Münir Ulusoy : “Emevi düzeni ve aklı ile bu işleri ... - Hacibektaslilar

More documents

Recommendations

Info

25 Ocak 2008 Cuma Serçeþme Dergisi'nden Hüseyin Akýn'ýn FUAF Genel Baþkaný Durak Arslan ile yaptýðý röportaj AKP kadrolarýnýn aldýklarý politik formasyon, klasik Ýslam toplumunu yönetmeye müsaittir. Ellerindeki diploma, Anadolu Alevi- Bektaþi realitesini anlama, kavrama ve uygun davranma konusunda geçersizdir. Reha Çamuroðlu da bu gerçeði bilmiyor olamaz, ancak onlarý bir süreliðine, kendi çýkarlarý doðrultusunda kandýrýyor olabilir. Kamuoyunda “AKP'nin Alevi Açýlýmý” olarak tartýþýlan olay AKP'nin Alevi milletvekili Reha Çamuroðlu’nun Baþbakan Tayip Erdoðan’ýn Muharrem ayýnda iftar yemeðine katýlacaðýný açýklamasýyla baþladý. Öncelikle bu konu hakkýndaki görüþlerinizi açýklar mýsýnýz? Durak Arslan : AKP nin Alevi açýlýmýný hoþgörüyle karþýlýyorum. Çünkü öðretimiz böyle davranmamýzý gerektiriyor. Ne sevindiricidir ki, tarih boyunca « Alevilerin katli vaciptir » diyen bir zihniyetin günümüzdeki temsilcileri, bizleri fiziksel olarak katletmenin dýþýnda yöntemlerin de olabileceði arayýþýna girmiþler. En azýndan insani bir tutum. Alevileri öldürenler þimdi Aleviliði öldürme çabasýndalar. Fakat þöyle de bir gerçeðimiz var ki, Aleviler olarak bize düþmanlýk edenleri bile heran baðýþlamaya hazýrýz, ancak adlarýný unutmaya asla ve asla. Hükümet Aleviliðin devlette temsili için bir Alevi kurumu oluþturmayý planlýyor. Bu kurumun, Baþbakanlýða baðlý bir “genel müdürlük” biçiminde olmasý düþünülüyor. Sizce böyle bir kurum gerekli mi? Düþüncelerinizi açýklar mýsýnýz? Durak Arslan : Bizlere sordular mý ? Hiç bir Alevi kurumunu muhatap alarak, «talepleriniz nelerdir, toplumsal projeniz var mý?» diye sormayý býrakýn, yýllardýr üst kurum baþkanlarýmýzýn randevu taleplerine yanýt bile verilmedi. Biz Aleviler, Laik, demokratik bir cumhuriyet ten yanayýz. Ýnancýmýzýn devletleþtirilmesini istemiyoruz. Bu yüzden diyanetin kaldýrýlmasýný istiyoruz. Devlet bütün inançlara ayný mesafede dursun yeter. Ne imtiyaz istiyoruz ne de dýþlanmak. Bütün inançlarla eþit ve adaletli koþullarda yaþamaktýr talebimiz. Oluþturulacak genel müdürlük için kadro sayýsýnýn üç bin, bütçenin ise iki milyon YTL olarak belirlendiði, bu bütçe ile kurum bünyesinde, ya da ayrý olarak kurulmasý planlanan Alevi Enstitüleri’nde Alevi dede ve zakirlerin eðitiminin yapýlacaðý, istihdam edileceði basýna yansýdý. Bu konuda neler düþünüyorsunuz? Durak Arslan : Alevi toplumu olarak kendi ihtiyaçlarýmýza cevap verecek kurumlara son derece ihtiyacýmýz var. Bu kurumlarý yaratacak yüksek bir potansiyele de sahibiz. Alevilerin geliþen ve gündem belirleyen bir dinamik olduðunu gördüðü için, hükümet kendi Alevilerini yaratmak derdinde. AKP kendi genel konseptine uygun, kontrollü bir Alevi oluþumuna niyetleniyor. Fakat gözden kaçýrdýklarý bir konu var ki, AKP kadrolarýnýn aldýklarý politik formasyon, klasik Ýslam toplumunu yönetmeye müsaittir. Ellerindeki diploma, Anadolu Alevi-Bektaþi realitesini anlama, kavrama ve uygun davranma konusunda geçersizdir. Reha Çamuroðlu da bu gerçeði bilmiyor olamaz, ancak onlarý bir süreliðine, kendi çýkarlarý doðrultusunda kandýrýyor olabilir. Hazýrlanan taslakta Ankara ve Ýstanbul’da iki cemevi açýlmasý ve Alevi toplumu ile hükümet arasýndaki iliþkileri yürütmek üzere kýrk kiþilik bir kurul oluþturulmasý da var. 22 Temmuz seçim öncesine kadar Alevileri gündemine almayan, cemevlerine “cümbüþ evi” diyen zihniyetin bu açýlýmlarýný nasýl deðerlendiriyorsunuz? Durak Arslan : AKP nin direktifi ve desteðiyle yapýlacak Cemevi ancak Cami’ye benzer, oluþturacaðý kýrk kiþilik kurul da, Ýmam cemaatine benzer. Þimdiden bu nitelikleri görmek mümkün. Amaç belli, asimile etmek, kendine mecbur ederek oy almak ve toplumsal “uzlaþma”adý altýnda, aynýlaþtýrarak esas hedefe (!) ulaþmak. Kýsacasý, samimiyetten uzak ve tehlikeli bir açýlým olarak görüyorum. R. Çamuroðlu, iki sene içerisinde Alevilikle ilgili bütün sorunlarý çözmeyi hedeflediklerini, Aleviliði “Ýslam dýþý görmeyen” yeni bir örgütlenme modelini yaratmayý düþündüklerini söylüyor. Bu açýklama hakkýnda neler söylemek istersiniz? Durak Arslan : Aleviliði orda ya da burda görmek yerine, önce Alevileri ve Aleviliði görmek gerekmez mi ? Bu tartýþma kim tarafýndan yapýlýrsa yapýlsýn, hangi amaçla ve uçta yapýlýrsa yapýlsýn, yersiz ve zamansýz bir tartýþmadýr. Varlýðý bile kabul edilemeyen, asýrlardýr çok yönlü tahribatlara uðramýþ bir öðreti ve tarih, alelacele tarif edilip etiketlendirilmemeli. Bir arkeolog titizliðiyle, en ince fýrçalarla tozundan, çamurundan arýndýrýlmalý. Kýrýlmýþ, tahrip edilmiþ parçalarý, uzmanlarca restore edilerek, gün ýþýðýna çýkarýlmalýdýr. Ýþte biz Alevi örgütleri bunun için varýz. Bu çalýþmalarýn saðlýklý yapýlabileceði koþullarýn yaratýlmasý için çalýþýyoruz. Dede, ana, tarihçi, yazar, araþtýrmacý, bilim insanlarýnýn, bir enkaza dönüþtürülmüþ inanç ve öðretimizi, özgürce tarif edebilmelerini arzu ediyoruz. R. Çamuroðlu Alevilerden gelen yoðun tepki üzerine “rahatsýzlýk vermeye devam edeceðiz, çünkü milletin, ülkenin hayrýna çalýþýyoruz. Hiçbir arka bahçe býrakmayacaðýz. Hepsinde meyve yiyeceðiz, ýslýk çalýp türkü söyleyeceðiz” diyerek Alevi kurumlarýna meydan okurken, niyetini gizlemiyor. Bu konuda neler söylemek istersiniz? Durak Arslan : Sayýn Çamuroðlu’nun ne demek istediðini anladýðýmý düþünüyorum. “Dükkanlarýnýzý kapatýn, büyük dünya markasý butiklerden oluþan dev alýþ veriþ merkezlerinin önünde ikinci sýnýf müþteri olarak kuyruða geçin” diyor. Kendiside kapý görevlisi olarak, istediðini içeri alacak, istemediðini dýþarýda býrakacak. Sonuçta içeri alýnanlar onursuzluða ve yol’suzluða, dýþarýda býrakýlanlar da sefalete ve yoksulluða mahkum edilecek. Hayýr sayýn Çamuroðlu, dükkanlar kapanmýyacak. Sahipleri dükkanlarýný restore edecekler, ortak noktalarýný ön plana çýkaracak ve ortak çatýlarýný oluþturarak, koperatifleþecekler. Ýçerde çok ses ancak dýþarda tek ve net bir ses olacaklar. Turnalar misali dizilip, menzile ulaþmak için güçlerine güç katarak, evrensel deðerleri insanlýða taþýyan yol’da yol alacaklar. R. Çamuroðlu, “Biz, Aleviliðin Ýslam içi olduðuna inanan insanlar olarak davetimizi bu kritere göre yaparýz. Alevilerin FUAF Genel Baþkaný Durak Arslan ile röportaj problemlerini çözme konusunda kendisini Alevi olarak niteleyen herkes muhatabýmýzdýr” diyor. Alevi örgüt yöneticileri olarak bu yaklaþýmý nasýl deðerlendiriyorsunuz? Durak Arslan : Sayýn Çamuroðlu’nun þartlý davetiyesinin, býrakýn herhangi bir dini inanca denk düþmesini, görgü kurallarýný da zorlayan bir yaklaþým. Daha düne kadar Alevilere hakaret yaðdýranlara (ki bugünde özde ayný) baþ köþeyi ayýrýrken, Aleviliði kendisinden farklý yorumladýðýný düþündüðü kiþi ve kurumlara açýktan meydan okumayý kendisine daha çok yakýþtýrýyor. Bu tercih kendisini açýktan eleveriyor. Devlet Bakaný Said Yazýcýoðlu, Alevilerle ilgili olarak, “Zamanýnda belki bu vatandaþlara biz bir elbise biçmeye çalýþtýk ama elbise uymadý. Þimdi hep birlikte yeni bir elbise dikip, onlarýn da huzurlu, mutlu þekilde yaþamalarýný saðlamak temel görevimizdir” diye bir açýklamada bulundu. Bu açýklamada deðinilen AKP’nin bugüne kadar Alevilere uyduramadýðý “eski elbise” biliniyor. Þimdi dikmeye niyetlendikleri “yeni elbise”nin, Alevi-Bektaþilerin elini-kolunu kýpýrdatamaz hale getirecek bir tür deli gömleði olmasý olasý deðil mi? Bu yaklaþýmý nasýl deðerlendiriyorsunuz? Durak Arslan : Döneme göre moda giysiler olur. Finansörü, proje adý, stilisti, terzisi, markasý olur. Bu yeni moda elbisenin finansörü global sermaye, proje adý BOP, stilisti Fettullah Gülen, terzisi AKP ve marka adý Türk-Ýslam sentezi. Fakat, bu elbisenin dizayný Alevilere göre yapýlmamýþ. Çok sýrýtýyor. Bol olmasý gereken kýsýmlar dar, dar olmasý gereken kýsýmlar da çok bol. Bu elbise bu bedene uymaz. Belki soracaksýnýz “ ya peki sayýn Çamuroðlu bu konseptin neresinde” diye. Kendisi þimdilik tezgâhtarlýðýný üstlenmiþ gözüküyor. Terfiyesi, satýþ hedefine ulaþýp ulaþmýyacaðýna baðlý. Çünkü global ekonominin modern iþleme yöntemi budur. Avrupalýlar ise bu sisteme “havuç” sistemi derler. Yani ilerledikçe “yem” büyür. Devletin dede ve zakirleri eðitmeyi planlamasý ve aralarýndan kendi kýstaslarýna göre seçtiklerine maaþ baðlamaya hazýrlanmasýný nasýl deðerlendiriyorsunuz? Bu yolla “Resmi Alevilik”, “memur Aleviliði” denilebilecek tektipleþtirilmiþ bir Alevilik yaratma çabasý laik demokrasi çerçevesine sýðar mý? Durak Arslan : Önce, inancýn insan ve toplum için önemini, iþlevini nasýl algýladýðýnýz çok önemli. Ýnanca yaklaþýmýnýzda, bu algýlama biçiminiz belirleyicidir. Manevi deðerlerin doðruluðu veya yanlýþlýðý tartýþýlmaz, alýnmaz, satýlmaz, yargýlanmaz. O deðerlere sahip olan insan ve toplum tarafýndan, taþýdýðý deðerlere hangi anlam yükleniyor ise gerçek olan o’dur. Bu sebeple, hiç bir insan, kurum veya güç, insanlar ile taþýdýklarý deðerler arasýna girmemeli, zedelememeli, kirletmemeli. Ýþte bu yüzden, laïk sistemi savunuyoruz. Devlet yönetmek, siyaset yapmak pratik, somut, deðiþken, göreceli ve maddidir. Ýnanç ise, iç dünyaya yönelik, varlýðýmýzý anlamlandýran, soyut ve manevidir. Bu iki unsur birbiriyle karýþtýrýlmamalýdýr. Her iki unsur da özünde insaný huzura kavuþturmak üzere ve ters yönlerden insandan doðup tekrar insana ulaþandýr. Devlet ve siyaset insanlarý, iktidarýný, çýkarlarýný, ihtiraslarýný garantiye almak üzere, bu iki ayrý unsuru birbirine karýþtýrýlarak, göz boyama ve sihirbazlýðý seçiyorlar. Yanlýþ yapýyorlar. Suç iþliyorlar. AKP’nin bu açýlýmý, Alevi-Bektaþi toplumunun demokratik istemlerine yanýt verebilir mi? Türkiye’de kapsamlý demokrasi yönünde adým atýlmadan Alevilerin demokratik istemleri karþýlanabilir mi? Durak Arslan : Alevi hareketinin ve örgütlerinin sadece kendisi için istediði bir tek talep bile yoktur. Bakýn yýllardýr mücadelesini verdiðimiz þu taleplerin hangisi sadece Aleviler içindir? Her inanç kendi inananlarý tarafýndan kendisini tarif etmelidir. Her inanç mensuplarý, inanç merkezlerini kendileri belirlemelidir. Her inanç eþit koþullara sahip olmalýdýr. Zorunlu din dersleriyle bir tek inancý dayatmak yerine, dünya dinlerine eþit mesafede genel din kültürü verilmelidir. Ders kitaplarýna ise, her inanç topluluðunun kendi tarifine uygun konulmalýdýr. Nüfus cüzdanlarýnda bulunan din hanesi kaldýrýlmalýdýr. Yeni anayasa oluþumunda, toplumun bütün kesitlerinin görüþ ve önerilerine baþvurulmalýdýr. Hiç bir inanç, köken, cins ve renk, ayrýmcýlýða ve hak ihlallerine maruz kalmamalýdýr. Bütun farklýlýklar, birer zenginlik olarak görülerek, yasalarla koruma altýna alýnmalýdýr. Madýmak da vahþice yakýlan 35 aydýn insanýn anýsýna, et lokantasý olan otel barýþ müzesi olmalýdýr. Bu taleplerin bir ülkede kazanýlmasý, toplumun bütünü açýsýndan büyük bir devrimdir. Hoþgörünün, eþitliðin, adaletin, karþýlýklý saygýnýn, birbirini kayýtsýz ve þartsýz kabulün, ayný topraklar üzerinde yeþermesi ve serpilmesi demektir. AKP Alevi açýlýmýnýn önüne yukardaki maddeleri koymalýdýr. Bunlarý atlarsa, yüzü üstü düþer ve çamura batan AKP yi sayýn Çamuroðlu bile kaldýramaz. Hükümet tarafýndan yapýlan tüm bu açýklamalarý bir bütün olarak deðerlendirdiðinizde hangi sonuçlara varýyorsunuz? Durak Arslan : AKP ye Alevi açýlýmý yapma cesaretini veren, kendi eksikliklerimizi kabul ederek, bu negatif açýlýmdan pozitif bir ders çýkarmalýyýz. Hýzla ve kendi dinamiklerimiz üzerinde kurumsallaþmalýyýz. Modern Alevi Kurum modelimizi yaratarak, günün koþullarýna uygun, öðretimizle uyum içerisinde, kurumlar arasý üst çatýlarýmýzý oluþturarak, içerde farklýlýklarýmýzý birer zenginlik kabul edip, dýþarda tek ses olmalýyýz. Örgütlenmemizi modernleþtirmeli, ekonomimizi pekiþtirmeli ve de medyamýzý kalýcýlaþtýrmalýyýz. Bu üç saðlam ayak üzerinde toplum olarak yükselerek varolabilir, evrensel deðerlerle buluþabiliriz. Alevi-Bektaþi toplumunun demokratik talepleri sizce nelerdýr? Durak Arslan : Kophenag kriterlerinde belirlenen, uluslararasý insan haklarý beyannamesi çerçevesindeki taleplerdir. Yani, Hallacý Mansur’dan Nesimi’ye, Hace Bektaþi Veli’den Yunus Emre’ye, Mevlana’dan Pir Sultan Abdal’a, Þeyh Bedreddin’den Aþýk Veysel’e uzanan yolumuzun önündeki bütün engellerin kaldýrýmasýdýr taleplerimiz. Strasbourg, 10/01/2008 www.alevi-fuaf.com
25 Ocak 2008 Cuma Hoca Nasrettin’e sormuþlar ‘Kaç yaþýndasýn’ diye, Hoca efendi de 50 demiþ. Aradan on yýl geçtikten sonra yine sormuþlar, hoca yine 50 demiþ. Okulum Okulum okulum Benim güzel okulum Bilgiler öðrenirim Öðrenir eðlenirim Arkadaþlarým ve ben Öðreniriz bilgiler Eðleniriz biz Öðretmenimizle beraber. Ela Karabacak Atatürk Ýlk Öðr Ok 4/B Öðretmen çocuklara sormuþ: Anneniz 1 kilo patates, 2 kilo soðan, 1 paket de tuz al dedi. Fiatý hesap edin kaç TL ödersiniz? Öðrenciler yazarken Ali oturuyormuþ. Öðretmen: Neden yazmýyorsun demiþ. Bu nasýl iþ Hocam dediklerinde Hoca da ‘Ben erkek adamým sözümden caymam’ demiþ. Öðrencinin annesi oðluna sorar; Bu gün okulda ne yaptýnýz? Oðlu da yazý yazdýk der. Annesi oðlunun defterini kontrol eder ve burada yazý filan yok der. Oðlu da; Öðretmen yazdý ben de yazdým, Öðretmen sildi ben de sildin der. Ela Karabacak Atatürk Ýlk Öðr Ok 4/B Monolog Bazen þaþýyorum! -Ana yasa var, Baba yasa yok. Ana okul var, Baba okul yok. Ana yön var, Baba yön yok. Eee gelelim garipliðe. Annemiz bizi büyüttü diye doðunca da adýmýzý annemi koyacaklar? Tabi ki hayýr. Ela Karabacak. Atatürk Ýlk Öðr Ok 4/B Sularý Boþa Harcýyoruz Ülkemizde sular hýzla azalýyor. Bunun nedeni, her gün diþimizi fýrçalarken sularý açýk býrakmamýz, Banyoda gereðinden fazla su harcamamýz. Bir aile suyu kullanýrken önemsemediði bu gibi su kullanýmlarýna dikkat eder ise, yýlda 140 ton su israfýný önlemiþ olur. Buzullar hýzla eriyor, Dünyamýz ayný hýzla yok olmaya doðru yaklaþýyor. Su olmadan bir dünya düþünemiyorum. Bir aile bir kutup ayýsýný kurtarabilir. Þimdi; musluðu açýk býrakýrken, suyumuzu boþa tüketirken bir kere daha düþünelim. Babasý Bakkalmýþ Ali: Benim babam bakkal, para ödememe gerek yok demiþ. Ela Karabacak Atatürk Ýlk Öðr Ok 4/B Bu düþünceye baðlý olarak, kaðýtlarý da boþa harcýyoruz. Kaðýtlarý ne kadar deðersiz olursa olsun, çöpe veya sobaya atmak yerine, tekrar fabrikalara gönderebiliriz. Geri dönüþümlü olan kaðýtlarý deðerlendirdiðimizde, boþu boþuna kesilecek milyonlarca aðacýn kesilmesini engellemiþ oluruz. Kaðýtlarý atarken bir deðil iki kere düþünelim. Ela KARABACAK. Atatürk Ýlk Öðr Ok 4/B Sebze Gezegeninden Haberler Maydanoz ilçesinin domates köyünde çýkan çatýþma sonucunda, 13 sivri biber þehit oldu. Çatýþma sonunda 30 dolmalýk biber tencere devlet hastahanesine yatýrýlýrken, 20 göz yaþartýcý soðanýn gayet iyi olduðu belirlendi. Bu arada mutfak köyünde çýkan çatýþmada ise, yoðurt saldýrýsýna uðrayan salatalýklar cacýk oldu. Ela KARABACAK Atatürk Ýlk Öðr Ok 4/B Yazýlý Öðretmen yazýlýda Ali’ye sormuþ; Ali sorular zor mu? Ali- Öretmenim sorular kolayda, cevaplar zor demiþ. Þeyma SEVÝNÇTEKÝN Ali Bom Ali ile annesi bir gün dalak almýþlar, çok beðenmiþler bir tane daha almýþlar, onu da yemiþler ve sonra paralarý bitmiþ. Ali’ye annesi demiþ ki; Ali git bana dalak bul demiþ. Ali gitmiþ mezarlýða bir insanýn dalaðýný almýþ, sonra eve gitmiþ ve annesi ile birlikte yemiþler yatmýþlar. Çiçekler çok güzel Kimi sümbül Kimi karanfil Kimi gül. Biz çiçekleri severiz Siz de sevin Bol bol çiçek dikin. Okumayý yazmayý Güzel resim yapmayý Hepsini sen öðrettin Hepsi senin emeðin, caným öðretmenim. Çiçekler Hesabý sen kavrattýn Heceyi sen kavrattýn Hepsi senin emeðin Caným öðretmenim. Harfleri sen öðrettin Yazýyý sen yazdýrdýn Hepsi senin emeðin Caným öðretmenim. Þeyma Sevinçtekin. Atatürk Ýlk Öð Ok 4/B Öðretmenim Dilan FERGER Atatürk Ýlk Öðr Ok 4/A Sonra bir ölü gelmiþ ki; Ali birinci kattayým, Ali ikinci kattayým, Ali üçüncü kattayým, Ali dördüncü kattayým, Ali beþinci kattayým, Ali odanýn kapýsýndayým, Ali odadayým, ALÝ BOM Þeyma SEVÝNÇTEKÝN Kývýrcýk Kafa Bir gün Sevim ile Oðuzcan konuþuyormuþ. Sevim düz saçlý, Oðuzcan ise kývýrcýk saçlý imiþ. Bir gün Sevim Oðuzcan’a demiþ ki; Sen kývýrcýk saçlýsýn ben seninle oynayamam demiþ. Ertesi gün okula Sevim kývýrcýk saçlý gelmiþ, Oðuzcan ise saçýný kestirip gelmiþ, Oðuzcan demiþ ki; Herkesin sorumluluðu vardýr, bak dün bedim saçlarým kývýrcýktý, þimdi senin saçlarýn kývýrcýk demiþ. Þeyma SEVÝNÇTEKÝN Atatürk Ýlk Öð Ok 4/B Kitaplýk Kitaplarý çok severim Hepsi bir birinden güzel Lafonten desen 3 defa okudum. Donkiþot desen 2 defa okudum Dede korkut desen 3 defa okudum Kitap okumak çok güzel. Þeyma Sevinçtekin Atatürk Ýlk Öð Ok 4/B Atatürk Saat dokuzu beþ geçe Atam dolma bahçede Gözlerini kapamýþ, Bütün dünya aðlamýþ. Doktor doktor kalksana Lambalarý yaksana, Atam elden gidiyor Çaresine baksana. Uzun uzun kavaklar Dökülüyor yapraklar, Ben atama doymadým Doysun kara topraklar. Baþak DENÝZ Atatürk Ýlk Öð Ok 4/A
Page 1 and 2: YIL:3 SAYI:568 35 YKR 25 OCAK 2008
Page 3: 25 Ocak 2008 Cuma Münir Ulusoy :
Page 7 and 8: 24 Ocak 2008 Perþembe Naci Danacý

Münir Ulusoy : “Emevi düzeni ve aklı ile bu işleri ... - Hacibektaslilar

Create successful ePaper yourself

Delete template?

Save as template?