17.04.2014 Views

ce87842134d8e1f2e3dce1a3f356957dc412e45a

ce87842134d8e1f2e3dce1a3f356957dc412e45a

ce87842134d8e1f2e3dce1a3f356957dc412e45a

SHOW MORE
SHOW LESS

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

kamusal alanın varlığını kaydeder. Bakhtin’in romanın karşıtı olarak<br />

gördüğü türler ise daha önceki aşamaları belleklerine kaydetmiş<br />

olan türlerdir. Örneğin epikte tek bir dilin ideolojik bütünlüğü kendini<br />

gösterir. Dar anlamda şiirsel türler kendilerininkinden farklı biçemleri,<br />

örneğin kahramanların konuşmalarını, ancak birer nesne<br />

olarak, kahramanın betimlenmesini tamamlayan bir öğe olarak, yapıtın<br />

kendi diliyle aynı düzleme taşımadan, dile içkin bir çeşitlilik<br />

olarak göstermeden içerebilirler. Tarih içinde yaşayan bir birey olarak<br />

şair, dildeki katmanlaşma ve ayrışmaların elbette farkındadır<br />

ama bu olgu, “yapıtının şiirsel biçemini yoketmeden, bu biçemi bir<br />

düzyazıya çevirip böylece şairi de düzyazı yazarına dönüştürmeden,<br />

yapıtın biçeminin bir parçası olamaz.” 10 Örneğin Puşkin’in<br />

Yevgeni Onegin'inden Bakhtin hep bir şiir değil roman örneği olarak<br />

sözeder.<br />

Bakhtin’in düşüncesini Mikhail Bakhtin:Diyalojik İlke başlıklı<br />

kitabında bütün yönleriyle tanıtan Tzvetan Todorov, romanla diğer<br />

türler arasında kurulan bu karşıtlığın çeşitli sorunlarına değinir.<br />

Bakhtin’e göre roman,<br />

metinlerarası oyunun en üst düzeyde somutlanmasıdır ve dildeki toplumsal<br />

katmanlaşmaya en geniş eylem alanını tanır. Ama katmanlaşma<br />

ve metinlerarasılık zamana bağlı olmayan kategorilerdir ve tarihin herhangi<br />

bir dönemine uygulanabilir; bu güçlerin her yerde her zaman varoluşlarıyla<br />

türün zorunlu tarihsel niteliği nasıl bağdaştırılabilir? ...<br />

Bakhtin’in en çok sevdiği örnekler -yazılarında sürekli yinelenen ve<br />

roman türünün özgüllüğünü tanımlamasını sağlayanlar- normal olarak<br />

roman türüyle bağlantılı görülenler değil, (Bakhtin’in yazılarında çok<br />

ender olarak sözü geçen Fielding, Balzac, ya da Tolstoy’un yapıtları<br />

böyledir), Xenophon, Menippos, Petronius ve Apuleius’un yapıtlarıdır.<br />

Eğer roman metinlerarasılık ve katmanlaşmaya indirgenecekse, bu yapıtlar<br />

kesinlikle temsil edici örneklerdir; ama öte yandan, antik dönemde<br />

romandan sözederek yapılan tek şey, metinlerarası oyunun ve katmanlaşmış<br />

çoğulluğun o dönemde de varolduğunu belirtmiş olmaktır.<br />

Bu yeni adlandırmayla kazanılan nedir?"<br />

10. “Discourse in the Novel", s. 285. Bu derleme içinde s. 62<br />

11. Tzvetan Todorov, Mikhail Bakhtin: The Dialogical Principle , çeviren Wlad<br />

Godzich (Minneapolis, Minnesota, 1984), s. 85.<br />

18

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!