17.04.2014 Views

ce87842134d8e1f2e3dce1a3f356957dc412e45a

ce87842134d8e1f2e3dce1a3f356957dc412e45a

ce87842134d8e1f2e3dce1a3f356957dc412e45a

SHOW MORE
SHOW LESS

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

ması, Prens Mişkin, vardır. Bu kişi özel ve daha yüksek bir anlamda,<br />

davranışını belirleyebilecek ve saf insan olma özelliğini kısıtlayabilecek<br />

herhangi bir konumda bulunmaz yaşam sahnesinde. Yaşamın<br />

sıradan mantığının bakış açısından, Prens Mişkin’in tüm<br />

davranışları ve deneyimleri son derece yersiz ve tuhaf görünür. Örneğin,<br />

yaşamına kasteden ve sevdiği kadının katili olan hasmına<br />

duyduğu kardeşçe sevgi böyle bir şeydir; aslında, Rogozhin’e duyduğu<br />

bu sevgi, Nastasya Filippovna’nın cinayete kurban gitmesinin<br />

hemen ardından zirveye ulaşır ve (tam bir budalalık girdabına yakalanmadan<br />

önce) Mişkin’in “bilincinin son anları”nı baştan başa<br />

kaplar. Budala’nın son sahnesi -Mişkin ile Rogozhin’in Nastasya<br />

Filippovna’nın cesedinin başındaki son buluşmaları- Dostoyevski’nin<br />

tüm sanatının en çarpıcı sahnelerinden biridir.<br />

Mişkin’in, Nastasya Filippovna’ya duyduğu aşkla Aglaya’ya<br />

olan aşkını yaşamda birleştirme girişimi de yaşamın normal mantığının<br />

bakış açısından aynı şekilde çelişkili görünür. Mişkin’in diğer<br />

karakterlerle olan ilişkileri de yaşamın sıradan mantığının dışındadır:<br />

Ganya Ivolgin’le, Ippolit’le, Burdovski’yle, Lebedev’le ve diğerleriyle<br />

olan ilişkileri. Mişkin’in yaşama tam anlamıyla dahil olamadığı,<br />

yaşamda tam anlamıyla cisimleşemediği, yaşamda bir kişiliği<br />

belirleyen herhangi bir kesinliği kabul edemediği söylenebilir.<br />

Adeta, yaşamın döngüsüne teğet konumda gibidir. Sanki, yaşamda<br />

özgül bir konum işgal etmesine izin verecek (ve böylece başkalarını<br />

bu konumdan çıkmaya zorlayacak), yaşamın olmazsa olmaz<br />

canlılığından yoksun gibidir, dolayısıyla yaşama teğet konumdadır.<br />

Ama tam da bu nedenle, diğer insanların yaşam canlılığı aracılığıyla<br />

onlara sızar ve onların en derin “ben”lerine ulaşır.<br />

Mişkin’de yaşamın sıradan ilişkilerinden bu kopuş, kişiliğinin<br />

ve davranışlarının değişmez uygunsuzluğu ona belirgin bir bütünlük,<br />

neredeyse bir saflık kazandırmaktadır, tam anlamıyla bir “bu-<br />

dala”dır o.<br />

Romanın kadın kahramanı Nastasya Filippovna da yaşamın sıradan<br />

mantığının ve ilişkilerinin dışındadır. O da, her zaman ve her<br />

alanda yaşamdaki konumunu hiçe sayarak hareket eder. Ama alışıl­<br />

307

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!