YenileÅim SeferberliÄi ve Küresel Beyin Gücümüz - Savunma ...
YenileÅim SeferberliÄi ve Küresel Beyin Gücümüz - Savunma ...
YenileÅim SeferberliÄi ve Küresel Beyin Gücümüz - Savunma ...
You also want an ePaper? Increase the reach of your titles
YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.
Yenileşim Seferberliği <strong>ve</strong><br />
Küresel <strong>Beyin</strong> Gücümüz<br />
Prof. Banu ONARAL, Drexel Üni<strong>ve</strong>rsitesi<br />
Dr. Kurtuluş İZZETOĞLU, Drexel Üni<strong>ve</strong>rsitesi<br />
Bilgi, bilim <strong>ve</strong> teknolojiye dayalı çözümlerin<br />
toplumsal yarar <strong>ve</strong> ekonomik<br />
değere dönüşmesi, ‘yenileşim’<br />
(inovasyon) sözcüğüyle ifade edilir.<br />
Yenileşim, toplumları tehdit eden tüm<br />
güçlere karşı en etkin ‘savunma yöntemi’<br />
olarak da düşünülebilir <strong>ve</strong> gü<strong>ve</strong>nlik,<br />
sağlık, gıda, enerji <strong>ve</strong> çevre gibi<br />
yüksek öncelikli toplumsal gereksinimlere<br />
en etkin cevap <strong>ve</strong>ren yaklaşım<br />
olarak algılanabilir. Bu nedenle yenileşimin,<br />
toplumsal kalkınmanın özünü<br />
oluşturan, modern ekonominin temelini<br />
sağlamlaştıran, rekabet gücümüzü<br />
artıran <strong>ve</strong> ulusal bağımsızlığımızı<br />
sağlayan akım olarak irdelenmesi<br />
de mümkündür.<br />
<strong>Savunma</strong> sanayiinin toplumsal yenileşimdeki<br />
rolü, bu geniş bakış açısından<br />
incelendiği takdirde, toplumun<br />
her kesimiyle ilişkilendirilebilir. Nitekim,<br />
batı ekonomilerinde <strong>ve</strong> özellikle<br />
Amerika Birleşik Devletleri’nde, <strong>Savunma</strong><br />
Bakanlığı <strong>ve</strong> savunma sanayii,<br />
bilim <strong>ve</strong> teknoloji eğitimine kapsamlı<br />
destek sağlayan <strong>ve</strong> araştırmageliştirmeye<br />
(Ar-Ge) geniş çaplı yatırım<br />
yapan önemli <strong>ve</strong> güçlü bir sektör<br />
kabul edilmektedir. Birinci Dünya<br />
Harbi’nden itibaren, bilim <strong>ve</strong> teknolojinin<br />
savunma <strong>ve</strong> toplumsal kalkınmadaki<br />
önemi vurgulanmış; uzun vadeli<br />
yüksek eğitim <strong>ve</strong> Ar-Ge programları<br />
<strong>Savunma</strong> Bakanlığı <strong>ve</strong> sanayii tarafından<br />
desteklenmiştir. Çift <strong>ve</strong>ya çok<br />
kullanımlı teknolojik çözümlerin özel<br />
sektöre aktarımıyla, yeni sanayiler<br />
doğmuştur. Örneğin bilim, teknoloji<br />
<strong>ve</strong> girişimde öncü kabul edilen Boston<br />
<strong>ve</strong> San Fransisko kentleri, Amerikan<br />
savunma sanayii yatırımlarının,<br />
çevre üni<strong>ve</strong>rsiteleri, özel sektör <strong>ve</strong> yerel<br />
idareleri güçlendirmesiyle bugünkü<br />
konumlarına ulaşmış; Philadelphia<br />
gibi eşdeğerde eğitim <strong>ve</strong> özel sektör<br />
yapısına sahip yöreleri geride bırakmışlardır.<br />
Son yıllarda, bu birikimlerini,<br />
etkin <strong>ve</strong> doğru zamanlı stratejileriyle<br />
birçok kere katlamış; bilgi ekonomisinin<br />
fırsat <strong>ve</strong> nimetlerinden azami<br />
oranda yararlanabilen küresel çekim<br />
merkezlerine dönüşmüşlerdir. Küresel<br />
rekabete rağmen halen en nitelikli<br />
biliminsanlarını, girişimcileri <strong>ve</strong> yatırımcıları<br />
cezbetmekte ilk sıraları korumaktadırlar.<br />
Bu yükseliş çizgisinde<br />
savunma sanayiinin akademik, özel <strong>ve</strong><br />
diğer kamu sektörleriyle ortaklık <strong>ve</strong><br />
paydaşlıklara açık olması, kritik bir etken<br />
olarak ortaya çıkmaktadır.<br />
Türkiye’nin nitelikli insan <strong>ve</strong> yeraltı<br />
zenginlikleri, ekonomik gücü <strong>ve</strong> jeopolitik<br />
konumu, küresel rekabet açısından<br />
incelendiğinde, kritik dönüşüm<br />
noktasına yaklaştığı görülmektedir.<br />
Ülkemiz, stratejik alanlarda akademik,<br />
özel, kamu <strong>ve</strong> sivil toplum<br />
kaynakları birleştirip heyecan <strong>ve</strong>rici<br />
<strong>ve</strong> evrensel kıstasları barındıran, büyük<br />
hedef projelerine girişmeye hazırlanıyor.<br />
TÜBITAK tarafından derlenen<br />
Vizyon 2023 belgesinde vurgulanan<br />
“Bilim, teknoloji <strong>ve</strong> yenilikte yetkinleşmiş,<br />
üreten, net katma değerini<br />
kendi beyin gücüne göre arttırabilen<br />
bir Türkiye” uzgörüsünü ülke olarak<br />
yakalayabiliriz 1 . Bu bağlamda, <strong>Savunma</strong><br />
Sanayii Müsteşarlığı’nın diğer<br />
bilgi <strong>ve</strong> bilim öncüleriyle girişebileceği<br />
etkileşim düzeni, oynayacağı birleştirici<br />
<strong>ve</strong>ya tamamlayıcı rol <strong>ve</strong> kurabileceği<br />
ortaklıklar ile paydaşlıklar, bu<br />
hassas dengeli denklemi olumlu yöne<br />
itme gücüne sahiptir.<br />
Bilgi Çağında ‘Aslolan İnsan’: Geride<br />
bırakmakta olduğumuz ‘sanayi<br />
çağı’, sermaye, teknoloji <strong>ve</strong> işgücü<br />
yönetimine dayanmaktaydı. “Bilgi<br />
Çağı”nın ana eksenleri ise beyin<br />
gücü <strong>ve</strong> bilgi paylaşımından oluşmaktadır<br />
2 . Bilginin akışı, yayılması, kullanımı<br />
<strong>ve</strong> tüketimi, bu yeni çağı tanımlamakta;<br />
toplumun her kesiminde etkisini<br />
giderek artırmaktadır. Yenileşim<br />
süreçleri kurumlaşırken, yaşam<br />
tarzımız, toplumsal alt <strong>ve</strong> üstyapılarımız,<br />
kurumsal düzenlerimiz, <strong>ve</strong> özellikle<br />
dünya görüşümüz süratle değişmektedir<br />
3 .<br />
Yenileşimde ‘Olay Ortam’: “Yenileşim<br />
Ekosistemleri” kavramıyla anılan<br />
zengin etkileşim ortamları, bilgi toplumunun<br />
oyun sahasını oluşturmakta<br />
<strong>ve</strong> bireyleri, yaratıcı <strong>ve</strong> üretken kılmak<br />
için gerekli kaynakları tümleşmiş<br />
şekilde sunmaktalar. Hızla ilerlemekte<br />
olan bilişim, iletişim <strong>ve</strong> ulaşım teknolojilerini<br />
azami derecede kullanmaktadır.<br />
Bu nedenle, bilgi <strong>ve</strong> insan dolaşımı,<br />
artık zaman <strong>ve</strong> mekan tanımamakta;<br />
denizler aşırı, kıtalar arası işbirlikleri<br />
<strong>ve</strong> güç birlikleri oluşmaktadır.<br />
Bilgi <strong>ve</strong> bilimle donanmış bireyler,<br />
yenilikçi fikirlerini <strong>ve</strong> bu fikirlerden<br />
doğan çözümleri, ağdokuları, güç<br />
birlikleri <strong>ve</strong> diğer ortaklıklar sayesinde<br />
paylaşmakta, pekiştirmekte, olgunlaştırmakta<br />
<strong>ve</strong> hayata geçirmektedir. Çözüm<br />
bekleyen büyük hedefler etrafında<br />
fiziksel <strong>ve</strong>ya sanal olarak birleşen<br />
beyin gücü, etkin işbirlikleri kurabilmektedir.<br />
Bireyler arasındaki etkileşimde<br />
saklı olan değer, özendirici stratejiler,<br />
politikalar <strong>ve</strong> yasal düzenlemeler<br />
sayesinde ekonomik sonuçlara süratle<br />
dönüşmektedir.<br />
12<br />
Ekim 2009
Küresel Çekim Merkezleri: Bilgi çağının<br />
özkaynağı olan biliminsanları,<br />
özgün fikirlerini açık <strong>ve</strong> etkin bir şekilde<br />
paylaşabildikleri çekim merkezlerine,<br />
coğrafya gözetmeksizin, yöneliyorlar.<br />
Fikirlerinin yenilikçi çözümlere<br />
dönüşmesinde kendi yetilerini tamamlayan<br />
işinsanlarına, girişimcilere,<br />
hukukçulara, risk yönetiminde deneyimli<br />
bilirkişilere, yatırımcılara <strong>ve</strong> diğer<br />
kaynaklara kolayca erişebildikleri<br />
yöre <strong>ve</strong> kurumları tercih ediyorlar. Yenilikçi<br />
biliminsanlarını <strong>ve</strong> girişimcileri<br />
risk atılımlarına gönüllendiren yerel,<br />
yöresel <strong>ve</strong>ya ulusal ortamların başlıca<br />
özelliği, alışılagelmiş önleyici, kısıtlayıcı<br />
<strong>ve</strong> cezalandırıcı politikalar yerine<br />
yönlendirici, destekleyici, özendirici<br />
<strong>ve</strong> ödüllendirici yaklaşımları benimsemeleridir.<br />
Çoğunlukla gelişmiş ülkelerde<br />
bulunmakla beraber, beyin gücünün<br />
toplumsal kalkınmadaki önemini<br />
idrak eden gelişmekte olan ülkeler de<br />
süratle uluslararası ‘bilgi kentleri’ kurmaktalar.<br />
Coğrafya kısıtlaması tanımayan<br />
teknoloji bölgeleri, bilim kentleri<br />
<strong>ve</strong> benzer çekim noktaları Brezilya,<br />
Çin, Hindistan, Singapur, Tayvan<br />
<strong>ve</strong>ya Güney Kore gibi ülkelerde, hatta<br />
Orta-Dogu’da, petrol sermayesinin finansmanıyla,<br />
hızla yükseliyor 4,5 .<br />
Yenileşim Kültürü: Bilginin akışkanlığı,<br />
gerek sektörler arası, gerekse küresel<br />
işbirliklerine yol açıyor. Özel<br />
sektörde ‘rekabet öncesi’, savunma sanayiinde<br />
‘gizlilik öncesi’ olarak tanımladığımız<br />
aşamada, üni<strong>ve</strong>rsiteler, özel<br />
<strong>ve</strong> kamu kuruluşları, <strong>ve</strong> meslek, sektör<br />
<strong>ve</strong>ya sivil toplum örgütleri arasındaki<br />
sınırlar eriyor. ‘Yenileşim kültürü’<br />
denebilecek, farklı sektörden bireyleri<br />
<strong>ve</strong> kurumları buluşturan bu melez<br />
çalışma <strong>ve</strong> yaşam şekli, modern hayata<br />
damgasını vuruyor. Aynı hedefi benimseyen<br />
<strong>ve</strong> başarılı sonuca farklı yetenek,<br />
yetkinlik, kaynak, sermaye gibi<br />
değerleri katanların birlikteliğinden<br />
mucizeler doğacağına inanç sonsuz.<br />
Öne çıkan örneklerden biri olan “Fusionopolis”,<br />
Singapur’da daha önce yaşam<br />
bilim cazibe merkezi olarak kurulmuş<br />
olan “Biopolis”i, girişimcilik<br />
<strong>ve</strong> risk yatırım <strong>ve</strong> yöneticiliği açısından<br />
tamamlayıcı bir rol oynamak üzere<br />
tasarlandı <strong>ve</strong> Kasım 2008’de işletmeye<br />
açıldı.<br />
Risk Paylaşımı <strong>ve</strong> Yenileşimin Finansmanı:<br />
Yenileşim ortamlarında<br />
yeşeren yüksek riskli/yüksek kazanımlı<br />
fikirler, ticaretleşme sürecine,<br />
bilimsel <strong>ve</strong> teknolojik olarak kanıtla<br />
başlıyor. Eş zamanlı olarak, fikir<br />
hakları, mevzuat engelleri, prototipleme,<br />
ürün tasarım <strong>ve</strong> üretime dönüşüm<br />
aşamaları, iş geliştirme <strong>ve</strong> pazara<br />
giriş stratejileriyle sınanarak riskin<br />
azalması sağlanıyor. Elbirliği ile ortaya<br />
çıkan iş planı sayesinde risk eşiğini<br />
aşabilen çözümler, toplumun gereksinim<br />
duyduğu ürün, hizmet, süreç<br />
<strong>ve</strong>ya diğer çözümlere dönüşmek<br />
üzere hızla ticaretleşme sürecine giriyor.<br />
Genellikle ekosistemin üni<strong>ve</strong>rsite,<br />
teknopark <strong>ve</strong>ya Ar-Ge merkezi<br />
ayağında doğan <strong>ve</strong> ön kanıtlanma basamaklarını<br />
başarıyla aşan fikirler, kurulu<br />
şirketler <strong>ve</strong>ya kamu kurumlarına<br />
sunuluyor. Bu aşamada lisanslanmayan<br />
<strong>ve</strong>ya başka bir şekilde sahiplenilmeyenler,<br />
girişimcilerin kurdukları<br />
başlangıç firmalarının temelini teşkil<br />
ediyor, “firma fidanlıkları”nda ekonomik<br />
kalkınma ajanslarının <strong>ve</strong> iş meleklerinin<br />
girişim sermaye yatırımlarıyla<br />
filizleniyorlar. Bu serpilme süreci,<br />
ürün <strong>ve</strong>ya firmaların riskini asgariye<br />
indirecek deneme <strong>ve</strong> çalışmalara<br />
odaklanıyor. Geleceğin endüstrisinin<br />
temelini oluşturan bu “filiz firmalar”,<br />
ortaklıklar kurarak büyüme yolunu<br />
seçiyor <strong>ve</strong>ya risk iştahını tatmin<br />
edebilecekleri sektör şirketlerine satış<br />
için pazarlanıyor.<br />
Amerika Birleşik Devletleri’nde<br />
Yenileşim<br />
Amerika Birleşik Devletleri’nin ekonomik<br />
süper-gücüne bilim <strong>ve</strong> teknoloji<br />
rüzgarlarını arkasına alarak eriştiği<br />
bilinmektedir. Daha yakından incelendiği<br />
takdirde, asıl sihirli formül,<br />
Amerikan toplumunun girişimci<br />
ruhunu, bilim <strong>ve</strong> teknolojiye dayanan<br />
yenileşim iradesiyle birleştirebilmiş<br />
olduğunda bulunmaktadır 6 . Diğer<br />
yandan, bilim <strong>ve</strong> teknolojiyi her türlü<br />
iç <strong>ve</strong> dış tehditlere karşı bir savunma<br />
yöntemi olarak benimsemeleri de<br />
bugünkü Ar-Ge kültürünün <strong>ve</strong> yapılanmasının<br />
ardında yatan gerçek olarak<br />
karşımıza çıkıyor. Son yarım asırda,<br />
dünyanın her köşesinden gelen biliminsanlarını<br />
<strong>ve</strong> girişimcileri cezbetmelerinin<br />
<strong>ve</strong> kucaklamalarının, diğer<br />
ülkeleri imrendiren birçok başarı öyküsünün<br />
temelinde yattığı görülüyor.<br />
Bilime dayalı kalkınmayı ağırlık merkezine<br />
oturtmuş olan bu düzenin, artık<br />
ABD toplumunun genlerine işlemiş<br />
olduğunun farkına varılıyor.<br />
ABD’de endüstri devrimi, İngiltere’yle<br />
eşzamanlı olarak 18. yüzyılın ortalarında<br />
başlamış <strong>ve</strong> ilk üni<strong>ve</strong>rsitelerin<br />
kurulmasına paralel gelişmiştir.<br />
Bağımsızlığını kazandığı 1776 yılından<br />
itibaren ABD, büyüyen ekonomik<br />
gücünü, eğitime <strong>ve</strong> bilime yatırım<br />
yaparak pekiştirmiştir. 19. yüzyılın<br />
son çeyreğinden itibaren, özellikle<br />
İç Savaş sırasında, teknolojinin savunmadaki<br />
önemini kavrayan ABD, o<br />
devirde kurulan eyalet üni<strong>ve</strong>rsitelerine<br />
toprak hibe ederek, benzeri görülmemiş<br />
bir akademik seferberliği tetiklemiştir.<br />
Bu dalgayı, aynı yüzyılın sonralarında<br />
çok sayıda özel üni<strong>ve</strong>rsitenin<br />
(Stanford Üni<strong>ve</strong>rsitesi’1881, Drexel<br />
Üni<strong>ve</strong>rsitesi’1881, Rensselaer Politeknik<br />
Enstitüsü’1894 vs) kurulması<br />
takip etmiştir. Yüz yılı aşkın bir süre<br />
önce yaşanan bu süreç, ülkemizde<br />
90’lı yıllardan itibaren sayıları artan<br />
devlet <strong>ve</strong> vakıf üni<strong>ve</strong>rsitelerinin ardı<br />
ardına kurulmasını andıran ilginç bir<br />
tarih sayfasıdır. Dikkat çeken husus,<br />
yeni üni<strong>ve</strong>rsite kurucularının pek çoğunun<br />
bilgi <strong>ve</strong> bilimin toplumsal refaha<br />
dönüşeceğine inanmış girişimciler<br />
olmasıdır.<br />
Birinci Dünya Harbi’nde bilim <strong>ve</strong> teknolojinin<br />
savunmada öneminin öne<br />
çıkmasından ders alan ABD Cumhurbaşkanı<br />
Franklin D. Roose<strong>ve</strong>lt, ilk Bilim<br />
Danışma Kurulu’nu 1933’te kurmuştur.<br />
Bu kurul, Büyük Buhran’a<br />
(Great Depression) bilime yatırım<br />
yaparak cevap <strong>ve</strong>rilmesini ileri sürmüş;<br />
fakat, öneri yasalaştırılamamıştır<br />
7 . İkinci Dünya Harbi’nin kazanılmasında,<br />
bilim <strong>ve</strong> teknolojinin oynadığı<br />
can alıcı rol 8 , 1945 yılında Vannevar<br />
Bush’un ABD Cumhurbaşkanı’na<br />
sunduğu “Bilim, Sonsuz Sınır” adlı raporla<br />
9 (Science, the Endless Frontier),<br />
ABD devlet politikalarında temel<br />
<strong>ve</strong> uygulamalı bilimlerin önemini perçinlemiş,<br />
Ulusal Bilim Kurumu (Nati-<br />
<strong>Savunma</strong> Sanayii Gündemi 13
onal Science Foundation) gibi akademik<br />
<strong>ve</strong> özel sektöre araştırma <strong>ve</strong> geliştirme<br />
fonu sağlayan çeşitli kurumların<br />
temellerinin atılmasına neden olmuştur.<br />
1958 yılında Sovyetler Birliği’nin<br />
Sputnik uydusunu başarıyla uzaya fırlatması,<br />
ABD’nin uzayda üstünlüğünü<br />
kaybetme telaşı içinde, <strong>Savunma</strong><br />
İleri Araştırma Proje Ajansı’nın (Defense<br />
Advanced Research Projects<br />
Agency – DARPA) kurmasına neden<br />
olmuştur. DARPA, bilimsel <strong>ve</strong> teknolojik<br />
sürprizleri öngörmek, hatta bilimsel<br />
sürprizler yaratabilecek yüksek<br />
riskli/yüksek kazanımlı Ar-Ge takımlarını<br />
<strong>ve</strong> projeleri mimlemek <strong>ve</strong> süratle<br />
karar <strong>ve</strong>rip işe girişmek için gerekli<br />
çevik yapıda kurulmuştur. İnternet <strong>ve</strong><br />
GPS dahil olmak üzere bugün yaşamımızın<br />
ayrılmaz parçası olan çözümlerin<br />
pek çoğu, DARPA fonlarıyla yola<br />
çıkmıştır. Son ekonomik krizde de bilime<br />
yapılan yatırım (American Reco<strong>ve</strong>ry<br />
and Rein<strong>ve</strong>stment Act 2009) alışılagelmiş<br />
boyutları dahi aşmıştır 10 .<br />
Diğer bir bakış açısından, ABD’nin<br />
ekonomik başarısı, işe girişme iradesindedir.<br />
Bu sır, bilim <strong>ve</strong> teknolojinin<br />
stratejik öncelikler çerçe<strong>ve</strong>sinde,<br />
uzun vadeli <strong>ve</strong> yeterli kapsamda yatırımlarla<br />
tutarlı <strong>ve</strong> kararlı bir şekilde<br />
desteklenmesi <strong>ve</strong> girişimciliği özendiren<br />
<strong>ve</strong> destekleyen politika <strong>ve</strong> yasal<br />
düzenlemelerin hızla hayata geçirebilmesinde<br />
saklıdır. Amerikan toplumunun<br />
merkeziyetçi yaklaşımlara direnci<br />
<strong>ve</strong> serbest düzene yatkınlığı, zaman<br />
içinde çok sesli <strong>ve</strong> zengin içerikli<br />
bir yüksek eğitim, bilim <strong>ve</strong> teknoloji<br />
Ar-Ge alt <strong>ve</strong> üstyapısının evrimine<br />
neden olmuştur. Dağınık <strong>ve</strong> dağıtık<br />
görüntüsüne rağmen Ar-Ge, işlev,<br />
yönetim, standardizasyon-kalite,<br />
denetim-düzenleme <strong>ve</strong>ya finansmanını<br />
yüklenmiş olan federal, eyalet <strong>ve</strong>ya<br />
yerel sektör ile meslek kurum <strong>ve</strong> örgütlerin<br />
birbirlerini tamamlayıcı görevleri<br />
yüklendiklerini <strong>ve</strong> büyük hedefler,<br />
özellikle tehditler <strong>ve</strong>ya sürprizler<br />
karşısında uyumlu güç birlikleri<br />
kurabildiklerini izlenmektedir. Duruma<br />
ayak uydurabilen, esnek <strong>ve</strong> çevik<br />
örgütlenme kabiliyeti, deneyimlerle<br />
evrilmiş yönetişim (go<strong>ve</strong>rnance)<br />
yöntemlerinde <strong>ve</strong> kurumların sürekli<br />
kendini yenileyebilen <strong>ve</strong> hakketme<br />
kıstaslarına dayanan kadrolarında<br />
aranabilir. Diğer can alıcı husus ise bu<br />
ekosistemi oluşturan kurum <strong>ve</strong> kuruluşların<br />
bilimsel izleme, ölçme, denetleme<br />
<strong>ve</strong> değerlendirme kıstas <strong>ve</strong> standartlarını<br />
benimsemiş olmaları <strong>ve</strong> bu<br />
nedenlerle uyum içinde hareket edebilmeleridir.<br />
Amerikan kültürünün risk alan <strong>ve</strong> yenilgiye<br />
uğrayan bireye gösterdiği hoşgörüyü<br />
de unutmamalıyız. Son yarım<br />
asırda, imrendirici yenileşim öykülerine<br />
imza atmasının <strong>ve</strong> biliminsanlarının<br />
<strong>ve</strong> girişimcilerin çekim merkezi<br />
olmasının en önemli bir nedeni, ‘girişim<br />
sermayesi’ni beceriyle kullanabilen<br />
<strong>ve</strong> değerlendirebilen bir neslin yetişmesi<br />
<strong>ve</strong> risk yatırımlarının kurumsallaşmış<br />
bir sektör haline gelmiş olmasıdır.<br />
‘Yenileşimin finansmanı’ konusunda<br />
ABD küresel anlamda en etkin<br />
<strong>ve</strong> yetkin kuşağı yetiştirmiştir.<br />
Yarım asırlık sürecin 2000’li yıllarda<br />
yavaşlaması <strong>ve</strong> ekonomik göstergelerin<br />
ABD’nin küresel rekabette mesafe<br />
kaybettiğine işaret etmesiyle, Ulusal<br />
Yenileşim Girişimi (National Innovation<br />
Initiati<strong>ve</strong>), Rekabet Konseyi (Council<br />
on Competiti<strong>ve</strong>ness) <strong>ve</strong> benzer örgüt<br />
<strong>ve</strong> kurumlar devreye girdi. Halen<br />
yenileşimi olumsuz etkileyen yapısal<br />
engeller <strong>ve</strong> kısıtlamalar gözden geçiriliyor<br />
<strong>ve</strong> çareler aranıyor. Örneğin, disiplinler<br />
arası <strong>ve</strong> kurumlar arası ortaklıkları<br />
<strong>ve</strong> sektörler arası paydaşlıkları<br />
özendiren Ar-Ge fonları hızla artıyor.<br />
Fikir hakları <strong>ve</strong> mülkiyetleri gibi yenileşimin<br />
hassas dengelerini koruyan yasalar,<br />
bilgi toplumunun şartlarına göre<br />
tekrar ele alınıyor 11 . Üni<strong>ve</strong>rsitelerin <strong>ve</strong><br />
araştırma merkezlerinin, 1980’de çıkan<br />
bir kanun sayesinde devlet fonlarıyla<br />
geliştirilen teknolojilerin fikir<br />
mülkiyetine sahip çıkmasıyla kurulan<br />
Teknoloji Aktarım Ofisleri’nin girişimci<br />
yapıya kavuşmaları için çeşitli<br />
modeller deneniyor 12 . Üni<strong>ve</strong>rsiteler<br />
<strong>ve</strong> araştırma kurumlarında yapılan<br />
buluşların hızla ticaretleşebilmesi<br />
için farklı özyetkinlikleri birlikte çalışmaya<br />
özendiren programlar devlet 13<br />
<strong>ve</strong> özel vakıflar 14 tarafından destekleniyor.<br />
Görüldüğü gibi yenileşim seferberliğiyle<br />
Amerikan toplumu, kaybetmekte<br />
olduğu üstünlüğünü tekrar kazanmak<br />
için azimle çalışıyor.<br />
Türkiye’de Yenileşim Seferberliği<br />
<strong>ve</strong> Yurtdışındaki <strong>Beyin</strong><br />
Gücümüzün Katkısı<br />
Dünyanın 17. büyük ekonomisi olan<br />
Türkiye’nin küresel yenileşim ölçütlerinde<br />
ilk 50 arasına girememesi, endişelendirici<br />
bir durum arz etmekle<br />
beraber, toplumsal araştırmalar, halkımızın<br />
yenileşime he<strong>ve</strong>sinin <strong>ve</strong> yatkınlığının<br />
akranlarımızdan üstün olduğunu<br />
kanıtlayan umutlu sonuçlar<br />
<strong>ve</strong>rmektedir. Ar-Ge harcamalarının<br />
GSMH içindeki payı hala %1 altındadır;<br />
fakat, artış hızı ümit <strong>ve</strong>ricidir<br />
<strong>ve</strong> %2 civarında seyreden Avrupa<br />
ortalamasına doğru tırmanması planlanmaktadır.<br />
Belki en umut <strong>ve</strong>rici yön,<br />
halk arasında <strong>ve</strong> medyada giderek artan<br />
çözümcü, olumlu <strong>ve</strong> yenilikçi ifadelerin,<br />
soruna odaklı çaresiz <strong>ve</strong> kötümser<br />
söylemin yerini süratle almasıdır.<br />
Diğer yandan, özgün <strong>ve</strong> özerk<br />
sanayinin, toplumsal kalkınma <strong>ve</strong> ulusal<br />
egemenliğimizin vazgeçilmez şartı<br />
olduğu toplumun her kesiminde kabul<br />
edilmesidir.<br />
Güçlü Türkiye’ye Doğru Yenileşim<br />
Seferberliği <strong>ve</strong> Yurtdışındaki <strong>Beyin</strong><br />
Gücümüz: Yurtdışından izlenebildiği<br />
kadarıyla, son yıllarda zenginleşen<br />
yenileşim altyapımızı oluşturan<br />
sivil toplum, meslek <strong>ve</strong> sektör örgütleri,<br />
üni<strong>ve</strong>rsiteler, kamu kurumları, basın<br />
<strong>ve</strong> yayın organları, yenileşim kavramlarının<br />
yaygınlaşması için başarılı<br />
kampanyalar başlattılar 1,15,16 . Böylelikle,<br />
yenileşimin toplumsal kalkınmamızın<br />
can damarı olduğu bilinci süratle<br />
yerleşmiş bulunuyor.<br />
Güçlü Türkiye’ye giden yolun rüştünü<br />
ispat etmiş, özgün tasarımları <strong>ve</strong> yüksek<br />
kaliteli üretimi ile küresel rekabete<br />
soyunmuş bilgi toplumundan geçtiği,<br />
artık toplumsal benliğimize işlemiş<br />
durumda. Bu aşamayı, ulusal çıkarlarımız<br />
doğrultusunda, toplumsal gerçeklerimizi<br />
göz önüne alarak, sanayi<br />
devrinde yapılmış yatırımları <strong>ve</strong> birikimleri<br />
sahiplenerek, kendimize özgü<br />
yaklaşımlarla <strong>ve</strong> kendi uzmanlarımızla<br />
gerçekleştirmenin en sağlıklı <strong>ve</strong> sürdürülebilir<br />
yol olduğu konusunda fikir<br />
birliği mevcut 17 .<br />
Bilgi toplumuna geçişimizin, gelişmiş<br />
ülkelere benzemeyeceği de muhakkak.<br />
Başlangıç noktamızın farklı ol-<br />
14<br />
Ekim 2009
ması, bizi özel strateji <strong>ve</strong> politikaları<br />
arayıp bulmaya zorluyor. Küreselleşmenin<br />
fırsatları kadar tehditlerini de<br />
sağduyulu <strong>ve</strong> bilime dayalı yöntemlerle,<br />
ortak aklımızla, tüm kaynak <strong>ve</strong><br />
birikimlerimizi birleştirerek lehimize<br />
çevirmek zorundayız. Bu bağlamda,<br />
yurtdışında oluşmuş olan beyin gücümüzün<br />
bilgi, beceri, yetenek <strong>ve</strong> deneyim<br />
dağarcığını, bu geçişte azami şekilde<br />
değerlendirmemizin bize stratejik<br />
avantaj sağlayacağı ortadadır.<br />
Söylemden Eyleme: Toplumumuz<br />
yenileşim seferberliğine hazırdır <strong>ve</strong><br />
bir an ev<strong>ve</strong>l söylemden ulusal kapsamda<br />
eyleme geçme arzusundadır.<br />
Bu atılım, Ata’mızın “En hakiki mürşit<br />
ilimdir“ ilkesini benimsemiş, bilgi<br />
<strong>ve</strong> bilimle donanmış, yetkin, aydın <strong>ve</strong><br />
çağdaş genç kuşağımız sayesinde başarıya<br />
ulaşacaktır. Onları en <strong>ve</strong>rimli<br />
kılacak ortamları hazırlamak, kurumsal<br />
<strong>ve</strong> yasal engelleri, kısır mevzuatı<br />
<strong>ve</strong> bürokrasiyi söküp atmak, özendirici,<br />
ödüllendirici <strong>ve</strong> düzenleyici politikaları<br />
i<strong>ve</strong>dilikle yerleştirmek, özel<br />
<strong>ve</strong> kamu sektöründe birikmiş sermayemizi<br />
bir araya getirip yenileşim seferberliğine<br />
adamak, birincil görevimizdir.<br />
Aynı zamanda, yurtdışında bulunan<br />
müthiş beyin gücümüzü, bu atılımda<br />
en etkin şekilde değerlendirmemiz<br />
gerekir. Tayvan, Güney Kore, Çin <strong>ve</strong><br />
Hindistan gibi ülkeler, kalkınma hamlelerinde<br />
bu cevheri akılcı yaklaşımlarla<br />
kullanarak kritik avantaj sağlamıştır.<br />
Halen yurtdışında çalışan biliminsanlarımızın<br />
birikim <strong>ve</strong> deneyimlerinden,<br />
sürdürülebilir bilgi <strong>ve</strong> bilim<br />
köprüleri kurarak yararlanılmalıdır.<br />
2004 yılında ABD’de kurulan Türk<br />
Amerikan Biliminsanları <strong>ve</strong> Akademisyenleri<br />
Derneği (Turkish American<br />
Scientist and Scholars Association<br />
(TASSA): www.tassausa.org) bu<br />
misyonu yüklenmiş, Türk Bilimler<br />
Akademisi, Ulusal İnovasyon Girişimi<br />
gibi kurum <strong>ve</strong> derneklerle paydaşlıklar<br />
geliştirmiştir.<br />
Cumhuriyet Tarihimizde Yenileşim:<br />
Tarihimiz halkımızın mucizeler<br />
yaratma yeteneğini tüm dünyaya<br />
ispatladığı örneklerle bezenmiştir.<br />
87 yıl önce Kurtuluş Savaşı’nı zaferle<br />
noktaladıktan sonra girişilen eğitim<br />
seferberliği çağdaş toplumlar arasında<br />
hakkettiğimiz konuma doğru ilerlememizin<br />
miladı sayılabilir. Cumhuriyetin<br />
ilk on yılında toplumsal kalkınma<br />
yolunda ulusal eğitim, altyapı <strong>ve</strong><br />
sanayileşmede kaydedilen ilerleme efsanelere<br />
konu olacabilecek inanılmaz<br />
öz<strong>ve</strong>ri <strong>ve</strong> başarı öyküleriyle doludur 18 .<br />
İkinci on yıl, yani 30’lu yıllarda, piyasa<br />
dinamiklerini göz önünde bulundurarak<br />
kurulan kamu kurumlarının yanı<br />
sıra Ata’mızın ‘sanayi neferlerim’ diye<br />
andığı girişimcilerinin de katkılarıyla<br />
hızlanan ‘sanayi seferberliği’ benzeri<br />
görülmedik bir toplumsal dönüşüm<br />
serü<strong>ve</strong>nine sahne olmuştur. <strong>Savunma</strong><br />
sanayii dahil bir çok sektörde özgün<br />
tasarım <strong>ve</strong> üretime dayalı endüstrinin<br />
temelleri atılmıştır 19 .<br />
Dışa Güdümlü Dönem: İkinci Dünya<br />
Harbi’nden sonra hızını yitiren kalkınma<br />
sürecimiz, dışa güdümlü bir<br />
modele sürüklenmiş, savunma sanayiimiz<br />
dahil olmak üzere birçok sanayi<br />
kolumuz yabancı devlet <strong>ve</strong> şirket<br />
tekellerinin boyunduruğu altına girmiş,<br />
revaçtan düşmüş lisanslarla düşük<br />
katma değerli üretim yapmak zorunda<br />
kalmış, montaj <strong>ve</strong> fasona mahkum<br />
olmuş <strong>ve</strong>ya tamamıyla ortadan<br />
kalkmıştır 20 . Özellikle savunma sanayiinin<br />
dışa güdümlülüğün sakıncaları,<br />
1974 Kıbrıs Buhranı ile açığa çıkmıştır.<br />
80’li yıllarda hızlanan Türk Silahlı<br />
Kuv<strong>ve</strong>tleri’ni güçlendirme çalışmaları<br />
sonucu, 1985 yılında kurulan <strong>Savunma</strong><br />
Sanayii Müsteşarlığı, savunma bilim<br />
<strong>ve</strong> teknolojilerinde yetenek <strong>ve</strong> bilgi<br />
dağarcığı geliştirme <strong>ve</strong> üretimi arttırma<br />
sorumluluğunu yüklenmiştir.<br />
Aynı yıllarda eğitim <strong>ve</strong> bilim dünyamız<br />
da benzer bir dönem yaşamış <strong>ve</strong><br />
batıdan alınan yüzeysel modeller, toplumsal<br />
gerçeklerimize <strong>ve</strong> değerlerimize<br />
uyarlanmadan kabullenilmiştir<br />
21 . Hazır çözümler, bilim <strong>ve</strong> teknolojide<br />
özgün katkılar yapmanın zahmetine,<br />
yeni tasarımın kendini kabul<br />
ettirme sürecinde <strong>ve</strong>rilen çetin mücadeleye<br />
yeğlenmiştir. Bu yıllarda, hayli<br />
biliminsanımız yurtdışında çalışmayı<br />
tercih etmiş; eğitim için gidenlerin<br />
büyük kısmı, dönüşlerini ertelemişlerdir.<br />
Geride bıraktığımız bu devrin<br />
izleri hala öğretim sistemimizi etkilemekte<br />
<strong>ve</strong> reform çağrıları giderek<br />
artmaktadır 22 . Küresel sıralamalarda<br />
sadece beş üni<strong>ve</strong>rsitemizin dünyadaki<br />
ilk beş yüz üni<strong>ve</strong>rsiteler listesine 23 girebilmiş<br />
olması da yukarıda değindiğimiz<br />
dışa bağımlılık devrinin sonuçlarıdır.<br />
Gerek yüksek eğitimde kendini<br />
ispat etmiş üni<strong>ve</strong>rsiteler, gerekse son<br />
yıllarda hizmete giren vakıf <strong>ve</strong> devlet<br />
üni<strong>ve</strong>rsiteleri özgün yaklaşımlarla,<br />
çağdaş akademik kıstasları yakalamaya<br />
çaba göstermekte <strong>ve</strong> iyi örneklerin<br />
sayısı hızla artmaktadır. Yüksek öğretimde<br />
kurumsal yapının özerkleşmesine<br />
paralel olarak, girişilecek yenilikçi<br />
akademik atılımlar ile küresel konumumuzun<br />
süratle iyileşeceği açıktır.<br />
Başarı Öykülerimiz: Gerek bilim <strong>ve</strong><br />
teknoloji geliştirmede gerekse sanayide<br />
yukarıda bahsettiğimiz dönemde<br />
uğradığımız kan kaybına rağmen,<br />
dünyada, ses getiren başarılar sergilenmiştir.<br />
Yurtdışından ilgi <strong>ve</strong> bazen<br />
gıpta ile izleyebildiğimiz örnekler arasında,<br />
Eskişehir’de Anadolu Üni<strong>ve</strong>rsitesi<br />
<strong>ve</strong> Osman Gazi Üni<strong>ve</strong>rsitesi’nin<br />
yörede kümelenmiş seramik <strong>ve</strong> malzeme<br />
sektörü <strong>ve</strong> yerel sanayi <strong>ve</strong> ticaret<br />
odalarıyla kurduğu işbirliği sayesinde<br />
sunduğu sanayi Ar-Ge’siyle tümleşmiş<br />
endüstriyel doktora programı,<br />
Orta Doğu Teknik Üni<strong>ve</strong>rsitesi’nin<br />
Teknopark’ında savunma sanayii fonları<br />
ile desteklenen genç firmaların<br />
yabancı medyada konu edilen başarı<br />
öyküleri, Avrupa Birliği tarafından<br />
desteklenen E-Biltem (Ege Üni<strong>ve</strong>rsitesi<br />
Bilim <strong>ve</strong> Teknoloji Uygulama<br />
<strong>ve</strong> Araştırma Merkezi) mükemmeliyet<br />
merkezini sayabiliriz. İlginç bir<br />
bilim köprüsü örneği olarak, “Sağlık<br />
için İzmir” teması altında kurulmakta<br />
olan İNOVİZ’den söz etmek yerinde<br />
olabilir. İNOVİZ, Ege Serbest Bölgesi<br />
A.Ş., İzmir Kalkınma Ajansı, Ege<br />
Bölgesi Sanayi Odası <strong>ve</strong> yöresel sağlık<br />
sektörünün Ege <strong>ve</strong> Dokuz Eylül Üni<strong>ve</strong>rsiteleri<br />
ile İzmir Yüksek Teknoloji<br />
Enstitüsü’nün kurduğu konsorsiyumla<br />
birleşmiş <strong>ve</strong> TASSA üyelerinin katılımıyla<br />
2009 yılı başlarından itibaren<br />
çalışmaya başlamıştır. Program odakları,<br />
sağlık bilim <strong>ve</strong> teknolojilerinde<br />
Ar-Ge, teknoloji transferi <strong>ve</strong> uluslararası<br />
yüksek lisans <strong>ve</strong> doktora derecesinden<br />
oluşmaktadır.<br />
Son yıllarda sanayimiz kalite devrimini<br />
başarıyla gerçekleştirmiş öncü<br />
sektörlerimiz, Ar-Ge’ye dayalı özgün<br />
<strong>Savunma</strong> Sanayii Gündemi 15
ürünlerle yurtdışı pazarlarına açılmaya<br />
başlamıştır. TÜBİTAK, Milli <strong>Savunma</strong><br />
Bakanlığı, Sanayi <strong>ve</strong> Ticaret<br />
Bakanlığı <strong>ve</strong> Devlet Planlama Teşkilatı,<br />
farklı açılardan yenileşimi körükleyen<br />
<strong>ve</strong> birbirlerini tamamlayan yönlendirici<br />
<strong>ve</strong> destekleyici programları<br />
devreye sokarak, bu yöndeki gelişmeleri<br />
çeşitlendirmiştir. SAN-TEZ (Sanayi<br />
Tezleri), Tekno-Girişim <strong>ve</strong> İŞ-<br />
BAP (Bilimsel <strong>ve</strong> Teknolojik İşbirliği<br />
Ağları <strong>ve</strong> Platformları Kurma Girişimi<br />
Projeleri) gibi yenilikçi kavramlarla<br />
şekillenmiş programlar, akran ülkeleri<br />
imrendiren düzenlemelere yol açmakta;<br />
sanayicilerimizin Ar-Ge’ye dayalı<br />
ihtiyaçlarının, üni<strong>ve</strong>rsite-sanayi<br />
işbirliği ile çözüme kavuşturulmasını<br />
hedeflemektedir.<br />
Yenileşim Seferberliğinde<br />
<strong>Savunma</strong> Sanayii<br />
Güç birlikleri: Küresel rekabette mücadelemiz<br />
birbirimizle değil, dünyadaki<br />
rakiplerimizledir. Ekonomimiz<br />
bir bütün olduğuna göre, toplumsal<br />
kalkınmamız savunma, sağlık <strong>ve</strong> gıda,<br />
enerji ulaşım <strong>ve</strong> çevre gibi toplumsal<br />
önceliklerimize yönlendireceğimiz<br />
yatırımlarla orantılı olacaktır. Ulusal<br />
önceliklerimiz <strong>ve</strong> stratejik çıkarlarımız<br />
doğrultusunda heyecan <strong>ve</strong>rici büyük<br />
hedef atılımlarını, akılcı stratejilerle<br />
<strong>ve</strong> doğru politikalarla, tüm güç<br />
<strong>ve</strong> kaynaklarımızı seferber ederek gerçekleştirebileceğimiz<br />
açıktır. Evrensel<br />
ölçme, izleme, değerlendirme <strong>ve</strong> denetleme<br />
kıstaslarını benimseyerek, öz<br />
kültür <strong>ve</strong> değerlerimizi dikkate alarak<br />
geliştireceğimiz hakketme <strong>ve</strong> liyakata<br />
dayalı yöntemleri kullanarak şeffaf,<br />
açık <strong>ve</strong> katılımcı yönetişim ile bir araya<br />
gelebilmemiz mümkündür. Gizlilik<br />
<strong>ve</strong> rekabet öncesinde, savunma sanayiinin<br />
diğer sektörlerle paydaşlığı, tarafsız<br />
bölge konumu nedeniyle, toplumun<br />
her katmanında arzu edilen, fakat<br />
ülkenin genelinde gerçekleştirilemeyen<br />
güç birliğini tetikleyebilir.<br />
Çok Kullanımlı Teknolojiler: Teknoloji<br />
platformlarının uygulama ayırt<br />
etmediği gerçeğini kabul edersek, savunma<br />
sanayiini sivil sanayiden soyutlayamayız.<br />
Bilgi <strong>ve</strong> biliminsanlarımızın<br />
sanayiler arası dolaşımı sayesinde,<br />
sektörler arası karşılıklı besleme<br />
<strong>ve</strong> dayanışma, güçlü bir ekonominin<br />
birincil koşuludur. <strong>Savunma</strong> sanayiinin<br />
diğer sektörlerde gelişen teknolojilere,<br />
özellikle çift <strong>ve</strong>ya çok kulanım<br />
yeteneği olan çözümlere yatırım yapması,<br />
yeni sanayi kollarının kurulmasına<br />
yol açabilir <strong>ve</strong> toplumsal kalkınmamıza<br />
ciddi bir ivme kazandırabilir.<br />
Özellikle, sağlık <strong>ve</strong> enerji çözümlerinin<br />
geri kazanımı, önemli boyutlara<br />
ulaşabilir.<br />
<strong>Savunma</strong> Ar-Ge Fonları: <strong>Savunma</strong><br />
sanayii Ar-Ge yatırımlarının bir kısmını<br />
çok kullanımlı teknolojilere doğrultarak<br />
bilime dayalı ekonomiye geçişimizi<br />
hızlandırabiliriz. Bu konuda<br />
çevik hareket edebilen, yetenek <strong>ve</strong><br />
çözüm avcılığı yapabilen, diğer Ar-Ge<br />
destek kurumlarını tamamlayan bir<br />
yapının tercih edilmesi yararlı olacaktır.<br />
Teknolojinin ‘derin tatkik’i (due diligence)<br />
<strong>ve</strong> değerlendirilmesi, yatırım,<br />
sermaye <strong>ve</strong> risk yönetimi ile ticari sürdürülebilirlik<br />
konularında deneyimli<br />
kadroların kurulması <strong>ve</strong> yetişmesi,<br />
sadece savunma sanayiinin değil, tüm<br />
ülkenin çıkarınadır.<br />
Yeni Kuşağın Eğitimi <strong>ve</strong> Yenileşim<br />
Ortamları: Kalkınmanın öz cevheri<br />
olan yenilikçi neslin eğitimine, yenileşim<br />
ekosisteminin geniş yelpazesini<br />
göz önünde bulundurarak destek sağlamak,<br />
yeteneklerini pekiştiren <strong>ve</strong> <strong>ve</strong>rimliliklerini<br />
arttıran ortamların hazırlanmasında,<br />
akademik, özel sektör<br />
kurumlarıyla, kamu <strong>ve</strong> yerel yönetimlerle<br />
işbirliği yapmak da savunma<br />
sanayiinin amaçları arasında yer tutmalıdır.<br />
Endişe <strong>ve</strong>rici bir istatistik, sanayide<br />
bağımsız Ar-Ge yapma yetisine<br />
sahip, sosyal <strong>ve</strong> temel bilimlerden<br />
uygulamalı konulara <strong>ve</strong> mühendisliğe<br />
kadar uzanan bir spektrum üzerinde<br />
doktoralı <strong>ve</strong>ya benzer deneyimli<br />
gençlerimizin sayısının, küresel<br />
normlara göre hayli düşük olmasıdır.<br />
Bu açığın kapatılmasında, savunma<br />
sanayii önemli bir rol oynayabilir.<br />
Özellikle teknolojinin gelişmesi <strong>ve</strong> yönetimi,<br />
yenileşim hukuku (fikir hakları,<br />
mevzuat vs) <strong>ve</strong> finansmanı konularında,<br />
yetkinlik dağarcığımızın zenginleşmesi<br />
için hiçbir yatırımdan kaçınmamamız<br />
gerekmektedir.<br />
Yurtdışındaki <strong>Beyin</strong> Gücü: Yukarıda<br />
aranan uzmanlık konularında eğitim<br />
görmüş <strong>ve</strong> deneyim kazanmış<br />
pek çok genç <strong>ve</strong>ya yetişkin yurttaşımız<br />
halen yurtdışında bulunmaktadır.<br />
Bazı tahminlere göre, sadece Kuzey<br />
Amerika’da yaşayan biliminsanlarımızın<br />
sayısı 15.000’i bulmuştur. Ayrıca,<br />
çeşitli kademelerde okuyan geniş bir<br />
öğrenci kitlemiz bulunmaktadır. Yenileşim<br />
seferberliğinde bu cevherimizi<br />
işlemek <strong>ve</strong> toplumsal kalkınmamızda<br />
değerlendirmek görevimizdir. Üni<strong>ve</strong>rsiteler,<br />
özel sektör, kamu kuruluşları<br />
<strong>ve</strong> özellikle TÜBİTAK, Devlet Planlama<br />
Teşkilatı, Sanayi <strong>ve</strong> Ticaret Bakanlığı<br />
<strong>ve</strong> Türkiye Odalar <strong>ve</strong> Borsalar<br />
Birliği ile ortaklaşa bu beyin gücümüze<br />
ulaşmak <strong>ve</strong> ülkemize geri dönüşlerini<br />
kolaylaştırmak için yapılacak fedakarlıklar<br />
yerinde olacaktır. İlk aşamada,<br />
TÜBİTAK’ın ARBİS <strong>ve</strong>ya benzer<br />
<strong>ve</strong>ritabanı, uluslararası bilgiyi derleyen,<br />
konu <strong>ve</strong> uzmanlık anahtar sözcükleriyle<br />
<strong>ve</strong>ya yöreye göre aranabilen<br />
bir altyapıya dönüştürülebilir. Bu bilgi<br />
<strong>ve</strong> bilim dağarcığımıza etkin bir şekilde<br />
erişebilmemiz, bilim köprülerini<br />
yenileşim girişimlerinde etkin bir şekilde<br />
değerlendirmemiz, çığır açabilir.<br />
Büyük Hedefimiz: Türkiye’mizin<br />
kültür <strong>ve</strong> tarih zenginliklerini bilgi,<br />
bilim <strong>ve</strong> yenileşimle harmanlıyarak<br />
ulusal kalkınmada değerlendirmektir.<br />
Ata’mızın akıl <strong>ve</strong> bilimden oluşan manevi<br />
mirasını hakkettiğimizi, yenileşim<br />
seferberliğinin başarısıyla kanıtlamalıyız.<br />
Bu yolda sabır, sebat, dayanma<br />
gücü <strong>ve</strong> inançla yürümeliyiz <strong>ve</strong> gelecek<br />
kuşakların adına geleceği yakalamalıyız.<br />
Bir Örnek: Asker Eğitiminde<br />
<strong>Beyin</strong> İşlevlerinin İzlenmesi<br />
Aşağıdaki örnekte, yukarıda değinilen<br />
kavramlar <strong>ve</strong> öne sürülen öneriler, optik<br />
beyin görüntülemeye dayalı somut<br />
bir örnek çerçe<strong>ve</strong>sinde ele alınmaktadır.<br />
Asker eğitimine paralel olarak, sivil<br />
eğitim <strong>ve</strong> beyin sağlığı tanı <strong>ve</strong> tedavilerinde<br />
öncül çözümlere temel<br />
oluşturacak çok kullanımlı bir teknoloji<br />
platformu olan kızıl-ötesi ışıkla<br />
“işlevsel beyin izleme (fNIR)” yöntemi<br />
açıklanmaktadır. Bu çalışmanın<br />
ilginç yönü, bilgi toplumunun gelecek<br />
evrimi olarak öngörülen ‘beyin<br />
toplumu’nun (neurosociety) ilk işa-<br />
16<br />
Ekim 2009
etlerinden biri olabilecek nitelikte bir<br />
beyin görüntüleme teknolojisine dayanmasıdır<br />
24 .<br />
Geleceğin askeri, görevlerinde hızla<br />
uzmanlaşabilmeli <strong>ve</strong> kazandığı becerileri<br />
her türlü savaş sahasında etkin<br />
bir şekilde sergileyebilmelidir. Bu nedenle,<br />
dünya ordularında asker eğitimine<br />
yoğun kaynak <strong>ve</strong> uzun zaman<br />
ayrılmakta <strong>ve</strong> yeni asker eğitim teknikleri<br />
<strong>ve</strong> simülasyon yöntemleri geliştirilmektedir.<br />
Göre<strong>ve</strong> uygun asker<br />
seçimi sağlanabilir <strong>ve</strong> acemilikten uzmanlığa<br />
geçiş süresi azaltılabilirse, yapılan<br />
yatırımlarda ciddi bir azalma<br />
kaydedilecektir. Doğru göre<strong>ve</strong> yerleştirilme<br />
<strong>ve</strong> hızla beceri kazanma, sadece<br />
simülasyonlar sırasında kaydedilen<br />
davranış başarısının ölçülmesiyle değil,<br />
beyin işlevlerinin <strong>ve</strong> bilişsel durumun<br />
(cogniti<strong>ve</strong> state) etkili bir şekilde<br />
izlenmesi yoluyla, gü<strong>ve</strong>nilir bir şekilde<br />
sağlanabilir. Eğitim sırasında bellek,<br />
dikkat <strong>ve</strong> problem çözme gibi yetilerde<br />
değişimler gözlendiği <strong>ve</strong> uzmanlaşma<br />
sırasında beynin kullanılan alanlarında<br />
farklılaşma olduğu bilimsel olarak<br />
kanıtlanmıştır 25 .<br />
Bu teknolojiler sayesinde, “işleyen bellek”<br />
<strong>ve</strong> “dikkat” gibi beyin fonksiyonlarını<br />
ölçmekle kalmayıp insan beyni,<br />
uzmanlaşma <strong>ve</strong> performans arttırma<br />
döngülerinin bir öğesi haline gelir.<br />
Bu döngüde beynin etkin rol oynaması,<br />
Şekil-1’de gösterildiği gibi, yeni<br />
<strong>ve</strong> doğal ortamlara uygun beyin işlevleri<br />
görüntüleme teknolojileri ile sağlanabilir.<br />
Kızıl-Ötesi Işığa Dayalı <strong>Beyin</strong> İşlev<br />
İzleme Yöntemi (fNIR): Son yıllarda<br />
laboratuarımızda <strong>ve</strong> diğer akran<br />
merkezlerde, kızıl-ötesi işaret ile<br />
beynin yüzeyindeki korteks tabakasını<br />
tarayan teknoloji, temel <strong>ve</strong> uygulamalı<br />
çalışmalarla geliştirilmiş, functional<br />
near-infrared spectroscopy<br />
(fNIR) adı altında sahada <strong>ve</strong> klinikte<br />
ön-denemeler başarılı olmuştur. Kabaca,<br />
fNIR işareti korteksi kaplayan<br />
kılcal damarlardaki kanın oksijenlenme<br />
seviyesini ölçmektedir. Bu yöntemin<br />
diğer işlevsel beyin görüntüleme<br />
teknolojilerine karşılaştırıldığında en<br />
önemli özelliği, taşınabilirliği <strong>ve</strong> doğal<br />
ortamlara uyarlanabilirliğidir. Ayrıca,<br />
beynin elektrik işaretlerini takip eden<br />
EEG işaretiyle de tamamlayıcı özellikleri<br />
bulunmaktadır.<br />
fNIR’in optik tabanlı olması, ekonomik<br />
<strong>ve</strong> kolayca üretilmesine izin <strong>ve</strong>rmektedir.<br />
Kızıl ötesi ışık dokuya yollanarak,<br />
dokuyla etkileşime girdikten<br />
sonra geri dönüşünde Şekil-2‘de gösterilen<br />
sistemle ölçülebilmektedir.<br />
Yukarıda değindiğimiz gibi ışık <strong>ve</strong><br />
doku arasındaki etkileşim, kılcal damarlardaki<br />
kanda gerçekleşir; ışık alyuvarlar<br />
(hemoglobin) tarafından kısmen<br />
emilir, kısmen yansır. Işığın emilme<br />
miktarı, oksijen-bağlı-hemoglobin<br />
(oxy-hemoglobin) miktarı ile doğru<br />
orantılı olarak değişir. Bilindiği gibi,<br />
sinir hücrelerinin çalışması için gerekli<br />
olan oksijen, hücrelere kandaki<br />
hemoglobinle ulaşır. Beynin çalışmasıyla<br />
oksijene talep <strong>ve</strong> dolayısıyla, temiz<br />
kan arzı artar. Kandaki oksijenbağlı-hemoglobin<br />
molekül sayısının<br />
artmasına, dolayısıyla gönderilen kızıl<br />
ötesi ışığın daha çok emilmesine neden<br />
olur 26 . Bu fiziksel ilkeye dayanan<br />
fNIR, sinir hücrelerinin çalışmasına<br />
orantılı işaret <strong>ve</strong>rir; dolayısıyla beyin<br />
işlevlerindeki değişimin nicelikli izlenmesini<br />
sağlar.<br />
Asker eğitimi uygulamasında fNIR,<br />
beynin işlemesini doğrudan izleyerek<br />
şu <strong>ve</strong>rileri sağlamaktadır: i. eğitilen kişinin<br />
bilişsel durum <strong>ve</strong> gelişimi, ii. simülasyona<br />
dayalı eğitimde acemiden<br />
<strong>Beyin</strong> Görüntüleme<br />
Eğitim Simülasyonları ile<br />
<strong>Beyin</strong> Fonksiyonlarının<br />
Müşterek Çalışması<br />
Hızlandırılmış Etkili Beceri Kazanma <strong>ve</strong><br />
Görev Performansını En Optimum Düzeye<br />
Çıkartacak Daha Gelişmiş Arayüz <strong>ve</strong><br />
Strateji Geliştirme<br />
Şekil 1. <strong>Beyin</strong> işlevlerinin izlenebildiği <strong>ve</strong> müşterek çalışabildiği yeni<br />
uzmanlık kazanma <strong>ve</strong> performans arttırma modeli<br />
uzman seviyesine geçişi <strong>ve</strong> uzmanlaşmanın<br />
tamamlandığını, iii. sahada görev<br />
sırasındaki bilişsel durumu.<br />
Diğer Kullanım Alanları <strong>ve</strong> Disiplinlerarası<br />
Takım: Asker <strong>ve</strong> öğrenci<br />
eğitim <strong>ve</strong> öğrenimi dışında fNIR<br />
teknolojisi çeşitli sağlık çözümlerinde<br />
de umut vaat etmektedir. Özellikle,<br />
beyin <strong>ve</strong> akıl hastalıklarının <strong>ve</strong> bilişsel<br />
yetersizliklerin tanı <strong>ve</strong> tedavisinde,<br />
geniş bir klinik uygulama yelpazesi<br />
bulunmaktadır. Üni<strong>ve</strong>rsitemizde <strong>ve</strong><br />
ortak laboratuarlarda sürmekte olan<br />
araştırmalar arasında, anestezi derinliği<br />
ölçümü, beyin travma rehabilitasyonu,<br />
bağımlılık takibi, kaybedilmiş<br />
hareketi öğrenme, çocuklarda dikkat<br />
toplama, bebeklerde bilişsel gelişme,<br />
yaşlılarda bilişsel gerileme çalışmaları<br />
bulunmaktadır. ALS (amyotrophic<br />
lateral sclerosis) <strong>ve</strong> benzeri kas-iskelet<br />
kontrolünü kaybetmiş hastaların beyni<br />
ile bilgisayar arasındaki iletişim<br />
arayüzünde, beyin işaretlerini kullanmak<br />
da fNIR’in sağlık uygulamalarında<br />
potansiyelini gösteren örneklerdir<br />
27,28 . Araştırma takımlarımız, biyomedikal<br />
mühendisler, yazılım, iletişim,<br />
aygıt <strong>ve</strong> sistem tasarımcıları, sayısal<br />
işaret işlemcileri, beyin bilimcileri,<br />
bilişsel <strong>ve</strong> klinik psikologlar, nörologlar,<br />
akıl sağlığı <strong>ve</strong> beyin etiği uzmanları<br />
(neuroethics) yanında teknoloji yöneticileri,<br />
işinsanları, girişimciler, hukukçular<br />
<strong>ve</strong> yatırımcılardan oluşmak-<br />
<strong>Savunma</strong> Sanayii Gündemi 17
tadır. Teknolojinin diğer temel <strong>ve</strong>ya<br />
klinik araştırmacılara dağıtımını sağlamak<br />
<strong>ve</strong> bazı sağlık uygulamalarını<br />
piyasaya şartlarına uygun tarzda gelişmesini<br />
hızlandırmak üzere, başlangıç<br />
firmaları kurulmuştur.<br />
(a)<br />
(b)<br />
Şekil-2: a) fNIR duyargaç; b) fNIR ölçümü sırasında bir denek<br />
Uygulama Örneği: fNIR Sisteminin<br />
Bilişsel Sürecinin Gerçek Zamanlı<br />
İzlemede Kullanımı: 2001 yılında,<br />
DARPA, “Augmented Cognition<br />
(AugCog) – Arttırılmış Biliş” adlı<br />
yeni bir araştırma programı başlattı 29 .<br />
Bu program, İnsan-Bilgisayar Etkileşimi<br />
<strong>ve</strong> Bilişsel Bilim alanlarının son<br />
yıllarda süregelen ortak çalışmalarını,<br />
daha üst düzeye çıkartmayı amaç<br />
edinmiş <strong>ve</strong> bilişsel süreçleri gerçek zamanda<br />
izleyebilen teknolojilerin gelişimine<br />
yatırım olanağı sağlamıştır.<br />
Amaçlanan, kullanıcının beynini, yani<br />
bilişsel durumunu, yeni geliştirilmekte<br />
olan İnsan-Bilgisayar Etkileşim sistemlerinde<br />
etkin <strong>ve</strong> yönlendirici öğe<br />
olarak kullanmaktı. En iyi örneklerden<br />
biri olarak, bu programın desteğinde<br />
geliştirilmiş olan fNIR teknolojisi<br />
gösterilmektedir. Drexel Üni<strong>ve</strong>rsitesi<br />
<strong>ve</strong> Pennsylvania Üni<strong>ve</strong>rsitesi Optik<br />
<strong>Beyin</strong> Görüntüleme Ortak Araştırma<br />
Grubu, daha önce Ulusal Sağlık<br />
Enstitüsü (National Institutes of Health)<br />
<strong>ve</strong> ABD Deniz Kuv<strong>ve</strong>tleri Araştırma<br />
Ofisi (Office of Naval Research)<br />
desteğiyle edindiğimiz deneyimi değerlendirerek,<br />
“Arttırılmış Biliş” programında<br />
yer aldı. DARPA desteğiyle<br />
Şekil-2‘de gösterilen sistem geliştirildi<br />
<strong>ve</strong> bu yönde ciddi başarılar elde edildi.<br />
fNIR sistemi sayesinde, kullanıcının<br />
gerçek zamanlı <strong>ve</strong> doğal ortamda<br />
bilişsel durumunu izleyen bilimsel<br />
çalışmalar yapıldı <strong>ve</strong> sahada geçerliliği<br />
kanıtlandı. Bu sonuçlar, Ulusal Sağlık<br />
Enstitüsü (National Institutes of<br />
Health), ABD Kara Kuv<strong>ve</strong>tleri Araştırma<br />
Ofisi (Army Research Office),<br />
Pennsylvania Eyaleti, paydaş şirketler<br />
<strong>ve</strong> özel vakıflar gibi Ar-Ge destek kurumlarından<br />
alınan diğer fonlarla geliştirilerek,<br />
sivil eğitim <strong>ve</strong> sağlık çözümlerinde<br />
halen ilerlenmektedir. Bu<br />
projelerin desteğiyle, yedi Türk genci<br />
yüksek lisans, doktora <strong>ve</strong> doktora üstü<br />
programlarını tamamlayarak, temel<br />
<strong>ve</strong> uygulamalı araştırmalarda uzmanlaştılar.<br />
Piyasaya hazır sağlık çözümlerini<br />
ticaretleştirmek üzere kurulan firmalara,<br />
bilimsel <strong>ve</strong> teknolojik danışmanlık<br />
yaparak, ürüne dönüşüm konusunda<br />
bilinçlendiler. Yeni kuşak öğretim<br />
üyelerinin öncüleri arasına katıldılar<br />
<strong>ve</strong>ya katılmaya hazırlanıyorlar.<br />
DARPA’nın “Arttırılmış Biliş” programı<br />
altında geliştirilen bir örnek, savaş<br />
simülasyon 30 ortamında kullanıcının<br />
bilişsel yükünün değişimini, farklı beceri<br />
seviyelerinde ölçmek oldu. Savaş<br />
simülasyonunda (Şekil-3), uçak sayısı<br />
ayarlanarak (6, 12, 18 <strong>ve</strong> 24 uçak) oyunun<br />
zorluk derecesini değiştiren bir<br />
protokol kullanıldı. Kullanıcının bu<br />
görev sırasında gelişen becerisi, denetim<br />
altında izlendi.<br />
Amaç, fNIR kullanarak bilişsel durumun<br />
zorluk derecesine göre nasıl değiştiğini<br />
belirlemek <strong>ve</strong> beceriyle ön<br />
beyin bölgesinde bulunan yürütücü<br />
işlev (executi<strong>ve</strong> functions) kaynaklarının<br />
kullanım ilişkisini anlamaktı.<br />
Orta Doğu Teknik Üni<strong>ve</strong>rsitesi<br />
- Türk Silahlı Kuv<strong>ve</strong>tleri<br />
Modelleme <strong>ve</strong> Simülasyon<br />
Araştırma <strong>ve</strong> Uygulama<br />
Merkezi (MODSİMMER) İle<br />
Öngörülen İşbirliği<br />
‘Arttırılmış Biliş’ programından kazanılan<br />
deneyime dayanarak Orta<br />
Doğu Teknik Üni<strong>ve</strong>rsitesi - Türk Silahlı<br />
Kuv<strong>ve</strong>tleri Modelleme <strong>ve</strong> Simülasyon<br />
Araştırma <strong>ve</strong> Uygulama Merkezi<br />
(MODSİMMER) ile bir ortak<br />
araştırma projesi konusunda görüşülmektedir.<br />
MODSİMMER, “TSK<br />
Müşterek Harekat Alanı Simülasyon<br />
Sistemi”nin, 21. yüzyıl MODSİM teknolojilerine<br />
<strong>ve</strong> standartlarına uygun<br />
olarak bir sistem bütünlüğü içerisinde<br />
geliştirilmesini sağlamaya destek <strong>ve</strong>rmek<br />
amacıyla, Genelkurmay Başkanlığı,<br />
<strong>Savunma</strong> Sanayii Müsteşarlığı <strong>ve</strong><br />
ODTÜ arasında 19 Kasım 1998’de imzalanan<br />
protokol ile MODSİM-LAB<br />
Şekil-3: a) Hava savaş simülasyonu ; b) Simülasyon sırasında bilişsel durumu<br />
izlemek için beyin fonksiyonlarını görüntüleyen fNIR <strong>ve</strong> diğer algılayıcıları<br />
kullanan bir denek.<br />
18<br />
Ekim 2009
olarak kurulmuştur 31 . Daha sonra Mayıs<br />
2001’de merkez statüsü kazanmış<br />
<strong>ve</strong> ODTÜ-TSK MODSİMMER adını<br />
almıştır. Bu öngörülen ortak çalışmanın<br />
amacı, bilişsel süreçleri gerçek zamanda<br />
izleyebilen teknolojileri MOD-<br />
SİMMER uygulamaları ile bütünleştirerek<br />
savaş sahasına uygun uzman<br />
personel yetiştirilmesini sağlamaktır.<br />
Şekil-4’te gösterildiği üzere, fNIR <strong>ve</strong><br />
Electroencephalography (EEG) gibi<br />
beyin fonksiyonlarını gerçek zamanlı<br />
ölçen duyargaçlarla İnsan-Bilgisayar<br />
Etkileşim <strong>ve</strong> Simülasyon sistemleri geliştirilebilmektedir.<br />
Şekil-4‘te sunulan model kapsamında<br />
planlanan ortak çalışmaların hedefleri<br />
şunlardır:<br />
• Yeni model fNIR duyargacını<br />
MODSİMMER merkezinde konuşlandırma<br />
<strong>ve</strong> simülasyonlarıyla tümleştirme,<br />
• Muharebe sahası algılama sistemi<br />
içinde performans parametrelerini<br />
belirleme <strong>ve</strong> modelleme,<br />
• Belirlenen parametrelerin fNIR ölçümleri<br />
ile ilişkisinin analizi,<br />
• fNIR işaretlerini geri beslemeli denetim<br />
sisteminde kullanarak farkındalık<br />
<strong>ve</strong> uzmanlık düzeyindeki etkisinin<br />
analizi,<br />
• fNIR <strong>ve</strong> EEG duyargaçları ile eşzamanlı<br />
ölçümler <strong>ve</strong> bu işaretleri tümleştiren<br />
analitik programların geliştirilmesi<br />
<strong>ve</strong><br />
• Eşzamanlı ölçümlerin uzman eğitimindeki<br />
katkısının nicel analizlerle<br />
belirlenmesi.<br />
<strong>Beyin</strong> Fonksiyonlarının<br />
Görüntülenmesi<br />
Bilişsel Durumu Ölçme<br />
Hızlandırılmış<br />
Uzman Eğitimi<br />
Geribeslemeli Denetim<br />
Şekil-4: İnsan-Bilgisayar Etkileşim <strong>ve</strong> Simülasyon sistemlerinde beyin<br />
işlevlerinin gerçek zamanlı ölçen duyargaçların kullanımını gösteren model<br />
Duyucuları<br />
Tümleştirme<br />
Uzmanlık Derecesini<br />
Belirleme<br />
Geribeslemeli Denetim Sistemi ile En İyilenmiş Eğitim Modeli<br />
fNIR & EEG<br />
Duyargaçları<br />
Uzmanlığa Geçiş Sürecini İzleme<br />
Yukarıda tasarlanan ortak çalışma, iki<br />
ülke, iki kurum <strong>ve</strong> iki laboratuar arasında<br />
işlemlerin başarıyla tamamlanmasıyla<br />
ilk adımı atmaya hazırlanmaktadır.<br />
Kurulacak uluslararası araştırma<br />
takımının <strong>ve</strong>rimli etkileşimi <strong>ve</strong><br />
deneyimlerin etkin bir şekilde paylaşılması<br />
<strong>ve</strong> birleştirilmesiyle yeni savunma<br />
<strong>ve</strong> sivil çözümlerin bulunacağına<br />
inanılmaktadır. Bu ortaklık, yeni<br />
nesil araştırmacıların çağdaş kıstaslarda<br />
yetişmesine ortam sağlayacaktır.<br />
MODSIMMER tarafından geliştirilmiş<br />
simülasyon ürünlerinin sağlık<br />
hizmetlerine aktarımında ilginç<br />
olanaklar mevcuttur <strong>ve</strong> bu konudaki<br />
deneyimin birlikte değerlendirilmesi<br />
planlanmaktadır. Ticarileşme yeteneği<br />
olan sivil çözümler, yeni endüstri<br />
kollarının temellerini atacak girişimcilerin<br />
<strong>ve</strong> yatırımcıların dikkatini<br />
çekecektir <strong>ve</strong> zaman içinde ürünleşip<br />
üretime geçecektir. Zaman farkı <strong>ve</strong><br />
mekan ayrılığına meydan okuyan bu<br />
yenileşim köprüsünün tüm paydaşlara<br />
yarar sağlayacağı <strong>ve</strong> benzer örneklerin<br />
hızla artacağı değerlendirilmektedir<br />
1 .<br />
1 Yazarlar makalenin Asker Eğitiminde <strong>Beyin</strong><br />
İşlevlerinin İzlenmesi kısmına değerli eklemeleri<br />
<strong>ve</strong> düzeltmeleri ile katkıda bulunan<br />
MODSİMMER Başkanı <strong>ve</strong> ODTÜ Bilgisayar<br />
Mühendisliği Öğretim Üyesi Doç. Dr. Veysi<br />
İşler’e teşekkür ederler.<br />
Kaynaklar<br />
1. Ulusal İnovasyon Girişimi: www.ref.sabanciuniv.edu<br />
2. Margeret Pugh Omara (2005). Cities of<br />
Knowledge: Cold War Science and the Search<br />
for the Next Silicon Valley. Princeton<br />
Uni<strong>ve</strong>rsity Press.<br />
3. John Kao (2007). Innovation Nation. Free<br />
Press:A Division of Simon & Schuster, Inc.<br />
4. Hao Xin (2009). China-Help Wanted: 2000<br />
Leading Lights to Inject a Spirit of Innovation.<br />
Science, vol. 25, pp 534-536.<br />
5. Stephen Glain (2009). Desert Advance.<br />
Prism Magazine, January 2009, pp 38-41.<br />
6. Carl Schramm (2006). The Entrepreneurial<br />
Imperati<strong>ve</strong>: How America’s Economic<br />
Miracle Will Reshape the World. Kauffman<br />
Foundation.<br />
7. Matt Mahoney (2009). The Great Depression<br />
Occasioned A Battle O<strong>ve</strong>r Federal Funding<br />
of Science. Technology Review, July-<br />
August 2009, pp 88.<br />
8. Richard Rhodes (1986). The Making of<br />
the Atomic Bomb. New York: Simon and<br />
Schuster.<br />
9. Vannevar Bush (1945) Science, The Endless<br />
Frontier: http://www.nsf.gov/about/<br />
history/vbush1945.htm; Vannevar Bush<br />
(ed edition June 11, 1999) Endless-Frontier,<br />
MIT Press<br />
10. Jeffrey Mervis (2009). Amid the Gloom,<br />
Researchers Prepare for a Boom in Funding.<br />
Science, vol 323, pp. 1274-76; www.<br />
whitehouse.gov/blog/The-Open-Internet-<br />
Preserving-the-Freedom-to-Innovate/<br />
11. Robert J Kuntz (2009). Paradigm Lost:<br />
http://www.prism-magazine.org/jan09/<br />
last_word.cfm<br />
12. Fi<strong>ve</strong> uni<strong>ve</strong>rsities You can Do Business<br />
With. Inc Magazine, Feb 2006.<br />
13. National Institutes of Health - Clinical<br />
Translational Science Award: www.nih.gov,<br />
www.ctsaweb.org<br />
<strong>Savunma</strong> Sanayii Gündemi 19
14. Coulter Translational Research Partnership<br />
Program: www.whcf.org<br />
15. Yenileşim Derneği: www.yenileşim.org<br />
16. İnovasyon Derneği: www.inovasyonderneği.org<br />
17. Mahmut Kiper (2009). Üretim Ekonomisi<br />
İçin Sanayi <strong>ve</strong> Teknoloji Politikaları, Dünya<br />
Yayıncılık.<br />
18. 10. Yıl Nutku, Mustafa Kemal Atatürk, Ankara,<br />
29 Ekim 1933.<br />
19. Türk <strong>Savunma</strong> Sanayii Tarihi (2008). Ed.<br />
Ayşe Akalın, İmge Yayınları.<br />
20. Fatih Dervişoğlu Nuri Demirağ: Türkiye’nin<br />
Havacılık Efsanesi, Ötüken Neşriyat A.Ş.<br />
21. Kemal Gürüz (2008). Yirminci Yüzyılda<br />
Türk Eğitim Sistemi, İş Bankası Yayınları.<br />
22. İstanbul Politikalar Merkezi. Yüksek Öğretimde<br />
Reform Neden Gereklidir? : www.sabanciuniv.edu<br />
23. The Times Higher Education Supplement<br />
(2006). The Guide to the World’s Top Uni<strong>ve</strong>rsities.<br />
24. Zack Lynch (2009). The Neuro Revolution:<br />
How Brain Sciences is Changing the<br />
World, St. Martin’s Press.<br />
25. Kelly AMC, Garavan H (2005). Human<br />
Functional Neuroimaging of Brain Changes<br />
Associated with Practice. Cerebral<br />
Cortex, 15, 1089-1102.<br />
26. Chance B, Anday E, Nioka S, Zhou S, Hong<br />
L, Worden K, Li C, Murray T, O<strong>ve</strong>tsky Y,<br />
Pidikiti D, Thomas R (1998). A no<strong>ve</strong>l method<br />
for fast imaging of brain function, noninvasi<strong>ve</strong>ly,<br />
with light. Optics Express, 2, 10.<br />
27. Irani F, Platek SM, Bunce S, Ruocco AC,<br />
Chute D, (2007). Functional Near Infrared<br />
Spectroscopy (fNIRS): An Emerging<br />
Neuroimaging Technology with Important<br />
Applications for the Study of Brain Disorders.<br />
The Clinical Neuropsychologist.<br />
21:9-37.<br />
28. Bunce S, Izzetoglu M, Izzetoglu K, Onaral<br />
B, Pourrezaei K, (2006). Functional Near<br />
Infrared Spectroscopy: An Emerging Neuroimaging<br />
Modality. IEEE Engineering<br />
in Medicine and Biology Magazine, Special<br />
issue on Clinical Neuroengineering,<br />
25(4):54 - 62.<br />
29. DARPA Augmented Cognition Program:<br />
http://www.augmentedcognition.<br />
30. St. John M, Kobus DA, et al. (2002). A<br />
Multi-Tasking Environment for Manipulating<br />
and Measuring Neural Correlates<br />
of Cogniti<strong>ve</strong> Workload. IEEE 7th Conf.<br />
on Human Factors and Power Plants; 7:10<br />
–14. org<br />
31. Orta Doğu Teknik Üni<strong>ve</strong>rsitesi - Türk Silahlı<br />
Kuv<strong>ve</strong>tleri Modelleme <strong>ve</strong> Simülasyon<br />
Araştırma <strong>ve</strong> Uygulama Merkezi: http://<br />
www.modsimmer.metu.edu.tr/.<br />
Prof. Banu ONARAL<br />
Drexel Üni<strong>ve</strong>rsitesi’nde Biyomedikal Mühendisliği, Bilimleri <strong>ve</strong> Sağlık Sistemleri Fakültesinin<br />
kurucu başkanı <strong>ve</strong> H.H. Sun Kürsü Profesörüdür. Biomedikal Mühendislik üzerine<br />
Doktora’sını 1978’de Pennsylvania Üni<strong>ve</strong>rsitesinden, Elektrik Mühendisliği BSEE (1973) <strong>ve</strong><br />
MSEE (1974) diplomalarını da Boğaziçi Üni<strong>ve</strong>rsitesi’nden almıştır. Banu Onaral’ın araştırma<br />
<strong>ve</strong> öğretim alanında akademik çalışmaları ultrason <strong>ve</strong> optik yoğunluklu biyomedikal sinyal<br />
işlemciliği <strong>ve</strong> kompleks sistemler ağırlıklı bilgi mühendisliğine odaklanmıştır. A.B.D’de Ulusal<br />
Bilim Kurumu (National Science Foundation), Ulusal Sağlık Enstitüsü (National Institutes<br />
of Health), Deniz Kuv<strong>ve</strong>tleri Araştırma Ofisi (ONR) <strong>ve</strong> DARPA gibi <strong>Savunma</strong> fonlarıyla desteklenen,<br />
‘sağlık çözümleri’ odaklı, geniş kapsamlı araştırma projeleri yönetmiştir. Çok sayıda<br />
doktora <strong>ve</strong> yüksek lisans öğrencisine tez danışmanlığı yapmış <strong>ve</strong> biomedikal sinyal <strong>ve</strong> sistemleri<br />
konusunda yüzü aşkın makalesi yayınlanmıştır. NSF Akademik Başarı Ödülü hak kazandığı<br />
ödüller arasındadır.<br />
Banu Onaral, üni<strong>ve</strong>rsite laboratuvarlarında geliştirilen biomedikal buluşların hızla ürünleşmesi (Translational Research)<br />
akımının önderlerindendir. Bu atılım, Wallace H. Coulter Vakfı tarafından geniş çaplı hibe ile desteklenmektedir.<br />
Halen Pennsylvania eyaletinin Toplumsal <strong>ve</strong> Ekonomik Kalkınma Kurumu’nun elbirliği ile yöresel ‘Translational<br />
Research Partnership Institute’ (Ürüne Dönüşebilir Araştırma Ortaklığı Enstitüsü) stratejik planlama çalışmalarını<br />
yürütmektedir. Birçok üni<strong>ve</strong>rsitenin <strong>ve</strong> Ulusal Bilim Kurumu Mühendislik Danışma Kurulu dahil olmak<br />
üzere bilim vakıflarının danışman kurullarında yer almış, yönetici kurullarında çalışmıştır. Sabancı Üni<strong>ve</strong>rsitesi’nin<br />
kuruluş sürecinde danışmanlık yapmış, halen Müte<strong>ve</strong>lli Heyetinde hizmet etmektedir.<br />
Banu Onaral IEEE’nin Biomedikal Mühendislik Derneği’nin (Engineering in Medicine and Biology Society EMBS)<br />
başkanlığını yapmıştır. IEEE, AAAS (American Association for the Advancement of Science) Fellow rütbesine seçilmiş<br />
<strong>ve</strong> AIMBE (American Institute for Medical and Biological Engineering) Kurucu Fellow rütbesini kazanmıştır.<br />
Halen Türk Amerikan Biliminsanları <strong>ve</strong> Akademisyenleri Derneği’nin başkanıdır.<br />
Dr. Kurtuluş İZZETOĞLU<br />
Kurtuluş İzzetoğlu 1992 yılında Orta Doğu Teknik Üni<strong>ve</strong>rsitesi Elektrik Mühendisliği bölümünü<br />
bitirdi. Daha sonra aynı bölümde 1995 yılında yüksek lisansını <strong>ve</strong> 2008 yılında Drexel<br />
Üni<strong>ve</strong>rsitesi Biomedikal Mühendisliği bölümünde doktora çalışmalarını tamamladı. Dr. İzzetoğlu<br />
çok sayıda endüstri <strong>ve</strong> ABD kamu projesinde araştırmacı olarak çalıştı. 1997-2000 yılları<br />
arasında ABD de, 2001 yılında Hollanda da ki özel şirket deneyiminden sonra, 2002 yılında<br />
Drexel Üni<strong>ve</strong>rsitesi’nin optic tabanlı beyin görüntüleme araştırma ekibine katıldı. Kızıl-ötesi<br />
ışıkla (fNIR) teknolojisinin geliştirilmesi, fNIR ile beyin işlevlerinin <strong>ve</strong> bilişsel durumun etkili<br />
bir şekilde izlenmesi, yine fNIR ile anestezi derinliği <strong>ve</strong> yaşlılarda bilişsel gerileme ölçümü, ilgilendiği<br />
<strong>ve</strong> sorumlu olduğu araştırma konularıdır.<br />
20<br />
Ekim 2009