Bildiriler - Spor Bilim
Bildiriler - Spor Bilim
Bildiriler - Spor Bilim
Create successful ePaper yourself
Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.
Modern sporların yaygınlaşması ile belli bir zaman sonra spor müsabaka ve ortamları<br />
pazarlama alanı olarak da kullanılmaya başlandı. Günümüzde milyarlarca insanın aynı anda izlediği<br />
spor karşılaşmaları artık modern dünyanın adeta bir pazarlama platformuna dönüşmüştür. Hedef<br />
kitlesini yakalayan ve oluşturmaya çalışan firmalar bazen seçtikleri branşı, bazen de sporcuyla<br />
firmanın markasını konumlandırmaya çalışmaktadır.<br />
Kırkpınar yağlı güreşleri ise, adeta ticari şirketlerin pazarlama alanına dönüşen modern<br />
sporların gölgesinden kendini kurtaramamaktadır. <strong>Spor</strong>da çıkara dayalı temellendirilen faaliyet<br />
alanları, ticaretin tanıtımı için güçlü ve güncel tutulmakta, Kırkpınar Yağlı Güreşleri gibi dünyanın<br />
en köklü ama belki de tam olarak küreselleşmemesinden kaynaklanan bir durumdan dolayı da<br />
güncelliği üzerinde önemle durulmamaktadır.<br />
KÜRESELLEŞEN MODERN SPORLARIN GÖLGESİNDE<br />
KIRKPINAR YAĞLI GÜREŞLERİ<br />
1361 yılında Edirne'nin fethiyle başlayan Kırkpınar Yağlı Güreşleri, galibi alkışlamanın ayıp<br />
sayıldığı, bu er meydanından çıkana olimpiyatların bile dar geldiği dünyanın yegâne<br />
(19)<br />
alanıdır. Padişahların bizzat güreş tuttuğu, padişahların iradesiyle “pehlivan tekkesi (kulübü)”<br />
kurulan yegâne eski payitaht organizasyonu bugün modern sporların keşmekeşliğinde dününü<br />
(20)<br />
aramaktadır. Eskiden yaygın olan bir sporumuzun bugün bu durumda olmasının, yani sadece<br />
organizasyon günlerine sıkışıp kalması modern sporların topluma dayatılmasından<br />
kaynaklanmaktadır.<br />
Güreş tekkeleri şüphesiz bir spor okuludur.<br />
(21)<br />
O dönemki spor anlayışının ortak ürünüdür.<br />
Kırkpınar cazgırları hiçbir zaman spor spikerlerimiz kadar değer kazanmamaktadır. Aslında<br />
(21)<br />
değeri geçmişle mukayese edildiğinde ancak anlaşılabilir.<br />
Kırkpınar Yağlı Güreşlerindeki ödüller günümüzde yapılan bazı TV yarışmalarından daha az<br />
olabilmektedir. Modern sporlar kadar kendi sporumuza destek veremediğimiz aşikardır.<br />
Kırkpınar Yağlı Güreşlerinin medyada aldığı pay ile modern sporlara ayrılan süreler<br />
mukayese edilemeyecek durumdadır. Bu durumdan kaynaklanan yıl boyu tanıtım ve bildirim<br />
yetersiz kalmaktadır.<br />
Toplumda bilinirliği mevcut olmakla beraber genç nesle aktarımı layığıyla yapılamaktadır.<br />
Güreş branşının imgesi dönüşüm göstermektedir. Kırkpınar Yağlı güreşleri de bundan nasibini<br />
almaktadır. İmajı, -modern tolumun yaşantı ve ihtiyaçlarından da kaynaklandığını<br />
söyleyebileceğimiz- değer yitirmeye başladı.<br />
Modern sporlar ticaret adamları tarafından desteklenmektedir. Çünkü modern spor arenası<br />
bir ticari reklam şovunu içinde barındırmaktadır. Ancak Kırkpınar Yağlı Güreşleri istenilen hedef<br />
kitlenin ilgi alanında olmadığından firmalar uzak kalmaktadır.<br />
Modern sporlar küreselleşmenin de gücünü yanına alarak dünyada etkinliklerini arttırmakta,<br />
imajını inşa etmektedir. Ancak Kırkpınar Yağlı Güreşlerinin modern sporlara göre daha sorunlar<br />
yaşadığı bir gerçektir. Toplumun/toplumların geleceğinde nasıl bir spor organizasyonu inşa edeceği<br />
çok önemlidir. Batının modern sporuna karşı üretilecek olan Kırkpınar Yağlı Güreşleri ancak<br />
Doğunun moderni olabilecek yegane sportif organizasyon mahiyetindedir.<br />
SONUÇ-DEĞERLENDİRME<br />
Kazanmanın yarışmaktan çok önemli hale geldiği, maddi kazanç sağlamanın tek amaç olarak<br />
görüldüğü spor ahlakı ve anlayışı yaygınlaşmaktadır. Bu ahlak anlayışı ve diğer bazı etkenlere bağlı<br />
olarak, modern sporlarda sıkça rastlanan hilelere “doping” ve benzerleri geleneksel sporlara bile<br />
sıçramıştır. Modern ve geleneksel sporlarda dopingli pehlivanlara/sporculara, er meydanında hakem<br />
kararlarına itiraz eden, yumruklaşmaya varan kavgalara rastlamak mümkün hale gelmiştir. Oysa<br />
geleneğinde rakibi zor duruma düştüğünde, onu affeden rakibin zaafından yararlanmayan, eşit<br />
şartlarda yarışmayı kendine felsefe edinen, haksız kararda bile “usta”sının -hakem- elini öpen<br />
(17)<br />
pehlivanlar Türk spor tarihinde çok fazladır. Müsabakalar mutlaka kazanmaya endekslenmiş, bu<br />
ise, süre kısıtlamasına, yağlı güreşin kendi oyunlarının unutulmasına, puan almaya yönelik<br />
oyunların çoğalmasına ve pasif güreşlerin çoğalmasına neden olmuştur. Kurallaşmaların zorunlu