MEKİKLİ'DOKUMA MAKİNELERİNİN ŞANSI VAR MI? ^ Y.Doç.Dr ...
MEKİKLİ'DOKUMA MAKİNELERİNİN ŞANSI VAR MI? ^ Y.Doç.Dr ...
MEKİKLİ'DOKUMA MAKİNELERİNİN ŞANSI VAR MI? ^ Y.Doç.Dr ...
Create successful ePaper yourself
Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.
<strong>MEKİKLİ'DOKUMA</strong> <strong>MAKİNELERİNİN</strong> <strong>ŞANSI</strong> <strong>VAR</strong> <strong>MI</strong>? ^<br />
Y.<strong>Doç</strong>.<strong>Dr</strong>.Halil Rifat ALPAY<br />
Dokunmuş kumaşlara gösterilen itibarın'1950'li ve I960 1<br />
li yıllarda azalmadı<br />
ve Tekstil pazarlarında örme mamullerin önem kazanması ile birlikte dokuma maki^<br />
âeieri imalat sanayii de bu gelişmeleri yakından izlemeye ve piyasayı daha dikkatli<br />
kontrol etmeye başlamıştır* 1967 yılına gelindiğinde örme teknolojisinin<br />
güvenilirlik ve gelişimi doruğa ulaşmış, bunu gören uzmanlar gelecek on yıl içerisinde<br />
dokumacılığın giderek tükeneceğini ve yerini örmeciliğin alacağınıiddia<br />
etmeye başlamışlardır, Gerçekten de o yıllarda sentetik liflerden yapılan ipliklerin<br />
ve bilhassa tekstüre iplikçiliğinin gösterdiği gelişme, örme makinelerinin<br />
yayılmasına büyük ölçüde yardım etmiş, örme teknolojisi dokumanın rakipsiz sayıldığı<br />
"erkek üst giysi" sanayiini de ele geçirmeye başlamıştır*<br />
Dokuma kumaşların ikinci plana itildiği sıralarda dokuma makinelerinin de<br />
üzerinde daha fazla çalışmanın gereksiz olduğu şeklinde bir düşünce ortaya çık**<br />
mış, bu makinelerin kumaş üretimindeki yerlerini giderek mükemmelleşen ve üretim<br />
hızları yükseltilen örme makinelerine bırakması ağırlık kazanmıştır»<br />
Ancak, 1975 yılında bu hususda acele edilmiş olduğu anlaşılarak, dokunmuş<br />
kumaşların yeniden önem kazandığı görülmüştür. Kullanıcılar ve bunların arasında<br />
tercihleri en büyük etkiye sahip bulunan "ev hanımları" yeniden dokuma mariıullere, '<br />
yönelince, dokumacılık kaybettiği pazarları fazlasıyla kazanmaya başlamıştır. Bir<br />
^iğer önemli gelişme ise endüstriyel kumaş üretiminde dokuma teknolojisinin rakip<br />
siı olduğunun anlaşılması olmuştur*<br />
Dokunmuş mamullerin tercihinde* kumaşetrüktürünün birbirine dik yerleştiril<br />
miş iki iplik sisteminden oluşmuş olması nedeniyle! kumaş doldurma ve iplik kullanımının<br />
optimal olması, tutum, görünüş v© diğer estetik özellikleri bakımından<br />
eşsiz bir yere sahip bulunması en önerfiii rolü oynamış bulunmaktadır. Dokumanın<br />
bilindiği M*0,6500 yılından bu tarafa bu tekniğe alternatif aranmış ancak "form"<br />
ve "üretim" yönünden rakip bulunamamıştır* Dokunmuş yüzeylerin üretimi, sadece<br />
iplik kullanımı bakımından<br />
a<br />
y nı<br />
zamanda tıklık, desen v© Struktur açısından<br />
da büyük esneklik göstermesi sebebiyle tercih edilmiştir*<br />
hic<br />
Yukarıda açıklanmış özelliklerinin daha iyi takdir edilmişinde f<br />
şüphesin<br />
örmenin teknolojik gelişmesiyle birlikte bir süre devam eden rekabeti büyük etker»<br />
olmuştur«<br />
Konunun uzmanları f<br />
dokumayla boy ölçüşebilecek bir alternatifin hünüz ufukta<br />
görülmediğini ve tekstil kumaşları üretiminde dokuma teknolojisinin şimdilik<br />
rakipsiz olduğunu rahatça söylemektedirler.
Bu kanıyı istatistikler de doğrulamaktadır, 1970 yılında dünya kumaş üretimi<br />
20,7 milyon ton iken bu miktar 1982 de 32 milyon tonu bulmuştur, ve toplam tekstil<br />
tüketiminin neredeyse dörtte üçünü dokunmuş kumaşlar teşkil etmektedir, 2000<br />
yılında dünyadaki toplam 50 milyon tonluk üretimin üçte ikisinin dokuma makinelerinde<br />
yapılacağı kabul edilmektedir.<br />
Tekstil mamullerinin bu artışı doğrudan doğruya dünyadaki nüfus patlaması ve<br />
kişi başına düşentüketimin yükselmesiyle ilgilidir, Ortalama kişi başına yıllık<br />
tekstil tüketiminin 7 kg, olduğu bildirilmesine karşılık gelişmiş ülkelerde bu sayı<br />
50 kg* 1 ! bulmakta, doiayısıyle gelişmekte olanlar da ise ortalamanın çok altında<br />
kalmaktadır. Ülkemiz ise ortalamaya çok yakın bir tüketim seviyesindedir. Bugün<br />
dünya nüfusu yaklaşık 4,5 milyardır, 2000 yılında ise 6 milyar olacağı tahmin edilmektedir.<br />
Ancak sadece nüfus artışını göz önüne almak yanıltıcı olacaktır. Çünkü<br />
tekstil tüketimi evj giysi ve endüstriyel kumaş sahalarında medeniyet gelişimiyle<br />
birlikte büyümektedir. Modanın oynadığı rolün ayrıca belirtilmesi ise herhalde gerekmiyeoektir*<br />
Böylelikle artan dokuma kumaş üretimi, dokuma makineleri imalat sanayiini de<br />
yeniden canlandırmış bulunmaktadır. Dokuma makinelerinin modern teknolojiden yararlanarak<br />
gelişimi hem üretimde artışı hem de kalitede yükselmeyi sağlamıştır. Bu<br />
makineler» iplik materyalinin esneklik sınırlarını da göz önüne alarak imal edilince<br />
üretimi hızla artan sentetik liflerin yanında, doğal kaynakların sınırlı olması<br />
yüzündeni artık çok fazla üretim artış imkanı bulunmayan doğal lifleri de kullanmak<br />
ve bunları yüksek hızlarla dokumak mümkün olmuştur,<br />
Dünyada pamuk tarımı yapılan sahaların ve kırkımı yapılan koyunların verimi<br />
n© kadar artırılsa da f<br />
nüfusun ve doğal liflere olan talebin hızla büyümesi yüzünden*<br />
ihtiyacı karşılayabilmek için bu liflerin dokunmasında özel bir hassasiyet<br />
gösterilmesi f<br />
harmanların optimizasyonuna gidilmesi ve makine imalatında iplik özel<br />
İlklerinin ön plana alınması zorunlu hale gelmiştir, Tekstil yüzeyleri üretiminde<br />
uygun teknolojilerin seçimini, en az emek ?<br />
optimal kalite ve performans özellikleri<br />
yanında kullanılan ve Üretilen malzemelerin nitelikleri belirlemektedir.<br />
Dokuma sektöründeki teknik gelişmenin amaçları kumaşı yüksek kaliteli vt ucu-<br />
ZB üretmektir. Bunun içini bir taraftan makinenin üretimi yükseltilirken öte yandan<br />
üründeki el emeği paya, azaltılmaktadır. Bu gelişmeyi anlayabilmek için dokuma<br />
makinelerinin sayısına ve ürettikleri kumaş miktarına bakiah gerekli olmaktadır*<br />
Dünya istatistiklerine göre 1960 yılında yeryüzünde çalışmakta olan 3*5 milyon<br />
kadar dokuma makinesinin %5Q f si otomatik m@kikli tezgâhlar idi ve bu yıllarda<br />
mekiksiz tezgâh yok denecek kadar aidi, MekiklI dokuma makinelerinin o yıllardaki<br />
geçerli çalışma genişlikleri 0*9 ile 1*6 m*arasında olup ortalama efektif üretimle«<br />
fi de yaklaşık 200 m*atkı/dak.civarında bulunuyordu« Yıllarş göre makine adetleri<br />
ve dokuma üretimindeki payları şöyledirs
Atkı atma sistemi 1965 1973 1975 1980 4982<br />
Mekikçikli : 10.000 40.000 60.000 130,000 150,000<br />
Kancalı ; 5,000 50.000 80.000 180,000 230,000<br />
Hava jetli : 4.000 24.000 33.000 60.000 79.000<br />
Su<br />
J etli s 2,000 20,000 28.000 50,000 50.000<br />
To<br />
P lam l 21.000 134,000 201,000 420.000 509.000<br />
Kumaş üretim payı ;(Ä) %2 110 %15 %30 %3$<br />
Bu gün dünyada yaklaşık 3,000.000 mekikii dokuma tezgahının bulunduğu Varsayılmaktadır.<br />
Bu durumda mekikii tezgâhların sayısal oranı K85 civarında olduğu<br />
halde bunların üretimdeki payının %64 dolaylarında kalması çok dikkat çekicidir,<br />
Yukarıda verilen tablonun incelenmesiyle dokuma makinelerindeki teknik gelişmenin<br />
seyri hakkında bir sonuca ulaşmak mümkün olabilir.<br />
1955 Yıllarında uygulamaya geçilmiş olmasına rağmen f<br />
mekiksiz dokuma makineleri<br />
imalatı 1958 ile 1965 arasında önemli bir ticari Seviyeye ulaşamamıştır. Bunun<br />
nedenlerini anlayabilmek için dokuma makinelerinin genel teknolojik gelişim i-<br />
çerisindeki durumunun düşünülmesi şarttır*<br />
Yeni bir icada dayanan teknik bir adim belli bir seviyeden başlıyarak gelişmesini<br />
sürdürür, Başlangıcında yavaş, daha sonra ise hızlı bir evreden geçerek belli<br />
bir olgunluğa erişince durulur*<br />
Bundan sonra aynı konuda yapılan başka bir ioat ise "bir öncekirün olgunluk<br />
seviyesinin üstünden başlar, yani bir sıçrama yaparak gelişme gösterir,*Esas teknik<br />
gelişme ise bu adım adım yükselip, arada sıçramalar yapan gelişim basamaklarının<br />
bileşkesi olacaktır*<br />
Normal olarak gelişim basamaklarının olgunluğa erişmesinde geçen zamanın giderek<br />
kısalması gerekir» Ancak bazen aşırı uzun veya aşırı kısa gelişim peryotlarıda<br />
görülebilir.<br />
Her gelişim evresiyle teknolojik seviye v© ekonomik durum daha da yükselecektir.<br />
Teknik ilerleme çok hızlı olduğu takdirde, yeni bir üretim tekniği gelişimini<br />
tamamlayamadan sonraki bir icat onu geçecektir.<br />
Modern dokuma makineleri d© yukarıda açıklanan kurallara uygun olarak tesadüfi<br />
icatlarla değil, sistematik çalışmalar sonucunda ortaya koyulmuşlardır* Mekiksiz<br />
dokuma makinelerinin araştırma ve geliştirilmesi bu sebepten çok pahalı olup yalnızca<br />
büyük firma veya firmalar grubu tarafından finanse edilebilmekteıdir*<br />
Otomatik mekikii dokuma makinelerinin geliştirilmesi ortalama 20 ile 30 bin<br />
saatlik bir çaiışmayı gerektirmiş y@ böyleee gelişim maliyetleri makinenin satış<br />
fiyatından yaklaşık ikiyüz kere daha yükseğe patlamıştır.
Hekiksiz dokuma makinelerinin geliştirilmesi iee şm daha fazla zaman almış ve<br />
ortalama 60 ile 100 bin çalışma saatine ulaşmıştır, Bunların geliştirme,maliyetleri<br />
de otomltik mekikli tezgâhların 10 katı olmuştur. Aynı şekilde gelişim peryotlarınıı<br />
da 10 yıl kadar olacağı tahmin edilmektedir*<br />
Mekiksiı dokuma makinelerinin yüksek araştırma ve geliştirme masrafları büyük<br />
hesaplamaları, ölçümleri ve testleri gerektirmelerinden kaynaklanmaktadır*Ayrıca<br />
makine tasarımının yüksek teknolojik seviyesi ile karmaşıklığı da bu maliyeti<br />
çok artırmaktadır«<br />
Tamamiyie yeni bir dokuma sisteminin araştırma ve geliştirilmesi için en az<br />
200 ile 400 bin çalışma saatini kapsayan bir kumaş üretiminin planlanması gerekli<br />
olmaktadır* Eğer geliştirme peryodu 10 yılı aşmıyor ise o zaman belirli sayıda işçilerden<br />
kurulan ekiplerin kendi konuları üzerine konsantre olmaları ve uzmanlaşmaları<br />
sağlanmalıdır»<br />
Modern makinelerin araştırma ve geliştirme çabalarının oldukça büyük bir riski<br />
dt mevcuttur. Bazen uzun yıllar üzerinde çalışıldığı halde olumsuz neticeler<br />
alındığı için bırakılması icap eden dokuma sistemleri de olmuştur«<br />
Öte yandan ?<br />
başarılı bir biçimde ve zamanında ortaya koyulan bir araştırma ve<br />
geliştirme ürününün s<br />
satış fiyatı emsallerinden çok yüksek olan üstün bir teknolojik<br />
seviyeye ulaşması da mümkün olabilir. Böyle bir başarı makine imalatçısına e-<br />
konomiklik sağlar ve teknolojik ilerlemenin esas itici gücünü daha mükemmele erişme<br />
çabaları oluşturur*<br />
Teknik seviyenin yükselişi hiç şüphesiz satış fiyatını da önemli ölçüde artıracaktır*<br />
Bu artış sınırsız olmayıp» örneğin belli bir makinenin teknik seviyesi<br />
dünya standartlarının folO'unun üzerine çıktığı zaman, satış fiyatının da ortalama<br />
piyasa fiyatlarının KlS-ZO'ei oranında yükseleceği ileri sürülmektedir,<br />
Teknik seviye ile fiyatın bağımlı olmaei makine imalatında iyi düzenlenmiş,<br />
bilimsel esaslara dayanan ve araştırma-geliştirme faaliyetlerine önem veren firmaların<br />
kurulmasını teşvik etmiştir.<br />
Bu bağıntı günümüzde yüksek teknoloji', seviyesine sahip dokuma makinelerinin<br />
niçin bu kadar pahalı olduğunu da açıklamaktadır.<br />
Bundan başka 9<br />
eğer üretim mevdut teknik seviye ile uyum sağlıyamıyor ise ?<br />
o<br />
zaman aşırı yüksek teknik seviyeye sahip bir makineden genel olarak ekonomik bir<br />
çalışma beklenmemelidir.<br />
Örneğin mekiksiz Me çok fazlı dokuma makinelerinin prensipleri 50 yıldan beri<br />
bilindiği halde yakın zamana kadar ticari Önem kazanamamış olmaları belli neden<br />
1ère bağlanabiliri<br />
İ^Yüksek teknoloji seviyesine sahip makinelerin imalatında kaliteli malzeme,<br />
aşırı hassas mekanizmalar ve mükemmel yapıda hidrolik» pnömatik ve elektronik sistemlerin<br />
kullanılma zorunluluğu belli lir sürenin geçmesini gerektirmiştir.
2*Tekstil makine mühendisliği ve makine imalat sanayii böylesine yüksek hassasiyette<br />
makineleri makul fiyatlarla üretmeyi başaramamışlardır*<br />
3«Tekstil endüstrisi, böyle ileri teknikleri kullanabilecek organizasyona ve<br />
eleman kalifikasyonuna ulaşamamıştır*<br />
4*İşçi sayısının yeterli olması, tekstil makinelerinde modernizasyonu ve otomatizasyonu<br />
teşvik edici bir ortam sağlayamamıştır*<br />
İlk mekiksiz dokuma makineleri dar olarak imal edilmişlerdir* öroegin ilk<br />
Sulşer mekikçikli tezgâhının eni 2,16, m.» jet dokuma makinelerininki ise 1*03 m*<br />
idâ* Fakat bu genişlikler gitgide artırılmış mekikçiklilerde 5.45 m,ye ?<br />
hava jetgillerde<br />
ise 4 m.ye ulaşmıştır*<br />
1965 ile 1975 yılları arasında toplam kumaş üretimi %Ib ile 16 oranında artmış<br />
iken f<br />
dokuma makinelerinin sayısının % 10*12 azalmış olmasının sebebi daha<br />
yüksek üretim hızı olan dokuma makinelerinin imal edilmiş olmasındandır. Ayrıca<br />
vartfiya sayıları genel olarak artırılmış ve makinelerin ortalama verimi ^82-85 civarına<br />
yükseltilmiştir,<br />
Otomatik mekikli dokuma makinelerinin imalatı tahmin edilen durumun aksine<br />
kesilmemiş ?<br />
yalnızca 1978 de bunlardan 30*000 tane daha imal edilmiştir* Her ne kadar<br />
mekikli tezgahlar yüksek üretim seviyelerine eıkâmıyorlarsa da ?<br />
yine de yapımları<br />
devam etmektedir. Buna karşılık 1985 yılından itibaren jetli, mekikçikli ve<br />
kancalı sistemlerin daha hızlı bir şekilde yayılacağı umulmaktadır. Mevcut koşulların<br />
sürmesi halinde, 1990 yıllarında kancalı dokuma makinelerinin üretimde en<br />
büyük paya sahip olacaklarına kesin gözüyle bakılabilir*<br />
2<br />
Birim üretim alanı (İm ) için verimde görülen artışın nedeni sadece modern<br />
tezgâhların yüksek üretimi olmayıp aynı zamanda masura değiştirme işleminin ortadan<br />
kaldırılmış olmasından dolayıdır* Ayrıca mekiksiz tezgâhlara uygulanan geliştirilmiş<br />
durdurma mekanizmaları, kumaş kalitesini yükselttiği için, kumaş kontrolü<br />
ve cımbız işlemleri çok azalmıştır.<br />
Modern tezgâhlarda işçilik verimini yükselten çeşitli faktörler bulunmaktadır.<br />
Böylelikle örneğin bükümsüz ?<br />
Haşıllanmamış çözgüler su jetli dokuma makinelerinde<br />
çalışabilirler, Çözgü leventlerinin hazırlanmasında büyük eağlıkların kullanılması<br />
ise işlem sayısını azaltmıştır* Mekiksiz tezgâhlarda işçilik verimini artıran<br />
en Önemli etken ise masura sarma ve batarya doldurma işlemlerinin ortadan<br />
kaldırılması olmuştur. Çünkü el ile yapılan işlemler yavaş yavaş ortadan kaldırılmaktadır*<br />
İşçilik verimini etkileyen önemli bir işlemin de çözgünün el ile takılıp, düğümlenmesi<br />
olduğu herkesçe bilinen bir husustur, Bu f<br />
çözgü levent çaplarının 800<br />
ile 1000 mm.ye çıkarılmasıyla Önemli ölçüde a2altılabilmi|tir, Yine atkı, çözgü ve<br />
kumaş taşıma işlemleri de mekanizasyon ve büyük çaplı çözgü levendi ve kumaş silindiri<br />
kullanılarak çözülmüştür.
Dokumacının esas görevi ise kopuk çözgüleri ve atkıları onarmaktır. Bu işler<br />
ipliklerde kopuş oranı azaltılmak suretiyle efe aza indirilebilirse de hala Önemini<br />
korumaktadır. Bunların mekanize edilebilmesi ise çok güçtür. Çünkü fazla sayıda<br />
çözgü ipliği dokuma makinesinin çeşitli kısımlarından karmaşık bir biçimde geç*<br />
mektedir. Buna karşılık atkı kopuğunun bulunup onarılması işlemini mekanize etmek<br />
mümkün olmuş ve bu hususda çeşitli patentler alınmıştır*<br />
Bu işlemde|<br />
1*İçinde kopuk atkı ipliği bulunan ağızlıkta, tarağın ©n geri pozisyonuna git<br />
mesi sağlanır,<br />
2.Kopuk atkı kısmı ağızlıktan geri çekilir.<br />
3*Kopuş sebebi ortadan kaldırılır*-<br />
4*Makine yeniden çalıştırılır*<br />
Örneğin mekikçikli dokuma makinelerinde kumaş üretimi sırasında işçilik oranları<br />
şöyledirı %35 Dokumacı; %33 Bakım onarım elemanı| «10 çözgü takma ve bağlama<br />
işleri | %B malzeme taşıyıcı ; ?Iİ4 diğer yardımcı elemanlar*<br />
Makine imalatının mükemmelİeştirilmesi halinde bakım-onarım elemanının payı<br />
azaltılabilmektedir* Netice olarak yukarıda açıklanan hususların bir araya gelme«<br />
siyle modern mekiksiz tezgâhlarda işçilik veriminin %10-20 hatta 40 f a varan oranlarda<br />
artırılması mümkün olmuştur* Bazı makinalarda dokumacı başına atılan atkı<br />
uzunluğu iki katma çıkarılabilmiştir. Bazı mekiksizlerde ise (makina/operatör) o-<br />
ranmda umulan artış sağlanamamış olup bunun tecrübe kazanıldıkça artabileceği düşünülmektedir.<br />
Tek fazlı dokuma makinelerinin üretimi belli bir sınıra kadar f<br />
çalışma eninin<br />
artması ile artar « Bu sınırdan itibaren azalma başlar*^<br />
Düz çok fazlı ve dokumalı-örme makineleri teorik olarak enlerinden bağımsız<br />
bir. şekilde aynı hızla çalıştırılabilirler. Dolayısıyla bunların üretim avantajı<br />
büyük enlerde bulunmaktadır #<br />
s<br />
Her hangi bir dokuma sisteminin geleceğini o sistemin teknolojik potansiyeli f<br />
ekonomikliği ve ürettiği kumaşın kalitesi belirlemektedir, Gelişmenin doğrultularını<br />
belirlemek üzere modern dokuma fabrikalarında çeşitli incelemeler yapan uzmanların<br />
bir kısmı "universal" olmanın Önemini vurgularkenj diğer bir grup ise mümkün<br />
mertebe daha yüksek üretim yapmanın gereğini belirtmektedirler. Makine tasarımcıları<br />
arasında da yine, üniversallık, üretim hızının yükseltilmesi ve fiyatın düşük<br />
tutulması hususlarında bir fikir birliği mevcut değildir.<br />
Mühendislik açısından, şu ana kadar hiç kimse aynı makine üzerinde en yüksek<br />
üretim hızı ile en büyük üniversallığı birleştirmeye muvaffak olamamıştır.<br />
Bunlara karşılık mekiksiz tezgâhların belli avantajları da açıkça görülmektedir?
1*Masura sarma ve batarya işlemlerini ortadan kaldırmışlardır*<br />
2.Kancalılar hariç tutulursa atkı taşıyıcının ağırlığı oldukça azaltılmıştır,<br />
3•Çalışma hızları çok yükseltilirken, gürültü seviyesi daha düşük tutulmuştur*<br />
4*Bilhassa kancalılarda f<br />
makina hızı fazla düşürülmeden çok renkli atkı atma<br />
olanağı sağlanmıştır«<br />
Ancak mekiksiz sistemlerin tamamında halâ kenar yapma sorunu tam olarak çözülmüş<br />
sayılamaz« Hiç bir kenar yapma veya kenar takviye sistemi, mekikle yapılan hakiki<br />
kenarın yerini tutamamıştır*<br />
Ayrıca mekiksiz sistemlerin herbirinin kendisine özgü sorunları da bulunmaktadır*<br />
Bunları ana hatlarıyla belirtebiliriz?<br />
1»Kancalı sistemde atkı taşıyıcı kütlesi hafifletilebilmesine karşılık iki fazılı<br />
sistem haricinde hareket kaybı söz konusudur. Çünkü kancalar ağızlığa girip son«<br />
fa geriye çıkmaktadır* Balistik ve jetli sistemlerde ise hareket sadece tek yönlüdür<br />
Atkı gerilim kontrolü zayıf olduğu için kanca ağızlıktan çıkarken ağızlığın kapan«<br />
ması icap eder, Bu ise asimetrik ağızlığın kullanılmasını gerektirebilir* Kancaların<br />
çözgüy© zarar verme ihtimali vardır»<br />
2.Su jetli sistemlerde ?<br />
hidrofob ipliklerle çalışma zorunluluğu, korazyon<br />
problemi 9<br />
eğik dokuma düzlemi kullanılması y<br />
çalışma enlerinin artırılamaması ve su<br />
tüketimi gibi sorunlardan başka f<br />
ıslak kumaşın kurutulması için ilav© bir enerjiye<br />
gerek duyulmaktadır*<br />
3»Hava jetli sistemlerin büyük çalışma genişliklerinde yardımcı meme kullanıl«<br />
ması gerekmekte ve iplik bükümlerinin açılması sorunu bulunmaktadır* Jetin ipliğe<br />
göre bağıl hızının çok yüksek olması bir çok sorunlar doğurmaktadır. Dokuma yapabildiği<br />
iplik ve kumaş aralıkları oldukça sınırlıdır. Ayrıca basınçlı hava temini<br />
için ilave enerji gereksinimi önem "taşımaktadır*<br />
4-Mekikçïkli sistemlerin esas sorunu atkı taşıyıcının yüksek ivmesi olmaktadır,<br />
Ayrıca fiyatlarının çok yüksek olması da Önemli bir husustur 1 ,<br />
5.Çok fazlı dokuma makineleri iae f<br />
sıklığın değiştirilememesi ve çok düşük<br />
olmasij zayıf tefelemej kopuşların onarılamaması gibi sorunları halledilemedikç©<br />
ticari Önem kazanamıyacaklardır•<br />
Faydaları ve mahzurları kısaca açıklanmaya çalışılan modern mekiksiz tezgâhiların<br />
karşısında rnekiklilerin hangi durumlarda kullanılabileceği açıklık kazanmış<br />
%ulunfflaktadîr:<br />
1.Kesin olarak* hakiki kumaş kenarının zorunlu olduğu durumlarda;Bu, ipekli<br />
.dokumacılıkta olduğu gibi kenardan hiç telefe müsade edilmeyen hallerde veya kemukavemetinin<br />
yüksek olması istenilen kumaşların dokunmasında söz konusudur«<br />
^rasr<br />
2.Yüksek üretim hızlarının gerekli olmadığı durumlarda*<br />
3*Fiyatlarının ucuz olması nedeniyle, ilk yatırım maliyeti düşük tutulmak is-
tendiği zaman, Bu durum özellikle tekstil sektörünü yeni kurmakta olan üçüncü dünya<br />
ülkeleri için geçerlidir*<br />
Dokuma teknolojisinde bugün f<br />
mekikli tezgâhların tek renkli ve otomatik olarak<br />
kullanılabilmeği mümkün olmakla birlikte giderek önemlerinin ve sayılarının<br />
azalacağına şüphe yoktur»<br />
Dökumı makinelerinin dürtyadaki gelişme çizgisini ve genel durumunu inceledikten<br />
sonra ülkemiz tekstil sektöründe kullanılmakta olan..tezgâhların daha iyi bir<br />
değerlendirilmesi yapılabilecektir* Bu hususta, Beşinci Beş Yıllık Kalkınma Planı,<br />
Dokuma ^e Giyim Sektörü Özel İhtisas Komisyonu tarafından hazırlanmış bulunan raporlardan<br />
alman bazı ©ayıları" fikir verebileceği düşünülmüştür?<br />
TÜRKİYE'DE YILLARA GÜRE YÖNLÜ DOKUMA MAKİNESİ SAYILARI<br />
YıjL Tezgâh Sayısı<br />
I960 3012<br />
1963 4200<br />
1967 4295<br />
1969 4500<br />
1981 5040<br />
1981 YILINDA TÜRKİYE'DE KULLANILAN YÜNLÜ DOKUMA MAKİNELERİ<br />
Kammgarn Streichgarn Kaba Streichgarn ve battaniye<br />
Eski Yeni Eski Yeni Eski Yeni<br />
Tezgâh Sayısıı 2100 114 840 53 1680 253<br />
Çalışma hızı (dev/dak)a60 210 140 180, 120 150<br />
Randıman (%)i 60 80 60 * 70. 50 65<br />
TÜRKİYE'DE YILLARA GÖRE YÜNLÜ DOKUMADA KAPASİTE KULLANI<strong>MI</strong><br />
Yıllar: 1977 1978 1979 1980 1981 1982<br />
Kapasite kullanımı(^): 60 61 63 52 58 59<br />
1977 YILINDA TÜRKİYE'DE KULLANILAN PAMUKLU DOKUMA MAKİNELERİ<br />
Tezgâh eni (em,)t 140 140-180 1S1«3OO 334-394 TOPLAM<br />
Özel Sektör : 6359 2287 1589<br />
Kamu Sektörüt 5856 1899 406<br />
Toplamı 12215 4186 1995<br />
Örgütlenmemiş Sektör ; 25000 ...•«,<br />
Genel<br />
772<br />
772<br />
Toplam ;<br />
11007<br />
7915<br />
18922<br />
25000<br />
43922
1972 ve 1982 YILLARINDA TÜRKİYE'DEKİ PAMUKLU DOKUMA MAKİNELERİ<br />
Tezgâh Enis<br />
DAR<br />
Kamu Sektörü<br />
Özel Sektör<br />
s 6961<br />
8075<br />
Toplam % 15036<br />
örgütlenmemiş Sektörs25800<br />
Genel Toplam: 38836<br />
1971 1982<br />
GENİŞ TOPLAM 4<br />
DAR GENİŞ<br />
799 7760 4751 5487<br />
2047<br />
5000 7400<br />
284e<br />
9751 10887<br />
2846<br />
10122<br />
17882<br />
23800<br />
41682<br />
25400<br />
55151<br />
10887<br />
TOPLAM<br />
8238<br />
12400<br />
20638<br />
25400<br />
46038<br />
TÜRKİYE'DE YILLARA GÖRE PAMUKLU DOKUMADA KAPASİTE DURUMU<br />
(bin ton)<br />
Yıllars 1982 1983 1984 1985 1986 1987<br />
Üretim kapasitesin<br />
253*0 253,0 258.5 264,5 264.5 264*5<br />
Yurt içi talep;<br />
221*0 227,6 234.6 241*5 248,7 256.2<br />
İhracat t<br />
12*0 14,9 18.5 23*0 28-6 35.6<br />
Atıl kapasiteı<br />
20.0 10*5 5.5 0,0 -12,8 -27*3<br />
TÜRKİYE'DE EKLENMESİ GEREKİN PAMUKLU DOKUMA TEZGAHLARI<br />
Yıl<br />
Tezgâh sayısı<br />
s<br />
s<br />
1983 1984 1985 1986<br />
2000<br />
1987<br />
2300<br />
1988<br />
2600<br />
1988<br />
264,5<br />
263,9<br />
44,3<br />
»43,7<br />
YILLARA GÖRE BURSA«DA ÇALIŞAN İPEKLİ, SUNİ VE SENTETİK DOKUMA MAKİNELERİ<br />
Yıllar<br />
Tezgâh Sayısı<br />
1975 11*921<br />
1976 12.342<br />
1977 12.814<br />
1981 sonu 15,344<br />
1981 YILI SONUNDA BURSA'DA ÇALIŞAN İPEKLİ, SUNİ VE SENTETİK DOKUMA MAKİNELERİ<br />
Tezjflh Cinsi .;.<br />
Dar Düz .<br />
Dar Ârmürİü<br />
Dar Jakarlı<br />
Geniş Döl<br />
Geniş ArmüıJLü<br />
Geniş Jakarİı<br />
Dar Kadife<br />
Geniş Kadife<br />
Jakarlı Kadife<br />
Tam Otomatik<br />
Adediı<br />
229<br />
6935<br />
,224<br />
6<br />
513<br />
502<br />
493<br />
144<br />
17<br />
178<br />
(W s<br />
2,45<br />
74.22<br />
2,39<br />
0*06<br />
6,56<br />
5,37<br />
5.27<br />
1*54<br />
0.İ8<br />
1,96<br />
TOPLAM: 9344 100.00
Yukarıda verilmiş bulunan tabloların incelenmesiyle ortaya çıkan durumun hiç<br />
de iç açıcı olmadığı ve dokuma sektöründe hızlı bir modernizasyona gidilmesi gereğinin<br />
açıkça görüldüğü anlaşılmaktadır. Genel olarakı yünlü s<br />
pamuklu* sentetik,su«*<br />
ni ve ipekli dokuma makinelerimizin üretim hızı ve verimlerinin çok düşük, buna<br />
karşılık kalite ve performanslarının sonrierece yetersiz olduğu söylenilebilir* Ay*<br />
rica önümüzdeki yıllarda birçok tezgâh çalışma ömrünü tamamlıyacaktır•<br />
Yünlü sektörde çalışan dokuma makinelerinin çoğu kasalı ve mekikli tezgâhlar<br />
olup f<br />
ihracata yönelmek düşünülüyorsa bunların modern mekikaiz tezgâhlarla değiştiril<br />
mesi icap etmektedir» Kapasite kullanımının %êQ civarında bulunması oldukça düşündü**<br />
rücüdür» Çalışma hızı ve randımanı çok düşük olan bu makinelerle iieriy© dönük çalışılamıyacağı<br />
belirtilmelidir*<br />
Pamuklu dokuma makinelerinin 1977yılındaki sayıları hakiki, 1982 yılmdakiler<br />
ise tahmini olmaktadır. Bu sahada, örgütlenmemiş sektörün tezgâh sayısını koruduğu<br />
ancak bunların dar enlerde olduğu, kamu ve özel sektörün ise geniş tezgâhlara kaydığı<br />
anlaşılmaktadır* Diğer bir dikkat çekici hususun ise 1986 yılından itibaren<br />
ortaya çıkması umulan kapasite açığının kapatılabilmesi için yılda 2000 tezgaha ih«<br />
tiyaç duyulacağıdır»<br />
Türkiye 1 deki ipekli tezgâhların ^Û'xnxn, sentetik ve suni dokuma yapanların<br />
150»sinin Bursa ilinde kurulu olması, buradaki dağılımı ilginç hale getirmektedir.<br />
Bu tezgâhların arasında, Bursa yapısı diye adlandırılan, mekanik* kasalı ve yan<br />
alttan vuruşlu (falakalı) dokuma makinelerinin ucuzluk ve kullanım rahatlığı bakımından<br />
çok müşterisi olduğu bilinmektedir* Dakikada 120 atkı atabilen vedar en<br />
dokuma yapan bu makineler atelyelerde halâ üretilmekte ve Makina ve Kimya Endüstrisi<br />
Kurumunun Dornier firması lisansı ile yaptığı otomatik mekikli tezgâhlara<br />
tercih edilmektedir. Ucuzluğu ve basitliği nedeniyle çok satılari bu makinelerin<br />
islah edilerek yalnızca ipekli dokumacılıkta kullanılması önerilebilir*<br />
Buna karşılık Türkiyemizde vakit geçirilmeden modern dokuma mskdneierinin<br />
imalatına başlamak zorunludur. Özellikle pamuklu dokumaya uygun ve ülkemin için en<br />
faydalı olacak bir tezgâh tipi belirlenerek Makine ve Kimya Endüstrisi Kurumunda,<br />
Tekstil Makinaiarı Fabrikasının modernizasyonuna geçilmelidir, Önümüzdeki yıllarda<br />
dışarıya ödeyeceğimiz dövizin bu iş İçin ayrılması, Türkiyenin yalnızca tekstil<br />
mamulleri değil, tekstil makineleri ihracatında da söz sahibi olmasını sağlıyacaktır,<br />
YARARLANILAN KAYNAKLAR<br />
1,ALPAY,H,R., "Atkı Atma ve Ağızlık Açma Sistemleri Açısından Dokuma Makinelerinin<br />
Günümüzdeki Durumu", Uludağ Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Dergisi, Cilt 1,<br />
Sayı 1, Sayfa 117-123, 1984»
2*ALPAY, H,R, f<br />
"Modern Dokuma Makineleri", Yüksek Lisans Dere Notİaf*t f<br />
Uîiïdi§ #là%<br />
versitesi, Feo Bilimleri Enstitüsü, 1984,<br />
3*ALPAY, H*R. ?<br />
"Dokuma Makineleri 11 , Lisans Ders Notları, I*Belüm, Uludağ üniversj»<br />
tesi, Mühendislik Fakültesi, 1984.<br />
4*ALPAY ?<br />
H #<br />
R, ?<br />
"Dokuma Makinelerinde Son Gelişmeler", Uludağ Üniversitesi.Mühendis**<br />
lik Fakültesi! Tekstil Bölümü Konferansları f<br />
10 Mayıs, 1984*<br />
S.Talavasek, 0,and SvaJty,V.| "Shuttleless Weaving Machines"*- Elsevier Scientific<br />
Publishing Company, 1981.<br />
#,Zeller ?<br />
R,W,, "Weaving Machine Manufacturing-Safeguarding the Future", Canadian<br />
Textile Journal, pp.43-48, August, 1984,<br />
7.Beşinci Beş Yıllık Kalkınma Planı, Dokuma ve Giyim Sektörü Özel İhtisas Komisyorty<br />
Raporları*