Yıl: 2 Cilt: 1 Sayı: 7 Temmuz, AÄustos, Eylül 2012 - Ahmediye Cemaati
Yıl: 2 Cilt: 1 Sayı: 7 Temmuz, AÄustos, Eylül 2012 - Ahmediye Cemaati
Yıl: 2 Cilt: 1 Sayı: 7 Temmuz, AÄustos, Eylül 2012 - Ahmediye Cemaati
You also want an ePaper? Increase the reach of your titles
YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.
i olan Zat’ın özel ismidir. Bu bir sıfat değil özel<br />
isimdir. Arapça haricinde başka hiçbir dilde Allah’ın<br />
cc özel ismi bulunmamaktadır. Sadece<br />
Arapçada Allah cc özel bir isim olup, kullanılışı<br />
bir tek Zat’a mahsustur. Allah kelimesi camittir.<br />
Yani kendisi başka bir kelimeden türemediği<br />
gibi, ondan da başka bir kelime türemiş değildir.<br />
Allah’ın cc başka bir kelimeden türediğini<br />
söyleyenler bunda yanılmaktadırlar.<br />
Er-rahman (ra-ha-mim) den<br />
türemiştir ve bunun vezni “Fa’lân”dır. Bu vezindeki<br />
kelimeler, kapsamak ve galebeye delalet<br />
ederler (Bahri Muhit). Nitekim Rahman’ın manası<br />
her şeyi kapsayan, geniş rahmet sahibidir.<br />
Böyle bir rahmet karşılıksızdır ve herhangi bir<br />
haktan dolayı değildir. Çünkü hiç kimse bir hak<br />
olarak rahmet talebinde bulunamaz.<br />
Maneviyat<br />
Er-Rahim (ra-ha-mim) den<br />
türemiştir ve faîl veznindendir. Bunun manasında<br />
tekrarlamak ve hak etme sonucu bir muamelede<br />
bulunmak mefhumu vardır (Bahri Muhit).<br />
Özet olarak manası, rahmeti hak edene<br />
Allah cc güzel şekilde mükâfat verir ve rahmetini<br />
tekrar tekrar indirir.<br />
Sarf ilminin ileri gelen âlimlerinden Ebu Ali Farisî<br />
şöyle der:<br />
Yani: Rahman ismi genel olup her türlü rahmeti<br />
içinde barındırmaktadır ve sadece Allah’ın cc<br />
Zatına mahsustur. Rahim ise müminlerle<br />
alakalıdır, yani Rahim’in rahmeti mümin kullara<br />
mahsustur. Bundan dolayı Allah-u Teâlâ Kuran-ı<br />
Kerim’de şöyle buyurmuştur:<br />
“O, müminler için rahim (yani çok rahmet eden)<br />
dir” buyurmuştur.<br />
İbni Mesud ra ve Ebu Said El-Hudri’nin ra rivayetine<br />
göre, Hz. Resulüllah sav şöyle buyurmuştur:<br />
Yani: Rahman ismi dünyadaki rahmetleri içindir,<br />
rahim ise ahiretteki rahmetleri içindir.<br />
Bu hadisten de anlaşıldığına göre Rahman, birisinin<br />
hak edip etmediğine bakmaksızın rahmet<br />
edendir. Bu dünyada genel olarak rahmet, bu<br />
şekilde görünmektedir. Rahim ise, ahiret mükâfat<br />
yeri olduğu için, iyiliklerin karşılığı olarak en<br />
güzel şekilde ödüllendirendir.<br />
Tefsir<br />
Tövbe suresi hariç Kuran-ı Kerim’in bütün sureleri<br />
Bismillahirrahmanirrahim ile başlar. Tövbe<br />
suresine gelince, daha doğru olan görüşe göre,<br />
o kendi zatında bir sure olmayıp, Enfal suresinin<br />
bir parçasıdır. Bundan dolayı başına besmele<br />
gelmemiştir. Nitekim Ebu Davud’da İbni Abbas’ın<br />
rivayeti şöyledir:<br />
Yani: Bir surenin inişi sona erip, yeni bir sure<br />
nazil olduğunda, besmele ilk nazil olurdu. Ve<br />
Peygamber Efendimiz sav besmele inmeden inen<br />
surenin, yeni bir sure olduğunu bilmezdi (Ebu<br />
Davud, Kitabü’s Salat). Hakim de, Müstedrek’te<br />
aynı rivayeti beyan etmiştir. Bu hadisten anlaşıldığı<br />
gibi her yeni sure indiğinde, ilk olarak<br />
besmele nazil olurdu. Besmele indiğinde önceki<br />
surenin bittiği ve yeni surenin başladığı bildirilirdi.<br />
Netice olarak tövbe suresinden önce besmelenin<br />
inmemesi veya başka bir deyişle Enfal<br />
suresinden sonra bismillah inmeden tövbe suresi<br />
başladığına göre, bu sure kesinlikle yeni bir<br />
sure değil, aksine Enfal suresinin bir parçasıdır.<br />
Bu hadisten anlaşıldığı gibi her sureden önce<br />
besmelenin bulunması vahye dayanmaktadır ve<br />
Kuran-ı Kerim’in bir parçasıdır.<br />
Bazı âlimlerin görüşlerine göre, besmele Fatihâ<br />
suresinin ayeti olup, diğer surelerin ayeti değil-<br />
11