Çalışınca oluyor - Kocaeli Büyükşehir Belediyesi

İbrahim KARAOSMANOĞLU / Kocaeli Büyükşehir Belediye Başkanı
Maddiyat, evler, mücevherler, otomobiller, her şey bir yangında, bir
depremde yok olabilir. Fakat manevi birikimle, manevi güçle onları yeniden
elde edebiliriz. Yeter ki bizde dostluk, kardeşlik, paylaşma, dayanışma gibi
erdemle olsun. Manevi gücümüz bizi birleştirir.
İşte bu manevi kuvvet sayesinde, görkemli bir birliktelik doğdu. Depremin
açtığı yaraları hızla sardık. Binaları yavaş yavaş yeniden yaptık.
Yolları yeniden asfaltladık. Şehrimizi yeniledik. Yıldırım düşmüş,
kömürleşmiş bir ağacın baharda tekrardan çiçeklenmesi gibi, şehrimiz
yeniden şenlendi. Bizim depremdeki kazancımız, işte bu manevi enerjinin
yok olmadığını görmek oldu.
Deprem tatbikatları yapılıyor. İlkyardım, kurtarma, depremden korunma
alıştırmaları yapılıyor. Depremin kendisi, bizim için bir maneviyat, bir insanlık
tatbikatı oldu. Depremle birlikte, kardeşliğimiz yüzeye çıktı. Depremle
birlikte, merhamet, şefkat, paylaşma enerjisi açığa çıktı. Bu durum, beni çok
ama çok ümitlendiriyor. Depremle birlikte, yaşama azmimiz pekişti. Tüm
Kocaeli’nden ülkemizin her yanına kardeşlik rüzgarları esti. Milyonlarca insan
bu ülkede şefkat gözyaşları döktü. Milyonlarca insan dualar etti. Milyonlarca
insan bize yiyecek, giyecek, battaniye, çadır yüklediği kamyonlar yolladı.
Milyonlarca insanın kalbi birlikte attı.
Sevgili hemşehrilerim, can dostlarım;
Bizler de bu ruhla, bu maneviyat, ahlak seferberliğinde yerimizi aldık.
Şehrimizde yıkılan binaların yerine yenilerini yaptık.
Belediye olarak gece gündüz çalıştık. Depremden sonraki yıllar boyunca,
bugüne kadarki çalışmalarımızda özel bir yön var: Depremden sonra devreye
giren manevi gücü kaybetmemeye gayret ediyoruz. Çünkü, o gücü, büyük
bir felaket pahasına topladık. Hepimiz, depremin asıl şiddetinin nereden
kaynaklandığını biliyoruz. 17 Ağustos Marmara Depremi çok ama çok
şiddetliydi. Muazzam bir felaketti. Çünkü ufak hesaplar, üç günlük hesaplar
peşindeki kimileri bazı binaları yeterince sağlam yapmamıştı. Çünkü kimileri
dikkatsiz davranarak bazı hayati tedbirleri almamıştı.
Değerli kardeşlerim;
Manevi enerji tek başına bir anlam taşımaz. Onun gereğini yerine getirmemiz
de gerekir. Sağlam binalar yapacağız ki, bir felaket sırasında tuzla buz
olmasın. Daha titiz projeler hazırlayacağız, daha uzun düşüneceğiz,
canımızın kıymetini bileceğiz. Ahlak, işte bu titizlikte, bu zihinsel
gayretlerdedir. Deprem sabahı içimize dolan heyecanların sönmesine izin
veremeyiz. Depremi yalnızca üzüntüyle, gözyaşıyla hatırlamak olmaz.
Depremi, sorumluluk bilincimizi koruyarak hatırlamalıyız.
380 Çalışınca Oluyor.