29 - Bilgi Ä°Ålem Daire BaÅkanlıÄı - Süleyman Demirel Ãniversitesi
29 - Bilgi Ä°Ålem Daire BaÅkanlıÄı - Süleyman Demirel Ãniversitesi
29 - Bilgi Ä°Ålem Daire BaÅkanlıÄı - Süleyman Demirel Ãniversitesi
You also want an ePaper? Increase the reach of your titles
YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.
80 SDÜ Bülteni / Eylül 2006<br />
SDÜ Bülteni / Eylül 2006 81<br />
Geleneksel Gölge Oyunu<br />
UNIMA (Uluslararası Kukla ve Gölge oyunu Birliği ) üyesi olan<br />
Antalya Devlet Tiyatrosu Sanatçısı Ali Meriç, 27 Mart Tiyatro Haftası<br />
Etkinlikleri’nde geleneksel kültürümüzün ortaoyunu, meddah ile birlikte<br />
en önemli köşe taşlarından biri olan gölge oyunumuz KARAGÖZ ve<br />
HACIVAT’ı örnekleriyle anlattı. Günümüzden yüz yıllarca önce ortaya<br />
çıkmış, insanları eğlendirirken düşündürmüş, zaman zaman toplumsal<br />
bilinç oluşmasında öncü bir rol oynamış olan gölge oyunu, sanatçı<br />
tarafından, karagöz oyunlarının tarihçesi, oyunların bölümleri, tekniği,<br />
karagöz oyunlarının dağarcığı, karagöz oyununun tipleri,karagöz<br />
musikisi konularında irdelendi.<br />
Oyun Yazarlığı Stüdyo Çalışması<br />
SDÜ Güzel Sanatlar Fakültesi Sahne Sanatları Bölümü tarafından<br />
düzenlenen 9.Tiyatro Haftası Etkinlikleri kapsamında Öğretim Görevlisi<br />
Evren N. Arat tarafından gerçekleştirilen oyun yazarlığı stüdyo çalışması,<br />
öğrencilerin ve halkın katılımıyla başladı. Oyun yazımında yapılan<br />
ön hazırlık evreleri, tema seçiminde uygulanan teknikler, kişileştirme<br />
ve olay örgüsü çalışmalarıyla örnek model oluşturma, katılımcıların<br />
da etkinlik içinde birebir yer alarak beyin fırtınası oluşturmasıyla<br />
desteklendi.<br />
Shakespeare ve Romans<br />
Tiyatro Haftası etkinlikleri kapsamında GSF Öğretim<br />
Görevlisi A. Bülent Özbirgül tarafından “Shakespeare ve<br />
Romans” konulu bir konferans verildi. Özbirgül konferansta<br />
özetle şunları söyledi: “Slıakespeare’in geç dönem komedyaları<br />
diye adlandırılan Pericles, Cymbeline, Kış Masalı ve Fırtına<br />
Oyunları Romance adıyla anılmaktadır. Aynı zamanda<br />
Veronalı İki centilmen oyunu da Shakespearyen Romans<br />
olarak da değerlendirilir. Yaklaşık 1607 ile 1613 yılları arasında<br />
yazılmış olan bu romanslar Shakespeare’in oyun yazarlığının<br />
son dönemini teşkil eder. Romanslarında trajedinin öğeleri,<br />
komedinin geleneksel mutlu sonu ile çözümlenir. Tüm<br />
Romance’lar bir dizi temayı en yüksek ya da en aşağı derecede<br />
paylaşırlar. Aile bireylerinin ayrılması ve sonunda tekrar<br />
birleşmesi en önemli unsurdur. Oyunlardaki sürgün teması<br />
diğer önemli hususlardan biridir. Sürgüne gönderilen ya da<br />
gönderilecek olan oyun kişileri oyunun sonunda kendi haklı<br />
yerlerini yeniden alırlar. Cymbeline ve Kış Masalı oyunu’nda<br />
göze çarpan diğer bir tema da kıskançlıktır. Oyunlardaki en<br />
önemli anlam ise; zorluklar içinde sabrın denenmesi ve insanla<br />
ilgili olan bu olaylarda doğaüstü güçlerin takdirinin ön plana<br />
çıkmasıdır. Shakespeare’in diğer oyunlarıyla kıyaslandığında<br />
Romance’lardaki karakterizasyon zayıf kalır. Bunun yerine<br />
karakterlerin sembolik anlamı daha güçlüdür. Oyunların<br />
konuları episodiktir. Ve beklenmeyen olaylar egzotik yerlerde<br />
sunulur. Oyun karakterleri sık sık uzun yolculuklara ve<br />
deniz kazalarına mağdur kalırlar. Bütün bu özellikleriyle<br />
Romance’lar, Yunan dönemine kadar giden, sıra dışı maceralarla<br />
dolu romantik edebiyatın gelenekselliğinden etkilenmiştir.<br />
Bu gelenekte karakterler sıra dışı olaylara maruz kalırlar.<br />
Egzotik yerlere fantastik yolculuklar yaparlar, cesur ve nazik<br />
şövalyelerle. Canavarların alegorik görünümleriyle, doğaüstü<br />
oluşumlarla ve pagan tanrı-tanrıçalarla karşılaşırlar. Saçma<br />
tesadüfler ve hatalı kimlikler konuyu karıştırır, yine de her şey<br />
geleneksel olarak mutlu sonla çözülür. Başkahramanların ana<br />
ayırt edici özellikleri asillikleri ya da kraliyet kanı taşımalarıdır.<br />
Ali Meriç<br />
Öğr. Gör. Evren N. Arat<br />
Bu tür özellikteki hikâyeler Shakespeare döneminde son<br />
derece popülerdi. Özellikle de Kral I. James’in hüküm<br />
sürdüğü yıllarda. Shakespeare Romance’larında daha önceki<br />
komedilerinde göze çarpan bir temaya geri dönmüştür: Genç<br />
aşıklar çeşitli sıkıntılardan sonra birleşirler. Yine de genç âşıklar<br />
üzerine odaklanmaz, aynı zamanda bir zamanlar var olan<br />
aşkın yaşlı jenerasyonunu da içine alır. Oyunların sonu genç<br />
âşıkların evlenmesi, büyüklerin ise kavgalarının yok olmasıdır.<br />
Oyunlarda odak nokta bireysellik ya da çift olmaktan ziyade<br />
aile bütünlüğüdür. Olaylar dizisi ise yıllara yayılmıştır. (Fırtına<br />
ve Cymbeline daha kısa zamanda geçer).Antik kültüre karşı<br />
duyulan hayranlık, antik dönemdeki insani değerlere verilen<br />
önem ve yüceltilen insanlık, Rönesans Dönemi’nin önemli bir<br />
parçası olmuştur. Antik dönemin, insanların yaşamını yöneten,<br />
denetim altında tuttuğu ve kaderlerini belirlediği varsayılan<br />
mitolojik tanrı-tanrıçaların Shakespeare’in romanslarında yer<br />
alması kaçınılmaz bir sonuçtur. Shakespeare, insan yaşamına<br />
yön veren ve denetleyen doğaüstü güçleri, oyunlarında ahlak,<br />
erdem, adalet, namus gibi kavramları seyirciye aktarmak için<br />
kullanmıştır.”<br />
Öğr. Gör. A. Bülent Özbirgül<br />
“Acı Biber” SDÜ’de...<br />
Samsun Sanat Tiyatrosu tarafından, Recep Rodop’un yazıp Yaşar<br />
Gündem’in yönettiği ‘Acı Biber’ adlı çocuk oyunu Süleyman <strong>Demirel</strong><br />
Üniversitesi Kültür Merkezi’nde sahnelendi.<br />
Oyun, bir bahçıvanın yetiştirdiği sebze ve meyveleri anlatıyor. Bu<br />
sebzelerin arasında ise oyuna ismini veren acı biberin maceraları yer<br />
alıyor. Acı biber önce diğer sebze arkadaşları tarafından dışlanıyor,<br />
sevilmiyor. Fakat daha sonra arkadaşlarını canavarlardan kurtardığı<br />
için bahçenin en sevilen sebzesi oluveriyor. Arkadaşları ondan özür<br />
dileyip onunla dost oluyorlar.Acı biber ve diğer sebzelerin maceralarını<br />
çok sayıda çocuk beğeniyle izledi.<br />
SDÜ’de<br />
Kuvay-ı Milliye Kadınları<br />
Süleyman <strong>Demirel</strong> Üniversitesi Kültür Merkezi’nde Atatürkçü<br />
Düşünce Kulübü tarafından, Nezihe Araz’ın ‘Kuvay-ı Milliye Kadınları’<br />
isimli tiyatro oyunu sahnelendi.<br />
Atatürk’ün annesi Zübeyde Hanım’ın anısına sahnelenen oyunu,<br />
Burdur Eğitim Fakültesi öğrencileri oynadı. İzmir’in Yunanlılar<br />
tarafından işgali sırasında, vatan sevgisi uğruna Türk Kadınları’nın<br />
fedakarlıklarını ve düşmanla mücadelesini anlatan oyunu çok sayıda<br />
öğrenci izledi. BEF’li öğrencilerin başarıyla sergiledikleri oyun izleyenler<br />
tarafından ayakta alkışlandı.<br />
“Ah Şu Büyükler”<br />
Çocuk Oyunu Sergilendi<br />
Süleyman <strong>Demirel</strong> Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi<br />
Tiyatro Bölümü tarafından “Ah Şu Büyükler” adlı çocuk<br />
oyunu GSF Tiyatro Salonu’nda sahnelendi. Tiyatro Bölüm<br />
Başkanı Yrd. Doç. Dr. Nil Ünlü Aycıl tarafından yazılan oyun<br />
Öğr. Gör. A. Bülent Özbirgül tarafından yönetildi. Geleneksel<br />
Türk Tiyatrosu’nun iki başat figüranı Hacivat ve Karagöz’ün<br />
canlandırıldığı oyunda, çocuk gözüyle büyüklerin hataları<br />
ve çocuklara yapılmaması söylenen hareketleri kendilerinin<br />
yapması eleştirildi. 23 Nisan Çocuk Bayramı etkinlikleri<br />
kapsamında canlı performans ve gölge oyunu olarak<br />
sahnelenen oyun, 6-12 yaş arası ilköğretim öğrencileri<br />
tarafından beğeni ile izlendi.<br />
“Arda Kanpolat<br />
Oyunculuk Ödülü”<br />
Genç yaşta aramızdan ayrılan Tiyatro Oyuncusu Arda<br />
Kanpolat adına bu yıl ilk kez verilen “Arda Kanpolat<br />
Oyunculuk Ödülü’nü” GSF Sahne Sanatları Anabilim Dalı<br />
4. Sınıf öğrencimiz Mustafa Kayabaşı ile Kocaeli Büyükşehir<br />
Belediyesi Şehir Tiyatroları oyuncusu Burcu Güner paylaştı.<br />
Doğru tanımlanan bir sanat kültürü oluşturmayı, toplum<br />
yaşamının getirdiği sorumlulukları paylaşmayı, bireysel<br />
duyarlılıkları geliştirmeyi ve genç tiyatrocuları desteklemeyi<br />
amaçlayan ödül, başarılı bu iki tiyatrocuya İstanbul’da<br />
verildi.<br />
Tiyatro:<br />
“Ayışığında Şamata”<br />
Süleyman <strong>Demirel</strong> Üniversitesi Tiyatro Festivali<br />
dolayısıyla çeşitli oyunlara ev sahipliği yaptı. Festivalin<br />
ilk oyunu Kültür Merkezi’nde sahnelendi. ‘Ay Işığında<br />
Şamata’ isimli komediyi Dumlupınar Üniversitesi Tiyatro<br />
Kulübü Öğrencileri oynadı.<br />
Haldun Taner’in yazıp Ali Yüce Ekşi’nin yönettiği oyun<br />
değişik yaşamları olan insanların şamatalarını, hayatla olan<br />
ilişkilerini komik bir dille anlatıyor. 3 gün süren festivalde 4<br />
ayrı oyun sahnelendi.<br />
Cüneyt Gökçer, Sevda Şener, Ayşegül Yüksel, Lemi <strong>Bilgi</strong>n,<br />
Arif Yeşilkaya, Ayfer Kanpolat, ve Yücel Kanpolat’tan oluşan<br />
jüri , öğrencimiz Mustafa Kayabaşı ve Kocaeli Büyükşehir<br />
Belediyesi Şehir Tiyatroları oyuncusu Burcu Güner’i birincilik<br />
ödülüne layık gördü.<br />
Başarısından dolayı genç üniversiteli oyuncuya teşekkür<br />
belgesi veren Rektör Baydar, Mustafa Kayabaşı’nı kutlayarak,<br />
başarılarının devamını diledi.