17.04.2014 Views

ce87842134d8e1f2e3dce1a3f356957dc412e45a

ce87842134d8e1f2e3dce1a3f356957dc412e45a

ce87842134d8e1f2e3dce1a3f356957dc412e45a

SHOW MORE
SHOW LESS

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

lar. Deyim yerindeyse, kendilerini tüm sonuçsuzluğuyla, tüm kararsızlığıyla,<br />

tüm açıklığıyla, tüm yeniden-düşünülme ve yeniden değerlendirilme<br />

potansiyeliyle şimdiki günden uzaklaştırırlar. Kıymetlenmiş<br />

geçmiş düzlemine yükselir ve orada kesinleşmiş bir nitelik<br />

kazanırlar. “Mutlak geçmiş”in, tam ve sınırlı anlamında zaman<br />

sözcüğüyle karıştırılmaması gerektiğini aklımızdan çıkarmamalıyız;<br />

daha çok, zamansal olarak kıymetlendirilmiş hiyerarşik bir<br />

kategoridir “mutlak geçmiş”.<br />

Kişinin kendi döneminde büyüklüğe ulaşması imkânsızdır. Büyüklük<br />

kendisini daima sonradan gelenlere, bu tür bir niteliğin kendileri<br />

açısından hep geçmişte mevzilendiği kişilere bildirir (mesafelendirilmiş,<br />

uzak kılınmış bir imgeye dönüşür); kişinin görüp dokunabileceği<br />

canlı bir nesneye değil, bir bellek nesnesine dönüşür.<br />

“Anma” türünde ozan kendi imgesini gelecekte ve kendinden sonra<br />

geleceklerin mesafelendirilmiş düzleminde inşa eder (karş. oryantal<br />

despotların ve Augustus’un yazıtları). Anı dünyasında bir fenomen,<br />

gözümüzle gördüğümüz dünyada, pratik ve aşina temas<br />

dünyasında karşılaştıklarımızdan tamamen farklı koşullara bağlı<br />

kendi özel kurallarıyla kendi özel bağlamında var olur. Epik geçmiş<br />

insanları ve olayları sanatta özel bir algılama biçimidir. Genelde,<br />

sanatsal algılama ve tasavvur edimi neredeyse tamamen bu biçimin<br />

gölgesi altında kalır. Burada, sanatsal temsil sub specie aeternitatis<br />

temsildir. Kişi sanatsal dille yalnızca hatırlanmaya değer bir şeyi,<br />

sonradan geleceklerin belleğinde korunması gereken bir şeyi anıtlaştırabilir<br />

ve aslında bundan başka bir seçeneği de yoktur; daha<br />

sonraki kuşaklar için bir imge yaratılır ve bu imge onların yüce ve<br />

uzak ufuklarına yansıtılır. Amacı kendisi olan zamandaşlık (başka<br />

bir deyişle, gelecekteki bellek üzerinde hiçbir hak iddiası olmayan<br />

bir zamandaşlık) çamurdandır; geleceğe dair (sonraki kuşaklar<br />

için) bir zamandaşlıksa mermer veya bronzdandır.<br />

Zamanların birbirleriyle ilişkisi burada önem taşır. Kıymetlendirilmişlik<br />

vurgusu, geleceğin üzerinde değildir ve geleceğe hizmet<br />

etmez, geleceğe hiçbir lütufta bulunulmamaktadır (bu tür lütuflar<br />

zamanın dışında bir ebediyetle karşı karşıyadır); burada hizmet edilen,<br />

bir geçmişin gelecekteki anısıdır, mutlak geçmişin dünyasının<br />

183

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!