29.06.2014 Views

o_18rjvcmqu1r7c1bfr1ip91kbb11kga.pdf

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

SON<br />

Le<br />

purewhitesor<br />

Geldim yine bu harabeye yalnız başıma.<br />

Belki bu yıkıldı yıklacak dört duvarın tek dostu olmak hoşuma gidiyordur.<br />

Belki bu yeni sokağın utancı olarak nitelendirilen bu yıkık dökük yer benim hiç<br />

sahip olamadığım sıcak yuvamdır tüm soğuğuna ve lanetine rağmen.<br />

Belki bu enkaz hali biraz da bana benziyordur<br />

Kendimi fazlalık gibi hissetmediğim tek yerdir.<br />

Bugün günlerden ne, ayın kaçı?<br />

Zaman kavramım çok yerinde değil.<br />

Tek bildiğim gece ve saatin geç olduğu. Çok geç olduğu.<br />

Tanrım, şu dünyadaki son günümün tarihini bile bimiyorum.<br />

Cebimdeki son parayla en ucuzundan bir bira aldım, Cafer ağabeye de veda ettim,<br />

dostluğumuz için ve şu ana kadarki bütün yardımları, hayatımı toparlama çabaları<br />

ve bana olan inancı için teşekkür ettim. Ne yaptığımı çok anlayamadı haliyle, biraz<br />

da ürktü. Benden ne olduğunu anlatmamı isterken neredeyse kafayı oynatıyordu.<br />

Bense tek dostuma tek bir açıklama bile yapmadan dehşet dolu gözlerine bakıp<br />

elimden geldiğince sıcak ve umutlu bir biçimde gülümsemeye çalıştım. Umut<br />

Kötülüklerin en kötüsü. O an ikimize de acıdım ve bir an için gözyaşlarımı<br />

tutamayıp küçük bir kız gibi ağlamaya başlayacağımı sandım. Cafer ağabey benim<br />

bu tip hareketlerime alışkındı, onun gözünde ne zaman büyüdüm ki? Ben onun<br />

gözünde her zaman eski dükkanın bahçesinde elinde bir avuç dolusu pamuk<br />

şekerle bağırarak, söylemek istediği şarkıların sözlerini bilmediği halde uydurarak<br />

söyleyen o küçük kızdım. Hep o kadar saf ve günahsızdım. O an bu düşüncelerin<br />

hepsi aklımı kurcalarken, neyse ki gözyaşlarımı yerinde tutabildim.<br />

Sonra ise bu eziyeti daha fazla çekemeyeceğime karar verip ani bir hareketle<br />

dükkandan çıktım. Arkamdan çarpan dükkan kapısının sesi hala kulaklarımda.<br />

Şimdi ise bu yıkık dökük yerin içinde, eski kırık bir ampulün duyuyla oynarken bir<br />

yandan da yakınlardaki sokak lambasının altından gelen konuşmaları dinliyorum.<br />

Çok bir şey anladığımdan değil. Sadece sesleri dinliyorum. Anlamadığım bir dil<br />

konuşuyorlar, ve bu soğukta ilk defa bu yüzden tüylerim ürperiyor. Dudaklarımın<br />

morardığını hissediyorum.<br />

“Zamanı geldi”, diyorum kendi kendime ve yıkıldı yıkılacak merdivenlerden gelen<br />

ayak seslerini duyuyorum.<br />

Biliyorum<br />

Seni hiç bırakmayacağımı söyledim<br />

Ama şimdi gitmek zorundayım<br />

Zorundayım diyorum sana!<br />

Çok üzülme olur mu<br />

Kimse böyle olsun istemedi.<br />

Ben de istemedim<br />

Sen de istemedin<br />

O da istemedi.<br />

Beni bulurlar birazdan<br />

Hadi görüşürüz.

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!