Çalışınca oluyor - Kocaeli Büyükşehir Belediyesi

İbrahim KARAOSMANOĞLU / Kocaeli Büyükşehir Belediye Başkanı
Kızıltaş’a takdirnamelerini sundum. Gözlerindeki sevinç bana gurur verdi,
güç verdi, heyecan verdi. Oradan, Karamürsel Lisesi’ne yetiştim. Şenay
Gülşen, Mustafa Çam, Duygu Vonal, Çağla Varup adlı gençlere takdir
belgelerini takdim ettim. 25 Ocak, benim için heyecan dolu, mutluluk dolu bir
gün oldu. Gencecik evlatlarımız, çiçekler gibi gülümsüyorlardı.
Kocaeli’mizdeki bütün okullardaki bütün teşekkür belgelerini, takdir
belgelerini, bütün başarılı karneleri dağıtmaya imkanım olsa, yavrularımızın
o anki sevinçlerini görebilsem keşke… Peki ya zayıf karneler? Onlar da
bizim. İnanıyorum ki, hepsi düzelecek. Maraton daha bitmedi. Yolu henüz
yarıladık. Kocaeli’mizin ortalamasını yükselteceğiz. Biraz daha emekle, biraz
daha dikkatle, biraz daha ümitle her şeyin üstesinden gelebiliriz!..
“CEKETİMİZİ SATAR, ÇOCUKLARIMIZI YİNE OKUTURUZ!”
Bilgi çağında yaşıyoruz. Hep söylüyorum aslında bütün çağlar bilgi çağıydı.
En eski devirlerde de ateşin nasıl yakılacağını, yükün nasıl taşınacağını,
mızrağın nasıl sivriltileceğini bilmek önem taşıyordu. Şimdi yüzlerce branş
var, her
alanda muazzam bir literatür oluşuyor, bir bilgi patlaması yaşanıyor…
Dolayısıyla, çocuklarımızı okutacağız. Gerekirse ceketimizi satıp yine
okutacağız. Kendimiz de okuyacağız. 100 yaşında bile olsak, her gün yeni
bir şey öğrenmenin insanı zenginleştiren, insana derinlik katan güzelliğinden
vazgeçmeyeceğiz.
Büyükşehir Belediyesi olarak biz, eğitime, öğrenime bütün gücümüzle destek
oluyoruz. Bundan hiç kuşkunuz olmasın.
KO-MEK’te bugüne kadar 50 bin vatandaşımız 70 branşta eğitim aldı.
Türkiye’nin en büyük eğitim kurumlarından biri KO-MEK’tir. Orada Japonca
da öğreniliyor, tavşan yetiştiriciliği de; bilgisayar da öğreniliyor, mantar
yetiştiriciliği de… Tabii ki olacak. Ne iş olsa yapan, vasıfsız, sıradan kimseler
olmaya rıza gösteremeyiz. Aranan, beğenilen, elinden iş gelen, vasıflı, usta,
uzman, bilgili kişiler olmak zorundayız.
DAHA GÜZEL KARNELERE…
Öğrenciler, bizim için kelebekler gibidir. Ne zaman, nerede elinde çantasıyla,
üzerinde formasıyla, önlüğüyle bir öğrenci görsem içim şenleniyor. Bir
öğrencinin tebessümü, dünyanın en aydınlık lambası, en parlak mücevheri
gibi. Büyükşehir Belediyesi, emin olunuz ki, alelusul bir belediyecilik
yapmıyor. Yoksul ailelerimiz vardır. Yoksul öğrencilerimiz vardır. Onlara
çanta, defter, kalem, kıyafet temin ediyoruz. Etmemiz gerek. Maddi imkanları
kısıtlı ailelerden gelen öğrencilerimizin boynu bükük kalırsa, ağzımızın tadı
kaçar; onlar neşelenmezse, biz gülemeyiz… Aynı anlayış çerçevesinde,
300 Çalışınca Oluyor.