BOTULÄ°NUM TOKSÄ°NÄ°

BOTULÄ°NUM TOKSÄ°NÄ° BOTULÄ°NUM TOKSÄ°NÄ°

istanbulsaglik.gov.tr
from istanbulsaglik.gov.tr More from this publisher
08.03.2014 Views

sentezlerini baskılamak ve vasküler permeabiliteyi azaltmak üzerinden olduğu gösterilmiştir (25) . İpratropium bromide kolinerjik sinir sistemini inhibe ederek, seröz ve seromüköz bezlerden salgıyı önlemektedir. Sistemik emilimi kimyasal özelliğinden dolayı az olduğundan yan etkileri nadirdir, ancak burunda kuruluk ve hafif burun kanamalarına yol açabilir (15,26,27) . Tek tek yakınmaların ortadan kaldırılmasına yönelik olarak burun tıkanıklığı daha fazla olan olgularda kısa süreli nazal dekonjestan, uzun süreli oral dekonjestan kullanımı; burun akıntısının hakim olduğu olgularda ise nazal antikolinerjik sprey kullanımı önerilebilir. Ancak vazomotor rinitli yaşlı olgularda oral dekonjestan kullanımı hipertansiyona eğilimleri nedeniyle risk taşımaktadır (28) . Antilökotrienler oldukça yeni bir ilaç grubudur. Güçlü bir enflamatuar mediatör olan lökotrienlerin aktivitesini hem sentezlerini inhibe ederek, hem de lökotrien reseptörlerini bloke ederek önler. Montelukast ve zafirlukast lökotrien reseptör antagonisti, zileuton ise lökotrien sentez inhibitörü olarak etki yapar. Henüz belirli tedavi protokolleri yoktur (28) . Kapsaisin ve gümüş nitrat tedavileri halen deneysel aşamalardadır. Kapsaisin, burun için aşırı irritandır ve sürekli kullanımı ile desensitizasyon gelişmektedir. Myelinsiz C tipi sinir fibrillerinin yok edilmesi veya desensitizasyon amacını güden çalışmalarda nazal hiperaktivite yakınmalarında azalma saptanmıştır (22) . Gümüş nitratın ise burun anterior kısmına topikal olarak 5 hafta boyunca uygulanmasının burun akıntısı, hapşırık ve nazal konjesyon üzerine uzun süreyle etkili olduğu ileri sürülmektedir (28) . Medikal tedaviye yanıt vermeyen çok şiddetli rinore durumlarında endoskopik olarak uygulanan vidian sinirin kesilmesi ve anterior etmoid sinirin koterizasyonu ile 40

nazal mukozaya ulaşan parasempatik sinirleri tahrip ederek otonomik dengesizliği uç organ seviyesinde düzeltmek hedeflenir. Nazal sekresyonu azaltmaya yönelik bu girişimlerin uzun dönem etkileri tartışmalıdır. Kısa dönem tedavi sonuçları % 75-100 arasında olup yüz güldürücüdür (29,30) . Ancak uzun dönemde, % 71’e kadar varan oranlarda hastanın semptomlarının tekrarlayabileceğini bildiren çalışmalar vardır (29) . Bu dönemde başarısızlığa neden olarak parasempatik uyarımın yalnızca vidian sinirden değil, aynı zamanda silier ganglion yoluyla anterior etmoid sinirden tekrar parasempatik hakimiyet kazanması veya parasempatik sistem aktivitesinin bilinenden daha kompleks olması hipotezleri öne sürülmektedir (31) . Sfenopalatin ganglion blokajı da vazomotor rinitlerde uygulanabilecek bir başka girişimdir (32) . Konjesyon ve burun tıkanıklığının hakim olduğu durumlarda submukozal koterizasyon, sklerozan madde enjeksiyonları, elektrokoterizasyon, kriyoterapi (33) (alt konkalara -75º’de 90 sn boyunca bir veya iki kez uygulanır etkisi 12 ay kadar sürebilir) lazer ve diatermi(radyoferans) (34) veya inferior turbinoplasti, submukozal konka rezeksiyonu, parsiyel turbinektomi gibi nazal mukoza ve mukosilier aktiviteye olumsuz etkisi en az seviyede olan hacim küçültücü girişimler uygulanabilir (28) . Son yıllarda popüler bir tedavi olan, tıbbın değişik alanlarında kullanımı kabul gören botulinum toksini de 1998’den itibaren nazal hipersekresyon semptomatik tedavisinde kullanılmaya başlanılmış ve alternatif tedavi seçenekleri arasında yerini almıştır (35,36) . 41

nazal mukozaya ulaşan parasempatik sinirleri tahrip ederek otonomik dengesizliği uç<br />

organ seviyesinde düzeltmek hedeflenir. Nazal sekresyonu azaltmaya yönelik bu<br />

girişimlerin uzun dönem etkileri tartışmalıdır. Kısa dönem tedavi sonuçları % 75-100<br />

arasında olup yüz güldürücüdür (29,30) . Ancak uzun dönemde, % 71’e kadar varan<br />

oranlarda hastanın semptomlarının tekrarlayabileceğini bildiren çalışmalar vardır (29) .<br />

Bu dönemde başarısızlığa neden olarak parasempatik uyarımın yalnızca vidian<br />

sinirden değil, aynı zamanda silier ganglion yoluyla anterior etmoid sinirden tekrar<br />

parasempatik hakimiyet kazanması veya parasempatik sistem aktivitesinin bilinenden<br />

daha kompleks olması hipotezleri öne sürülmektedir (31) .<br />

Sfenopalatin ganglion blokajı da vazomotor rinitlerde uygulanabilecek bir<br />

başka girişimdir (32) . Konjesyon ve burun tıkanıklığının hakim olduğu durumlarda<br />

submukozal koterizasyon, sklerozan madde enjeksiyonları, elektrokoterizasyon,<br />

kriyoterapi (33) (alt konkalara -75º’de 90 sn boyunca bir veya iki kez uygulanır etkisi 12<br />

ay kadar sürebilir) lazer ve diatermi(radyoferans) (34) veya inferior turbinoplasti,<br />

submukozal konka rezeksiyonu, parsiyel turbinektomi gibi nazal mukoza ve<br />

mukosilier aktiviteye olumsuz etkisi en az seviyede olan hacim küçültücü girişimler<br />

uygulanabilir (28) .<br />

Son yıllarda popüler bir tedavi olan, tıbbın değişik alanlarında kullanımı kabul<br />

gören botulinum toksini de 1998’den itibaren nazal hipersekresyon semptomatik<br />

tedavisinde kullanılmaya başlanılmış ve alternatif tedavi seçenekleri arasında yerini<br />

almıştır (35,36) .<br />

41

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!