İçindekiler - Ahmediye Cemaati
İçindekiler - Ahmediye Cemaati
İçindekiler - Ahmediye Cemaati
Create successful ePaper yourself
Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.
Maneviyat<br />
Minhac-ut Talibîn’den<br />
Minhac-ut Talibîn (Arayanların Yolu ) adlı bu eser, Vadedilen Mesih ve Mehdi’nin II. Halifesi Hz. Mirza<br />
Beşiruddin Mahmud Ahmed’in ra 27 Aralık 1925 yılında “Jalsa Salana” toplantısında yaptığı konuşmasıdır.<br />
BÖLÜM 4<br />
Son verdiğim tarif İmam Gazali’nin tarifidir.<br />
Bana göre bu tarif biraz düzeltilmeye muhtaçtır.<br />
Akıl ve şeriatın dışında, amel yapan<br />
kudret sahibi olmalı ve iradesi de o yönde<br />
olmalı. Bu şart yerine getirilemiyorsa çıkan<br />
sonuç “ahlak-ı hasene” değildir. Örneğin birisi<br />
uyukluyorken birisine para verirse, ama<br />
uyanıkken sadaka ve hayrat yapmazsa “ahlak-ı<br />
hasene” den pay almış sayılmaz. Uyukluyorken<br />
iradesi eksiktir. Dolayısıyla şeriata<br />
uygun ve akıl ile iradenin birleşimiyle yapılan<br />
amel “ahlak-ı hasene” olur. Daha da doğru<br />
tarif “Allah’ın benzer durumda yapacağı<br />
amelin, irade ile yapılması ahlak-ı hasenedir”<br />
şeklinde olabilir 1 . Gerçek tarif budur. Çünkü<br />
bir şeyin iyi olması, kusursuz olmasını da gerektirir.<br />
Aklımız bir şeye iyi derse, o şey iyi<br />
olmuş olmuyor. Ancak gerçekten iyiyse, iyi<br />
oluyor. Allah’ın sıfatları bir şeyin iyi olduğuna<br />
dair şahadet veriyorlarsa, işte o zaman<br />
iyidir. Bir tek Allah’ın zatı kusursuz pak ve<br />
her şeyi bilen olduğu için, ancak O’nun amelleri<br />
her zaman iyi olur. O’nun sıfatları da her<br />
zaman doğru yöne işaret eder.<br />
Şimdi de ahlakların kaynağını, membasını,<br />
oluşum pınarını araştıralım. Bunlar nasıl<br />
oluşuyor, nerede oluşuyor? Çeşitli insanlar,<br />
çeşitli kaynakları göstermişlerdir. Bazılarına<br />
göre ahlakların kaynağı akıl, saldırganlık ve<br />
şehvettir. Saldırganlık ile şehvet iki attır ve<br />
akıl bunlara binip yönlendirir. Doğru yönlendirirse<br />
ahlak doğar, yanlış yönlendirirse<br />
de ahlaksızlık. Muhyüddin İbn-i Arabî 2 bu aklın<br />
ismini “nefis-i natıka 3 ” olarak koymuştur.<br />
Ona göre tüm ahlaklar bu üç unsurun bir<br />
araya gelmesiyle oluşurlar. Ya akıl ile saldır-<br />
ganlık bir araya gelir, ya da akıl ile şehvet.<br />
Bazen de üçü bir araya gelip bir sonuç doğururlar.<br />
Bu senaryoda akıl bir erkektir ve saldırganlık<br />
ile şehvet onun iki karısı. Nasıl ki<br />
erkekle kadının birleşimiyle çocuk doğar,<br />
aynı şekilde akıl ile saldırganlık veya şehvet<br />
birleşince çeşitli ahlaklar doğarlar.<br />
Bazılarına göre insanın içinde mutluluğu elde<br />
etmek için şiddetli bir arzu vardır. Bu arzu<br />
akıl ile birleşince ahlaklar doğar.<br />
Benim görüşüme göre Müslümanlar ahlakın<br />
kaynağını ve membasını Kuran-ı Kerim’in<br />
ışığında tam olarak değerlendirememişlerdir.<br />
Kuran-ı Kerim’i okuyup, hakkında derin<br />
düşündükçe ahlakların kaynağının çok derinlere<br />
gittiğini anladım. Eğer ahlak gibi görünen<br />
ameller sadece insanlarda gözükseydi<br />
yapılan tarifler biraz doğru olabilirdi, ama<br />
daha alt seviyeli mahlûklarda da bunları gözetlemek<br />
mümkündür. Örneğin akıl, saldırganlık<br />
ve şehvet çeşitli ahlakları doğurmuştur<br />
derler. Şimdi sevgi de bir ahlaktır, ama<br />
hayvanlarda da apaçık bir şekilde gözlemlenebilir.<br />
Oysa hayvanlarda akıl yoktur 4 . Bu<br />
gösteriyor ki akıl, saldırganlık ve şehvet ahlakların<br />
kaynağı değildirler. Öyle olsaydı,<br />
hayvanlarda herhangi bir ahlakı gözlemlemek<br />
mümkün olmazdı.<br />
Ben bu konuda çok düşündüm ve Allah’ın<br />
lütfuyla öyle bir çözüm buldum ki, ahlak meselesinin<br />
kaderi değişti diyebiliriz. Aslında<br />
ahlakların kaynağı ve membası bazı kuvvetlerdir,<br />
bazı özelliklerdir. Bu özellikler sadece<br />
insanlarda değil, hayvanlarda da hatta bitkilerde<br />
ve daha da ötesi cansız nesnelerde de<br />
vardır. Hatta cansız nesneleri oluşturan zerreciklerde<br />
de vardır. Bakınız insanlardan bir<br />
1 Zaten şeriat da Allah’ın amellerini açıklar. Bu ayırım sadece<br />
olayın kolay anlaşılabilmesi içindir.<br />
2 Meşhur İslam sufilerinden birisidir.<br />
3 Mantıklı nefis anlamındadır<br />
4 Yani belki teknik olarak ilkel akıl vardır, ama saldırganlık<br />
ve şehveti karmaşık bir şekilde yönetebilecek kadarı yoktur.<br />
49