EBRU ÖZKAN Hacıbektaş'ta her hafta Çarşamba ... - Hacibektaslilar
EBRU ÖZKAN Hacıbektaş'ta her hafta Çarşamba ... - Hacibektaslilar
EBRU ÖZKAN Hacıbektaş'ta her hafta Çarşamba ... - Hacibektaslilar
You also want an ePaper? Increase the reach of your titles
YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.
türkü dinleyeceðiz sanýyorum...<br />
Evet, Abdal böyle bir grup çünkü. Fakat<br />
türkü formatýna yakýn bestelerimiz de var<br />
onlarý da ileriki dönemlerde seslendirmeyi<br />
planlýyoruz.<br />
Abdal, yeni bir müzikal varoluþ ve<br />
çabasýdýr diyerek bir geleneðin ayak izlerini<br />
takip ediyor. Ege’den Dersim’e türküleriyle<br />
karýndaþlýðýn yol haritasýný çiziyor. Yeni<br />
müzikal çabalarýyla insanlýðýn ortak<br />
acýlarýna, sevinçlerine kulak veriyor. Ýþe<br />
sevdiðimiz türkülerle baþladýk diyor;<br />
sevdikleri ve severek söyledikleri <strong>her</strong> bir<br />
türkü bizi bir bilinmeyene ya da bilmek<br />
istemediklerimize yöneltiyor. Kulaðýmýza<br />
bambaþka týnýlar çalýyor Abdal; hiç de alýþýk<br />
olmadýðýmýz tatta týnýlar bunlar ve en<br />
sonunda Abdal’da bizi büyüleyen þeyin ne<br />
olduðunu buluyoruz. Türkü tadýnda<br />
sohbetimiz türküler eþliðinde ve sýcaklýðýnda<br />
grubun bir eksik kadrosuyla baþlýyor. Kerem<br />
Kekeç, Ali Ekber Kayýþ ve Burcu Sarak’la<br />
Ervah-ý Ezelden albümünü konuþtuk.<br />
» Albümünüz çýkmadan önce Ervahý<br />
Ezelden ile çeþitli paylaþým sitelerinde<br />
büyük bir çýkýþ yakaladýnýz. Albüm<br />
çýkarma fikri tasarlanan bir þey miydi<br />
yoksa bu türkü yol açýcý mý oldu?<br />
Albüm çýkarmak gibi bir düþüncemiz<br />
yoktu. Ervah-ý Ezelden türküsü aslýnda<br />
deneysel bir þekilde baþladý. Kendiliðinden<br />
geliþen bir þey oldu. Stüdyoda çalýp<br />
söylerken 'hadi þunu kaydedelim' diye<br />
baþladýðýmýz bir þeydi. O çalýþmayý Haluk<br />
Tolga Ýlhan ile ikimiz (Ali Ekber Kayýþ)<br />
baþlattýk. Sonra Facebook, Youtube gibi<br />
sitelerde paylaþtýk. O türkü ilgi görünce bir<br />
proje haline dönüþmeye baþladý ve grup da<br />
albüm de bunun ardýndan geldi. Daha sonra<br />
Burcu ve Özge gruba dâhil oldu. Albüm için<br />
repertuar oluþturduk ve çalýþmaya baþladýk.<br />
Albümden kýsa bir süre sonra Haluk Tolga<br />
Ýlhan ile yollarýmýz ayrýldý. O, grup haricinde<br />
yoluna devam ediyor. Elbette ki birbirimize<br />
karþýlýklý bir þeyler kattýk. Kendisine bundan<br />
sonraki çalýþmalarýnda baþarýlar dileriz.<br />
Kýsa bir süre sonra gitarý ve sesiyle müzisyen<br />
arkadaþýmýz Kerem Kekeç gruba katýldý.<br />
Abdal grubu Ali Ekber Kayýþ, Burcu Sarak,<br />
Özge Ünkap, Kerem Kekeç olarak ve<br />
sahnede eþlik eden müzisyenlerle müzikal<br />
yolculuðuna devam ediyor.<br />
Erzincan, Erzurum, Sivas yöresi ama deðiþik<br />
yörelerde var: Antep var Kýbrýs var, yeni<br />
kayýtlarýmýzda Adýyaman, Urfa, Ýstanbul<br />
türküleri var.<br />
Burcu Sarak: Ervah-ý Ezelden türküsü<br />
yoðun bir ilgi toplayýnca türkünün yazarý<br />
Âþýk Sümmani'nin torunlarý bizimle irtibata<br />
geçti. Ellerinde bulunan materyalleri bizimle<br />
paylaþacaklarýný söylediler. Sümmani'nin<br />
türkülerinin bilhassa gençler tarafýndan<br />
bilinmesi dinlenmesi açýsýndan bizlere<br />
önemli görevler düþtüðünü belirttiler. Biz<br />
de bu görevi seve seve yerine getireceðimizi<br />
kendilerine belirttik. Biz onlarý onlar bizleri<br />
destekleyince aramýzda çok güzel bir iletiþim<br />
oluþtu. Yeni albümlerde baþka Sümmani<br />
türkülerine yer verebileceðimizi söyledik.<br />
» Birçok yörenin türkülerini çaðdaþ<br />
enstrümanlarla yorumluyorsunuz. Bu<br />
yenilik belki de dinleyiciyi yýllarca farklý<br />
aðýzlardan dinlediði türkülere yönelten...<br />
Müzikal açýdan nasýl bir yenilik bu?<br />
Kerem Kekeç: Abdal'ýn müziðinin<br />
bildiðimiz Halk Müziði'nden farklý bir yaný<br />
var. Bu farklýlýk yalnýzca müzik aletlerinden<br />
kaynaklanmýyor. Ayný türkü yýllarca<br />
söylenmiþ ama Abdal'ýn söylediði baþka bir<br />
þey. Ali Ekber ayný zamanda müzik<br />
enstrümanlarý da yapýyor. Gitarda yeni bir<br />
þey yakaladý. Bizim kullandýðýmýz gitarda<br />
gitara ait olmayan sesler var; baðlamada<br />
olan sesler. Gitara perde ekleyerek baðlama<br />
üzerindeki týnýlarý gitarda yakalamayý<br />
baþardýk. Yoksa standart bir gitarla bu<br />
türküleri çalamazdýk. Yok, çünkü normal bir<br />
gitarda türküye ait sesler yok. Bu sesleri<br />
gitarda kullanamasaydýk farklý bir sound<br />
yakalayamayacaktýk. Charangoda da (Latin<br />
Amerika Enstrümaný) ayný þeyi yaptýk.<br />
Normalde charangoda olmayan Türk<br />
Müziði'ne ait sesler var üzerinde. Bunlarýn<br />
hepsi birleþince farklý bir þey açýða çýktý.<br />
Abdal türküleri biraz da böyle söylemek<br />
istiyordu; daha naif ve sade. Türkülerin<br />
sürekli baðlamayla bir de ayný çalýþ<br />
teknikleriyle seslendirilmesi belki de<br />
týkanmaya yol açtý kulaklarda. Baþka bir<br />
þey arýyordu kulaklarýmýz. Abdal'ýn serüveni<br />
böyle baþladý aslýnda.<br />
‘AYNILIK DEÐÝL FARKLILIK<br />
ÝSTEDÝÐÝMÝZ ÞEY’<br />
» Peki, böyle bir düzenleme yapmaya<br />
nasýl karar verdiniz; aklýnýzda var mýydý<br />
böyle bir fikir?<br />
Ali Ekber Kayýþ: Benim aklýmdaki<br />
sadelikti. Yani baþka bir týný yakalamak<br />
aklýmda hep vardý. Baðlamayla deðil de<br />
baðlamada ki týnýyý gitarda yakalamaya<br />
çalýþmak hep istediðim bir þeydi. Ama<br />
esasýnda türküyü çok fazla enstrümana<br />
boðmadan sade bir soundla söylemekti<br />
amacým. Bu yüzden mesela çok fazla<br />
perküsyon kullanmadýk, basgitar yerine<br />
kontrbas kullandýk. Biz önceki<br />
çalýþmalarýmýzda ne yapmamýz gerektiðini<br />
deðil ne yapmamamýz gerektiðini öðrendik.<br />
Çünkü hep ayný sound var. Kulaðýmýz<br />
fazlasýyla alýþtýrýlmýþ bu aynýlýða. Yapýlan<br />
çalýþmalarýn çoðu birbirinin aynýsý ve<br />
tekrarý. Hýzlý bir tüketim var fakat kayda<br />
deðer az çalýþma çýkýyor ortaya. Ýþte bu<br />
noktada düþünüyorsun; baþka bir þey<br />
yapmak lazým diye. Taklitten mümkün<br />
olduðunca kaçmaya çalýþtýk. Þu an piyasada<br />
hâkim olan sounddan mümkün olduðunca<br />
kaçmaya çalýþtýk. Gitarý ve Charangoyu<br />
türkü çalabilir vaziyete getirdik, bir de santur<br />
kullandýk. Bundan sonra da deðiþik<br />
enstrüman arayýþýmýz devam edecek.<br />
» Abdal'dan bundan sonra da hep<br />
» Yakýn zaman konserlerinizi<br />
öðrenebilir miyiz?<br />
11 Mayýs'ta Bolu'dayýz. 12 Mayýs'ta da<br />
Ankara Nâzým Hikmet Kültür<br />
Merkezi'ndeyiz. Yakýn zamanda bir internet<br />
albümü yayýnlamayý düþünüyoruz. Ýkinci<br />
albüm öncesinde bir ara geçiþ albümü<br />
olacak. Albümde bizden dostluðunu<br />
yardýmlarýný esirgemeyen sanatçý<br />
arkadaþlarýmýz oldu. Bunlardan Rustam<br />
Mahmudzade akordeonuyla, Mustafa Þafak<br />
kemençesiyle, Cem Çelebi baðlamasýyla,<br />
Ahmet Aslan kendine has baðlamasýyla,<br />
Uður Göregen perküsyonuyla türkülere<br />
hayat verdi.<br />
Abdal ‘Eksik kalan yanýmýzý<br />
» Birçok yörenin türkülerini çaðdaþ<br />
enstrümanlarla yeniden<br />
yorumluyorsunuz. Yýllarca birçok kiþiden<br />
dinlediðimiz bu türküler farklý<br />
müzisyenler tarafýndan farklý farklý<br />
yorumlandý. Sizi türkülere aslýnda bir<br />
anlamda geçmiþe yönelten þey nedir?<br />
Grubun tüm üyelerinin öncesinde deðiþik<br />
kiþilerle, deðiþik projelerde. deðiþik<br />
alanlarda müzikle ilgilenmiþ bir tarafý var.<br />
Özge'nin baþka bir grupla yürüttüðü çalýþma<br />
vardý, Burcu'nun baþka birkaç grupla<br />
denemesi vardý. Kerem ile benim (Ali Ekber<br />
Kayýþ) Düþbaz adýnda grubumuz var. Benim<br />
deðiþik birçok projelerde yer almýþlýðým var.<br />
Fakat türkü de söylemek istiyoruz. Çünkü<br />
Anadolu'da yaþayan tüm insanlarýn,<br />
müzisyenlerin hep bir tarafý türküdür. Bu<br />
yanýmýz eksik kalmýþtý yaptýðýmýz diðer<br />
müziklerde. Biz bu yanýmýzý tamamlamak<br />
istedik. Ýþe sevdiðimiz türkülerle baþladýk.<br />
Þimdiye kadar severek söylediðimiz,<br />
dinlediðimiz türkülerle çýktýk yola. Bu bir<br />
yol; uzun sürecek bir yol. Deðiþik yörelerden<br />
deðiþik tatlarý albüme yansýtmayý planlýyoruz<br />
bundan sonrasý için.<br />
BirGün<br />
BÝR GELENEÐÝN ÝZÝNDEN...<br />
» Grubun adý bir geleneðin adý olarak<br />
çýkýyor karþýmýza. Neden Abdal?<br />
Ali Ekber Kayýþ: Grubun adýný ben<br />
verdim. Abdallýk geleneðini yansýtacaðýný<br />
düþündük. Yaptýðýmýz müziði en iyi o ismin<br />
ifade edeceðine inandýk. Birkaç deðiþik isim<br />
vardý aklýmýzda ama bu isim geleneðin<br />
dýþýnda isim olarak da hoþumuza gitti ve<br />
Abdal'da karar kýldýk. Geleneksel halk<br />
müziðini sürdüren, emek vermiþ insanlarýn<br />
anýsýna bu ismi taþýmak istedik.<br />
» Türkü üzerine oluþturduðunuz<br />
çalýþmalarda özellikle bilinmeyenleri,<br />
unutulmaya yüz tutmuþ olanlarý -farklý<br />
dillerden özellikle- daha çok tanýtmak<br />
gibi bir amacýnýz var mý?<br />
Evet, böyle bir refleksimiz var. Ama biz<br />
Abdal ile baþlarken daha çok sevdiðimiz<br />
türküleri seslendirmek istedik. Ama dediðim<br />
gibi uzun bir yol bu. Bundan sonra da kýyýda<br />
köþede kalmýþ, seslendirilmeyi bekleyen<br />
türküleri yansýtmayý düþünüyoruz. Yüzümüz<br />
aslýnda oraya dönük. Tek yöreye de<br />
hapsolmak istemiyoruz. Albümde aðýrlýklý