17.04.2014 Views

ce87842134d8e1f2e3dce1a3f356957dc412e45a

ce87842134d8e1f2e3dce1a3f356957dc412e45a

ce87842134d8e1f2e3dce1a3f356957dc412e45a

SHOW MORE
SHOW LESS

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

ceğinin iyi bir kanıtıdır.<br />

Yukarıda sözü edilen türlerin hemen hepsi açısından “yarı ciddi-yarı<br />

komik”lik kasıtlı ve net bir otobiyografik ve anı-öykücü<br />

yaklaşım özelliği taşır. Bir yandan yazarı ve okuyucularını, diğer<br />

yandan da yazar tarafından betimlenen dünyayı ve kahramanları<br />

zamansal olarak kıymetlendirilmiş aynı düzleme yerleştiren (onları<br />

zamandaş kılarak, muhtemel tanış, arkadaş kılarak, ilişkilerini samimileştirerek<br />

bunu yapar; burada Onegin'in romansı açılışını bir<br />

kez daha anımsayalım) sanatsal yönelimin zamansal merkezindeki<br />

değişiklik, muhtelif tüm maskelerinde ve yüzlerinde yazarın kendi<br />

temsili dünyasına özgürce yönelmesine, epikte kesinlikle ulaşılmaz<br />

ve kapalı olan bir alana girmesine olanak tanır.<br />

Dünyanın temsil edilmesi açısından erişilebilir olan alan, edebiyat<br />

gelişimini sürdürürken türden türe ve dönemden döneme değişim<br />

geçirir. Farklı biçimlerde örgütlenir ve farklı araçlarla uzam ve<br />

zaman bakımından sınırlandırılır. Ama bu alan hep özgüldür.<br />

Roman, kesin olmayan şimdinin kendiliğindenliğiyle temas kurar;<br />

türü donmaktan, kemikleşmekten koruyan şey budur. Romancı,<br />

henüz tamamlanmamış olan her şeyin çekimine kapılır. Romancı,<br />

yazara özgü herhangi bir duruşla temsil alanında boy gösterebilir,<br />

kendi yaşamındaki gerçek anları betimleyebilir veya bu anlaragönderme<br />

yapabilir, kahramanlarının konuşmalarına karışabilir,<br />

edebi hasımlarıyla açıkça polemiğe girebilir vb. Bu yalnızca, yazarın<br />

imgesinin yazarın kendi temsil alanında boy göstermesi meselesi<br />

değildir -burada önemli olan, anlatının temelinde yatan, ona<br />

kaynaklık eden biçimsel yazarın (yazar imgesinin yazarı) temsil<br />

edilen dünyayla yeni bir ilişki içinde olmasıdır. Her ikisi de kendisini<br />

artık zamansal olarak kıymetlendirilmiş aynı ölçütlere bağımlı<br />

bulur, çünkü “betimleyen” yazarlık dili artık kahramanın “betimlenen”<br />

diliyle aynı düzlemde bulunmaktadır ve onunla diyalojik ilişkilere<br />

girebilir, melez bileşimler oluşturabilir (aslında, böylesi ilişkilere<br />

girmekten geri duramaz).<br />

Yazar imgesinin temsil alanında boy göstermesini olanaklı kılan<br />

tam da, betimlemekte olduğu dünyayla bir temas mıntıkasında bulunan,<br />

başlangıçta biçimsel olarak mevcut olan yazarın girdiği bu<br />

193

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!