“Kurumsal ‹letiflim ve Toplam Kalite Yönetimi” konulu<br />

konferans verdi.<br />

Keçiborlu MYO Sinema Salonu’nda 31 May›s 2005’<br />

de “Bilgi ve Genel Kültür” yar›flmas› ve “Bizim<br />

Kad›nlar›m›z” adl› tiyatro oyunu sergilendi.<br />

Geleneksel Ö¤renci Dayan›flma ve Helva fienli¤i<br />

müzik, folklor, yar›flmalar ve animasyonlarla<br />

gerçeklefltirildi. fienlik ö¤renciler taraf›ndan be¤eni<br />

toplad›.


SDÜ Bülteni / Haziran 2005 68<br />

Meslek Yüksekokullar›ndan / Meslek Yüksekokullar›ndan / Meslek Yüksekokullar›ndan<br />

69<br />

SDÜ Bülteni / Haziran 2005<br />

Meslek Yüksekokullar›ndan / Meslek Yüksekokullar›ndan / Meslek Yüksekokullar›ndan<br />

Yalvaç MYO<br />

fiarkikaraa¤aç MYO<br />

fiarkikaraa¤aç Meslek Yüksekokulu<br />

taraf›nda Çiçekp›nar Kasabas› Silindi Mevkii’nde<br />

A¤aç Dikim Töreni gerçekleflti. Orman dikim<br />

alan›na Yüksekokul personeli ve ö¤renciler<br />

taraf›ndan 4500 adet karaçam fidan› dikildi.<br />

fiarkikaraa¤aç MYO’da 20 Nisan 2005’de<br />

"As›ls›z Ermeni ‹ddialar› ve Türk Kamuoyu"<br />

konulu konferans Yrd. Doç. Dr. Süleyman Seydi<br />

taraf›ndan verildi.<br />

17 May›s 2005 tarihinde Atatürk ‹lkö¤retim<br />

Okulu Konferans Salonu’nda Yalvaç MYO<br />

Ö¤retim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Durmufl Karaman<br />

taraf›ndan "‹stanbul'un Fethinin Türk ve Dünya<br />

Tarihindeki Önemi" konulu bir konferans verildi.<br />

• 1 Mart tarihinde Ö¤retim Eleman› Dr. Mehmet Emin Merter,<br />

‘Türk Vergi Sistemi’ konulu bir konferans verdi.<br />

• 8 Mart’ta Isparta Emniyet Müdürlü¤ünde görevli Baflkomiser<br />

Hilmi Erdo¤an “Madde Ba¤›ml›l›¤› ‹le Mücadele” konulu konferans<br />

verdi.<br />

• 16 Mart’ta SDÜ Fen Edebiyat Fakültesi Ö¤retim üyelerinden<br />

Prof. Dr. Kemal Göde’nin kat›ld›¤› ‘Çanakkale Zaferi ve Günümüze<br />

Etkileri’ konulu bir konferans düzenlendi.<br />

• 8-16 Mart tarihleri aras›nda Yalvaç MYO Ö¤retim Elemanlar› ve<br />

bölümler aras› salon turnuvas› yap›ld›. 16 tak›m›n kat›ld›¤› turnuvalarda<br />

kazanan tak›mlara kupa verildi.<br />

• Yalvaç Meslek Yüksekokulu Kampus Alan›’nda “Senin de Bir<br />

A¤ac›n Olsun” slogan›yla 08 Nisan 2005’de yap›lan a¤aç dikim törenine<br />

akademik personel, idari personel ve ö¤renciler kat›ld›.<br />

• Yalvaç Meslek Yüksekokulu Konferans Salonu’nda 04 Nisan<br />

2005 tarihinde “Avrupa Birli¤i-Türkiye ‹liflkileri konulu konferans<br />

SDÜ ‹ktisadi ve ‹dari Bilimler Fakültesi’nden Dr. Levent<br />

Kösekahyao¤lu taraf›ndan verildi.<br />

• 13 Nisan 2005 tarihinde “As›ls›z Ermeni ‹ddialar› ve Türk<br />

Kamuoyu” konulu konferansa konuflmac› olarak Fen Edebiyat<br />

Fakültesi’nden Dr. Süleyman Seydi kat›ld›.<br />

• 20 Nisan 2005 tarihinde Yalvaç MYO Konferans Salonu’nda<br />

“Küreselleflme, Finansal Piyasalar Entegrasyonu ve Krizler” konulu<br />

panele ‹ktisadi ve ‹dari Bilimler Fakültesi Ö¤retim Üyeleri’ nden<br />

Doç. Dr. Ömer Ero¤lu, Dr. Ali Yavuz, Dr. Yusuf Demir ve Dr. Mesut<br />

Albeni konuflmac› olarak kat›ld›.<br />

• 23 Nisan 2005 tarihinde Ulusal Egemenlik ve Çocuk bayram›<br />

etkinlikleri çerçevesinde çevre köylerde e¤itim gören fakir ö¤rencilere,<br />

Yüksekokul ö¤rencileri taraf›ndan toplanan k›rtasiye, giyecek,<br />

yiyecek ve oyuncakyard›mlar› da¤›t›ld›.<br />

• 25 Nisan 2005 tarihinde “Milli Hakimiyet Mücadelesi”<br />

konusunda Dr. Durmufl Karaman taraf›ndan bir konferans verildi.<br />

Yalvaç Meslek Yüksekokulu 'K›fl E¤lencesi' ad›<br />

alt›nda bir etkinlik düzenledi. Üniversitemiz Kültür<br />

Merkezi'nde düzenlenen e¤lenceye, Rektör Yard›mc›s›<br />

Prof. Dr. Mahmut Bülbül, Yalvaç Belediye Baflkan›<br />

Yalç›n Bulgurcu, Yalvaç MYO Müdürü Doç. Dr. Cahit<br />

Balabanl› çok say›da ö¤renci ve davetliler kat›ld›.<br />

Aç›l›fl konuflmas›n› yapan MYO Müdürü Balabanl›,<br />

okulun k›sa tarihçesini anlatt›. 1992 y›l›nda aç›lan<br />

MYO’nun 13 y›l içerisinde büyük bir aflama kaydetti¤ini<br />

belirten Balabanl›, "Bu gecenin amac› üniversitemizle<br />

kucaklaflmak. Üniversitemiz personelini, ö¤retim<br />

görevlilerini ve ö¤rencilerimizi bir araya getirmektir."<br />

dedi.<br />

Daha sonra kürsüye gelen Rektör Yard›mc›s›<br />

Mahmut Bülbül ise büyük emek harcanarak<br />

gerçeklefltirilen geceye kat›lmaktan duydu¤u memnuniyeti<br />

dile getirerek, eme¤i geçenleri kutlad›.<br />

Konuflmalar›n ard›ndan gece, ö¤rencilerin haz›rlad›¤›,<br />

pop müzi¤i, halk müzi¤i, modern dans gösterisi, halk<br />

oyunlar› gösterisi, fliir ve Türk sanat müzi¤i dinletisiyle<br />

sona erdi.<br />

Yalvaç Meslek Yüksekokulu taraf›ndan 03 – 04<br />

May›s 2005 tarihleri aras›nda Bahar fienlikleri düzenlendi.<br />

fienliklerde ödüllü turnuvalar, ödüllü yar›flmalar,<br />

konserler, müzik dinletileri, halkoyunlar› gösterileri,<br />

modern dans gösterileri yer ald›. Ayr›ca ö¤renciler<br />

taraf›ndan aç›lan standlar yo¤un ilgi gördü.<br />

K›fl<br />

E¤lencesi<br />

Baflkomiser Hilmi Erdo¤an taraf›ndan<br />

MYO Konferans Salonu’nda “Ba¤›ml›l›k Yap›c›<br />

Madde Kullan›m›” konulu konferans verildi..


SDÜ Bülteni / Haziran 2005 70<br />

71<br />

SDÜ Bülteni / Haziran 2005<br />

Gönen MYO<br />

Gönen MYO’da Köy Enstitüleri’nin Kuruluflu’nun 65. Y›l›<br />

Kurulufl Kutlamalar› 17 Nisan 2005 tarihinde Gönen'de gerçekleflti.<br />

Kutlama Program› ilk olarak Atatürk An›t›na Çelenk Koyma ve<br />

Sayg› Duruflu ile bafllad›. Ard›ndan Hasan Ali Yücel, ‹. Hakk›<br />

Tonguç Büstleri ve Gönen Köy Enstitüsü Kültür Evinin aç›l›fl›<br />

gerçekleflti. Konferans Salonu’nda ‹stiklal Marfl› ve SDÜ Burdur<br />

E¤itim Fakültesi Müzik Bölümü’nün Aç›l›fl Konseri ile devam eden<br />

programda, Gönen MYO Müdürü Yrd. Doç. Dr. Musa Türko¤lu,<br />

Gönen Köy Enstitüsü ç›k›fll›lar ad›na Fakir-Der Baflkan› Hüseyin<br />

Akbafl, Yeni Kuflak Köy Enstitülüler Derne¤i Baflkan› Prof. Dr.<br />

Kemal Kocabafl, Gönen Kaymakam›, Süleyman <strong>Demirel</strong> Üniversitesi<br />

Rektörü Prof. Dr. Metin Lütfi Baydar, YÖK Genel Kurul Üyesi<br />

Prof. Dr. ‹sa Eflme, Isparta Valisi ‹sa Parlak’›n konuflmas›n›n<br />

ard›ndan Prof. Dr. O¤uz Makal Akal'›n haz›rlad›¤› "Onlar›n<br />

Hikayesi" belgeselinin gösterimi yer ald›.<br />

Gölhisar MYO<br />

Gölhisar Meslek Yüksekokulu<br />

taraf›ndan düzenlenen konferans<br />

sosyal tesislerde gerçeklefltirildi.<br />

“Bilgisayar A¤lar›” konulu konferansa<br />

konuflmac› olarak Ö¤r. Gör. Semih<br />

Do¤rukol ve Ö¤r. Gör. Tuna Göksu<br />

kat›ld›.<br />

Yrd. Doç. Dr. Zafer Gölen taraf›ndan<br />

“As›ls›z Ermeni ‹ddialar›”<br />

konulu konferans verildi.<br />

3. Geleneksel Gölhisar Meslek<br />

Yüksekokulu Bahar fienli¤i etkinlikleri<br />

26 – <strong>27</strong> May›s 2005 tarihleri aras›nda<br />

gerçeklefltirildi.<br />

A¤lasun MYO<br />

A¤lasun Meslek Yüksekokulu<br />

taraf›ndan Isparta Serbest Muhasebeci<br />

Mali Müflavirler Odas› Baflkan› fiükrü<br />

Kaya’ n›n ve Oda Baflkan Yard›mc›s›<br />

‹smail fienlik’ in konuflmac› olarak<br />

kat›ld›¤› “Muhasebecilik Mesle¤inin<br />

Geliflimi ve Önemi” konulu panel<br />

düzenlendi. Ö¤retim elemanlar› ve<br />

ö¤rencilerin kat›ld›¤› panel 13 Nisan<br />

2005 tarihinde A¤lasun Halk E¤itim<br />

Merkezi Konferans Salonu’nda gerçeklefltirildi.<br />

SDÜ’ den bir baflar› daha<br />

Merkezi ABD'de bulunan<br />

Uluslararas› Elektrik ve<br />

Elektronik Mühendisleri Enstitüsü'nün<br />

(IEEE) yan kuruluflu<br />

olan "Engineering in Medicine<br />

and Biology Society" (EMBS)<br />

(T›p'ta ve Biyoloji'de Mühendislik<br />

Bölümü'nün) Türkiye birimi<br />

(TURKISH EMBS, IEEE)<br />

Süleyman <strong>Demirel</strong> Üniversitesi<br />

taraf›ndan kuruluyor.<br />

Konuyla ilgili bilgi veren<br />

SDÜ Elektronik ve Haberleflme<br />

Mühendisli¤i Bölümü Ö¤retim<br />

Üyesi Yrd. Doç. Dr. Selçuk<br />

Çömlekçi, yap›lan temaslar neticesinde,<br />

bu oluflum için yetkilendirildi¤ini<br />

söyledi. Dünya'da Elektrik ve<br />

Elektronik teknolojisindeki yeni standartlar›<br />

ve geliflmeleri yay›nlayan IEEE'nin Türkiye'deki<br />

faaliyetler için SDÜ'yü seçmesi,<br />

üniversitemiz aç›s›ndan önemli bir baflar›<br />

olarak kabul ediliyor.<br />

Bundan böyle ülkemize yurt d›fl›ndan<br />

gelecek konuyla ilgili uzmanlar›n toplant› ve<br />

her türlü bilimsel faaliyetlerinin üniversitemiz<br />

taraf›ndan organize edilece¤ini kaydeden<br />

Çömlekçi, konuyla ilgili ayr›nt›l› bilginin<br />

http://www.sdu.edu.tr/fakulteler/mmf/<br />

bolumler/elektro/english/comlekci.htm<br />

ya da scom@mmf.sdu.edu.tr internet<br />

adreslerinden edinilebilece¤ini ifade etti.<br />

Su sistemi otomasyona ba¤land›<br />

Kültür Kafe<br />

ö¤rencilerin hizmetinde<br />

Süleyman <strong>Demirel</strong> Üniversitesi Kültür Merkezi'nde<br />

oluflturulan Kültür Kafe hizmete girdi. Ö¤rencilere ve<br />

Kültür Merkezi'ne gelen konuklara hizmet vermek için<br />

oluflturulan kafe de, nezih bir ortamda s›cak bir içecek<br />

yudumlaman›n yan›s›ra, kültür ve sanat ürünlerini görmek<br />

ve sat›n almakta mümkün. Kültür Kafe'den yararlanmak<br />

isteyenler, Seramik Araflt›rma ve Uygulama Merkezi'nde<br />

üretilen ürünleri görebilecekleri gibi, hem bu ürünleri hem<br />

de Yap› Kredi ve TÜB‹TAK Yay›nlar›n› da indirimli olarak<br />

sat›n alabilecekler. Ayr›ca bir de CD sat›fl reyonunun bulundu¤u<br />

Kültür Kafe'de, CNN Türk ve NTV'de yay›nlanan<br />

belgesel programlar ve müzik yay›nlar› da izlenebiliyor.<br />

Do¤u Kampusüne<br />

Mediko Sosyal Merkezi<br />

Dazk›r› MYO<br />

Dazk›r› Meslek Yüksekokulu taraf›ndan düzenlenen<br />

Bahar fienlikleri 29 May›s 2005 tarihinde Dazk›r›<br />

Cumhuriyet Meydan›’nda gerçeklefltirildi. Tolga<br />

Çandar ve Seza K›rg›z’ ›n konuk sanatç› olarak<br />

kat›ld›klar› flenlik ö¤renci ve halk konserleri ile yo¤un<br />

ilgi gördü.<br />

‹haleye ç›kar›larak yap›lmas› planlanan otomasyon<br />

sistemi, SDÜ Bilgi ‹fllem Merkezi ile Yap› ‹flleri Daire<br />

Baflkanl›¤›’ nda görev yapan teknik elemanlar›n çabalar› ile<br />

maliyet fiyat›n›n neredeyse onda birine üniversiteye<br />

kazand›r›ld›. Kurulan otomasyon sistemi ile kampus<br />

alan›nda bulunan 5 derin su kuyusundan elde toplanan<br />

sular, Do¤u Kampusu'ndaki 3 bin ton kapasiteli depoya,<br />

pompalan›yor. Saatte 250 metreküp su kapasiteli sistem,<br />

insan gücüne ihtiyaç duymadan, bilgisayara ba¤l› olarak<br />

kumanda edilebiliyor. Yetkililer, otomasyon sisteminin<br />

yaz›l›m›n SDÜ' de yap›ld›¤›n›, gerekli donan›m›n ise yeni<br />

eldeki mevcut imkanlarla gerçeklefltirildi¤ini belirttiler.<br />

‹hale ile yaklafl›k 150 milyar liraya mal olmas› beklenen<br />

otomasyon sistemi, 15 milyarl›k bir harcama ile<br />

gerçeklefltirilmifl oldu.<br />

Üniversitemiz Do¤u Kampusu’nde yeni bir mediko<br />

sosyal merkezi hizmete girdi. Üniversite çal›flanlar› ile<br />

ö¤rencilere hizmet verecek olan yeni merkez t›p fakültesi<br />

morfoloji binas› içerisinde yer al›yor. Sa¤l›k, Kültür ve Spor<br />

Dairesi Baflkan› Mehmet Erçelik, do¤u kampusunda çal›flan<br />

üniversite personeli ile ö¤rencilerin, bat› kampusundaki<br />

mevcut mediko sosyal merkezine gelmek zorunda olduklar›<br />

için s›k›nt› yaflad›klar›n› belirterek,” Bu ihtiyaçtan<br />

dolay› ikinci mediko sosyal merkezimizi do¤u kampusunda<br />

hizmete açt›k. Bir doktor ve bir hemflirenin görev yapt›¤›<br />

merkezimiz mesai saatleri dahilinde hizmet verecektir”<br />

dedi.


SDÜ Bülteni / Haziran 2005 72<br />

73<br />

SDÜ Bülteni / Haziran 2005<br />

Devlet Bakan› Abdullatif fiener<br />

Burdur'a Kültür Merkezi<br />

Burdur Meslek Yüksekokulu ve E¤itim<br />

Fakültesi'nde ö¤renim gören ö¤rencilerle, Burdurlu<br />

vatandafllar›m›za hizmet verecek olan Kültür<br />

Merkezi'nin temeli törenle at›ld›.<br />

Törene Devlet Bakan› Abdullatif fiener, Burdur<br />

ve Isparta Valileri, Milletvekilleri, Belediye Baflkanlar›<br />

ile SDÜ Rektörü Prof. Dr. Metin Lütfi Baydar,<br />

ö¤retim üyeleri, ö¤renciler ve vatandafllar kat›ld›.<br />

Törende konuflan Devlet Bakan› Abdullatif<br />

fiener, 700 kapasiteli Kültür Merkezi için maddi<br />

destek sa¤lad›klar›n›, bu tesisin en k›sa sürede<br />

tamamlanmas› için bu desteklerinin sürece¤ini<br />

aç›klad›.<br />

SDÜ Rektörü Prof. Dr. Metin Lütfi Baydar ise<br />

yapt›¤› konuflmada bu tesisin sadece ö¤rencilere<br />

de¤il, Burdurlulara da hizmet verece¤ine de¤inerek<br />

flunlar› söyledi:"Say›n Bakan›m›z›n destekleriyle<br />

ihalesini gerçeklefltirdi¤imiz bu tesis, Burdur’un<br />

kültür, sanat ve sosyal yaflam›na zenginlik katman›n<br />

yan› s›ra, ö¤renci ve ö¤retim<br />

elemanlar›m›z›n, bilimsel ve kültürel çal›flmalar›na<br />

da ivme kazand›racakt›r.<br />

1968 metrekare kullan›m alan› ve 700 kiflilik<br />

kapasitesi bulunan Kültür Merkezimiz, ihtiyaç<br />

duyulan 1 trilyon liral›k kaynak sa¤land›¤› takdirde<br />

bu ö¤retim y›l›nda hizmete al›nabilecektir.<br />

‹çinde sergi salonlar›, sanatç› odalar› ile idari ve<br />

sosyal ünitelerin yer ald›¤› bu tesis, kullan›m<br />

kolayl›¤› aç›s›ndan E¤itim Fakültemizle Meslek<br />

Yüksekokulumuza yak›n bir konumda<br />

planlanm›flt›r.<br />

Tesisin planlanmas› ve bu noktaya getirilmesinde<br />

el ve gönül birli¤i içinde oldu¤umuz,<br />

baflta Say›n Bakan›m›z olmak üzere tüm eme¤i<br />

geçenlere teflekkür eder, sayg›lar sunar›m.<br />

"Konuflmalar›n tamamlanmas›ndan sonra tesisin<br />

temeli, toplu halde butona bas›larak at›ld›.<br />

Çocuklara Moral<br />

Süleyman <strong>Demirel</strong> Üniversitesi Araflt›rma ve Uygulama<br />

Hastanesi Çocuk Sa¤l›¤› biriminde yatan hasta çocuklar için e¤lence<br />

düzenledi. SDÜ Fen Edebiyat Fakültesi Sosyoloji Bölümü’nden 12<br />

ö¤renci çocuklar›n hastal›klar›n› unutmalar› ve iyi vakit geçirmeleri<br />

için onlar› e¤lendirdi. Palyaço k›l›¤›na giren ö¤renciler çocuklarla<br />

oynay›p, onlara fleker verdiler.<br />

Çocuk Sa¤l›¤› (pediatri) birimi Baflhemfliresi Tangül Özen bu<br />

etkinli¤in sosyal dayan›flmay› sa¤lad›¤›n› belirterek, “Biz bu etkinlikle<br />

sosyal dayan›flmay› ve duyarl›l›¤› gelifltirmek istiyoruz. Çocuk<br />

servisinde yatan hastalara moral amaçl› düzenledi¤imiz bu etkinlikle<br />

çocuklar çok e¤leniyorlar.” dedi. Hastane Baflhekimi Prof. Dr. Nam›k<br />

Delibafl’›n da kat›ld›¤› e¤lencede çocuklar için bir pasta kesildi.<br />

Delibafl, bu etkinli¤i düzenleyenlere teflekkür ederek, “Bu e¤lence<br />

hasta çocuklar›m›z› çok e¤lendirdi onlara moral verdi. Bizim çocuklar<br />

için bir de hastane okulu açma projemiz var bu projeyle burada tedavi<br />

gören çocuklar›m›za e¤itim verme imkan›m›z da olacak.” diye<br />

konufltu.<br />

ÇEM Çiftçilerle<br />

buluflmaya devam ediyor<br />

Köy Kalk›nma ve Di¤er Tar›msal Amaçl›<br />

Kooperatifler Merkez Birli¤i (KÖY-KOOP) ile<br />

üniversitemiz taraf›ndan düzenlenen “Hijyen<br />

sa¤l›¤› ve hayvan besleme teknikleri” konulu<br />

e¤itim semineri sona erdi. Üç gün süren seminere<br />

Kastamonu KÖY-KOOP Birlik Baflkanl›¤›na ba¤l›<br />

35 kooperatif üyesi kat›ld›.<br />

SDÜ ile KÖY-KOOP ortak çal›flma program›<br />

çerçevesinde Avrupa Birli¤i sürecinde tar›m,<br />

tar›msal at›klar›n de¤erlendirilmesi ve bilgisayar<br />

kullan›m› konular›nda üniversitemiz eski Rektörü<br />

Prof. Dr. M. Lütfü Çakmakç›, ö¤retim üyeleri Prof.<br />

Dr. Aynur Gül Karahan ve Doç. Dr. Zübeyde Öner<br />

taraf›ndan tatbikatl› bilgi sunuldu. KÖY-KOOP<br />

Merkez Birli¤i Yönetim Kurulu Dan›flman› Emel<br />

Tu¤rul, seminerin çok faydal› geçti¤ini bildirerek<br />

“Isparta’ da böyle bir üniversite bulaca¤›m›z›<br />

akl›m›z›n ucundan bile geçirmiyorduk.<br />

Bekledi¤imizden çok daha güzel bir üniversite<br />

bulduk. Bütün çiftçilerimiz ve biz üç gün süren<br />

e¤itim boyunca çok fley ö¤rendik. Yak›n ilgiden<br />

dolay› çok teflekkür ediyorum” dedi. E¤itim koordinatörü<br />

Prof. Dr. Aynur Gül Karahan ise Çiftçi<br />

E¤itim Merkezinin her geçen gün daha faydal›<br />

hale geldi¤ini belirterek “Türkiye’nin dört bir<br />

yan›ndan gelenlere e¤itim verilen Çiftçi E¤itim<br />

Merkezi’nde çiftçilerin önünü açacak nitelikte<br />

geliflmeler yaflanmakta. Bizim için çiftçilerin<br />

yapt›klar› iflleri en iyi flekilde gerçeklefltirmeleri<br />

önemli, bunun içinde e¤itime ihtiyaç var ve biz<br />

gönüllü olarak onlar› e¤itmeye haz›r›z.” diye<br />

konufltu. Ispartal› çiftçilerin merkeze olan ilgisizli¤inden<br />

yak›narak konuflmas›n› bitirdi. Merkezde<br />

geçti¤imiz ay ‹zmir’in Kiraz ‹lçesi Ya¤lar köyünden<br />

gelen KÖY-KOOP’a ba¤l› 10 kad›n çiftçiye<br />

e¤itim verilmiflti.<br />

Yetiflkinlere Bilgisayar<br />

Okuryazarl›¤› Ö¤retimi Semineri<br />

Ulusal E¤itime Destek Kampanyas›na Teknik<br />

E¤itim Fakültesi E¤itim Bilimleri Bölümü “Yetiflkinlere<br />

Bilgisayar Okuryazarl›¤› Ö¤retimi Semineri” ile katk›da<br />

bulundu. E¤itim Bilimleri Bölüm Baflkan› Yrd. Doç. Dr.<br />

Sait Tafl’›n yönetiminde yürütülen Yetiflkinlere Bilgisayar<br />

Okuryazarl›¤› Ö¤retimi Semineri 18 – 22 Nisan 2005 tarihleri<br />

aras›nda 25’er saatlik iki grup halinde Bilgisayar<br />

Sistemleri Ö¤retmenli¤i Bölümü 4. s›n›f I. ve II. ö¤retim<br />

ö¤rencileri ile gerçeklefltirildi.<br />

Teknik E¤itim Fakültesi E¤itim Bilimleri Bölümü,<br />

Isparta Valili¤i ve Milli E¤itim Müdürlü¤ü iflbirli¤i<br />

içerisinde gerçeklefltirilen seminerde ö¤retmen<br />

adaylar›na, “Yetiflkinler ve çocuklar için sa¤l›kl› bilgisayar<br />

kullanma”, “Yetiflkinler ve çocuklar için internet<br />

güvenli¤i”, “Yetiflkinlere bilgisayar ö¤retimi yöntemleri”,<br />

“Yetiflkinlere uzaktan e¤itimde (e-ö¤renme) bilgisayar<br />

kullan›m›”, “Bilgisayar ö¤retiminde yetiflkin ile ö¤renci<br />

aras›ndaki farkl›l›klar” konular›nda seminerler verildi.<br />

TEF’de ö¤retmenlik meslek bilgisi<br />

dersleri interaktif olarak iflleniyor<br />

Süleyman <strong>Demirel</strong> Üniversitesi Teknik E¤itim<br />

Fakültesi’nde ö¤retmenlik meslek bilgisi dersleri interaktif<br />

olarak iflleniyor. Konuyla ilgili bilgi veren E¤itim Bilimleri<br />

Bölüm Baflkan› Yrd. Doç. Dr. Sait Tafl, interaktif ö¤renme<br />

ortamlar›nda yetifltirilen ö¤retmen adaylar›n›n, göreve<br />

bafllad›klar› zaman uyum sorunu yaflamad›klar›n› ve baflar›l›<br />

olduklar›n› belirtti. Tafl bu çal›flmalar› özverili bir flekilde yapmaya<br />

devam edeceklerini de sözlerine ekledi. Yap› Ö¤retmenli¤i<br />

Bölümü ö¤rencilerine s›n›f yönetimi dersi interaktif olarak<br />

uyguland›. Ö¤rencilerin mezun olduktan sonra s›n›fta<br />

karfl›laflabilecekleri zor ö¤rencilerle nas›l bafl edebilecekleri<br />

interaktif bir flekilde uyguland›. Yap› Ö¤retmenli¤i Bölümü 3.<br />

s›n›f ö¤rencileriyle birlikte gerçeklefltirilen çal›flma büyük ilgi<br />

gördü.


SDÜ Bülteni / Haziran 2005 74<br />

75<br />

SDÜ Bülteni / Haziran 2005<br />

En Büyük Gereksinim Sevgidir…<br />

Prof.Dr. M.Feyzi Öz<br />

Her insan›n güzel olan bir yönü<br />

vard›r. Bir bilgin diyor ki, bütün<br />

insanlara sayg› duyar›m ve bilirim<br />

ki, her insan›n benden üstün<br />

bir yönü vard›r.<br />

Konumuz insan. Yeniça¤›n<br />

teknoloji alan›nda çok büyük<br />

baflar›lar› oldu. Ama bence yeniça¤›n<br />

en önemli baflar›s› insan› keflfetmesidir.<br />

‹nsan denilen bu güzel varl›¤›n<br />

özelliklerini ortaya koymas›d›r.<br />

‹nsan› oluflturan ö¤eleri flöyle belirtebiliriz.<br />

Birisi genlerdir. Yani<br />

atalar›m›zdan 100 bin gen geçiyor<br />

bizlere. Bu yüz bin genin etkisi<br />

alt›nday›z. Bu yüz bin genin sadece<br />

yirmi bini keflfedilebilmifltir. Bu genleri<br />

size bir örnekle anlatmak istiyorum.<br />

Gazetede bir olay okudum.<br />

Beyaz anne ve baba evleniyor. Baba<br />

Erzurum’da. Eflini do¤um için ‹stanbul’<br />

a gönderiyor. Fakat efli bir türlü<br />

dönmüyor. Baba nedir, ne oluyor<br />

diye merak ediyor. Ç›k›yor ‹stanbul’a<br />

geliyor. Kad›n çocu¤unu göstermek<br />

istemiyor. Babas› çocu¤unun yüzündeki<br />

peçeyi aç›p bak›yor ki, çocuk<br />

zenci! Me¤er bu soyun yedi kuflak<br />

öncesi zenciymifl. Bu ortaya ç›k›yor.<br />

Genler bu kadar etkili.<br />

Efendim, insan›n üzerindeki ikinci<br />

etken ailenin yetifltirmesidir. Di¤er<br />

bir etken de okuldur. Okuldaki ö¤retmenlerdir,<br />

arkadafllard›r. Baflka bir<br />

etken çevredir. Çevrenin insanlar›n<br />

yetiflmesinde önemli bir yeri bulunmaktad›r.<br />

Ve nihayet okunan kitaplar<br />

ve medya insanlar› biçimlendiren<br />

di¤er etkenlerdir. Bütün bu etkenler,<br />

hep birlikte bizim oluflumumuzu etkiliyor.<br />

Ama her insan güzeldir. Her<br />

insan›n güzel olan bir yönü vard›r. Bir<br />

bilgin diyor ki, bütün insanlara sayg›<br />

duyar›m ve bilirim ki, her insan›n<br />

benden üstün bir yönü vard›r. Bütün<br />

sanal araflt›rmalarda bir insan beynine<br />

benzeyen bir bilgisayar<br />

yap›lmas› düflünülüyor. O bilgisayar›n<br />

büyüklü¤ü dünya<br />

büyüklü¤ünde oluyor. Ama insan<br />

beyninin yapaca¤›n›n ancak yüzde<br />

doksan›n› yapabiliyor. ‹nsan bu kadar<br />

ve özel varl›kt›r. Onun için bu insanlara<br />

sayg› duyuyoruz, bütün insanlar›<br />

seviyoruz.<br />

fiimdi efendim, her insan<br />

e¤itilebilir ve yönlendirilebilir<br />

deniliyor. Yeter ki, bu e¤itim yöntemlerini<br />

iyi bilelim, bilmekle beraber iyi<br />

uygulayabilelim. Özellikle üç bilim<br />

dal›, insanlar›n yetiflmesinde çok<br />

önemli. Bunlar›n birisi e¤itim,<br />

di¤erleri psikoloji ve iletiflim bilimleridir.<br />

‹letiflim bilimi gittikçe güçlenen<br />

bir bilim dal›d›r. ‹letiflimin ne<br />

oldu¤unu daha iyi anlatabilmek için<br />

bir Karadeniz f›kras› anlatay›m:<br />

Karadeniz’ de Hasan isminde birisine,<br />

Mehmet bey isminde bir zat ‘sen<br />

ne kadar sempatik bir çocuksun’<br />

diyor. Tabi Hasan sempatik<br />

kelimesinin anlam›n› bilmiyor gitmifl<br />

sa¤dan soldan sormufl ‘yahu Mehmet<br />

bey bana çok sempatiksin’ dedi. “Ne<br />

demek bu sempatik?” yan›t al›yor:<br />

iflte sempatik iyisin, sevimlisin iyi bir<br />

insans›n’ bunun üzerine Hasan, ‘Hey<br />

Allah›m. Ben onun ne demek<br />

oldu¤unu bilmiyordum. Her ihtimale<br />

karfl› vurdum adam›’ demifl.<br />

Halk›m›z iletiflim ve iletiflim yöntemlerini<br />

bilseler, san›yorum hapishanelerimiz<br />

büyük oranda boflalacak.!<br />

Geleneksel anlay›flta gençlere<br />

verdi¤imiz e¤itime göre, gençler<br />

büyüklerimiz nas›l yap›yorsa onu<br />

uyguluyor. Oysa az önce söyledi¤im<br />

gibi günümüzdeki en büyük<br />

geliflmeler insan bilimiyle ile ilgili.<br />

Örne¤in bize yurt d›fl›ndan gelen bir<br />

makale ‘ö¤retmenlere, e¤itimcilere,<br />

anne babalara müjde’ diyor ben<br />

hemen alt sat›rlar› okudum. Ne<br />

müjdesi maafllar m› art›yor? Diye.<br />

Biraz daha alt sat›rlar› okuyunca<br />

bakt›m ki maafllardan daha da önemli<br />

bir müjde. Diyor ki, ‘ö¤retmenler,<br />

anne babalar çocuklarla iliflkilerinde<br />

onlardan kendilerine do¤ru görünmeyen<br />

bir elektrik, gençlik iksiri<br />

ak›yor. Ve onlar› genç tutuyor’. Bu<br />

haberi al›r almaz hemen mutfa¤a<br />

kofltum, han›m›n yan›na. Han›m<br />

dedim, ‘Benim neden genç kald›¤›m<br />

anlafl›ld›.’ Demek ki ben üniversite<br />

hocas› olarak, e¤itimci olarak ö¤rencilerimden<br />

bana baz› gençlik<br />

unsurlar› intikal etti. Böyle çok<br />

önemli bulufllar var. O bulufllar›<br />

al›p, yeterince uygulamam›z gerekiyor.<br />

Bu bulufllardan baz›lar›n› anlatmak<br />

istiyorum. Bunlardan birisi,<br />

‘gençlere, ö¤rencilere, çocuklar›n›za<br />

ilgi ve flefkat gösterin’ diyor. ‹lgi,<br />

sevgi ve flefkat fevkalade önemli.<br />

Bunun için deneme gruplar›<br />

yapm›fllar. Deneme gruplar›ndan<br />

baz›lar›, annelerinden ve ö¤retmenlerinden<br />

sevgi ve flefkat görüyor.<br />

Baz›lar›nda bu yok. Bu ilgi, sevgi ve<br />

flefkat duyan ö¤rencilerin zihinsel<br />

kapasiteleri daha çok gelifliyor.<br />

Bence çocuklar› doyurmaktan daha<br />

önemli davran›fl onlara gösterilecek<br />

ilgi, sevgi ve flefkattir. Sadece çocuklarda<br />

de¤il, büyüklerde de böyle.<br />

ABD’ deki ö¤renimim s›ras›nda<br />

New York Times ad›ndaki bir<br />

gazetede bir davan›n gidiflini izledim.<br />

Bir boflanma davas›: hakim<br />

kad›na soruyor: ‘Kocan seni dövüyor<br />

mu, aç m› b›rak›yor. Niye<br />

ayr›lmak istiyorsun?’ han›m demifl<br />

ki: ‘Hay›r, benim rahat›m için her<br />

fleyi yap›yor. Ama biz befl seneden<br />

beri evliyiz. Bana bir kere bile seni<br />

seviyorum demedi, bana ilgi göstermiyor.’<br />

Bunun üzerine hakim<br />

erke¤e sormufl, ‘öyle mi’? diye.<br />

‘Evet’ demifl adam, ‘ama ben içimden<br />

söylüyorum seni seviyorum<br />

diye’ biçiminde bir yan›t vermifl.<br />

Bunun üzerine hakim boflanma<br />

davas›n› geri çektirmifl. Adama da<br />

New York Times gazetesinde k›rk<br />

defa, ‘Mary seni seviyorum’ ilan›<br />

vermesi biçiminde bir ceza vermifl.<br />

Yedisinden yetmifle herkesin sevgiye<br />

ve ilgiye ihtiyac› var.<br />

SDÜ tan›t›mda 2. oldu<br />

24-26 Mart tarihlerinde Antalya'da düzenlenen 5. Akdeniz Uluslararas› Yüksek<br />

Ö¤retim Tan›t›m Günleri'nde, Süleyman <strong>Demirel</strong> Üniversitesi, tan›t›m, sunum ve<br />

yarat›c› stand oluflturmada ikinci seçildi.<br />

Cam Piramit Sabanc› Kongre ve Fuar Merkezi'nde gerçeklefltirilen tan›t›m günlerine<br />

51 üniversitenin kat›ld›¤›n› belirten SDÜ Sa¤l›k, Kültür ve Spor Dairesi<br />

Baflkan› Mehmet Erçelik, 8 kiflilik bir tan›t›m ekibiyle SDÜ stand›n›n ilgi oda¤› haline<br />

geldi¤ini söyledi.<br />

Lise 2 ve son s›n›f ö¤rencilerine SDÜ'yü en etkin ve ilginç biçimde tan›tmaya<br />

çal›flt›klar›n› kaydeden Erçelik, "Stand›m›z 3 gün boyunca çok büyük ilgi gördü. Bu<br />

ilgiyi müzik dinletileri, tan›t›m filmi ve sunumlar›m›zla canl› tuttuk. Tan›t›m Günleri<br />

sonunda tan›t›m, sunum ve yarat›c› stand oluflturmada ikinci s›ray› alm›fl olmam›z<br />

tüm ekibimizin yorgunlu¤unu bir anda ald›. fiimdi hedefimiz, markalaflma yolunda<br />

emin ad›mlarla yürüyen üniversitemizi tan›t›mda da bir numaraya ç›karmakt›r."<br />

diye konufltu.<br />

Rektör Baydar’dan Kad›nlar<br />

Platformu Üyelerine Plaket<br />

SDÜ Rektörü Prof. Dr. Metin Lütfi Baydar, 22 Nisan'da düzenlenen yard›m<br />

gecesine desteklerinden dolay› Isparta Kad›nlar Platformu üyelerine birer baflar›<br />

plaketi takdim etti. Vali ‹sa Parlak'›n efli Raife Parlak, SDÜ Rektörü Prof. Dr. Metin<br />

Lütfi Baydar'›n efli Nilüfer Baydar'›n öncülü¤ünde ve kad›n platformu üyelerinin<br />

destekleriyle gerçeklefltirilen gece de 10 milyar liraya yak›n gelir elde edilmiflti.<br />

Plaket töreninde konuflan Rektör Baydar, ihtiyaç sahibi üniversite ö¤rencileri<br />

için toplanan yard›mdan öte, üniversite-flehir iflbirli¤inde gerçeklefltirilen bu<br />

gecenin önümüzdeki y›llarda da sürekli hale getirilmesini isteyerek, katk›lar›ndan<br />

dolay› tüm platform üyelerine teflekkür etti. Kad›nlar Platformu ad›na görüfllerini<br />

aç›klayan Pakize fiahinata ise üniversite-Isparta kaynaflmas›ndan duydu¤u memnuniyeti<br />

dile getirerek, bu tip sosyal etkinliklere desteklerinin sürece¤ini söyledi.<br />

Daha sonra platformu oluflturan üyelere plaketleri verildi.


SDÜ Bülteni / Haziran 2005 76<br />

Nükleer Enerji ve Türkiye<br />

A. Candafl ÇORÇOK SDÜ Merkezi Dersliklerinde “Günümüzde<br />

Nükleer Enerji ve Türkiye” konulu konferans<br />

düzenlendi. Konferans› Pamukkale Üniversitesi<br />

Fen-Edebiyat Fakültesi Fizik Bölümü Ö¤retim<br />

Üyesi Prof. Dr. Hasan Erdo¤an sundu.<br />

Nükleer enerjinin öneminden bahsederek<br />

konuflmas›na bafllayan Erdo¤an, “Nükleer deyince<br />

herkes tepki gösteriyor ve bu yüzden zor bir konu<br />

olmas›na ra¤men size gülen yüzünü gösterece¤im.<br />

Öncelikle Türkiye’nin enerji durumunu anlatarak<br />

bafllamak istiyorum. Dünyan›n varoluflu dahil her<br />

fley enerji üzerine kurulu. Bütün maddeler atom,<br />

molekül yani enerjiden meydana gelmektedir.<br />

Enerji halk›n anlayaca¤› dilde ifl yapma kabiliyetidir.<br />

Bu ba¤lamda Türkiye’nin enerji politikas› da<br />

mutlaka ekonomik, güvenilir ve sürdürülebilir<br />

kalk›nma için yeterli olmal›d›r. Do¤unun zengin<br />

yer alt› kaynaklar›n›n bat›ya aktar›lmas›nda köprü<br />

görevini gören ülkemiz maalesef enerji talebinin<br />

karfl›lanmas›nda d›fla ba¤l› bir hale gelmifltir.<br />

Ülkemizde y›lda 24.6 mtep (milyon ton petrol =<br />

karfl›l›¤›) enerji üretilirken 78.4 mtep enerjiye<br />

ihtiyaç duyulmaktad›r. Bu rakam 2010 y›l›nda<br />

154 mtep, 2020 y›l›nda ise 282 mtep olmas›<br />

beklenmekte.” dedi.<br />

Ülkelerin ba¤›ms›zl›¤›n›n ekonomik<br />

geliflmifllikle sa¤land›¤›n› belirten<br />

Erdo¤an sözlerine flöyle devam etti,<br />

“Ekonomik geliflmeyi ve sürdürülebilir<br />

kalk›nmay› sa¤layabilmek için ihtiyaç<br />

duyulan enerjiye kesintisiz olarak<br />

sahip olunmas› gerekilmektedir.<br />

Ve 2002 y›l›nda ihtiyaç duydu¤umuz<br />

enerjinin ancak yüzde 31’ini yerli kaynaklarla<br />

üretebildik. Bunun yan›nda son 25 y›lda 23 milyar<br />

ton karbondioksitin atmosfere sal›nd›¤›<br />

dünyam›zda enerji üretilirken çevrenin de temiz<br />

tutulmas› flartt›r. Tüm bu sorunlarla birlikte<br />

ülkemizde termik ve hidroelektrik santrallerle<br />

enerji üretimi gereklefltirilmektedir. Hidroelektrik<br />

santraller yetersiz kal›rken termik santrallerinde<br />

çevreye yaratt›¤› zarar da tart›fl›lmazd›r. Bununla<br />

birlikte termik santrallerle ayn› prensipte çal›flan<br />

nükleer santrallerin çevreye verdi¤i zarar çok<br />

azd›r. 1 kg odundan 1 kwsaat, 1 kg kömürden 3<br />

kwsaat, 1kg petrolden 4 kwsaat enerji üretilirken, 1<br />

kg uranyum ile 50.000 kwsaat, 1 kg plutonyum ile<br />

de 6.000.000 kwsaat enerji üretilmektedir. Bu kaynaklar<br />

ülkemizde ve Türk Cumhuriyetleri’nde<br />

oldukça fazla bulunmaktad›r. Nükleer teknoloji<br />

enerji konusunda oldu¤u kadar t›p ve tar›m gibi<br />

birçok alanda da önemli bir yere sahiptir ve 15<br />

nükleer enerji santralinin 30 y›l çal›flmas› ile ortaya<br />

ç›kan at›k ise sadece bir olimpik havuz<br />

geniflli¤indedir. En çok korkulan nükleer<br />

santrallerdeki kaza riski ise günümüzde 10<br />

milyonda birdir. Bununla birlikte biz kazalardan<br />

korkarken, komflular›m›zda bulunan nükleer<br />

santrallerde meydana gelecek kazalardan bizimde<br />

etkilenece¤imizi unutmamal›y›z. Geliflmifl<br />

ülkelerin tamam›nda ve az geliflmifl ülkelerin bir<br />

ço¤unda bulunan bu teknolojinin ülkemizde de<br />

kurulmas› flartt›r” diyerek konferans›n› tamamlad›.<br />

Göller Bölgesi’nde Deprem ve Depremlerin Önceden Tahmini<br />

77<br />

A. Candafl ÇORÇOK<br />

Kamile BEKTAfi<br />

Üretim Yönetiminin Dünü,<br />

Bugünü ve Yar›n›<br />

Üniversitemiz ‹ktisadi ve ‹dari Bilimler<br />

Fakültesi konferans salonunda “Üretim<br />

Yönetiminin Dünü, Bugünü ve Yar›n›” konulu bir<br />

konferans düzenlendi. 21 Nisan 2005’de gerçeklefltirilen<br />

etkinli¤e konu ile ilgili bir çok çal›flmas›<br />

bulunan Prof. Dr. Hulusi Demir konuflmac› konuk<br />

olarak kat›ld›.<br />

Do¤u Akdeniz Üniversitesi Ekonomi ve<br />

‹flletme Fakültesi’nde ö¤retim üyesi olan Demir,<br />

bugüne kadar bu konu üzerine yeterince<br />

düflülmedi¤ini söyleyerek bafllad›¤› konuflmas›nda<br />

“Üretim yöneticileri döneme uymak<br />

zorundalar. Fakat ülkemizde bu konu ile ilgili<br />

olarak bilimsel çal›flma maalesef çok az. ‹lk kitap<br />

SDÜ Bülteni / Haziran 2005<br />

1960’larda yay›mlanm›fl ve toplam 6 çal›flma<br />

bulunmakta. Bunlardan biri de bana ait. Siz genç<br />

araflt›rma görevleri ve ö¤rencilerden özellikle bu<br />

konu üzerine yönelmenizi ve yeni çal›flmalar yapman›z›<br />

istiyorum” diyen Demir konunun önemine<br />

de¤inerek “Üretimde müflteri<br />

baflrol. O halde isteklere h›zl› ve<br />

istekli yan›t veren iflletmeler<br />

bugün ayakta kalabilirler. Üretim<br />

yöneticileri de¤iflim dalgalar›n›<br />

yakalayacak, döneme<br />

uyacak ve yeni yollar arayacaklar.<br />

‹flletmeler ancak bu<br />

sayede ayakta kalabilirler”<br />

diyerek konuflmas›n›<br />

tamamlad›.<br />

Kariyerime ‹nternetle Yön Veriyorum<br />

Üniversitemiz Mühendislik Mimarl›k Fakültesi<br />

Jeofizik Mühendisli¤i Bölüm Baflkan› Prof. Dr. Ergun<br />

Türker “Göller Bölgesinde Deprem ve Depremlerin Önceden<br />

Tahmini” konulu bir konferans verdi. Mühendislik<br />

Mimarl›k Fakültesi Anfi 2 salonunda gerçeklefltirilen konferansa<br />

Isparta Valisi ‹sa Parlak çok say›da ilçe kaymakam›,<br />

belediye baflkan›, ö¤renci ve ö¤retim görevlisi<br />

kat›ld›.<br />

Isparta ve göler yöresindeki fay hatlar›, yap›lan<br />

çal›flmalar ve al›nmas› gereken önlemlerle ilgili olarak<br />

konuflma yapan Türker “Özellikle Fethiye’den bafllay›p<br />

Isparta’ya kadar gelen ve Denizli’yi de etkisine alan fay ile<br />

ilgili çal›flmalar›m›z var. Ve bu bölgede olabilecek en az<br />

orta fliddetli deprem riski oldukça yüksek. Bu nedenle bu<br />

bölgede yapt›¤›m›z ve yapaca¤›m›z çal›flmalar›n önemi<br />

büyük. Öncelikle herkesin akl›na tak›lan bir soru ile<br />

bafllamak istiyorum. “Depremler önceden tahmin edilebilir<br />

mi?” Bu konuda bugün çok fazla çal›flma yürütülmekte.<br />

Bunlar aras›nda uydulardan çekilen termal foto¤raflar,<br />

atmosferdeki a¤›r izotoplar, biyolojik çal›flmalar gibi birçok<br />

yöntem bulunmakta. Kimi bilim adamlar›na göre depremler<br />

önceden tahmin edilemez dense de be bu yöntemin<br />

bulunaca¤›na inan›yorum. Nitekim özellikle Çin’li bilim<br />

adamlar› bu konuda çok baflar›l› olmaktalar.<br />

Bizim bölgemizde ise yer yüzü hareketlerinin belirlenmesi<br />

depremlerin önceden tahmini konusunda büyük<br />

önem tafl›makta. Bu nedenle yer hareketlerini GPS denilen<br />

çok hassas aletlerle ölçmek için bir projemiz var. Bunun<br />

için ihale aç›ld› ve en k›sa zamanda bu projeyi hayata<br />

geçirmek istiyoruz. Bununla beraber flu an var olan<br />

sismograf istasyonlar›m›z çok baflar›l› bir biçimde çal›fl›yor.<br />

Ve kandilli rasathanesine en sa¤l›kl› bilgiyi gönderen bizim<br />

Deprem Araflt›rma ve Uygulama Merkezimizin bu<br />

konudaki çal›flmalar› gerçekten çok baflar›l›”dedi.<br />

Sismograf istasyonlar› ile deprem ölçümleri ve yer<br />

tespitinin nas›l yap›ld›¤›n› anlatarak sözlerine devam eden<br />

Türker, “Bu istasyonlardaki baflar›m›z ile Do¤u Anadolu’da<br />

gerçeklefltirilen bir projeye aday olduk. TUB‹TAK<br />

iflbirli¤i ile gerçeklefltirilecek olan bu proje ile Göller<br />

Bölgesine 40 istasyon kurmay› düflünüyoruz ve bu istasyonlar<br />

sayesinde bir deprem esnas›nda göller bölgesi ve<br />

Isparta ile ilgili olarak yer alt› haritas›n› çok sa¤l›kl› bir<br />

biçimde ç›kart›p geliflmeleri h›zl› bir flekilde takip<br />

edece¤iz” diyerek sözlerine tamamlad›.<br />

Süleyman <strong>Demirel</strong> Üniversitesi Kültür<br />

Merkezi’nde Kariyer.net taraf›ndan “Kariyerime<br />

‹nternetle Yön Veriyorum” konulu panel düzenlendi.<br />

Ö¤rencilerin gelecekte ifl bulmalar›na<br />

yard›mc› olacak bilgiler verilen panelde özgeçmifl<br />

haz›rlama, mülakat teknikleri, ifl bulmada yabanc›<br />

dil ne kadar etkili, kiflisel geliflim için neler<br />

yap›lmal›, ifl görüflmesinde dikkat edilmesi<br />

gereken konular anlat›ld›. Panelde ö¤rencilerin<br />

sorular›n› cevaplayan www.kariyer.net Kurumsal<br />

Hizmetler Direktörü Yaman Or özgeçmifl<br />

haz›rlama konusunda bilgi verdi. Or,<br />

“Özgeçmifllerinizi internette, ya da di¤er teknolojik<br />

ortamlarda haz›rlamal›s›n›z. Ka¤›da yaz›p<br />

flirketlere gönderdi¤iniz özgeçmifller çok fazla<br />

dikkate al›nmayacakt›r. Özgeçmifllerinizi internette<br />

bulunan çeflitli flablonlarla haz›rlayabilirsiniz.<br />

Bunlar› kullan›rsan›z hem daha dikkat<br />

çekici olur hem de bir özgeçmifli birden fazla<br />

flirkete gönderebilirsiniz.” dedi.<br />

Or, ayr›ca flirketlerin eleman al›m›nda en çok<br />

dikkat ettikleri fleylerden birinin de yeni mezun<br />

olan ö¤rencilerin staj deneyimleri oldu¤unu<br />

belirtti. Ve flunlar› söyledi; Yeni mezun olanlar<br />

için ifl baflvurusu s›ras›nda özgeçmifllerine yazacaklar›<br />

staj deneyimleri çok önemli. Ö¤rencilik<br />

döneminizde mutlaka yaz aylar›nda bir yerlerde<br />

staj yap›n veya okulunuzda k›smi zamanl› olarak<br />

çal›fl›n bu size ifl baflvurular›n›zda büyük avantaj<br />

sa¤layacakt›r.” diye konufltu.


SDÜ Bülteni / Haziran 2005 78<br />

79<br />

SDÜ Bülteni / Haziran 2005<br />

SDÜ<br />

Samsun’da<br />

Kamile BEKTAfi<br />

‹stanbul Üniversitesi taraf›ndan organize<br />

edilen ve 52 üniversitenin kat›l›m› ile bu<br />

y›l ilki gerçeklefltirilen 19 May›s Atatürk’ü<br />

Anma Gençlik ve Spor Bayram› etkinliklerine<br />

Üniversitemizi temsilen, Sosyal Hizmet<br />

Uzman› Naci Y›lmaz’›n akademik<br />

dan›flmanl›¤›nda, Ö¤renci Konseyi Baflkan›<br />

Murat Solak ve befl ö¤renci kat›ld›.<br />

Atatürk’ün ‹stanbul’dan Samsun’a geliflini<br />

canland›rmak amac› ile 16 May›s 2005 tarihinde<br />

‹stanbul’da bafllayan deniz yolculu¤u 19<br />

May›s sabah› Samsun’da sona erdi. Havza,<br />

Amasya ve Sivas’ta törenler yap›larak trenle<br />

Ankara’ya ulafl›ld›. Üniversitemizi temsil eden<br />

heyet taraf›ndan An›tkabir’e çelenk sunuldu<br />

ve Isparta’dan götürülen toprakla a¤aç dikildi.<br />

Köy Enstitülü Kad›nlardan Konferans<br />

Süleyman <strong>Demirel</strong> Üniversitesi Kad›n<br />

Sorunlar› Araflt›rma ve Uygulama Merkezi<br />

(KASAUM) taraf›ndan ‘Köy Enstitülü Kad›nlar’<br />

konulu bir konferans düzenlendi. Kültür Merkezi’nde<br />

verilen konferansa SDÜ Rektörü Prof.<br />

Metin Lütfi Baydar, Rektör Yard›mc›s› Prof. Dr.<br />

‹smail Karaca ve çok say›da ö¤renci kat›ld›.<br />

Konferans›n aç›fl konuflmas›n› yapan Rektör<br />

Baydar, Türkiye’nin e¤itime, e¤itimli insanlara ihtiyac›<br />

oldu¤unu söyledi ve flöyle devam etti; “Bizler,<br />

ben ülkem için ne yapabilirim diyen, ülkesini seven<br />

ö¤renciler yetifltirmek zorunday›z. Türkiye’nin en<br />

bunal›ml› zamanlar›nda Köy Enstitüleri kuruldu, bu<br />

kurumlar o dönemde ciddi e¤itim faaliyetlerinde<br />

bulundu ve ayd›n insanlar yetifltirme yolunda h›zla<br />

ilerledi. Ancak ayd›nlanma sürecini bafllatan ve<br />

gelifltiren bu kurumlar baz› nedenlerden dolay›<br />

kapat›ld›. Günümüzdeki e¤itim sisteminde ise biz,<br />

Köy Enstitülerini örnek alarak Anadolu’daki üniversitelerimizi<br />

bu kurumlara benzetmeliyiz.<br />

Okullar›m›zda sadece t›bbi ya da teknolojik e¤itim<br />

de¤il sanatsal e¤itim de vermeliyiz, örne¤in t›p<br />

fakültesinde ö¤renim gören bir ö¤renci al›p eline<br />

f›rças›n› resim de yapmal›d›r, kendisini sanatsal<br />

konularda da gelifltirmelidir.”<br />

Anadolu Üniversitesi Ö¤retim Üyesi Yrd. Doç.<br />

Dr. Coflgül Yüksel ve Gülfem Gürses’ in haz›rlad›¤›<br />

“Köy Enstitülü Kad›nlar” konulu belgesel filmin<br />

ard›ndan baflkanl›¤›n› KASAUM Baflkan› Doç. Dr.<br />

Songül Sallan Gül’ün yapt›¤› söylefli bafllad›.<br />

Söyleflide Köy Enstitüsü e¤itimi alm›fl Pakize<br />

Türko¤lu Köy Enstitülü e¤itim y›llar›n› anlatt›.<br />

Türko¤lu, “Köy Enstitüleri Cumhuriyet y›llar›nda,<br />

19 May›s Atatürk’ü Anma Gençlik ve Spor<br />

Bayram› etkinlikleri boyunca tafl›nan fianl›<br />

Türk Bayra¤›m›z, Üniversitemiz Rektörü Prof.<br />

Dr. Metin Lütfi Baydar’a takdim edildi.<br />

daha çok kad›n e¤itimine önem vermek için kuruldu.<br />

Mustafa Kemal kad›nla erke¤in ayn› e¤itimi<br />

almalar›n› istiyordu ve bunun için kad›n›n önüne set<br />

çeken bir çok engeli 30’lu y›llarda kald›rd›. Bu y›llarda,<br />

bir ülkenin e¤itim projesi içinde amaç kad›n›n<br />

sadece okuma yazma ö¤renmesi de¤il bir doktor,<br />

mühendis ya da bir bilim kad›n› olmas›yd›. Köy<br />

Enstitülerinin bir di¤er amac› da e¤itimi halk›n<br />

aya¤›na götürmekti. Gelenekçi bir yap›n›n hakim<br />

oldu¤u y›llarda k›zlar› okutaca¤›z demek yetmiyordu,<br />

aileleri buna ikna etmek çok güçtü. Dönemin<br />

Cumhurbaflkan› ‹smet ‹nönü gitti¤i yerlerde halk›<br />

k›zlar›n›z› okula gönderin diye teflvik ediyordu.”<br />

Türko¤lu, Köy enstitülerinde e¤itilen k›zlar›n<br />

yapt›klar›n› ise flöyle anlatt›, “Köy Enstitülerine okumaya<br />

giden k›zlar orada, sosyal, cebir, dikifl-nak›fl,<br />

tar›m, ev iflleri ve teknik konularda ders al›yorlard›.<br />

Orada k›zlar çeflitli müzik aletleri çal›yorlar, kitap<br />

okuyorlard›. Bu k›zlar daha sonra köylerine gittiklerinde<br />

enstitüde ö¤rendikleri, dikifl-nak›fl› ve çeflitli<br />

tar›m uygulamalar›n› mahallelerindeki kad›nlara<br />

gösteriyorlard›. Tabi burada as›l amaç sadece<br />

enstitüye gideni de¤il evinde oturan kad›nlar› da<br />

e¤itmekti.”<br />

Türko¤lu son olarak, Hasan Ali Yücel’in kurdu¤u<br />

Köy Enstitülerinin kapat›lmas›na iliflkin flunlar›<br />

söyledi; “Köy Enstitülerinin kapat›lma sebebi asla<br />

kötü e¤itim verdi¤i için de¤ildir. Cumhuriyet döneminde<br />

bir çok ayd›n insan yetifltiren bu kurumlar<br />

siyasi nedenlerden dolay› kapat›lm›flt›r.”<br />

Helen-Roma Dünyas›nda<br />

Kad›n›n Sosyal Yap› ‹çerisindeki Yeri<br />

* Dr. Abdurrahman Uzunaslan Süleyman <strong>Demirel</strong> Üniversitesi<br />

Kad›n Sorunlar› Araflt›rma ve<br />

Uygulama Merkezi (KASAUM)<br />

taraf›ndan düzenlenen etkinli¤e Fen<br />

Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümü<br />

Ö¤retim Eleman› Dr. Abdurrahman<br />

Uzunaslan kat›ld›.<br />

Uzunaslan, “Kad›n›n durumu,<br />

tarihçiler ve sosyologlar taraf›ndan<br />

özellikle modern toplumlarda<br />

geliflmiflli¤in ve modernitenin temeli<br />

olarak alg›lanmaktad›r. Bu flüphesiz<br />

anlafl›lmaz bir olgu de¤ildir. Aksine<br />

flunu söylememiz gerekiyor ki,<br />

kad›n›na de¤er vermeyen, onu<br />

toplumsal dönüflüm konusunda ve<br />

kolektif sorumlulukta d›fllayan, haklar<br />

ve özgürlükler konusunda<br />

eflitlikçi olmayan toplumlar›n<br />

geliflmifl bir sosyal yap› kurduklar›n› iddia etmek<br />

çok sa¤l›kl› de¤ildir. Tarihten günümüze her<br />

nerede büyük bir uygarl›k tesis edildiyse orada, çok<br />

aç›k bir flekilde görülen kad›n sorumlulu¤u,<br />

eflgüdümü ve hatta eme¤ini görmek neredeyse<br />

kaç›n›lmazd›r. Sadece kültürel geliflimin sekteye<br />

u¤ram›fl oldu¤u karanl›k ça¤lara özgü tarihi<br />

süreçlerde böyle bir kad›n eme¤i ve eflgüdümünden<br />

yeterli derecede haberdar olmak olas› görünmemektedir.<br />

Böyle zamanlarda kad›nlar kendilerinden<br />

beklenen toplumsal rollerini oynamam›fl<br />

görünmektedir. Bu durum, kad›nlar›n tarihsel<br />

sorumluluklar›n› yerine getirmeyiflinden de¤il,<br />

toplumdaki siyasal ve sosyal geliflmelerin yeterli<br />

izlenemeyiflinden kaynaklanmaktad›r. Burada<br />

genel bir kaynak s›k›nt›s›ndan bahsetmek konunun<br />

anlafl›lmas› aç›s›ndan önem arz etmektedir.<br />

Günümüz bat› toplumlar›n›n temeli olarak<br />

kabul edilen antik Hellen ve Roma uygarl›¤›, bize<br />

kad›n konusunda da, ilk adresin buras› oldu¤unu<br />

iflaret etmektedir. Özellikle Hellen uygarl›¤›n›n ilk<br />

yaz›l› edebi ürünü olarak nitelenen Homeros’un<br />

ünlü ‹lliada ve Odysseia adl› destanlar› hem<br />

oluflum hem de içeri¤i aç›s›ndan kad›n›n toplumsal<br />

yap›da merkezi bir figür olarak ne kadar önem<br />

tafl›d›¤›n› vurgulamaktad›r. Söz konusu destanlardan<br />

‹llias, tanr›lar›n yard›m›yla Hellen (Yunan)<br />

anakaras›ndan Anadolu’ya (Troia) kaç›r›lan bir<br />

kad›n› ve bu kad›n›n neden oldu¤u uzun savafl›n<br />

hikayesini; Odysseia ise bu savafla kat›lan ve<br />

savafl›n bitiminden sonra ülkesine dönen ‹thaka’l›<br />

bir Bey olan Odysseus adl› kahraman›n yurduna<br />

dönerken bafl›ndan geçenleri konu edinmifl bir<br />

eserdir. Her iki destanda vurgulanan ana figürlere<br />

bakt›¤›m›zda kad›n›n nas›l merkezi bir rol<br />

oynad›¤›n› aç›kça görüyoruz. Destanlardan ilkinde<br />

(‹llias), kad›n olaylara sebep olarak aktif; ikincisinde<br />

kocas›n›n uzun y›llar boyunca savafltan<br />

dönmemesi nedeniyle ›zd›rap çeken pasif bir figür<br />

olarak karfl›m›za ç›kmaktad›r. Eserin tamam›na<br />

bak›ld›¤›nda rollerin hem erkek hem de bayan<br />

figürlere eflit da¤›t›ld›¤› aç›kça görülmektedir.<br />

Burada erke¤in formal gücünden hareketle savaflç›<br />

ve zorluklara dayanma özelli¤i; kad›n›n ise daha<br />

çok güçlü duygusal ba¤l›l›k özelli¤i vurgulanmak<br />

istenmifltir. Bu anlat›m tarz› flair taraf›ndan flüphesiz<br />

rastgele seçilmifl de¤ildir. fiairin bu tutumu,<br />

onun ideal erkek ve kad›n dünyas›na iliflkin fantezileriyle<br />

de iliflkilidir. Di¤er yandan, bu eserler<br />

edebi bir fantezi olarak görülse bile, yazar›n,<br />

ça¤dafl› oldu¤u dünyan›n sosyal yap› elementleri<br />

hakk›nda önemli ipuçlar› verdi¤i kabul edilmelidir.<br />

Fakat gözden kaç›r›lmamas› gereken bir nokta var<br />

ki, oda bu destanlar›n konusunun daha çok Aka<br />

dünyas›n›n saray mensuplar› etraf›nda flekillendi¤i<br />

gerçe¤idir. Bu gerçek, sadece eserde geçen soylu<br />

erkekler yoluyla de¤il, bunlar›n karfl›l›¤› olarak<br />

görülen soylu kad›n figüranlar yoluyla da<br />

anlafl›lmaktad›r. Cinslerin (fem-masc)<br />

vurgulan›fllar› aras›ndaki söz konusu demokratik<br />

da¤›l›m, eserde bahsi geçen tanr›lar aras›nda da<br />

göze çarpmaktad›r. Erkek ve kad›n format›ndaki<br />

say›s›z Aka tanr›s› ve tanr›ças›, eflit flekilde olmasa<br />

bile eserde konu edilen olaylar›n ak›fl›na etki etmifl<br />

görünüyor.


SDÜ Bülteni / Haziran 2005 80<br />

Kamile BEKTAfi<br />

A.Candafl ÇORÇOK<br />

Türk E¤itim Sisteminin Gelifltirilmesinde<br />

Sivil ‹nisiyatifin Sorumlulu¤u<br />

Türk E¤itim Derne¤i Genel Baflkan› Selçuk<br />

Pehlivano¤lu, SDÜ Kültür Merkezi’nde “Türk<br />

E¤itim Sisteminin Gelifltirilmesinde Sivil ‹nisiyatifin<br />

Sorumlulu¤u” konulu bir konferans verdi.<br />

Pehlivano¤lu konuflmas›nda, e¤itimde sivil<br />

toplumun önemine de¤inerek flunlar› söyledi, “Sivil<br />

toplum kat›l›mc› demokrasinin temelidir. Bu sistemde<br />

sivil toplum, yönetenler ve yönetilenler<br />

aras›nda köprü görevi görür. Özellikle son<br />

y›llarda dünya da sivil toplumun öneminin<br />

artmas›na ra¤men ülkemizde bu konuda<br />

yetersizlik görülmektedir. E¤itim konusuna<br />

geldi¤imizde ise durum bir hayli vahimdir.<br />

Çünkü sivil toplum e¤itimde maalesef yoktur.<br />

Biz ülke olarak, on y›lda, on befl milyon<br />

genç yaratm›flt›k ama bu ülke,<br />

yarat›lm›fl bu on befl milyon genci<br />

e¤itmeyi unuttu. Bir ülkenin gençlerini<br />

iyi bir flekilde e¤itebilmesi<br />

çok önemlidir. Çünkü<br />

art›k savafllar silahla,<br />

bilekle de¤il beyinle<br />

yap›l›yor. Bu yüzden<br />

genç beyinleri e¤itmelisiniz.”<br />

Pehlivano¤lu ayr›ca<br />

Türk E¤itim sistemindeki çarp›kl›klara<br />

da de¤inerek, bunlar›n giderilmesi<br />

için yapt›klar› çal›flmalar›<br />

Matemati¤in K›sa Tarihi<br />

Süleyman <strong>Demirel</strong> Üniversitesi Kültür<br />

Merkezi’nde “Matemati¤in k›sa tarihi” konulu<br />

bir konferans düzenlendi. TÜBA (Türkiye<br />

Bilimler Akademisi) Üyesi, Bo¤aziçi ve Koç<br />

Üniversitesi Ö¤retim Üyesi Prof. Dr. Ali Ülger<br />

medeniyetimizi yak›ndan ilgilendiren<br />

matemati¤in tarihle geliflimini izleyicilere sundu.<br />

Matemati¤in tarihini anlataca¤›m diyerek<br />

sözlerine bafllayan Ülger, “Matematik 5000 y›ll›k<br />

bir tarihe dayanmaktad›r. Bu 5000 y›ll›k süreci<br />

incelemek gerekirse M›s›r, Mezopotamya,<br />

Yunan, ‹slam – Rönesans, Klasik ve modern<br />

olmak üzere 6 bölüme ay›rabiliriz. Elimizde az<br />

bilgi olmas›na ra¤men matemati¤in ilk olarak<br />

do¤du¤u yer M›s›r olarak bilinmektedir. O tarihlerde<br />

ka¤›t icat edilmedi¤i için bilgiler özel<br />

yapraklara yaz›lmaktayd› ve bunlar›n ömürleri<br />

de en fazla 300 sene sürmekteydi. Günümüze<br />

ulaflanlar ise kopya edilen bilgilerdir. M›s›r’da<br />

rakamlar roma rakamlar›na benzemektedir.<br />

M›s›r matemati¤inin fazla geliflememesinin en<br />

büyük nedeni de bu rakamlarla hesaplaman›n<br />

zor olmas›d›r. M›s›r’da matematik kimine göre<br />

bofl vakti fazla olan rahipler taraf›ndan, kimine<br />

göre de Nil Nehri taflk›nlar›ndan ortaya ç›km›flt›r.<br />

Taflk›nlarla birlikte kaybolan toprak s›n›rlar›n›<br />

flöyle anlatt›, “Bütün e¤itim sistemimiz 180 dakika<br />

etraf›nda flekilleniyor. Bugün bir ö¤renciyi okula<br />

verece¤imiz zaman, hangi okul lise girifl<br />

s›navlar›nda baflar›l› ya da hangi okul üniversite<br />

s›navlar›nda baflar›l›ysa onlar› tercih ediyoruz. Yani<br />

bugün bu ülkede üniversiteye girifl zincirinde teslim<br />

al›nm›fl bir e¤itim var. Yine bugün bu okullarda,<br />

meslek liseleri ve meslek yüksekokullar›nda e¤itim<br />

ölmüfltür. Meslek Liseleri’nden dört ifllem yapmay›<br />

bilmeyen ö¤renciler mezun olmaktad›r. Çünkü bu<br />

e¤itimin sonunda meslek yüksekokullar›na s›navs›z<br />

geçifl durumu vard›r. Bizim misyonumuz ise<br />

e¤itimde yabanc› dile önem vermek, e¤itimi daha<br />

ça¤dafl hale getirmek, sivil toplum inisiyatifini<br />

üstlenmek ve sivil inisiyatifin önemini savunmak,<br />

son olarak da maddi durumu kötü olan ö¤rencileri<br />

okutmakt›r.”<br />

Pehlivano¤lu son olarak, “Toplum, ülke ileriye<br />

gidecekse, kat›l›mc› olmak zorundad›r. Yani bizler<br />

ileriye gitmek için, do¤rular için bask› gruplar›<br />

oluflturmal›y›z. Biz Türk E¤itim Derne¤i olarak bu<br />

zihniyetle çal›fl›yoruz. Bizim amac›m›z, e¤itim için,<br />

do¤rular için yan yana durarak, kiflisel, kurumsal<br />

ç›karlar›m›zdan ayr›larak ülkenin gelece¤i için el ele<br />

vermektir.” diye konufltu.<br />

Konferans›n sonunda Süleyman <strong>Demirel</strong><br />

Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Metin Lütfi Baydar,<br />

Pehviano¤lu’na seramikten yap›lm›fl bir Atatürk<br />

heykeli hediye etti.<br />

belirlemek amac› ile memurlar geometri fleklinde<br />

ilk olarak matemati¤i icat etmifllerdir.”diyen<br />

Ülger bütün medeniyetlerde kullan›lan matematik<br />

ve geliflimini anlatarak “Matematik en<br />

büyük geliflimini Yunanl›lar zaman›nda<br />

yaflam›flt›r. Öklit, Pisagor, Arshimet gibi yüzlerce<br />

isim bu devirde ortaya ç›km›fl ve özellikle Öklit’in<br />

kitab› yüzy›llarca tüm medeniyet ve dinlerde<br />

okutulmufltur. Yunan matemati¤i s›ras›nda<br />

matematik zanaattan sanata geçmifltir. Günlük<br />

hayat›n ihtiyaçlar› d›fl›nda estetik olarak geliflmifl<br />

ve ifle yararl›k ikinci planda kalm›flt›r.” dedi.<br />

Modern matemati¤in do¤uflunun bir ihtiyaç<br />

olarak ortaya ç›kt›¤›n› söyleyen Ülger, “Temel<br />

olarak insanl›¤›n hayat›n her aflamas›nda<br />

kurals›zl›ktan, kurala ba¤l› bir hale geçmesi ile<br />

birlikte modern matematik do¤mufltur. Hayat›n<br />

her alan›nda kullan›lan matematik ile birlikte<br />

teknoloji geliflmifl ve hayat›n vazgeçilemez bir<br />

parças› haline gelmifltir. Y›lda 50 bin makale<br />

yay›nlanan matematik bugünde geliflimini<br />

oldukça h›zl› bir flekilde devam ettirmektedir ve<br />

bugün matematik t›ptan, mühendisli¤e kadar her<br />

alanda temel olarak kullan›lmaktad›r.” diyerek<br />

konferans›n› tamamlad›.<br />

81<br />

Uzaktan E¤itim Çal›fltay›<br />

Gökhan fiAH‹N<br />

Süleyman <strong>Demirel</strong> Üniversitesi Kültür<br />

Merkezi’nde Enformatik Bölümü taraf›ndan “Uzaktan<br />

E¤itim Çal›fltay›” düzenlendi. Uzaktan e¤itimle ilgili<br />

çal›flma yapan üniversiteler, araflt›rma kurumlar›, firmalar<br />

ve kamu kurulufllar› ve konu ile ilgili çal›flan<br />

kiflileri bir araya getirerek ortak çal›flmalar›n›n sa¤lanmas›<br />

ve elde edilecek sonuçlar›n de¤erlendirilmesi neticesinde<br />

yeni projelerin hedeflenmesi amac›yla<br />

gerçekleflen çal›fltay SDÜ Kültür Merkezi’nde yap›ld›.<br />

Çal›fltay kapsam›nda, Uzaktan E¤itimde Türkiye<br />

politikalar› neler olmal›d›r? Uzaktan E¤itimde ne tür<br />

finansman modelleri oluflturulabilir? Uzaktan<br />

E¤itimde örgütlenme modelleri neler olmal›d›r?<br />

Üniversiteler aras› iflbirli¤iyle ortak modellerin ve projelerin<br />

gelifltirilme olanaklar› nelerdir? Türkiye'de<br />

Uzaktan E¤itimde altyap› problemleri var m›d›r?<br />

Uzaktan E¤itimde karfl›lafl›lan mevzuat eksiklikleri<br />

nelerdir? Uzaktan E¤itimde sahip olunmas› gereken<br />

yeterlilikler nelerdir? gibi konulara de¤inildi.<br />

Çal›fltay›n bilim kurulunda Anadolu Üniversitesi’<br />

nden Prof. Dr. Ali Ekrem Özkul, Orta Do¤u Teknik<br />

Üniversitesi’ nden Prof. Dr. Fatofl Yarman Vural, Doç.<br />

Dr. Nazife Baykal, Prof. Dr. Nefle Yalab›k, Sakarya<br />

Üniversitesi’ nden Prof. Dr. Orhan Torkul, Süleyman<br />

<strong>Demirel</strong> Üniversitesi’ nden Prof. Dr. Serpil Pehlivan<br />

yer ald›.<br />

Üç oturumda gerçeklefltirilen çal›fltay, Yrd. Doç.<br />

Dr. Gülsün Kurubacak (Anadolu Üniversitesi)<br />

“Uzaktan Çevrimiçi E¤itimin Tasar›m›, ‹flletilmesi ve<br />

De¤erlendirilmesi: Teknoloji Destekli Ö¤renme<br />

Ortam› için Etkileflimli Bir Model”, Arfl. Gör. Dr.<br />

Muhammet Demirbilek (Süleyman <strong>Demirel</strong> Üniversitesi)<br />

“Uzaktan E¤itimde Ö¤rencilerin, E¤itimcilerin<br />

ve Kurumlar›n Karfl›laflt›¤› Problemler”, Yrd. Doç. Dr.<br />

Hasan Çal›flkan (Anadolu Üniversitesi) “Çevrimiçi<br />

Ö¤renme Sistemlerinin Tasar›m›”, Yrd. Doç. Dr. Murat<br />

Ataizi (Anadolu Üniversitesi) “Çevrimiçi Ö¤renme:<br />

De¤erlendirme”, Tolgahan Dönmez (Siemens Business<br />

Servicess) “Avrupa 6. Çerçeve Program›’nda Türkiye<br />

Liderli¤inde Bir Uzaktan E¤itim Projesi: iClass”, Prof.<br />

Dr. Ali Ekrem Özkul - Yrd. Doç. Dr. M. Emin Mutlu<br />

(Anadolu Üniversitesi) “‹nternet Destekli Aç›kö¤retim<br />

Modeli: ‹ngilizce Ö¤retmenli¤i Lisans Program›”, Ö¤r.<br />

Gör. Dr. Orhan Erden (Gazi Üniversitesi) “Uzaktan<br />

Teknoloji E¤itimi”, Yrd. Doç. Dr. Cengiz Hakan Ayd›n<br />

(Anadolu Üniversitesi) “Aç›k ve Uzaktan Ö¤renmeye<br />

‹liflkin Araflt›rmalar”, Okutman Esin Yavuz - Ö¤r. Gör.<br />

Cüneyt Toyganözü (Süleyman <strong>Demirel</strong> Üniversitesi)<br />

“Uzaktan E¤itimde Ak›ll› S›n›f'›n Etkin Kullan›lmas›na<br />

Yönelik Anket Çal›flmas›”, Okutman Hamit Arma¤an<br />

(Süleyman <strong>Demirel</strong> Üniversitesi) “Ak›ll› S›n›f<br />

Teknolojisi ile Gerçeklefltirilen Uzaktan E¤itimde<br />

Sahip Olunmas› Gereken Yeterlilikler”, Arfl. Gör. H.<br />

Coflkun Gündüz - Yaz›l›m Gelifltiricisi Emre Sevinç<br />

(‹stanbul Bilgi Üniversitesi) “eMBA: ‹nternet Tabanl›<br />

Yüksekö¤retim Sisteminde Baflar›l› Bir Sistem”, Yrd.<br />

Doç. Dr. Gülsün Kurubacak (Anadolu Üniversitesi)<br />

“Aç›k ve Uzaktan Ö¤renmede ‹nsan Kaynaklar›: e-<br />

Dönüflüm Sürecinde ‹flgören ve E¤itimsel De¤iflimin<br />

Anlam›”, Yrd. Doç. Dr. Hüseyin Veli Döndüren - Yrd.<br />

Doç. Dr. Sait Tafl - Ö¤r. Gör. Mehmet Albayrak<br />

(Süleyman <strong>Demirel</strong> Üniversitesi) “Üniversitelerin<br />

Haz›rl›k S›n›flar›nda e-ö¤renme ile Matematik<br />

Tamamlama E¤itimi Verilmesi”, Yrd. Doç. Dr. Mürsel<br />

Akdenk (Ondokuz May›s Üniversitesi) “Uzaktan<br />

E¤itimle Çok Amaçl› Lise ve Üniversite, ‹ki Dal ve<br />

Yazma Laboratuar›”, Uzman Orhan Alav - Ö¤r. Gör.<br />

Mehmet Albayrak (Süleyman <strong>Demirel</strong> Üniversitesi)<br />

“Uzaktan E¤itimde Say›sallaflt›r›lm›fl Elektronik<br />

Kütüphanelerin (E-Library) Katk›s›”, Ö¤r. Gör.<br />

fiemseddin Koçak (Çukurova Üniversitesi) “Ö¤retmenlerin<br />

Hizmetiçi E¤itimleri Üzerine Bir<br />

Deneme:Uzaktan Ö¤retmen E¤itimi”, Yrd. Doç. Dr.<br />

Mürsel Akdenk (Ondokuz May›s Üniversitesi)<br />

“Gençlik, Spor ve Masajda Uzaktan E¤itim Sistemi,<br />

Programlar ve Uygulamalar” konular›nda bilgiler<br />

verdiler. Çal›fltay, “Uzaktan Önlisans Programlar›n›n<br />

De¤erlendirilmesi” konulu sunumlar›yla sona erdi.<br />

SDÜ Bülteni / Haziran 2005


fienlik alan›<br />

Halk oyunlar› ekibi Kortej geçifli.<br />

S D Ü<br />

Süleyman <strong>Demirel</strong> Üniversitesi<br />

8. Uluslararas› Bahar fienli¤i 24-<br />

25 May›s 2005 tarihlerinde<br />

yap›ld›. Tören kortej geçidi ve<br />

Atatürk An›t›na Rektör Prof. Dr.<br />

Metin Lütfi Baydar’›n çelenk koymas›yla<br />

bafllad›. Bat›<br />

Kampüsündeki flenlik alan›nda<br />

iki gün boyunca devam eden<br />

etkinliklerde ö¤renciler gönüllerince<br />

e¤lendiler. Belediye Baflkan›<br />

Hasan Balaman’›n da ziyaret<br />

etti¤i flenlik alan›nda kurulan<br />

standlar ö¤renciler taraf›ndan<br />

ilgiyle karfl›land›. Renkli görüntülerin<br />

yer ald›¤› flenlik, halk oyunlar›<br />

gösterileri, çeflitli ö¤renci<br />

gruplar›n›n konserleri ile iki gün<br />

boyunca devam etti. fienli¤in ilk<br />

günü Grup Gripin ve pop<br />

sanatç›s› Göksel, ikinci gün ise<br />

yine pop sanatç›s› NEV’in konserleri<br />

büyük ilgi gördü. Sa¤l›k, Spor<br />

ve Kültür Daire Baflkanl›¤›<br />

taraf›ndan organize edilen flenlik,<br />

ödül töreni ile sona erdi. fienlik<br />

süresince binlerce ö¤renci final<br />

s›navlar› öncesi gönüllerince<br />

e¤lenerek stres att›lar.<br />

Kortej geçifli.<br />

SDÜ Rektörü Prof.Dr. Metin Lütfi BAYDAR,<br />

Belediye Baflkan› Hasan BALAMAN ve SDÜ<br />

Genel Sekreteri Ahmet Tevfik KÖSE flenlik alan›nda<br />

Halk oyunlar› ekibi gösterisi<br />

Aç›l›fl


Konserler ö¤rencileri coflturdu.<br />

Ö¤renci gruplar› konseri.<br />

Rektör Baydar krefl ö¤rencilerine çiçek verdi.<br />

Minikler flenlikte gönüllerince e¤lendi.<br />

Seramik stand›na yo¤un ilgi.<br />

Da¤c›l›k Arama Kurtarma Kulübü nefesleri kesti.<br />

Pop sanatç›s› Göksel’in konseri.<br />

Grup Gripin Konseri.<br />

Gençler e¤lenceye doydu.<br />

Pop sanatç›s› Nev’in Konseri.<br />

8. Uluslararas› Bahar fienli¤i Süleyman <strong>Demirel</strong> Üniversitesi


SDÜ Bülteni / Haziran 2005 86<br />

Kamile BEKTAfi<br />

5. Uluslararas› Ö¤renci<br />

Sempozyumu<br />

Süleyman <strong>Demirel</strong> Üniversitesi Teknik E¤itim<br />

Fakültesi taraf›ndan düzenlenen 5. Uluslararas› Ö¤renci<br />

Sempozyumu Kültür Merkezi'nde gerçekleflti.<br />

Sempozyuma Türkiye'nin de¤iflik üniversitelerinden<br />

gelen Teknik E¤itim Fakültesi Dekanlar› ile ö¤retim elemanlar›<br />

ve ö¤renci temsilcileri kat›ld›. Sempozyumun<br />

aç›l›fl konuflmas›n› Rektör Prof. Dr. Metin Lütfi Baydar<br />

yapt›. Dünya'da ve ülkemizde e¤itim teknolojilerinin<br />

h›zla geliflti¤ine de¤inen Rektör Baydar, "Benim tahminim<br />

50 y›l sonra ders iflledi¤imiz bu s›n›flar olmayacak.<br />

Gelecekte bunlar›n yerini bilgisayar laboratuvarlar›<br />

alacak ve teknolojik e¤itim yayg›nlaflacak. SDÜ gelecekteki<br />

stratejik planlamas›n› buna göre yap›yor. Art›k<br />

ülkemizde üreten üniversite modeli var. Çünkü üniversiteler<br />

çok çal›fl›yorlar. Özellikle Anadolu'daki üniversiteler<br />

ülkenin gelece¤idir. Anadolu üniversiteleri<br />

kendilerini gelifltirmek için sürekli üretim halindedir.<br />

Ben Teknik E¤itim Fakültesi ö¤rencilerime çok<br />

güveniyorum, biz onlara elimizden geldi¤ince laboratuvar<br />

imkanlar› sunmaya çal›fl›yoruz. Onlarda bu<br />

teknoloji imkanlar›ndan yararlan›yorlar." dedi.<br />

Rektör Baydar konuflmas›n›n ard›ndan Mesleki<br />

Erasmus temsilcileri SDÜ'de<br />

K›sa ad› Erasmus olan<br />

Ö¤renci de¤iflim program›<br />

çerçevesinde, 4 Avrupa<br />

ülkesindeki 12 Üniversite'nin<br />

Rektör, Rektör Yard›mc›lar› ya<br />

da Erasmus Sorumlular›' ndan<br />

oluflan 12 kiflilik heyet<br />

Isparta'ya geldi.<br />

Konuk heyet mensuplar› ilk<br />

olarak SDÜ Rektörü Prof. Dr.<br />

Metin Lütfi Baydar' › ziyaret<br />

ederek karfl›l›kl› görüfl al›flveriflinde<br />

bulundular. Ziyaret<br />

s›ras›nda Isparta'y› ve<br />

Süleyman <strong>Demirel</strong> Üniversitesi'<br />

ni be¤endiklerini hatta etkileyici bulduklar›n› belirten davetliler,<br />

daha sonra kampus alan›ndaki Erasmus Hat›ra Orman›'na<br />

fidan diktiler. 2 gün süre ile Isparta' da kalan konuk heyet mensuplar›,<br />

SDÜ Kültür Merkezi'nde düzenlenen Tan›t›m<br />

Çal›fltay›'na kat›ld›lar ve üniversitenin çeflitli birimlerini gezdiler.<br />

SDÜ D›fl ‹liflkiler Koordinatörlü¤ü yetkilileri, davetlilerin,<br />

SDÜ' nün Erasmus Program› çerçevesinde Avrupa'ya gönderdi¤i<br />

ö¤rencilerin e¤itim gördü¤ü üniversitelerin sorumlular›<br />

oldu¤unu belirterek, "Erasmus Program› çerçevesinde 30'a<br />

yak›n ö¤rencimiz flu anda 4 Avrupa ülkesindeki 12 üniversitede<br />

e¤itim görüyor. Bu üniversitelerin yetkilileri, SDÜ' yü daha<br />

yak›ndan tan›mak için bizleri ziyaret ediyorlar. Bu 2 günlük<br />

ziyaret sonunda hem bizim Avrupa'ya gönderece¤imiz ö¤renci<br />

say›s›nda hem de onlar›n SDÜ' ye gönderece¤i ö¤renci<br />

say›s›nda ciddi art›fllar olaca¤›na inan›yoruz." diye konufltular.<br />

SDÜ' de Erasmus Program› çerçevesinde 2 yabanc› ö¤renci<br />

ö¤renim görüyor.<br />

Teknik E¤itim Modernizasyonu Projesi, Ankara Bölge<br />

Koordinatörü ve Zonguldak Karaelmas Üniversitesi<br />

eski Rektörü Prof. Dr. Ramazan Özen' e seramikten<br />

yap›lm›fl Atatürk heykeli hediye etti. Özen ise, "Ben 80'li<br />

y›llarda bir dergide, Isparta'da bir üniversite kurulmal›<br />

diye yazm›flt›m. fiimdi bak›yorum bu hayalim gerçek<br />

oldu ve burada çok baflar›l› bir üniversite var." diye<br />

konufltu.<br />

Rektör Baydar daha sonra, Ankara ODTÜ'de düzenlenen<br />

3. Ulusal Robot Yar›flmas›nda SDÜ' ye üçüncülük<br />

kazand›ran ö¤renciler, Kamil Topal, Fatih Ulukaya,<br />

Tanzer Uysal, Murat Dinç, Halil Yavuz Yaflar, Emin<br />

Erol, Ertan Özdemir, Hakk› Dönmez, Gültekin Vural,<br />

Yücel Pendik, Mehmet Sümer, ö¤retim üyeleri Mehmet<br />

Albayrak, Tuncay Aydo¤an ve Dr. Abdükadir Çak›r' a<br />

hediye vererek teflekkür etti. Sempozyumun<br />

devam›nda Teknik E¤itim Fakültesi ö¤rencileri bilimsel<br />

etkinliklerini sundular.<br />

Burdur'da 4. Bilim fienli¤i<br />

Burdur E¤itim Fakültesi taraf›ndan 4. Bilim<br />

fienli¤i düzenlendi. E¤itim Fakültesi Kampusu'ndaki<br />

flenli¤in aç›l›fl›na Burdur Valisi Can Direkçi, Belediye<br />

Baflkan› Sabahattin Akkaya, SDÜ Rektörü Prof. Dr.<br />

Metin Lütfi Baydar, E¤itim Fakültesi Dekan› Prof.<br />

Dr. Gökay Y›ld›z, ö¤retim üyeleri ve çok say›da<br />

ö¤renci kat›ld›. Rektör Baydar, aç›l›flta yapt›¤›<br />

konuflmada, üretimin önemine de¤inerek, "Üniversiteler<br />

sadece bilimsel araflt›rma ve e¤itim yap›lan<br />

kurumlar olmay›p ayn› zamanda üretim de yapabilmelidirler.<br />

Amac›m›z sanayi ile iflbirli¤i yaparak,<br />

SDÜ'yü üreten üniversite haline getirebilmektir."<br />

dedi. fienli¤in aç›l›fl› Vali Direkçi taraf›ndan yap›ld›.<br />

‹ki gün boyunca devam eden flenlikte 400’e yak›n<br />

üniversite ö¤rencisinin ders araç - gereci olarak üretti¤i<br />

ya da ilkö¤retim ö¤rencilerinin düflünme ufuklar›n›<br />

gelifltirmeyi amaçlayan projeler sergilendi.<br />

87<br />

Kamile BEKTAfi<br />

A.Candafl ÇORÇOK<br />

Küreselleflme Rüzgar›nda<br />

Medya Yay›nc›l›¤›n›n Önemi<br />

TRT Ankara Radyosu Müdürü fienol<br />

Göka Süleyman <strong>Demirel</strong> Üniversitesi<br />

Kültür Merkezi’nde “Küreselleflme<br />

Rüzgar›nda Medya Yay›nc›l›¤›n›n Önemi”<br />

konulu bir konferans verdi. Konuflmas›na<br />

ilk olarak küreselleflmeyi tarif ederek<br />

bafllayan Göka, “Küreselleflme dedi¤imiz<br />

fley dünyan›n tamam›d›r. Dünyan›n<br />

tamam›n› ilgilendiren bir olgudur. Bugün<br />

dünya üzerinde egemen olan 200 tane<br />

flirket var ve bu flirketlerin büyük bir<br />

bölümü Amerika’da yer al›yor. Bu<br />

flirketler dünyay› kontrol etme iste¤indeler<br />

ve dünya ticaretini ellerinde bulunduruyorlar.<br />

Tabi ki bu ve bunun gibi flirketlerin<br />

küreselleflme üzerinde büyük etkileri var.<br />

Biz bu küreselleflmeyi bir rüzgara benzetiyoruz<br />

ve bu rüzgar›n önünde insan ne<br />

kadar ayakta kalabilir çok merak ediyoruz.”<br />

dedi.<br />

Göka, ayr›ca küreselleflmenin medya<br />

üzerindeki etkisiyle ilgili flu hususlara<br />

de¤indi, “Küreselleflmenin etkisini biz en<br />

çok kitle iletiflim araçlar›nda görüyoruz.<br />

Göstermek istedi¤imiz ya da<br />

istemedi¤imiz her fleyi bu araçlarla yani,<br />

radyoyla televizyonla baflar›yoruz.<br />

Geçti¤imiz y›llarda yaflanan Afganistan<br />

savafl› daha sonra Irak savafllar›n› televizyonlardan<br />

naklen izledik. Televizyon<br />

kanallar›n›n ço¤u daha iyi ve h›zl› görüntü<br />

verebilmek için birbirleriyle yar›flt›lar.<br />

Bütün bu yap›lanlar yaflanan olaylar›n<br />

Süleyman <strong>Demirel</strong> Üniversitesi Kültür<br />

Merkezi’nde ‹stanbul Üniversitesi Edebiyat<br />

Fakültesi Ö¤retim Üyesi Prof. Dr. Kemal<br />

Yavuz taraf›ndan “Afl›k Pafla, Türk Dili ve<br />

Edebiyat›na Hizmeti” konulu konferans<br />

verildi.<br />

Afl›k Pafla denilince akla Türk Kültürü<br />

gelmektedir diyerek sözlerine bafllayan<br />

Yavuz, “Afl›k Pafla ve Ailesi Türk Kültürüne<br />

büyük bir miras b›rakan bir ailedir. Dedesi,<br />

babas› ve torunlar›, Afl›k Pafla ile dönemlerinde<br />

büyük eserlere imza att›klar›n›<br />

görmekteyiz. 1<strong>27</strong>2 y›l›nda do¤an Afl›k<br />

Pafla’n›n olgunluk dönemleri Osmanl›<br />

‹mparatorlu¤u’nun ilk kuruldu¤u y›llara<br />

gelmektedir ve imparatorlu¤un kuruluflunda<br />

da büyük katk›lar› olmufltur.<br />

Yaflad›¤› dönemde ilmi ile öne ç›kan Afl›k<br />

Pafla ve ailesi 300 y›ll›k bir zaman içinde<br />

Türk Kültürüne hizmetleri ile tarihi kaleme<br />

dökmüfllerdir. Afl›k Pafla özellikle dili ile ön<br />

plana ç›km›fl Türk Edebiyat›’nda kal›c› ve<br />

tesirli bir etki b›rakm›flt›r. Türk Edebiyat›’n›<br />

yönlendiren Afl›k Pafla’n›n en önemli eseri<br />

SDÜ Bülteni / Haziran 2005<br />

kitleler taraf›ndan kabul görmesi içindir. Kitle<br />

iletiflim araçlar› yaflanan olaylar› gerçeklikten<br />

uzaklaflt›rarak onlara kurgusal bir nitelik<br />

kazand›r›r. Çünkü onlar sizi birer insan de¤il,<br />

birer al›c› olarak görürler. Dolay›s›yla onlar›n<br />

amac› olaylar› daha çok kurgusallaflt›rarak siz<br />

al›c›lar›n ilgisini çeker hale getirmektir.”<br />

Özellikle televizyonun insanlar› gerçekten<br />

ve bilgiden uzaklaflt›rd›¤›n› vurgulayan Göka,<br />

“Kurgusal bir yap›mda bilgiden söz etmek<br />

mümkün de¤ildir. En ciddi haber bültenlerinde<br />

bile bir sonraki haberin gündemi<br />

de¤ifltirece¤ini bilmek bizi bilgiden<br />

uzaklaflt›r›r ve biz ilk haberde çok kötü bir<br />

olay› izleyip can›m›z s›k›lsa bile, bültenin sonlar›na<br />

yerlefltirilen haberler bizi rahatlatacak<br />

ve kötü haberleri unutturacakt›r. Bizi bu<br />

durumdan uzaklaflt›racak olan ise radyodur.<br />

Radyo daha bilgi verici ve daha insanc›ld›r.<br />

Çünkü radyo yapayl›k içermez ve sizlere reyting<br />

kayg›s›yla bir fleyler vermeye çal›flmaz.<br />

Televizyon ekran› renkli bir dünyad›r ama<br />

gelip geçicidir. Bilgi ve iz b›rakmaz. Radyo ise<br />

insanlarda kalbi bir duygu uyand›ran ses<br />

ö¤esidir.” diye konufltu.<br />

Ö¤renci ve ö¤retim eleman›n›n izledi¤i<br />

konferansta Göka, son olarak, “Bizler küreselleflme<br />

dünyas›nda, küreselleflme rüzgar›n›n<br />

etkisine kap›lmadan geleneksel kültürümüzle<br />

kalmal›y›z. Kitle iletiflim araçlar›n›n bize<br />

empoze ettiklerine karfl› rüzgarda sa¤lam durmaya<br />

çal›flan bir ot misali küreselleflme rüzgar›na<br />

karfl› durmal›y›z.” dedi.<br />

SDÜ’de Afl›k Pafla Konferans›<br />

ise zaman›n›n ötesinde ve benzersiz bir eser<br />

olan “Garipname” dir.” diyerek sözlerini<br />

tamamlad›.


SDÜ Bülteni / Haziran 2005 88<br />

89<br />

SDÜ Bülteni / Haziran 2005<br />

3. Geleneksel<br />

Atatürk Gençli¤i<br />

Havac›l›k fienli¤i<br />

Süleyman <strong>Demirel</strong><br />

Üniversitesi 3. Geleneksel<br />

Atatürk Gençli¤i Havac›l›k<br />

fienli¤i 19-22 May›s 2005 tarihleri<br />

aras›nda yap›ld›. Isparta<br />

Valili¤i, Isparta Belediyesi,<br />

E¤irdir Kaymakaml›¤› ve<br />

E¤irdir Belediye Baflkanl›¤›<br />

taraf›ndan desteklenen flenlik,<br />

E¤irdir Gölü yak›nlar›ndaki<br />

Karatepe' de (650 m) gerçeklefltirildi.<br />

Bedre plaj›nda kamp<br />

kuran paraflütçüler hava<br />

koflullar› el verdi¤ince dört<br />

gün boyunca 181 uçufl gerçeklefltirdiler.<br />

fienli¤e, Anadolu,<br />

Ankara, Bilkent, Bo¤aziçi,<br />

Dokuz Eylül, Ege, Gazi,<br />

Hacettepe, Kocaeli, Mimar<br />

Sinan, ODTÜ, Selçuk Üniversiteleri<br />

ile Dernek-Kulüpfiirketlere<br />

ait Yamaç Paraflütü<br />

Okullar› ve bireysel<br />

kat›l›mc›lar olmak üzere<br />

yaklafl›k 300’e yak›n paraflütçü<br />

kat›ld›.<br />

As›ls›z habere yalanlama<br />

SDÜ Rektörü Prof. Dr. Metin<br />

Lütfi Baydar, Burdur E¤itim<br />

Fakültesi'nin Isparta'ya tafl›naca-<br />

¤›na iliflkin bas›nda yer alan as›ls›z<br />

haberler üzerine bir bas›n<br />

toplant›s› düzenledi. Burdur<br />

E¤itim Fakültesi'nde düzenlenen<br />

toplant›ya Rektör Yard›mc›s› Prof.<br />

Dr. Vecihi K›rdemir, Burdur<br />

E¤itim Fakültesi Dekan› Prof. Dr.<br />

Gökay Y›ld›z ve Burdur' lu bas›n<br />

mensuplar› kat›ld›.<br />

Rektör Baydar, gazetecilere<br />

da¤›t›lan bas›n aç›klamas›nda flu hususlara de¤indi":<br />

Toplant›m›z›n konusu, son bir haftad›r Burdur Kamuoyu'nu<br />

meflgul eden, ancak gerçekle uzaktan yak›ndan ilgisi bulunmayan,<br />

Burdur E¤itim Fakültesi'nin Isparta'ya tafl›naca¤›na<br />

iliflkin as›ls›z haberle ilgilidir. 1970'li y›llardan beri Ö¤retmen<br />

Okulu ve E¤itim Enstitüsü olarak hizmet veren, flimdi de<br />

E¤itim Fakültesi olarak ö¤retimini sürdüren Burdur E¤itim<br />

Fakültesi'nin Isparta'ya tafl›nmas› asla gündeme gelmemifl,<br />

taraf›mdan böyle bir aç›klama yap›lmam›fl, böyle bir fleyin<br />

gündeme gelmesi de asla söz konusu de¤ildir.<br />

As›ls›z haberin gazetelerde yer almas›ndan sonra ilgili<br />

gazetelere tekzip metinleri gönderilmifl ve düzeltmeler ilgili<br />

yay›n organlar›nda yay›nlanm›flt›r. Ancak, Süleyman<br />

<strong>Demirel</strong> Üniversitesi'nin Rektörü olarak Burdur'a gelip bunu<br />

bir kez daha kamuoyuna sizler arac›l›¤› ile iletmeyi uygun<br />

buldum. Bir veya iki gazeteci arkadafl›n yanl›fl anlamas›ndan<br />

kaynakland›¤›n› sand›¤›m›z iflin asl› ve özü budur. Burdur'lu<br />

vatandafllar›m›z müsterih olsun. Sayg›lar›mla.<br />

Kutlu Do¤um<br />

Haftas›<br />

Miniklerden Folklor gösterisi<br />

Süleyman <strong>Demirel</strong> Üniversitesi Krefl ve Ana<br />

Okulu'nda e¤itim gören minik folklorcüler, 8. Uluslararas›<br />

Bahar fienli¤i kapsam›nda flenlik alan›nda bir gösteri sundular.<br />

SDÜ Rektörü Prof. Dr. Metin Lütfi Baydar, ö¤retim<br />

üyeleri ve çok say›da davetlinin izledi¤i gösteride minik<br />

ö¤renciler Ege yöresi oyunlar›n› büyük bir baflar› ile<br />

sergilediler. Gösteri bitiminde Rektör Baydar, minik folklorcüleri<br />

çiçek vererek ve tek tek öperek kutlad›.<br />

Kutlu do¤um haftas› üniversitemiz<br />

‹lahiyat Fakültesi’nde verilen konferansla<br />

kutland›. “Kuran-› Kerim’i<br />

do¤ru yorumluyor muyuz” konulu konferans›<br />

Ankara Üniversitesi ‹lahiyat<br />

Fakültesi Ö¤retim Üyelerinden Prof. Dr.<br />

Salih Akdemir sundu.<br />

Günümüzde Kuran-› Kerimi ve<br />

dolay›s›yla dinimizi ne kadar baflar›l›<br />

olarak yorumlad›¤›m›za de¤inen<br />

Akdemir flunlar› söyledi, “‹nsanlar<br />

bizim yorumlar›m›zdan faydalanarak<br />

dini anl›yorlar. Bu kadar hassas bir<br />

konuda çal›flmalar›m›z› titizlikle yürütmeliyiz.<br />

Sorun flu; acaba biz bugün<br />

Kuran-› Kerimi do¤ru düzgün anl›yor<br />

muyuz. Yani Hz. Peygamber ve arkadafllar›n›n<br />

anlad›¤› gibi. Arapça ve di¤er<br />

yard›mc› diller bu konuda çok önemli.<br />

Bütün dilleri en iyi flekilde ö¤renip<br />

Türkçe mealini bu flekilde<br />

oluflturmal›y›z” diyerek sözlerini<br />

tamamlad›.


SDÜ Bülteni / Haziran 2005 90<br />

91<br />

SDÜ Bülteni / Haziran 2005<br />

Türkiye’nin Kufllar›<br />

ve Isparta’da Kufl Gözlemcili¤i<br />

SDÜ’nün ilk TÜB‹TAK<br />

destekli Sosyal<br />

Bilimler Projesi<br />

Türkiye mermercilik sektörünün<br />

gelifltirilmesi amac›yla Süleyman<br />

<strong>Demirel</strong> Üniversite’si ö¤retim elemanlar›<br />

Yrd. Doç. Dr. Mustafa Zihni Tunca,<br />

Yrd. Doç. Dr. Levent Aytemiz, Ö¤r.<br />

Gör. O¤uzhan Özalt›n, Arfl. Gör.<br />

Gamze Göçmen taraf›ndan TÜB‹TAK<br />

deste¤iyle “Online Mermer Borsas›”<br />

adl› sosyal bilimler projesi gerçeklefltiriliyor.<br />

SDÜ’nün ilk TÜB‹TAK destekli<br />

Sosyal Bilimler projesi olan “Online<br />

Mermer Borsas›” hakk›nda bilgiler<br />

veren Yrd. Doç. Dr. Mustafa Zihni<br />

Tunca, “Ülkemizde mermercilik sektörü<br />

son y›llarda h›zla geliflmektedir.<br />

Mermercilik sektörü kendi hammaddesini<br />

iflleyen bir sektör oldu¤u için<br />

kazan›lan dövizin tamam› yurtiçinde<br />

kalmaktad›r. 2004 y›l› itibari ile<br />

Türkiye’nin mermer ihracat› 626 milyon<br />

Amerikan Dolar›d›r. Sektördeki<br />

1000 mermer oca¤›, 1500 fabrika ve<br />

7500 atölyede yaklafl›k 250 bin kifli<br />

istihdam edilmektedir. ‹talya ve Çin’in<br />

rekabet avantaj›na sahip oldu¤u bu<br />

sektörde ülkemiz planl› bir flekilde<br />

ilerleyebilirse uluslararas› mermer<br />

pazar›nda lider konuma gelebilecektir.<br />

Ancak, yüksek üretim maliyetleri<br />

Süleyman <strong>Demirel</strong> Üniversitesi<br />

Orkufl Kufl Gözlem Toplulu¤u, Do¤a<br />

Belgeselleri Derne¤i ve Biyoloji<br />

Bölümü taraf›ndan 15 Aral›k’ta<br />

Türkiye’nin Kufllar› ve Isparta’da Kufl<br />

Gözlemcili¤i konulu bir foto¤raf sergisi<br />

ve seminer düzenlendi. Seminerin<br />

aç›l›fl konuflmas›n› Orman Fakültesi<br />

Dekan› Prof.Dr. Koray Sönmez yapt›.<br />

Sönmez, kufllar ekolojik zincirin en<br />

önemli halkalar›ndan birini oluflturur<br />

ve ifllevselli¤in d›fl›nda görselli¤i de<br />

vard›r dedi. Bu tür etkinliklerin bundan<br />

sonra da devam etmesi konusunda<br />

dileklerini ileten Sönmez’ in<br />

ard›ndan Orman Fakültesi Ö¤retim<br />

Üyesi Prof. Dr. ‹dris Orlu Türkiye’nin<br />

güzel ve zengin bir ülke oldu¤unu<br />

belirtti. Orlu, ülkemize yeterince sahip<br />

ç›kmad›¤›m›z›, sahip ç›kmak için<br />

yeterince bilip tan›mam›z gerekti¤ini<br />

söyledi. Ülkemiz tabiat olarak çok zengin<br />

ve da¤›yla, tafl›yla, kurduyla,<br />

kufluyla keflfedilmeyi bekliyor diyen<br />

Orlu, kufllar› seyre devam ederseniz<br />

bir gün arka plandaki güzellikleri de<br />

görmeye bafllar do¤ayla tan›fl›rs›n›z<br />

dedi.<br />

Tüm gün devam eden seminerde<br />

“Kufl Gözlemcili¤i Nedir?”,<br />

“Isparta’da Kufl Gözlemcili¤i ve<br />

ORKUfi”, “Akbabalar”, “Türkiye’nin<br />

Kufllar›”, “Göller Bölgesi Su Kufllar›”,<br />

“Biyolojik Mücadele de Kufllar›n<br />

Önemi”, “Önemli Kufl Alanlar›” konular›nda<br />

bilgiler verildi. Seminer kufl<br />

belgeseli ile sona erdi.<br />

(enerji, iflçilik, vs.), kalifiye eleman<br />

s›k›nt›lar›, finansal güçlükler, üreticiler<br />

aras› koordinasyon eksikli¤i, devletin<br />

bu sektöre ilgisizli¤i, pazarlama ve<br />

rekabet koflullar›ndaki aksakl›klar gibi<br />

baz› sorunlar mermercilik sektörünün<br />

geliflimine önemli ölçüde engel olmaktad›r.<br />

Bunlar›n yan› s›ra iktisadi ve<br />

sosyal alanlarda akademik çal›flmalar<br />

da yetersizdir. Çal›flmalar›n›<br />

sürdürdü¤ümüz Online Mermer<br />

Borsas› projesi Türkiye mermercilik<br />

sektörünün geliflimi için bilimsel<br />

destek sa¤layacakt›r. Üç y›l devam<br />

edecek projede öncelikle mermercilik<br />

sektörü için kapsaml› bir durum<br />

de¤erlendirmesi yap›lacak, elde edilen<br />

veriler ›fl›¤›nda üretilen mermerlerin<br />

yurtd›fl›na pazarlanmas›nda üreticilerin<br />

rekabet avantaj› elde etmelerini<br />

ve buna ba¤l› olarak da karl›l›klar›n›<br />

artt›rmay› hedefleyen bir online mermer<br />

borsas› modeli gelifltirilecek.”<br />

SDÜ Senatosu'ndan,<br />

Gürbüz'e vefa<br />

Süleyman <strong>Demirel</strong> Üniversitesine<br />

ba¤l› Sütçüler Meslek<br />

Yüksekokulu'nun ad›, senato<br />

taraf›ndan, "Sütçüler Prof. Dr. Hasan<br />

Gürbüz Meslek Yüksekokulu" olarak<br />

de¤ifltirildi. De¤iflikli¤in, SDÜ Kurucu<br />

Rektörü, merhum Prof. Dr. Hasan<br />

Gürbüz'ün an›s›n› yaflatmak üzere<br />

yap›ld›¤› belirtildi. Aslen Sütçülerli<br />

olan Prof. Dr. Hasan Gürbüz, 1992<br />

y›l›nda SDÜ' nün kurucu rektörü<br />

olarak göreve bafllam›fl, 1996 y›l›nda<br />

ise elim bir trafik kazas› sonucu<br />

aram›zdan ayr›lm›flt›.<br />

23 Nisan coflkusu<br />

her yerde<br />

Süleyman <strong>Demirel</strong> Üniversitesi<br />

Araflt›rma ve Uygulama Hastanesi<br />

Pediatri Klini¤i’nde yatan çocuklar<br />

için Pediatri Servisi doktorlar›,<br />

hemflireleri ve ö¤renciler taraf›ndan<br />

23 Nisan kutlamas› düzenledi.<br />

E¤lenceli anlar›n yafland›¤› partide<br />

palyaçolar çocuklar›n moral bulmalar›n›<br />

ve hastal›klar›n› biran olsa da<br />

unutmalar›n› sa¤lad›. Müzik eflli¤inde<br />

oyunlar oynay›p dans eden minikler<br />

servisin kendileri için haz›rlam›fl<br />

oldu¤u pastay› hep birlikte kestiler.<br />

Pediatri Klini¤i Anabilim Dal›<br />

Baflkan› Prof. Dr. A. R›fat Örmeci, 23<br />

Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk<br />

Bayram›’n›n her y›l serviste düzenlenen<br />

etkinlikle kutland›¤›n› ve çocuklar›n<br />

ve ailelerin bu etkinlikten<br />

oldukça memnun oldu¤unu belirtti.<br />

TEKMER Protokolü ‹mzaland›<br />

KOSGEB, SDÜ ve ITSO iflbirli¤inde hayata geçirilen<br />

TEKMER ile Isparta’da teknolojik at›l›m bekleniyor.<br />

Küçük ve Ortak Ölçekli Sanayileri<br />

Gelifltirme Baflkanl›¤› (KOSGEB) ile SDÜ ve<br />

ITSO iflbirli¤inde gelifltirilen Teknoloji Merkezi<br />

Projesi’nde (TEKMER) mutlu sona ulafl›ld›.<br />

SDÜ taraf›ndan tahsis edilen modern bir binada<br />

kurulan TEKMER’in aç›l›fl protokolü törenle<br />

imzaland›. Teknoloji bölgesine ön haz›rl›k<br />

anlam› tafl›yan TEKMER ile Isparta ve<br />

Burdur’un özellikle yaz›l›m sektöründe büyük<br />

bir at›l›ma imza atmas› hedefleniyor.<br />

Isparta TEKMER’in imza töreni için KOS-<br />

GEB Genel Baflkan› Erkan Gürkan, Isparta’ya<br />

geldi. TEKMER protokolü Kültür Merkezi’nde<br />

düzenlenen törenle KOSGEB Baflkan› Erkan<br />

Gürkan, SDÜ Rektörü Prof. Dr. Metin Lütfi<br />

Baydar ve Isparta Ticaret ve Sanayi Odas›<br />

(ITSO) Baflkan› Hasan Hüseyin Kaç›koç<br />

taraf›ndan imzaland›.<br />

Rektör Baydar, törende yapt›¤› konuflmada<br />

Isparta’da kalk›nma hamlesi bafllatmak için her<br />

türlü altyap›n›n haz›r oldu¤una dikkat çekti.<br />

Türkiye Cumhuriyeti’nin IMF ve yabanc› sermaye<br />

d›fl›nda da kalk›nma rotas› oldu¤una<br />

dikkat çeken Baydar, flöyle konufltu:<br />

“KOSGEB gereksinimini duydu¤umuz<br />

ortak zemini oluflturmada h›zl› ve emin<br />

ad›mlarla ilerlemektedir. Uzun vadede kal›c›<br />

kalk›nman›n teknoloji üretmekten ve sa¤lam<br />

KOB‹ yap›s›na sahip olmaktan geçti¤ini çok iyi<br />

kavrayan KOSGEB geliflimini ivmelendirmektedir.<br />

KOSGEB’in yeni vizyonu; do¤rudan ve<br />

türdefl destek yerine firmalar›n teknolojik, AR-<br />

GE temelli, bölgesel, sorgulay›c›, rekabet<br />

gücünü esas alan destekler ile dünyaya<br />

aç›lmas› üzerinde odaklaflmaktad›r. Isparta<br />

TEKMER için üniversitemiz gerekli tüm kaynaklar›n›<br />

harekete geçirmifltir. ‹ki katl›, laboratuar<br />

çal›flmalar›na elveriflli 22 ofis ile bir konferans<br />

salonundan oluflan TEKMER, binan›n yan›<br />

s›ra uzman ö¤retim elemanlar›m›z, merkezi<br />

laboratuar›m›z, çeflitli araflt›rma merkezlerimiz<br />

ve teknoloji gelifltirmeyi arzulayan sanayicilerimizle<br />

buluflmay› dört gözle beklemektedir.<br />

Bu do¤rultuda TEKMER için düflündü¤ümüz<br />

ve k›sa sürede sonuçlanmas›n› bekledi¤imiz<br />

Göller Bölgesi Teknokenti’nin bünyesine dahil<br />

ettik. Böylelikle Isparta ve Burdur bölgesinde<br />

teknolojik bir at›l›ma sanayicilerimiz ile birlikte<br />

imza ataca¤›m›za inan›yoruz.<br />

Ayr›ca genç giriflimciler için bir Kuluçka<br />

Merkezi kurma yönünde çal›flmalar›m›z devam<br />

etmektedir. Kuluçkada yer alacak yaz›l›m firmalar›ndan<br />

18 aya kadar kira ücreti al›nmayacak,<br />

burada yerleflen genç giriflimcilerimize<br />

çeflitli dan›flmanl›k hizmetleri ücretsiz verilecektir.<br />

Bu kuluçka merkezi ile hem genç<br />

yaz›l›mc›lar› hem de büyük yaz›l›m<br />

firmalar›ndan ayr›larak kendi ifllerini kurmak<br />

isteyen giriflimcileri TEKMER ve Göller Bölgesi<br />

Teknokent’ine çekmeyi hedefliyoruz. Isparta<br />

ekonomisinde kalk›nma hamlesini bafllatmak<br />

için neredeyse tüm alt yap›s› tamamlanm›flt›r.<br />

Bundan sonra yap›lmas› gereken do¤ru sektör<br />

ve yat›r›m alanlar›n›n profesyonelce belirlenmesidir.”<br />

Törende konuflan ITSO Baflkan› Hasan<br />

Hüseyin Kaç›koç ise TEKMER ile Isparta’da,<br />

iflletme dünyas›n›n ad›na “sinerji” dedi¤i<br />

olguyu hayata geçereceklerini söyledi.<br />

KOSGEB Baflkan› Erkan Gürkan’da<br />

konuflmas›nda Türkiye’de de¤iflimi alg›layan<br />

ve yöneten insanlara ihtiyaç oldu¤unu kaydetti.<br />

Üniversite mezunlar›n›n “ifl yok” diye<br />

yak›nmamas› gerekti¤ini belirten Gürkan, “‹fl<br />

çok. Hele Türkiye’de. Daha da ilerisi dünyada.<br />

Ama de¤iflimi alg›layan ve yöneten insanlara<br />

ihtiyaç var. Kendisine güvenen ve çevresine<br />

güvenen insanlara ihtiyaç var. Süreklili¤ini<br />

koruyacak insanlara ve firmalara ihtiyaç var.”<br />

diye konufltu.


SDÜ Bülteni / Haziran 2005 92<br />

93<br />

SDÜ Bülteni / Haziran 2005<br />

Rektör Baydar, Fen<br />

Liselilere SDÜ'yü anlatt›<br />

SDÜ Rektörü Prof. Dr. Metin Lütfi Baydar, üniversitenin sahip<br />

oldu¤u bilimsel ve teknik altyap› ile gençlere sundu¤u imkanlar›<br />

Süleyman <strong>Demirel</strong> Fen Lisesi son s›n›f ö¤rencilerine anlatt›.<br />

Fen Lisesi Toplant› Salonu'nu dolduran 100'ü aflk›n ö¤renciye,<br />

üniversite ile ilgili bilgi veren Rektör Baydar, daha sonra ö¤rencilerin<br />

sorular›n› cevaplad›. SDÜ'nün Isparta'n›n dünyaya aç›lan penceresi<br />

oldu¤unu belirten Rektör Baydar, seçkin bir ö¤retim yuvas› olan<br />

Süleyman <strong>Demirel</strong> Fen Lisesi'nin de orta ö¤retimde Isparta'n›n<br />

dünyaya aç›lan penceresi olaca¤›n› söyledi.<br />

SDÜ'nün 10 milyon metrekare geniflli¤inde büyük bir kampus<br />

alan›na sahip oldu¤unu, 45 bine yak›n ö¤rencisi, 3 bine yak›n<br />

akademik ve idari personeliyle Türkiye'nin 77 üniversitesi aras›nda 7.<br />

s›rada oldu¤unu hat›rlatan Rektör Baydar, "1992 y›l›nda kurulan<br />

üniversitemiz henüz genç bir üniversite olmas›na ra¤men, Türkiye'nin<br />

en iyisi olma iddias›n› sürdürmektedir. Benim rektör olarak hedefim,<br />

SDÜ'yü bir marka yapmak ve Türkiye'nin en iyisi yapmakt›r. Bu<br />

amaçla ekip olarak tüm gücümüzle çal›fl›yoruz." dedi. Üniversite<br />

olarak Isparta'dan dünyaya bakmad›klar›n›, tersine dünyadan<br />

Isparta'ya bakt›klar›na de¤inen Baydar flöyle devam etti: "Isparta bir<br />

dünya kentidir. SDÜ'de buna destek olan ciddi bir bilim yuvas›d›r.<br />

Üniversitemiz bu tezi do¤rularcas›na, bu y›l ilk kez Erasmus Ö¤renci<br />

De¤iflim Program› ile yurt d›fl›na 40'a yak›n ö¤rencisini göndermifl<br />

Anadolu'daki ilk üniversitedir. Bu program dahilinde önümüzdeki<br />

y›llarda yüzlerce ö¤renci ve ö¤retim eleman›m›z› yurt d›fl›na gönderecek<br />

ve yurt d›fl›ndan da yine yüzlerce ö¤renci ve bilim adam›n› kabul<br />

edip e¤itim verece¤iz. Büyük flehirlerdeki üniversiteler hariç olmak<br />

üzere, Anadolu'da kurulu bulanan üniversiteler aras›nda 3. s›raday›z.<br />

TÜB‹TAK ve DPT'ye proje veren üniversiteler aras›nday›z. Üniversitemizin<br />

13 projesi ilgili kurulufllar taraf›ndan kabul gördü. Biz bir<br />

ekol olmak istiyoruz. Bunu da sizin gibi yarat›c›, genç ö¤rencilerimizle<br />

yapaca¤›m›za inan›yoruz.<br />

"Türk dili ile e¤itimi önemsiyorum.”<br />

Tan›t›m toplant›s›n›n sorular bölümünde, ö¤rencilerin, yabanc›<br />

dille e¤itimi nas›l de¤erlendirdi¤ine iliflkin sorusunu cevaplayan<br />

Rektör Baydar, her Türk gencinin Türkçeyi en iyi flekilde bilmesi<br />

gerekti¤ini belirterek, "Türkçe bizim ana dilimiz. Bizim amac›m›z<br />

Türkçeyi bilimsel bir dil haline getirmek. Her gencimiz ilkö¤retimden<br />

bafllamak üzere ana dilini çok iyi ö¤renecek ve bilecek. Ancak, bunun<br />

yan›nda en az bir hatta iki, üç lisan› da rahatça anlay›p, konuflabilecek.<br />

‹flte bu mümkün oldu¤u takdirde kendimizi ve tüm çal›flmalar›m›z›<br />

dünyaya daha iyi aktar›p, anlatabiliriz. Unutmay›n ki, kendi dillerini<br />

unutan toplumlar tarihsel süreç içinde yok olmaya mahkumdurlar."<br />

diye konufltu.Rektör Baydar'a tan›t›m toplant›s›na kat›lmas›ndan<br />

dolay› Okul Müdürü Lokman Kaplan taraf›ndan günün an›s›na<br />

Süleyman <strong>Demirel</strong> Fen Lisesi logolu seramik bir tabak hediye edildi.<br />

Deprem<br />

ve Deprem Gerçe¤i<br />

Gökhan fiAH‹N<br />

Üniversitemiz Mühendislik Mimarl›k<br />

Fakültesi’nde Orta Do¤u Teknik Üniversitesi<br />

ö¤retim üyelerinden Prof. Dr. Engin Alt›mtay<br />

taraf›ndan “Deprem Yönetmenli¤i ve Temel<br />

Kavramlar” konulu konferans verildi.<br />

Alt›mtay, depremin büyük bir insanl›k trajedisi<br />

oldu¤unu belirtti ve flöyle devam etti;<br />

“Bizler mühendis olarak insanl›k trajedisinin<br />

mühendisli¤ini yap›yoruz. Yafll› dünyam›zda<br />

pek çok deprem olmaktad›r. Depremler özellikleri<br />

bak›m›ndan dinamik bir yap›d›r. Binalarda<br />

depremin bu dinamik yap›s›na dinamik tepki<br />

vermektedir.” dedi. Alt›mtay deprem çeflitlerinin<br />

üçe ayr›ld›¤›n› belirtti ve flöyle devam<br />

etti; “Bunlar: s›¤, orta ve derin depremlerdir.<br />

Ülkemizde bu deprem kuflaklar›ndan s›¤<br />

deprem içerisinde yer almaktad›r. Bu depremler<br />

di¤er depremlere göre daha y›k›c›d›r. Örnek<br />

olarak ülkemizde Sultanda¤ ve Marmara<br />

depremlerini verebiliriz. Marmara depreminin<br />

uzunlu¤u 17 kilometredir ve bize olan zarar› 10-<br />

15 milyar dolar aras›ndad›r. Deprem ülkemiz<br />

için terörden daha tehlikeli bir durumdur.<br />

Japonya’da Marmara depreminden daha<br />

fliddetli depremler olmaktad›r ama buna<br />

ra¤men çok az say›da can ve mal kayb› olmaktad›r.<br />

Çünkü Japonya depremle iç içe yaflamaya<br />

al›flm›fl ve önlemini alm›flt›r. Adapazar› ve<br />

Marmara depreminde mühendislik hatas›<br />

oldu¤undan can ve mal kayb› daha çok<br />

olmufltur. Deprem mühendisli¤i do¤ru kavramlar<br />

üzerine yap›lan bir mühendisliktir.<br />

Deprem sonucunda yap›lar zarar görebilir ama<br />

bizler mühendis olarak o yap›lar›n y›k›lmamas›<br />

için u¤raflmal›y›z. Türkiye bir deprem ülkesidir.<br />

Onun için deprem gerçe¤ini bilmek de¤il onu<br />

do¤ru flekilde kamuoyuna yans›tmak, do¤ruyu<br />

bilmek ve bu gerçe¤i birbirimize anlatmak<br />

zorunday›z” dedi.<br />

fiair Erbafl’dan fiiirler<br />

Kamile BEKTAfi<br />

Süleyman <strong>Demirel</strong> Üniversitesi 8.<br />

Uluslararas› Bahar fienli¤i<br />

kapsam›ndaki etkinliklerde fiair fiükrü<br />

Erbafl taraf›ndan Kültür Merkezi’nde<br />

fliir dinletisi ve söylefli gerçeklefltirildi.<br />

Konuflmas›na fliirler okuyarak bafllayan<br />

Erbafl, asl›nda ben fliiri tan›mlayamam,<br />

çünkü fliir donmufl, durmufl bir fley<br />

de¤ildir, daima hareket halindedir dedi.<br />

Erbafl, “Naz›m Hikmet fliiri flöyle<br />

tan›ml›yordu. fiiir, ölçülü, uyakl› ya da<br />

kafiyesi olan bir fleydir. Bu tan›mda da<br />

eksiklikler var. Asl›nda fliir flairin söyledi¤i,<br />

okuyucunun da her okudu¤unda<br />

hissetti¤i bir fleydir. Ço¤u zaman fliirde<br />

flairin de¤il, okuyucunun hissetti¤i<br />

önemlidir, flair fliirini yazar ve kitab›n<br />

kapa¤›n› kapat›r fakat okuyucu her<br />

defas›nda o kitab› aç›p fliirleri okur.”<br />

fiairlerin toplumdan biraz uzak<br />

durdu¤unu söyleyen Erbafl, “Sanatla ve<br />

bilimle u¤raflan insanlar toplumla<br />

uyumsuzdurlar çünkü onlar toplumun<br />

dayatmalar›yla yaflayamazlar. Toplumun<br />

dayatt›klar›yla kald›kça pek bir fley<br />

yapmak mümkün de¤ildir, e¤er<br />

Erasmus, Da Vinci, Mozart veya di¤er<br />

dahiler toplumun yaflay›fl› gibi<br />

yaflasayd›lar bu gün ak›llarda<br />

MYO'da Kiflisel Geliflim<br />

Seminerleri Devam Ediyor<br />

Isparta MYO Ö¤retim Görevlisi<br />

A.Celil KOÇ taraf›ndan sunulan<br />

"Kiflisel Geliflim Yolculu¤u” seminerlerinin<br />

3 üncüsü olan "Etkili Sunufl<br />

Tekni¤i" konulu seminer MYO konferans<br />

salonunda yap›ld›. Seminerine<br />

MYO Müdiresi Prof. Dr. Kezban Ifl›k,<br />

ö¤retim elemanlar› ve ö¤renciler<br />

kat›ld›.<br />

Koç, “Kendini Tan›” ve “Bilinçalt›<br />

Programlama” konulu seminerlerinin<br />

ard›ndan “Etkili Konuflma Tekni¤i”<br />

seminerinde ö¤renci ve ö¤retim elemanlar›na<br />

topluluk karfl›s›nda konuflma<br />

teknikleri konusunda bilgi<br />

verdi. Etkili bir sunufl için öncelikle bilgiye,<br />

beceriye ve arzuya ihtiyaç<br />

oldu¤unu belirten Koç, “Konuflma<br />

yapacak insan konuflma yapaca¤›<br />

konuda bilgi sahibi olmal›d›r. Beceri<br />

zaten her insanda vard›r önemli olan<br />

bunu d›flar›ya yans›tmakt›r. Bu üç<br />

unsurun içinde en önemlisi ise istektir.<br />

Bir insan istekli olarak konuflmaya<br />

bafllarsa çok baflar›l› olur. Bilimsel<br />

olarak bu üç unsurdan, bilgi ve beceri<br />

yüzde 20, istek ise yüzde 80’lik bir dilimi<br />

kaplar.” diye konufltu.<br />

olmazd›lar.” diye konufltu.<br />

Anadille fliir ve edebiyat konusuna<br />

da de¤inen Erbafl, “fiair kendi anadiliyle<br />

s›n›rlar›n› geniflleterek yazmaya<br />

çal›flmal›d›r. Bir dilin gelece¤e<br />

tafl›nmas›nda flair ve yazarlar›n büyük<br />

pay› vard›r. Ayr›ca bir dilin gelece¤e<br />

tafl›nmas› için yaz› diline, e¤itim diline<br />

ve edebiyat diline dönüfltürülmesi<br />

gerekir. Bir dilin edebiyat› ve onu kollayan<br />

edebiyatç›lar› yoksa o dil yok<br />

olmaya mahkumdur.” dedi.<br />

Ö¤rencilerin fliirlerini be¤eniyle dinledi¤i<br />

flairin kitaplar› ise flunlar; Ayk›r›<br />

Yaflamak, Dicle Üstü Ay Bulan›k, Üç<br />

Nokta Befl Harf, Camili Tafl, Üç Nokta<br />

Befl Harf / Yaln›zl›k Heceleri, Bir Gün<br />

Ölümden Önce, Gülün Sesi Gül Kokar,<br />

Gölge Masal› ve Kül Uzun Sürer.<br />

Etkili sunufl tekni¤inde kritik faktörlere<br />

ve beden dili konusuna da de<br />

de¤inen Koç, “Bir konuflmaya<br />

bafllamadan önce öncelikle olumsuz<br />

düflünceleri kafam›zdan silmeliyiz.<br />

Konuflmada güven unsuru çok önemlidir,<br />

bizi dinleyecek olan insanlara<br />

güven vermeliyiz. Konuflma s›ras›nda<br />

beden dilimizi dinleyicinin dikkatini<br />

çekecek flekilde kullanmal›y›z. Beden<br />

dilimizi kullan›rken, vücudumuzun<br />

dik olmas›na, el, kol ve yürüyüfl<br />

hareketlerimize, ses tonumuza, mimiklerimize<br />

ve sesimizin tonuna dikkat<br />

etmeliyiz. Bu davran›fllar dinleyiciler<br />

üzerinde çok önemli etki b›rak›r.”<br />

dedi.<br />

Tiyatro Kulübü<br />

Üniversiteleraras› Tiyatro<br />

Festivali bu y›l 2-6 May›s 2005 tarihlerinde<br />

SDÜ Kültür Merkezi'nde<br />

gerçeklefltirildi. 02 May›s 2005 tarihinde<br />

Dumlup›nar Üniversitesi “Anal›k<br />

Davas›”, 03-04 May›s’ta Süleyman<br />

<strong>Demirel</strong> Üniversitesi Tiyatro Kulübü<br />

“Toros Canavar›”, 05 May›s’ta<br />

Ondokuz May›s Üniversitesi “Naafl-›<br />

Muhteremler”, 06 May›s tarihinde de<br />

Süleyman <strong>Demirel</strong> Üniversitesi Güzel<br />

Sanatlar Fakültesi “Faust” adl› oyunla<br />

sahne ald›. Oyunlar izleyiciler<br />

taraf›ndan büyük be¤eni toplad›.<br />

Kad›nlar Dental<br />

Fluoruzis<br />

Konusunda<br />

Bilinçlendirildi<br />

Süleyman <strong>Demirel</strong> Üniversitesi<br />

Kad›n Sorunlar› Araflt›rma ve<br />

Uygulama Merkezi’nde (KASAUM)<br />

Difl Hekimli¤i Fakültesi ö¤retim<br />

üyelerinden Yrd. Doç. Dr. Ayfle Diljin<br />

Keçeci taraf›ndan Isparta’da Dental<br />

Fluorouzis konusunda kad›nlar›n bilinçlendirilmesiyle<br />

ilgili bir seminer<br />

düzenlendi. Keçeci konuflmas›nda,<br />

“Isparta’da 1995 y›l›na kadar içme<br />

suyu Gölcük’ten, yani flor oran› yüksek<br />

su kayna¤›ndan sa¤lanmaktayd›.<br />

Bunun yaratt›¤› sorunlar ise y›llard›r<br />

buna maruz kalan bireylerin diflsel ve<br />

iskeletsel bozukluklara sahip<br />

olmas›na neden olmufltur. ‹limizde<br />

florlu sular›n fazla olmas›ndan dolay›<br />

fluoruza sorunlu hastalar›n difllerinde<br />

renklenmeler oluflmaktad›r. Bunun<br />

sonucunda bireylerde estetik kayg›<br />

oluflmaktad›r. Estetik kayg› kad›nlarda<br />

ve çocuklarda birtak›m psikolojik<br />

sorunlar oluflmaktad›r.”<br />

Difllerde estetik yani beyazl›k ne<br />

kadar iyi olursa insanlar›n kendine<br />

güveni ve morali iyi olur diyen Keçeci<br />

Dental Fluorous kad›nlarda etkili<br />

oldu¤u için kad›nlar›n bilinçlendirilmesi<br />

ve afl›r› florlu sular›n<br />

içilmemesi halk›n bu konu hakk›nda<br />

bilgilendirilmesi gerekti¤ini belirtti.


SP R<br />

Gürefl fiampiyonas›<br />

Türkiye Gençler Greko-Romen Gürefl fiampiyonas› 5-6<br />

Mart tarihlerinde Süleyman <strong>Demirel</strong> Üniversitesi Spor<br />

Salonu’nda yap›ld›.<br />

Gürefl flampiyonas›na 18 ilden, 200’e yak›n sporcu kat›ld›.<br />

fiampiyonluk yar›fllar› 8 s›klette düzenlendi. SDÜ ve Gürefl<br />

Federasyonu iflbirli¤ince düzenlenen yar›fllar›n ilk gününe<br />

SDÜ Rektör Yard›mc›s› Prof. Dr. ‹smail Karaca, SDÜ Genel<br />

Sekreter Yard›mc›s› Nafiz Akgün, Isparta Ak Parti<br />

Milletvekili Recep Özel kat›ld›. Aç›l›flta konuflma yapan<br />

Rektör Yard›mc›s› Karaca sporculara, “Üniversitemizde sizleri<br />

a¤›rlad›¤›m›z içir gurur duyuyoruz. Sizlere bu yar›fllarda<br />

ve önünüzdeki di¤er yar›fllarda baflar›lar diliyorum.” diye<br />

konufltu. Karaca’n›n ard›ndan konuflan Milletvekili Recep<br />

Özel ise; “Atalar›m›zdan kalan bu sporu bugünlere<br />

tafl›d›¤›n›z için sizlere teflekkür ediyorum. Sizleri inflallah<br />

dünya flampiyonas›nda görürüz, sizlerin destekçisiyiz.” diye<br />

konufltu.<br />

Yar›fllar›n ikinci gününe SDÜ Rektör Yard›mc›s› Prof. Dr.<br />

Mahmut Bülbül, Isparta Valisi ‹sa Parlak kat›ld›.<br />

Yar›fllar›n sonuçlar› ise flöyle; (50) kg.’da 1.Hakan Topçu,<br />

2.Abdullah Soytürk, 3.Baki Öztürk, 3.Ahmet Aksel. (60) kg’da<br />

1. Özkan Ifl›k, 2.Baki Yörüker, 3.Ahmet Göze, 3.Soner Sucu.<br />

(74) kg’da 1. Kenan Cam, 2. F›rat Binici, 3.fienol Baflak, 3.U¤ur<br />

Renklitan. (96)kg’da 1. M.Sadir Bak›r, 2.Fatih Küçük,<br />

3.Mustafa Akça, 3.Kader Tosun. ‹kinci gün yap›lan 4 siklette<br />

yar›fllar›n sonuçlar›: (55) kg’da 1.Haflim Baykara, 2.Yusuf<br />

Alver, 3.O¤uz Birinci, 3.Atakan Yüksel. (66) kg’da 1.Refik<br />

Ayvaz›o¤lu, 2. Yunus Özel, 3.Ömer Polat, 3. Okan Solak. (84)<br />

kg’da 1.Cenk ‹ldem, 2. As›f Azmanov, 3.Aflk›n Erdo¤an,<br />

3.Levent Mercan. (120) kg’da 1.‹smail Güzel, 2. Yavuz<br />

Güvendi, 3.Hakan Kumru, 3.Ali Aklaya<br />

fiampiyonlara Baflar› Plaketi<br />

SDÜ Rektörü Prof.Dr. Metin Lütfi Baydar, 96 kiloda<br />

Avrupa fiampiyonu olan milli güreflçi Hamza Yerlikaya ile,<br />

69 kiloda Avrupa ikincili¤i elde eden milli halterci Ferit fien'e<br />

baflar› plaketi verdi. SDÜ Burdur E¤itim Fakültesi Beden<br />

E¤itimi ve Spor Bölümünü' nde ö¤rencilik yapan her iki<br />

sporcuyu öperek kutlayan Rektör Baydar, sporculardan<br />

baflar›lar›n›n devam›n› diledi.<br />

Plaket töreninde konuflan Hamza Yerlikaya ve Ferit fien<br />

ise baflar›l› sporcu olman›n yan›s›ra e¤itimin de flart<br />

oldu¤unu vurgulayarak, "Biz, bize her türlü deste¤i sa¤layan<br />

Süleyman <strong>Demirel</strong> Üniversitesi'ni seçti¤imiz için çok mutluyuz.<br />

Baflar›l› sporcu olmak iyi ama her fleyin bafl› da e¤itimden<br />

geçiyor. Bu nedenle bizlere hem spor yapma hem de yüksek<br />

ö¤retimimizi sürdürme imkan› sa¤layan rektörümüze<br />

teflekkür ediyoruz." dediler.<br />

SDÜ’de Futbol Müsabakalar›<br />

Süleyman <strong>Demirel</strong> Üniversitesi’nde Üniversiteleraras›<br />

Futbol B Kategorisi Grup Birincili¤i Maçlar› gerçekleflti.<br />

Üniversite Sporlar› Federasyonu taraf›ndan düzenlenen<br />

müsabakalar 4 gün sürdü. Müsabakalarda; Sakarya Üniversitesi,<br />

Mu¤la Üniversitesi, Adnan Menderes Üniversitesi ve<br />

Süleyman <strong>Demirel</strong> Üniversitesi mücadele gösterdi. Oynanan<br />

maçlar sonras› birincili¤i Sakarya Üniversitesi alarak A kategorisine<br />

terfi müsabakalar›na kat›lma hakk› elde etti.<br />

SDÜ Bayra¤› Zirvede<br />

Türkiye Da¤c›l›k Federasyonu taraf›ndan düzenlenen<br />

A¤r› Da¤› K›fl t›rman›fl› 11 kiflilik ekiple gerçeklefltirildi.<br />

Ekipte yer alan SDÜ Da¤c›l›k ve Arama Kurtarma Kulübü<br />

(SÜDAK) E¤itmeni Ali fienkayna¤›, üniversitemizin<br />

bayra¤›n› A¤r›’n›n zirvesinde dalgaland›rd›.<br />

Dokuz y›ldan beri da¤c›l›¤› profesyonel olarak yapan<br />

fienkayna¤›, ayn› zamanda Türkiye Da¤c›l›k Federasyonu’nda<br />

E¤itmenlik yap›yor.


Süleyman <strong>Demirel</strong> Üniversitesi<br />

Atamalar<br />

Akademik Yükseltmeler<br />

Rektör Yard›mc›s› Prof. Dr. Vecihi KIRDEM‹R 09.03.2005<br />

ÜAK temsilcisi Prof. Dr. Nevres Hürriyet AYDO⁄AN 13.01.2005<br />

Rektör Dan›flman› Doç. Dr. Fatma GÖKTEPE 11.03.2005<br />

(D›fl ‹liflkiler Avr.Bir.i Burs ve Prog. Sor. Dan›flman›)<br />

Rektör Dan›flman› Prof. Dr. Yusuf AYVAZ 11.03.2005<br />

(Arfl. ve Uygl. Mer. Sor. Dan›flman)<br />

Rektör Dan›flman› Prof. Dr. Fuzuli YA⁄MURLU 11.03.2005<br />

(MYO Sorumlu Dan›flman)<br />

Rektör Dan›flman› Okutman Gaye ATT‹LA 13.04.2005<br />

(Ö¤renci ‹fll. Sor. Dan›flman)<br />

Mühendislik-Mimarl›k Fak. Dekan› Prof. Dr. M. Saim SARAÇ 19.04.2005<br />

E¤irdir Su Ürünleri Fak. Dekan› Prof. Dr. Öznur D‹LER 20.04.2005<br />

Fen-Edebiyat Fak. Dekan› Prof. Dr. Nurten ÖZÇEL‹K 21.04.2005<br />

T›p Fak. Dekan› Prof. Dr. Nevres Hürriyet AYDO⁄AN 25.01.2005<br />

Diflhekimli¤i Fak. Dekan› Prof. Dr. M. Üstün GÜLDA⁄ 18.04.2005<br />

Güzel Sanatlar Fak. Dekan› Prof. Dr. Kubilay AKTULUM 16.05.2005<br />

Yabanc› Diller Yüksekokulu Müdür V. Yrd. Doç. Dr. At›f Can SEYD‹M 05.01.2005<br />

Fen Bilimleri Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Çi¤dem SAVAfiKAN 13.05.2005<br />

Sa¤l›k Bilimleri Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Halis KÖYLÜ 13.05.2005<br />

Burdur Mes.Yük.Ok. Müdürü Yrd. Doç. Dr. Hüsniye Seval KÖSE 13.05.2005<br />

Gölhisar Mes.Yük.Ok. Müdürü Yrd. Doç. Dr. Osman YILMA 17.05.2005<br />

Müzik Kül.Arfl.ve Uyg.Merkz.Müd. V.<br />

Okutman Z. Tülin DE⁄‹RMENC‹<br />

Stratejik Araflt›rmalar Uyg.ve Arfl.Mrkz. Müd. Yrd.Doç. Dr. ‹brahim Attila ACAR 13.05.2005<br />

Türk Dili Ö¤rt.Uyg.ve Arfl.Merkz.Müd. Doç. Dr. Osman YILDIZ 29.05.2005<br />

Seramik Arfl.ve Uyg.Merkz.Müd. Yrd. Doç. Serap ÜNAL 26.06.2005<br />

Deneysel ve Gözlemsel Ö¤renci Prof. Dr. Nilgün GÖKTÜRK BAYDAR 23.05.2005<br />

Arfl.ve Uy.Mrk. Müd.<br />

CAD-CAM Arfl.ve Uyg.Merkz.Müd. Yrd. Doç. Dr. Cengiz KAYACAN 23.05.2005<br />

Jeotermal Enerji, Yeralt›suyu ve<br />

Mineral Kay.Arfl.ve Uyg.Mrk.Müd. Prof. Dr. Nevzat ÖZGÜR 23.05.2005<br />

Yenilenebilir Enerji Kaynaklar› Arfl.ve Yrd. Doç. Dr. ‹brahim ÜÇGÜL 23.05.2005<br />

Uyg.Merkz.Müd.<br />

Pomza Arafl. ve Uyg. Merkz.Müd. Prof. Dr. Lütfullah GÜNDÜZ 23.05.2005<br />

Radyo-TV Arfl.ve Uyg.Merk.Müd. V. Arfl. Gör. Dr. Ali M. BAYRAKTARO⁄LU 12.01.2005<br />

Moda Tasar›m› ve Konfeksiyon Doç. Dr. Fatma GÖKTEPE 28.01.2005<br />

Arfl. ve Uyg. Mrk.Müd. V.<br />

Engelliler Arafl. ve Uyg. Mer. Müd. Yrd. Doç. Dr.Ersin USKUN 11.03.2005<br />

Kad›n Sorunlar› Arfl. ve Uyg. Mer. Müd. V. Doç. Dr. Songül SALLAN GÜL<br />

Avrupa Birli¤i Dökümantasyon Arfl.ve<br />

Yrd. Doç. Dr. Levent KÖSEKAHYAO⁄LU<br />

Uygulama Merkezi Müd. V.<br />

Enformatik Bölümü Bflk. V. Arfl. Gör. Dr. Muhammet DEM‹RB‹LEK 09.02.2005<br />

D›fl ‹liflkiler ve Socrates Koordinatörlü¤ü Prof. Dr. Tu¤rul SEZER 28.04.2005<br />

Üniversite-Vak›flar ‹flbirli¤i Koordinatörlü¤ü Genel Sekreter Ahmet Tevfik KÖSE 07.03.2005<br />

Spor Birli¤i Baflkanl›¤› Prof. Dr. Nevres Hürriyet AYDO⁄AN 04.02.2005<br />

Beden E¤itimi ve Spor Bölümü<br />

Ö¤r. Gör. Zekine PÜNDÜK<br />

Baflkanl›¤› V.<br />

Difl Hekimli¤i Fakültesi Sekreter V. Ahmet Aydo¤du <strong>27</strong>.05.2005<br />

‹kt. ‹dari Bilimler Fak. Sekreter V. ‹lksel Ba¤c› <strong>27</strong>.05.2005<br />

‹lahiyat Fakültesi Sekreteri Kamil Karatepe 12.04.2005<br />

Teknik E¤itim Fakültesi Sekreter V. Berrin Ulusoy 01.04.2005<br />

Sa¤l›k Kültür ve Spor Daire Bafl. fiube Müdürü Zeynel Tufan 15.03.2005<br />

Bucak E. G. Tek. Bil. MYO Sekreteri Musa Uysal 16.03.2005<br />

Gönen MYO Sekreteri Vesile Kad›o¤lu 16.03.2005<br />

Senirkent MYO Sekreteri fiemi Aytekin 20.05.2005<br />

Fen Bil. Estitüsü Sekreteri Ayfle ARMA⁄AN 30.03.2005<br />

Sosyal Bilimler Enstitüsü Sekreteri Ayben Dinçtürk 02.05.2005<br />

Mühendislik – Mimarl›k Fakültesi<br />

Prof.Dr. Mustafa Erol KESK‹N ‹nflaat Mühendisli¤i Hidrolik<br />

Prof.Dr. Abdullah AVEY ‹nflaat Mühendisli¤i Mekanik<br />

Prof.Dr. Hakk› Tar›k ÖZKAHRAMAN Maden Mühendisli¤i Maden ‹flletmesi<br />

Yrd.Doç.Dr. fiefika Gülin BEYHAN Mimarl›k Bina Bilgisi<br />

Yrd.Doç.Dr. Saadet TOKER Mimarl›k Yap› Bilgisi<br />

Fen - Edebiyat Fakültesi<br />

Prof.Dr. Bilender PAfiAO⁄LU Matematik Uygulamal› Matematik<br />

Yrd.Doç.Dr. Ramazan UYHAN Matematik Uygulamal› Matematik<br />

Prof.Dr. Çi¤dem SAVAfiKAN Biyoloji Genel Biyoloji<br />

Prof.Dr. Hüseyin BAL Sosyoloji Kurumlar Sosyolojisi<br />

T›p Fakültesi<br />

Prof.Dr. Necat ‹M‹RZALIO⁄LU Temel T›p Bilimleri T›bbi Biyoloji<br />

Yrd.Doç.Dr. Emel SESL‹ ÇET‹N Temel T›p Bilimleri Mikrobiyoloji<br />

Yrd.Doç.Dr. Ali Murat CEYHAN Dahili T›p Bilimleri Dermatoloji<br />

Doç.Dr.Münire GÖKIRMAK Dahili T›p Bilimleri Gö¤üs Hastal›klar›<br />

Yrd.Doç.Dr. Osman GÜLER Cerrahi T›p Bilimleri Genel Cerrahi<br />

Doç.Dr.Gökhan BAYHAN Cerrahi T›p Bilimleri Kad›n Hastal›klar› ve Do¤um<br />

Doç.Dr.Ali ALTUNTAfi Cerrahi T›p Bilimleri Kulak-Burun-Bo¤az Hast.<br />

Yrd.Doç.Dr. Adnan SAYIN Cerrahi T›p Bilimleri Üroloji<br />

Prof.Dr. Vecihi KIRDEM‹R Cerrahi T›p Bilimleri Ortopedi ve Travmatoloji<br />

Yrd.Doç.Dr. Tolga ATAY Cerrahi T›p Bilimleri Ortopedi ve Travmatoloji<br />

Yrd.Doç.Dr. Gökhan Doruk DO⁄UÇ Cerrahi T›p Bilimleri Ortopedi ve Travmatoloji<br />

Yrd.Doç.Dr. Pakize KIRDEM‹R Cerrahi T›p Bilimleri Anesteziyoloji<br />

Yrd.Doç.Dr. Ali ERDO⁄AN Cerrahi T›p Bilimleri Spor Hekimli¤i<br />

Diflhekimli¤i Fakültesi<br />

Doç.Dr. Ali ALP SA⁄LAM Klinik Difl Hekimli¤i Bil. A¤›z-Difl-Çene Hast.Cer<br />

Yrd.Doç.Dr. Alev AKSOY Klinik Difl Hekimli¤i Bil. Ortodonti<br />

Ziraat Fakültesi<br />

Prof.Dr. ‹lknur AKGÜN Tarla Bitkileri Tarla Bitkileri<br />

Prof.Dr. Mesut AKGÜL Toprak Toprak<br />

Güzel Sanatlar Fakültesi<br />

Prof. Dr. Kubilay AKTULUM Sahne Sanatlar› Tiyatro

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!