Create successful ePaper yourself
Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.
yüzey epitelinin hemen altında ve epiteline paralel yerleşim gösterirler ve venöz<br />
sinüzoidlerin hemen proksimalindeki süperfisyal venöz sisteme drene olurlar. Nazal<br />
mukozadaki venöz sinüzoidler valv içermeyen, hem arteriyel hem de venöz kanı alan,<br />
geniş ve kıvrımlı anostomatik venlerin oluşturduğu bir kavernöz pleksustur (1) .<br />
Burundaki kan damarları normalde sempatik vazokonstriktör tonus altındadır (7) .<br />
Sempatik sistemin başlıca nörotransmitteri norepinefrin olmakla beraber,<br />
nöropeptid Y ve pankreatik polipeptidin de nörotransmitter olarak görev yaptığı öne<br />
sürülmektedir. Norepinefrin; arter, arteriol ve venlerde vazokonstriksiyona yol<br />
açarken, nöropeptid Y sadece arterioler vazokonstriksiyona neden olmakta,<br />
pankreatik polipeptid ise vazodilatasyon yapmaktadır (7) .<br />
Parasempatik sistem hem glandüler sekresyondan sorumludur hem de önemli<br />
bir vazomotor etkisi vardır. Başlıca nörotransmitter asetilkolindir ancak vazoaktif<br />
intestinal peptid (VIP) de nörotransmitter olarak görev yapar. Asetilkolin bütün<br />
damarlarda vazodilatasyona ve glandüler sekresyona neden olur. VIP de<br />
vazodilatasyon yapar. Glandüler yapılarda VIP reseptörü yoktur. Duyusal sinir<br />
liflerinde bulunan substance P de vazodilatasyona neden olabilmektedir. Yukarıda<br />
bahsedilen nazal mukozal kan damarları, otonom sinir sistemi yoluyla nazal<br />
konjesyonu ve buna bağlı olarak da nazal rezistans ve hava akımını kontrol ederler.<br />
Burun rijit bir yapı olduğundan, nazal mukozada ve özellikle konkalarda ortaya çıkan<br />
konjesyon nazal kavitenin hacmini önemli ölçüde etkiler. Bu durum da nazal<br />
rezistansta belirleyici rol oynar (1) (Şekil 6)<br />
22