Türkiye'de Kadına Yönelik Şiddet - Sabanci University Research ...
Türkiye'de Kadına Yönelik Şiddet - Sabanci University Research ...
Türkiye'de Kadına Yönelik Şiddet - Sabanci University Research ...
You also want an ePaper? Increase the reach of your titles
YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.
Türkiye’de Kad›na <strong>Yönelik</strong> fiiddet 41<br />
di¤i önyarg›lar› yok etmeye bafllam›flt›r. Bu iki komflu il birbirlerinden gerek<br />
etnik, gerek dini, gerekse siyasi duyarl›l›k aç›lar›ndan farkl› oldu¤u kadar<br />
KAMER'in geldi¤i Diyarbak›r'dan da farkl›d›r. Nitekim KAMER ilk bafllarda<br />
her iki ilde de de¤iflik nedenlerle kuflkuyla karfl›lanm›flt›r. Diyarbak›r kökenli<br />
olup hem devlete hem Kürt hareketine mesafeli duran ve her türlü fliddeti<br />
k›nayan ba¤›ms›z bir kad›n kuruluflu olarak her iki ilde de kendini kan›tlamak<br />
zorunda kalm›flt›r. Tunceli'de yap›lan grup çal›flmalar›nda, “birileri<br />
bizi sürmesin, birileri bizi coplamas›n, birileri hani bizi ezmesin, biz de<br />
bir kad›n, al›ml› bir kad›n ve kendine özgüveni olan bir kad›n. Ben bir köfleye<br />
oturdum. O kadar kötü oldum ki o an. Hani kendimi kötü hissediyorum: “Ay, o<br />
benimle konuflur mu?” O kadar kötü bir afla¤›l›k duygusu içerisindeyim ki... Ondan<br />
sonra Hayriye konuflmaya bafllad›. Kendini anlatt›, ismini söyledi ve benim<br />
ismimi sordu. Öyle flok oldum ki… Yani do¤ald›r flimdi, art›k insan köpe¤ine,<br />
kedisine bile isim koyuyor. Benim, 44 yafl›nda bir kad›n›n, illa ki bir ismi olacak<br />
ama ben ismimin fark›nda de¤ilim, ismimi unutmuflum. Ondan sonra derin bir<br />
flok yaflad›m, bir an böyle titredim. ‹smimi söyledim, anlam›n› sordu, “Kim koydu?”<br />
dedi. Hayat›mda duymad›¤›m fleylerdi. ‹lk floku o zaman yaflad›m. O noktada<br />
ben kabullenmifltim fliddeti. “Bu benim kaderim, al›nyaz›m,” diyordum. Bir<br />
de flöyle bir söz var: Annesinin kaderi kötüyse k›z›n›n çeyizidir. Yani art›k ne polis<br />
yard›m ediyor, ne aile destek ç›k›yor... Gidebilecek nere var? Ekonomik özgürlük<br />
yok.<br />
Bu arada bir fleyi atlad›m: O Kuran kursuna gittikten sonra ben Kadir gecesinde<br />
camiye gittim. Hoca diyor, “Eflinize hakk›n›z› helal ettiniz mi?” Bütün kad›nlar<br />
diyor “Evet, ettik,” ben diyorum, “Hay›r.” Kad›nlar topyekûn bana döndü.<br />
“Ben etmek zorunda m›y›m?” dedim, “etmiyorum.” Hoca orada flöyle dönüp<br />
demedi ki, “Erkekler efllerinize hakk›n›z› helal ediyor musunuz?” Niye kad›nlar<br />
etsin? Niye edeyim ki? Ben hakk›m›n fark›nday›m, dini konuda haklar›m› biliyorum<br />
ve ben helal etmiyorum. Kadir gecesinde hakk›m› helal etti¤imi söylesem<br />
ben onun yapt›klar›n› nas›l unuturum? Unutmuyorum.<br />
Ondan sonra iflte Hayriye'yle tan›flt›k. O gece sabaha kadar düflündüm. Ertesi<br />
gün Hayriye'yle tekrar konufltuk. Sonra grup çal›flmas›na kat›ld›m. Ama üç<br />
dört toplant›ya gidince o kadar a¤›r gelmeye bafllad› ki kald›ramad›m. ‹lk grubum<br />
yar›m kald›.<br />
Çok ac› çektim. Benim yaflad›¤›m fliddet türü bir de¤il, ben her konuda fliddet<br />
yaflayan bir kad›n›m ve bu benim kaderim de¤il. Bunu sorgulamaya bafllad›m.<br />
Sorular olufltu soru iflaretleri olufltu, cevapland›ramad›m. O kadar a¤›r geldi ki<br />
bana bu iç çat›flma. Ve o arada da o¤lumla ilgili bir sorun oldu, ikisi bir araya ge-