Buradan - Savunma Sanayii MüsteÅarlıÄı
Buradan - Savunma Sanayii MüsteÅarlıÄı
Buradan - Savunma Sanayii MüsteÅarlıÄı
Create successful ePaper yourself
Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.
<strong>Savunma</strong> <strong>Sanayii</strong>nde İK<br />
Müsamaha/Katılık<br />
Müsamaha ya da “değerlendirme enflasyonu”,<br />
bir yöneticinin, bir elemanın performansını<br />
gerçekte olduğundan daha yüksek değerlendirmesidir.<br />
Yöneticiler bazen, işgörenleri<br />
suçlamak için bir neden olmadığını düşünerek<br />
onları belli ölçütlere göre olduklarından daha<br />
yüksek değerlendirir. Ya da, işgöreni teşvik<br />
edeceğini düşünerek, onların performansını<br />
olmasını istedikleri düzeydeymiş gibi değerlendirirler.<br />
Müsamaha, iş performansının hoşa<br />
gitmeyecek taraflarını tartışmanın da gerekli<br />
olduğunu gözden saklar. Gerçekleri görmezlikten<br />
gelir ve gelişme için doğru geri beslemenin<br />
önemini unutur.<br />
Müsamahanın tersi katılıktır. Katılık, çalışanları<br />
hak ettiklerinden daha düşük düzeyde değerlendirme<br />
eğilimidir. Performansı küçümser;<br />
daha çok çalışanların hatalarına, zayıflıklarına<br />
ve eksikliklerine dikkat eder. Değerlendirmenin<br />
bu şekilde kullanılması üretkenliği azaltır.<br />
Çalışanları küçük düşürür ve gelişme heveslerini<br />
kırar.<br />
Hale Etkisi/Boynuz Etkisi<br />
Hale etkisi, bir yöneticinin bir elemanı, belli bir<br />
iş alanındaki mükemmelliğine bakarak, diğer<br />
alanlarda da olduğundan yüksek değerlendirmesidir.<br />
Hale etkisi ters yönde de işleyebilir. Bir eleman<br />
işin bütün yönlerinde başarılı olduğu halde bir<br />
tek yönde pek başarılı değilse, bu başarılı<br />
olmadığı yönün öne çıkarılması “boynuz etkisi”<br />
diye bilinen durumu ortaya çıkarır. Bu durum, o<br />
elemanın başarılı olduğu konularda olduğundan<br />
daha düşük değerlendirilmesine yol<br />
açabilir.<br />
Objektif Olmama<br />
Objektifliği hiç elden bırakmama gereği,<br />
performans değerlendirmelerinde karşılaşılan<br />
en büyük güçlüklerden biridir. Performans<br />
değerlendirmeleri, yapılan işi, üzerinde<br />
anlaşılan amaç ve hedefler bakımından<br />
değerlendirmek için gerçekleştirilir. Ne var ki,<br />
çoğunlukla kişilik, davranış ve başka kişisel<br />
konular da işin içine karıştırılır. O zaman da<br />
yönetici, subjektif değerlendirmeler yapar.<br />
Kişisel kanıların işin içine sokulması, işteki<br />
performansa dayalı objektif bir değerlendirme<br />
yapma olanağını ortadan kaldırır. Dolayısıyla,<br />
performans değerlendirmelerinde nesnel<br />
faktörler, yani ölçülebilir ve işe ilişkin faktörler<br />
üzerinde odaklanmak için azami dikkat<br />
göstermek gerekir.<br />
Ortalama Eğilimi<br />
Performans değerlendirmelerinde en çok<br />
karşılaşılan sorunlardan biri de, herkesi “vasat”<br />
olarak değerlendirme eğilimidir. Böylece<br />
gerçek bir değerlendirme yapılmamış olur. Hiç<br />
kimse yüksek bir değerlendirme almadığı gibi,<br />
düşük bir değerlendirme de almaz. Yönetici ya<br />
da değerlendirici, çalışanlara yol gösterme ya<br />
da önerilerde bulunma görevini yerine<br />
getirmekten ve olumsuz bir değerlendirme<br />
yapmaktan kaçınır. Bu tipte bir değerlendirmenin<br />
ne organizasyona, ne de çalışanlara<br />
yararı vardır. İşgörenler performansları hakkında<br />
geçerli bilgi almadıkları için, gelişmelerine<br />
temel olacak verilerden yoksun kalırlar.<br />
Organizasyon da kimin terfi edeceğine, kimin<br />
yerinin değiştirileceğine ve kimin eğitime<br />
ihtiyacı olduğuna ilişkin göstergelerden yoksun<br />
kalır.<br />
Yakın Zaman Etkisi (Recency Effect)<br />
Yakın zaman etkisi, değerleyicinin, personelin<br />
yalnızca son zamanlardaki iş başarısını dikkate<br />
alması durumunda ortaya çıkar. Bu tür bir hata<br />
nedeniyle önceleri iyi çalışmayan, başarısız<br />
olan, ancak son dönemde çok iyi çalışan bir<br />
personel çok başarılı; önceleri çok başarılı olan,<br />
ancak son zamanda başarılı olamayan bir<br />
personel de çok başarısız olarak değerlendirilir.<br />
Bu hata, değerlendirmenin sürekliliği ilkesi ile<br />
çelişmektedir. Yakın zaman etkisini gidermek<br />
için, personelin başarısının tüm dönemler<br />
dikkate alınarak değerlendirilmesi gerekir.<br />
Benzetme Etkisi<br />
Amirler bazen, değerlendirme yaptıkları<br />
memurları kendilerine benzetme hatasına<br />
düşerler. Memurun zorluklar, tehlikeler ve<br />
karşılaştığı engellerle dolu yaşam öyküsü veya<br />
benzer aile yapısı gibi özellikleriyle amirine<br />
benzemesi, onun değerlendirmede daha<br />
yüksek bir not almasına neden olabilir. Buna,<br />
memurun amiri gibi aynı okuldan mezun<br />
olması, aynı mesleki kariyerden geçmiş olması<br />
ya da memurun, amirin bir zamanlar çalıştığı<br />
aynı alt birimlerde çalışıyor olması nedeniyle,<br />
değerlendirmeyi yapan amirinden olumlu not<br />
almasını örnek olarak verebiliriz.<br />
İşler Arasındaki Bağımlılığın Dikkate<br />
Alınmaması<br />
İşbölümünün artmasıyla işler arasındaki bağımlılık<br />
da artmıştır. İşler arasındaki bağımlılık<br />
dikkate alınmadığında, kendisinden önceki<br />
personelin iyi çalışmaması durumunda<br />
verimliliği düşen bir personel, başarısız olarak<br />
değerlendirilebilir. Ya da olağanüstü başarılı bir<br />
kişinin çıktılarını işleyen bir personel, başarılı<br />
olsa da, kendisinden önceki olağanüstü başarılı<br />
personel kadar başarılı olmayabilir ve bu da o<br />
personelin başarısızmış gibi değerlendirilmesine<br />
yol açabilir. Bu durumun tersi de söz<br />
konusu olabilir. Başarısız bir personelin çıktıları<br />
üzerinde çalışan bir diğer personel, gerçekte<br />
çok başarılı olmasa da, çok başarılı gibi<br />
görülebilir.<br />
Önyargılar<br />
Performans değerlendirmelerinde saptayıp<br />
düzeltmesi en güç sorunlardan biri de değerlendirmeye<br />
önyargıların karışmasıdır. Objektif<br />
olmayı başaramama sorununda olduğu gibi,<br />
değerlendiricinin önyargılara sahip olması<br />
değerlendirmenin yönünü değiştirir ve karşılıklı<br />
görüşmelerde elde edilecek sonuçları<br />
etkiler. Etkili bir değerlendirme yapılması,<br />
önyargıların değerlendirme sürecinden temizlenmesini<br />
gerektirir. Kişisel duygular, düşünce<br />
kalıpları ve başka her türlü önyargı, çalışanların<br />
performansları değerlendirilirken bir tarafa<br />
bırakılmalıdır. Önyargılar cinsiyete, yaşa ya da<br />
ırka göre farklı değerlendirmeler yapılmasına,<br />
insanların eğitimlerine ya da ekonomik<br />
durumlara göre kategorize edilmesine, bir grup<br />
insanın o grup içindeki birkaç kişinin davranışına<br />
göre yargılanmasına yol açar. Bireysel<br />
önyargılarının farkına varabilmeleri için,<br />
değerlendiricilerin bir eğitimden geçmesi<br />
gerekebilir.